John Doerr: Seeking salvation and profit in greentech

Jhon Doerr Kurtuluş ve Kazancı Yeşil Teknolojide Buluyor

Çeviri: Ahmet Mesut ATEŞ Gözden geçirme: Sancak Gülgen

I'm really scared. I don't think we're going to make it.

Gerçekten korkuyorum. Bunu başaracağımızı sanmıyorum.

Probably by now most of you have seen Al Gore's amazing talk.

Muhtemelen birçoğunuz Al Gore'un muhteşem konuşmasını dinlemişsinizdir.

Shortly after I saw that, we had some friends over for dinner

Bu konuşmadan kısa süre sonra ailem ve bazı arkadaşlarımla yemekteydik.

with the family. The conversation turned to global warming,

Konuşma küresel ısınmaya geldi ve hepimiz

and everybody agreed, there's a real problem.

ortada bir problemin olduğunda,

We've got a climate crisis.

bir iklim krizi yaşadığımızda hemfikirdik.

So, we went around the table to talk about what we should do.

Biz de ne yapmamız gerektiğini konuşmak için masada toplandık.

The conversation came to my 15-year-old daughter, Mary.

Sıra 15 yaşındaki kızım Mary'ye geldi.

She said, "I agree with everything that's been said.

Mary söylenenlerle hemfikir olduğunu, kendisinin de

I'm scared and I'm angry." And then she turned to me and said,

korktuğunu ve sinirlendiğini söyledi ve bana dönerek dedi ki:

"Dad, your generation created this problem; you'd better fix it." Wow.

"Baba, bu sorunu sizin nesliniz oluşturdu ve yine siz düzeltmelisiniz." Vaay.

All the conversation stopped. All the eyes turned to me.

Bütün konuşma durdu. Herkes bana yöneldi.

(Laughter)

(Gülüşmeler)

I didn't know what to say. Kleiner's second law is,

Ne diyeceğimi bilemedim. Kleiner'ın ikinci kuralı:

"There is a time when panic is the appropriate response."

"An gelir ki panik en yerinde tepkidir."

(Laughter)

(Gülüşmeler)

And we've reached that time. We cannot afford to underestimate

Ve biz bu anı yaşıyoruz. Bu problemi göz ardı edemeyiz.

this problem. If we face irreversible and catastrophic consequences,

Telafi edilemez ve feci sonuçlarla yüzleşirsek

we must act, and we must act decisively.

harekete geçmeliyiz ve kararlı davranmalıyız.

I've got to tell you, for me, everything changed that evening.

Söylemem gerekir ki benim için o akşam her şey değişti.

And so, my partners and I, we set off on this mission to learn more,

Ortaklarımla beraber bu görev üzerinde daha fazla öğrenmek ve daha fazlasını

to try to do much more. So, we mobilized. We got on airplanes.

yapmaya çalışmak için yola koyulduk. Harekete geçtik. Hava alanlarına dağıldık.

We went to Brazil. We went to China and to India,

Brezilya'ya gittik. Çin ve Hindistan'a, Bentonville'e

to Bentonville, Arkansas, to Washington, D.C. and to Sacramento.

Arkansas'a ve Washington'a ve Sacramento'ya gittik.

And so, what I'd like to do now is to tell you

Ve size anlatmak istediğim bizim

about what we've learned in those journeys.

bu yolculuklardan ne öğrendiğimiz.

Because the more we learned, the more concerned we grew.

Çünkü daha çok öğrendikçe endişelerimiz de artıyor.

You know, my partners at Kleiner and I were compulsive networkers,

Biliyorsunuz Kleiner'daki ortaklarımla ben etkili grup liderleriydik

and so when we see a big problem or an opportunity

onun için kuş gribi gibi büyük bir problemle karşılaştığımızda

like avian flu or personalized medicine,

ya da kişiselleştirilmiş ilaçlar gibi büyük fırsatlar yakaladığımızda

we just get together the smartest people we know.

çevremizdeki en akıllı insanları bir araya getiriyoruz.

For this climate crisis, we assembled a network, really,

Bu iklim krizi için süper starlardan bir grup oluşturduk, gerçekten,

of superstars, from policy activists to scientists and entrepreneurs

politika aktivistlerinden bilim adamlarına, ve girişimcilerden iş adamlarına

and business leaders. Fifty or so of them.

kadar geniş bir grup. Aşağı yukarı 50 kişi.

And so, I want to tell you about what we've learned in doing that

Bunu yaparak öğrendiklerimizi ve

and four lessons I've learned in the last year.

geçen yıl öğrendiğim dört dersi anlatmak istiyorum.

The first lesson is that companies are really powerful,

İlki şirketlerin gerçekten güçlü oldukları

and that matters a lot. This is a story about

ve bu gerçekten önemli. Bu Wal-Mart'ın nasıl yeşile döndüğü

how Wal-Mart went green, and what that means.

ve bunun ne ifade ettiğiyle ilgili bir hikaye.

Two years ago, the CEO, Lee Scott, believed that green is

İki sene önce CEO Lee Scott yeşile dönmenin bir sonraki büyük olay olduğuna

the next big thing, and so Wal-Mart made going green a top priority.

inandı ve Wal-Mart yeşile dönmenin önceliğini en üst seviyeye çıkardı.

They committed that they're going to take their existing stores

Var olan mağazalarının enerji tüketimini %20 ve yeni açacakları mağazaların

and reduce their energy consumption by 20 percent,

enerj tüketimini de %30 azaltacaklarını ve

and their new stores by 30 percent, and do all that in seven years.

bunları yedi yıl içinde gerçekleştireceklerini ifade ettiler.

The three biggest uses of energy in a store are heating

Bir mağazadaki en büyük üç enerji tüketimi ısıtma ve iklimlendirme,

and air conditioning, then lighting, and then refrigeration.

sonra ışıklandırma ve en son da soğutma.

So, look what they did.

Bakın bunun için ne yaptılar.

They painted the roofs of all their stores white.

Bütün mağazalarının çatılarını beyaza boyadılar.

They put smart skylights through their stores

Mağazalarına tavan penceresi eklediler böylece

so they could harvest the daylight and reduce the lighting demands.

gün ışığından daha fazla yararlanarak aydınlatma gereksinimini azalttılar.

And, third, they put the refrigerated goods

Ve üçüncü olarak dondurulmuş gıdaları

behind closed doors with LED lighting.

LED ışıklandırmalı kapıların arkasına yerleştirdiler.

I mean, why would you try to refrigerate a whole store?

Yani neden bütün mağazayı soğutmaya çalışıyorsunuz ki?

These are really simple, smart solutions based on existing technology.

Bunlar mevcut teknolojiye bağlı çok basit ve akıllı çözümler.

Why does Wal-Mart matter? Well, it's massive.

Neden Wal-Mart önemli? Çünkü muazzam büyüklükte.

They're the largest private employer in America.

Amerika'daki en büyük özel işveren.

They're the largest private user of electricity.

En büyük şahsi elektrik kullanıcısı.

They have the second-largest vehicle fleet on the road.

İkinci en büyük araç filosunun sahibi.

And they have one of the world's most amazing supply chains,

Ve dünyanın en şahane tedarik zincirlerinden birine sahip,

60,000 suppliers. If Wal-Mart were a country,

60,000 tedarikçi. Eğer Wal-Mart bir ülke olsaydı

it would be the sixth-largest trading partner with China.

Çin'in altıncı en büyük ticaret ortağı olurdu.

And maybe most important, they have a big effect on other companies.

Belki de en önemlisi diğer şirketler üzerinde büyük etkiye sahip.

When Wal-Mart declares it's going to go green and be profitable,

Wal-Mart yeşile dönerek daha yararlı olacağını açıkladığında

it has a powerful impact on other great institutions.

bunun diğer kurumlar üzerindeki etkisi büyüktür.

So, let me tell you this:

Şunu söylememe müsaade edin:

when Wal-Mart achieves 20 percent energy reductions,

Wal-Mart %20 enerji tasarrufuna ulaştığında

that's going to be a very big deal. But I'm afraid it's not enough.

bu gerçekten iyi bir sonuç olacak. Ama korkarım ki bu yetersiz.

We need Wal-Mart and every other company to do the same.

Wal-Mart ve diğer şirketlerin aynı şeyi yapması gerekir.

The second thing that we learned is that individuals matter,

Öğrendiğimiz ikinci şey ise kişilerin önemli olduğu

and they matter enormously.

ve büyük fark oluşturdukları.

I've got another Wal-Mart story for you, OK?

Bir Wal-Mart hikayem daha var, olur mu?

Wal-Mart has over 125 million U.S. customers.

Wal-Mart'ın 125 milyon üzerinde Amerikan müşterisi var.

That's a third of the U.S. population.

Bu Amerika nüfusunun üçte biri.

65 million compact fluorescent light bulbs were sold last year.

Geçen sene 65 milyon florasan ampul satıldı.

And Wal-Mart has committed they're going to sell

Wal-Mart önümüzdeki yıl 100 milyon florasan

another 100 million light bulbs in the coming year. But it's not easy.

ampul satacağını belirtti. Ama bu kolay değil.

Consumers don't really like these light bulbs.

Tüketiciler florasan ampulleri sevmiyor.

The light's kind of funny, they won't dim,

Komik bir şekilleri var, parlaklıkları ayarlanmıyor

takes a while for them to start up.

ve yanmaları biraz zaman alıyor.

But the pay-off is really enormous.

Ama getirdiği kazanç çok büyük.

100 million compact fluorescent light bulbs means

100 milyon florasan ampul, elektrik faturalarında 600 milyon dolar

that we'll save 600 million dollars in energy bills,

ve yılda 20 milyon ton karbondioksit (CO2)

and 20 million tons of CO2 every year, year in and year out.

kazancımız olacak demektir.

It does seem really hard to get consumers to do the right thing.

Tüketicilerin doğru olanı yapmasını sağlamak çok zor görünüyor.

It is stupid that we use two tons of steel, glass and plastic

Kendimizi alışveriş merkezlerine çekmek için

to haul our sorry selves to the shopping mall.

tonlarca metal, cam ve plastik kullanmamız aptalca.

It's stupid that we put water in plastic bottles

İçme suyunu Fiji'de plastik şişelere koyup

in Fiji and ship it here.

buraya taşımamız aptalca.

(Laughter)

(Gülüşmeler)

It's hard to change consumer behavior

Tüketici davranışlarını değiştirmek zordur

because consumers don't know how much this stuff costs. Do you know?

çünkü bütün bunların maliyetlerini bilmiyorlar. Biliyor musunuz?

Do you know how much CO2 you generated to drive here or fly here?

Buraya uçarken veya araba ile gelirken ne kadar CO2 ürettiğinizi biliyor musunuz?

I don't know, and I should.

Ben bilmiyorum ve bilmem gerekir.

Those of us who care about all this would act better

Bütün bunları umursayan bizler, bunların gerçek

if we knew what the real costs were.

maliyetini bilirsek daha iyi hareket edebiliriz.

But as long as we pretend that CO2 is free,

Ama CO2'in ücretsiz olduğunu varsaydığımız sürece

as long as these uses are nearly invisible, how can we expect change?

ve tüketimi neredeyse fark edilmezken, nasıl değişim bekleyebiliriz?

I'm really afraid, because I think the kinds of changes

Gerçekten korkuyorum çünkü bireylerden

we can reasonably expect from individuals

bekleyebileceğimiz makul değişiklikler

are going to be clearly not enough.

sanıyorum ki yeterli olmayacak.

The third lesson we learned is that policy matters. It really matters.

Öğrendiğimiz üçüncü ders politikaların gerçekten önemli olduğu.

In fact, policy is paramount.

Aslında politika en büyük önemi taşıyor.

I've got a behind-the-scenes story for you

Size bahsettiğim yeşil teknoloji ağıyla ilgili

about that green tech network I described.

bir sahne arkası hikayem var.

At the end of our first meeting, we got together to talk about

İlk toplantımızın sonunda, hangi eylem adımlarının olacağını

what the action items would be, how we'd follow up.

ve nasıl takip edeceğimizi konuşmak için kafa kafaya verdik.

And Bob Epstein raised a hand. He stood up.

Ve Bob Epstein el kaldırıp, söz aldı.

You know, Bob's that Berkeley techie type who started Sybase.

Bob'u biliyorsunuz, Sybase'i kuran Berkeley'li tekno tip.

Well, Bob said the most important thing we could do right now

Bob şu anda yapabileceğimiz en önemli şeyin

is to make it clear in Sacramento, California

California'da sera gazı salınımını azaltıp durduracak

that we need a market-based system of mandates

market tabanlı bir denetim sisteminin gerekliliğini

that's going to cap and reduce greenhouse gases in California.

Sacremento'da ortaya koymak olacağını söyledi.

It's necessary and, just as important,

Bu gerçekten gerekli ve önemli olduğu kadar

it's good for the California economy.

California ekonomisi için de iyi.

So, eight of us went to Sacramento in August and we met

Böylece, aramızdan 8 kişi Ağustos'ta Sacremonta'ya gidip

with the seven undecided legislators and we lobbied for AB32.

AB32 için lobi oluşturdu ve yedi kararsız senatörle görüştü.

You know what? Six of those seven voted yes in favor of the bill,

Ve ne oldu biliyor musunuz? Bu yedi kişiden altısı tasarıya kabul oyu verdi ve tasarı

so it passed, and it passed by a vote of 47 to 32.

47'ye karşılık 32 oyla kabul edildi.

(Applause)

(Alkış)

Please. Thank you.

Lütfen. Teşekkürler.

I think it's the most important legislation of 2006. Why?

Bence bu 2006'nın en önemli yasaması. Neden mi?

Because California was the first state in this country

Çünkü California 2020 yılına kadar sera gazı

to mandate 25 percent reduction of greenhouse gases by 2020.

salınımını %25 azaltacak olan ilk eyalet.

And the result of that is, we're going to generate 83,000 new jobs,

Ve bunun sonucu olarak 83,000 yeni iş sahası açılacak,

four billion dollars a year in annual income, and reduce the CO2 emissions

yıllık 4 milyar dolar gelir ve yılda 174 milyon CO2

by 174 million tons a year.

emisyonu edinmiş olacağız.

California emits only seven percent of U.S. CO2 emissions.

California, Amerika'nın CO2 emisyonunun sadece %7'sini yayıyor ve

It's only a percent and a half of the country's CO2 emissions. It's a great start,

bu kazanç CO2 salınımının %1,5'i demek. Büyük bir başlangıç

but I've got to tell you -- where I started -- I'm really afraid.

ama söylemeliyim ki - başladığım gibi - gerçekten korkuyorum.

In fact, I'm certain California's not enough.

Aslında California'nın yeterli olmadığına eminim.

Here's a story about national policy that we could all learn from.

İşte hepimizin bir şeyler öğrenebileceği bir ulusal politika hikayesi.

You know Tom Friedman says, "If you don't go, you don't know"?

Tom Friedman'ın "Gitmiyorsan bilmiyorsundur" sözünü biliyorsunuz.

Well, we went to Brazil to meet Dr. Jose Goldemberg.

Dr. Jose Goldemberg'la buluşmak için Brezilya'ya gittik.

He's the father of the ethanol revolution.

Kendisi etil alkol devriminin babası.

He told us that Brazil's government mandated

Bize Brezilya hükümetinin ülkede bulunan her

that every gasoline station in the country would carry ethanol.

gaz istasyonunda etil alkol bulunmasını şart koştuğunu anlattı.

And they mandated that their new vehicles

Ve yeni araçların da yeni yakıtlarla

would be flex-fuel compatible, right?

uyumlu olması (flex-fuel) gerekiyor, değil mi?

They'd run ethanol or ordinary gasoline.

Etil alkolle veya normal benzinle çalışmalılar.

And so, here's what's happened in Brazil.

Bu şekilde, işte Brezilya'da gerçekleşenler.

They now have 29,000 ethanol pumps --

29,000 etil alkol pompasına sahipler --

this versus 700 in the U.S., and a paltry two in California --

Amerika'da 700 pompa bulunuyor, California'da sadece 2 --

and in three years their new car fleet

ve üç yıl içinde filolarındaki flex-fuel

has gone from four percent to 85 percent flex-fuel.

araç oranı %4'ten %85'e yükseldi.

Compare that to the U.S.: five percent are flex-fuel.

Buna karşın Amerika'da sadece %5'lik bir oran flex-fuel.

And you know what? Most consumers who have them don't even know it.

Ve biliyor musunuz bu araçlara sahip tüketicilerin çoğu bunu bilmiyor.

So, what's happened in Brazil is, they've replaced

Yani Brezilya'da olan şey şu, araç filosunda kullanılan

40 percent of the gasoline consumed by their automotive fleet with ethanol.

benzini %40 oranında etil alkolle değiştirdiler.

That's 59 billion dollars since 1975

Bu 1975 yılından bu yana Orta Doğu'ya

that they didn't ship to the Middle East.

yatırılmayan 59 milyar dolar demek.

It's created a million jobs inside that country,

Ülke içinde bir milyon iş alanı açıldı

and it's saved 32 million tons of CO2. It's really substantial.

ve 32 milyon ton CO2 kazanıldı. İşte bu sağlıklı.

That's 10 percent of the CO2 emissions across their entire country.

Bu tüm ülkenin CO2 salınımının %10'una eşdeğer.

But Brazil's only 1.3 percent of the world's CO2 emission.

Ama Brezilya'nın CO2 salınımı dünyanın sadece %1,3'ü.

So, Brazil's ethanol miracle, I'm really afraid, is not enough.

Yani Brezilya'nın etil alkol mucizesi maalesef yeterli değil.

In fact, I'm afraid all of the best policies we have

Aslında, korkarım elimizdeki en iyi politikalar

are not going to be enough.

çözüm için yeterli olmayacak.

The fourth and final lesson we've learned

Öğrendiğimiz dördüncü ve son ders ise

is about the potential of radical innovation.

köklü değişimlerin potansiyeliyle ilgili.

So, I want to tell you about a tragic problem

Sizinle trajik bir problem ve

and a breakthrough technology.

yenilikçi bir teknoloji hakkında konuşmak istiyorum.

Every year a million and a half people die of

Her yıl bir buçuk milyon insan kaçınılabilir

a completely preventable disease. That's malaria. 6,000 people a day.

bir hastalıktan, sıtmadan, ölüyor. Günde 6,000 kişi.

All for want of two dollars' worth of medications

Bütün gereken ise köşe başındaki

that we can buy at the corner drugstore.

eczaneden alınabilecek 2 dolarlık ilaçlar.

Well, two dollars, two dollars is too much for Africa.

Ama 2 dolar Afrika için çok fazla.

So, a team of Berkeley researchers with 15 million dollars

Berkeley'li araştırmacılardan oluşan bir grup

from the Gates Foundation is engineering, designing a radical new way

Gates Vakfı'ndan 15 milyon dolarlık bir fonla, artemisinin

to make the key ingredient, called artemisinin,

adında anahtar malzemeyi üretmek için yeni yollar üzerinde

and they're going to make that drug 10 times cheaper.

çalışıyor ve böylece ilaçlar 10 kat daha ucuz olacak.

And in doing so, they'll save a million lives --

Bunu yaparak bir milyon insanı kurtaracaklar --

at least a million lives a year. A million lives.

en azından yılda bir milyon. Bir milyon kişi.

Their breakthrough technology is synthetic biology.

Bu yenilikçi teknoloji suni (sentetik) biyoloji.

This leverages millions of years of evolution

Bu teknoloji böcekleri kullanışlı ürünler haline getirmek için

by redesigning bugs to make really useful products.

yeniden tasarlayarak milyonlarca yıllık evrimi hızlandırıyor.

Now, what you do is, you get inside the microbe,

Şimdi yapılan şey, bir mikrobun içine girmek,

you change its metabolic pathways, and you end up with a living chemical factory.

metabolik yapısını değiştirmek ve sonuç yaşayan bir kimya fabrikası.

Now, you may ask,

Tabi şimdi şunu sorabilirsiniz

John, what has this got to go with green and with climate crisis?

bunun iklim krizi ve yeşille ne ilgisi var?

Well, I'll tell you -- a lot.

Anlatacağım -- ki baya bi' ilgisi var.

We've now formed a company called Amyris, and this technology

Amyris adında bir şirket kurduk ve oluşturulan bu teknoloji

that they're using can be used to make better biofuels.

daha iyi biyo-yakıtlar üretmek için kullanılabilir.

Don't let me skip over that. Better biofuels are a really big deal.

Bunu atlamama izin vermeyin. Daha iyi biyo-yakıtlar çok büyük bir olay.

That means we can precisely engineer the molecules in the fuel chain

Bu demek ki yakıt zincirindeki molekülleri inceleyerek

and optimize them along the way.

istediğimiz şekilde optimize edebiliriz.

So, if all goes well, they're going to have designer bugs in warm vats

Eğer her şey yolunda giderse ısı depolarında

that are eating and digesting sugars to excrete better biofuels.

daha iyi yakıt elde etmek için şeker sindiren böcekler olacak.

I guess that's better living through bugs.

Tahminimce bu böceklerle gelen daha iyi bir yaşam.

Alan Kay is famous for saying

Alan Kay "Geleceği tahmin etmenin en iyi yolu

the best way to predict the future is to invent it.

onu icat etmektir!" sözüyle tanınır.

And, of course, at Kleiner we, kind of, apologize and say

Ve tabi Kleiner'da biz, affınıza sığınarak söylüyorum

the second best way is to finance it.

ikinci yol da finanse etmektir diyoruz.

And that's why we're investing 200 million dollars

Ve bu yüzden yeşil teknolojide yenilikler için

in a wide range of really disruptive new technologies

geniş bir yelpazede yenilikçi teknolojilere

for innovation in green technologies.

200 milyon dolar yatırım yapıyoruz.

And we're encouraging others to do it as well.

Ve diğerlerini de aynısını yapmaları için teşvik ediyoruz.

We're talking a lot about this.

Bununla ilgili çokça konuşuyoruz.

In 2005, there were 600 million dollars invested in new technologies

2005 yılında, burada gördükleriniz gibi teknolojilere yatırılan 600

of the sort you see here. It doubled in 2006 to 1.2 billion dollars.

milyon dolar vardı. 2006'da bu rakam 1.2 milyar dolara katlandı.

But I'm really afraid we need much, much more.

Ama gerçekten korkuyorum ki daha da fazlasını yapmalıyız.

For reference, fact one:

Örnek olarak, birinci gerçek:

Exxon's revenues in 2005 were a billion dollars a day.

Exxon'un 2005 yılında günlük kazancı bir milyar dolardı.

Do you know, they only invested 0.2 percent of revenues in R&D?

Gelirlerinin sadece %0.2'sini Ar-Ge'de değerlendirdiklerini biliyor musunuz?

Second fact: the President's new budget for renewable energy

İkinci gerçek : başkanlığın yenilenebilir için ayırdığı yeni bütçe

is barely a billion dollars in total.

toplamda zar zor bir milyar dolar.

Less than one day of Exxon's revenues.

Exxon'un günlük gelirinden daha az.

Third fact: I bet you didn't know that there's enough energy

Üçüncü gerçek: Bahse girerim yer altındaki kayalarda

in hot rocks under the country to supply America's energy needs

ülkenin gelecek bin yıllık enerji ihtiyacını karşılayacak kadar enerji

for the next thousand years. And the federal budget

olduğunu bilmiyorsunuzdur. Ve federal bütçe

calls for a measly 20 million dollars of R&D in geothermal energy.

jeotermal enerji araştırmalarına sadece 20 milyon dolar veriyor.

It is almost criminal that we are not investing more

Ülkemizde enerji araştırmalarına daha fazla

in energy research in this country.

yatırım yapmamamız neredeyse canice.

And I am really afraid that it's absolutely not enough.

Ve bunun tamamen yetersiz olduğundan korkuyorum.

So, in a year's worth of learning we found a bunch of surprises.

Yani bir yıllık öğrenim sürecinde avuç dolusu sürprizle karşılaştık.

Who would have thought that a mass retailer

Kim büyük bir tedarikçinin yeşil teknoloji ile

could make money by going green? Who would have thought that

para kazanacağını düşünürdü? Kim bir veri tabanı uzmanının

a database entrepreneur could transform California with legislation?

California'yı yasama ile değiştireceğini düşünürdü?

Who would have thought that the ethanol biofuel miracle

Kim etnik alkol biyo-yakıt mucizesinin Güney Amerika'daki

would come from a developing country in South America?

gelişmekte olan bir ülkeden geleceğini düşünürdü?

And who would have thought that scientists

Ve kim sıtmayı tedavi etmeye çalışan bilim adamlarının

trying to cure malaria could come up with breakthroughs in biofuels?

biyo-yakıtta çığır açan bir teknolojiyi bulacağını düşünürdü?

And who would have thought that all that is not enough?

Ve kim bütün bunların yetersiz olduğunu düşünürdü?

Not enough to stabilize the climate.

Havayı dengelemek için yeterli değil.

Not enough to keep the ice in Greenland from crashing into the ocean.

Greenland'deki buzulların okyanusa dökülmemesi için yeterli değil.

The scientists tell us -- and they're only guessing --

Bilim adamları -- sadece tahmin olarak --

that we've got to reduce greenhouse gas emissions by one half,

sera gazı salınımını yarıya düşürmemiz gerektiğini ve

and do it as fast as possible.

bunu olabildiğince hızlı yapmamız gerektiğini söylüyor.

Now, we may have the political will to do this in the U.S.,

Şimdi, bunu Amerika'da yapacak politik iradeye sahip olabiliriz

but I've got to tell you, we've got only one atmosphere,

ama söylemem gerekiyor ki sadece bir atmosferimiz var

and so somehow we're going to have to find the political will

ve bir şekilde bunu tüm dünya üzerinde gerçekleştirecek

to do this all around the world. The wild card in this deck is China.

politik iradeyi bulmalıyız. Bu destedeki as kart Çin.

To size the problem, China's CO2 emissions today are 3.3 gigatons;

Problemi ölçmek için, Çin'in bugün CO2 salınımı günlük 3.3 gton

the U.S. is 5.8. Business as usual means

Amerika'nın ise 5.8 gton. İşler bugünkü gibi giderse

we'll have 23 gigatons from China by 2050.

2050'de Çin 23 gton salınım yapacak.

That's about as much CO2 as there is in the whole world.

Bu bütün dünyadaki CO2 miktarı kadar.

And if it's business as usual, we're going out of business.

Ve işler böyle giderse, yapacak işimiz kalmayacak.

When I was in Davos, China's Mayor of Dalian was pressed

Davos'ta, Çin Başkanı CO2 salınım stratejileri hakkında

about their CO2 strategy, and he said the following,

sıkıştırıldı ve buna takiben şöyle dedi:

"You know, Americans use seven times the CO2 per capita as Chinese."

"Amerikanların kişi başına Çinlilerin 7 katı CO2 kullandığını biliyorsunuz."

Then he asked, "Why should China sacrifice our growth

Ve sonra şunu sordu: "Amerika'nın savurgan ve aptal olmaya

so that the West can continue to be profligate and stupid?"

devam edebilmesi için mi Çin gelişimini feda etsin?"

Does anybody here have an answer for him? I don't.

Herhangi birinin bunun için cevabı var mı? Benim yok.

We've got to make this economic so that all people and all nations

Bunu ekonomik bir şekilde yapmalıyız, böylece bütün milletler

make the right outcome, the profitable outcome,

doğru olanı yapmalı, faydalı olanı

and therefore the likely outcome.

ve bundan ötürü muhtemel olanı.

Energy's a six-trillion-dollar business worldwide.

Enerji dünya çapında 6 trilyon dolarlık bir pazar.

It is the mother of all markets. You remember that Internet?

Bütün pazarların annesi. İnterneti hatırladınız mı?

Well, I'll tell you what. Green technologies -- going green --

Bakın ne söyleyeceğim. Yeşil teknolojiler

is bigger than the Internet.

-- yeşile dönme -- internetten daha büyük.

It could be the biggest economic opportunity of the 21st century.

21. yüzyılın en büyük ekonomik fırsatı olabilir.

Moreover, if we succeed, it's going to be

Dahası eğer başarabilirsek, Bill Joys'un dediği gibi

the most important transformation for life on the planet since,

metandan oksijene geçişten beri dünya üzerindeki yaşam için

as Bill Joy says, we went from methane to oxygen in the atmosphere.

en önemli dönüşüm olacak.

Now, here's the hard question, if the trajectory of all the world's

Ve şimdi zor soru, eğer dünyadaki bütün şirketlerin

companies and individuals and policies and innovation

kişilerin ve politikaların ve yeniliklerin gidişatı

is not going to be enough, what are we going to do? I don't know.

yeterli olmayacaksa, ne yapacağız? Bilmiyorum.

Everyone here cares about changing the world

Buradaki herkes dünyayı değiştirip şu ya da bu şekilde

and has made a difference in that one way or another.

değişiklik yaratmayla ilgileniyor.

So, our call to action -- my call to you --

Benim hareket çağrım -- size çağrım --

is for you to make going green your next big thing, your gig.

bir sonraki büyük olayınızın yeşil olması için.

What can you do? You can personally get carbon neutral.

Ne yapabilirsiniz? Kişisel olarak karbon nötr olabilirsiniz.

Go to ClimateCrisis.org or CarbonCalculator.com

ClimateCrisis.org veya CarbonCalculator.com adresine gidip

and buy carbon credits. You could join other leaders in mandating,

karbon kredisi alabilirsiniz. Liderlerimize yetkilendirmede

lobbying for mandated cap and trade in U.S. greenhouse gas reductions.

sera gazı salınımı yasaları için lobi faaliyetlerinde katılabilirsiniz.

There's six bills right now in Congress. Let's get one of them passed.

Şu anda kongrede bekleyen altı ödenek var. Hadi bunlardan birini geçirelim.

And the most important thing you can do, I think,

Ve yapabileceğiniz en önemli şey, bence,

is to use your personal power and your Rolodex

yeşile dönmede işinize ve kurumunuza liderlik etmek için

to lead your business, your institution, in going green.

kişisel gücünüzü ve Rolodex'inizi kullanmak.

Do it like Wal-Mart, get it to go green

Wal-Mart gibi yapın, kendisi için

for its customers and its suppliers and for itself.

tedarikçileri için ve tüketicileri için yeşile dönün.

Really think outside the box.

Gerçekten kutunun dışında düşünün.

Can you imagine what it would be like if Amazon or eBay or Google

Amazon'un veya eBay'in ya da Google, Apple ve Microsoft'un

or Microsoft or Apple really went green and you caused that to happen?

yeşile döndüğünü ve bunu sizin sağladığınızı düşünebiliyor musunuz?

It could be bigger than Wal-Mart.

Wal-Mart'tan daha büyük olabilir.

I can't wait to see what we TEDsters do about this crisis.

Biz TEDcilerin bu krizle ilgili ne yapacağını görmek için sabırsızlanıyorum.

And I really, really hope that we multiply all of our energy,

Ve gerçekten umuyorum ki bütün enerjimizi, yeteneğimizi

all of our talent and all of our influence to solve this problem.

ve bütün etkimizi bu sorunu çözmek için çoğaltırız.

Because if we do, I can look forward

Çünkü eğer yapabilirsek, 20 yaşındaki kızımla

to the conversation I'm going to have with my daughter in 20 years.

yapacağım söyleşileri bekleyebilirim.

(Applause)

(Alkış)