How the pandemic will shape the near future | Bill Gates

1,850,048 views ・ 2020-07-06

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

00:00
Chris Anderson: Welcome, Bill Gates.
0
1
2805
Çeviri: Helin Erden Gözden geçirme: Cihan Ekmekçi
Chris Anderson: Hoş geldin, Bill Gates.
00:02
Bill Gates: Thank you.
1
2830
1297
Bill Gates: Teşekkürler.
00:04
CA: Alright. It's great to have you here, Bill.
2
4151
2401
CA: Pekala. Seni burada görmek harika, Bill.
00:06
You know, we had a TED conversation about three months ago
3
6576
2734
Bildiğin gibi, bu pandemi hakkında üç ay kadar önce
00:09
about this pandemic,
4
9334
1160
bir TED sohbeti yapmıştık
00:10
and back then, I think fewer than -- I think that was the end of March --
5
10518
3526
ve o sırada -- sanırım Mart'ın sonuydu --
00:14
back then, fewer than 1,000 people in the US had died
6
14068
2786
ABD'de 1.000'den az,
00:16
and fewer than 20,000 worldwide.
7
16878
3056
dünya çapında da 20.000'den az kişi ölmüştü.
00:19
I mean, the numbers now are, like, 128,000 dead in the US
8
19958
4368
Bugünkü durum ise ABD'de yaklaşık 128.000 can kaybı,
00:24
and more than half a million worldwide,
9
24350
2777
dünya çapında da yarım milyondan fazla.
00:27
in three months.
10
27151
1499
Bu üç ay içinde oldu,
00:28
In three months.
11
28674
1347
üç ay içinde.
00:30
What is your diagnosis of what is possible for the rest of this year?
12
30045
4897
Bu yılın geri kalanında neler olabileceğine ilişkin teşhisin nedir?
00:34
You look at a lot of models.
13
34966
2208
Sen birçok modeli takip ediyorsun.
00:37
What do you think best- and worst-case scenarios might be?
14
37198
3759
Sence en iyi ve en kötü ihtimaller neler olabilir?
00:43
BG: Well, the range of scenarios, sadly, is quite large,
15
43105
3383
BG: İhtimallerin aralığı, maalesef, epey geniş.
00:46
including that, as we get into the fall,
16
46512
4612
Örneğin, sonbahara girdiğimizde
00:51
we could have death rates that rival the worst of what we had
17
51148
5340
Nisan dönemindeki en kötü ölüm oranımızla yarışacak bir ölüm oranımız olabilir.
00:56
in the April time period.
18
56512
1987
00:58
If you get a lot of young people infected,
19
58523
2160
Çok fazla genç insan enfekte olursa
01:00
eventually, they will infect old people again,
20
60707
3132
onlar da er geç, yeniden yaşlı insanları enfekte edecektir,
01:03
and so you'll get into the nursing homes,
21
63863
2979
sonra da virüs bakım evlerine, evsizler barınaklarına,
01:06
the homeless shelters,
22
66866
1157
ölümün çok fazla olduğu olduğu yerlere ulaşacaktır.
01:08
the places where we've had a lot of our deaths.
23
68047
3676
01:11
The innovation track, which probably we'll touch on --
24
71747
3434
Muhtemelen değineceğimiz yenilik konusunda,
01:15
diagnostics, therapeutics, vaccines --
25
75205
2448
-- tanı ve tedavi araçları, aşılar --
01:17
there's good progress there,
26
77677
2657
o konuda iyi gelişmeler var
01:20
but nothing that would fundamentally alter the fact
27
80358
3783
ancak hiçbir şey, ABD'de güz döneminin kötü olabileceği gerçeğini değiştirmiyor.
01:24
that this fall in the United States could be quite bad,
28
84165
3898
01:28
and that's worse than I would have expected a month ago,
29
88087
4565
Durum, bir ay önce beklediğimden daha kötü.
01:32
the degree to which we're back at high mobility,
30
92676
3069
Eski hareketliliğimize geri döndük, maske takmıyoruz
01:35
not wearing masks,
31
95769
1441
01:37
and now the virus actually has gotten into a lot of cities
32
97234
4893
ve şimdi virüs, daha önce fazla vaka görülmeyen şehirlere de ulaşmış durumda.
01:42
that it hadn't been in before in a significant way,
33
102151
5499
01:47
so it's going to be a challenge.
34
107674
3082
Yani, zorlu bir süreç olacak.
01:50
There's no case where we get much below the current death rate,
35
110780
3517
Şu anki ölüm oranımızın altına düşmemiz ihtimali söz konusu değil,
01:54
which is about 500 deaths a day,
36
114321
3253
ki bu günde 500 ölüm demek,
01:57
but there's a significant risk we'd go back up
37
117598
3520
ancak daha önce yaşadığımız,
02:01
to the even 2,000 a day that we had before,
38
121142
4986
günde 2.000'e yakın kayıp verdiğimiz noktaya yeniden gelme riskimiz çok fazla,
02:06
because we don't have the distancing,
39
126152
3677
çünkü sosyal mesafeye ve davranış değişikliklerine
02:09
the behavior change,
40
129853
1532
Nisan ve Mayıs'ta uyduğumuz kadar uymuyoruz.
02:11
to the degree that we had in April and May.
41
131409
4324
02:15
And we know this virus is somewhat seasonal,
42
135757
3485
Ayrıca bildiğimiz gibi, bu virüs bir miktar da mevsimsel,
02:19
so that the force of infection,
43
139266
2305
yani sıcaklığı, nemi ve evde geçirilen zamanı göz önüne alırsak
02:21
both through temperature, humidity, more time indoors,
44
141595
3470
enfeksiyonun gücü, sonbahara girdiğimizde daha kötü olacaktır.
02:25
will be worse as we get into the fall.
45
145089
2248
02:28
CA: So there are scenarios where in the US,
46
148258
2013
CA: ABD için düşünülen olası senaryolarda,
02:30
like, if you extrapolate those numbers forward,
47
150295
2244
yani, sayılara bakarak bazı tahminler yapıldığında ulaşılan sonuç,
02:32
we end up with, what,
48
152563
1200
02:33
more than a quarter of a million deaths, perchance,
49
153787
2568
eğer dikkatli olmazsak, bu yıl bitmeden bile
02:36
even this year if we're not careful,
50
156379
2708
çeyrek milyondan fazla ölüm olacağını gösteriyor.
02:39
and worldwide, I guess the death toll could, by the end of the year,
51
159111
3433
Dünya çapında da sanırım, yılın sonunda ölü sayısı milyonlarla ifade edilebilir.
02:42
be well into the millions, with an "s."
52
162568
3206
02:45
Is there evidence that the hotter temperatures of the summer
53
165798
3316
Yazın artan sıcaklığın bize yardımcı olduğuna dair kanıt var mı?
02:49
actually have been helping us?
54
169138
2664
02:53
BG: They're not absolutely sure,
55
173004
1909
BG: Tamamen emin değiller
02:54
but certainly, the IHME model definitely wanted to use the season,
56
174937
7000
ancak IHME modeli, Mayıs'ta durumun neden daha kötü olmadığını açıklayabilmek için
03:01
including temperature and humidity,
57
181961
1692
sıcaklık ve nem gibi mevsimsel faktörleri kesinlikle kullanmak istedi.
03:03
to try and explain why May wasn't worse than it was.
58
183677
5087
03:08
And so as we came out and the mobility numbers got higher,
59
188788
5329
Modeller, dışarıya çıkmamızın ve hareketlilik sayılarının artmasının
03:14
the models expected more infections and deaths to come out of that,
60
194141
6101
daha fazla enfeksiyon ve ölüme yol açmasını bekliyorlardı,
03:20
and the model kept wanting to say,
61
200266
2561
bu yüzden şöyle demek istediler:
03:22
"But I need to use this seasonality
62
202851
4272
"Mayıs'ta ve Haziran'da durumun neden olduğundan daha kötü olmadığını
03:28
to match why May wasn't worse,
63
208018
2124
anlamlandırmak için mevsimselliği kullanmam gerekiyor."
03:30
why June wasn't worse than it was."
64
210166
4016
03:34
And we see in the Southern Hemisphere,
65
214206
5281
Güney Yarım Küre'de bunu görüyoruz.
03:39
you know, Brazil,
66
219511
2311
Örneğin, mevsimleri tam tersi şekilde yaşayan Brezilya
03:41
which is the opposite season,
67
221846
1969
03:43
now all of South America is having a huge epidemic.
68
223839
4254
ve tüm Güney Amerika şimdi büyük bir salgın yaşıyor,
03:48
South Africa is having a very fast-growing epidemic.
69
228117
5022
Güney Afrika çok hızlı büyüyen bir salgın yaşıyor.
03:53
Fortunately, Australia and New Zealand,
70
233163
1978
Neyse ki Avustralya ve Yeni Zelanda'da, yani Güney Yarım Küre'nin son ülkelerinde
03:55
the last countries in the Southern Hemisphere,
71
235165
2153
03:57
are at really tiny case counts,
72
237342
2114
vaka sayıları çok az ve çabalamaya devam etmek zorunda olsalar da
03:59
and so although they have to keep knocking it down,
73
239480
3534
"On vakamız var, bu büyük bir sorun. Bunu çözmeliyiz," diyorlar.
04:03
they're talking about, "Oh, we have 10 cases,
74
243038
2647
04:05
that's a big deal, let's go get rid of that."
75
245709
3300
04:09
So they're one of these amazing countries that got the numbers so low
76
249033
5317
Bunlar, sayıları düşürmeyi başaran harika ülkelerden bazıları,
04:14
that test, quarantine and trace
77
254374
3642
öyle ki testler, karantina ve temas takibi
04:18
is working to get them, keep them at very near zero.
78
258040
5045
sayıları sıfıra yakın tutma konusunda işlerine yarıyor.
04:23
CA: Aided perhaps a bit by being easier to isolate
79
263109
3426
CA: Nüfus yoğunluğunun daha düşük olması
04:26
and by less density, less population density.
80
266559
3043
ve izolasyonun daha kolay olması da yardımcı olmuştur.
04:29
But nonetheless, smart policies down there.
81
269626
2368
Bununla beraber, zekice politikaları var.
04:32
BG: Yeah, everything is so exponential
82
272018
1928
BG: Her şey üstel değerlerle gelişiyor, yani biraz iyi çalışma çok yol katediyor.
04:33
that a little bit of good work goes a long way.
83
273970
2938
04:36
It's not a linear game.
84
276932
1909
Bu iş çizgisel değil.
04:38
You know, contact tracing, if you have the number of cases we have in the US,
85
278865
4684
Vaka sayınız ABD'deki kadar fazlaysa temas takibi yapmak çok önemli
04:43
it's super important to do,
86
283573
2237
04:45
but it won't get you back down to zero.
87
285834
2440
ancak vaka sayısını sıfırlamaz.
04:48
It'll help you be down,
88
288298
1599
Düşük sayılarda kalmanıza yardım eder ancak bu çok zorlayıcı olur.
04:49
but it's too overwhelming.
89
289921
2712
04:53
CA: OK, so in May and June in the US,
90
293111
3244
CA: Yani Mayıs ve Haziran'da,
04:56
the numbers were slightly better than some of the models predicted,
91
296379
3199
ABD'deki sayılar bazı modellerin tahmin ettiğinden daha iyiydi
04:59
and it's hypothesized that that might be partly because of the warmer weather.
92
299602
3691
ve bunun sebebinin kısmi olarak hava sıcaklığı olduğu varsayılıyor.
05:03
Now we're seeing, really, would you describe it
93
303317
2391
Şu an ABD'de gördüklerimizi, endişe verici bir vaka artışı olarak tanımlar mıydın?
05:05
as really quite alarming upticks in case rates in the US?
94
305732
5229
05:11
BG: That's right, it's --
95
311711
1360
BG: Doğru.
05:13
In, say, the New York area,
96
313603
3976
Örneğin, New York bölgesinde vakalar bir miktar azalmaya devam ediyor
05:17
the cases continue to go down somewhat,
97
317603
3112
05:20
but in other parts of the country,
98
320739
2157
ama ülkenin diğer kısımlarında, şu an özellikle de Güney'de
05:22
primarily the South right now,
99
322920
3470
05:26
you have increases that are offsetting that,
100
326414
2096
bunu dengeleyen artışlar var.
05:28
and you have testing-positive rates in young people
101
328534
3687
Ayrıca bu bölgelerdeki gençlerde testlerin pozitif çıkma oranı
05:32
that are actually higher than what we saw even in some of the tougher areas.
102
332245
6260
bazı riskli bölgelerde gördüğümüzden daha fazla.
05:38
And so, clearly, younger people have come out of mobility
103
338529
4426
Açıkça görülüyor ki gençlerin hareketliliği yaşlılardan daha çok arttı.
05:42
more than older people have increased their mobility,
104
342979
3809
05:46
so the age structure is right now very young,
105
346812
4543
Yani yaş yapısı şu an çok genç
05:51
but because of multigenerational households,
106
351379
3111
ancak maalesef çok kuşaklı haneler ve bakımevleri çalışanları yoluyla,
05:54
people work in nursing care homes,
107
354514
2293
05:56
unfortunately, that will work its way back,
108
356831
3878
hem etkinin ortaya çıkışındaki gecikme hem de bulaşıcılığın artması ile
06:00
both the time lag and the transmission,
109
360733
2455
yaşlılara geri dönecek ve ölüm oranı tekrar artacak,
06:03
back up into the elderly,
110
363212
1641
06:04
will start to push the death rate back up,
111
364877
2490
06:07
which, it is down --
112
367391
3018
şimdi 2.000'lerden 500'lere düşmüş durumda olsa bile.
06:10
way down from 2,000 to around 500 right now.
113
370433
4575
06:15
CA: And is that partly because there's a three-week lag
114
375653
2814
CA: Bunun bir sebebi de
vaka sayıları ile ölüm sayıları arasında üç haftalık bir gecikme olması mı?
06:18
between case numbers and fatality numbers?
115
378491
3140
06:21
And also, perhaps, partly because
116
381655
2327
Belki de kısmi olarak,
06:24
there have been some effective interventions,
117
384006
2893
bazı etkili müdahalelerin yapılmasından
06:26
and we're actually seeing the possibility
118
386923
2423
ve artık daha bilgili olduğumuz için
06:29
that the overall fatality rate is actually falling a bit
119
389370
2706
genel ölüm oranının biraz düşmesi olasılığını görebildiğimizden mi?
06:32
now that we've gained some extra knowledge?
120
392100
2134
06:34
BG: Yeah, certainly your fatality rate is always lower
121
394822
3845
BG: Evet, aşırı yüklenme olmadığında ölüm oranı her zaman daha düşük.
06:38
when you're not overloaded.
122
398691
1586
06:40
And so Italy, when they were overloaded,
123
400301
3144
Hastanelere aşırı yüklenme olduğunda İtalya, İspanya
06:43
Spain, even New York at the start,
124
403469
2639
hatta ilk zamanlarda New York ve kesinlikle Çin --
06:46
certainly China,
125
406132
2437
06:48
there you weren't even able to provide the basics,
126
408593
5264
buralarda oksijen gibi çok temel şeyleri bile sağlamaya imkan yoktu.
06:53
the oxygen and things.
127
413881
2793
06:56
A study that our foundation funded in the UK
128
416698
3569
Birleşik Krallık'ta yapılan, vakfımız tarafından finanse edilen bir çalışma
07:00
found the only thing other than remdesivir
129
420291
3342
iyileştiriciliği kanıtlanmış olan remdesivir dışında
07:03
that is a proven therapeutic,
130
423657
2772
işe yarayan bir madde buldu.
07:06
which is the dexamethasone,
131
426453
1982
Bu deksametazon ve ağır hastalarda ölüm riskini yüzde 20 düşürüyor.
07:08
that for serious patients,
132
428459
2700
07:11
is about a 20 percent death reduction,
133
431183
4030
07:15
and there's still quite a pipeline of those things.
134
435237
5051
Bu konularda yapılmış epey plan var.
07:20
You know, hydroxychloroquine never established positive data,
135
440312
3523
Hidroksiklorokin hiç pozitif veri oluşturmadı, yani o bitmek üzere.
07:23
so that's pretty much done.
136
443859
2302
07:26
There's still a few trials ongoing,
137
446185
2343
Hâlâ devam eden birkaç deneme var
07:28
but the list of things being tried,
138
448552
2593
ancak şu an denenen şeylerin listesini düşünürseniz,
07:31
including, eventually, the monoclonal antibodies,
139
451169
4376
ki bunlara monoklonal antikorlar da dahil,
07:35
we will have some additional tools for the fall.
140
455569
3439
sonbahar için daha çok aracımız olacak.
07:39
And so when you talk about death rates,
141
459032
3654
Yani ölüm oranından konu açılmışken iyi haber şu:
07:42
the good news is, some innovation we already have,
142
462710
3452
Bazı yenilikleri çoktan yaptık ve çok daha fazlası gelecek, sonbaharda bile.
07:46
and we'll have more, even in the fall.
143
466186
3770
07:49
We should start to have monoclonal antibodies,
144
469980
3264
Monoklonal antikorları denemeye başlamalıyız,
07:53
which is the single therapeutic that I'm most excited about.
145
473268
4582
beni en çok heyecanlandıran tedavi bu.
07:57
CA: I'll actually ask you to tell me a bit more about that in one sec,
146
477874
3358
CA: Aslında birazdan sana bunun detaylarını soracağım
08:01
but just putting the pieces together on death rates:
147
481256
2451
ama ölüm oranları konusunu toparlayacak olursak --
08:03
so in a well-functioning health system,
148
483731
1906
İyi işleyen bir sağlık sistemini ele alalım,
08:05
so take the US when places aren't overcrowded,
149
485661
3663
örneğin hastanelerin aşırı dolu olmadığı haliyle ABD,
08:09
what do you think
150
489348
1940
sence burada şu an tüm vakalar içinde ölüm yüzdesi yaklaşık olarak nedir?
08:11
the current fatality numbers are, approximately, going forward,
151
491312
3575
08:14
like as a percentage of total cases?
152
494911
2090
08:17
Are we below one percent, perhaps?
153
497025
2543
Yüzde birin altında olabilir mi?
08:20
BG: If you found every case, yes,
154
500488
2694
BG: Her vaka tespit edildiyse, evet.
08:23
you're well below one percent.
155
503206
2779
Yüzde birin kesinlikle altındadır.
08:26
People argue, you know, 0.4, 0.5.
156
506009
5057
İnsanlar yüzde 0,4 veya 0,5 olarak tahmin ediyor.
08:31
By the time you bring in the never symptomatics,
157
511090
3493
Asemptomatik geçirenleri de hesaba katarsak
08:34
it probably is below 0.5,
158
514607
2587
muhtemelen 0,5'in de altındadır ve bu iyi bir haber.
08:37
and that's good news.
159
517218
1523
08:38
This disease could have been a five-percent disease.
160
518765
4563
Ölüm oranı yüzde beş de olabilirdi.
08:43
The transmission dynamics of this disease
161
523796
3195
Bu hastalığın bulaşma dinamikleri,
08:47
are more difficult than even the experts predicted.
162
527015
7000
uzmanların tahmin ettiğinden bile daha karışık.
08:54
The amount of presymptomatic and never symptomatic spread
163
534039
4772
Asemptomatik ve semptom öncesi bulaşım miktarı
08:58
and the fact that it's not coughing,
164
538835
2266
ve "Galiba öksürüyorum," diye fark edilebilen bir tür öksürme olmaması --
09:01
where you would kind of notice, "Hey, I'm coughing" --
165
541125
2544
09:03
most respiratory diseases make you cough.
166
543693
2690
çoğu solunum hastalığı öksürük yapar.
09:06
This one, in its early stages, it's not coughing,
167
546407
2984
Bunun erken dönemlerde yaptığı ise öksürük değil,
09:09
it's singing, laughing, talking,
168
549415
3955
şarkı söylemek, gülmek, konuşmak --
09:13
actually, still, particularly for the super-spreaders,
169
553394
2629
hatta, özellikle süper yayıcılar, yani çok yüksek viral yük taşıyan insanlar
09:16
people with very high viral loads,
170
556047
1710
09:17
causes that spread,
171
557781
1152
virüsü bu şekilde yayıyor.
09:18
and that's pretty novel,
172
558957
2936
Bu çok yeni bir şey.
09:21
and so even the experts have to say, "Wow, this caught us by surprise."
173
561917
4054
Uzmanlar bile "Bu bizi gafil avladı," diyor.
09:25
The amount of asymptomatic spread
174
565995
1642
Asemptomatik yayılım miktarı ve öksürük olmaması
09:27
and the fact that there's not a coughing element
175
567661
2503
09:30
is not a major piece like the flu or TB.
176
570188
3151
grip ve tüberkülozda pek görülen şeyler değil.
09:33
CA: Yeah, that is devilish cunning by the virus.
177
573901
2943
CA: Evet, bu virüsün şeytani bir kurnazlığı.
09:36
I mean, how much is that nonsymptomatic transmission
178
576868
4696
Peki, asemptomatik bulaş, toplam bulaşın yüzde kaçına denk geliyor?
09:41
as a percentage of total transmission?
179
581588
1915
09:43
I've heard numbers it could be as much as half of all transmissions
180
583527
3364
Tüm bulaşın yarısının semptom öncesi bulaş olduğuna dair bazı sayılar duydum.
09:46
are basically presymptomatic.
181
586915
2310
09:49
BG: Yeah, if you count presymptomatics,
182
589982
2596
BG: Evet, eğer semptom öncesi olanlar sayılırsa
09:52
then most of the studies show that's like at 40 percent,
183
592602
3966
birçok araştırma bunun yüzde 40 olduğunu gösteriyor
09:57
and we also have never symptomatics.
184
597044
3723
ve bir de hiç semptom göstermeyenler var.
10:00
The amount of virus you get in your upper respiratory area
185
600791
3378
Üst solunum yoluna geçen virüs miktarı biraz bağlantısız.
10:04
is somewhat disconnected.
186
604193
1441
10:05
Some people will have a lot here and very little in their lungs,
187
605658
3020
Bazı insanların buralarında çok virüs olup akciğerlerinde çok az olabilir
10:08
and what you get in your lungs causes the really bad symptoms --
188
608702
5027
ve kötü semptomlara yol açan şey akciğerinize aldığınız virüs --
10:13
and other organs, but mostly the lungs --
189
613753
3143
ve diğer organlara ama çoğunlukla akciğerler --
10:16
and so that's when you seek treatment.
190
616920
2314
ve bu noktada tedaviye ihtiyacınız oluyor.
10:19
And so the worst case in terms of spreading
191
619258
2060
Yani, bulaş bakımından en kötü senaryo
10:21
is somebody who's got a lot in the upper respiratory tract
192
621342
3109
üst solunum yolunda çok fazla virüs olup akciğerinde neredeyse hiç olmayan kişiler,
10:24
but almost none in their lungs,
193
624475
2214
10:26
so they're not care-seeking.
194
626713
2293
çünkü hastaneye gitmiyorlar.
10:29
CA: Right.
195
629892
1166
CA: Doğru.
10:31
And so if you add in the never symptomatic
196
631082
2942
Bu durumda asemptomatikleri semptom öncesi olanlara eklersek
10:34
to the presymptomatic,
197
634048
2372
10:36
do you get above 50 percent of the transmission
198
636444
2247
bulaşın yüzde 50'den fazlası semptom göstermeyen insanlardan mı kaynaklanıyor?
10:38
is actually from nonsymptomatic people?
199
638715
2279
10:41
BG: Yeah, transmission is harder to measure.
200
641018
4038
BG: Bulaşı ölçmek daha zor.
10:45
You know, we see certain hotspots and things,
201
645080
3749
Bazı noktaları tespit edebiliyoruz ancak aşıyla ilgili büyük bir soru bu:
10:48
but that's a huge question with the vaccine:
202
648853
2805
10:51
Will it, besides avoiding you getting sick,
203
651682
4290
Aşı, hastalığı önlemesinin yanında,
10:55
which is what the trial will test,
204
655996
1759
ki bunu denemeler gösterecek,
10:57
will it also stop you from being a transmitter?
205
657779
3414
kişinin hastalığı başkasına bulaştırmasını da engelliyor mu?
11:01
CA: So that vaccine,
206
661217
1207
CA: Bu aşıyla ilgili önemli bir soru, bunu konuşalım
11:02
it's such an important question, let's come on to that.
207
662448
2588
11:05
But before we go there,
208
665060
1184
ama oraya gelmeden,
son birkaç ayda virüsle ilgili, onunla savaşma yollarımızı etkileyecek olan
11:06
any other surprises in the last couple months
209
666268
2148
11:08
that we've learned about this virus
210
668440
1930
11:10
that really impact how we should respond to it?
211
670394
3515
başka sürpriz bilgilerle karşılaştık mı?
11:14
BG: We're still not able to characterize who the super-spreaders are
212
674846
4766
BG: Hâlâ süper yayıcıların ayırt edici özelliklerini,
11:19
in terms of what that profile is,
213
679636
2298
genel profillerini tanımlayamadık
11:21
and we may never.
214
681958
1407
ve belki de hiç yapamayacağız.
11:23
That may just be quite random.
215
683389
2005
Belki de rastgele olan bir şeydir.
11:25
If you could identify them,
216
685418
2911
Eğer onları saptayabilseydik --
11:28
they're responsible for the majority of transmission,
217
688353
2513
bulaşın çoğundan, virüs yükü çok fazla olan bu birkaç insan sorumlu
11:30
a few people who have very high viral loads.
218
690890
2939
11:33
But sadly, we haven't figured that out.
219
693853
4911
ama maalesef, bunu henüz çözemedik.
11:38
This mode of transmission,
220
698788
1302
Bu bulaşma yoluna göre,
11:40
if you're in a room and nobody talks,
221
700114
2650
eğer hiç kimsenin konuşmadığı bir odadaysanız çok daha az bulaş olur.
11:42
there's way less transmission.
222
702788
3016
11:45
That's partly why, although planes can transmit,
223
705828
2998
Bu yüzden uçaklarda bulaş olsa bile,
11:48
it's less than you would expect just in terms of time proximity measures,
224
708850
5037
sadece yakınlık ölçümüne bakarak bekleyeceğinizden çok daha az
11:53
because unlike, say, a choir or a restaurant,
225
713911
3549
çünkü uçakta, koro veya restoran benzeri kapalı bir ortamda olacağından
11:57
you're not exhaling in loud talking
226
717484
5801
çok daha az yüksek sesli konuşma olur ve böyle bir ortamda solumazsınız.
12:03
quite as much as in other indoor environments.
227
723309
2588
12:05
CA: Hmm.
228
725921
1174
CA: Uçağa binip maske takmayı reddeden birinin etiği hakkında ne düşünüyorsun?
12:07
What do you think about the ethics of someone who would go on a plane
229
727119
3288
12:10
and refuse to wear a mask?
230
730431
1524
12:11
BG: If they own the plane, that would be fine.
231
731979
3177
BG: Eğer uçağın sahibi onlarsa sorun yok
12:15
If there's other people on the plane,
232
735180
2853
ama uçakta başkaları da varsa o insanları tehlikeye atmak demek.
12:18
that would be endangering those other people.
233
738057
3034
12:21
CA: Early on in the pandemic,
234
741115
1478
CA: Salgının başlarında, DSÖ insanlara maske takmaları önerisinde bulunmadı
12:22
the WHO did not advise that people wear masks.
235
742617
5170
12:27
They were worried about taking them away from frontline medical providers.
236
747811
5439
çünkü ön saflardaki sağlık çalışanlarına yetmeyeceğinden endişeleniyorlardı.
12:33
In retrospect, was that a terrible mistake that they made?
237
753274
4292
Şimdi bakıldığında bu yaptıkları çok büyük bir hata mıydı?
12:38
BG: Yes.
238
758000
1541
BG: Evet.
12:40
All the experts feel bad that the value of masks --
239
760420
5806
Tüm uzmanlar maskenin önemi konusunda pişman --
12:46
which ties back somewhat to the asymptomatics;
240
766250
3021
burada konu yine asemptomatiklere geliyor.
12:49
if people were very symptomatic,
241
769295
3018
Eğer insanlar Ebola'daki gibi çok semptomatik olsalardı,
12:52
like an Ebola,
242
772337
2502
12:55
then you know it and you isolate,
243
775498
4072
o zaman farkında olurdunuz ve kendinizi izole ederdiniz,
12:59
and so you don't have a need for a masklike thing.
244
779594
3294
yani maske gibi bir şeye ihtiyacınız olmazdı.
13:03
The value of masks,
245
783381
2204
Maskenin önemi düşünülünce
13:05
the fact that the medical masks was a different supply chain
246
785609
3818
tıbbi maskelerin normal maskelerden ayrı bir tedarik zincirinin olması,
13:09
than the normal masks,
247
789451
2550
normal maskelerin üretiminin kolayca yükseltilebilecek olması,
13:12
the fact you could scale up the normal masks so well,
248
792025
2914
13:14
the fact that it would stop that presymptomatic,
249
794963
3733
maske ile semptom öncesi ve asemptomatik bulaşın önlenebilecek olması --
13:18
never symptomatic transmission,
250
798720
1803
13:20
it's a mistake.
251
800547
1844
yani bu bir hataydı ama komplo değildi.
13:22
But it's not a conspiracy.
252
802415
3154
13:25
It's something that, we now know more.
253
805593
3876
Şimdi daha çok bilgi sahibiyiz.
13:29
And even now, our error bars on the benefit of masks
254
809493
2632
Şu an bile, maskelerin faydası konusundaki hata çubuklarımız
13:32
are higher than we'd like to admit,
255
812149
1793
kabul etmek istediğimizden fazla
13:33
but it's a significant benefit.
256
813966
1994
ama yine de kayda değer bir faydaları var.
13:36
CA: Alright, I'm going to come in with some questions
257
816798
2503
CA: Pekala, topluluğumuzdan gelen bazı soruları alacağım.
13:39
from the community.
258
819325
1316
13:42
Let's pull them up there.
259
822805
1548
Ekrana koyalım.
13:44
Jim Pitofsky, "Do you think reopening efforts in the US have been premature,
260
824957
5553
Jim Pitofsky soruyor: "Sizce normalleşme çalışmaları ABD için çok mu erken,
13:50
and if so, how far should the US go to responsibly confront this pandemic?"
261
830534
5313
eğer öyleyse, pandemi konusunda sorumlu davranmak kaydıyla
ne kadar ileri gidilmeli?"
13:57
BG: Well, the question of how you make trade-offs
262
837963
3086
BG: Bu soru, örneğin okula gitmenin yararları ile
14:01
between the benefits, say, of going to school
263
841073
4629
gidenlerin hastalanma riski arasında nasıl ödünleşim yaptığınız sorusu --
14:05
versus the risk of people getting sick because they go to school,
264
845726
4454
14:10
those are very tough questions
265
850204
2933
bunlar gerçekten zor sorular.
14:13
that I don't think any single person can say,
266
853161
6868
Hiçbir insanın çıkıp
"Bu ödünleşimi nasıl yapacağımızı biliyorum," diyebileceğini sanmıyorum.
14:20
"I will tell you how to make all these trade-offs."
267
860053
3972
14:24
The understanding of where you have transmission,
268
864375
4005
Bulaşın nerelerde sık olduğunu anlayabildiğimizi,
14:28
and the fact that young people do get infected
269
868404
2919
gençlerin de enfekte olabildiğini
14:31
and are part of the multigenerational transmission chain,
270
871347
4292
ve çok kuşaklı bulaş zincirinin bir parçası olduklarını düşününce
14:35
we should get that out.
271
875663
2263
bu ihtimali çıkarmalıyız.
14:37
If you just look at the health aspect,
272
877950
2424
Eğer yalnızca sağlık açısından düşünürsek gereğinden fazla normalleştik.
14:40
we have opened up too liberally.
273
880398
3055
14:43
Now, opening up in terms of mental health
274
883477
3595
Akıl sağlığı bakımından
14:47
and seeking normal health things like vaccines or other care,
275
887096
7000
veya aşılara ulaşım gibi normal sağlık hizmetleri bakımından düşünüldüğünde
14:54
there are benefits.
276
894120
2345
normalleşmenin faydaları var
14:56
I think some of our opening up has created more risk than benefit.
277
896489
5910
ancak bence normalleşmenin bir kısmı faydadan çok risk yarattı.
15:02
Opening the bars up as quickly as they did,
278
902423
2710
Örneğin barları bu kadar erken açmak,
15:05
you know, is that critical for mental health?
279
905157
2555
bu gerçekten akıl sağlığı için çok mu önemliydi?
15:07
Maybe not.
280
907736
1668
Belki de değildi.
15:09
So I don't think we've been as tasteful about opening up
281
909428
4053
Bence normalleşme konusunda pek başarılı olamadık
15:13
as I'm sure, as we study it,
282
913505
5723
ve eminim ki araştırmalar yaptıkça
15:19
that we'll realize some things we shouldn't have opened up as fast.
283
919252
6144
bu kadar hızlı normalleşmememiz gerektiğini fark edeceğiz.
15:25
But then you have something like school,
284
925420
1916
Bir yandan da okul durumu var,
15:27
where even sitting here today,
285
927360
2712
bugün burada otururken bile
15:30
the exact plan, say, for inner-city schools for the fall,
286
930096
5373
şehir içindeki okulların sonbahar planı ile ilgili,
15:35
I wouldn't have a black-and-white view
287
935493
3355
bu konudaki ödünleşimlerle ilgili net bir siyah ya da beyaz görüşe sahip olamam.
15:38
on the relative trade-offs involved there.
288
938872
4793
15:44
There are huge benefits to letting those kids go to school,
289
944159
6043
Çocukların okula gitmesine izin vermenin çok büyük yararları var
15:50
and how do you weigh the risk?
290
950226
3337
ama risk nasıl ölçülebilir ki?
15:53
If you're in a city without many cases,
291
953587
3868
Fazla vakası olmayan bir şehirdeyseniz
15:57
I would say probably the benefit is there.
292
957479
3544
ben yararın muhtemelen orada olduğunu söylerdim
16:01
Now that means that you could get surprised.
293
961047
2452
ama bu şaşırabileceğiniz anlamına da gelir.
16:03
The cases could show up, and then you'd have to change that,
294
963523
3122
Vakalar artabilir ve bu sefer bunu değiştirmeniz gerekir
16:06
which is not easy.
295
966669
1530
ki kolay bir şey değil.
16:08
But I think around the US,
296
968223
2551
Benim düşünceme göre, ABD genelinde
16:10
there will be places where that won't be a good trade-off.
297
970798
4801
okulları açmanın iyi bir ödünleşim olmayacağı çok yer olacaktır.
16:15
So almost any dimension of inequity,
298
975623
2602
Bu hastalık, adaletsizliğin her boyutunu daha da kötüleştirdi:
16:18
this disease has made worse:
299
978249
4403
16:22
job type, internet connection,
300
982676
5031
iş türü, internet bağlantısı, okulun çevrimiçi eğitim yapabilme gücü.
16:27
ability of your school to do online learning.
301
987731
3641
16:31
White-collar workers,
302
991396
2405
Beyaz yakalı çalışanlar --
16:33
people are embarrassed to admit it,
303
993825
1703
insanlar itiraf etmekten utansa da
16:35
some of them are more productive
304
995552
2174
bazıları şimdi daha üretken, evde çalışmanın yarattığı esnekliği seviyorlar
16:37
and enjoying the flexibility that the at-home thing has created,
305
997750
5140
16:42
and that feels terrible
306
1002914
1757
ve diğer insanların birçok yönden zor durumda olduğunu bildiğinizde,
16:44
when you know lots of people are suffering in many ways,
307
1004695
5098
ki çocuklarının okula gitmemesi buna dahil,
16:49
including their kids not going to school.
308
1009817
3086
bu çok kötü bir his.
16:52
CA: Indeed. Let's have the next question.
309
1012927
2015
CA: Kesinlikle. Sıradaki soruyu alalım.
16:54
[Nathalie Munyampenda] "For us in Rwanda,
310
1014966
1991
[Nathalie Munyampenda] "Rwanda'da,
16:56
early policy interventions have made the difference.
311
1016981
2471
bizim için fark yaratan şey erken müdahale politikaları oldu.
16:59
At this point, what policy interventions do you suggest for the US now?"
312
1019476
3970
Bu noktada, ABD için ne tür politika müdahaleleri önerirsiniz?"
17:03
Bill, I dream of the day where you are appointed
313
1023470
2482
Bill, senin koronavirüs lideri olarak atanıp
17:05
the coronavirus czar
314
1025952
1593
halka konuşma yapma yetkisi alacağın günün hayalini kuruyorum.
17:07
with authority to actually speak to the public.
315
1027545
2706
17:10
What would you do?
316
1030275
2006
Sen ne yapardın?
17:13
BG: Well, the innovation tools
317
1033538
4609
BG: Benim ve vakfın temel uzmanlık alanı yenilik araçları.
17:18
are where I and the foundation probably has the most expertise.
318
1038171
4541
17:23
Clearly, some of the policies on opening up have been too generous,
319
1043174
3991
Açıkça görülüyor ki, bazı normalleşme politikaları gereğinden fazla cömert
17:27
but I think everybody
320
1047189
3261
ancak bu sonuca herkesin varabileceğini düşünüyorum.
17:31
could engage in that.
321
1051471
4153
17:36
We need leadership
322
1056146
1178
Liderliğe ihtiyaç var,
17:37
in terms of admitting that we've still got a huge problem here
323
1057348
5775
hâlâ büyük bir sorunumuz olduğunu kabul etmek
17:43
and not turning that into almost a political thing
324
1063147
3924
ve bunu siyasi bir şeye çevirip
17:47
of, "Oh, isn't it brilliant what we did?"
325
1067095
4757
"Bu yaptığımız şey harika olmadı mı?" dememek gerek.
17:51
No, it's not brilliant,
326
1071876
1404
Hayır, harika değil
17:53
but there's many people, including the experts --
327
1073304
4673
ancak pek çok insan bu durumda, uzmanlar da dahil --
17:58
there's a lot they didn't understand,
328
1078001
2436
anlamadıkları birçok şey var
18:00
and everybody wishes a week earlier whatever action they took,
329
1080461
4530
ve herkes, nasıl bir adım atmış olursa olsun
18:05
they'd taken that a week earlier.
330
1085015
2318
bunu bir hafta önce yapmış olmayı diliyor.
18:08
The innovation tools,
331
1088128
1186
Yenilik araçları, vakfın antikorlar ve aşılarla ilgili çalışmaları,
18:09
that's where the foundation's work
332
1089338
6388
18:15
on antibodies, vaccines,
333
1095750
3238
bizim uzman olduğumuz konu bu.
18:19
we have deep expertise,
334
1099012
1836
18:20
and it's outside of the private sector,
335
1100872
3100
Özel sektör alanının dışındayız,
18:23
and so we have kind of a neutral ability to work with all the governments
336
1103996
4149
bu yüzden seçtiğimiz tüm hükûmetlerle ve şirketlerle
18:28
and the companies to pick.
337
1108169
1981
tarafsız olarak çalışma olanağımız var.
18:30
Particularly when you're doing break-even products,
338
1110174
2406
Özellikle başabaş noktası ürünlerinde,
18:32
which one should get the resources?
339
1112604
2094
kaynaklar hangisi için kullanılmalı?
18:34
There's no market signal for that.
340
1114722
3944
Bunun için bir piyasa sinyali yok.
18:38
Experts have to say, "OK, this antibody deserves the manufacturing.
341
1118690
3768
Uzmanlar "Tamam, bu antikor üretimi hak ediyor, şu aşı üretime layık," demeli,
18:42
This vaccine deserves the manufacturing,"
342
1122482
2616
18:45
because we have very limited manufacturing for both of those things,
343
1125122
4969
çünkü ikisi için de sınırlı imalatımız var
18:50
and it'll be cross-company, which never happens in the normal case,
344
1130115
3797
ve bu şirketlerarası olacak, ki normalde bu asla olmaz.
18:53
where one company invents it
345
1133936
1870
Normalde bir şirket icat eder
18:55
and then you're using the manufacturing plants of many companies
346
1135830
3947
ve sen de, en iyi seçimden en yüksek hacmi elde etmek için
18:59
to get maximum scale of the best choice.
347
1139801
3641
birçok şirketin üretim tesisini kullanırsın.
19:03
So I would be coordinating those things,
348
1143992
2639
Yani ben böyle şeyleri koordine ederim
19:06
but we need a leader who keeps us up to date,
349
1146655
5031
ancak yenilik tarafını motive etmenin yanında
19:11
is realistic
350
1151710
2712
bizi gelişmelerden haberdar edebilecek,
19:14
and shows us the right behavior,
351
1154446
2185
gerçekçi olacak ve bize doğru davranışı gösterecek bir lidere ihtiyacımız var.
19:16
as well as driving the innovation track.
352
1156655
2289
19:20
CA: I mean, you have to yourself be a master diplomat
353
1160246
2533
CA: Gerçekten bu konudaki konuşmalarına bakınca
19:22
in how you talk about this stuff.
354
1162803
1591
sen de uzman diplomat olmalıymışsın.
19:24
So I appreciate, almost, the discomfort here.
355
1164418
2121
Buradaki sıkıntıyı da takdir ediyorum.
19:26
But I mean, you talk regularly with Anthony Fauci,
356
1166563
3123
Anthony Fauci'yle düzenli olarak görüşüyorsun,
19:29
who is a wise voice on this by most people's opinion.
357
1169710
5091
o da çoğu insanın görüşüne göre bu konuda bilge bir ses
19:34
But to what extent is he just hamstrung?
358
1174825
2043
ama onun da bir noktada eli kolu bağlı değil mi?
19:36
He's not allowed to play the full role
359
1176892
3318
Bu koşullarda normalde oynayabileceği rolün tamamını oynamaya izni yok.
19:40
that he could play in this circumstance.
360
1180234
2358
19:43
BG: Dr. Fauci has emerged where he was allowed to have some airtime,
361
1183171
5411
BG: Doktor Fauci, konuşma yetkisinin olduğu bir zamanda ortaya çıktı
19:48
and even though he was stating things that are realistic,
362
1188606
4008
ve ifadeleri gayet gerçekçi olmasına rağmen --
19:52
his prestige has stuck.
363
1192638
2172
alanında saygın biri olarak, o şekilde açıkça konuşmaya hakkı vardı.
19:54
He can speak out in that way.
364
1194834
1818
19:56
Typically, the CDC would be the primary voice here.
365
1196676
5773
Genelde böyle durumlarda temel sözcü CDC olur.
20:02
It's not absolutely necessary,
366
1202933
1962
Böyle bir zorunluluk yok
20:04
but in previous health crises,
367
1204919
2576
ancak önceki sağlık krizlerinde CDC'deki uzmanların sözcü olmasına izin verilmişti.
20:07
you let the experts inside the CDC
368
1207519
2864
20:10
be that voice.
369
1210407
1367
20:11
They're trained to do these things,
370
1211798
1943
Onlar bu işler için eğitim aldı,
20:13
and so it is a bit unusual here how much we've had to rely on Fauci
371
1213765
6045
bu yüzden bu olayda CDC yerine Fauci'ye güvenmek zorunda olmamız
20:19
as opposed to the CDC.
372
1219834
1811
alışılagelmiş bir durum değil.
20:21
It should be Fauci, who's a brilliant researcher,
373
1221669
3851
Fauci dinlenmeli, o harika bir araştırmacı
20:25
so experienced, particularly in vaccines.
374
1225544
3163
ve özellikle aşılar konusunda çok tecrübeli.
20:28
In some ways, he has become, taking the broad advice
375
1228731
4270
Bazı yönlerden, kapsamlı tavsiyeler verme, yani epidemiyoloji tavsiyeleri verme
20:33
that's the epidemiology advice
376
1233025
3665
20:36
and explaining it in the right way,
377
1236714
2651
ve bunları doğru şekilde açıklama pozisyonuna geçti.
20:39
where he'll admit,
378
1239389
1160
Gerektiğinde "Burada bir ikinci dalga olabilir,
20:40
"OK, we may have a rebound here,
379
1240573
3415
20:44
and this is why we need to behave that way."
380
1244012
3175
o yüzden bu şekilde davranmalıyız," diyebildi.
20:47
But it's fantastic that his voice has been allowed to come through.
381
1247211
5933
Sesinin duyulmasına izin verilmesi şahane oldu.
20:53
CA: Sometimes.
382
1253817
1429
CA: Bazen.
20:55
Let's have the next question.
383
1255270
1963
Sıradaki soruyu alalım.
21:01
Nina Gregory, "How are you and your foundation
384
1261150
2652
Nina Gregory, "Aşının bulunduğunu varsayarsak
21:03
addressing the ethical questions about which countries get the vaccine first,
385
1263826
4490
siz ve vakfınız, hangi ülkede ilk aşılamanın yapılacağıyla ilgili
21:08
assuming you find one?"
386
1268340
1677
etik soruları nasıl değerlendiriyorsunuz?"
21:10
And maybe, Bill, use this as a moment
387
1270041
2009
Bill, belki bu fırsatı, aşı arayışının nerede olduğundan
21:12
to just talk about where the quest for the vaccine is
388
1272050
3968
ve bu konudaki haberleri değerlendirirken düşünmemiz gereken anahtar noktalardan
21:16
and what are just some of the key things we should all be thinking about
389
1276042
3435
21:19
as we track the news on this.
390
1279501
1792
bahsetmek için kullanabilirsin.
21:22
BG: There's three vaccines that are,
391
1282072
4332
BG: Eğer işe yararlarsa şimdilik üç aşı var:
21:26
if they work, are the earliest:
392
1286428
1616
21:28
the Moderna, which unfortunately, won't scale very easily,
393
1288068
6190
İlki Moderna, maalesef üretimi kolay olmayacak,
21:34
so if that works, it'll be mostly a US-targeted thing;
394
1294282
3950
o yüzden işe yararsa çoğunlukla ABD odaklı olacak.
21:38
then you have the AstraZeneca, which comes from Oxford;
395
1298984
2574
Diğer ikisi de Oxford'dan gelen AstraZeneca ve Johnson and Johnson.
21:41
and the Johnson and Johnson.
396
1301582
1332
21:42
Those are the three early ones.
397
1302938
1687
Bunlar en erken bulunan üç tanesi.
21:44
And we have animal data
398
1304649
3500
Hayvanlardan gelen verilerimiz var,
21:48
that looks potentially good but not definitive,
399
1308173
6241
potansiyel olarak iyi görünse de kesin değil,
özellikle de yaşlılarda işe yarayıp yaramayacağı kesin değil.
21:54
particularly will it work in the elderly,
400
1314438
2112
21:56
and we'll have human data over the next several months.
401
1316574
3202
Önümüzdeki birkaç ayda da insan verilerimiz olacak.
21:59
Those three will be gated by the safety and efficacy trial.
402
1319800
5763
Bu üçü güvenlik ve etkinlik denemeleriyle sınırlandırılacak,
22:05
That is, we'll be able to manufacture those,
403
1325587
2079
yani istediğimiz sayıda olmasa da, bunları imal edebileceğiz.
22:07
although not as much as we want.
404
1327690
2587
22:10
We'll be able to manufacture those before the end of the year.
405
1330301
2921
Bunları bu yıl bitmeden imal edebileceğiz.
22:13
Whether the Phase 3 will succeed
406
1333246
1792
Üçüncü aşamanın başarılı olup olmayacağı
22:15
and whether it'll complete before the end of the year,
407
1335062
2970
ve bunun yıl bitiminden önce tamamlanıp tamamlanmayacağı konusunda
22:18
I wouldn't be that optimistic about.
408
1338056
3648
pek iyimser olamam.
22:21
Phase 3 is where you need to really look at all the safety profile
409
1341728
4592
Üçüncü aşama, aşının güvenlik ve etkinlik profilinin iyice değerlendirildiği aşama.
22:26
and efficacy,
410
1346344
1166
22:27
but those will get started.
411
1347534
1530
İşte bunlara başlanacak.
22:29
And then there's four or five vaccines that use different approaches
412
1349088
4694
Başka yaklaşımlar kullanan dört veya beş aşı daha var,
22:33
that are maybe three or four months behind that:
413
1353806
2655
bunların süreci de üç dört ay geriden geliyor:
22:36
Novavax, Sanofi, Merck.
414
1356485
4361
Novavax, Sanofi, Merck.
22:40
And so we're funding factory capacity for a lot of these --
415
1360870
6245
Bunların çoğu için fabrika kapasitelerini finanse ediyoruz,
22:47
some complex negotiations are taking place right now on this --
416
1367139
6280
bu konuda karmaşık müzakereler sürüyor --
22:53
to get factories that will be dedicated to the poorer countries,
417
1373443
5293
Düşük ve orta gelirli denen,
daha yoksul ülkelere ayrılmış fabrikalar açma amacı var.
22:58
what's called low- and middle-income.
418
1378760
2544
23:01
And the very scalable constructs
419
1381328
2662
AstraZeneca ve Johnson and Johnson gibi ölçeklenebilir ürünlere odaklanacağız,
23:04
that include AstraZeneca and Johnson and Johnson,
420
1384014
4633
23:08
we'll focus on those,
421
1388671
1283
23:09
the ones that are inexpensive
422
1389978
1496
bunların maliyeti daha az
23:11
and you can build a single factory to make 600 million doses.
423
1391498
3802
ve kuracağınız tek bir fabrika 600 milyon doz üretebiliyor.
23:15
So a number of the vaccine constructs
424
1395324
4432
Yani birçok aşı yapısı potansiyel aşamada.
23:19
are potential.
425
1399780
1398
23:21
I don't see anything before the end of the year.
426
1401202
4016
Bu yıl bitmeden önce tamamlanmasını beklemiyorum.
23:25
That's really the best case,
427
1405242
1946
Bu gerçekten en iyi ihtimal.
23:27
and it's down to a few constructs now,
428
1407212
3519
Şimdi seçenekler birkaç aşı yapısına indi
23:30
which, typically, you have high failure rates.
429
1410755
4410
ve genelde yüksek hata oranı beklenir.
23:36
CA: Bill, is it the case
430
1416300
1196
CA: Bill, eğer sen ve vakfın bu resimde olmasaydınız
23:37
that if you and your foundation weren't in the picture here
431
1417520
2984
23:40
that market dynamics would likely lead to a situation
432
1420528
2986
piyasa dinamikleri, iyi bir aşı adayı ortaya çıktığı anda
23:43
where, as soon as a promising vaccine candidate emerged,
433
1423538
3853
zengin ülkelerin tüm mevcut arzı havada kapıştığı bir duruma yol açar mıydı?
23:47
the richer countries would basically snap up, gobble up
434
1427415
2760
23:50
all available initial supply --
435
1430199
2769
23:52
it just takes a while to manufacture these,
436
1432992
2064
Bunları üretmek zaman alıyor
23:55
and there would be nothing for the poorer countries --
437
1435080
3956
ve yoksul ülkelere pek bir şey kalmazdı --
23:59
but that what, effectively, you're doing
438
1439060
2501
ancak senin, etkili bir şekilde yaptığın şey,
24:01
by giving manufacturing guarantees and capability
439
1441585
3327
bu adaylardan bazılarına üretim garantisi ve imkanı vererek
24:04
to some of these candidates,
440
1444936
1901
24:06
you're making it possible that at least some of the early vaccine units
441
1446861
6493
en azından ilk aşı ünitelerinin bir kısmının
24:13
will go to poorer countries?
442
1453378
2357
yoksul ülkelere gitmesini mümkün kılmak mı?
24:15
Is that correct?
443
1455759
1248
Bu doğru mu?
24:17
BG: Well, it's not just us, but yes,
444
1457031
1866
BG: Bunu tek yapan biz değiliz ama doğru,
24:18
we're in the central role there,
445
1458921
2573
merkezi rolü biz oynuyoruz,
24:21
along with a group we created called CEPI, Coalition for Epidemic Preparedness,
446
1461518
6738
CEPI, yani Epidemik Hazırlık Koalisyonu adını verdiğimiz grubumuz da bizimle.
24:28
and the European leaders agree with this.
447
1468280
3967
Avrupa liderleri de bunu onaylıyor.
24:32
Now we have the expertise to look at each of the constructs
448
1472271
3028
Bizim, bir yapıya bakıp şu soruları sorabilecek uzmanlığımız var:
24:35
and say, "OK, where is there a factory in the world
449
1475323
2473
"Dünyanın neresinde bunu yapabilecek kapasitede bir fabrika var?
24:37
that has capacity that can build that?
450
1477820
1865
24:39
Which one should we put the early money into?
451
1479709
2636
İlk parayı hangisine yatırmalıyız?
24:42
What should the milestones be
452
1482369
1471
Sermayeyi birinden diğerine aktarma kararımız için gereken ölçüt ne olmalı?"
24:43
where we'll shift the money over to a different one?"
453
1483864
3242
24:47
Because the kind of private sector people
454
1487130
4179
Bu işlerden anlayan bazı özel sektör çalışanlarını bünyemizde barındırdığımız
24:51
who really understand that stuff,
455
1491333
2638
24:53
some of them work for us,
456
1493995
1734
24:55
and we're a trusted party on these things,
457
1495753
3916
ve bu konularda güvenilen bir taraf olduğumuz için
24:59
we get to coordinate a lot of it, particularly that manufacturing piece.
458
1499693
5340
işin çoğunu, özellikle de üretim kısmını koordine edebiliyoruz.
25:05
Usually, you'd expect the US to think of this as a global problem
459
1505374
5103
Genelde, ABD'den beklenen bunu küresel bir sorun olarak kabul etmesi
25:10
and be involved.
460
1510501
1168
ve müdahale etmesi.
25:11
So far, no activity on that front has taken place.
461
1511693
6016
Şimdiye kadar, bu yönde bir eylem olmadı.
25:17
I am talking to people in the Congress and the Administration
462
1517733
4353
Kongre'deki ve yönetimdeki insanlarla
25:22
about when the next relief bill comes along
463
1522110
3362
bir sonraki yardım fonunun ne zaman geleceğini,
25:25
that maybe one percent of that could go for the tools
464
1525496
4773
belki bu paranın yüzde birini
tüm dünyaya yardım edebilecek araçlar için harcayabileceğimizi konuşuyorum.
25:30
to help the entire world.
465
1530293
1930
25:32
And so it's possible,
466
1532247
2870
Yani bu mümkün ama pek şansı yok.
25:35
but it's unfortunate,
467
1535141
1831
25:36
and the vacuum here,
468
1536996
3200
Buradaki boşluk, dünyanın buna pek alışık olmaması.
25:40
the world is not that used to,
469
1540220
1468
25:41
and a lot of people are stepping in, including our foundation,
470
1541712
4497
Birçok insan, bizim vakfımız da dahil, devreye giriyor,
25:46
to try and have a strategy,
471
1546233
2506
yüksek ölüm yüzdeleri, olumsuz etkiler ve sağlık sistemlerinin çökmesi gibi
25:48
including for the poorer countries,
472
1548763
2103
25:50
who will suffer a high percentage of the deaths and negative effects,
473
1550890
6082
sorunlardan muzdarip olacak yoksul ülkeler için de bir strateji bulmaya çalışıyorlar.
25:56
including their health systems being overwhelmed.
474
1556996
3233
26:00
Most of the deaths will be in developing countries,
475
1560253
2581
Avrupa ve ABD'de yüksek ölüm sayıları görmemize rağmen
26:02
despite the huge deaths we've seen in Europe and the US.
476
1562858
3716
ölümlerin çoğu gelişmekte olan ülkelerde olacak.
26:07
CA: I mean, I wish I could be a fly on the wall
477
1567193
2263
CA: Keşke bir casus olup
26:09
and hearing you and Melinda talk about this,
478
1569480
2289
Melinda ve seni bu konuda konuşurken dinleyebilseydim
26:11
because of all of the ethical ... "crimes," let's say,
479
1571793
5465
Ne yaptığını bilmesi gereken liderler tarafından işlenen tüm ahlaki "suçlar" --
26:17
executed by leaders who should know better,
480
1577282
3824
26:21
I mean, it's one thing to not model mask-wearing,
481
1581130
4280
Demek istediğim, maske takma konusunda örnek olmamak başka,
26:25
but to not play a role in helping the world
482
1585434
6221
ortak bir düşman varken ve tüm insanlık olarak cevap vermemiz gerekirken
26:31
when faced with a common enemy,
483
1591679
1831
dünyaya yardım etmeye yanaşmamak
26:33
respond as one humanity,
484
1593534
1976
26:35
and instead ...
485
1595534
1226
ve hatta bunun yerine,
26:38
you know, catalyze a really unseemly scramble between nations
486
1598040
4777
uluslar arasında, aşı için savaşmak gibi, yakışıksız çekişmeler başlatmak başka.
26:42
to fight for vaccines, for example.
487
1602841
2459
26:45
That just seems -- surely, history is going to judge that harshly.
488
1605324
5855
Bu çok -- elbette, tarih bunu acımasızca yargılayacaktır.
26:51
That is just sickening.
489
1611203
3119
Bu çok mide bulandırıcı.
26:54
Isn't it? Am I missing something?
490
1614798
1998
Öyle değil mi? Bir şey mi kaçırıyorum?
26:56
BG: Well, it's not quite as black-and-white as that.
491
1616820
5357
BG: İşler bu kadar siyah beyaz değil.
27:02
The US has put more money out
492
1622201
2632
Şu ana kadar ABD, temel aşı araştırmalarını fonlamak için
27:04
to fund the basic research on these vaccines
493
1624857
3433
tüm ülkelerden fazla para harcadı
27:08
than any country by far,
494
1628314
2644
27:10
and that research is not restricted.
495
1630982
2679
ve bu araştırmalar kısıtlanmış değil.
27:13
There's not, like, some royalty that says, "Hey, if you take our money,
496
1633685
3629
"Eğer paramızı alıyorsan ABD'ye kâr payı vermelisin," diyen bir imtiyaz yok.
27:17
you have to pay the US a royalty."
497
1637338
2072
27:19
They do, to the degree they fund research,
498
1639434
2925
Aslında, araştırmanın finanse edildiği derecede veriyorlar,
27:22
it's for everybody.
499
1642383
1184
bu herkes için geçerli.
27:23
To the degree they fund factories, it's just for the US.
500
1643591
2686
Fabrikaların finanse edildiği derecede ise, sadece ABD için.
27:26
The thing that makes this tough is that in every other global health problem,
501
1646301
4501
Bu işi zorlaştıran şey ise, tüm küresel sağlık sorunlarında --
27:30
the US totally leads smallpox eradication,
502
1650826
3087
çiçek hastalığı eradikasyonuna ABD öncülük etti,
27:33
the US is totally the leader on polio eradication,
503
1653937
4832
çocuk felci eradikasyonu konusunda ABD liderdi,
27:38
with key partners -- CDC, WHO, Rotary, UNICEF, our foundation.
504
1658793
6098
elbette CDC, DSÖ, Rotary, UNICEF ve vakfımız gibi partnerlerle birlikte.
27:44
So the world -- and on HIV,
505
1664915
3159
Yani dünya -- HIV konusunda da,
27:48
under President Bush's leadership, but it was very bipartisan,
506
1668098
4770
Başkan Bush'un liderliğinde -- ancak bu çift taraflı bir şeydi,
27:52
this thing called PEPFAR was unbelievable.
507
1672892
2993
PEPFAR denilen şey de inanılmazdı.
27:55
That has saved tens of millions of lives.
508
1675909
2709
Bu on milyonlarca hayat kurtardı.
27:58
And so it's that the world always expected the US
509
1678642
4272
Durum şu ki, dünya her zaman ABD'den,
28:02
to at least be at the head of the table,
510
1682938
2003
en azından masanın başında oturmasını bekledi,
28:04
financially, strategy, OK, how do you get these factories for the world,
511
1684965
5732
finansal ve stratejik olarak ne yapılacak, fabrikalar dünyaya nasıl yayılacak --
28:10
even if it's just to avoid the infection coming back to the US
512
1690721
3979
bunlar sadece enfeksiyonun ABD'ye geri dönmesini önlemek
28:14
or to have the global economy working,
513
1694724
1872
veya küresel ekonomiyi canlı tutmak için olsa bile,
28:16
which is good for US jobs
514
1696620
1990
ki ABD'deki işlerin ABD dışında talep görmesi de iyi bir şey.
28:18
to have demand outside the US.
515
1698634
3332
28:21
And so the world is kind of --
516
1701990
1880
Yani dünyanın tavrı biraz --
28:23
you know, there's all this uncertainty about which thing will work,
517
1703894
3182
neyin işe yarayıp yaramayacağı hakkında belirsizlikler var
28:27
and there's this, "OK, who's in charge here?"
518
1707100
3913
ve dünya "Peki, burada yetkili kim?" diye soruyor.
28:31
And so the worst thing, the withdrawal from WHO,
519
1711037
4454
Şu ana kadar en kötü şey DSÖ'den çekilmekti.
28:35
that is a difficulty that hopefully will get remedied
520
1715515
6773
Umarım bir noktada bu zorluğa bir çözüm bulunur,
28:42
at some point,
521
1722312
1583
28:43
because we need that coordination
522
1723919
3001
çünkü DSÖ'nün sağlayacağı koordinasyona ihtiyacımız var.
28:46
through WHO.
523
1726944
1511
28:49
CA: Let's take another question.
524
1729488
2378
CA: Başka bir soru alalım.
28:55
Ali Kashani, "Are there any particularly successful models
525
1735661
3176
Ali Kashani, "Dünya çapında, pandemiyle başa çıkma konusunda
28:58
of handling the pandemic that you have seen around the world?"
526
1738861
3012
özellikle başarılı bulduğunuz bir model var mı?"
29:03
BG: Well, it's fascinating that, besides early action,
527
1743540
4488
BG: Erken önlem almak dışında, bazı etkileyici uygulamalar da var.
29:08
there are definitely things where you take people who have tested positive
528
1748052
3602
Örneğin testi pozitif çıkanları alıp nabız oksimetrelerini takip ediyorsunuz.
29:11
and you monitor their pulse ox,
529
1751678
3380
29:15
which is the oxygen saturation level in their blood,
530
1755082
3161
Bu, kandaki oksijen doygunluğu seviyesini gösteriyor
29:18
which is a very cheap detector,
531
1758267
1596
ve gerçekten çok ucuz bir detektör.
29:19
and then you know to get them to the hospitals fairly early.
532
1759887
3438
Böylece onları hastaneye erken yatırmanız gerektiğini anlıyorsunuz.
29:23
Weirdly, patients don't know things are about to get severe.
533
1763349
6895
Tuhaf bir şekilde, hastalar durumlarının ağırlaşmak üzere olduğunu hissetmiyor.
29:30
It's an interesting physiological reason that I won't get into.
534
1770268
4263
İlginç bir fizyolojik sebebi var ama detayına girmeyeceğim.
29:34
And so Germany has quite a low case fatality rate
535
1774555
5022
Almanya hastalarını bu şekilde takip ederek vaka ölüm oranlarını düşük tuttu.
29:39
that they've done through that type of monitoring.
536
1779601
2946
29:42
And then, of course, once you get into facilities,
537
1782571
2959
Elbette, tıbbi tesisler konusuna gelecek olursak
29:45
we've learned that the ventilator, actually, although extremely well-meaning,
538
1785554
5143
ilk günlerde, kesinlikle iyi niyetle de olsa
29:50
was actually overused and used in the wrong mode
539
1790721
4346
solunum cihazlarının gereğinden fazla ve yanlış modda kullanıldığını öğrendik.
29:55
in those early days.
540
1795091
1244
29:56
So the health -- the doctors are way smarter about treatment today.
541
1796359
6558
Yani doktorlar tedavi konusunda şimdi daha akıllıca davranıyor.
30:02
Most of that, I would say, is global.
542
1802941
2352
Bence bunların çoğu küresel.
30:05
Using this pulse ox as an early indicator,
543
1805317
2270
Nabız oksimetresi erken bir indikatör olarak daha yaygın kullanılacak
30:07
that'll probably catch on broadly,
544
1807611
1680
30:09
but Germany was a pioneer there.
545
1809315
2627
ama bunun öncüsü Almanya.
30:11
And now, of course, dexamethasone -- fortunately, it's cheap, it's oral,
546
1811966
6106
Şimdi de tabii, deksametazon -- neyse ki ucuz bir şey, oral
30:18
we can ramp up manufacture.
547
1818096
1656
ve üretimini artırmak mümkün.
30:19
That'll go global as well.
548
1819776
2951
Bu da küresel olacak.
30:25
CA: Bill, I want to ask you something about
549
1825061
3789
CA: Bill, senin için kişisel olarak tüm bu sürecin nasıl geçtiğini sormak istiyorum,
30:28
what it's been like for you personally through this whole process.
550
1828874
3155
30:32
Because, weirdly, even though your passion and good intent on this topic
551
1832053
6017
çünkü tuhaf bir şekilde, bu konudaki tutkun ve iyi niyetin
30:38
seems completely bloody obvious to anyone who has spent a moment with you,
552
1838094
5610
seninle bir an bile geçirmiş biri için çok açık olsa da
30:43
there are these crazy conspiracy theories out there about you.
553
1843728
4043
dışarıda senin hakkında çılgın komplo teorileri var.
30:47
I just checked in with a company called Zignal
554
1847795
2874
Zignal adında, sosyal medya alanını takip eden bir şirketten kontrol ettim.
30:50
that monitors social media spaces.
555
1850693
2389
30:53
They say that, to date, I think on Facebook alone,
556
1853106
4179
Diyorlar ki, şu ana kadar, sadece Facebook üzerinde
30:57
more than four million posts have taken place
557
1857309
4174
seni virüsle ilgili bir tür komplo teorisiyle bağdaştıran
31:01
that associate you with some kind of conspiracy theory around the virus.
558
1861507
5202
dört milyondan fazla gönderi paylaşılmış.
31:07
I read that there was a poll that more than 40 percent of Republicans
559
1867133
5961
Okuduklarıma göre, bir ankete katılan Cumhuriyetçilerin yüzde 40'ından fazlası
31:13
believe that the vaccine that you would roll out
560
1873118
3807
senin halka sunacağın aşının her nasılsa insanların içine bir mikroçip yerleştirip
31:16
would somehow plant a microchip in people to track their location.
561
1876949
4996
konumlarını takip edeceğine inanıyormuş.
31:21
I mean, I can't even believe that poll number.
562
1881969
4502
Bu sayılara inanamıyorum.
31:27
And then some people are taking this seriously enough,
563
1887376
3073
Bazı insanlar bunu gayet ciddiye de alıyor
31:30
and some of them have even been recirculated on "Fox News" and so forth,
564
1890473
4675
ve hatta bazıları Fox News'te de çıktı.
31:35
some people are taking this seriously enough
565
1895172
2257
Bazı insanlar bunu, gerçekten korkunç tehditler yağdıracak kadar ciddiye alıyor.
31:37
to make really quite horrible threats and so forth.
566
1897453
4253
31:41
You seem to do a good job sort of shrugging this off,
567
1901730
3774
Bunu kafana takmamak konusunda iyi iş çıkarıyorsun
31:45
but really, like, who else has ever been in this position?
568
1905528
3414
ama gerçekten, kaç kişi böyle bir pozisyona düşmüştür ki?
31:48
How are you managing this?
569
1908966
2105
Bununla nasıl baş ediyorsun?
31:51
What on earth world are we in
570
1911095
2987
Nasıl bir dünyada yaşıyoruz ki böyle yanlış bilgiler ortalıkta dolaşabiliyor?
31:54
that this kind of misinformation can be out there?
571
1914106
2372
31:56
What can we do to help correct it?
572
1916502
1751
Bunu düzeltmek için ne yapabiliriz?
31:59
BG: I'm not sure.
573
1919856
3245
Emin değilim.
32:04
And it's a new thing
574
1924539
2392
Komplo teorilerinin olması da çok yeni bir şey.
32:08
that there's conspiracy theories.
575
1928380
3023
32:11
I mean, Microsoft had its share of controversy,
576
1931427
2490
Microsoft hakkında da münakaşalar oldu
32:13
but at least that related to the real world, you know?
577
1933941
2933
ama onlar en azından gerçek dünyayla bağlantılıydı.
32:16
Did Windows crash more than it should?
578
1936898
3637
Microsoft gereğinden fazla mı çöktü?
32:20
We definitely had antitrust problems.
579
1940559
1840
Kesinlikle antitröst problemlerimiz oldu
32:22
But at least I knew what that was.
580
1942423
2879
ama en azından bunların ne olduğunu biliyordum.
32:25
When this emerged, I have to say,
581
1945326
1916
Bu çıktığında ise, söylemeliyim ki ilk tepkim dalga geçmek oldu.
32:27
my instinct was to joke about it.
582
1947266
4177
32:31
People have said that's really inappropriate,
583
1951467
2386
İnsanlar bunun uygunsuz olduğunu çünkü durumun ciddi olduğunu söylediler,
32:33
because this is a very serious thing.
584
1953877
2777
32:37
It is going to make people less willing to take a vaccine.
585
1957270
4865
insanların aşı olma isteğini kırabileceğini söylediler.
32:42
And, of course, once we have that vaccine,
586
1962159
2953
Elbette, aşı üretildiği zaman, bir yönden maskeler gibi olacak:
32:45
it'll be like masks,
587
1965136
1772
32:46
where getting lots of people,
588
1966932
2661
özellikle de bulaşı önleyen bir aşı olursa,
32:49
particularly when it's a transmission-blocking vaccine,
589
1969617
3349
olabildiğince çok insana ulaşmak, aşının geniş çapta sahiplenilmesini sağlamak
32:52
there's this huge community benefit
590
1972990
2583
32:55
to widespread adoption of that vaccine.
591
1975597
5314
toplum için çok büyük yarar sağlayacak.
33:00
So I am caught a little bit,
592
1980935
3283
Yani buna biraz hazırlıksız yakalandım.
33:04
unsure of what to say or do,
593
1984242
2458
Ne söyleyeceğimi ve yapacağımı bilmiyorum, çünkü bu komplo olayları benim için yeni
33:06
because the conspiracy piece is a new thing for me,
594
1986724
3460
33:11
and what do you say
595
1991287
3566
ve dedikodulara prim vermeden söyleyebileceğim ne var ki?
33:14
that doesn't give credence to the thing?
596
1994877
4503
33:19
The fact that a "Fox News" commentator, Laura Ingraham,
597
1999404
5051
Fox News sunucusu Laura Ingraham'ın,
33:24
was saying this stuff about me microchipping people,
598
2004479
2462
insanları mikroçiplediğimden bahsettiğini düşününce
33:26
that survey isn't that surprising because that's what they heard
599
2006965
3701
o anketin sonuçları hiç de şaşırtıcı gelmiyor
çünkü televizyonda duydukları şey bu.
33:30
on the TV.
600
2010690
2195
33:33
It's wild.
601
2013418
1985
Çok çılgınca.
33:35
And people are clearly seeking simpler explanations
602
2015427
3293
Açıkça görülüyor ki insanlar gidip virüsbilim çalışmaktansa
33:38
than going and studying virology.
603
2018744
2968
daha basit açıklamalar arıyorlar.
33:43
CA: I mean,
604
2023379
1723
CA: TED apolitik bir oluşum ama gerçeğe inanıyoruz.
33:45
TED is nonpolitical,
605
2025126
1425
33:46
but we believe in the truth.
606
2026575
2737
33:49
I would say this:
607
2029336
2722
O yüzden diyorum ki,
33:52
Laura Ingraham, you owe Bill Gates an apology and a retraction.
608
2032082
4092
Laura Ingraham, Bill Gates'e bir özür ve tekzip borçlusun.
33:56
You do.
609
2036198
1168
Kesinlikle öyle.
33:57
And anyone who's watching this
610
2037390
1558
Şu an bunu izliyorsanız ve bir dakika bile olsa
33:58
who thinks for a minute that this man is involved in some kind of conspiracy,
611
2038972
4790
bu adamın bir komployla ilgisi olduğunu düşündüyseniz
34:03
you want your head examined.
612
2043786
1335
beyninizi kontrol ettirmelisiniz.
34:05
You are crazy.
613
2045145
1238
Çıldırmış olabilirsiniz.
34:06
Enough of us know Bill over many years
614
2046407
2589
Çoğumuz Bill'i uzun yıllardır tanıyoruz,
34:09
and have seen the passion and engagement in this to know
615
2049020
3760
bu konudaki tutkusunu ve bağlılığını gördüğüm için söylüyorum:
34:12
that you are crazy.
616
2052804
1564
Siz çıldırmışsınız.
34:14
So get over it,
617
2054392
1172
O yüzden artık aşın bunu
34:15
and let's look at the actual problem of solving this pandemic.
618
2055588
3705
ve pandemiyle mücadele gibi gerçek konulara geri dönelim.
34:19
Honestly.
619
2059317
1460
Cidden söylüyorum.
34:20
If anyone in the chat here has a suggestion,
620
2060801
2155
Eğer şu an sohbette olan birilerinin önerisi varsa
34:22
a positive suggestion for how you can,
621
2062980
2595
bu komplo teorilerinden nasıl kurtulacağımızla ilgili
34:25
how do you get rid of conspiracies,
622
2065599
1851
olumlu bir öneri --
34:27
because they feed on each other.
623
2067474
1804
çünkü bunlar birbirini besliyor --
34:29
Now, "Oh, well I would say that, because I'm part of the conspiracy,"
624
2069302
3889
"Bunu biliyorum çünkü ben de komplonun bir parçasıyım," falan diyorsanız yazın.
34:33
or whatever.
625
2073215
1190
34:34
Like, how do we get back to a world
626
2074429
2853
Bilginin güvenilir olduğu bir dünyaya nasıl geri döneceğiz?
34:39
where information can be trusted?
627
2079080
1673
34:40
We have to do better on it.
628
2080777
1898
Bu konuda iyileşmek zorundayız.
34:42
Are there any other questions out there from the community?
629
2082699
2794
Topluluğumuzdan başka soru var mı?
34:50
Aria Bendix from New York City:
630
2090912
1513
New York'tan Aria Bendix:
34:52
"What are your personal recommendations for those who want to reduce
631
2092449
3382
"Vaka artışının ortasındayken enfekte olma riskini düşürmek isteyen biri için
34:55
their risk of infection amid an uptick in cases?"
632
2095855
3305
kişisel olarak ne önerirsiniz?"
35:00
BG: Well, it's great if you have a job
633
2100369
2775
BG: Eğer evde kalıp dijital görüşmelerle sürdürebileceğin bir işin varsa bu güzel.
35:03
that you can stay at your house and do it through digital meetings,
634
2103168
7008
35:10
and even some of your social activities,
635
2110200
4291
Bazı sosyal aktiviteler bile böyle yürütülebilir,
35:14
you know, I do video calls with lots of friends.
636
2114515
3759
mesela ben arkadaşlarımla hep görüntülü konuşuyorum.
35:18
I have friends in Europe that, who knows when I'll see them,
637
2118298
3017
Avrupa'da arkadaşlarım var, kim bilir onları ne zaman görebileceğim
35:21
but we schedule regular calls to talk.
638
2121339
4853
ama konuşmak için düzenli görüşmeler ayarlıyoruz.
35:26
If you stay fairly isolated,
639
2126586
4933
Eğer kendini izole edebiliyorsan fazla risk almıyorsundur.
35:31
you don't run much risk,
640
2131543
3517
35:35
and it's when you're getting together with lots of other people,
641
2135084
5854
Riski arttıran şey, iş için veya sosyal ortamlarda
35:40
either through work or socialization,
642
2140962
1814
diğer insanlarla bir araya gelmek.
35:42
that drives that risk,
643
2142800
2823
35:45
and particularly in these communities where you have increased cases,
644
2145647
6116
Özellikle de vaka sayısı artan yerlerde, zorunlu tutulmayacak olmasına rağmen
35:51
even though it's not going to be mandated,
645
2151787
2677
35:54
hopefully, the mobility numbers will show people responding
646
2154488
4042
umuyorum ki, hareketlilik oranı insanların sorumlu davrandığını
35:58
and minimizing those kind of out-of-the-house contacts.
647
2158554
6543
ve ev dışı teması en aza indirdiğini gösterir.
36:05
CA: Bill, I wonder if I could just ask you
648
2165121
2012
CA: Bill, sana hayırseverlik hakkında soru sormak istiyorum.
36:07
just a little bit about philanthropy.
649
2167157
1779
36:08
Obviously, your foundation has played a huge role in this,
650
2168960
3366
Vakfının burada büyük rol oynadığı açık ama genel olarak hayırseverlik hakkında --
36:12
but philanthropy more generally.
651
2172350
3409
36:15
You know, you've started this Giving Pledge movement,
652
2175783
3427
Verme Sözü adında bir hareket başlattın,
36:19
recruited all these billionaires
653
2179234
2695
ölümlerinden önce veya sonra
36:21
who have pledged to give away half their net worth
654
2181953
5061
net varlıklarının yarısını bağışlamaya yemin eden milyarderleri birleştirdin
36:27
before or after their death.
655
2187038
2304
36:29
But it's really hard to do.
656
2189366
1335
ancak bunu yapmak çok zor.
36:30
It's really hard to give away that much money.
657
2190725
2317
O kadar parayı bağışlamak gerçekten zor.
36:33
You yourself, I think,
658
2193066
1186
Sanırım sen kendin de, Verme Sözü başladığından beri -- kaç yıl?
36:34
since The Giving Pledge was started --
659
2194276
2015
36:36
what? 10 years ago or something, I'm not sure when --
660
2196315
3320
On yıl önce olmalı, zamanını tam hatırlamıyorum --
36:39
but your own net worth, I think, has doubled since that period
661
2199659
3418
ama o zamandan beri, dünyanın en önde gelen hayırseveri olmana rağmen
36:43
despite being the world's leading philanthropist.
662
2203101
3478
net varlığın yaklaşık iki katına çıktı.
36:46
Is it just fundamentally hard to give away money effectively
663
2206981
5483
Bu kadar parayı, dünyayı daha iyi bir yer yapmak adına
36:52
to make the world better?
664
2212488
2456
etkili bir şekilde kullanmak zor mu
36:54
Or should the world's donors,
665
2214968
4027
yoksa dünyanın bağışçıları, özellikle de gerçekten zengin olan bağışçıları,
36:59
and especially the world's really rich donors,
666
2219019
2202
37:01
start to almost commit to a schedule,
667
2221245
2221
bunun için bir program hazırlamalı mı?
37:03
like, "Here's a percentage of my net worth each year
668
2223490
3782
Mesela, "İşte her yıl için net varlığımın bir yüzdesi.
37:07
that, as I get older,
669
2227296
1368
Belki ben yaşlandıkça bu da artar.
37:08
maybe that goes up.
670
2228688
1737
37:10
If I'm to take this seriously,
671
2230449
2398
Eğer bu işi ciddiye alacaksam
37:12
I have to give away -- somehow, I've got to find a way
672
2232871
2646
bu parayı vermeliyim -- bunu etkili bir şekilde yapmanın yolunu bulmalıyım."
37:15
of doing that effectively."
673
2235541
1376
37:16
Is that an unfair and crazy question?
674
2236941
2379
Bu adaletsizce ve çılgınca bir soru mu?
37:19
BG: Well, it'd be great to up the rate,
675
2239344
3389
BG: Yüzdeyi arttırmak harika olur.
37:22
and our goal, both as the Gates Foundation or through The Giving Pledge,
676
2242757
5393
Bizim hem Gates Vakfı hem Verme Sözü olarak temel hedefimiz
insanlara, kendilerini bağlı hissettikleri amaçlar bulmalarında yardımcı olmak.
37:28
is to help people find causes they connect to.
677
2248174
3333
37:31
People give through passion.
678
2251531
2916
İnsanlar tutkuları sayesinde verir.
37:34
Yes, numbers are important,
679
2254471
1945
Evet, sayılar biraz önemli
37:36
but there's so many causes out there.
680
2256440
2683
ama dışarıda çözülecek çok sorun var.
37:39
The way you're going to pick is you see somebody who's sick,
681
2259147
3347
Seçimi şöyle yapacaksınız: Hasta birini göreceksiniz,
37:42
you see somebody who's not getting social services.
682
2262518
3002
sosyal hizmetlerden yararlanamayan birini göreceksiniz,
37:45
You see something that helps reduce racism.
683
2265544
2863
ırkçılığı azaltmaya yarayan bir şey göreceksiniz
37:48
And you're very passionate, and so you give to that.
684
2268431
3118
ve bu konuda tutkulu olacaksınız, onun için para vereceksiniz.
37:51
And, of course,
685
2271573
1201
Ayrıca, elbette bazı hayırseverlik eylemleri düzgün işlemeyecek.
37:52
some philanthropic gifts won't work out.
686
2272798
2100
37:54
We do need to up the ambition level of philanthropists.
687
2274922
5558
Hayırseverlerin heveslerini arttırmaya hala ihtiyacımız var.
38:00
Now, collaborative philanthropy
688
2280504
1583
Senin de Audacious Project ile desteklediğin iş birlikçi hayırseverlik --
38:02
that you're helping to facilitate through Audacious,
689
2282111
4068
38:06
there's four or five other groups that are getting philanthropists together,
690
2286203
3609
hayırseverleri bir araya getiren dört beş grup daha var.
38:09
that is fantastic,
691
2289836
1195
Bu harika, çünkü bu şekilde birbirlerinden öğreniyorlar,
38:11
because then they learn from each other,
692
2291055
3152
38:14
they get confidence from each other,
693
2294231
2148
birbirlerine güven veriyorlar,
38:16
they feel like, "Hey, I put in x, and the four other people put money in,
694
2296403
4566
"Ben x kadar para koydum, dört kişi daha buna para koydu,
38:20
so I'm getting more impact,"
695
2300993
3384
bu daha çok etki yaratacak," diye düşünüyorlar.
38:24
and hopefully, it can be made fun for them even when they find out,
696
2304401
4427
Umarım, belli bir iyiliklerinin iyi gitmediğini öğrendiklerinde bile
38:28
OK, that particular gift didn't work out that well,
697
2308852
2428
bu onlar için zevkli olabilir ve devam ederler.
38:31
but let's keep going.
698
2311304
2878
38:34
So philanthropy, yes,
699
2314206
1996
Yani hayırseverlik oranının yükseldiğini görmek isterim.
38:36
I would like to see the rate go up,
700
2316226
2671
38:38
and people who do get going,
701
2318921
3081
Devam eden insanlar için de eğlenceli, tatmin edici bir deneyim
38:42
it is fun,
702
2322026
1190
38:43
it's fulfilling,
703
2323240
2151
38:45
you pick which of the family members are partnered in doing it.
704
2325415
4108
ve hangi aile bireyinin ortak olacağını seçebiliyorsunuz.
38:49
In my case, Melinda and I love doing this stuff together,
705
2329547
3239
Kendim için konuşacak olursam
ben ve Melinda bunu birlikte yapmayı, birlikte öğrenmeyi seviyoruz.
38:52
learning together.
706
2332810
1167
38:54
Some families, it will even involve the kids in the activities.
707
2334001
4815
Bazı ailelerde, çocuklar bile aktivitelerde yer alıyor.
38:58
Sometimes the kids are pushing.
708
2338840
1739
Bazen ittirici güç çocuklar oluyor.
39:00
When you have lots of money,
709
2340603
2823
Gerçekten çok paranız olduğunda
39:03
you still think of a million dollars as a lot of money,
710
2343450
3433
hâlâ milyon dolarların çok para olduğunu düşünürsünüz
39:06
but if you have billions,
711
2346907
1862
ama milyarlarınız varsa yüzlerce milyonunu vermeniz gerekir.
39:08
you should be giving hundreds of millions.
712
2348793
2132
39:10
So it's kind of charming that, in terms of your personal expenditure,
713
2350949
4272
Kişisel harcamalarınızın aynı seviyede kalması çok büyüleyici.
39:15
you stay at the level you were at before.
714
2355245
2019
39:17
That's societally quite appropriate.
715
2357288
2686
Bu toplumun kabul edebileceği bir şey
39:19
But on your giving, you need to scale up
716
2359998
3173
ancak verdiğiniz miktarı arttırmak zorundasınız, yoksa bu vasiyetiniz olur
39:23
or else it will be your will,
717
2363195
5560
39:28
and you won't get to shape it and enjoy it quite that same way.
718
2368779
4229
ve bu durumda yardımlarınızı istediğiniz gibi şekillendiremezsiniz
ve bundan o kadar da zevk almazsınız.
39:33
And so without --
719
2373032
1221
39:34
we don't want to mandate it,
720
2374277
1778
Bunu zorunlu tutmak istemiyoruz
39:36
but yes, both you and I want to inspire philanthropists
721
2376079
4840
ama evet, sen de ben de hayırseverlere ilham vermek istiyoruz ki
39:40
to see that passion, to see those opportunities
722
2380943
3539
tutkularını ve fırsatları geçmiştekinden çok daha hızlı görebilsinler,
39:44
significantly faster than in the past,
723
2384506
3349
39:47
because whether it's race or disease, or all the other social ills,
724
2387879
4871
çünkü ırkçılık, hastalık veya başka bir toplumsal sorun olması fark etmeksizin
39:52
the innovation of what philanthropy can go to and do quickly
725
2392774
4506
hayırseverliğin hızlıca gidip yapabileceği yenilikler --
39:57
that, if it works, government can come in behind it and scale it up,
726
2397304
3241
işe yaraması durumunda hükümet de peşinden gidip bunu yaygınlaştırabilir.
40:00
God knows we need solutions,
727
2400569
2184
Tanrı biliyor ki çözüme ihtiyacımız var,
40:02
we need that kind of hope and progress
728
2402777
3335
beklentilerimizi yüksek tutmaya,
40:06
that expectations are high
729
2406136
4386
zor sorunları çözmemize yarayacak umuda ve ilerlemeye ihtiyacımız var.
40:10
that will solve very tough problems.
730
2410546
2744
40:13
CA: I mean, most philanthropists, even the best of them,
731
2413956
3562
CA: Çoğu hayırsever hatta en iyileri bile
40:17
find it hard to give away more than about a percent of their net worth every year,
732
2417542
4268
her yıl net varlıklarının yüzde birinden fazlasını vermekte zorlanıyor
40:21
and yet the world's richest often have access
733
2421834
4038
ancak dünyanın en zenginlerinin, genelde büyük yatırım fırsatlarına erişimi var.
40:25
to great investment opportunities.
734
2425896
1662
40:27
Many of them are gaining wealth at seven to 10 percent plus per year.
735
2427582
3906
Çoğunun varlığı, her geçen yıl yüzde yedi ile on arasında artıyor.
40:31
Isn't it the case that to have a real chance
736
2431512
2225
Gerçekten varlığının yarısını verme şansın olması için, her yıl
40:33
of giving away half your fortune,
737
2433761
1726
40:35
at some point you have to plan to give away five, six, seven, eight,
738
2435511
4070
varlığının yüzde beş, altı, yedi, sekiz veya onunu vermeyi planlaman gerekmez mi?
40:39
10 percent of your net worth annually?
739
2439605
2480
40:42
And that is, isn't that the logic of what should be happening?
740
2442109
4859
Olması gereken şeyin mantığı bu değil mi?
40:46
BG: Yeah, there are people like Chuck Feeney,
741
2446992
2391
BG: Evet, Chuck Feeney gibi
40:49
who set a good example and gave away all of his money.
742
2449407
7000
parasının tümünü bağışlayıp iyi örnek teşkil eden insanlar var.
40:56
Even Melinda and I are talking about, should we up the rate that we give at?
743
2456431
5400
Hatta Melinda ve ben de bağış oranımızı artırmalı mıyız diye düşünüyoruz.
41:01
As you say, we've been very lucky on the investment side
744
2461855
4032
Dediğin gibi, yatırım konusunda işler birçok yönden iyi gidiyor.
41:05
through a variety of things.
745
2465911
1398
41:07
Tech fortunes in general have done well,
746
2467333
4336
Genel olarak teknoloji servetlerinin durumu iyi,
41:11
even this year,
747
2471693
1871
hatta bu yıl bile, ki bu dünyada yaşananlara tezatlık oluşturuyor.
41:13
which is one of those great contrasts
748
2473588
5330
41:18
in what's going on in the world.
749
2478942
2449
41:21
And I do think there's an expectation that we should speed up,
750
2481415
4677
Ben de hızlanmamız gerektiğine dair bir beklenti olduğunu düşünüyorum
41:26
and there's a reason to speed up,
751
2486116
2890
ve hızlanmak için gerekçe de var,
41:29
and government is going to miss a lot of needs.
752
2489030
3656
hükûmet birçok ihtiyacı gözden kaçıracak.
41:32
Yes, there's tons of government money out there,
753
2492710
2912
Evet, hükûmetin çok parası var ama paranın iyi bir şekilde harcanmasına yardım etmek,
41:35
but helping it be spent well,
754
2495646
1712
41:37
helping find places it's not stepping up,
755
2497382
3344
ulaşmadığı yerlere ulaşmasını sağlamak --
41:40
and if people are willing to give to the developing world,
756
2500750
4822
ve eğer insanlar gelişmekte olan ülkelere yardım etmeye isteklilerse
41:45
they don't have governments
757
2505596
1448
o insanların, GSYİH'nin yüzde 15'i kadar çek yazabilecek hükûmetleri de yok,
41:47
that can print checks for 15 percent of GDP,
758
2507068
4619
41:51
and so the suffering there broadly, just the economic stuff alone,
759
2511711
4169
yani oradaki geniş çaplı sorunlar, pandemiyi bir kenara bırakın,
41:55
put aside the pandemic,
760
2515904
2505
yalnız ekonominin yarattığı sorunlar bile çok üzücü.
41:58
is tragic.
761
2518433
1337
41:59
It's about a five-year setback
762
2519794
2886
Normalde ileriye giden bu ülkeler için bu durum beş yıl geriye gitmek demek,
42:02
in terms of these countries moving forward,
763
2522704
2604
42:05
and in a few cases, it's tough enough that the very stability of the country
764
2525332
4333
hatta bazıları için o kadar sıkıntılı ki ülkenin istikrarı bile tehlikede.
42:09
is in question.
765
2529689
1778
42:12
CA: Well, Bill,
766
2532249
1159
CA: Bill, Melinda ile yaptıklarınıza çok büyük saygı duyuyorum.
42:13
I'm in awe of what you and Melinda have done.
767
2533432
5453
42:18
You walk this narrow path
768
2538909
3456
Dar bir yolda yürüyorsunuz ve birçok şeyi dengelemeye çabalıyorsunuz
42:22
of trying to juggle so many different things,
769
2542389
4498
42:26
and the amount of time that you dedicate to the betterment of the world at large,
770
2546911
5783
ve dünyayı bütünüyle iyileştirmeye adadığınız zaman ve elbette para
42:32
and definitely the amount of money
771
2552718
1704
42:34
and the amount of passion you put into it --
772
2554446
2074
ve tüm bunlara duyduğunuz tutku --
42:36
I mean, it's pretty awesome,
773
2556544
1408
bunlar harika şeyler
42:37
and I'm really grateful to you for spending this time with us now.
774
2557976
4361
ve bize zamanını ayırdığın için sana çok minnettarım.
42:42
Thank you so much,
775
2562361
1635
Çok teşekkürler ve gerçekten, bu yılın geri kalanında da
42:44
and honestly, the rest of this year,
776
2564020
1740
42:45
your skills and resources are going to be needed more than ever,
777
2565784
3117
senin becerilerin ve kaynaklarına her zamankinden çok ihtiyaç duyulacak,
42:48
so good luck.
778
2568925
1176
o yüzden iyi şanslar.
42:50
BG: Well, thanks.
779
2570669
1164
BG: Teşekkürler.
42:51
It's fun work and I'm optimistic, so thanks, Chris.
780
2571857
2788
Bu eğlenceli bir iş ve ben iyimserim, teşekkürler Chris.
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7