David Carson: Design, discovery and humor

David Carson'la tasarım, keşif ve mizah

152,310 views ・ 2009-01-20

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Selçuk Seven Gözden geçirme: osman oguz ahsen
00:18
I had requested slides,
0
18330
3000
Slaytlarıma talep vardı,
00:21
kind of adamantly,
1
21330
2000
çok sert bir şekilde
00:23
up till the -- pretty much, last few days,
2
23330
3000
neredeyse son birkaç güne kadar
00:26
but was denied access to a slide projector.
3
26330
3000
fakat bir slayt projektörüne ulaşıncaya kadar engellendi.
00:29
(Laughter)
4
29330
5000
(Kahkaha)
00:34
I actually find them a lot more emotional --
5
34330
3000
Aslında onları çok fazla duygusal,
00:37
(Laughter)
6
37330
2000
(Kahkaha)
00:39
-- and personal,
7
39330
3000
-- ve kişisel,
00:42
and the neat thing about a slide projector
8
42330
2000
ve bir slayt projektörü hakkında mükemmel şeyler olarak görürüm.
00:44
is you can actually focus the work,
9
44330
3000
sen gerçekte işine odaklanabilirsin,
00:47
unlike PowerPoint and some other programs.
10
47330
3000
PowerPoint ve bazı diğer programların aksine.
00:52
Now, I agree that
11
52330
3000
Şimdi, Aynı fikirdeyim
00:55
you have to -- yeah, there are certain concessions
12
55330
3000
Sen yapmak zorundasın--evet, bazı ayrıcalıklar var
00:58
and, you know, if you use a slide projector,
13
58330
2000
ve, biliyorsun, bir slayt projektörü kullanırsan,
01:00
you're not able to have the bad type
14
60330
3000
kötü tipine sahip olmayacaksın
01:03
swing in from the back or the side, or up or down,
15
63330
3000
arkadan ya da yandan, üstten ya da alttan salındığında,
01:07
but maybe that's an O.K. trade-off,
16
67330
3000
Tamam, bir ters orantı olabilir,
01:10
to trade that off for a focus.
17
70330
2000
Orantı(kapalı bir odak ) için
01:12
(Laughter)
18
72330
3000
(Kahkaha)
01:15
It's a thought. Just a thought.
19
75330
2000
Bir fikir, sadece bir fikir.
01:18
And there's something nice about slides getting stuck.
20
78330
3000
ve başarısız olmuş bazı slaytlar hakkında bazı güzel şeyler var.
01:22
And the thing you really hope for
21
82330
2000
Ve gerçekten umduğun şey için
01:24
is occasionally they burn up,
22
84330
2000
Zaman zaman onlar yanıp biter,
01:26
which we won't see tonight. So.
23
86330
3000
Bu gece göremeyeceğiz, Bu yüzden,
01:30
With that, let's get the first slide up here.
24
90330
3000
Bununla, buraya ilk slaydı hadi alalım.
01:33
This, as many of you have probably guessed,
25
93330
3000
Bu, çok büyük olasılıkla siz tahmin ediyorsunuz,
01:36
is a
26
96330
2000
bu bir
01:38
recently emptied beer can in Portugal.
27
98330
3000
Yakın geçmişte Portekizde boşalan bira kutusu olabilir
01:41
(Laughter)
28
101330
3000
(Kahkaha)
01:44
This -- I had just arrived in Barcelona for the first time,
29
104330
4000
Bu--ilk kez Barselona'da elime ulaşmıştı,
01:48
and I thought --
30
108330
2000
ve Düşündüm--
01:50
you know, fly all night, I looked up,
31
110330
2000
Bilirsiniz, bütün gece uçtum, bakındım
01:52
and I thought, wow, how clean.
32
112330
2000
ve düşündüm, vay be!, nasıl temiz.
01:54
You come into this major airport, and they simply have a B.
33
114330
4000
Sen bu büyük havaalanına girersin, ve onlar basitçe bir B'ye sahip olur.
01:59
I mean, how nice is that?
34
119330
2000
Ne güzel değil mi? diye düşünürüm.
02:01
Everything's gotten simpler in design,
35
121330
2000
Herşey, tasarım içerisinde basitçe kazanılmış,
02:03
and here's this mega airport,
36
123330
2000
ve burası bu büyük havaalanı,
02:05
and God, I just -- I took a picture.
37
125330
2000
ve Tanrım, Ben sadece--bir resim aldım
02:07
I thought, God, that is the coolest thing I've ever seen at an airport.
38
127330
3000
Düşündüm, Tanrım, şimdiye kadar bir havaalanında görmüş olduğum en harika şey bu.
02:11
Till a couple months later,
39
131330
2000
Yaklaşık birkaç ay sonra,
02:13
I went back to the same airport --
40
133330
2000
Aynı havaalanına geri döndüm
02:15
same plane, I think -- and looked up,
41
135330
2000
aynı uçak, sanırım--ve bakındım,
02:17
and it said C.
42
137330
2000
ve C söylendi.
02:19
(Laughter)
43
139330
6000
(Kahkaha)
02:25
It was only then that I realized
44
145330
2000
O sadece benim anladığımdan ibaretti.
02:27
it was simply a gate that I was coming into.
45
147330
3000
o benim içine girdiğim basitçe bir kapıydı.
02:30
(Laughter)
46
150330
3000
(Kahkaha)
02:33
I'm a big believer in the emotion of design,
47
153330
4000
Ben tasarım duygusuna sahip büyük bir inananım,
02:37
and the message that's sent
48
157330
2000
ve mesaj gönderilmişti
02:39
before somebody begins to read,
49
159330
2000
Birileri okumaya başlamadan önce,
02:41
before they get the rest of the information;
50
161330
2000
bilginin geri kalanını onlar almadan önce;
02:43
what is the emotional response they get to the product,
51
163330
3000
Onlar ürünü aldığında duygusal yanıt ne?
02:46
to the story, to the painting -- whatever it is.
52
166330
4000
hikaye için, boyama için--Her neyse.
02:50
That area of design interests me the most,
53
170330
2000
Tasarımın bu kısmı beni çok fazla ilgilendiriyor,
02:52
and I think this for me is a real clear,
54
172330
2000
ve sanırım bu benim için açık bir gerçek,
02:54
very simplified version
55
174330
2000
çok sadeleştirilmiş bir versiyonu
02:56
of what I'm talking about.
56
176330
2000
Ne hakkında konuşuyorum.
02:58
These are a couple of garage doors painted identical,
57
178330
3000
Bunlar özdeş boyanmış bir çift garaj kapısı,
03:01
situated next to each other.
58
181330
2000
birbiriyle yan yana bulunan.
03:03
So, here's the first door. You know, you get the message.
59
183330
4000
Yani, burası birinci kapı. Mesajı aldınız, biliyorsunuz.
03:07
You know, it's pretty clear.
60
187330
2000
Biliyorsunuz, oldukça açık.
03:09
Take a look at the second door and see
61
189330
2000
Ikinci kapıya bir göz atın ve görün
03:12
if there's any different message.
62
192330
2000
eğer farklı bir mesaj varsa.
03:14
O.K., which one would you park in front of?
63
194330
2000
Tamam, önünüzde nasıl bir park olsun istersiniz?
03:16
(Laughter)
64
196330
2000
(Kahkaha)
03:18
Same color, same message, same words.
65
198330
2000
Aynı renk, aynı mesaj, aynı kelimeler.
03:20
The only thing that's different
66
200330
2000
Farklı olan tek şey
03:22
is the expression that the individual door-owner here put into the piece --
67
202330
4000
Kapı sahibi kişinin buraya birkaç şey koyduğu açıklamasıdır.
03:26
and, again,
68
206330
2000
ve, tekrar,
03:28
which is the psycho-killer here?
69
208330
2000
Burada psikolojik katil hangisi?
03:30
(Laughter)
70
210330
4000
(Kahkaha)
03:34
Yet it doesn't say that; it doesn't need to say that.
71
214330
2000
Henüz o söylenemez; söylenmesine gerek yok.
03:36
I would probably park in front of the other one.
72
216330
3000
muhtemelen, diğeri önünde park edilecek
03:41
I'm sure a lot of you are aware
73
221330
2000
Sizin fazlasıyla farkında olduğunuzdan eminim
03:43
that graphic design has gotten a lot simpler in the last
74
223330
2000
Şu grafik tasarımı çok daha sade olmuş
03:45
five years or so.
75
225330
2000
son beş yıldakinden
03:47
It's gotten so simple that it's already starting to kind of
76
227330
2000
çeşitliliğe başlangıcı zaten var olan sade olanı alalım
03:49
come back the other way again and get a little more expressive.
77
229330
3000
tekrar diğer duruma geri dönelim ve biraz daha etkileyici olanı alalım
03:52
But I was in Milan and saw this street sign,
78
232330
2000
Ancak, Milan'daydım ve bu sokak işaretini gördüm
03:54
and was very happy to
79
234330
2000
ve çok mutluydum
03:56
see that apparently this idea of minimalism
80
236330
2000
açıkça bu minimalizm fikrini gördüm
03:58
has even been translated by the graffiti artist.
81
238330
4000
Hatta duvar yazısı sanatçısı tarafından tercüme edilmiştir
04:02
(Laughter)
82
242330
3000
(Kahkaha)
04:05
And this graffiti artist has come along,
83
245330
2000
Ve bu duvar yazısı sanatçısı birlikte geldi
04:07
made this sign a little bit better, and then moved on.
84
247330
3000
bu işareti bir parça daha iyi hale getirdi ve sonra ilerledi.
04:10
(Laughter)
85
250330
2000
(Kahkaha)
04:12
He didn't overpower it like they have a tendency to do.
86
252330
3000
Yapmaya eğilim gösterdikleri gibi fazladan güç uygulamadılar.
04:15
(Laughter)
87
255330
2000
(Kahkaha)
04:17
This is for a book by "Metropolis."
88
257330
4000
Bu bir kitap için Metropolis yapımı
04:21
I took some photos, and this is
89
261330
3000
Birkaç fotoğraf aldım, ve bu
04:24
a billboard in Florida,
90
264330
2000
Florida'da bir ilan panosu
04:26
and either they hadn't paid their rent,
91
266330
2000
Ya onlar kiralarını ödememişti,
04:28
or they didn't want to pay their rent again on the sign,
92
268330
2000
ya da onlar tabelaya tekrar kira ödemek istemediler
04:30
and the billboard people were too cheap to tear the whole sign down,
93
270330
3000
tabelacılar ise bütün reklamı indiremeyecek kadar ucuzlardı,
04:33
so they just teared out sections of it.
94
273330
2000
onlarda parça parça yırttılar.
04:35
And I would argue that it's possibly more effective
95
275330
2000
Ve katılıyorum ki
04:37
than the original billboard in terms of getting your attention,
96
277330
3000
sizin ilginizi çekmesi açısından orjinal halinden daha etkili,
04:40
getting you to look over that way.
97
280330
2000
o tarafa doğru bakmanızı sağlıyor.
04:42
And hopefully you don't stop and buy those awful pecan things -- Stuckey's.
98
282330
5000
Ve umarım o korkunç pekan cevizlerin den almak için durmuyosunuzdur -- Stuckey'nin yerinden.
04:47
This is from my second book.
99
287330
3000
Bu benim ikinci kitabım dan.
04:50
The first book is called, "The End of Print,"
100
290330
3000
İlk kitabımın adı, ''The End of Print,''
04:53
and it was done along with a film,
101
293330
2000
ve bir film ile birlikte bitti,
04:55
working with William Burroughs.
102
295330
2000
William Burroughs ile çalışarak.
04:57
And "The End of Print" is now in its fifth printing.
103
297330
3000
Ve ''The End of Print'' şuan beşinci baskıda.
05:00
(Laughter)
104
300330
5000
(Kahkaha)
05:05
When I first contacted William Burroughs about being part of it,
105
305330
3000
William Burrows ile bu işin bir parçası olması için ilk iletişime geçtiğimde,
05:08
he said no; he said he didn't believe it was the end of print.
106
308330
4000
cevabı hayır oldu; baskının sonunun gelmediğine inandığını söyledi.
05:12
And I said, well, that's fine;
107
312330
2000
Ve bende tamam dedim;
05:14
I just would love to have your input on this film and this book,
108
314330
3000
Bu film ve kitap da senin de bir katkın olsun çok isterdim,
05:17
and he finally agreed to it.
109
317330
2000
ve sonunda kabul etti.
05:19
And at the end of the film, he says in this great voice
110
319330
4000
Ve filmin sonunda, o muazzam sesiyle şöyle söyledi,
05:23
that I can't mimic but I'll kind of try, but not really, he says,
111
323330
3000
mimik taklidi yapamam, deneyeceğim ama pek sanmıyorum, dedi ki;
05:26
"I remember attending an exhibition called,
112
326330
3000
''Bir sergiye katıldığımı hatırlıyorum, adı,
05:29
'Photography: The End of Painting.'"
113
329330
4000
'Fotoğraf: Resmin Sonu.''
05:33
And then he says, "And, of course, it wasn't at all."
114
333330
3000
Ve devam etti, ''Ve, tabi ki, kesinlikle öyle değildi.''
05:36
So, apparently when photography was perfected,
115
336330
3000
Öyleki, görünüşe bakılırsa fotoğraf kusursuzlaştığında,
05:39
there were people going around saying,
116
339330
3000
etrafta gezip şunları söyleyen insanlar oldu,
05:42
that's it: you've just ruined painting.
117
342330
2000
işte bu kadar: artık resim sanatını mahvettiniz.
05:44
People are just going to take pictures now.
118
344330
3000
Bundan böyle insanlar sadece fotoğraf çekecekler.
05:47
And of course, that wasn't the case.
119
347330
2000
Ve tabi ki, durum bu değildi.
05:49
So, this is from "2nd Sight,"
120
349330
2000
İşte bu da ''2nd Sight,''
05:51
a book I did on intuition.
121
351330
2000
sezgiler üzerine yazdığım bir kitaptan.
05:53
I think it's not the only ingredient in design,
122
353330
2000
Tasarımın içeriklerinden tek bir tanesi olduğunu düşünmüyorum,
05:55
but possibly the most important.
123
355330
2000
ama büyük ihtimalle en önemlisi.
05:57
It's something everybody has.
124
357330
3000
Herkesin sahip olduğu bir şey.
06:00
It's not a matter of teaching it;
125
360330
2000
Bu bir öğretme olayı değil;
06:02
in fact, most of the schools tend to discount intuition
126
362330
2000
hatta çoğu okul sezgiyi azaltma eğiliminde
06:04
as an ingredient of your working process
127
364330
3000
çalışma sürecinizin bir içeriği olarak
06:07
because they can't quantify it:
128
367330
2000
çünkü rakamlara dökemiyorlar:
06:09
it's very hard to teach people the four steps to intuitive design,
129
369330
5000
insanlara sezgisel tasarımın dört aşamasını öğretmek çok zordur,
06:14
but we can teach you the four steps to a nice business card
130
374330
2000
ama size güzel bir kart tasarımı'nın dört aşamasını öğretebiliriz
06:16
or a newsletter.
131
376330
2000
yada gazete.
06:18
So it tends to get discounted.
132
378330
2000
Bu yüzden azaltılma eğilimi vardır.
06:20
This is a quote from Albert Einstein, who says,
133
380330
4000
Bu Albert Einstein dan bir alıntıdır, şöyle diyor,
06:24
"The intellect has little to do on the road to discovery.
134
384330
4000
''Keşfe giden yolda aklın rolü çok azdır.
06:28
There comes a leap in consciousness --
135
388330
2000
İşte bilinçlilikte yeni bir seviye --
06:30
call it intuition or what you will --
136
390330
3000
ister sezgi olarak adlandırın, ister başka bir şey --
06:33
and the solution just comes to you, and you don't know from where or why."
137
393330
4000
ve çözüm size kendi gelecektir, nereden ve niçin bilemezsiniz.''
06:37
So, it's kind of like when somebody says, Who did that song?
138
397330
2000
Şu anlardan biri gibidir, biri ''Bu şarkıyı kim yazmıştı?'' diye sorar
06:39
And the more you try to think about it,
139
399330
2000
Ve siz cevap üzerinde ne kadar uzun düşünürseniz,
06:41
the further the answer gets from you,
140
401330
2000
sizden o kadar uzaklaşır,
06:43
and the minute you stop thinking about it,
141
403330
2000
ve düşünmekten vazgeçtiğiniz dakika,
06:45
your intuition gives you that answer, in a sense.
142
405330
3000
sezgileriniz size cevabı sunar, bir anlamda.
06:51
I like this for a couple of reasons.
143
411330
2000
Bir kaç nedenle bunu seviyorum.
06:53
If you've had any design courses, they would teach you you can't read this.
144
413330
3000
Eğer herhangi bir tasarım dersi aldıysanız, bunu okuyamayacağınızı size öğretmişlerdir.
06:56
I think you eventually can and, more importantly, I think it's true.
145
416330
3000
Bence elinde sonunda okuyabilirsiniz, ama daha önemlisi, bu doğru.
06:59
"Don't mistake legibility for communication."
146
419330
4000
''Okunurluğu iletişim ile karıştırmayın.''
07:03
Just because something's legible doesn't means it communicates.
147
423330
3000
Bir şeyin okunabilir olması iletişim sağlayabildiği anlamına gelmez.
07:06
More importantly, it doesn't mean it communicates the right thing.
148
426330
3000
Daha da önemlisi, iletişim sırasında doğru şeyden bahsettiği anlamına gelmez.
07:09
So, what is the message sent before
149
429330
2000
Öyleyse, daha evvel gönderilen mesaj neydi
07:11
somebody actually gets into the material?
150
431330
4000
birileri gerçekten maddenin içine mi giriyor?
07:15
And I think that's sometimes an overlooked area.
151
435330
4000
Ve bunun bazen gözden kaçırılmış bir yer olduğunu düşünüyorum.
07:19
This is working with Marshall McLuhan.
152
439330
2000
Bu Marshall McLuhan ile işe yarıyor.
07:21
I stayed and worked with his wife and son, Eric,
153
441330
4000
Onlarda kaldım, karısı ve oğluyla birlikte çalıştım, Eric.
07:25
and we came up with close to 600 quotes from Marshall
154
445330
5000
ve Marshall dan 600'e kadar alıntı elde ettik
07:30
that are just amazing in terms of being ahead of the times,
155
450330
3000
hepsi zamanının ötesinde olmasından dolayı mükemmeller,
07:33
predicting so much of what has happened
156
453330
2000
olan biteni bu kadar çok öngörebilme
07:35
in the advertising, television, media world.
157
455330
4000
reklamcılıkta, televizyonda ve medya dünyasında.
07:39
And so this book is called "Probes." It's another word for quotes.
158
459330
4000
Ve bu kitabın adı da ''Probes.'' Alıntı yerine kullanılan başka bir kelime.
07:43
And it's -- a lot of them are never -- have never been published before,
159
463330
4000
Ve şöyle ki -- çoğu hiç bir zaman -- hiç, daha önce yayınlanmamış.
07:47
and basically, I've interpreted the different quotes.
160
467330
3000
kısacası, farklı alıntıları yorumladım.
07:50
So, this was the contents page originally.
161
470330
3000
Ve bu da içindekiler sayfasının orjinaliydi.
07:53
When I got done it was 540 pages,
162
473330
2000
Bitirdiğimde tam 540 sayfaydı,
07:55
and then the publisher, Gingko Press,
163
475330
2000
ve sonra yayımcı, Gingko Press,
07:57
ended up cutting it down considerably:
164
477330
3000
onları değerlendirilebilir şekilde kesmeye başladı,
08:00
it's just under 400 pages now.
165
480330
2000
şu anda 400 sayfanın bile altında.
08:02
But I decided I liked this contents page --
166
482330
3000
Ama ben içindekiler sayfasını sevdiğime karar verdim --
08:05
I liked the way it looks -- so I kept it.
167
485330
2000
Nasıl göründüğü hoşuma gidiyordu -- ve öyle muhafaza ettim.
08:07
(Laughter)
168
487330
3000
(Kahkaha)
08:10
It now has no relevance to the book whatsoever,
169
490330
3000
Artık kitapla hiç bir alakası yok;
08:13
but it's a nice spread, I think, in there.
170
493330
3000
ama sanırım orada iyi dağıtm yapmışlar.
08:16
(Laughter)
171
496330
2000
(Kahkaha)
08:18
So, a couple spreads from the book:
172
498330
2000
Kitaptaki dağıtımlardan bir kaçı:
08:20
here McLuhan says,
173
500330
2000
burada McLuhan bahsediyor,
08:22
"The new media are not bridges between Man and Nature; they are Nature."
174
502330
4000
''Yeni medya İnsan ile Doğa arasında köprüler değildir; Doğa'nın kendisidir.''
08:29
"The invention of printing did away with anonymity,
175
509330
2000
''Baksının icadı uzakta anonim olarak oldu.
08:31
fostering ideas of literary fame
176
511330
3000
edebi şöhretin fikirlerine teşvik edici oldu
08:34
and the habit of considering intellectual effort as private property,"
177
514330
4000
ve entellektüel çabaların özel mülk sayılma alışkanlığı.''
08:38
which had never been done before printing.
178
518330
3000
baskı dan önce hiç bir zaman yapılmayan bir şey.
08:43
"When new technologies impose themselves
179
523330
2000
''Yeni teknolojiler kendilerini düzenledikleri zaman
08:45
on societies long habituated to older technologies,
180
525330
3000
eski teknolojiler'e uzun zamanlarda alışmış toplumlar üzerinde,
08:48
anxieties of all kinds result."
181
528330
3000
elde edeceğimiz telaşın her türlüsüdür.''
08:52
"While people are engaged in creating a totally different world,
182
532330
3000
''İnsanlar tamamen farklı bir dünya yaratmakla meşgulken,
08:55
they always form vivid images of the preceding world."
183
535330
5000
öcenki dünyanın canlı ve renkli karelerini oluştururlar.''
09:03
I hate this stuff. It's hard to read.
184
543330
3000
Bu şeylerden nefret ediyorum. Okuması çok güç.
09:06
(Laughter)
185
546330
7000
(Kahkaha)
09:13
(Applause)
186
553330
3000
(Alkış)
09:16
"People in the electronic age have no possible environment except the globe,
187
556330
7000
''Elektronik çağ da yaşayan insanların bu gezegen dışında mümkün olan bir çevreleri yok,
09:23
and no possible occupation except information gathering."
188
563330
4000
ve bilgi toplamak dışında mümkün olan bir uğraşları.''
09:27
That was it. That's all he saw as the options. And not too far off.
189
567330
4000
Hepsi bu kadardı. Gördüğü bütün seçenekler bunlardı. Ve doğru da sayılırdı.
09:31
So, this is a project for Nine Inch Nails.
190
571330
3000
İşte bu da Nine Inch Nails için bir proje.
09:34
And I only show it because it seemed like it got all this relevancy all of a sudden,
191
574330
3000
Ve bunu gösteriyorum çünkü birden bir alaka olduğu hissine kapıldım.
09:37
and it was done right after 9/11.
192
577330
2000
ve 9/11 olayının hemen ardından gerçekleştirildi.
09:40
And I had recently discovered a bomb shelter
193
580330
4000
Ve kısa süre önce bir bomba sığınağı keşfettim.
09:44
in the backyard of a house I had bought in LA
194
584330
3000
Los Angeles da satın aldığım bir evin arka bahçesinde.
09:47
that the real estate person hadn't pointed out.
195
587330
3000
emlakçının bahsetmediği bir şeydi bu.
09:50
(Laughter)
196
590330
4000
(Kahkaha)
09:54
There was some bomb shelter built, apparently in the '60s Cuban missile crisis.
197
594330
4000
Kurulmuş bir bomba sığınağı vardı, görünüşe bakılırsa 60'ların Küba füze krizi sırasında.
09:58
And I asked the real estate guy what it was as we were walking by,
198
598330
3000
Ve emlakçıma bir yandan yürürken sordum,
10:01
and he goes, "It's something to do with the sewage system."
199
601330
2000
ve cevapladı, ''Kanalizasyon sistemi ile ilgili bir şey.''
10:03
I was, O.K.; that's fine.
200
603330
1000
Tamam, sorun yoktu.
10:04
I finally went down there, and it was this old rusted circular thing,
201
604330
4000
Sonunda oraya, aşağıya indim, bu eski, paslanmış dairesel şey,
10:08
and two beds, and very kind of creepy and weird.
202
608330
3000
gerçekten çok ürkütücü ve garip olan iki yatak vardı.
10:11
And also, surprisingly, it was done in kind of a cheap metal,
203
611330
3000
Ve birde, şaşırtıcı olan, ucuz metal den yapılmıştı.
10:14
and it had completely rusted through, and water everywhere, and spiders.
204
614330
5000
ve zamanla tamamen paslanmıştı, her yerde su ve örümcekler vardı.
10:19
And I thought, you know, what were they thinking?
205
619330
2000
Ve düşündüm, bilirsiniz, bunlar ne düşünerek yapmıştı bütün bunları?
10:21
You'd think maybe cement, possibly, or something.
206
621330
2000
Sizin aklınıza çimento gelebilirdi yada mümkünse başka bir şey.
10:23
But anyway, I used this for a cover for the Nine Inch Nails DVD,
207
623330
5000
Ama herneyse, bunu Nine Inch Nails DVD'sine kapak olarak kullandım,
10:28
and I've also now fixed the bomb shelter with duct tape,
208
628330
6000
ve şimdi de bomba sığınağını koli bandıyla tamir ettim,
10:34
and it's ready. I think I'm ready. So.
209
634330
7000
ve artık hazır, sanırım bende hazırım. Öyleyse,
10:43
This is an experiment, really, for a client, Quicksilver,
210
643330
3000
Bu bir deney, gerçekten, bir müşterim için, Quicksilver,
10:46
where we were taking what was a six-shot sequence
211
646330
3000
altı çekim den oluşan bu diziyi çekiyorduk
10:49
and trying to use print as a medium to get people to the Web.
212
649330
3000
insanları Web'e çekmek için baskı yolunu seçtik.
10:52
So, this is a six-shot sequence.
213
652330
2000
İş, bu altı kare den oluşan bir resim.
10:54
I've taken one shot; I cropped it a few different ways.
214
654330
4000
Resimler den birini aldım; bir kaç değişik şekilde kestim.
10:58
And then the tiny line of copy says,
215
658330
2000
Ve minik bir şerit yazı şöyle diyordu;
11:00
If you want to see this entire sequence --
216
660330
2000
Bu resmin tamamını görmek istiyorsanız --
11:02
how this whole ride was -- go to the website.
217
662330
3000
bütün bu süreç nasıldı görmek -- web sitesi'ni ziyaret edin.
11:05
And my guess is that a lot of the surf kids did go to the site
218
665330
4000
Ve tahminimce internette sörf yapan çocukların hepsi siteye girdi
11:09
to get this entire picture.
219
669330
3000
resmin bütününü görmek için.
11:12
Got no way of tracking it, so I could be totally wrong.
220
672330
3000
Ama bunu araştırmadım, o yüzden tamamen yanlış tahmin ediyor da olabilirim.
11:15
(Laughter)
221
675330
3000
(Kahkaha)
11:18
I don't have the site. It's just the piece itself.
222
678330
3000
Site bende değil, kendisi de bir parça sadece.
11:21
This is a group in New York called the Coalition for a Smoke-free Environment --
223
681330
3000
New York da Dumansız bir Çevre Koalisyonu adlı bir grup bunlar;
11:24
asked me to do these posters.
224
684330
2000
bu posterleri yapmamı istediler.
11:26
They were wild-posted around New York City.
225
686330
3000
Çılgınca New York şehrinin dört bir yanına dağıtıldı.
11:29
You can't really -- well, you can't see it at all --
226
689330
2000
Gerçekten -- aslında, hiç bir kısmını göremiyorsunuz --
11:31
but the second line is really the more kind of payoff, in a sense.
227
691330
3000
ama ikinci çizgi gerçekten daha çok bir anlamda netice gibi.
11:34
It says, "If the cigarette companies can lie, then so can we." But --
228
694330
4000
Diyor ki, ''Eğer sigara şirketleri yalan söyleyebiliyorsa, bizde söyleyebiliriz.'' Ama --
11:38
(Laughter)
229
698330
3000
(Kahkaha)
11:41
(Applause)
230
701330
3000
(Alkış)
11:44
-- but I did.
231
704330
2000
-- ama yaptım.
11:46
These were literally wild-posted all over New York one night,
232
706330
4000
Bunlar gerçek anlamında New York'a tek bir gecede çılgınca dağıtıldı,
11:50
and there were definitely some heads turning,
233
710330
2000
ve onlara doğru dönen bazı kafalar kesinlikle vardı,
11:52
you know, people smoking and, "Huh!"
234
712330
2000
bilirsiniz, sigara içen insanlar ve ''Huh!''
11:54
(Laughter)
235
714330
6000
(Kahkaha)
12:00
And it was purposely done to look fairly serious.
236
720330
3000
Ve bilinçli olarak oldukça ciddi gözükmesi sağlandı.
12:03
It wasn't some, you know, weird grunge type or something;
237
723330
3000
garip grunge tarzı bir şey de değildi;
12:06
it looked like they might be real. Anyway.
238
726330
3000
gerçek olabilir gibi görünüyorlardı, Her neyse.
12:09
Poster for Atlantic Center for the Arts, a school in Florida.
239
729330
3000
Floridada ki Atlantik Sanat Merkezi için bir afiş.
12:12
This amazes me. This is a product I just found out.
240
732330
3000
Beni büyülüyor. Bu yeni bulduğum bir ürün.
12:15
I was in the Caribbean at Christmas,
241
735330
2000
Yılbaşına Karayipler de girdim,
12:17
and I'm just blown away that in this day and age they will still sell --
242
737330
3000
ve olağanüstü bir şeydi, bugün bu yaşta hala satıyorlardı --
12:20
not that they will sell --
243
740330
3000
satacaklarından değil --
12:23
that there is felt a need for people to lighten the color of their skin.
244
743330
3000
insanların ciltleri'nin rengini açma ihtiyaçları olduğu hissedildi.
12:26
This was either an old product with new packaging,
245
746330
2000
Bu ya yeni paketlenmiş eski bir üründü,
12:28
or a brand-new package, and I just thought,
246
748330
3000
ya da yepyeni bir paket, ve düşündüm,
12:31
Yikes! How's that still happening?
247
751330
2000
Eyvah! Bu nasıl hala olabilir?
12:34
I do a lot of workshops all over the world, really,
248
754330
2000
Dünya'nın her yanında atölye çalışmaları yaptım, gerçekten,
12:36
and this particular assignment was
249
756330
2000
ve bu belirli görev
12:38
to come up with new symbols for the restroom doors.
250
758330
3000
tuvalet kapılarına yeni sembollerle bulmaktı.
12:41
(Laughter)
251
761330
16000
(Kahkaha)
12:57
I felt this was one of the more successful solutions.
252
777330
4000
Bunun daha başarılı çözümlerden biri olduğu hissine kapıldım.
13:01
The students actually cut them up
253
781330
2000
Öğrenciler onları gerçekten kesip açıyordu
13:03
and put them up around bars and restaurants that night,
254
783330
3000
ve onları barlara ve restoranlara asıyorlardı geceleri,
13:06
and I just always have this vision of this elderly couple going to use the restroom ...
255
786330
4000
ve ben hep tuvaleti kullanmaya giden bu yaşlı çiftin hayalini kurdum ...
13:10
(Laughter)
256
790330
3000
(Kahkaha)
13:13
I did some work for Microsoft a few years back.
257
793330
3000
Bir kaç yıl önce Microsoft için bir çalışma yapmıştım.
13:16
It was a worldwide branding campaign.
258
796330
2000
Dünya çapında bir markalaştırma şirketiydi.
13:18
And it was interesting to me --
259
798330
2000
Ve benim için ilginçti --
13:20
my background is in sociology; I had no design training,
260
800330
3000
sosyolojideki geçmişim; Hiç tasarım eğitimim yoktu,
13:23
and sometimes people say, well, that explains it --
261
803330
2000
ve bazen insanlar derdi, eh, bu açıklıyor --
13:25
but it was a very interesting experiment
262
805330
3000
ama çok ilginç bir deneydi
13:28
because there's no product that I had to sell;
263
808330
2000
çünkü satmam gereken bir ürün yoktu;
13:30
it was simply the image of Microsoft they were trying to improve.
264
810330
3000
yapılmak istenen tek şey Microsoft'un imajını geliştirmekti.
13:33
They thought some people didn't like them.
265
813330
3000
Bazı insanların onları sevmediklerini düşünüyorlardı.
13:36
(Laughter)
266
816330
4000
(Kahkaha)
13:40
I found out that's very true,
267
820330
2000
Öğrendimki bu çok doğruymuş,
13:42
working on this campaign worldwide.
268
822330
3000
bu kampanya üzerinde dünya çapında çalışma yaptık.
13:45
And our goal was to try to humanize them a bit,
269
825330
3000
Ve amacımız onları biraz daha insani göstermekti,
13:48
and what I did was add type and people to the ad,
270
828330
4000
ve reklama biraz daha yazı ve insan ekledim,
13:52
which the previous campaign had not had,
271
832330
2000
önceki kapmanya da olmayan bir şeydi,
13:54
and nobody remembered them, and nobody referenced them.
272
834330
2000
ve kimse onları hatırlamadı, kimse onları referans göstermedi.
13:56
And we were trying to say that,
273
836330
1000
Ve söylemeye çalıştığımız,
13:57
hey, some of these guys that work there are actually OK;
274
837330
3000
hey, burada çalışan insanlardan bazıları aslında İYİ;
14:00
some of them actually have friends and family,
275
840330
2000
bazılarının hatta arkadaşları ve aileleri bile var,
14:02
and they're not all awful people.
276
842330
3000
ve hepsi korkunç insanlar da değil.
14:05
And the umbrella campaign was "Thank God it's Monday."
277
845330
4000
Ve şemsiye reklamı şöyle diyordu ''Teşekkürler Tanrım Bugün Pazartesi.''
14:09
So, we tried to take this --
278
849330
2000
Öyleki, bunu ele almayı denedik --
14:11
what was perceived as a negative:
279
851330
2000
negatif algılanan:
14:13
their over-competitiveness, their,
280
853330
2000
onların aşırı rekabetçiliği, onların,
14:15
you know, long working hours --
281
855330
2000
bilirsiniz, uzun çalışma saatleri --
14:17
and turn it into a positive and not run from it.
282
857330
2000
ve bundan kaçmadan, pozitif hale getirmeleri.
14:20
You know: Thank God it's Monday --
283
860330
1000
Bilirsiniz: Teşekkürler Tanrım Bugün Pazartesi --
14:21
I get to go back to that little cubicle, those fake gray walls,
284
861330
3000
O küçük bölmeye dönmem lazım, o sahte gri duvarlar,
14:24
and hear everybody else's conversations f
285
864330
2000
ve etraftaki herkesin konuşmalarını duyabilirsin
14:26
or 10 hours and then go home.
286
866330
2000
yada 10 saat sonra eve gidebilirsin.
14:28
But anyway, this is one of the ads I was most pleased with,
287
868330
4000
Ama herneyse, bu beni en çok tatmin eden reklamlardan biridir,
14:32
because they were all elaborately art-directed,
288
872330
3000
çünkü hepsi ayrıntılı bir şekilde sanatsal olarak yönetildi,
14:35
and this one I thought actually felt like the girl was looking at the computer.
289
875330
3000
ve bunda aslında kızın bilgisayar'a baktığını düşündüm hatta hissettim.
14:38
It says, "Wonder Around." And then it's a piece of the software.
290
878330
3000
''Etrafta Gezin.'' diyordu. Ve yazılımın bir parçasıydı.
14:41
And this is how the ad ran around the world.
291
881330
2000
Ve reklam işte bu şekilde dünyayı gezdi.
14:43
In Germany, they made one small change without checking with me --
292
883330
4000
Almanya da benden onay almadan küçük bir değişiklik yaptılar --
14:47
nor did they have to, because it was done through agencies --
293
887330
2000
almaları da gerekmezdi zaten, çünkü herşey ajanslar sayesinde oldu --
14:49
but see if you can tell the difference.
294
889330
2000
ve bakın bakalım farkı anlayabilecekmisiniz.
14:51
This is how the ad ran throughout the world;
295
891330
2000
Ve işte reklam bu şekilde dünyayı gezdi;
14:53
Germany made one slight change in the ad.
296
893330
4000
Almanya reklamda ufak tefek bir değişiklik yaptı.
14:57
(Laughter)
297
897330
3000
(Kahkaha)
15:01
Now, there's kind of two issues here.
298
901330
2000
Şimdi, burada iki türlü bir durum var.
15:03
If you're going to put a kid in the ad, pick one that looks alive.
299
903330
4000
Eğer reklama bir çocuk koymayı düşünüyorsanız, canlı gözüken bir tane seçin.
15:07
(Laughter)
300
907330
6000
(Kahkaha)
15:13
I just have a feeling this kid's been there for a week, you know.
301
913330
2000
İçimden bir ses bu çocuğun haftalardır orada olduğunu söylüyordu, bilirsiniz.
15:15
He's just really hoping that boots up and, you know ...
302
915330
3000
O gerçekten hızlandıracak bir şeyler umuyor ve bilirsiniz ...
15:18
(Laughter)
303
918330
4000
(Kahkaha)
15:22
And then as the agency explained to me, they said,
304
922330
4000
Sonra ajansın bana açıkladığı gibi, dediler ki,
15:26
"Look, we don't have little green people in our country;
305
926330
3000
''Bak, bizim ülkemizde küçük yeşil insanlar bulunmaz;
15:29
why would we put little green people in our ads, for instance?"
306
929330
3000
reklamımıza neden küçük yeşil insanlar koyalım, örnek olarak?''
15:32
So, I understand their logic. I totally disagree with it;
307
932330
4000
Öyleki, mantıklarını anlayabiliyorum. Ve kesinlikle katılmıyorum;
15:36
I think it's a very small-minded approach,
308
936330
2000
Bana kalırsa bu çok dar görüşlü bir yaklaşım,
15:38
the world is certainly much more global,
309
938330
2000
kelime çok daha evrensel,
15:40
and I certainly think the people of Germany
310
940330
2000
ve Almanya halkı kesinlikle
15:42
could have handled a little black girl sitting in front of a computer,
311
942330
2000
bilgisayar başında oturan küçük bir kızı kaldırabilirdi,
15:44
though we'll never know.
312
944330
2000
ama bunu hiç bir zaman öğrenemeyeceğiz.
15:46
This is some work from Ray Gun.
313
946330
2000
Bu Ray Gun dan bir iş.
15:48
And the point of this magazine was to read the articles,
314
948330
3000
Ve bu dergide ki amaç makaleleri okumaktı,
15:51
listen to the music, and try to interpret it.
315
951330
2000
müzik dinlemek ve yorumlamak.
15:53
There's no grid, there's no system, there's nothing set up in advance.
316
953330
4000
Bir kılavuz yok, bir sistem yok, ve haliyle kurulacak bir şey de yok.
15:57
This is an opener for Brian Eno,
317
957330
2000
Bu Brian Eno için bir başlangıç,
15:59
and it's just kind of my personal interpretation of the music.
318
959330
4000
ve benim için sadece müziğe kişisel bir anlam getirme.
16:03
This is rockstars talking about teachers they had lusted after in school.
319
963330
5000
Bunlar okuldan sonra öğretmenlerini arzulayan rock yıldızları.
16:09
There's a lot of great writing in "Ray Gun."
320
969330
2000
Ray Gun'ın bir çok başarılı yazısı var.
16:11
And I was fortunate to find a photograph of a teacher sitting on some books.
321
971330
4000
Ve kitaplar üzerinde oturan bir öğretmen fotoğrafı bulabildiğim için şanslıydım.
16:15
(Laughter)
322
975330
4000
(Kahkaha)
16:19
Article on Bryan Ferry -- just really boring article --
323
979330
2000
Brian Ferry hakkında bir makale - gerçekten sıkıcı bir makale --
16:21
so I set the whole article in Dingbat.
324
981330
3000
bende bütün makaleyi küçük sembollerle değiştirdim.
16:24
(Laughter)
325
984330
7000
Kahkaha
16:31
You could -- you could highlight it; you could make it Helvetica or something:
326
991330
4000
Yapabilirdiniz -- altını çizebilirdiniz; Helvetica veya başka bir şey de yapabilirdiniz:
16:35
it is the actual article.
327
995330
2000
makalenin ta kendisi.
16:37
I suppose you could eventually decode it,
328
997330
3000
Sanırım elinde sonunda deşifre de edebilirdiniz,
16:40
but it's really not very well written; it really wouldn't be worthwhile.
329
1000330
3000
ama gerçekten çok iyi bir şekilde yazılmamış; zamanınıza değmezdi.
16:43
(Laughter)
330
1003330
2000
(Kahkaha)
16:45
Having done a lot of magazines,
331
1005330
1000
Bir çok dergi yapmak,
16:46
I'm very curious how big magazines handle big stories,
332
1006330
4000
Büyük dergilerin büyük hikayeleri nasıl ele aldığını çok merak ediyorum,
16:50
and I was very curious to see how Time and Newsweek would handle 9/11.
333
1010330
4000
Times ve Newsweek gazetelerinin 9/11 olayını nasıl ele aldıklarını görmek için sabırsızlanıyordum.
16:54
And I was basically pretty disappointed
334
1014330
2000
Ve kısacası biraz hayal kırıklığına uğramıştım
16:56
to see that they had
335
1016330
2000
gördüklerimin
16:58
chosen to show the photo we'd already seen a million times,
336
1018330
3000
zaten milyonlarca kez gösterilmiş aynı fotoğraf olmasından,
17:01
which was basically the moment of impact.
337
1021330
2000
tam çarpma anının karesiydi.
17:03
And People magazine, I thought,
338
1023330
2000
Ve People dergisi, düşündüm ki,
17:05
got probably the best shot.
339
1025330
2000
en iyi kare'ye sahiptir.
17:07
It's kind of horsey type, but the texture --
340
1027330
4000
Biraz at suratlı bir yazıydı, ama doku --
17:11
the second plane not quite hitting:
341
1031330
2000
ikinci uçan tam olarak çarpmıyor:
17:13
there was something more enticing,
342
1033330
2000
daha da ayartıcı bir şey vardı,
17:15
if that's the right -- it's not the right word --
343
1035330
2000
eğer doğru olan oysa -- doğru kelime o değil --
17:17
but in this cover than Time or Newsweek.
344
1037330
3000
Time ve Newsweek kapaklarında olduğundan daha çok.
17:20
But when I got into this magazine,
345
1040330
2000
Ama bu dergiye girdiğimde,
17:22
there's something kind of disturbing, and this continued.
346
1042330
4000
rahatsız edici olan bir şey vardı ve devam etti.
17:26
On the left we see people dying; we see people running for their lives.
347
1046330
3000
Sol tarafta insanların öldüğünü görüyoruz; insanların hayatları için koşuşturduğunu.
17:29
And on the right we learn that there's a new way to support your breast.
348
1049330
4000
Ve sağ tarafta ise göğsünüzü destekleyecek yeni bir yol olduğunu öğreniyoruz.
17:33
The coveted right-hand page was not given up to the whole issue.
349
1053330
4000
İlgi çeken sağ taraftaki sayfa bütün bir olay için verilmemiş.
17:37
Look at the image of this lady --
350
1057330
2000
Bu bayanın resmine bir bakın --
17:39
who knows what she's going through? --
351
1059330
2000
neler yaşadığını kim bilebilir ki? --
17:41
and the copy says: "He knows just how to give me goosebumps."
352
1061330
3000
ve kopya diyor ki: ''Nasıl tüylerimi ürperteceğimi iyi biliyor.''
17:44
Yeah, he jumps out of buildings. It's --
353
1064330
2000
Evet, binalardan atlıyor. Bu --
17:46
unfortunately, this one works, kind of, as a spread.
354
1066330
4000
malesef, işe yarıyor, daha çok yayılmış gibi.
17:50
And this continued through the entire magazine.
355
1070330
2000
Ve bu bütün dergi boyunca devam etti böyle.
17:52
It did not let up.
356
1072330
2000
Ben duraksamadım.
17:54
This says: "One clean fits all." .
357
1074330
2000
Bu da ''Rahatlıkla herşeye olur.'' diyor,
17:56
There were a lot of orphans made this day,
358
1076330
3000
Bugün çok sayıda yetim çocuk oldu
17:59
and here's a dead body being brought out.
359
1079330
2000
Ve işte burda da dışarı çıkarılan bir ölü.
18:01
It just seems to me possibly even a blank page
360
1081330
3000
Bana öyle geliyor ki boş bir sayfa bile
18:04
would have been more appropriate.
361
1084330
3000
daha doğru olurdu.
18:07
And this one I think is possibly the worst:
362
1087330
2000
Ve işte bu da sanırım aralarında en kötüsü:
18:09
two ladies, both facing the same way, both wearing jeans.
363
1089330
4000
iki bayan, ikisi de aynı tarafa doğru bakıyor ve kot giyiyorlar.
18:13
One -- who knows what she's going through;
364
1093330
2000
Biri -- neler yaşadığının farkında olan;
18:15
the other one is worried about model behavior and milk.
365
1095330
5000
diğerinin ise model olarak hareketleriyle ve süt ile ilgili endişeleri var.
18:20
And --
366
1100330
2000
Ve --
18:22
I gave a talk in New York a couple months after this,
367
1102330
4000
bundan bir kaç hafta sonra New York da bir konuşma yaptım,
18:26
and afterwards somebody came up to me and they said that --
368
1106330
3000
ve sonrasında birileri bana gelip dedilerki --
18:29
they actually emailed me -- and they said that they appreciated the talk,
369
1109330
4000
daha doğru email attılar -- ve konuşmayı çok takdir ettiklerini söylediler,
18:33
and when they got back to their car,
370
1113330
2000
ve arabalarına bindiklerinde,
18:35
they found a note on their car that made them think
371
1115330
2000
araba da onları düşündüren bir not bulduklarını söylediler
18:37
maybe New York was getting back to being New York again after this event --
372
1117330
4000
belki New York bu olaydan sonra tekrar New York olma yolundaydı --
18:41
it had been a few months.
373
1121330
2000
bir kaç ay olmuştu.
18:43
This was what they found on their car.
374
1123330
2000
Arabalarında buldukları da buydu.
18:45
(Laughter)
375
1125330
11000
(Kahkaha)
19:03
There's very few times you'd be happy to find this on your car,
376
1143330
3000
Bunu arabanızda bulduğunuza sevindiğiniz zamanlar çok nadirdir.
19:06
but it did seem to indicate that we were coming back.
377
1146330
2000
ama geri gelişimizin bir göstergesiydi.
19:08
This is my desktop.
378
1148330
2000
Bu benim masaüstüm.
19:10
Somebody told me today there was this thing called folders,
379
1150330
3000
Biri bana bugün dosyalar diye birşey olduğunu söyledi,
19:13
but I don't know what they are.
380
1153330
2000
ama ne olduklarını bilmiyorum.
19:15
These are my notes for the talk -- there might be a correlation here.
381
1155330
4000
Bunlar benim bu konuşma için notlarım -- burada bir bağıntı olabilir.
19:19
We are wrapping up.
382
1159330
2000
Hemen toparlıyorum.
19:21
This I saw on the plane, flying in, for hot new products.
383
1161330
3000
Bunu uçakta gördüm, yeni ürünler için uçarak gidip geliyorum.
19:24
I'm not sure this is an improvement, or a good idea,
384
1164330
4000
Bunun bir gelişme mi veya iyi bir fikir mi olduğundan emin değilim.
19:28
because, like, if you don't spend quite enough time in front of your computer,
385
1168330
3000
çünkü, bilgisayar başında yeterince vakit geçirmezseniz,
19:31
you can now get a plate in the keyboard,
386
1171330
2000
artık tabakta klavye alabilirsiniz,
19:33
so there's no more faking it --
387
1173330
4000
böylece artık daha fazla sahtecilik yok --
19:37
that you don't really sit at your desk all day and eat and work anyway.
388
1177330
4000
bütün gün masa başında oturup yemek yiyerek ve çalışarak zaman geçirmediğinize göre;
19:41
Now there's a plate, and it would be really, really convenient
389
1181330
2000
şimdi bir tabak var, ve gerçekten çok uygun olabilir
19:43
to get a piece of pizza, then type a little bit, then ...
390
1183330
3000
bir dilim pizza almak için, biraz yazı yazarsınız, sonra ...
19:46
I'm just not sure this is improvement.
391
1186330
3000
Bunun gelişme olup olmadığından emin değilim.
19:49
If you ever doubt the power of graphic design,
392
1189330
3000
Eğer grafik tasarımı'nın gücün den şüphe duyarsanız,
19:52
this is a very generic sign that literally says, "Vote for Hitler." It says nothing else.
393
1192330
5000
bu çok genel bir tabela ve en açık şekilde, ''Oyunuzu Hitler'e Verin.'' diyor, başka bir şey değil.
19:57
And this to me is an extreme case
394
1197330
2000
Ve bana kalırsa bu çok uç nokta da verilmiş bir örnek
19:59
of the power of emotion, of graphic design,
395
1199330
3000
duygunun ve grafik tasarımının gücü,
20:02
even though, in fact, was a very generic poster at the time.
396
1202330
5000
yine de, aslında, zamanının da çok kapsamlı bir afişi,
20:07
What's next? What's next is going to be people.
397
1207330
2000
Sırada ne var? Sırada olacak, insanlar.
20:09
As we get more technically driven,
398
1209330
2000
Bizler teknik olarak sürüklendikçe,
20:11
the importance of people becomes more than it's ever been before.
399
1211330
4000
insanların önemi daha önce hiç bir zaman olmadığı kadar fazla olur,
20:15
You have to utilize who you are in your work.
400
1215330
3000
Çalışma alanında kim olduğunuz dan faydalanmanız gerekir.
20:18
Nobody else can do that: nobody else can pull from your background,
401
1218330
3000
Başka kimse onu yapamaz: başka kimse sizin geçmişinizden çıkaramaz,
20:21
from your parents, your upbringing, your whole life experience.
402
1221330
3000
sizin aileniz, çocuklarınız, sizin bütün hayat tecrübeleriniz.
20:24
If you allow that to happen, it's really the only way you can do some unique work,
403
1224330
4000
Eğer bunun olmasına izin verirseniz, ancak o şekilde eşsiz işler yaratabilirsiniz,
20:28
and you're going to enjoy the work a lot more as well.
404
1228330
3000
ve tabi ki yaptığınız işten de daha çok zevk alacaksınız.
20:31
This is -- I like found art; hand lettering's coming back in a big way,
405
1231330
3000
Bu -- bulunmuş sanat gibi; büyük bir dönüş yapan el yazıları.
20:34
and I thought this was a great example of both.
406
1234330
2000
ve bunun ikisi içinde çok iyi bir örnek olduğunu düşündüm.
20:36
This lady's advertising for her lost pit bull.
407
1236330
2000
Bu reklam da bu bayanın kayıp pit bull'u için.
20:38
It's friendly -- she's underlined friendly --
408
1238330
3000
Dost canlısı -- dost canlısı'nın altını çizmiş --
20:41
that's probably why she calls it Hercules or Hercles. She can't spell.
409
1241330
4000
heralde bu yüzden ona Hercules adını vermiş.. yada Hercles. Yazmayı bilmiyor.
20:45
(Laughter)
410
1245330
3000
(Kahkaha)
20:48
But more importantly,
411
1248330
2000
Ama daha da önemlisi,
20:50
she's willing to give you 20 bucks to go find this lost pit bull.
412
1250330
3000
pit bull'unu aramaya çıkan insanlara 20 dolar vermeye razı.
20:53
And I'm thinking, yeah, right,
413
1253330
2000
Ve bende, evet, tabi diye düşündüm.
20:55
I'll go look for a lost pit bill for 20 bucks.
414
1255330
3000
20 dolar için dışarı çıkıp kayıp bir pit bull ararım.
20:58
I have visions of people going down alleyways yelling out for Hercles,
415
1258330
3000
Aklım da oluşan sokaklardan aşşağı doğru Hercles diye bağırarak yürüyen insanlar,
21:01
and you get charged by this thing and you go,
416
1261330
4000
ve bu şey için heyecanlandırılmışınız, öyle gidiyorsunuz,
21:05
oh, please be Hercles; please be the friendly one.
417
1265330
2000
oh, lütfen Hercles ol; arkadaş canlısı olan.
21:07
(Laughter)
418
1267330
4000
(Kahkaha)
21:11
I'm sure she never found the dog, because I took the sign.
419
1271330
3000
Eminim köpeğini hiç bir zaman bulamamıştır, çünkü tabelayı kaldırdım.
21:14
(Laughter)
420
1274330
1000
(Kahkaha)
21:15
But I was asked to give a talk at a conference in Sacramento a few years back.
421
1275330
4000
Ama bir kaç sene evvel Sacramento'ya bir konferans vermek üzere çağırılmıştım.
21:19
And the theme was courage, and they asked me to talk
422
1279330
2000
Ve konu cesaretti, ve konuşmamı istediler
21:21
about how courageous it is to be a graphic designer.
423
1281330
3000
grafik tasarımcı olmanın ne kadar cesaret gerektiren bir şey olduğuyla ilgiliydi.
21:24
And I remembered seeing this photograph of my father,
424
1284330
3000
Ve sonra babamın bu fotoğrafını gördüğümü hatırladım,
21:27
who was a test pilot, and he told me that
425
1287330
2000
kendisi test pilotuydu ve bana demişti ki
21:29
when you signed up to become a test pilot,
426
1289330
2000
test pilot'u olmak için başvurduğun zaman,
21:31
they told you that there was a 40 to 50 percent chance
427
1291330
2000
sana yüzde 40 ile 50 arası bir şans olarak
21:33
of death on the job.
428
1293330
2000
ölüm riski var bu işte.
21:35
That's pretty high for most occupations.
429
1295330
3000
Çoğu iş için bile bu çok yüksek.
21:38
(Laughter)
430
1298330
2000
(Kahkaha)
21:40
But, you know, the government would make a plane;
431
1300330
2000
Ama, bilirsiniz, devlet bir uçak yapıyor;
21:42
they'd say, go see if that one flies, would you?
432
1302330
2000
ve git bak bakalım bu uçuyor mu diyor size, gider misiniz?
21:44
Some of them did; some of them didn't.
433
1304330
3000
Bazıları gitti, bazıları ise gitmedi.
21:47
And I started thinking about some of these decisions I have to make
434
1307330
3000
Ve vermem gereken bu kararlar üzerine düşünmeye başladım
21:50
between, like, serif versus san-serif.
435
1310330
3000
tırnaklı mı yoksa tırnaksız mı gibi.
21:53
(Laughter)
436
1313330
3000
(Kahkaha)
21:56
And for the most part, they're not real life-threatening.
437
1316330
4000
Ve büyük bir çoğunluğu, hayati tehlike içermiyor.
22:00
Why not experiment? Why not have some fun?
438
1320330
3000
Neden deneysel olmasın? Neden eğlenmeyelim?
22:03
Why not put some of yourself into the work?
439
1323330
3000
Neden iş'e kendiniz den bir şeyler katmamak?
22:06
And when I was teaching, I used to always ask the students,
440
1326330
2000
Eğitim verdiğim zamanlarda öğrencilerime hep sorardım,
22:08
What's the definition of a good job?
441
1328330
2000
İyi bir işin tanımı nedir?
22:10
And as teachers, after you get all the answers,
442
1330330
2000
Ve öğretmen olarak, bütün cevapları aldıktan sonra,
22:12
you like to give them the correct answer.
443
1332330
2000
onlara doğru olanı vermeniz gerekir.
22:14
And the best one I've heard -- I'm sure some of you have heard this --
444
1334330
3000
Ve benim duyduklarım arasında en iyisi -- Eminim bunu bazılarınız daha önce duymuştur --
22:17
the definition of a good job is:
445
1337330
2000
iyi bir işin tanımı:
22:19
If you could afford to -- if money wasn't an issue --
446
1339330
4000
Eğer parası yetiyorsa -- para sorun değilse --
22:23
would you be doing that same work?
447
1343330
2000
aynı işi yapıyor olurmuydunuz?
22:25
And if you would, you've got a great job.
448
1345330
3000
Eğer cevabınız evet ise, çok iyi bir işiniz var demektir.
22:28
And if you wouldn't, what the heck are you doing?
449
1348330
3000
Eğer değilse, siz ne yapıyorsunuz ki?
22:31
You're going to be dead a really long time.
450
1351330
2000
Çok uzun bir süre için ölü olacaksınız.
22:33
Thank you very much.
451
1353330
1000
Çok teşekkürler.
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7