3 ways to plan for the (very) long term | Ari Wallach

250,924 views ・ 2017-05-05

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Cem Turkel Gözden geçirme: Figen Ergürbüz
00:12
So I've been "futuring," which is a term I made up --
0
12620
3376
Şöyle diyeyim, "gelecekliyorum" bu, benim uydurduğum bir kelime --
00:16
(Laughter)
1
16020
1256
(Kahkahalar)
00:17
about three seconds ago.
2
17300
1216
yaklaşık üç saniye önce.
00:18
I've been futuring for about 20 years,
3
18540
2816
Yaklaşık 20 yıldır gelecekliyorum
00:21
and when I first started, I would sit down with people,
4
21380
3336
ve buna ilk başladığımda insanlarla oturup
00:24
and say, "Hey, let's talk 10, 20 years out."
5
24740
2896
''Hadi 10 ile 20 yıl sonrasını konuşalım.'' derdim.
00:27
And they'd say, "Great."
6
27660
1776
Onlar da "Harika" derlerdi.
00:29
And I've been seeing that time horizon
7
29460
2496
Zaman içinde şunu gördüm ki bu zaman aralığı
00:31
get shorter and shorter
8
31980
2056
kısalıyor, kısalıyor
00:34
and shorter,
9
34060
1616
ve kısalıyor.
00:35
so much so that I met with a CEO two months ago
10
35700
3376
Şöyle ki iki ay önce bir CEO ile tanıştım
00:39
and I said -- we started our initial conversation.
11
39100
2376
ve şöyle dedim -- ilk sohbetimize başladık.
00:41
He goes, "I love what you do. I want to talk about the next six months."
12
41500
3736
O şöyle dedi, "Yaptığın şeyi seviyorum. Gelecek 6 ay hakkında konuşmak istiyorum."
00:45
(Laughter)
13
45260
1600
(Kahkahalar)
00:47
We have a lot of problems that we are facing.
14
47860
3136
Karşılaştığımız çok sayıda problem var.
00:51
These are civilizational-scale problems.
15
51020
2720
Medeni ölçekte problemler.
00:55
The issue though is,
16
55340
1440
Sorun şu ki
00:57
we can't solve them
17
57420
1696
şu anda çözmek için
00:59
using the mental models that we use right now
18
59140
2576
kullandığımız akli yöntemleri kullanarak
01:01
to try and solve these problems.
19
61740
1576
bu sorunları çözemeyiz.
01:03
Yes, a lot of great technical work is being done,
20
63340
2656
Evet, çok sayıda harika teknik çalışmalar yapılıyor,
01:06
but there is a problem that we need to solve for a priori, before,
21
66020
5376
bu büyük sorunları gerçekten çözmek istiyorsak
01:11
if we want to really move the needle on those big problems.
22
71420
2800
önceden çözmemiz gereken bir sorun var.
01:14
"Short-termism."
23
74980
1736
"Kısa-vadecilik."
01:16
Right? There's no marches. There's no bracelets.
24
76740
2456
Değil mi? Yürüyüşler yok. Bileklikler yok.
01:19
There's no petitions that you can sign to be against short-termism.
25
79220
3856
Kısa-vadeciliğe karşı imzalayabileceğiniz genelgeler yok.
01:23
I tried to put one up, and no one signed.
26
83100
2816
Bir tane asmayı denedim, imzalayan kimse çıkmadı.
01:25
It was weird.
27
85940
1216
Garipti.
01:27
(Laughter)
28
87180
1200
(Kahkahalar)
01:29
But it prevents us from doing so much.
29
89100
3016
Fakat bizi çok şey yapmaktan alıkoyuyor.
01:32
Short-termism, for many reasons,
30
92140
2696
Kısa-vadecilik, pek çok sebepten,
01:34
has pervaded every nook and cranny of our reality.
31
94860
2896
gerçekliğimizin her yerini köşe bucak sarmış.
01:37
I just want you to take a second
32
97780
1576
Bir saniyeliğine düşünmenizi istiyorum.
01:39
and just think about an issue that you're thinking, working on.
33
99380
3816
Düşündüğünüz, üzerinizde çalıştığınız bir konu hakkında.
01:43
It could be personal, it could be at work
34
103220
1976
Kişisel olabilir, işle ilgili olabilir
01:45
or it could be move-the-needle world stuff,
35
105220
2056
veya dünyayı düzeltecek büyük bir şey olabilir
01:47
and think about how far out you tend to think
36
107300
2336
ve onun çözüm kümesi hakkında
01:49
about the solution set for that.
37
109660
2520
ne kadar sıradışı düşünmeye meyilli olduğunuzu düşünün.
01:53
Because short-termism prevents the CEO
38
113740
4416
Çünkü kısa-vadecilik CEO'yu
01:58
from buying really expensive safety equipment.
39
118180
2640
gerçekten pahalı bir güvenlik ekipmanı satın almaktan alıkoydu.
02:01
It'll hurt the bottom line.
40
121740
1976
Kâr-zarar hanesini kötü etkileyecekti.
02:03
So we get the Deepwater Horizon.
41
123740
1800
Deepwater Horizon'a gelirsek.
02:06
Short-termism prevents teachers
42
126220
2736
Kısa-vadecilik öğretmenleri
02:08
from spending quality one-on-one time with their students.
43
128980
3536
öğrencileriyle kaliteli bire bir zaman geçirmekten alıkoyar.
02:12
So right now in America,
44
132540
2136
Şu anda Amerika'da
02:14
a high school student drops out every 26 seconds.
45
134700
2840
her 26 saniyede bir lise öğrencisi okulu bırakıyor.
02:19
Short-termism prevents Congress --
46
139180
2736
Kısa-vadecilik Meclis'i alıkoyuyor--
02:21
sorry if there's anyone in here from Congress --
47
141940
2616
burada Meclis'ten biri varsa üzgünüm
02:24
(Laughter)
48
144580
1536
(Kahkahalar)
02:26
or not really that sorry --
49
146140
2056
aslında o kadar da üzgün değilim --
02:28
(Laughter)
50
148220
2216
(Kahkahalar)
02:30
from putting money into a real infrastructure bill.
51
150460
3176
gerçek altyapı önergelerine yatırım yapmaktan alıkoyuyor
02:33
So what we get is the I-35W bridge collapse
52
153660
2616
Elimize geçen, birkaç sene önce
02:36
over the Mississippi a few years ago,
53
156300
1816
Mississippi'deki I-35W köprüsünün çökmesi,
02:38
13 killed.
54
158140
1200
13 ölü.
02:40
It wasn't always like this. We did the Panama Canal.
55
160580
2760
Her zaman böyle değildi. Panama Kanalı'nı yaptık.
02:44
We pretty much have eradicated global polio.
56
164420
2256
Çocuk felcini dünya çapında yok ettik.
02:46
We did the transcontinental railroad, the Marshall Plan.
57
166700
2800
Kıtayı kateden demiryolunu, Marshall Planı'nı yaptık.
02:50
And it's not just big, physical infrastructure problems and issues.
58
170380
3800
Sadece büyük fiziksel altyapı sorunları ve meseleleri değil.
02:54
Women's suffrage, the right to vote.
59
174740
1896
Kadınların oy kullanma hakkı.
02:56
But in our short-termist time,
60
176660
2776
Fakat günümüzün kısa-vadeci zamanında,
02:59
where everything seems to happen right now
61
179460
2496
her şeyin şu anda oluyormuş gibi göründüğü yerde
03:01
and we can only think out past the next tweet or timeline post,
62
181980
4496
ve biz sadece gelecek tweet veya gönderimizi düşündüğümüzde
03:06
we get hyper-reactionary.
63
186500
2016
aşırı muhafazakârlaşıyoruz.
03:08
So what do we do?
64
188540
1280
Yani ne yapıyoruz?
03:10
We take people who are fleeing their war-torn country,
65
190700
3256
Savaşın yıprattığı ülkelerden kaçan insanları alıp
03:13
and we go after them.
66
193980
1256
onların peşinden gidiyoruz.
03:15
We take low-level drug offenders, and we put them away for life.
67
195260
3616
Hafif derece uyuşturucu suçlularını alıp hayat boyu toplumdan uzaklaştırıyoruz.
03:18
And then we build McMansions without even thinking
68
198900
2376
Sonrasında insanların işlerine nasıl gideceklerini bile düşünmeden
03:21
about how people are going to get between them and their job.
69
201300
2866
banliyölere McMansion'lar inşa ediyoruz.
03:24
It's a quick buck.
70
204190
1480
Çünkü hızlı para.
03:26
Now, the reality is, for a lot of these problems,
71
206580
2336
Aslında bu problemlerin çoğu için
03:28
there are some technical fixes,
72
208940
2776
bazı teknik çözümler var,
03:31
a lot of them.
73
211740
1216
aslında çok var.
03:32
I call these technical fixes sandbag strategies.
74
212980
3536
Bu teknik çözümlere kum torbası stratejiler diyorum.
Fırtınanın yaklaştığını biliyorsunuz,
03:36
So you know there's a storm coming,
75
216540
1696
03:38
the levee is broken, no one's put any money into it,
76
218260
2736
set kırılmış ve kimse ortaya para koymuyor,
siz de evinizin etrafını kum torbalarıyla çevreliyorsunuz.
03:41
you surround your home with sandbags.
77
221020
1816
03:42
And guess what? It works.
78
222860
1800
Biliyor musunuz? İşe yarıyor.
03:46
Storm goes away, the water level goes down,
79
226420
2016
Fırtına uzaklaşıyor, sular diniyor,
03:48
you get rid of the sandbags,
80
228460
1376
kum torbalarından kurtuluyorsunuz
03:49
and you do this storm after storm after storm.
81
229860
2520
ve bunu her fırtınada yapıyorsunuz.
03:53
And here's the insidious thing.
82
233740
1480
Sinsi olan olay şudur ki:
03:55
A sandbag strategy
83
235940
1896
Kum torbası stratejisi
03:57
can get you reelected.
84
237860
1200
yeniden seçilmenizi sağlayabilir.
04:00
A sandbag strategy
85
240140
1376
Kum torbası stratejisi
04:01
can help you make your quarterly numbers.
86
241540
1960
üç aylık hedeflerinizi tutturtabilir.
04:06
Now, if we want to move forward
87
246060
2976
Eğer şu anda elimizde olandan
04:09
into a different future than the one we have right now,
88
249060
2776
daha ileri bir geleceğe gitmek istiyorsak
04:11
because I don't think we've hit --
89
251860
2056
çünkü bana göre henüz varamadık
04:13
2016 is not peak civilization.
90
253940
1976
2016 zirve medeniyet değil.
04:15
(Laughter)
91
255940
1336
(Kahkahalar)
04:17
There's some more we can do.
92
257300
1776
Yapabileceğimiz bir şeyler daha var.
04:19
But my argument is that unless we shift our mental models and our mental maps
93
259100
4616
Fakat bana göre, kısa dönem hakkında
04:23
on how we think about the short,
94
263740
2336
akli modellerimizi ve akli haritalarımızı değiştirmedikçe
04:26
it's not going to happen.
95
266100
1696
bu gerçekleşmeyecek.
04:27
So what I've developed is something called "longpath,"
96
267820
2976
Geliştirdiğim şeyin ismi "uzun yol"
04:30
and it's a practice.
97
270820
1736
ve bu bir uygulamadır.
04:32
And longpath isn't a kind of one-and-done exercise.
98
272580
3936
Uzun yol yap-bırak tarzında bir egzersiz değildir.
04:36
I'm sure everyone here at some point has done an off-site
99
276540
2696
Eminim ki buradaki herkes bir noktada
04:39
with a lot of Post-It notes and whiteboards,
100
279260
2096
bolca Post-itli ve beyaz tahtalı ofis-dışı etkinliklere katılmıştır
04:41
and you do --
101
281380
2896
ve orada--
04:44
no offense to the consultants in here who do that --
102
284300
2456
burada bulunan ve bunu yapan danışmanlar alınmasın --
04:46
and you do a long-term plan,
103
286780
1616
orada bir uzun-vadeli planlar yaparsınız
04:48
and then two weeks later, everyone forgets about it.
104
288420
2440
iki hafta sonra, herkes unutur.
04:52
Right? Or a week later. If you're lucky, three months.
105
292460
3200
Değil mi? Veya bir hafta sonra. Şanslıysanız üç ay.
04:56
It's a practice because it's not necessarily a thing that you do.
106
296660
3576
O bir uygulama çünkü zorunlu olarak yapmanız gereken bir şey değil.
05:00
It's a process where you have to revisit different ways of thinking
107
300260
3776
Üzerinde çalıştığınız her büyük karar için
05:04
for every major decision that you're working on.
108
304060
2416
farklı düşünme yollarını denemeniz gereken bir süreçtir.
05:06
So I want to go through those three ways of thinking.
109
306500
2480
Bu üç düşünme yolunun üzerinden geçmek istiyorum.
05:09
So the first: transgenerational thinking.
110
309780
2560
Birincisi: nesiller boyu düşünmek.
05:13
I love the philosophers:
111
313180
2216
Bu filozofları çok severim:
05:15
Plato, Socrates, Habermas, Heidegger.
112
315420
1816
Platon, Sokrat, Habermas, Heidegger.
05:17
I was raised on them.
113
317260
1200
Onlarla büyüdüm.
05:19
But they all did one thing
114
319860
1936
Fakat hepsi, bu konuyu incelemeye başlayana kadar
05:21
that didn't actually seem like a big deal
115
321820
1976
çok önemli olduğunu düşünmediğim
05:23
until I really started kind of looking into this.
116
323820
2336
ortak bir şey yapıyorlardı.
05:26
And they all took,
117
326180
1816
Tüm gerçeklikleri boyunca
05:28
as a unit of measure for their entire reality
118
328020
2896
hayat boyunca,
05:30
of what it meant to be virtuous and good,
119
330940
1953
doğumdan ölene kadar
05:33
the single lifespan,
120
333700
1200
erdemli ve iyi olmanın ne demek olduğunu
05:35
from birth to death.
121
335780
1200
ölçüt aldılar.
05:37
But here's a problem with these issues:
122
337460
2056
Bu meselelerle ilgili problem şu:
05:39
they stack up on top of us,
123
339540
1416
üstümüzde yığılıyorlar,
05:40
because the only way we know how to do something good in the world
124
340980
3136
çünkü dünyada iyi bir şey yapmanın
bildiğimiz tek yolu
05:44
is if we do it between our birth and our death.
125
344140
2216
yaşamımızla ölümümüz arasında yapmamızdır.
05:46
That's what we're programmed to do.
126
346380
1696
Bunu yapmaya programlanmışız.
05:48
If you go to the self-help section in any bookstore,
127
348100
2456
Bir kitapçıda kişisel gelişim reyonuna giderseniz,
05:50
it's all about you.
128
350580
1240
hep sizinle ilgilidir.
05:53
Which is great,
129
353220
1856
Bu harika bir şey,
05:55
unless you're dealing with some of these major issues.
130
355100
2920
tabii bu büyük meselelerden biriyle uğraşmıyorsanız.
05:59
And so with transgenerational thinking,
131
359780
2440
Nesiller boyu düşünmekle ilgili olarak,
06:03
which is really kind of transgenerational ethics,
132
363100
2656
ki biraz nesiller boyu etik gibidir,
06:05
you're able to expand how you think about these problems,
133
365780
3616
bu sorular ve sizin bunları çözmekteki rolünüz hakkında
06:09
what is your role in helping to solve them.
134
369420
2760
düşünce yapınızı genişletebilir
06:13
Now, this isn't something that just has to be done at the Security Council chamber.
135
373540
4160
Bu sadece Güvenlik Konseyi'nde yapılabilecek bir şey değil.
06:18
It's something that you can do in a very kind of personal way.
136
378300
3256
Kendi kişisel yollarınızla yapabileceğiniz bir şey.
06:21
So every once in a while, if I'm lucky, my wife and I like to go out to dinner,
137
381580
4416
Ara sıra, eğer şanslıysam, eşimle birlikte yemeğe gitmeyi severiz
06:26
and we have three children under the age of seven.
138
386020
3256
ve yedi yaşından küçük üç çocuğumuz var.
06:29
So you can imagine it's a very peaceful, quiet meal.
139
389300
2429
Ne kadar huzurlu ve sakin bir yemek olacağını tahmin edebilirsiniz.
06:31
(Laughter)
140
391753
1203
06:32
So we sit down and literally all I want to do is just eat and chill,
141
392980
5576
(Kahkahalar)
Masaya oturduğumuzda yapmak istediğim tek şey yemek yiyip rahatlamak,
06:38
and my kids have a completely and totally different idea
142
398580
2656
fakat ne yapacağımız konusunda
06:41
of what we're going to be doing.
143
401260
1576
çocuklarımın bambaşka bir fikri var.
06:42
And so my first idea
144
402860
2336
Aklıma gelen ilk fikir
06:45
is my sandbag strategy, right?
145
405220
1896
kum torbası stratejim.
06:47
It's to go into my pocket and take out the iPhone
146
407140
2336
Elimi cebime atıp iPhone'umu çıkarıp
06:49
and give them "Frozen"
147
409500
1456
onlara "Karlar Ülkesi"ni
06:50
or some other bestselling game thing.
148
410980
2960
veya başka bir çok satan oyunu vermek.
06:55
And then I stop
149
415060
3696
Sonrasında durdum
06:58
and I have to kind of put on this transgenerational thinking cap.
150
418780
4576
ve nesiller boyu düşünme şapkamı taktım.
07:03
I don't do this in the restaurant, because it would be bizarre,
151
423380
2976
Normalde bunu bir restoranda yapmam, çünkü garip kaçardı
07:06
but I have to --
152
426380
1296
fakat yapmalıydım --
07:07
I did it once, and that's how I learned it was bizarre.
153
427700
2616
bir keresinde yaptım ve garip kaçtığını orada öğrendim.
07:10
(Laughter)
154
430340
1016
(Kahkahalar)
07:11
And you have to kind of think, "OK, I can do this."
155
431380
4120
Şöyle düşünmeniz gerekiyor, "Tamam, bunu yapabilirim."
07:16
But what is this teaching them?
156
436260
1720
Fakat bu onlara ne öğretiyor?
07:19
So what does it mean if I actually bring some paper
157
439300
2616
Birkaç kâğıt getirsem
07:21
or engage with them in conversation?
158
441940
1736
veya onları konuşmaya dahil etsem bu ne anlama gelir?
07:23
It's hard. It's not easy, and I'm making this very personal.
159
443700
2856
Zor bir şey, kolay değil ve bunu çok kişiselleştiriyorum.
07:26
It's actually more traumatic
160
446580
1376
Dünya üzerinde çalıştığım bazı büyük sorunlardan çok daha travmatik,
07:27
than some of the big issues that I work on in the world --
161
447980
2736
07:30
entertaining my kids at dinner.
162
450740
1840
çocuklarımı yemekte eğlendirmek.
07:33
But what it does is it connects them here in the present with me,
163
453380
3136
Yaptığı şey onları şu ana ve bana bağlamak
07:36
but it also --
164
456540
1256
fakat aynı zamanda
07:37
and this is the crux of transgenerational thinking ethics --
165
457820
3456
bu nesiller boyu düşünme etiğinin özüdür
07:41
it sets them up to how they're going to interact with their kids
166
461300
3296
onların kendi çocuklarıyla nasıl bir etkileşim halinde olacaklarını düzenler
07:44
and their kids and their kids.
167
464620
2080
ve onların çocuklarıyla ve onların çocuklarıyla.
07:48
Second, futures thinking.
168
468180
1680
İkincisi, geleceği düşünmek.
07:50
When we think about the future,
169
470500
1976
Geleceği düşündüğümüzde
07:52
10, 15 years out,
170
472500
1240
10 - 15 yıl sonrası için
07:54
give me a vision of what the future is.
171
474740
1858
gelecek ile ilgili bana bir görüş verin.
07:57
You don't have to give it to me, but think in your head.
172
477820
2656
Bana gerçekten vermeniz gerekmez ama kafanızda bir düşünün.
08:00
And what you're probably going to see
173
480500
2136
Muhtemelen göreceğiniz şey
08:02
is the dominant cultural lens
174
482660
1816
şu anda gelecekle ilgili düşüncemizi domine eden
08:04
that dominates our thinking about the future right now:
175
484500
3056
hakim kültür merceğidir:
08:07
technology.
176
487580
1200
teknoloji.
08:09
So when we think about the problems,
177
489660
1736
Problemler hakkında düşündüğümüzde
08:11
we always put it through a technological lens,
178
491420
2176
teknolojik bir merceğin arasından bakarız,
08:13
a tech-centric, a techno-utopia, and there's nothing wrong with that,
179
493620
3256
tekno-merkezli, bir tekno-ütopya ve bunda yanlış hiçbir şey yok,
08:16
but it's something that we have to really think deeply about
180
496900
3296
ama eğer bu büyük meselelere geçeceksek
08:20
if we're going to move on these major issues,
181
500220
2856
bu üzerinde derince düşünmemiz gereken bir şey
08:23
because it wasn't always like this. Right?
182
503100
2056
çünkü bu her zaman böyle değildi.
08:25
The ancients had their way of thinking
183
505180
2640
Eski insanların teknoloji hakkında
08:28
about what the future was.
184
508660
1520
kendi düşünce yapıları vardı.
08:31
The Church definitely had their idea of what the future could be,
185
511460
4896
Kilisenin geleceğin ne olabileceği hakkında kesinlikle kendi fikri vardı
08:36
and you could actually pay your way into that future. Right?
186
516380
2936
ve o geleceğe giden yolu satın alabilirdiniz. Değil mi?
08:39
And luckily for humanity,
187
519340
1936
İnsanlığın şansına,
08:41
we got the scientific revolution.
188
521300
2136
sonrasında bilimsel devrim geldi.
08:43
From there, we got the technology,
189
523460
1656
Oradan teknolojiyi aldık
08:45
but what has happened --
190
525140
1656
fakat olan şey --
08:46
And by the way, this is not a critique.
191
526820
2360
Bu arada, bu bir eleştiri değil.
08:50
I love technology.
192
530140
2376
Teknolojiyi seviyorum.
08:52
Everything in my house talks back to me,
193
532540
1935
Evimdeki her şey benim sorularıma cevap verir,
08:54
from my children to my speakers to everything.
194
534499
2177
çocuklarımdan hoparlörlerime kadar her şey.
08:56
(Laughter)
195
536700
2816
(Kahkahalar)
08:59
But we've abdicated the future from the high priests in Rome
196
539540
5696
Fakat geleceği Roma'daki baş rahiplerin elinden alıp
09:05
to the high priests of Silicon Valley.
197
545260
3080
Silikon Vadisi'ndeki baş rahiplere teslim ettik.
09:09
So when we think, well, how are we going to deal with climate
198
549700
3336
İklim değişikliğiyle, yoksullukla veya evsizlikle
09:13
or with poverty or homelessness,
199
553060
1576
nasıl baş edeceğimizi düşündüğümüzde
09:14
our first reaction is to think about it through a technology lens.
200
554660
3120
ilk tepkimiz onu bir teknolojik merceğin arasından düşünmektir.
09:18
And look, I'm not advocating that we go to this guy.
201
558900
4616
Bakın, bu adama gitmemizi savunmuyorum.
09:23
I love Joel, don't get me wrong,
202
563540
1920
Joel'i severim, beni yanlış anlamayın,
09:26
but I'm not saying we go to Joel.
203
566220
1656
ama Joel'e gidelim demiyorum.
09:27
What I'm saying is we have to rethink
204
567900
1816
Dediğim şey, geleceğe sadece tek bir açıdan
09:29
our base assumption about only looking at the future in one way,
205
569740
4776
hakim merceğin arasından bakma
09:34
only looking at it through the dominant lens.
206
574540
2136
temel varsayımını yeniden düşünmemiz gerekliliğidir.
09:36
Because our problems are so big and so vast
207
576700
2176
Çünkü sorunlarımız o kadar büyük ve geniş ki
09:38
that we need to open ourselves up.
208
578900
2816
kendimizi açmamız gerekir.
09:41
So that's why I do everything in my power not to talk about the future.
209
581740
3720
Bu yüzden elimen geldiğince gelecek hakkında konuşmamaya çalışırım.
09:46
I talk about futures.
210
586140
1720
Ben gelecekler hakkında konuşurum.
09:48
It opens the conversation again.
211
588740
1736
Bu, sohbeti yeniden açar.
09:50
So when you're sitting and thinking
212
590500
2456
Bir büyük mesele hakkında, nasıl ilerleriz
09:52
about how do we move forward on this major issue --
213
592980
3176
diye oturup düşündüğünüzde --
09:56
it could be at home,
214
596180
1536
bu evde olabilir,
09:57
it could be at work,
215
597740
1976
işte olabilir
09:59
it could be again on the global stage --
216
599740
2856
veya yeniden küresel bir sahnede olabilir
10:02
don't cut yourself off from thinking about something beyond technology as a fix
217
602620
4416
çözüm için teknolojinin ötesinde düşünmekten kendinizi alıkoymayın
10:07
because we're more concerned about technological evolution right now
218
607060
3536
çünkü şu anda teknolojik evrim hakkında
10:10
than we are about moral evolution.
219
610620
2136
ahlaki evrimden daha fazla endişeleniyoruz.
10:12
And unless we fix for that,
220
612780
2016
Eğer bunu ayarlayamazsak
10:14
we're not going to be able to get out of short-termism
221
614820
2576
kısa-vadecilikten kurtulmayı başaramayacağız
10:17
and get to where we want to be.
222
617420
1816
ve istediğimiz yere varamayacağız.
10:19
The final, telos thinking. This comes from the Greek root.
223
619260
2760
Sonuncusu: telos düşünmek. İsmi Yunancadan gelir.
10:22
Ultimate aim and ultimate purpose.
224
622500
2256
Anlamı nihai hedef ve nihai amaç.
10:24
And it's really asking one question:
225
624780
2360
Sadece bir soru sormak yeterli:
10:27
to what end?
226
627940
1200
Ne amaçla?
10:30
When was the last time you asked yourself: To what end?
227
630100
3016
Kendinize en son ne zaman ''Ne amaçla?'' diye sordunuz?
10:33
And when you asked yourself that, how far out did you go?
228
633140
3800
Kendinize bunu sorduğunuzda ne kadar ileri gittiniz?
10:37
Because long isn't long enough anymore.
229
637460
3000
Çünkü uzun artık yeterince uzun değil.
10:41
Three, five years doesn't cut it.
230
641380
1896
Üç beş yıl artık kesmiyor.
10:43
It's 30, 40, 50, 100 years.
231
643300
2280
30, 40, 50, 100 yıl oldu.
10:46
In Homer's epic, "The Odyssey,"
232
646620
2216
Homeros'un destanı "The Odyssey"de,
10:48
Odysseus had the answer to his "what end."
233
648860
3056
Odysseus kendi "hangi amaçla"sına cevap buldu.
10:51
It was Ithaca.
234
651940
1400
Ithaca'ydı.
10:53
It was this bold vision of what he wanted --
235
653700
2096
İstediği şey şu cesur görüydü --
10:55
to return to Penelope.
236
655820
1376
Penelope'ye dönmek.
10:57
And I can tell you, because of the work that I'm doing,
237
657220
2616
Şu anda çalıştığım iş sebebiyle şunu söyleyebilirim ki
10:59
but also you know it intuitively -- we have lost our Ithaca.
238
659860
2856
bunu siz de sezgisel olarak biliyorsunuz-- kendi Ithaca'mızı kaybettik.
11:02
We have lost our "to what end," so we stay on this hamster wheel.
239
662740
3536
"Hangi amaçla"mızı kaybettik ve bu yüzden bu hamster tekerinde kaldık.
11:06
And yes, we're trying to solve these problems,
240
666300
2176
Evet, bu problemleri çözmeye çalışıyoruz,
11:08
but what comes after we solve the problem?
241
668500
2840
fakat bu problemi çözdükten sonra ne olacak?
11:11
And unless you define what comes after, people aren't going to move.
242
671980
3240
Sonrasında ne olacağını tanımlamazsanız, insanlar harekete geçmeyecektir.
11:16
The businesses -- this isn't just about business --
243
676220
2416
Şirketler -- bu sadece işle ilgili değil--
11:18
but the businesses that do consistently, who break out of short-termism
244
678660
3336
fakat kısa-vadecilikten sürekli olarak kurtulan şirketler
11:22
not surprisingly are family-run businesses.
245
682020
2016
beklendiği üzere aile şirketleri.
11:24
They're transgenerational. They're telos. They think about the futures.
246
684060
3576
Nesilden nesle devam ediyorlar. Amaçsallar ve gelecekleri düşünürler.
11:27
And this is an ad for Patek Philippe. They're 175 years old,
247
687660
3696
Bu bir Patek Philippe reklamı. 175 yıllık bir şirket
11:31
and what's amazing is that they literally embody
248
691380
3056
ve harika olan şey, bu uzunyolcu anlamı
11:34
this kind of longpathian sense in their brand,
249
694460
2816
markaları somutlaşmış olmalarıdır,
11:37
because, by the way, you never actually own a Patek Philippe,
250
697300
2896
çünkü, bu arada, bir Patek Philippe'e asla sahip olmazsınız
11:40
and I definitely won't --
251
700220
1576
ve ben kesinlikle olmayacağım --
11:41
(Laughter)
252
701820
1016
11:42
unless somebody wants to just throw 25,000 dollars on the stage.
253
702860
3000
(Kahkahalar)
birisi çıkıp sahneye 25.000 dolar fırlatmak istemediği sürece.
11:45
You merely look after it for the next generation.
254
705884
3200
Sadece gelecek nesiller için onunla ilgilenirsiniz.
11:50
So it's important that we remember,
255
710660
2456
Şunu hatırlamamız önemlidir ki
11:53
the future, we treat it like a noun.
256
713140
3136
biz gelecek'e bir isimmiş gibi muamele ediyoruz.
11:56
It's not. It's a verb.
257
716300
2256
Gelecek bir isim değil, bir fiil.
11:58
It requires action.
258
718580
1256
Aksiyon gerektirir.
11:59
It requires us to push into it.
259
719860
1816
Onu ittirmemiz gerekir.
12:01
It's not this thing that washes over us.
260
721700
1936
Üzerimize çöken bir his değil.
12:03
It's something that we actually have total control over.
261
723660
2656
Üzerinde tam kontrolümüz olan bir şeydir.
12:06
But in a short-term society, we end up feeling like we don't.
262
726340
2896
Fakat kısa-vadeci toplumlarda öyle değilmiş gibi hissederiz.
12:09
We feel like we're trapped.
263
729260
1336
Kapana kısılmış hissederiz.
12:10
We can push through that.
264
730620
1200
Bunu kabul ettirebiliriz.
12:13
Now I'm getting more comfortable
265
733820
2440
Şu gerçekle daha rahat hissediyorum ki
12:17
in the fact that at some point
266
737020
2240
bir noktada
12:20
in the inevitable future,
267
740180
1280
kaçınılmaz bir gelecekte
12:22
I will die.
268
742820
1200
öleceğim.
12:25
But because of these new ways of thinking and doing,
269
745060
4096
Fakat düşünme ve yapmanın bu yeni yollarıyla,
12:29
both in the outside world and also with my family at home,
270
749180
3936
hem dış dünyada hem de evde ailemle,
12:33
and what I'm leaving my kids, I get more comfortable in that fact.
271
753140
3136
ve çocuklarıma bıraktığımla, bu gerçekle daha rahat hissediyorum.
12:36
And it's something that a lot of us are really uncomfortable with,
272
756300
3136
Bu pek çoğumuzun çok rahatsız olduğu bir konu
12:39
but I'm telling you,
273
759460
1200
fakat size söylüyorum,
12:41
think it through.
274
761660
1416
üzerinde düşünün.
12:43
Apply this type of thinking and you can push yourself past
275
763100
2736
Bu tür bir düşünmeyi uygulayın
12:45
what's inevitably very, very uncomfortable.
276
765860
2056
ve o kaçınılmaz, çok rahatsız edici şeyin ötesine geçirebilirsiniz.
12:47
And it all begins really with yourself asking this question:
277
767940
3720
Bu, kendinize şu soruyu sormanızla başlar:
12:52
What is your longpath?
278
772660
1760
Uzun yolunuz nedir?
12:55
But I ask you, when you ask yourself that
279
775700
2896
Sizden rica ediyorum, kendinize bunu sorduğunuzda
12:58
now or tonight or behind a steering wheel
280
778620
2256
şu anda, bu gece veya direksiyon başında
13:00
or in the boardroom or the situation room:
281
780900
3360
veya toplantı odasında veya karar verme odasında
13:06
push past the longpath,
282
786140
2176
uzun yolun ötesine geçin
13:08
quick, oh, what's my longpath the next three years or five years?
283
788340
3296
çabuk, üç yıl ya da beş yıl sonraki uzun yolum neydi?
13:11
Try and push past your own life if you can
284
791660
3616
Kendi hayatınızın ötesine geçmeyi deneyin
13:15
because it makes you do things a little bit bigger
285
795300
2376
çünkü bu yaptığınız şeyleri
13:17
than you thought were possible.
286
797700
1680
olabileceğini düşündüğünüzden daha büyük yapmanızı sağlar.
13:20
Yes, we have huge, huge problems out there.
287
800620
3000
Evet, dışarıda çok büyük, devasa problemlerimiz var.
13:25
With this process, with this thinking,
288
805620
2400
Bu işlemle, bu düşünmeyle,
13:28
I think we can make a difference.
289
808940
1600
bence bir fark yaratabiliriz.
13:31
I think you can make a difference,
290
811060
2536
Bence siz bir fark yaratabilirsiniz,
13:33
and I believe in you guys.
291
813620
1616
size inanıyorum arkadaşlar.
13:35
Thank you.
292
815260
1216
Teşekkürler.
13:36
(Applause)
293
816500
5023
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7