Ways to Improve English Listening Skills and Understand Native English Speakers

İngilizce Dinleme Becerilerini Geliştirmenin ve Anadili İngilizce Olanları Anlamanın Yolları

Ah, hello everyone, Anna here  from EnglishLikeANative.co.uk

Ah, herkese merhaba, EnglishLikeANative.co.uk'tan Anna,

In today’s lesson we’re going to look at 5  ways to improve your English listening skills.

bugünün dersinde İngilizce dinleme becerilerinizi geliştirmenin 5 yolunu inceleyeceğiz.

The first thing to do is expand your vocabulary.

Yapmanız gereken ilk şey kelime dağarcığınızı genişletmek.

Now expanding your vocabulary might not seem  like it's strictly related to listening,  

Şimdi, kelime dağarcığınızı genişletmek, tam olarak dinlemekle ilgili gibi görünmeyebilir,

but hear me out, “hear me” out means listen to  what I have to say before making a judgement.

ancak beni dinleyin, "beni dinleyin", bir yargıya varmadan önce söylemem gerekenleri dinlemek anlamına gelir.

A lot of students have problems  with listening because they don't  

Pek çok öğrenci , kişinin söylediği kelimeleri bilmedikleri için

know the words that the person is saying.

dinleme konusunda sorun yaşıyor

Studies show that students need  to first understand the words  

. Araştırmalar, öğrencilerin ne söylendiğini anlamak için önce konuşulan metindeki

in the text that's being spoken  to understand what's being said.

kelimeleri anlamaları gerektiğini gösteriyor

So, expanding your vocabulary only gives  you a better chance of knowing more words  

. Bu nedenle, kelime dağarcığınızı genişletmek, yalnızca dinleme parçasında

in the listening piece and this will  help your understanding of the overall  

daha fazla kelime öğrenmeniz için size daha iyi bir şans verir

piece, which is especially useful in  standardised tests such as the IELTS exam.

ve bu , özellikle IELTS sınavı gibi standart testlerde yararlı olan parçanın tamamını anlamanıza yardımcı olur.

Remember that knowing the word means understanding  the meaning, but also knowing the word class - is  

Bir kelimeyi bilmenin anlamı anlamak anlamına geldiğini, aynı zamanda kelime sınıfını da bilmek anlamına geldiğini unutmayın -

it a noun, a verb, or an adjective, for example,  register, collocations, and pronunciation.

bu bir isim mi, fiil mi yoksa sıfat mı, örneğin kayıt, eşdizimler ve telaffuz.

This brings me on to my 2nd tip…

Bu beni 2. ipucuma getiriyor…

Number 2!

2 numara!

Improve your pronunciation.

Telaffuzunuzu geliştirin.

By improving your pronunciation,  you give yourself a better chance  

Telaffuzunuzu geliştirerek, biri söylediğinde bir kelimeyi anlamanız

of understanding a word when someone says it.

için kendinize daha iyi bir şans verirsiniz

I have often had students who  understand the majority of  

. Yazılan İngilizce'nin çoğunu anlayan

English that’s written down but don’t  understand words when they are spoken.

ancak sözcükleri konuşulduğunda anlamayan öğrencilerim oldu.

That’s sometimes because they think  the word will sound different,  

Bunun nedeni bazen kelimenin kulağa farklı geleceğini düşünmeleri, kelimenin

because they haven’t learnt the  correct pronunciation of the word.

doğru telaffuzunu öğrenmemiş olmalarıdır.

For example, in many English words that have  two vowels in a row, learners expect there  

Örneğin, arka arkaya iki sesli harf içeren birçok İngilizce kelimede, öğrenciler

to be two sounds but there’s often just  one so they don’t recognise a word like  

iki ses olmasını bekler, ancak genellikle tek bir ses vardır, bu nedenle

‘cousin’ when they would easily  understand that word written down.

'kuzen' gibi bir kelimeyi, yazılan kelimeyi kolayca anlayabilecekleri halde tanımazlar.

There’s just one vowel sound in the first  syllable of ‘cousin’, /ˈkʌ/, /ˈkʌ/, /ˈkʌzən/.

Kuzen, /ˈkʌ/, /ˈkʌ/, /ˈkʌzən/'nin ilk hecesinde sadece bir sesli harf vardır.

Say it with me, ‘/ˈkʌzən/’, ‘/ˈkʌzən/’.

Benimle söyle, '/ˈkʌzən/', '/ˈkʌzən/'.

Now English pronunciation is  one of my specialist subjects,  

Şimdi İngilizce telaffuz benim uzmanlık konularımdan biri

and something I can really help you  with, if you are keen to improve your  

ve sana gerçekten yardımcı olabileceğim bir konu,

pronunciation then hit that subscribe button  and write “Help me Anna” in the comments.

telaffuzunu geliştirmek istiyorsan abone ol düğmesine bas ve yorumlara "Bana Anna yardım et" yaz.

Number 3!

3 numara!

So, the 3nd strategy for improving your listening  

Dolayısıyla, dinlemenizi geliştirmenin 3. stratejisi

is to become familiar with  the rules of connected speech.

, bağlantılı konuşmanın kurallarına aşina olmaktır.

Learning how to say individual  words is really important but  

Tek tek kelimeleri nasıl söyleyeceğinizi öğrenmek gerçekten önemlidir, ancak

you should dedicate some time to  learning about full phrases too.

tam kalıpları öğrenmek için de biraz zaman ayırmalısınız.

If you want to check out my tips  for connected speech in more detail,  

Bağlantılı konuşma için verdiğim ipuçlarını daha detaylı incelemek

you can watch my video “How to Sound Like a  Native English Speaker: Connected Speech”.

isterseniz “Nasıl Anadili İngilizce Gibi Konuşulur: Bağlantılı Konuşma” videomu izleyebilirsiniz.

But, basically when we speak at a natural speed  in English, sounds often disappear, change,  

Ancak, temel olarak İngilizce'de doğal bir hızda konuştuğumuzda, sesler genellikle kaybolur, değişir,

get mixed together or sometimes  sounds appear out of nowhere!

birbirine karışır veya bazen sesler birdenbire ortaya çıkar!

For example, let’s take the sentence “Can  you tell me what you’re looking for”.

Örneğin “Bana ne aradığınızı söyler misiniz?” cümlesini ele alalım.

“Can you tell me what you’re looking for.”

"Bana ne aradığını söyleyebilir misin?"

When we say this sentence quickly, you  may be confused by the ‘what you’re’ part.

Bu cümleyi hızlıca söylediğimizde 'sen nesin' kısmı kafanızı karıştırabilir.

That’s because when we have a /t/ and a /j/  sound together, they mix together to make a /tʃ/  

Bunun nedeni, birlikte bir /t/ ve /j/ sesine sahip olduğumuzda, bir /tʃ/

sound – ‘wɒtʃu’, ‘wɒtʃu’.

sesi - 'wɒtʃu', 'wɒtʃu' oluşturmak için karışırlar.

The next thing to notice in this sentence is  

Bu cümlede dikkat edilmesi gereken bir sonraki şey,

the sound in the ‘you’ is shorter  than a lot of people expect too.

'siz'deki sesin de birçok insanın beklediğinden daha kısa olmasıdır.

We normally say /jə/ instead of /ju:/ and  the auxiliary verb ‘are’ almost disappears.

Normalde /ju:/ yerine /jə/ deriz ve 'are' yardımcı fiili neredeyse kaybolur.

Additionally, the sound at  the end of ‘looking’ changes,  

Ek olarak, 'arıyor' kelimesinin sonundaki ses değişir,

so the last part of the sentence isn’t ‘what  you’re looking for’, but ‘what ya lookin’ for’.

bu nedenle cümlenin son kısmı 'ne arıyorsun' değil, 'ne arıyorsun' şeklindedir.

At the beginning of the sentence, the ‘you’  becomes /jə/ too and we find that same vowel  

Cümlenin başında 'sen' de /jə/ olur ve aynı ünlüyü

sound in ‘can’ (/kən/), so the whole sentence  is “Can you tell me what you’re looking for?”

'can'da (/kən/) buluruz, yani tüm cümle “Bana ne aradığını söyler misin? ”

“Can you tell me what you’re looking for?”

"Bana ne aradığını söyleyebilir misin?"

That’s a lot of changes in just this one example.

Sadece bu örnekte çok fazla değişiklik var.

Don’t worry about learning all the rules  together but if you can learn them bit by bit,  

Tüm kuralları birlikte öğrenme konusunda endişelenmeyin, ancak bunları azar azar öğrenirseniz,

it will really help you understand  natural speech when you listen to it!

dinlediğinizde doğal konuşmayı anlamanıza gerçekten yardımcı olacaktır!

Number 4.

4 numara.

My next tip is to be realistic about what you  can listen to and how long you can listen for.

Bir sonraki ipucum, ne dinleyebileceğiniz ve ne kadar süre dinleyebileceğiniz konusunda gerçekçi olmak.

If you’re an intermediate student,  

Orta düzeyde bir öğrenciyseniz,

watching a whole film without subtitles  is just perhaps a bit too much.

bir filmin tamamını altyazısız izlemek belki biraz fazla gelebilir.

Start out small, maybe ten minutes a day,  

Videolar veya podcast'ler gibi dil öğrenenler için hazırlanmış materyalleri kullanarak

using materials that are made for language  learners, like videos or podcasts.

küçük bir başlangıç ​​yapın, günde belki on dakika .

The internet is full of great resources. It’s  better to start small and do good quality work,  

İnternet harika kaynaklarla dolu. Ufak ufak başlayıp kaliteli işler yapmak daha iyidir,

then build it up bit by bit, then  start too big and be discouraged.

sonra yavaş yavaş geliştirin, sonra çok büyük başlayın ve cesaretiniz kırılsın.

That would be the worst thing. I will leave a link  

Bu en kötü şey olurdu.

to my podcast in the description  if you haven't yet discovered it.

Henüz keşfetmediyseniz, açıklamaya podcast'imin bağlantısını bırakacağım

Number 5

. 5 Numara

When you find a video or podcast you like, my  next tip is to listen to it again and again.

Beğendiğiniz bir video veya podcast bulduğunuzda, bir sonraki ipucum onu ​​tekrar tekrar dinlemek.

You won’t understand everything  you hear the first time.

İlk seferde duyduğunuz her şeyi anlamayacaksınız.

And that’s totally normal. Even in our native  languages, we don’t hear everything all the time.

Ve bu tamamen normal. Ana dillerimizde bile her şeyi her zaman duymuyoruz.

We have to fill in some gaps. In  a language we’re still learning,  

Bazı boşlukları doldurmamız gerekiyor. Hâlâ öğrenmekte olduğumuz bir dilde

filling in the gaps is extremely difficult  because we just don’t have the vocabulary,  

boşlukları doldurmak son derece zordur çünkü bunu yapacak kelime,

grammar or pronunciation knowledge to do that.  So, listening again and again even if it’s only  

gramer veya telaffuz bilgisine sahip değiliz. Bu yüzden, çok zor bulduğunuz belirli kısımlar için

to specific parts you found very difficult. This  will help you to fill in those gaps. You may need  

olsa bile tekrar tekrar dinlemek . Bu, bu boşlukları doldurmanıza yardımcı olacaktır. Beş kereden fazla dinlemeniz

to listen more than five times and that’s ok! The  effort you make now will help you in the future.

gerekebilir ve sorun değil! Şimdi gösterdiğiniz çaba gelecekte size yardımcı olacaktır.

Also, identifying the parts you don’t  understand and keeping a record of the  

Ayrıca, anlamadığınız kısımları belirlemek ve

problem areas will help you build up your own  personal bank of common problems to overcome.

sorunlu alanların kaydını tutmak, üstesinden gelmek için kendi kişisel ortak sorun bankanızı oluşturmanıza yardımcı olacaktır.

Then you’ll know what to listen out for the  next time you’re trying some listening practice.

O zaman bir dahaki sefere dinleme pratiği yapmaya çalışırken ne dinleyeceğini bileceksin.

Bonus Tip!

Bonus İpucu!

After listening multiple times, check the  transcription, listen back again and repeat.

Birden çok kez dinledikten sonra, transkripsiyonu kontrol edin, tekrar dinleyin ve tekrarlayın.

This will help you develop your understanding  of the relationship between letters and sounds,  

Bu, özellikle ana dili İngilizce olan biri doğal ve hızlı bir şekilde konuştuğunda

especially when a native speaker  talks naturally and quickly.

, harfler ve sesler arasındaki ilişkiyi anlamanıza yardımcı olacaktır

Listening and reading at the same time is a  really useful trick for training your ear.

. Aynı anda dinlemek ve okumak, kulağınızı eğitmek için gerçekten yararlı bir numaradır.

And going back again and  shadowing the piece you're  

Ve tekrar geri dönüp,

finding particularly difficult  that will just be phenomenal.

özellikle zor bulduğunuz parçayı gölgelendirmek, olağanüstü olacaktır.

So why not give it a go right now! There’s a link  

Öyleyse neden hemen şimdi denemiyorsunuz?

for you because you stayed all  the way to the end of the video.

Videonun sonuna kadar kaldığınız için

There's a link for you to download a FREE  transcript to one of my popular podcast episodes.

link var . Popüler podcast bölümlerimden birinin ÜCRETSİZ transkriptini indirebileceğiniz bir bağlantı var.

There you go. That was five or rather six,  

İşte gidiyorsun. Bu,

with the bonus, ways to improve  your English listening skills.

İngilizce dinleme becerilerinizi geliştirmenin bonus yolları olan beş ya da daha doğrusu

Until next time, take care and goodbye!

altıydı. Bir dahaki sefere kadar kendinize iyi bakın ve hoşçakalın!