How cryptocurrency can help start-ups get investment capital | Ashwini Anburajan

Çeviri: Tolga Uslu Gözden geçirme: Figen Ergürbüz

When I was raising investment for my startup,

Şirketim için yatırım toplarken

a venture capitalist said to me,

bir risk sermayedarı bana,

"Ashwini, I think you're going to raise a few million dollars.

"Ashwini, bence birkaç milyon dolar toplayacaksın.

And your company -- it's going to sell for 50 to 70 million.

Şirketin de 50-70 milyon dolar edecek.

You're going to be really excited.

Gerçekten çok heyecanlanacaksın.

Your early investors are going to be really excited.

İlk yatırımcıların da gerçekten çok heyecanlanacaklar.

And I'm going to be really upset.

Bense çok üzüleceğim.

So I'm not going to invest in this deal."

Yani ben buna para yatırmayacağım." dedi.

I remember just being dumbstruck.

Dilimin tutulduğunu hatırlıyorum.

Who would be unhappy

Kim 4-5 milyon dolar yatırdığı bir şirketin

with putting four or five million dollars into a company

and having it sell for 50 to 70 million?

bir şirketin 50-70 milyon dolara satılmasından mutsuz olur ki?

I was a first-time founder.

İlk defa bir kurucuydum.

I didn't have a wealthy network of individuals to turn to for investment,

Yatırım yapacak varlıklı kişiler tanımıyordum,

so I went to venture capitalists

bir teknoloji şirketinin

the most common form of investor in a technology company.

en yaygın biçimli yatırımcıları olan risk sermayedarlarına gittim.

But I'd never taken the time to understand

Hiçbir zaman başkan yardımcısını

what was motivating that VC to invest.

böyle bir şeye yatırım yapmaya iten şeyin ne olduğunu düşünmedim.

I believe we're living in a golden era of entrepreneurship.

Girişimciliğin altında çağında yaşadığımıza inanıyorum.

There is more opportunity to build companies than ever before.

Şirket kurmak için hiç olmadığı kadar fazla fırsat var.

But the financial systems designed to fund that innovation,

Ama bu inovasyona yatırım yapması için tasarlanan finansal sistemler

venture capital,

olan risk sermayesi

they haven't evolved in the past 20 to 30 years.

son 20-30 yılda gelişmedi.

Venture capital was designed to pour large sums of money

Risk sermayesi, bir milyar doların üzerinde satılabilen

into a small number of companies that can sell for over a billion dollars.

az sayıdaki şirkete büyük meblağlarda para döksün diye tasarlandı.

It was not designed to sprinkle capital across many companies

Başarılı olma potansiyeli olan birçok şirkete para akıtmak için değil,

that have the potential to succeed but for less, like my own.

benimki gibi daha küçük olanlara para akıtmak için tasarlandı.

That limits the number of ideas that get funded,

Bu da yatırım alan fikirlerin sayısını,

the number of companies that are created

kurulan şirketlerin sayısını

and who can actually receive that funding to grow.

ve de aslında kimlerin bu parayı büyümek için aldığını sınırlandırdı.

And I think it inspires a tough question:

Bence bu zor bir soruya mahal veriyor:

What's our goal with entrepreneurship?

Girişimcilikle bizim amacımız nedir?

If our goal is to create a tiny number of billion-dollar companies,

Eğer amacımız az sayıda milyar dolarlık şirketler kurmaksa

let's stick with venture capital, it's working.

risk sermayesiyle devam edelim. İşe yarıyor.

But if our goal is to inspire innovation

Ama amacımız yeniliğe ilham vermek ve insanları her boyutta şirket kurmaları

and empower more people to build companies of all sizes,

için güçlendirmekse bu fikirlere

we need a new way to fund those ideas.

yatırım yapacak başka yollar bulmalıyız.

We need a more flexible system

Girişimcileri ve yatırımcıları

that doesn't squeeze entrepreneurs and investors

tek bir katı finansal sonuca sıkıştırmayan

into one rigid financial outcome.

daha esnek bir sisteme ihtiyacımız var.

We need to democratize access to capital.

Sermayeye erişimi demokratikleştirmeliyiz.

In the summer of 2017, I went out to San Francisco,

2017 yazında bir teknoloji kursuna katılmak için

to join a tech accelerator with 30 other companies.

San Francisco'ya gittim.

The accelerator was supposed to teach us how to raise venture capital.

Kursun bize nasıl risk sermayesi toplayacağımızı öğretmesi gerekiyordu.

But when I got out there,

Dışarıya çıktığımda

the startup community was buzzing about ICOs, or Initial Coin Offerings.

şirket sahipleri İlk Dijital Para Arzı (ICO) hakkında konuşuyorlardı.

For the first time, ICOs had raised more money for young startups

İlk kez, ICO'lar yeni şirketler için risk sermayesinin topladığından

than venture capital had.

daha çok para toplamışlardı.

It was the first week of the program.

Programın ilk haftasıydı.

Tequila Friday.

Tekila Cuması.

And the founders couldn't stop talking.

Kendilerini konuşmaktan alıkoyamıyorlardı.

"I'm going to raise an ICO."

"ICO toplayacağım."

"I'm going to raise an ICO."

"ICO toplayacağım."

Until one guy goes,

Ta ki birisi çıkıp

"How cool if we did this all together?

"Bunu hep beraber yapsak ne hoş olurdu,

We should do an ICO that combines the value of all of our companies

şirketlerimizin tüm değerini birleştiren bir ICO yapmalı

and raise money as a group."

ve de grup olarak para toplamalıyız." diyene dek.

At that point, I had to ask the obvious question,

O noktada, bariz soruyu sormak zorundaydım,

"Guys, what's an ICO?"

"Çocuklar, bu ICO nedir?"

ICOs were a way for young companies to raise money

ICO'lar genç şirketlerin para toplamak için

by issuing a digital currency

değerlerine ve sağladıkları hizmetlere bağlı olarak

tied to the value and services that the company provides.

çıkardıkları para birimidir.

The currency acts similar to shares in a company,

Para birimi bir şirketteki hisselere benzer şekilde hareket eder.

like on the public stock market,

Tıpkı borsadaki gibi.

increasing in value as it's traded online.

Çevrim içi işlem gördükçe değeri artar.

Most important, ICOs expanded the investor pool,

En önemlisi, ICO'lar yatırım havuzunu

from a few hundred venture capital firms

birkaç yüz risk sermayesi firmasından,

to millions of everyday people, excited to invest.

yatırım için heyecanlı milyonlarca sıradan insana yaydılar.

This market represented more money.

Bu pazar daha çok parayı temsil etti.

It represented more investors.

Bu da daha çok yatırımcıyı.

Which meant a greater likelihood to get funded.

Bu da yatırım alma şansının artması anlamına geldi.

I was sold.

İkna olmuştum.

The idea, though, of doing it together still seemed a little crazy.

Gerçi, bunu hep beraber yapmak fikri hâlâ biraz çılgınca geliyordu.

Startups compete with each other for investment,

Şirketler yatırım için birbirleriyle yarışıyor

it takes hundreds of meetings to get a check.

ve bir onay olmak yüzlerce toplantı sürüyor.

That I would spend my precious 15 minutes in front of an investor

Bir yatırımcının önünde sadece kendi şirketim hakkında değil,

talking not just about my own company, but all the companies in the batch,

gruptaki tüm şirketler hakkında konuşup değerli 15 dakikamı harcamak

was unprecedented.

daha önce eşi görülmemiş bir şeydi.

But the idea caught on.

Fakat, fikir tuttu.

And we decided to cooperate, rather than compete.

Biz de yarışmaktansa iş birliği yapmaya karar verdik.

Every company put 10 percent of their equity into a communal pool

Her şirket kendi öz kaynağının yüzde 10'unu

that we then split into tradable cryptocurrency

yatırımcıların alıp satabileceği kripto paralara böldüğümüz

that investors could buy and sell.

ortak bir havuza koydu.

Six months and four law firms later --

6 ay ve 4 hukuk firması sonra --

(Laughter)

(Kahkaha)

in January 2018, we launched the very first ICO

2018 Ocak'ta, yaklaşık 30 şirketin değerini

that represented the value of nearly 30 companies

ve de tamamen yeni bir sermaye toplama yöntemini

and an entirely new way to raise capital.

temsil eden ilk ICO'yu başlattık.

We got a lot of press.

Medyada ilgi odağı olduk.

My favorite headline about us read,

Hakkımızda okuduğum en iyi başlık ise:

"VCs, read this and weep."

"Başkanlar, bunu okuyun ve ağlayın." oldu.

(Laughter)

(Kahkaha)

Our fund was naturally more diverse.

Doğal olarak bizim fonumuz daha çeşitliydi.

Twenty percent of the founders were women.

Kurucuların yüzde 20'si kadındı.

Fifty percent were international.

Yüzde 50'si ise uluslararası.

The investors were more excited, too.

Yatırımcılar da daha heyecanlıydı.

They had a chance to get better returns,

Daha iyi sonuçlar alma fırsatları oldu

because we took out the middleman fees of venture capital.

çünkü risk sermayesinin aldığı komisyon ücretini kaldırdık.

And they could take their money and reinvest it,

Paralarını alıp tekrardan yatırım yapabilir, imkân dahilinde

potentially funding more new ideas faster.

daha çok yeni fikri daha hızlı fonlayabilirlerdi.

I believe this creates a virtuous cycle of capital

Ben bunun çok daha fazla yatırımcının başarılı olmasına izin veren

that allows many more entrepreneurs to succeed.

adil bir sermaye döngüsü yarattığına inanıyorum.

Because access to capital is access to opportunity.

Zira, sermayeye erişim fırsata erişimdir.

And we have only just begun to imagine

Bizlerse, sermayeye erişimi demokratikleştirmenin

what democratizing access to capital will do.

neler yapabileceğini henüz hayal etmeye başladık.

I would have never thought that my own search for funding

Kendi yatırım arayış sürecimin beni bu aşamaya getireceğini,

would lead me to this stage,

yaklaşık 30 şirketin yatırım almasına

having helped nearly 30 companies get investment.

yardım edeceğimi asla düşünemezdim.

Imagine if other entrepreneurs tried to invent new ways to access capital

Diğer girişimcilerin de sermayeye erişim için bilindik yöntemleri

rather than following the traditional route.

takip etmektense yeni yöntemler üretmeye çalıştığını hayal edin.

It would change what gets built, who builds it

Bu, inşa edileni de kimin inşa ettiğini de

and the long-term impact on the economy.

uzun vadede ekonomiye olan etkiyi de değiştirir.

And I believe that's way more exciting

Bence bu bir sonraki milyar dolarlık şirkete

than just trying to invest in the next billion-dollar startup.

yatırım yapmaktan çok daha heyecan verici.

Thank you.

Teşekkürler.

(Applause)

(Alkış)