Make your actions on climate reflect your words | Severn Cullis-Suzuki

Transcriber: TED Translators Admin Reviewer: Rhonda Jacobs

Çeviri: Şevval Naz Ertik Gözden geçirme: Eren Gokce

(Video) Severn Cullis-Suzuki: I am here to speak for all generations to come.

(Video) Severn Cullis-Suzuki: Gelecek tüm nesiller adına buradayım.

I am here to speak on behalf of the starving children around the world

Tüm dünyada açlıktan ölen, yakarışları duyulmayan çocuklar

whose cries go unheard.

adına buradayım.

I'm here to speak for the countless animals

Tüm dünyada gidebilecekleri yer

dying across this planet

kalmadığı için ölen

because they have nowhere left to go.

sayısız hayvan adına buradayım.

(Video) SCS: I am afraid to go out in the sun now

(Video) SCS: Ozon tabakasındaki delikler yüzünden

because of the holes in our ozone.

artık güneşe çıkmaya korkuyorum.

I'm afraid to breathe the air,

Havayı içime çekmeye korkuyorum

because I don't know what chemicals are in it.

çünkü hangi kimyasalları barındırdığını bilmiyorum.

I used to go fishing in Vancouver, my home, with my dad,

Birkaç yıl önce

until just a few years ago,

kanserlerle dolu balıklar bulana dek

we found the fish full of cancers.

babamla evim, Vancouver'da balık tutardık.

SCS: A generation ago, I was that 12-year-old child.

SCS: Bir kuşak önce, o 12 yaşındaki çocuk bendim.

In 1992, I had five minutes

1992 yılında Rio de Janeiro'daki BM Dünya Zirvesi'nde

to speak to the UN's Earth Summit in Rio de Janeiro.

konuşma yapmak için 5 dakikam vardı.

My friends and I had started an environmental club,

Arkadaşlarımla bir çevre kulübü kurmuş

and we'd traveled to this huge international meeting

ve yetişkinlere yöntemlerini değiştirmeleri gerektiğini anlatmaya

about environment and development

çevre ve gelişim hakkındaki

to tell the adults they had to change their ways.

devasa bir uluslararası toplantıya gelmiştik.

That same year 1,700 scientists

Aynı yılda 1.700 bilim insanı

would issue the World Scientists' Warning to Humanity

bizlere insanlarla doğal alemin ciddi bir anlaşmazlık içinde olduğunu

to tell us that humans and the natural world

anlatmak için

"Dünya Bilim Adamlarının İnsanlığa Uyarısı"nı yayınladılar.

were on a collision course.

Much like Greta Thunberg and her peers today,

Greta Thunberg ve yaşıtları gibi biz de karar verenlerin

we believed that decision-makers should be acting on science and facts.

bilim ve gerçeklik doğrultusunda hareket etmeleri gerektiğini düşünüyorduk.

And the facts were telling us

Gerçekler bize gösteriyordu ki

that we were headed for ecological collapse.

ekolojik çöküşe doğru ilerliyorduk.

(Video) SCS: All this is happening before our eyes,

(Video) SCS: Tüm bunlar gözlerimizin önünde oluyor

and yet we act as if we have all the time we want

ancak bizler istediğimiz tüm zamana

and all the solutions.

ve çözümlere sahipmişiz gibi davranıyoruz.

SCS: Back then, climate change had been identified,

SCS: O dönemde iklim değişikliğinin tanımı yapılmıştı

but we had yet to really feel it.

ancak tam anlamıyla anlayamamıştık.

Today, almost 30 years later,

Bugün, neredeyse 30 yıl sonra,

climate change is no longer a prediction.

iklim değişikliği artık bir kehanet değil.

It is here, and it happened far faster than even the experts predicted.

Hayatımızda ve uzmanların tahmininden çok daha hızlı ilerledi.

We did not stop it.

Onu durdurmadık.

Today the work that we must do is about mitigation,

Bugün yapmamız gereken ise kötülüğü azaltarak

trying to limit how bad it gets.

iklim değişikliğini hafifletmek.

In 2015, in Paris, the world agreed

2015 yılında Paris'te dünya gezegeninin

to limit the planet's warming to one and a half degrees Celsius,

ısınmasını 1,5 derece Celsius'a sınırlamaya karar verdi,

as beyond that would pose too great a threat to human life.

çünkü daha fazlası insanlık için büyük bir tehlike yaratırdı.

To meet this,

Bunu karşılamak için

we will have to cut our global emissions by half in the next 10 years.

gelecek 10 yılda evrensel salınımı yarıya düşürmeliyiz.

(Video) SCS: I'm only a child and I don't have all the solutions,

(Video) SCS: Ben yalnızca bir çocuğum ve tüm çözümlere sahip değilim

but I want you to realize neither do you.

ancak sizin de sahip olmadığınızı görmenizi istiyorum.

SCS: Young people are always at the frontlines of any revolution.

SCS: Gençler hep devrimin öncüleridir.

And it's young people who ask me,

Bana "Konuşman hakikaten ne yaptı?"

"What did your speech actually do?

"Temsilciler neden gerçek anlamda dinlemedi?"

Why didn't the delegates actually listen?"

sorularını gençler soruyor.

Well, looking back,

Geriye dönüp baktığımda

I think that the delegates of the conference actually did listen,

temsilcilerin gerçekten dinlediğini düşünüyorum,

not just to me,

yalnızca beni değil;

but to the thousands of voices calling for change.

değişim isteyen yüzlerce sesi de.

If you look at the declarations, the documents that came out of Rio,

Rio'dan çıkan beyanname ve belgelere bakarsanız

they are radical.

radikal olduklarını görürsünüz.

They include the UN's Framework Convention on Climate Change

Atmosferdeki sera gazı derişimini dengelemek

set up to stabilize

ve iklim sistemine yapılan

greenhouse gas concentrations in the atmosphere

tehlikeli müdahaleleri önlemek adına

and prevent dangerous interference with the climate system.

BM'nin İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi'ni içeriyorlar.

Twenty-three years before the Paris Agreement,

Paris Anlaşması'ndan 23 yıl önce

154 countries signed this legally binding international agreement.

154 ülke bu yasal açıdan bağlayıcı antlaşmayı imzaladı.

(Video) SCS: I'm only a child, yet I know we are all in this together

(Video) SCS: Ben yalnızca bir çocuğum ama bu işte birlikte olduğumuzu

and should act as one single world towards one single goal.

ve tek bir amaç için tek bir dünya olarak hareket etmemiz gerektiğini biliyorum.

SCS: So, why didn't the world take action?

SCS: Peki dünya neden harekete geçmedi?

Instead, governments focused on growing the economy,

Hükûmetler ekonomiyi büyütmeye,

on business interests

işletme yararlarına

and of course, winning the next election.

ve tabii ki bir sonraki seçimi kazanmaya odaklandılar.

It shows a crisis in human governance,

Bu durum insan yönetiminde bir kriz olduğunu gösteriyor

where our political systems make it impossible

çünkü siyasi sistemlerimiz uzun vadede insanların

to act in long-term interests for the people and future generations.

ve gelecek nesillerin menfaatlerini gözetmeyi imkânsız kılıyor.

Today it's 2020.

Bugün 2020'deyiz.

Again we have the momentum.

Tekrardan momentuma sahibiz.

We have the Paris Agreement to limit the Earth's warming.

Dünya'nın ısınmasını sınırlamak için Paris Anlaşması'na sahibiz.

We have youth and social justice demands.

Gençliğe ve sosyal adalet talebine sahibiz.

We have calls for divestment.

Yoksun bırakma çağrılarına sahibiz.

We have calls for climate emergencies.

İklim krizi çağrılarına sahibiz.

We have the science, we have the solutions

Bilime, çözümlere sahibiz

and we all are experiencing climate change.

ve hepimiz iklim değişikliğini tecrübe ediyoruz.

We are at a moment parallel to Rio.

Rio'nun bir an paralelindeyiz.

Now is the time to take action.

Şimdi harekete geçme zamanı.

(Video) SCS: If you don't know how to fix it,

(Video) SCS: Nasıl çözeceğinizi bilmiyorsanız

please stop breaking it.

en azından bozmayı bırakın.

SCS: How do we ensure that this time we act on our words?

SCS: Bu kez sözlerimize göre davranacağımızdan nasıl emin olabiliriz?

History has shown us that in moments of crisis,

Tarih gösterdi ki kriz anlarında

society can truly transform.

toplum gerçekten değişebilir.

We've seen this in times of war,

Bu durumu savaş zamanlarında,

in times of economic collapse and in times of disease.

ekonomik çöküşlerde ve hastalık zamanlarında gördük.

Today, we live in the time of COVID-19.

Bugün COVID-19'u yaşıyoruz.

We've seen governments and institutions across all sectors

Hükûmetlerin ve tüm sektörlerden kurumların

working quickly, working together.

birlikte hızlı bir şekilde çalıştığını gördük.

Humans like to think that we're in control of everything,

İnsanlar her şeyin kontrolleri altında olduğunu düşünmeyi sever

but we have been reminded today

ancak bugün asıl önemli olanın

that the laws of nature are the true bottom line.

doğa kuralları olduğunu hatırladık.

We've been reminded that science and expertise are crucial to our survival.

Bilim ve uzmanlığın hayatta kalmamız için elzem olduğunu hatırladık.

COVID-19 has shone a light on inequity

COVID-19 adaletsizliğe ışık tuttu

and revealed our prejudiced infrastructures.

ve ön yargılı altyapılarımızı ortaya çıkardı.

It is a warning.

Bu bir uyarı.

If we don't listen, if we don't change,

Dinlemezsek, değişmezsek,

next time could be far worse.

gelecek sefer çok daha kötü olabilir.

(Video) SCS: My dad always says, "You are what you do, not what you say."

(Video) SCS: Babam hep "Önemli olan sözler değil davranışlardır" der.

Well, what you do makes me cry at night.

Sizin yaptıklarınız ise beni geceleri ağlatıyor.

You grown-ups say you love us, but I challenge you,

Siz büyükler bizi sevdiğinizi söylüyorsunuz, ama sizi davet ediyorum,

please, make your actions reflect your words.

lütfen davranışlarınız sözlerinizi yansıtsın.

SCS: That last sentence summarizes my entire speech at Rio.

SCS: Bu son cümle Rio'daki konuşmamın özeti.

Please, make your actions reflect your words.

Lütfen davranışlarınız sözlerinizi yansıtsın.

Today, I'm a mother, I have two little boys.

Bugün ben bir anneyim, iki küçük oğlum var.

Parents, I'm speaking to you.

Ebeveynler, size sesleniyorum.

Our generation is determining the lives of our children.

Bizim kuşağımız çocuklarımızın geleceğini belirliyor.

We have 10 years where we can still make a difference.

Hâlâ değişiklik yapabilmek için 10 yılımız var.

We have 10 years to cut our emissions by half.

Salınımı yarıya düşürmek için 10 yılımız var.

The way to truly love our children

Çocuklarımızı gerçekten sevmenin yolu

is to make our actions reflect our words.

davranışlarımızın sözlerimizi yansıtmasından geçer.

Now it's time to get to work.

Şimdi işe koyulma zamanı.

Thank you.

Teşekkür ederim.