How women in Pakistan are creating political change | Shad Begum

Çeviri: Çağdaş CENGİZ KADIKIRAN Gözden geçirme: Figen Ergürbüz

I'm here to tell you

Burada olmamın nedeni size

how change is happening at a local level in Pakistan,

kadınlar yerel politikada yer bulduğunda

because women are finding their place in the political process.

Pakistan'da olan değişimleri anlatmak.

I want to take you all on a journey to the place I was raised,

Hepinizi büyüdüğüm yer olan

northwest Pakistan, called Dir.

Pakistan'ın kuzeybatısındaki Dir'de bir yolculuğa çıkarıcağım.

Dir was founded in the 17th century.

Dir 17. yüzyılda kuruldu.

It was a princely state until its merger with Pakistan in 1969.

1969'da Pakistan'a katılmasından önce bir prenslikti.

Our prince, Nawab Shah Jahan, reserved the right to wear white,

Sadece prens Nawab Shah Jahan şerefin rengi olan

the color of honor, but only for himself.

beyaz giyme hakkına sahipti.

He didn't believe in educating his people.

Halkını eğitmeye inanmazdı.

And at the time of my birth in 1979,

Benim doğduğum yıl olan 1979'da

only five percent of boys and one percent of girls

erkeklerin yüzde beşi, kızların da yüzde biri

received any schooling at all.

okul eğitimi alabiliyordu.

I was one among that one percent.

Ben o yüzde birin içindeydim.

Growing up, I was very close to my father.

Büyürken babamla çok yakındık.

He is a pharmacy doctor, and he sent me to school.

Babam bir doktordu ve beni okula gönderdi.

Every day, I would go to his clinic when my lessons finished.

Her gün derslerim bitince onun kliniğine giderdim.

He's a wonderful man and a well-respected community leader.

Harika bir adam ve saygın bir topluluk lideriydi.

He was leading a welfare organization,

Bir yardım organizasyonunu yönetiyordu ve ben de onunla birlikte

and I would go with him to the social and political gatherings

to listen and talk to the local men about our social and economic problems.

However, when I was 16,

Ama 16 yaşına gelince

my father asked me to stop coming with him to the public gatherings.

babam toplantılara katılmamı istemedi.

Now, I was a young woman, and my place was in the home.

Artık genç bir kadın olmuştum, yerim de evdi.

I was very upset.

Çok üzüldüm.

But most of my family members, they were happy with this decision.

Ancak diğer aile üyeleri de babamın bu kararından mutluydu.

It was very difficult for me

Evde oturup dahil olamamak

to sit back in the home and not be involved.

benim için çok zordu.

It took two years

Babamın beni problemlerimizi paylaşıp

that finally my family agreed that my father could reconnect me

birlikte çözüm aramak için

kadın ve genç kızlarla buluşturmasını

with women and girls,

so they could share their problems and together we could resolve them.

ailemin kabul etmesi iki yılımı aldı.

So, with his blessings,

Babamın onayıyla

I started to reconnect with women and girls

birlikte problemlerimizi çözebilmek için

so we could resolve their problems together.

kadınlarla buluşmaya başladım.

When women show up,

Kadınlar geldiklerinde

they bring their realities and views with them.

yanlarında kendi gerçekliklerini ve görüşlerini de getirdiler.

And yet, I have found all too often,

Kadınların sıklıkla

women underestimate their own strength,

kendi güçlerini, potansiyellerini

their potential and their self-respect.

ve öz saygılarını küçümsediklerini görmüştüm.

However, while connecting with these women and girls,

Ama bu kadınlarla bir araya gelince şunu net bir şekilde anladım ki;

it became very clear to me

onlar ve ailelerine daha iyi bir hayat

that if there was to be any hope to create a better life

sunabilmek için bir umut varsa

for these women and girls and their families,

bu ancak başkalarının

we must stand up for our own rights --

gelip yardım etmesini bekleyerek değil

and not wait for someone else to come and help us.

kendi haklarımızı savunarak olabilirdi.

So I took a huge leap of faith

Ben de büyük bir inanç sıçraması yapıp

and founded my own organization in '94

kadınları kalkındırmak için

to create our very own platform for women empowerment.

1994'de kendi organizasyonumu kurdum.

I engaged many women and girls to work with me.

Benimle çalışacak birçok kadın buldum.

It was hard.

Bu çok zordu.

Many of the women working with me had to leave once they got married,

Bir çok kadın evlendiklerinde işi bırakmak zorunda kaldılar

because their husbands wouldn't let them work.

çünkü kocaları izin vermiyordu.

One colleague of mine was given away by her family

Bir iş arkadaşım kendi ailesi tarafından

to make amends for a crime her brother had committed.

erkek kardeşinin işlediği bir suça bedel olarak gelin verildi.

I couldn't help her.

Ona yardım edemedim.

And I felt so helpless at that time.

O zaman kendimi çok çaresiz hissettim.

But it made me more determined to continue my struggle.

Ama bu benim mücadelemde daha kararlı olmamı sağladı.

I saw many practices like these,

Bunun gibi birçok olayda

where these women suffered silently, bearing this brutality.

kadınlar sessizce bu zulümlere katlandıklarını gördüm.

But when I see a woman

Ne zaman pes etmek yerine

struggling to change her situation instead of giving up,

durumunu değiştirmeye çalışan

it motivates me.

bir kadın görsem motive olurum.

So I ran for a public office

2001'de yerel seçimlerde

as an independent candidate in Lower Dir

Aşağı Dir'den bağımsız aday olarak

in the local elections in 2001.

belediye meclis seçimlerine katıldım.

Despite all the challenges and hurdles I faced throughout this process, I won.

Bütün güçlüklere ve engellemelere rağmen kazandım.

(Applause)

(Alkışlar)

And I served in the public office for six years.

Belediye meclisinde altı yıl hizmet verdim.

But unfortunately,

Ancak maalesef ki

we women, elected women,

kadınlar seçilmiş de olsalar

we were not allowed to sit in the council together with all the members

erkeklerle birlikte kurula katılmalarına

and to take part in the proceedings.

ve onlarla oturmalarına izin yoktu.

We had to sit in a separate, ladies-only room,

Ben de kadınlara özel odada oturmak zorunda kalıyordum

not even aware what was happening in the council.

ve kurulda olup bitenden haberim bile olmuyordu.

Men told me

Erkekler bana,

that, "You women, elected women members,

"Siz kadınlar, seçilmiş kadın üyeler

should buy sewing machines for women."

kadınlar için dikiş makinası alın." diyordu.

When I knew what they needed the most was access to clean drinking water.

Bense en çok ihtiyaç olanın temiz su erişimi olduğunu biliyordum.

So I did everything I could do

Ben de kadınların yüzleştikleri gerçek zorluklara

to prioritize the real challenges these women faced.

dikkat çekmek için elimden geleni yapıyordum.

I set up five hand pumps in the two dried up wells in my locality.

Kendi yöremde kurumuş olan iki kuyu için beş el pompası kurdum.

Well, we got them working again.

Kuyuları tekrar çalıştırdık.

Before long, we made water accessible for over 5,000 families.

Çok geçmeden kuyular 5.000 aileye su sağladı.

We proved that anything the men could do,

Erkeklerin yaptığı herhangi bir şeyi

so could we women.

kadınların da yapabileceğini ispat etmiş olduk.

I built alliances with other elected women members,

Diğer seçilmiş kadınlarla birlikte ittifaklar oluşturdum

and last year,

ve geçen sene kadınlara

we women were allowed to sit together with all the members in the council.

kurulda bütün üyelerle birlikte oturma izni verildi.

(Applause)

(Alkışlar)

And to take part in the legislation and planning and budgeting,

Mevzuat, planlama ve bütçelemede

in all the decisions.

tüm kararlarda kadınların katılımı da sağlandı.

I saw there is strength in numbers.

Birlikten kuvvet doğduğunu gördüm.

You know yourselves.

Kendiniz de bilirsiniz. Temsil eksikliği demek

Lack of representation means no one is fighting for you.

kimsenin sizin için mücadele etmemesi demek.

Pakistan is --

Pakistan size

We're 8,000 miles away from where I'm here with you today.

13.000 km uzakta.

But I hope what I'm about to tell you will resonate with you,

Umarım ki size şimdi anlatacaklarım aramızdaki yer ve kültür farklarını aşar

though we have this big distance in miles and in our cultures.

ve sizde yankı bulur.

When women show up,

Kadınlar kendileriyle birlikte

they bring the realities and hopes of half a population with them.

nüfusun yarısının gerçekliklerini ve umutlarını da getirir.

In 2007, we saw the rise of the Taliban

2007'de Swat, Dir ve yakın yerleşimlerde

in Swat, Dir and nearby districts.

Taliban'ın yükselişini gördük.

It was horrifying.

Çok korkutucuydu.

The Taliban killed innocent people.

Taliban masum insanları öldürdü.

Almost every day,

Neredeyse her gün

people collected the dead bodies of their loved ones from the streets.

insanlar sevdiklerinin cesetlerini yollardan topluyordu.

Most of the social and political leaders

Toplumlarının iyiliği için çalışan ve mücadele eden

struggling and working for the betterment of their communities

sosyal ve politik liderlerin çoğu

were threatened and targeted.

tehdit edildi ve hedef yapıldı.

Even I had to leave,

Ben bile çocuklarımı akrabalarıma bırakıp

leaving my children behind with my in-laws.

gitmek zorunda kaldım.

I closed my office in Dir and relocated to Peshawar,

Dir'deki ofisimi kapatıp

the capital of my province.

eyaletin başkenti Peshawar'a taşıdım.

I was in trauma, kept thinking what to do next.

Travmadaydım, neler olacağını merak ediyordum.

And most of the family members and friends

Ailemden ve arkadaşlarımdan birçok kişi,

were suggesting, "Shad, stop working.

"Shad, çalışmayı bırak.

The threat is very serious."

Tehlike çok büyük." diyordu.

But I persisted.

Ama ben ısrar ettim.

In 2009, we experienced a historic influx of internally displaced persons,

2009'da Swat, Dir ve yakın çevresinden

from Swat, Dir and other nearby districts.

yerinden edilen insanların tarihi göçü başladı.

I started visiting the camps almost every day,

Yerinden edilen insanlar

until the internally displaced persons

kendi memleketlerine dönene kadar

started to go back to their place of origin.

neredeyse her gün kampları ziyaret ediyordum.

I established four mother-child health care units,

10.000'in üzerinde kadın ve çocuk için

especially to take care of over 10,000 women and children

kampların yakınında

nearby the camps.

dört ana çocuk sağlık birimi kurdum.

But you know, during all these visits,

Bu ziyaretlerim sırasında

I observed that there was very little attention towards women's needs.

kadınların ihtiyaçlarına çok az ilgi gösterildiğini gözlemledim.

And I was looking for what is the reason behind it.

Bunun ardındaki nedeni sorguladım.

And I found it was because of the underrepresentation of women

Ve fark ettim ki neden

in both social and political platforms, in our society as a whole.

kadınların sosyal politik ve toplumsal olarak eksik temsil edilmesiydi.

And that was the time when I realized

O zaman fark ettim ki

that I need to narrow down my focus

ben politikada kadın liderliğini

on building and strengthening women's political leadership

güçlendirmeye odaklanmalıydım.

to increase their political representation,

Bu sayede kendi siyasi temsillerini arttırıp

so they would have their own voice in their future.

gelecekte kendi seslerini duyurabilirlerdi.

So we started training around 300 potential women and youth

Böylece 2015'deki yerel seçimler için

for the upcoming local elections in 2015.

300 potansiyel genç kadını yetiştirmeye başladım.

And you know what?

Ve biliyor musunuz?

Fifty percent of them won.

Bunların yüzde ellisi kazandı.

(Applause)

(Alkışlar)

And they are now sitting in the councils,

Şu anda onlar kurula katılıyor,

taking part actively in the legislation, planning and budgeting.

yasama, planlama ve bütçede aktif görev alıyor.

Most of them are now investing their funds

Birçoğu kaynaklarını kadın sağlığı, eğitimi,

on women's health, education, skill development and safe drinking water.

beceri gelişimi ve temiz su erişimi için kullanıyor.

All these elected women now

Seçilen tüm kadınlar şimdi problemlerini

share, discuss and resolve their problems together.

paylaşıp, tartışıp beraber çözüm buluyor.

Let me tell you about two of the women I have been working with:

Size beraber çalıştığım iki kadından söz edeceğim;

Saira Shams.

Saira Shams.

You can see, this young lady, age 26,

Gördüğünüz gibi 26 yaşında genç bir kadın.

she ran for a public office in 2015 in Lower Dir, and she won.

2015'de Aşağı Dir meclis seçimlerini kazandı.

She completed two of the community infrastructure schemes.

İki tane kamu altyapı planını tamamladı.

You know, women, community infrastructure schemes ...

kadınlar ve kamu altyapı planları...

Some people think this is men's job.

Bazıları bunun erkek işi olduğunu düşünebilir.

But no, this is women's job, too, we can do it.

Ama bu aynı zamanda kadınların da işi ve biz bunu yapabiliriz.

And she also fixed two of the roads leading towards girls schools,

Kendisi aynı zamanda kız okullarına giden iki yolu tamir ettirdi

knowing that without access to these schools,

bu olmasa kızlar o okullara ulaşamayacaklar

they are useless to the girls of Dir.

ve okullar faydasız hâle gelecekti.

And another young woman is Asma Gul.

Başka bir genç kadın da Asma Gul.

She is a very active member of the young leaders forum we established.

Kendisi kurduğumuz genç liderler forumunda oldukça aktif.

She was unable to run for the public office,

Kendisi meclise giremedi

so she has become the first female journalist of our region.

ama bölgenin ilk kadın gazetecisi oldu.

She speaks and writes for women's and girls' issues and their rights.

Kadın sorunları ve hakları konusunda yazıyor.

Saira and Asma, they are the living examples

Saira ve Asma

of the importance of inclusion and representation.

katılım ve temsilin öneminin yaşayan örnekleri.

Let me tell you this, too.

Size şunu da söyleyeyim.

In the 2013 general elections in Pakistan

2013 Pakistan genel seçimlerinde

and the local elections in 2015,

ve 2015 yerel seçimlerinde

there were less than 100 women voters in Dir.

Dir'de 100'den az kadın seçmen vardı.

But you know what?

Ama biliyor musunuz?

I'm proud to tell you that this year, during the general elections,

Söylemekten gurur duyuyorum

there were 93,000 women voters in Dir.

bu sene genel seçimlerde Dir'de 93.000 kadın seçmen vardı.

(Applause)

(Alkışlar)

So our struggle is far from over.

Mücadelemiz bitmiş değil tabii.

But this shift is historic.

Ama değişim tarihi.

And a sign that women are standing up, showing up and making it absolutely clear

Bu, kadınların ayağa kalkıp, kendilerini gösterip

that we all must invest in building women's leadership.

kadın liderliği yaratmanın gerekliliğini anladıklarının işareti.

In Pakistan and here in the United States,

Pakistan'da ve burada Birleşik Devletler'de

and everywhere in the world,

ve dünyanın her yerinde bu;

this means women in politics, women in business

iş hayatında, politikada önemli kararlar verme gücünde

and women in positions of power making important decisions.

kadınlar olması demek.

It took me 23 years to get here.

Bu benim 23 yılımı aldı.

But I don't want any girl or any woman

Ama ben hiçbir kadının

to take 23 years of her life to make herself heard.

duyulmak için 23 yıl beklemesini istemiyorum.

I have had some dark days.

Kötü günlerim oldu.

But I have spent every waking moment of my life

Hayatımın uyanık olan her anında

working for the right of every woman to live her full potential.

kadınların tam potansiyellerinde yaşama hakkı için çalıştım.

Imagine with me a world

Benim gibi binlerce kadının ayağa kalkıp

where thousands of us stand up

diğer genç kadınları desteklediğini

and they support other young women together,

ve birlikte hepimiz için

creating opportunities and choices that benefit all.

fırsatlar yaratıp lehimize kararlar aldığını hayal edin.

And that, my friends, can change the world.

Ve bu, dostlarım, dünyayı değiştirebilir.

Thank you.

Teşekkür ederim.

(Applause)

(Alkışlar)