How bees can keep the peace between elephants and humans | Lucy King

82,376 views ・ 2020-02-28

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Burakhan Uçar Gözden geçirme: Can Boysan
00:12
Ever since I can remember,
0
12778
1896
Kendimi bildim bileli, Afrika filleri beni hep şaşırtmıştır.
00:14
African elephants have filled me with a sense of complete awe.
1
14698
4235
00:19
They are the largest land mammal alive today on planet Earth,
2
19532
3537
Günümüzde Dünya'da yaşayan en büyük kara memelisi olan bu hayvanlar,
00:23
weighing up to seven tons,
3
23093
2159
yedi ton ağırlığa ve omuzdan yere üç buçuk metre uzunluğa ulaşabiliyor.
00:25
standing three and a half meters tall at the shoulder.
4
25276
3238
00:28
They can eat up to 400 kilos of food in a day,
5
28538
3444
50-60 yıllık ömürlerinde günde 400 kiloya kadar yiyecek tüketebiliyor
00:32
and they disperse vital plant seeds across thousands of kilometers
6
32006
4539
ve hayati önem taşıyan tohumları binlerce kilometre boyunca yayıyorlar.
00:36
during their 50-to-60-year life span.
7
36569
2467
00:39
Central to their compassionate and complex society are the matriarchs.
8
39530
4333
Şefkatli ve karmaşık toplumlarının merkezinde anaerkillik yatıyor.
00:44
These female, strong leaders nurture the young
9
44252
3349
Dişi, güçlü liderler gençleri eğitiyor ve Afrika çalılarının zorlukları arasında
00:47
and navigate their way through the challenges of the African bush
10
47625
3063
yiyecek, su ve güvenli yer bulabilmeleri için onlara yol gösteriyor.
00:50
to find food, water and security.
11
50712
2200
00:53
Their societies are so complex,
12
53554
1841
Toplumları o kadar karmaşık ki hâlâ tam olarak iletişim kurma şekillerini,
00:55
we're yet to still fully tease apart
13
55419
2302
00:57
how they communicate, how they verbalize to each other,
14
57745
2587
kendilerini nasıl ifade ettiklerini ve diyalektlerini çözebilmiş değiliz.
01:00
how their dialects work.
15
60356
1626
01:02
And we don't really understand yet how they navigate the landscape,
16
62006
4071
Hâlâ anlayamadığımız şeylerden biri de, arazide göç yollarını nasıl buldukları
01:06
remembering the safest places to cross a river.
17
66101
2949
ve nehri geçmek için kullandıkları en güvenli yolu nasıl hatırladıkları.
01:09
I'm pretty sure that like me,
18
69728
1758
Eminim ki benim gibi
01:11
most of you in this room have a similar positive emotional response
19
71510
3734
çoğunuz da hayvanların en görkemlisi olan fillere karşı
01:15
to these most magnificent of all animals.
20
75268
2400
pozitif duygusal bir his besliyorsunuzdur.
01:18
It's really hard not to have watched a documentary,
21
78117
2420
Bir belgeselde görüp zekâları hakkında bilgi edinmemiş olmak çok zor.
01:20
learned about their intelligence
22
80561
1533
01:22
or, if you've been lucky, to see them for yourselves
23
82118
2626
hatta şanslıysanız vahşi doğalarında,
01:24
on safari in the wild.
24
84768
1634
kendi gözlerinizle de görmüşsünüzdür.
01:27
But I wonder how many of you
25
87085
1444
Fakat içinizden kaç kişinin
01:28
have been truly, utterly terrified by them.
26
88553
4141
onlardan tam anlamıyla korktuğunu merak ediyorum.
01:34
I was lucky to be brought up in Southern Africa
27
94482
2262
Uzun tatillere ama oldukça kısıtlı bütçeye sahip
01:36
by two teacher parents
28
96768
1468
öğretmen anne babam tarafından
01:38
who had long holidays but very short budgets.
29
98260
3055
Güney Afrika'da yetiştirilme şansına sahiptim.
01:41
And so we used to take our old Ford Cortina Estate,
30
101898
3420
Eski Ford Cortina Estate model arabamıza biner,
kız kardeşimle arka koltukta sıkışmış halde oturur,
01:45
and with my sister, we'd pile in the back,
31
105342
2032
01:47
take our tents and go camping in the different game reserves
32
107398
2817
çadırlarımızı alarak Güney Afrika'nın vahşi yaşam alanlarına
01:50
in Southern Africa.
33
110239
1262
kamp yapmaya giderdik.
01:51
It really was heaven for a young, budding zoologist like myself.
34
111525
3452
Benim gibi genç, yetişmekte olan bir zoolog için bu harika bir deneyimdi.
01:55
But I remember even at that young age
35
115398
2349
O genç yaşımda bile, vahşi yaşam alanlarındaki,
01:57
that I found the tall electric fences blocking off the game parks
36
117771
3658
geçişleri engelleyen uzun, elektrik çitlerinin oldukça bölücü olduklarını
02:01
quite divisive.
37
121453
1259
düşündüğümü hatırlıyorum.
02:03
Sure, they were keeping elephants out of the communities,
38
123077
2675
Böylece filleri topluluklardan uzak tutmuş oluyorlardı
02:05
but they also kept communities out of their wild spaces.
39
125776
3428
ama bunu yaparken hayvanları da vahşi alanlarından uzaklaştırıyorlardı.
02:10
It really was quite a challenge to me at that young age.
40
130236
3396
Bu, genç yaşta benim için oldukça zor bir durumdu.
02:14
It was only when I moved to Kenya at the age of 14,
41
134133
3222
Ancak 14 yaşımda Kenya'ya taşındığımızda,
02:17
when I got to connect to the vast, wild open spaces of East Africa.
42
137379
4722
Doğu Afrika'nın vahşi açık alanlarıyla bağ kurabilme imkânı buldum.
02:22
And it is here now that I feel truly, instinctively,
43
142125
3754
İşte ancak burada, gerçekten içgüdüsel olarak evde hissediyordum.
02:25
really at home.
44
145903
1285
02:27
I spent many, many happy years studying elephant behavior in a tent,
45
147902
3683
Samburu Ulusal Koruma Alanında bir çadırın içinde,
02:31
in Samburu National Reserve,
46
151609
2006
Profesör Fritz Vollrath ve Iain Douglas-Hamilton rehberliğinde
02:33
under the guideship of professor Fritz Vollrath and Iain Douglas-Hamilton,
47
153639
4237
doktoramı yaptığım zamanlarda,
fil topluluklarının karmaşıklığını çözmeye çalışıyordum
02:37
studying for my PhD and understanding the complexities of elephant societies.
48
157900
4635
ve o yıllar benim için çok güzeldi.
02:43
But now, in my role as head of the human-elephant coexistence program
49
163791
3938
Ancak şimdi, filler ve insanların bir arada yaşayabilmesi amacıyla
02:47
for Save the Elephants,
50
167753
1325
düzenlenmiş olan "Save the Elephants" programının yöneticisi olarak
02:49
we're seeing so much change happening so fast
51
169102
4116
gördüğümüz ani değişimlerden sonra,
02:53
that it's urged a change in some of our research programs.
52
173242
4198
araştırma programlarımızda da değişiklik yapmamız gerekti.
02:57
No longer can we just sit and understand elephant societies
53
177464
3492
Şu an sadece oturup fil topluluklarını anlamaya çalışmak
03:00
or study just how to stop the ivory trade,
54
180980
2802
ya da halen devam etmekte olan o korkunç fil dişi ticaretini
03:03
which is horrific and still ongoing.
55
183806
2438
durdurmanın yollarını aramak yeterli değil.
03:06
We're having to change our resources more and more
56
186268
2754
Giderek artan insan-fil çatışmasını ele alabilmek için
03:09
to look at this rising problem of human-elephant conflict,
57
189046
4142
kaynaklarımızı daha çok değiştirmek zorundayız.
03:13
as people and pachyderms compete for space and resources.
58
193212
3579
Çünkü insanlar ve kalın derili hayvanlar
yiyecek ve barınak için rekabet içindeler.
03:17
It was only as recently as the 1970s
59
197536
2049
Daha 1970'lerin sonunda,
03:19
that we used to have 1.2 million elephants roaming across Africa.
60
199609
4293
Afrika'da bulunan fil sayısı 1,2 milyondu.
03:23
Today, we're edging closer to only having 400,000 left.
61
203926
4738
Bugünse sayıları 400 bine kadar düştü.
03:29
And at the same time period, the human population has quadrupled,
62
209093
4270
Aynı zaman zarfında insan nüfusu dört kat arttı
03:33
and the land is being fragmented at such a pace
63
213387
2317
ve araziler o kadar hızlı bölündü ki bu hıza yetişmek gerçekten zor.
03:35
that it's really hard to keep up with.
64
215728
2533
03:38
Too often, these migrating elephants end up stuck inside communities,
65
218673
3682
Su ve yiyecek arayışındaki bu göç eden filler her seferinde
03:42
looking for food and water
66
222379
1294
03:43
but ending up breaking open water tanks,
67
223697
2555
günün sonunda insan topluluklarında su tanklarını patlatıyor,
03:46
breaking pipes
68
226276
1157
boruları kırıyor ve tabii ki yiyecek için gıda depolarına saldırıyor.
03:47
and, of course, breaking into food stores for food.
69
227457
2930
03:50
It's really a huge challenge.
70
230411
1933
Bu gerçekten zor bir durum.
03:52
Can you imagine the terror
71
232968
1523
Gecenin bir yarısı bir filin evinizin çatısını söktüğünü
03:54
of an elephant literally ripping the roof off your mud hut
72
234515
3593
ve o zifiri karanlıkta yiyecek ararken hortumunu içeri soktuğu zaman
03:58
in the middle of the night
73
238132
1296
03:59
and having to hold your children away
74
239452
2064
çocuğunuzu ondan korumak için
04:01
as the trunk reaches in, looking for food in the pitch dark?
75
241540
4418
uzak tutmanız gerektiği andaki dehşeti hayal edebiliyor musunuz?
04:06
These elephants also trample and eat crops,
76
246585
2730
Ayrıca bu filler ekinleri çiğneyip yiyorlar.
04:09
and this is traditionally eroding away
77
249339
2266
Bu da insanların fillere karşı olan hoşgörüsünü son derece olumsuz etkiliyor.
04:11
that tolerance that people used to have for elephants.
78
251629
2932
04:15
And sadly, we're losing these animals by the day
79
255046
3801
Sonuç olarak ne yazık ki, her gün hatta bazı ülkelerde her saat
04:18
and, in some countries, by the hour --
80
258871
2984
bu hayvanları kaybediyoruz.
04:21
to not only ivory poaching
81
261879
1381
Tek sebebi kaçak fil dişi avcılığı değil.
04:23
but this rapid rise in human-elephant conflict
82
263284
2611
Yiyecek ve barınak rekabetinde olan
04:25
as they compete for space and resources.
83
265919
2666
insanlar ve fillerin çatışmasının artması da buna neden oluyor.
04:28
It's a massive challenge.
84
268950
1206
Bu çok büyük bir sorun.
04:30
I mean, how do you keep seven-ton pachyderms,
85
270180
2961
10-12 kişilik gruplar halinde gezen bu yedi tonluk kalın derili hayvanları
04:33
that often come in groups of 10 or 12,
86
273165
2077
04:35
out of these very small rural farms
87
275266
2454
söz konusu açlık sınırında geçimlerini sürdüren bu insanlar iken
04:37
when you're dealing with people
88
277744
1508
04:39
who are living on the very edge of poverty?
89
279276
3095
nasıl bu küçük çiftliklerden uzak tutabilirsiniz ki?
04:42
They don't have big budgets.
90
282395
1401
O insanların yüksek bir bütçesi yok.
04:43
How do you resolve this issue?
91
283820
2939
Bu sorunu nasıl çözebilirsiniz?
04:47
Well, one issue is, you can just start to build electric fences,
92
287157
3603
Gittikçe yaygınlaşan bir yöntem olarak
Afrika genelinde de yapıldığı gibi
04:50
and this is happening across Africa,
93
290784
1738
elektrikli çitler kullanmaya başlayabilirsiniz.
04:52
we're seeing this more and more.
94
292546
1610
04:54
But they are dividing up areas and blocking corridors.
95
294180
3642
Fakat çitler bölgeleri ayırıyor ve geçişleri kapatıyor.
04:57
And I'm telling you, these elephants don't think much of it either,
96
297846
3405
Ve filler bu çitleri pek umursamıyor.
05:01
particularly if they're blocking a really special water hole
97
301275
2889
Özellikle de ihtiyaçları varken suya giden yolu kapatıyorsa
05:04
where they need water,
98
304188
1183
05:05
or if there's a very attractive female on the other side.
99
305395
2708
ya da karşı tarafta çekici bir dişi varsa.
05:08
It doesn't take long to knock down one of these poles.
100
308127
2531
Çitlerden birinin kırılması çok sürmez.
05:10
And as soon as there's a gap in the fence,
101
310682
2056
Bir delik açıldığı anda ise geri dönüp diğerlerini çağırırlar.
05:12
they go back, talk to their mates
102
312762
1666
05:14
and suddenly they're all through,
103
314452
1883
Göz açıp kapayıncaya kadar hepsi içeri girer
05:16
and now you have 12 elephants on the community side of the fence.
104
316359
3498
ve insanlarla birlikte 12 tane fille baş başa kalmış olursunuz.
05:19
And now you're really in trouble.
105
319881
2151
Bu sefer gerçekten başınız belada demektir.
05:22
People keep trying to come up with new designs for electric fences.
106
322056
3519
İnsanlar elektrikli çitler için farklı tasarımlar deniyorlar.
05:26
Well, these elephants don't think much of those either.
107
326421
2913
Fillerin bunu da umursadığı pek söylenemez.
05:29
(Laughter)
108
329761
2949
(Gülüşmeler)
05:34
So rather than having these hard-line, straight, electric,
109
334296
5143
O halde son derece bölücü, sert ve göçlere engel olan
05:39
really divisive migratory-blocking fences,
110
339463
3661
elektrikli çitlerin kullanımına başvurmaktansa
05:43
there must be other ways to look at this challenge.
111
343148
2609
bu sorunu çözmenin başka bir yolu olmalı.
05:45
I'm much more interested in holistic and natural methods
112
345781
2835
İnsanlar ve filleri gerekli yerlerde ayrı tutabilmek için
05:48
to keep elephants and people apart where necessary.
113
348640
2880
ben daha çok bütünsel ve doğal yollara başvurmaktan yanayım.
05:52
Simply talking to people,
114
352180
1643
Doğa hakkında çok bilgili olan
05:53
talking to rural pastoralists in northern Kenya
115
353847
2262
Kenya'nın kuzeyindeki kırsalda göçebe çobanlarla konuştuğumuzda
05:56
who have so much knowledge about the bush,
116
356133
2547
05:58
we discovered this story that they had that elephants would not feed on trees
117
358704
3976
vahşi arıların olduğu ağaçlara beslenmek için fillerin gitmediklerini öğrendik.
06:02
that had wild beehives in them.
118
362704
1866
06:04
Now this was an interesting story.
119
364594
2017
Bu ilginç bir bilgiydi.
06:06
As the elephants were foraging on the tree,
120
366635
2008
Filler ağaçta yiyecek ararken
06:08
they would break branches and perhaps break open a wild beehive.
121
368667
3603
içinde vahşi arıların bulunduğu bir kovanı yanlışlıkla kıracak
06:12
And those bees would fly out of their natural nests
122
372294
3357
ve arılar da doğal yuvalarından çıkarak onları sokmaya başlayacak.
06:15
and sting the elephants.
123
375675
1672
06:17
Now if the elephants got stung,
124
377371
1587
Yani eğer bir fil, arı tarafından sokulursa
06:18
perhaps they would remember that this tree was dangerous
125
378982
2643
bir sonraki seferde ağacın tehlikeli olduğunu hatırlar
06:21
and they wouldn't come back to that same site.
126
381649
2190
ve o bölgeye geri gelmez.
06:23
It seems impossible that they could be stung through their thick skin --
127
383863
3453
Onların o kalın derileriyle sokulması imkansız gibi görünüyor.
06:27
elephant skin is around two centimeters thick.
128
387340
2366
Bir filin derisinin kalınlığı yaklaşık 2 santimetre.
06:29
But it seems that they sting them around the watery areas,
129
389730
2764
Ancak görünüşe göre arılar filleri;
06:32
around the eyes, behind the ears, in the mouth, up the trunk.
130
392518
3987
Göz etrafı, kulak arkası, ağız, hortum ucu gibi ıslak bölgelerden sokuyor.
06:36
You can imagine they would remember that very quickly.
131
396946
3237
Bu acıyı çabucak hatırlayacaklarını tahmin edebilirsiniz.
06:40
And it's not really one sting that they're scared of.
132
400207
2866
İşin aslı, bir kere sokulmak onları korkutmuyor.
06:43
African bees have a phenomenal ability:
133
403097
2968
Afrika arılarının harika bir yeteneği vardır:
06:46
when they sting in one site, they release a pheromone
134
406089
2775
Bir yeri soktuklarında feromon hormonu salgılarlar
06:48
that triggers the rest of the bees to come and sting the same site.
135
408888
3215
ve diğer arıların da gelip aynı yeri sokmasını tetiklerler.
06:52
So it's not one beesting that they're scared of --
136
412127
2331
Bu yüzden filleri korkutan bir kere sokulmak değil.
06:54
it's perhaps thousands of beestings,
137
414492
1872
Onları asıl korkutan
06:56
coming to sting in the same area -- that they're afraid of.
138
416388
3105
belki de binlerce arının aynı yeri sokması.
06:59
And of course, a good matriarch
139
419961
1635
Ve kabile reisi bir dişi fil asla yavrusunu böyle bir riske atmaz.
07:01
would always keep her young away from such a threat.
140
421620
2928
07:04
Young calves have much thinner skins,
141
424572
1937
Yavruların çok daha ince derileri vardır
07:06
and it's potential that they could be stung
142
426533
2039
ve bu ince derilerden sokulma riskleri var.
07:08
through their thinner skins.
143
428596
1867
07:10
So for my PhD, I had this unusual challenge
144
430950
3492
Doktoram için alışılmadık olarak incelediğim konu;
07:14
of trying to work out
145
434466
1382
Afrika arılarının ve fillerinin aslında birbirleriyle ilişkisi olmadan
07:15
how African elephants and African bees would interact,
146
435872
3947
nasıl birbirleriyle etkileşim içerisinde olabilecekleriydi.
07:19
when the theory was that they wouldn't interact at all.
147
439843
2873
07:22
How was I going to study this?
148
442740
2032
Bu konu üzerinde nasıl çalışacaktım?
07:24
Well, what I did was I took the sound of disturbed African honey bees,
149
444796
3980
Kablosuz hoparlör sistemi kullanarak rahatsız edilmiş arı sesini
07:28
and I played it back to elephants resting under trees
150
448800
3420
ağacın altında dinlenmekte olan bir fil sürüsüne dinlettim.
07:32
through a wireless speaker system,
151
452244
1695
07:33
so I could understand how they would react as if there were wild bees in the area.
152
453963
4479
Bu şekilde, arılara karşı verecekleri tepkiyi öğrenebilecektim.
07:38
And it turns out that they react quite dramatically
153
458466
3087
Ve arı sesine verdikleri tepki aslında oldukça dramatik oldu.
07:41
to the sound of African wild bees.
154
461577
2267
07:44
Here we are, playing the bee sounds back to this amazing group of elephants.
155
464990
3627
İşte, bu harika bir grup file arı seslerini dinletiyoruz.
07:48
You can see the ears going up, going out,
156
468641
2721
Kulaklarını açıp kapattıklarını
07:51
they're turning their heads from side to side,
157
471386
2453
ve sağa sola baktıklarını görebiliyorsunuz.
07:53
one elephant is flicking her trunk to try and smell.
158
473863
2738
Fillerden biri hortumuyla hafifçe vurarak koklamaya çalışıyor.
07:57
There's another elephant that kicks one of calves on the ground
159
477050
3032
Bir diğeri ise tehlike varmışcasına
08:00
to tell it to get up as if there is a threat.
160
480106
2659
yerdeki yavru fili tekmeleyerek kalkmasını söylüyor.
08:03
And one elephant triggers a retreat,
161
483210
2619
En sonunda fillerden biri çekiliyor
08:05
and soon the whole family of elephants are running after her
162
485853
4050
ve ailenin geri kalanı da peşinden gidiyor.
08:09
across the savannah in a cloud of dust.
163
489927
3199
Ve arkalarında bir toz bulutu bırakarak bozkırda uzaklaşıyorlar.
08:13
(Sound of bees buzzing)
164
493150
1704
(Arı vızıltısı sesi)
08:20
(Sound of bees ends)
165
500394
1285
(Vızıltı son buluyor)
08:21
Now I've done this experiment many, many times,
166
501703
4325
Bu deneyi defalarca tekrarladım
08:26
and the elephants almost always flee.
167
506052
2651
ve filler neredeyse hepsinde kaçtı.
08:28
Not only do they run away,
168
508727
1752
Yalnızca kaçmıyorlar,
08:30
but they dust themselves as they're running,
169
510503
2087
kaçarken arıları uzaklaştırmak için havaya toz kaldırıyorlar.
08:32
as if to knock bees out of the air.
170
512614
2333
08:35
And we placed infrasonic microphones around the elephants
171
515511
3480
Ayrıca bu deneyi yaparken
fillerin etrafına infrasonik mikrofonlar yerleştirdik.
08:39
as we did these experiments.
172
519015
1753
08:40
And it turns out they're communicating to each other in infrasonic rumbles
173
520792
3651
Arı tehdidinden uzak durmak ve geri gelmemek için
08:44
to warn each other of the threat of bees
174
524467
1936
birbirlerini infrasonik frekanslarda uyardıkları ortaya çıktı.
08:46
and to stay away from the area.
175
526427
2066
08:49
So these behavioral discoveries
176
529038
1626
Bu davranışsal keşifler fillerin, arı sesine karşı
08:50
really helped us understand how elephants would react
177
530688
2500
nasıl bir tepki vereceğini öğrenmemizde oldukça yardımcı oldu.
08:53
should they hear or see bee sounds.
178
533212
2349
08:55
This led me to invent a novel design for a beehive fence,
179
535585
4119
Bu da benim, yeni tasarım olan arı kovanı çitini yapmamı sağladı.
08:59
which we are now building around small, one-to-two-acre farms
180
539728
3476
Bunları şu an için
Afrika'nın ön cephesindeki savunmasız bölgelerinde
09:03
on the most vulnerable frontline areas of Africa
181
543228
2713
insanlar ve fillerin barınak için daha fazla çatışma halinde olduğu
09:05
where humans and elephants are competing for space.
182
545965
2644
4 ile 8 dönümlük arazilere koyuyoruz.
09:09
These beehive fences are very, very simple.
183
549260
2089
Arı çitlerinin mantığı çok basit.
09:11
We use 12 beehives and 12 dummy hives
184
551373
3252
Dört dönümlük tarım arazisi için
12 tane arı kovanı ve 12 tane yapay kovan kullanıyoruz.
09:14
to protect one acre of farmland.
185
554649
2396
09:17
Now a dummy hive is simply a piece of plywood
186
557069
2294
Yapay kovanları ise kare bir kontrplak parçasını
09:19
which we cut into squares, paint yellow
187
559387
2238
sarıya boyayarak elde ediyoruz ve sonra onu çitlerin arasına asıyoruz.
09:21
and hang in between the hives.
188
561649
1658
09:23
We're basically tricking the elephants
189
563331
1945
Bu sayede, filleri kandırıyoruz
ve sanki göründüğünden daha fazla
09:25
into thinking there are more beehives than there really are.
190
565300
2825
arı kovanı varmış gibi düşünmelerini sağlıyoruz.
09:28
And of course, it literally halves the cost of the fence.
191
568149
2841
Ve bu da çit masrafını yarıya indiriyor.
Bir kovan, bir sahte kovan ve tekrar bir kovan, bir sahte kovan.
09:31
So there's a hive and a dummy hive
192
571014
1657
09:32
and a beehive and now dummy hive,
193
572695
1747
09:34
every 10 meters around the outside boundary.
194
574466
2476
10 metrelik bir sınır böylece çevriliyor.
09:36
They're held up by posts
195
576966
1635
Kovanlar direklere bağlanıyor
09:38
with a shade roof to protect the bees,
196
578625
2120
ve arıları koruması için gölgelik yapan çatılar yapılıyor.
09:40
and they're interconnected with a simple piece of plain wire,
197
580769
3152
Kovanların etrafını dolaşan düz bir telle de tutturuluyorlar.
09:43
which goes all the way around, connecting the hives.
198
583945
2434
09:46
So if an elephant tries to enter the farm,
199
586403
2456
Eğer bir fil çiftliğe girmeye çalışırsa kesinlikle kovanlardan uzak duracaktır.
09:48
he will avoid the beehive at all cost,
200
588883
1846
09:50
but he might try and push through between the hive and the dummy hive,
201
590753
3306
Ama sahte kovanlar ve kovanların arasından girmek için şansını deneyebilir,
böylece aradaki tel göğsüne değdiğinde tüm kovanların sallanmasına neden olur.
09:54
causing all the beehives to swing as the wire hits his chest.
202
594083
3340
09:57
And as we know from our research work,
203
597447
1961
Ve araştırmamızdan da biliyoruz ki bu da fillerin uzaklaşmasını
09:59
this will cause the elephants to flee and run away --
204
599432
2915
10:02
and hopefully remember not to come back to that risky area.
205
602371
3737
ve umarız ki bu riskli bölgeye tekrar geri gelmemesini sağlayacak.
10:06
The bees swarm out of the hive,
206
606132
1731
Arılar kovandan çıktığı zaman gerçekten filleri korkutup kaçırıyorlar.
10:07
and they really scare the elephants away.
207
607887
2594
10:10
These beehive fences we're studying using things like camera traps
208
610505
3469
Bunlar, gece olunca fillerin nasıl davrandığını görmek için
10:13
to help us understand how elephants are responding
209
613998
2357
kamera yerleştirdiğimiz arı çitleri.
10:16
to them at night time,
210
616379
1205
Çünkü baskınlar çoğunlukla gece oluyor.
10:17
which is when most of the crop raiding occurs.
211
617608
2262
10:19
And we found in our study farms
212
619894
2324
Bu deney tarlalarımızdan edindiğimiz sonuçlara göre
10:22
that we're keeping up to 80 percent of elephants
213
622242
2716
arı çitleriyle fillerin yüzde 80'ini tarlaların dışında tutabiliyoruz.
10:24
outside of the boundaries of these farms.
214
624982
2484
10:27
And the bees and the beehive fences are also pollinating the fields.
215
627966
4754
Ayrıca kovanlardaki arılar bölgede tozlaşmaya yardımcı oluyor.
10:32
So we're having a great reduction both in elephant crop raids
216
632744
3666
Sonuç olarak, baskıncı fillerin sayısında kayda değer bir düşüş yaşanırken,
10:36
and a boost in yield through the pollination services
217
636434
2663
arıların sağladığı tozlaşma hizmeti sayesinde üretimde ciddi bir artış oluyor.
10:39
that the bees are giving to the crops themselves.
218
639121
2670
10:42
The strength of the beehive fences is really important --
219
642585
2673
Arı çitlerinin gücü oldukça önemli.
10:45
the colonies have to be very strong.
220
645282
1915
Koloniler güçlü olmalı.
10:47
So we're trying to help farmers grow pollinator-friendly crops
221
647221
2952
Biz de çiftçilere, kovanları güçlü tutmaları,
10:50
to boost their hives,
222
650197
2024
arılarını daha güçlü hale getirmeleri ve en harika balı elde edebilmeleri için
10:52
boost the strength of their bees
223
652245
1627
10:53
and, of course, produce the most amazing honey.
224
653896
2871
tozlaşmaya elverişli ürünler yetiştirmelerine yardımcı oluyoruz.
10:56
This honey is so valuable as an extra livelihood income for the farmers.
225
656791
4135
Bal, çiftçilere ekstra gelir kaynağı olması açısından çok değerli.
11:01
It's a healthy alternative to sugar,
226
661244
2032
Şeker olarak sağlıklı bir alternatif
11:03
and in our community,
227
663300
1714
ve bizim toplumumuzda
11:05
it's a very valuable present to give a mother-in-law,
228
665038
2515
kayınvalideye verilebilecek değerli bir hediye.
11:07
which makes it almost priceless.
229
667577
1888
Bu da onu neredeyse paha biçilmez kıılıyor.
11:09
(Laughter)
230
669489
2127
(Gülüşmeler)
11:11
We now bottle up this honey,
231
671942
1665
Bu balı kavanozlara koyduk
11:13
and we've called this wild beautiful honey Elephant-Friendly Honey.
232
673631
4103
ve bu vahşi, güzel balın adını "Fil Dostu Bal" koyduk.
11:17
It is a fun name,
233
677758
1151
Bu komik bir isim.
11:18
but it also attracts attention to our project
234
678933
2190
Ancak projemize de dikkat çekiyor
ve filleri korumak için ne yaptığımızı insanların anlamasını sağlıyor.
11:21
and helps people understand what we're trying to do
235
681147
2405
11:23
to save elephants.
236
683576
1152
11:24
We're working now with so many women
237
684752
1746
Arı çitlerini yapmak için
Afrika'da ve Asya'da 19 ülkede, insan-fil çatışmasının
11:26
in over 60 human-elephant conflict sites
238
686522
2581
11:29
in 19 countries in Africa and Asia
239
689127
2507
yoğun olduğu bölgelerde birçok kadınla birlikte çalışıyoruz.
11:31
to build these beehive fences,
240
691658
2030
11:33
working very, very closely with so many farmers
241
693712
2426
Birçok çiftçiyle çok yakın çalışıyoruz.
11:36
but particularly now with women farmers,
242
696162
2280
Ancak fillerle içli dışlı bir halde
daha iyi yaşamalarına yardımcı olarak özellikle kadın çiftçilerle çalışıyoruz.
11:38
helping them to live better in harmony with elephants.
243
698466
3126
11:41
One of the things we're trying to do is develop a toolbox of options
244
701616
3444
Amaçlarımızdan bir tanesi de insanlara, devasa kalın derililerle birlikte
11:45
to live in better harmony with these massive pachyderms.
245
705084
3144
daha iyi yaşayabilmeleri için seçenekler sunmak.
11:48
One of those issues is to try and get farmers,
246
708252
2151
Örneğin bu konuda, çiftçilerin, özellikle kadınların,
11:50
and women in particular,
247
710427
1222
11:51
to think different about what they're planting
248
711673
2190
çiftliklerine ektikleriyle ilgili
farklı düşünmelerini de sağlamaya çalışıyoruz.
11:53
inside their farms as well.
249
713887
1301
Bu nedenle fillerin, özellikle yemediği şeylere odaklanıyoruz;
11:55
So we're looking at planting crops
250
715212
1648
11:56
that elephants don't particularly want to eat, like chillies,
251
716884
2880
biber, zencefil, Moringa çayı, ayçiçeği gibi bitkilere odaklanıyoruz.
11:59
ginger, Moringa, sunflowers.
252
719788
2273
Ayrıca bu ürünler arıların ve arı çitlerinin,
12:02
And of course, the bees and the beehive fences love these crops too,
253
722085
3223
verdikleri güzel çiçeklerden dolayı hoşlandıkları bitkiler.
12:05
because they have beautiful flowers.
254
725332
1785
Bu bitkilere diğer bir örnek ise Sisal denilen dikenli bir bitki.
12:07
One of these plants is a spiky plant called sisal --
255
727141
2690
12:09
you may know this here as jute.
256
729855
1873
Buralarda Jüt olarak biliniyor olabilir.
12:12
And this amazing plant can be stripped down
257
732075
2516
Bu harika bitki soyulup dokuma ürünü olarak kullanılabiliyor.
12:14
and turned into a weaving product.
258
734615
2341
12:16
We're working with these amazing women now
259
736980
2072
Bu harika kadınlarla çalışıyoruz.
12:19
who live daily with the challenges of elephants
260
739076
2666
Onlar, gelir sağlamak amacıyla bu sepetleri örebilmek için
12:21
to use this plant to weave into baskets
261
741766
2969
her gün fillerden dolayı zorluk içinde yaşıyorlar.
12:24
to provide an alternative income for them.
262
744759
2548
12:27
We've just started construction only three weeks ago
263
747696
2484
Yalnızca arıcı olarak değil aynı zamanda sepet örücü olarak
12:30
on a women's enterprise center
264
750204
2031
iş yapacak olan bu inanılmaz kadınlarla, daha üç hafta önce
12:32
where we're going to be working with these women
265
752259
2318
12:34
not only as expert beekeepers
266
754601
1516
girişimde bulunmak isteyen bir kadının işletmesinde üretime başladık.
12:36
but as amazing basket weavers;
267
756141
1658
12:37
they're going to be processing chili oils, sunflower oils,
268
757823
3111
Biber yağlarından ve ayçiçek yağlarını işleyip
12:40
making lip balms and honey,
269
760958
1945
dudak kremi ve bal üretecekler
12:42
and we're somewhere on our way to helping these participating farmers
270
762927
3244
ve bizler de fillerle birlikte yaşarken
12:46
live with better eco-generating projects that live and work better
271
766195
4397
ayrıca doğal üretimle uğraşarak
bu katılımcı çiftçilere daha iyi yaşamaları için yardım edeceğiz.
12:50
with living with elephants.
272
770616
1840
12:52
So whether it's matriarchs
273
772480
1723
Kabile reisi dişiler olsun, anneler olsun
12:54
or mothers or researchers like myself,
274
774227
3064
ya da benim gibi araştırmacılar olsun,
12:57
I do see more women coming to the forefront now
275
777315
2590
ön safta daha fazla yer alan ve karşılaştığı zorluklara karşı
12:59
to think differently and more boldly about the challenges that we face.
276
779929
4045
daha cesurca karşı koyan kadınların sayısının arttığını görüyorum.
13:04
With more innovation,
277
784481
1556
Daha fazla yenilikle
13:06
and perhaps with some more empathy towards each other,
278
786061
3444
ve belki de birbirimize karşı beslediğimiz empati duygusunun gelişmesiyle
13:09
I do believe we can move from a state of conflict with elephants
279
789529
3413
inanıyorum ki fillerle, çatışma içinde yaşamaktansa
13:12
to true coexistence.
280
792966
1947
olması gerektiği gibi bir arada yaşayabiliriz.
13:15
Thank you.
281
795341
1159
Teşekkürler.
13:16
(Applause)
282
796524
6087
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7