The most powerful woman you've never heard of | T. Morgan Dixon and Vanessa Renae

58,253 views ・ 2019-04-04

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Nurten KONAKCI Gözden geçirme: Figen Ergürbüz
00:12
T. Morgan Dixon: I would like to tell you about the most powerful woman
0
12648
3726
T. Morgan Dixon: Size daha önce adını hiç duymadığınız
00:16
you've never heard of.
1
16398
1330
dünyanın en güçlü kadınından bahsedeceğim.
00:19
This is Septima Clark.
2
19017
2085
Onun adı Septima Clark.
00:21
Remember her name: Septima Clark.
3
21126
1784
Bu adı unutmayın: Septima Clark.
00:22
Dr. King called her the "the architect of the civil rights movement,"
4
22934
3737
Dr. King ona ''Sivil Haklar Hareketi'nin Mimarı'' derdi
00:26
because she created something called Citizenship Schools.
5
26695
2667
çünkü o Vatandaşlık Okulları'nı kurdu.
00:29
And in those schools, she taught ordinary women the practical skills
6
29386
3216
Bu okullarda sıradan kadınlara pratik beceriler öğreterek
00:32
to go back into their communities and teach people to read.
7
32626
3184
kendi topluluklarındaki kişilere okumayı öğretmelerini sağladı.
00:35
Because if they could read,
8
35834
2048
Çünkü eğer okumayı öğrenirlerse
00:37
they could vote.
9
37906
1150
oy kullanabileceklerdi.
00:39
Well, these women took those organizing skills,
10
39383
2315
Kadınlar bu becerileri edinip
00:41
and they became some of the most legendary civil rights activists
11
41722
3073
bu ülkenin görüp görebileceği
00:44
this country has ever seen.
12
44819
1475
en efsanevi sivil hak eylemcileri oldular.
00:46
Women like Diane Nash.
13
46833
1646
Örneğin Diane Nash gibi kadınlar.
00:49
You may know her.
14
49092
1175
Tanıyorsunuzdur belki.
00:50
She orchestrated the entire walk from Selma to Montgomery.
15
50291
3232
Selma'dan Montgomery'e bütün bir yürüyüş organize etti.
00:53
She was a cofounder of the Student Nonviolent Coordinating Committee,
16
53547
3700
Şiddet Karşıtı Öğrenci Koordinasyonu Komitesi'nin kurucularındandı.
00:57
and they integrated lunch counters,
17
57271
1736
Birlikte oturma eylemleri düzenleyip
00:59
and they created the Freedom Rides.
18
59031
1819
Özgürlük Gezilerini başlattılar.
01:00
Or you may remember Fannie Lou Hamer,
19
60874
1763
Fannie Lou Hamer'ı hatırlarsınız.
01:02
who sat on the floor of the Democratic National Convention
20
62661
3436
Demokratik Ulusal Kongre’de merdivene oturup
01:06
and talked about being beaten in jail cells
21
66121
2289
Mississippi'de seçmen kaydettiği sırada
01:08
as she registered people to vote in Mississippi.
22
68434
2828
bir hapishanede nasıl dayak yediğini anlatan kadın.
01:11
And her most famous student,
23
71286
1802
Septima'nın en ünlü öğrencisi
01:13
Rosa Parks.
24
73112
1294
Rosa Parks.
01:14
She said Septima Clark was the one who taught her
25
74430
2609
Rosa Parks kendisine barış yanlısı direnişi
01:17
the peaceful act of resistance.
26
77063
1944
Septima Clarks'ın öğrettiğini söyledi.
01:19
And when she sat down,
27
79031
1227
O, o otobüste oturarak
01:20
she inspired a nation to stand.
28
80282
2598
tüm bir ulusun ayağa kalkmasını sağladı.
01:24
These were just three of her 10,000 students.
29
84174
2488
Bu kişiler onun 10.000 öğrencisinden sadece üç tanesi.
01:26
These women stood on the front lines of change,
30
86686
2917
Bu kadınlar değişimin öncülerindendi.
01:29
and by doing so,
31
89627
1483
Bu kadınlar,
01:31
they taught people to read in her Citizenship School model
32
91134
3347
Vatandaşlık Okulları'nda insanlara okumayı öğrettiler
01:34
and empowered 700,000 new voters.
33
94505
4185
ve 700.000 yeni seçmen kazandırdılar.
01:38
And that's not it.
34
98714
1155
Sadece bu da değil.
01:39
She created a new culture of social activism.
35
99893
3198
O, sosyal eylemcilikte yeni bir kültür yarattı.
01:43
Pete Seeger said it was Septima Clark who changed the lyrics
36
103761
3257
Pete Seeger, eski gospel şarkısının sözlerini değiştirenin
01:47
to the old gospel song
37
107042
1585
ve şu an ''We Shall Overcome''
01:48
and made the anthem we all know:
38
108651
2085
olarak bildiğimiz marşa dönüştürenin
01:50
"We Shall Overcome."
39
110760
1641
Septima Clark olduğunu söylemişti.
01:53
Vanessa Garrison: Now, many of you may know us.
40
113467
2211
Vanessa Garrison: Birçoğunuz bizi tanıyordur.
01:55
We are the cofounders of GirlTrek,
41
115702
2477
Bizler GirlTrek'in kurucu ortaklarıyız.
01:58
the largest health organization for Black women in America.
42
118203
3729
Amerika'da siyahi kadınlar için kurulmuş en büyük sağlık örgütüyüz.
02:02
Our mission is simple:
43
122335
1340
Misyonumuz basit:
02:04
ask Black women,
44
124292
1686
Yüzde 80'i sağlıklı kiloda olmayan
02:06
80 percent of whom are over a healthy body weight,
45
126609
2928
siyahi kadınlardan her gün evlerinin önünde
02:09
to walk outside of their front door every day
46
129561
3349
yürümelerini isteyerek onların hayat kurtarıcı
02:12
to establish a lifesaving habit of walking;
47
132934
4018
bir yürüme alışkanlığı edinmelerini sağlamak.
02:17
in doing so, ignite a radical movement
48
137972
3412
Böylece radikal bir hareket başlatarak
02:21
in which Black women reverse the devastating impacts
49
141408
3341
siyahi kadınların kronik hastalıkların
02:24
of chronic disease,
50
144773
1315
yıkıcı etkilerinden korunmasını
02:26
reclaim the streets of their neighborhoods,
51
146112
2301
ve sokaklarına sahip çıkmasını amaçlıyoruz.
02:28
create a new culture of health for their families
52
148437
2805
Aileleri için sağlık konusunda yeni bir kültür yaratıp
02:31
and stand on the front lines for justice.
53
151266
2709
adalet için en ön sıralarda savaşmalarını istiyoruz.
02:33
Today, all across America,
54
153999
3079
Bugün Amerika'nın her yerinde
02:37
more than 100,000 Black women are wearing this GirlTrek blue shirt
55
157102
5078
100.000'den fazla siyahi kadın kendi topluluklarında
02:42
as they move through their communities --
56
162204
2407
kahramanca bir güçle ilerlerken
02:44
a heroic force.
57
164635
1734
Girltrek'in mavi tişörtünü giyiyor.
02:46
We walk in the footsteps of Septima Clark.
58
166983
3174
Bizler Septima Clark'ın izindeyiz.
02:50
She gave us a blueprint for change-making.
59
170478
3524
O bizlere değişiklik yapma için bir model sağladı.
02:54
One, to have a bold idea,
60
174852
2721
Bir; herkesi rahatsız edecek
02:57
bigger than anyone is comfortable with.
61
177597
2014
cesur bir fikriniz olsun.
02:59
To two: root down in the cultural traditions of your community
62
179635
4139
İki; kendi topluluğunuzun kültürel geleneklerinin derinlerine inin
03:03
and lean heavily on what has come before.
63
183798
3252
ve daha çok sizden öncekilere sırtınızı dayayın.
03:07
To three: name it --
64
187074
2506
Üçe geldik: Bir isim verin.
03:09
that one thing that everyone is willing to work hard for;
65
189604
3747
Herkesin çok çalışmaya istekli olacağı bir şey,
03:13
a ridiculously simple goal that doesn't just benefit the individual
66
193375
5476
sadece bireye değil aynı zamanda çevresine de yararı olacak
03:18
but the village around them.
67
198875
1565
saçma şekilde basit bir hedef.
03:21
And to, lastly:
68
201906
1163
Son olarak da
03:24
never ask permission to save your own life.
69
204529
2711
asla kendi hayatınızı kurtarmak için izin istemeyin.
03:27
It is our fundamental right as human beings
70
207730
3830
İnsan olarak kendi problemimizi çözmek
03:31
to solve our own problems.
71
211584
3338
bizim temel hakkımız.
03:37
TMD: So to the women all out there gathered in your living rooms,
72
217578
4011
TMD: Şuan salonunuzda toplanmış, bizleri seven
03:41
rooting for us, acting crazy on social media right now --
73
221613
3003
ve sosyal medyada bizlere çılgınca destek veren tüm kadınlar
03:44
we see you.
74
224640
1159
sizleri görüyoruz.
03:45
(Laughter)
75
225823
1008
(Kahkaha)
03:46
We see you every day. We love you.
76
226855
2438
Sizi her gün görüyoruz ve sizi seviyoruz.
03:49
You are not alone,
77
229317
1349
Yalnız değilsiniz
03:50
and our bigger work starts now.
78
230690
2811
ve biz daha yeni başlıyoruz.
03:53
VG: You got us onto this stage --
79
233525
2596
VG: Bizi bu sahneye çıkaran sizlersiniz,
03:56
your leadership;
80
236145
1504
sizin liderliğiniz;
03:57
auditing blighted streets in Detroit;
81
237673
2743
Detroit'in yanmış sokaklarını denetleyişiniz;
04:00
working with hospitals and health care systems in Harlem;
82
240440
3344
Harlem'de hastaneler ve sağlık hizmeti sistemleri ile çalışmanız;
04:03
praying over the streets of Sacramento, Charlotte, Brooklyn, Flint
83
243808
5456
Sacramento, Charlotte, Brooklyn, Flint'in sokakları için ettiğiniz dualar,
04:09
and every community that has seen trauma;
84
249288
2902
travma yaşamış her topluluk,
04:12
changing traffic patterns, making your streets safer;
85
252214
2546
trafik modelleri ile sokak güvenliğini sağlamanız
04:14
and most importantly,
86
254784
1511
ve en önemlisi de
04:16
standing as role models.
87
256319
2629
rol model oluşunuz.
04:18
And it all started with your commitment to start walking,
88
258972
3967
Bunların hepsi sizin yürüyüşe olan bağlılığınız, aile ve arkadaşlarınızı
04:22
your agreement to organize your friends and family
89
262963
2695
organize etmeniz ve genişletilmiş misyonumuza olan
04:25
and your belief in our broader mission.
90
265682
2634
inancınız sayesinde başladı.
04:29
TMD: It's important to me that everyone in this room understands
91
269017
3050
TMD: Benim için bu odadaki herkesin GirlTrek'te değişim yapmanın
04:32
exactly how change-making works in GirlTrek.
92
272101
2327
nasıl işlediğini anlaması önemli.
04:34
One well-trained organizer has the power to change the behavior
93
274452
4176
İyi yetişmiş bir örgütleyici 100 arkadaşının davranışını
04:38
of 100 of her friends.
94
278652
1221
değiştirebilecek güçte.
04:39
We know that is true,
95
279897
1166
Doğruluğunu biliyoruz
04:41
because the [1,000] women blowing up social media right now
96
281087
3125
çünkü şu an sosyal medyayı yıkan kadınlar (1.000)
04:44
have already inspired over 100,000 women to walk.
97
284236
5367
çoktan 100.000'den fazla kadına ilham verdi.
04:50
(Applause)
98
290640
4664
(Alkış)
04:56
But that is not nearly enough.
99
296282
1718
Fakat bu azıcık bile yeterli değil.
04:58
And so our goal is to create critical mass.
100
298766
3814
Bizim hedefimiz ciddi bir kitle yaratmak.
05:03
And in order to do that,
101
303341
1270
Bunu yaratmak için de
05:04
we have an audacious plan to scale our intervention.
102
304635
4340
girişimimizi üst seviyelere çıkaracak gözü pek bir plana ihtiyacımız var.
05:09
A thousand organizers is not enough.
103
309646
1998
Bin tane örgütleyici yeterli değil.
05:12
GirlTrek is going to create the next Citizenship School.
104
312192
4026
GirlTrek yeni vatandaşlık okulunu kuracak.
05:16
And in doing so, we will train 10,000 frontline health activists
105
316242
5441
Bu sayede 10.000 adet öncü sağlık eylemcisi yetiştirip
05:21
and deploy them into the highest-need communities in America.
106
321707
2892
Amerika'da en çok ihtiyaç olan topluluklara yerleştireceğiz.
05:24
Because when we do, we will disrupt disease;
107
324623
2074
Böylelikle hastalıkları altüst edeceğiz
05:26
we will create a new culture of health.
108
326721
1859
ve yeni bir sağlık kültürü yaratacağız.
05:28
And what we will do is create a support system
109
328604
2358
Yapacağımız şey, bir milyon siyahi kadına
05:30
for one million Black women to walk to save their own lives.
110
330986
3434
hayatları için yürümelerini sağlayacak bir destek sistemi yaratmak.
05:34
(Applause)
111
334785
4489
(Alkış)
05:41
And our training is unparalleled.
112
341276
2449
Bizim eğitimimiz benzersiz.
05:44
I just want you to imagine.
113
344639
1300
Hayal etmenizi istiyorum.
05:45
It's like a revival, tent-like festival,
114
345963
2128
Bir diriliş, çadırlı bir festival gibi.
05:48
not unlike the civil rights movement teach-ins.
115
348115
3275
Sivil haklar hareketinden çok da farklı değil.
05:51
And we're going to go all across the country.
116
351414
2471
Ülkenin her bir yanına gideceğiz.
05:53
It is the biggest announcement this week:
117
353909
2270
Bu haftanın en büyük duyurusunu yapıyorum:
05:56
Vanessa and I and a team of masterful teachers,
118
356203
3131
Vanessa, ben ve bir grup deneyimli öğretmen
05:59
all to culminate next year,
119
359358
2338
kutsal topraklarda
06:01
on sacred ground,
120
361720
1717
Alabama, Selma'da
06:03
in Selma, Alabama,
121
363461
1904
gelecek yıl başlayacak
06:05
to create a new annual tradition that we are calling "Summer of Selma."
122
365389
5629
''Selma Yazı'' adını verdiğimiz yeni bir gelenek başlatacağız.
06:11
VG: Summer of Selma will be an annual pilgrimage
123
371482
2588
VG: Selma Yazı, her yıl düzenlecek
06:14
that will include a walk --
124
374094
1999
ve kutsal rotamız Selma'dan Montgomery'e
06:16
54 miles,
125
376117
1562
86 km'lik bir yürüyüşle
06:17
the sacred route from Selma to Montgomery.
126
377703
3018
kutsal bir hac olacak.
06:20
It will also include rigorous training.
127
380745
2634
Ayrıca sıkı bir eğitimde olacak.
06:23
Picture it,
128
383403
1227
Zihninizde canlandırın,
06:24
as women come to learn organizing and recruitment strategies,
129
384654
4096
Kadınların örgütlenmeyi ve işe alım stratejilerini öğrendiğini,
06:28
to study exercise science,
130
388774
1908
bilimsel çalışmalar yürüttüklerini,
06:30
to take nutrition classes,
131
390706
1741
beslenme dersleri aldıklarını,
06:32
to learn storytelling,
132
392471
1726
hikâye anlatımını öğrendiklerini
06:34
to become certified as outdoor trip leaders
133
394221
3070
ve en sonunda gezilerde lider ve topluluk savunucuları
06:37
and community advocates.
134
397315
2232
olabildiklerini hayal edin.
06:40
TMD: This is going to be unprecedented.
135
400474
1902
TMD: Bu emsalsiz bir şey olacak.
06:42
It's going to be a moment in time like a cultural institution,
136
402400
2927
Zamanla bu bir hareket olacak
06:45
and in fact,
137
405341
1122
kültürel bir oluşum gibi
06:46
it's going to be the Woodstock of Black Girl Healing.
138
406487
2652
Woodstock'un siyahi kadınları iyileştirme festivali versiyonu gibi.
06:49
(Laughter)
139
409163
1670
(Kahkaha)
06:50
(Applause)
140
410857
3075
(Alkış)
06:55
VG: And the need --
141
415012
1254
VG: Artık bu ihtiyaç
06:57
it's more urgent than ever.
142
417605
1816
her zamankinden daha acil.
07:00
We are losing our communities' greatest resource.
143
420691
4397
Topluluklarımızın en önemli kaynağını kaybediyoruz.
07:06
Black women are dying in plain sight.
144
426569
3499
Siyahi kadınlar gözümüzün önünde ölüyor.
07:11
And not only is no one talking about it,
145
431317
3001
Kimse bu konuda tek kelime etmiyor
07:15
but we refuse to acknowledge
146
435075
2117
ve bu krizin asıl kaynağının
07:17
that the source of this crisis is rooted in the same injustice
147
437216
4158
en başta sivil haklar hareketini başlatan aynı adaletsizliğe
07:21
that first propelled the civil rights movement.
148
441398
3156
dayandığını kabul etmiyor.
07:25
On December 30 of 2017,
149
445234
3707
30 Aralık 2017'de,
07:29
Erica Garner,
150
449717
1240
New York sokaklarında
07:32
the daughter of Eric Garner,
151
452116
2335
polisin kullandığı güç nedeniyle
07:34
a Black man who died on the streets of New York
152
454475
2671
kalp krizi geçirip ölen siyahi adam,
07:37
from a police choke hold,
153
457170
1804
Eric Garner'ın kızı
07:38
passed away of a heart attack.
154
458998
2302
Erica Garner.
07:42
Erica was just 27 years old,
155
462276
2298
Erica sadece yirmi yedi yaşında
07:44
the mother of two children.
156
464598
2123
ve iki çocuk annesiydi.
07:47
She would be one of 137 Black women that day --
157
467369
4123
Erica o gün yaşadıkları bir travma nedeniyle
07:51
more than 50,000 in the last year --
158
471516
2565
kalp ile ilgili bir rahatsızlıktan
07:54
to die from a heart-related issue,
159
474105
2241
dolayı ölebilecek 137 kadından sadece biriydi.
07:57
many of their hearts broken from trauma.
160
477159
2763
Bu sayı geçtiğimiz yıl 50.000'den fazlaydı.
08:01
The impacts of stress on Black women
161
481431
5011
Eve canlı gelip gelemeyeceklerini bilmeden
08:06
who send their children and spouses out the door each day,
162
486466
3828
her sabah çocuklarını ve eşlerini yolcu eden,
08:10
unsure if they will come home alive;
163
490318
3115
beyaz erkeklere ödenen her bir dolardan
08:13
who work jobs where they are paid 63 cents to every dollar paid to white men;
164
493457
6310
63 cent para kazandıkları işlerde çalışan,
08:19
who live in communities with crumbling infrastructure
165
499791
3321
berbat bir altyapıya sahip, taze meyve ve sebzeye erişimin
08:23
with no access to fresh fruits or vegetables;
166
503136
3325
olmadığı ve neredeyse yok denecek kadar az yeşil alanın olduğu
08:26
with little to no walkable or green spaces --
167
506485
3291
topluluklarda yaşayan siyahi kadınların yaşadığı stres.
08:30
the impact of this inequality is killing Black women
168
510954
3846
Bu eşitsizliğin etkileri siyahi kadınları ülkedeki diğer gruplara nazaran
08:34
at higher and faster rates than any other group in the country.
169
514824
5139
çok daha yüksek ve hızlı bir oranla öldürmeye devam ediyor.
08:39
But that is about to change.
170
519987
2189
Fakat bu durum değişmek üzere.
08:42
It has to.
171
522200
1205
Değişmek zorunda.
08:47
TMD: So let me tell you a story.
172
527537
1571
TMD: Size bir hikâye anlatayım.
08:49
About three weeks ago --
173
529890
1611
Belki izlemişsinizdir.
08:52
many of you may have watched --
174
532282
1546
Üç hafta önce,
08:53
Vanessa and I and a team of 10 women walked 100 miles
175
533852
3170
Vanessa, ben ve on kadın, gerçek bir yeraltı demir yolunda
08:57
on the actual Underground Railroad.
176
537046
2031
160 km boyunca yürüdük.
08:59
We did it in five days --
177
539660
1466
yürüyüşü beş günde bitirdik.
09:01
five long and beautiful days.
178
541150
2430
Uzun ve güzel beş günde.
09:03
And the world watched.
179
543604
1843
Dünya bizi izledi.
09:05
Three million people watched the live stream.
180
545821
2333
Canlı yayını üç milyon insan izledi.
09:08
Some of you in here, the influencers, shared the story.
181
548178
3087
Şu an burada olan bazı influencerlar hikâyemizi paylaştı.
09:11
Urban Radio blasted it across the country.
182
551289
2427
Urban Radio sesimizi tüm ülkeye duyurdu.
09:13
VG: Even the E! News channel interrupted a story about the Kardashians --
183
553740
3553
VG: Hatta E! Haber kanalı bile Kardashianlarla ilgili
09:17
which, if you asked us, is just a little bit of justice --
184
557317
3080
bir haberi yarıda keserek, ki bize sorarsanız adil olan buydu,
09:20
(Laughter)
185
560421
1009
(Kahkaha)
09:21
to report that GirlTrek had made it safely on our hundred-mile journey.
186
561454
3922
GirlTrek'in 160 km'lik yürüyüşünün güvenli şekilde bittiğini haber verdi.
09:25
(Applause)
187
565400
4819
(Alkış)
09:32
TMD: People were rooting for us.
188
572429
1970
TMD: İnsanlar bize tam destek veriyordu.
09:34
And they were rooting for us because in this time of confusion and contention,
189
574423
4740
Destek veriyorlardı çünkü bu karmaşa ve çekişme zamanlarında,
09:39
this journey allowed us all to reflect on what it meant to be American.
190
579187
4163
bu macera bizlere Amerikalı olmanın ne demek olduğunu gösterdi.
09:44
We saw America up close and personal as we walked.
191
584548
2483
Yürüdüğümüzde Amerika'yı yakından gördük.
09:47
We walked through historic towns,
192
587055
2646
Tarihi kasabalardan,
09:49
through dense forest,
193
589725
1521
sık ormanlardan,
09:51
past former plantations.
194
591270
2432
eski tarlalardan geçtik
09:53
And one day,
195
593726
1220
ve bir gün,
09:55
we walked into a gas station that was also a café,
196
595636
3492
aynı zamanda bir kafe olan bir benzin istasyonuna girdik.
09:59
and it was filled with men.
197
599152
1368
İçeride dolu erkek vardı.
10:01
They were wearing camo and had hunting supplies.
198
601092
2721
Kamuflaj giymişlerdi ve avcılık malzemeleri vardı.
10:03
And out front were all of their trucks, and one had a Confederate flag.
199
603837
3671
Dışardaysa kamyonları duruyordu ve bir konfederasyon bayrağı asılıydı
10:07
And so we left the establishment.
200
607532
1859
Daha sonra oradan ayrıldık.
10:09
And as we were walking along this narrow strip of road,
201
609415
2838
Dar bir yoldan yürüyüşümüze devam ederken
10:12
a few of the trucks reared by us so close,
202
612277
3512
o kamyonlardan birkaçı dibimize öyle bir geldi ki
10:16
and out of their tailpipe was the specter of mob violence.
203
616619
3869
egzozlarından asıl şiddetin ürkütücü sesi geliyordu.
10:20
It was unnerving.
204
620512
1366
Çok sinir bozucuydu.
10:23
But then it happened.
205
623232
1309
Sonra olan oldu.
10:25
Right on the border of Maryland and Delaware,
206
625280
2497
Tam Maryland ve Delaware'in sınırında,
10:28
we saw a man standing by his truck.
207
628840
1872
kamyonunun yanında dikilmiş bir adam.
10:30
The tailgate was down.
208
630736
1439
Bagaj kapağı kapalıydı.
10:32
He had on a brown jacket.
209
632199
1817
Kahverengi bir ceketi vardı.
10:34
He was standing there awkwardly.
210
634040
1543
Garip bir şekilde dikiliyordu.
10:35
The first two girls in our group, Jewel and Sandria,
211
635607
2464
Grubumuzdaki iki kız, Jewel ve Sandria
10:38
they walked by because he looked suspicious.
212
638095
2205
geriye doğru yürüdüler çünkü adam şüpheliydi.
10:40
(Laughter)
213
640324
1007
(Kahkaha)
10:41
But the bigger group, we stopped to give him a chance.
214
641355
2653
Geri kalanımız adama bir şans vermek için durduk.
10:44
And he walked up to us and he said,
215
644032
1709
Adam bize doğru geldi ve şunu dedi;
10:45
"Hi, my name is Jake Green.
216
645765
1594
''Merhaba, benim adım Jake Green.
10:47
I heard you on Christian radio this morning,
217
647746
2059
Sizi bugün sabah radyoda dinledim
10:49
and God told me to bring you supplies."
218
649829
2650
ve Tanrı bana size malzeme getirmemi söyledi.''
10:53
He brought us water,
219
653793
1834
Adam bize su
10:55
he brought us granola,
220
655651
1262
ve granola getirdi.
10:56
and he brought us tissue.
221
656937
1507
Ayrıca mendil de verdi.
10:59
And we needed tissue because we had just walked through a nor'easter;
222
659180
3296
Mendile çok ihtiyacımız vardı çünkü rüzgar bizi hırpalamıştı.
11:02
it was 29 degrees, it was sleeting on our faces.
223
662500
2291
29 dereceydi ve sulu kar yüzümüzden damlıyordu.
11:04
Our sneakers and our socks were frozen and wet and frozen again.
224
664815
4641
Ayakkabılarımız ve çoraplarımız bir donup bir ıslanıyordu.
11:09
We needed that tissue more than he could have possibly understood.
225
669480
3648
Onun düşünemeyeceği kadar çok mendile ihtiyacımız vardı.
11:13
So on that day, in that moment,
226
673152
1790
O gün, o anda,
11:14
Jake Green renewed my faith in God for sure,
227
674966
3609
Jake Green tanrıya olan inancımı kesin olarak pekiştirdi
11:18
but he renewed my faith in humanity.
228
678599
2616
ama daha önemlisi insanlığa olan inancımı pekiştirdi.
11:22
We have a choice to make.
229
682196
1966
Yapmamız gereken bir seçim var.
11:26
In America, we can fall further into the darkness of discord, or not.
230
686010
5014
Amerikadaki fikir ayrılığının karanlığına düşecek miyiz, düşmeyecek miyiz?
11:31
And I am here to tell you
231
691048
1210
Size şunu söylemeliyim.
11:32
that the women of GirlTrek are walking through the streets
232
692282
2725
GirlTrek'in kadınları sokaklarda hiçbir zaman sönmeyecek
11:35
with a light that cannot be extinguished.
233
695031
2253
bir ışık ile yürüyor.
11:37
VG: They are also walking through the streets with a mission
234
697308
2855
VG: Aynı zamanda Montgomery'de yürüyen o kadınlar kadar
11:40
as clear and as powerful as the women who marched in Montgomery:
235
700187
4500
güçlü ve net bir misyonumuz var.
11:44
that disease stops here,
236
704711
2447
Hastalıklar burada bitiyor.
11:47
that trauma stops here.
237
707182
2309
Travmalar sona eriyor.
11:50
And with your support
238
710769
2049
Sizin desteğinizle,
11:52
and in our ancestors' footsteps,
239
712842
2494
atalarımızın izinde,
11:55
these 10,000 newly trained activists will launch the largest health revolution
240
715360
5793
yeni eğitilmiş bu 10.000 eylemci bu ülkenin görüp görebileceği
12:01
this country has ever seen.
241
721177
1979
en büyük sağlık devrimini yapacak.
12:03
And they will return to their communities and model the best of human flourishing.
242
723730
5037
Topluluklarına dönüp insanlığın yeniden doğuşuna bir model olacaklar.
12:09
And we --
243
729675
1413
Bizler ise,
12:11
we will all celebrate.
244
731112
1842
hepimiz bunu kutlayacağız.
12:12
Because like Jake Green understood,
245
732978
2943
Çünkü tıpkı Jake Green'in anladığı gibi,
12:15
our fates are intertwined.
246
735945
2518
kaderlerimiz kesişti.
12:19
Septima Clark once said,
247
739321
2153
Septima Clark bir defa şöyle söylemiş;
12:22
"The air has finally gotten to a place where we can breathe it together."
248
742657
4426
''Sonunda hava hepimizin soluyabileceği bir yerde.''
12:28
And yet,
249
748231
1215
Fakat yine de,
12:30
the haunting last words of Eric Garner were: "I can't breathe."
250
750334
5501
Eric Garner'ın akıldan çıkmayan son sözleri ''Nefes alamıyorum.'' olmuştu.
12:36
And his daughter Erica died at 27 years old,
251
756671
3687
Kızı Erica, hala adaletin peşindeyken
12:40
still seeking justice.
252
760382
2456
yirmi yedi yaşında öldü
12:42
So we --
253
762862
1151
ve biz,
12:44
we're going to keep doing Septima's work
254
764037
2910
onun sözlerinin gerçeğe dönüştüğü,
12:46
until her words become reality,
255
766971
2404
siyahi kadınların artık ölmediği,
12:50
until Black women are no longer dying,
256
770206
3397
hep birlikte rahatça nefes alıp verebileceğimiz ana kadar
12:55
until we can all breathe the air together.
257
775891
3599
Septima Clark'ın izinden yürüyeceğiz.
12:59
Thank you.
258
779895
1151
Teşekkür ederim.
13:01
(Applause)
259
781070
4723
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7