Why civilians suffer more once a war is over | Margaret Bourdeaux

53,361 views ・ 2017-04-13

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Cihan Ekmekçi Gözden geçirme: Merve Aydın
00:12
So have you ever wondered what it would be like
0
12798
3102
Hiçbir kuralın olmadığı bir yerde
yaşamanın nasıl olduğunu hiç merak ettiniz mi?
00:15
to live in a place with no rules?
1
15924
2574
00:19
That sounds pretty cool.
2
19653
1151
Kulağa çok hoş geliyor.
00:20
(Laughter)
3
20828
1038
(Kahkaha)
00:21
You wake up one morning, however,
4
21890
1637
Bir sabah uyanıyorsunuz
00:23
and you discover that the reason there are no rules
5
23551
2480
ve hiçbir kural olmayışının sebebinin
hükümet olmaması, ve yasaların olmaması olduğunu fark ediyorsunuz.
00:26
is because there's no government, and there are no laws.
6
26055
3361
00:29
In fact, all social institutions have disappeared.
7
29440
4067
Hatta tüm sosyal kurumlar da ortadan kaybolmuş.
00:34
So there's no schools,
8
34738
1333
Yani okul yok,
00:36
there's no hospitals,
9
36095
1166
hastane yok,
00:37
there's no police,
10
37285
1308
polis yok,
00:38
there's no banks,
11
38617
1335
banka yok,
00:39
there's no athletic clubs,
12
39976
2554
spor kulübü yok,
00:42
there's no utilities.
13
42554
1503
kamu hizmeti yok.
00:44
Well, I know a little bit about what this is like,
14
44704
3192
Ben bunun ne demek olduğunu az çok biliyorum,
00:47
because when I was a medical student in 1999,
15
47920
2849
çünkü 1999 yılında tıp öğrencisiyken,
00:50
I worked in a refugee camp in the Balkans during the Kosovo War.
16
50793
4485
Kosova savaşı esnasında Balkanlarda bir mülteci kampında çalıştım.
00:56
When the war was over,
17
56829
1150
Savaş sona erdiğinde,
00:58
I got permission -- unbelievably -- from my medical school
18
58003
3058
şaşırtıcı bir şekilde tıp fakültemden
01:01
to take some time off
19
61085
1151
biraz izne ayrılmak ve
01:02
and follow some of the families that I had befriended in the camp
20
62260
4171
kampta tanıdığım bazı ailelere Kosova'daki evlerine kadar
01:06
back to their village in Kosovo,
21
66455
2423
eşlik etmek ve bu savaş sonrası
01:08
and understand how they navigated life in this postwar setting.
22
68902
5367
hayatlarını nasıl düzene soktuklarını anlamak üzere izin aldım.
01:16
Postwar Kosovo was a very interesting place
23
76331
3220
Savaş sonrası Kosova çok ilginç bir yerdi
01:19
because NATO troops were there,
24
79575
3169
çünkü savaş yeniden baş göstermesin diye
01:22
mostly to make sure the war didn't break out again.
25
82768
3636
NATO birlikleri ordaydı.
01:26
But other than that, it was actually a lawless place,
26
86428
3493
Bunun dışında, yasaların olmadığı bir yerdi
01:29
and almost every social institution, both public and private,
27
89945
3265
ve özel veya kamu kurumu olsun, her sosyal kurum
01:33
had been destroyed.
28
93234
1275
yok edilmişti.
01:35
So I can tell you
29
95439
3889
Şunu söyleyebilirim
01:39
that when you go into one of these situations and settings,
30
99352
4515
bu tür durum ve koşulların içine girdiğinizde
01:43
it is absolutely thrilling ...
31
103891
3807
ilk 30 dakika kadar
01:47
for about 30 minutes,
32
107722
1352
her şey çok heyecan verici,
01:49
because that's about how long it takes before you run into a situation
33
109098
4672
çünkü ne kadar savunmasız olduğunuzu fark edene kadar
01:53
where you realize how incredibly vulnerable you are.
34
113794
4543
aradan geçen süre işte bu kadar.
01:59
For me, that moment came when I had to cross the first checkpoint,
35
119540
3767
Benim için, o an ilk kontrol noktasını geçerken yaşandı
02:03
and I realized as I drove up
36
123331
1793
ve arabayı oraya doğru sürerken
02:05
that I would be negotiating passage through this checkpoint
37
125148
4098
ağır silah taşıyan biriyle geçiş için anlaşmaya
02:09
with a heavily armed individual
38
129270
2214
çalışacağımı fark ettim,
02:11
who, if he decided to shoot me right then and there,
39
131508
3386
eğer orada bana ateş etmeye karar verseydi,
02:14
actually wouldn't be doing anything illegal.
40
134918
2330
yasadışı hiçbir şey yapmamış olacaktı.
02:18
But the sense of vulnerability that I had was absolutely nothing
41
138811
4863
Yine de hissettiğim o savunmasızlık duygusu
02:23
in comparison to the vulnerability of the families that I got to know
42
143698
3898
yıl boyunca tanıdığım ailelerin hissettiklerine oranla
02:27
over that year.
43
147620
1660
hiçbir şeydi.
02:29
You see, life in a society where there are no social institutions
44
149304
5113
Anlayacağınız, sosyal kurumların olmadığı bir toplumda hayat
02:34
is riddled with danger and uncertainty,
45
154441
3444
tehlike ve belirsizliklerle dolu olur
02:37
and simple questions like, "What are we going to eat tonight?"
46
157909
3374
ve ''bugün ne yiyeceğiz?'' gibi basit bir soru bile
02:42
are very complicated to answer.
47
162245
2681
cevaplaması karmaşık bir hal alır.
02:46
Questions about security, when you don't have any security systems,
48
166559
4350
Hiçbir güvenlik sistemi olmadığı zaman, güvenlikle alakalı sorular
02:50
are terrifying.
49
170933
1418
dehşet vericidir.
02:52
Is that altercation I had with the neighbor down the block
50
172375
2763
Aşağı komşuyla girdiğim tartışma
02:55
going to turn into a violent episode that will end my life
51
175162
2814
benim ve ailemin hayatını tehdit edecek
02:58
or my family's life?
52
178000
1237
vahşi bir kavgaya dönüşür mü?
02:59
Health concerns when there is no health system
53
179843
2926
Sağlık sisteminin olmadığı bir yerde sağlık sorunları da
03:02
are also terrifying.
54
182793
1540
dehşet vericidir.
03:05
I listened as many families had to sort through questions like,
55
185114
3618
Pek çok ailenin şu sorularla boğuştuğunu gördüm,
03:08
"My infant has a fever. What am I going to do?"
56
188756
2873
''Çocuğumun ateşi var. Ne yapacağım?''
03:12
"My sister, who is pregnant, is bleeding. What should I do?
57
192243
3680
''Kız kardeşim hamile ve kanaması var, ne yapmam lazım?
03:15
Who should I turn to?"
58
195947
1174
Kime danışsam acaba?''
03:17
"Where are the doctors, where are the nurses?
59
197145
2130
''Doktorlar nerede, hemşireler nerede?
03:19
If I could find one, are they trustworthy?
60
199299
2761
Bir doktor bulsam bile güven olur mu?
03:22
How will I pay them? In what currency will I pay them?"
61
202084
2733
Nasıl ödeme yapacağım? Hangi para biriminde ödeme yapacağım?''
03:24
"If I need medications, where will I find them?
62
204841
2794
''İlaca ihtiyacım olursa, nerede bulabilirim?
03:28
If I take those medications, are they actually counterfeits?"
63
208664
2895
Bu ilaçları içtim diyelim, sahte olabilirler mi?''
03:31
And on and on.
64
211583
1499
Ve daha pek çoğu...
03:34
So for life in these settings,
65
214765
2372
İşte bu şartlar altında yaşam,
03:37
the dominant theme, the dominant feature of life,
66
217161
4480
baskın tema, yani bu hayatın baskın özelliği,
03:41
is the incredible vulnerability that people have to manage
67
221665
3943
sosyal sistemlerin yokluğu sebebiyle insanların her gece ve gündüz
03:45
day in and day out,
68
225632
1549
baş etmek zorunda oldukları
03:47
because of the lack of social systems.
69
227205
2834
o inanılmaz savunmasızlık duygusu.
03:50
And it actually turns out
70
230063
1236
Ve aslına bakarsanız
03:51
that this feature of life is incredibly difficult to explain
71
231323
4027
Bu yaşam şeklinin o ortamda yaşamayanlara açıklanması
03:55
and be understood by people who are living outside of it.
72
235374
2975
ve onların bunu anlaması inanılmaz derecede zordur.
03:59
I discovered this when I left Kosovo.
73
239041
4636
Bunu Kosova'dan ayrıldıktan sonra fark ettim.
04:03
I came back to Boston, I became a physician,
74
243701
3205
Boston'a geldim, doktor oldum,
04:06
I became a global public health policy researcher.
75
246930
4011
küresel sağlık politikası araştırmacısı oldum.
04:10
I joined the Harvard Medical School
76
250965
1790
Harvard Tıp Fakültesi ve
04:12
and Brigham and Women's Hospital Division of Global Health.
77
252779
2842
Brigham ve Küresel Sağlık Kadın Hastanesi Bölümü'ne katıldım.
04:15
And I, as a researcher,
78
255645
1234
Bir araştırmacı olarak
04:16
really wanted to get started on this problem right away.
79
256903
2654
derhal bu sorun üzerinde çalışmaya başlamak istedim.
04:19
I was like, "How do we reduce the crushing vulnerability
80
259581
3568
Şöyle düşündüm: ''bu tür hassas koşullar altında yaşayan
04:23
of people living in these types of fragile settings?
81
263173
3771
insanların dayanılmaz savunmasızlık duygularını nasıl azaltırız?
04:26
Is there any way we can start to think about
82
266968
2469
Hayatta kalmak için elzem olan
04:29
how to protect and quickly recover
83
269461
2705
sağlık sistemi gibi kurumları
04:32
the institutions that are critical to survival,
84
272190
2809
korumak ve iyileştirmek adına
04:35
like the health system?"
85
275023
1513
yapabileceğimiz ne olabilir?''
04:36
And I have to say, I had amazing colleagues.
86
276560
3321
Şunu da söylemem lazım, harika meslektaşlarım vardı.
04:40
But one interesting thing about it was,
87
280402
1886
Ancak işin ilginç yanı
04:42
this was sort of an unusual question for them.
88
282312
2484
bu onların alışık olmadığı tarzda bir sorundu.
04:44
They were kind of like, "Oh, if you work in war,
89
284820
2309
Tutumları şöyleydi: ''Savaş içinde çalışmak demek
04:47
doesn't that mean you work on refugee camps,
90
287153
2249
mülteci kamplarında çalışmak
04:49
and you work on documenting mass atrocities?" --
91
289426
2432
ve toplu vahşetin kaydını tutmak demek değil mi?''
04:51
which is, by the way, very, very, very important.
92
291882
2600
ki bu gerçekten çok çok önemli bir husus.
04:55
So it took me a while to explain why I was so passionate about this issue,
93
295297
5154
Bu konuyla niçin bu kadar ilgili olduğumu açıklamak epey zaman aldı,
05:00
until about six years ago.
94
300475
1691
yaklaşık 6 yıl öncesine kadar.
05:02
That's when this landmark study
95
302190
2065
6 yıl önce, savaşın kamu sağlığı üzerindeki
05:04
that looked at and described the public health consequences of war
96
304279
4109
etkilerini inceleyen ve tanımlayan bu dönüm noktası
05:08
was published.
97
308412
1342
çalışma yayınlandı.
05:09
They came to an incredible, provocative conclusion.
98
309778
4937
İnanılmaz ve kışkırtıcı bir sonuca ulaşılmıştı.
05:15
These researchers concluded
99
315671
2649
Araştırmalar öyle gösterdi ki
05:18
that the vast majority of death and disability from war
100
318344
3474
savaş sebebiyle ölüm ve sakatlanma vakalarının büyük çoğunluğu
05:21
happens after the cessation of conflict.
101
321842
2633
savaşın sona ermesinden sonra oluyordu.
05:24
So the most dangerous time to be a person living in a conflict-affected state
102
324499
5038
Yani savaştan etkilenen bir devlette yaşayan biri için en tehlikeli dönem
05:29
is after the cessation of hostilities;
103
329561
2043
muhalefetin sona ermesinden sonra başlıyor;
05:31
it's after the peace deal has been signed.
104
331628
2001
Barış anlaşması imzalandıktan sonra.
05:33
It's when that political solution has been achieved.
105
333653
2561
Bu siyasi çözüme ulaşıldıktan sonra.
05:36
That seems so puzzling, but of course it's not,
106
336238
3534
Anlaşılmaz gibi görünüyor, ama tabii ki öyle değil,
05:39
because war kills people by robbing them of their clinics,
107
339796
5805
çünkü savaş insanları ellerinden tedavi merkezlerini,
05:45
of their hospitals,
108
345625
1177
hastanelerini,
05:46
of their supply chains.
109
346826
1864
tedarik kanallarını alarak öldürüyor.
05:48
Their doctors are targeted, are killed; they're on the run.
110
348714
3591
Doktorları hedef alınmış, öldürülüyor; kaçıyorlar.
05:52
And more invisible and yet more deadly is the destruction
111
352329
3919
Ancak işin görünmeyen daha ölümcül yanı
05:56
of the health governance institutions and their finances.
112
356272
3536
sağlık kurumları ve finans kaynaklarının yok edilmesi oluyor.
06:00
So this is really not surprising at all to me.
113
360938
3239
Bu benim için hiç de şaşırtıcı değil.
06:05
But what is surprising and somewhat dismaying,
114
365610
2550
Şaşırtıcı ve hatta korkutucu olan şey
06:08
is how little impact this insight has had,
115
368184
3974
bu gerçeğin insanın acı çekmesi ve savaş hakkındaki
06:12
in terms of how we think about human suffering and war.
116
372182
3584
düşünce şeklimizde ne kadar az etkisi olduğu.
06:16
Let me give you a couple examples.
117
376499
1707
Birkaç örnek vereyim.
06:18
Last year, you may remember,
118
378926
1911
Hatırlarsınız geçen sene,
06:20
Ebola hit the West African country of Liberia.
119
380861
4125
Batı Afrika ülkesi Liberya'da ebola virüsü vardı.
06:25
There was a lot of reporting about this group, Doctors Without Borders,
120
385981
3868
Uyarıyı yapan ve destek için yardım isteyen Sınırları Olmayan Doktorlar
06:29
sounding the alarm and calling for aid and assistance.
121
389873
2898
isimli grup medyada çok yer aldı,
06:33
But not a lot of that reporting answered the question:
122
393322
3862
ama bu haberlerin pek çoğu su soruyu yanıtlayamadı:
06:37
Why is Doctors Without Borders even in Liberia?
123
397208
2552
Sınırları Olmayan Doktorlar niçin Liberya'da?
06:39
Doctors Without Borders is an amazing organization,
124
399784
2676
Sınırları Olmayan Doktorlar, savaş bölgelerinde
06:42
dedicated and designed to provide emergency care in war zones.
125
402484
4415
acil bakım sağlamak için kurulmuş harika bir organizasyon.
06:47
Liberia's civil war had ended in 2003 --
126
407461
2817
Liberya sivil savaşı 2003'te sona erdi,
06:50
that was 11 years before Ebola even struck.
127
410302
2837
Ebola ortaya çıkmadan 11 sene önce.
06:54
When Ebola struck Liberia,
128
414452
1720
Ebola Liberya'yı etkilediği zaman
06:56
there were less than 50 doctors in the entire country
129
416196
3627
4,5 milyon nüfuslu tüm ülkede
06:59
of 4.5 million people.
130
419847
1862
50'den az doktor vardı.
07:02
Doctors Without Borders is in Liberia
131
422529
2184
Sınırları Olmayan Doktorlar Liberiya'da
07:04
because Liberia still doesn't really have a functioning health system,
132
424737
3381
çünkü 11 yıl sonra Liberya'da hala işleyen bir
07:08
11 years later.
133
428142
1667
sağlık sistemi yok.
07:09
When the earthquake hit Haiti in 2010,
134
429833
3312
2010'da Haiti depremi yaşandığında,
07:13
the outpouring of international aid was phenomenal.
135
433169
3533
dolup taşan uluslararası yardım olağanüstüydü.
07:16
But did you know that only two percent of that funding
136
436726
3671
Peki bu finansmanın yalnızca % 2'sinin sağlık sektörü dahil
07:20
went to rebuild Haitian public institutions,
137
440421
2842
Haiti'nin kamu kuruluşlarının yeniden inşası için
07:23
including its health sector?
138
443287
1760
kullanıldığını biliyor muydunuz?
07:25
From that perspective,
139
445697
1417
Bu bakış açısından bakınca,
07:27
Haitians continue to die from the earthquake even today.
140
447138
3376
Haitililer o deprem sebebiyle bugün hala ölmeye devam ediyor.
07:31
I recently met this gentleman.
141
451663
2077
Bu beyefendiyle yeni tanıştım.
07:33
This is Dr. Nezar Ismet.
142
453764
2078
Dr. Nezar Ismet.
07:35
He's the Minister of Health in the northern autonomous region of Iraq,
143
455866
3836
Kürdistan'da Kuzey Irak özerk bölgesi
07:39
in Kurdistan.
144
459726
1431
Sağlık Bakanı.
07:41
Here he is announcing that in the last nine months,
145
461181
3882
Burada son dokuz ay içinde
07:45
his country, his region, has increased from four million people
146
465087
4042
ülke nüfusunun dört milyondan beş milyona
07:49
to five million people.
147
469153
1532
arttığını açıklıyor.
07:50
That's a 25 percent increase.
148
470709
1868
Yüzde 25 oranında bir artış bu.
07:52
Thousands of these new arrivals have experienced incredible trauma.
149
472601
3866
Yeni gelen insanların binlercesi inanılmaz travmaya maruz kaldılar.
07:56
His doctors are working 16-hour days without pay.
150
476979
4195
Doktorları günde 16 saat ücretsiz çalışıyorlar.
08:02
His budget has not increased by 25 percent;
151
482867
2823
Ama devlet bütçesi yüzde 25 artmadı;
08:05
it has decreased by 20 percent,
152
485714
2395
yüzde 20 düşüş yaşadı,
08:08
as funding has flowed to security concerns and to short-term relief efforts.
153
488133
4641
çünkü finansman güvenlik sorunları ve kısa dönem yardımlara harcandı.
08:13
When his health sector fails --
154
493569
1604
Sağlık sektörü çöktüğü zaman
08:15
and if history is any guide, it will --
155
495197
2413
ki tarihe bakarsak çökecektir,
08:17
how do you think that's going to influence
156
497634
2046
bölgede yaşayan 5 milyon insanın
08:19
the decision making of the five million people in his region
157
499704
3232
böylesi savunmasız hayat koşullarından kaçmak üzere
08:22
as they think about whether they should flee
158
502960
2819
kafa yormaktayken karar verme yetileri
08:25
that type of vulnerable living situation?
159
505803
2491
sizce nasıl etkilenecektir?
08:29
So as you can see, this is a frustrating topic for me,
160
509550
2934
Anladığınız üzere, bu benim için sinir bozucu bir konu,
08:32
and I really try to understand:
161
512508
1502
ve gerçekten anlamaya çalışıyorum:
08:34
Why the reluctance to protect and support
162
514034
3524
yerel sağlık ve güvenlik sistemlerini koruma
08:37
indigenous health systems and security systems?
163
517582
3636
ve desteklemeye karşı bu tereddüt nereden geliyor?
08:41
I usually tier two concerns, two arguments.
164
521242
2619
Bunu genellikle iki sebebe bağlıyorum.
08:44
The first concern is about corruption,
165
524747
2187
İlki yozlaşma ile ilgili,
08:46
and the concern that people in these settings are corrupt
166
526958
2719
bu şartlar altında yaşayanların yozlaşmış ve güvenilemez
08:49
and they are untrustworthy.
167
529701
1745
olduğundan endişe ediliyor.
08:52
And I will admit that I have met unsavory characters
168
532076
3061
Bu koşullarda sağlık sektöründe çalışan
08:55
working in health sectors in these situations.
169
535161
2356
ahlak dışı kişilerle tanıştığımı kabul ediyorum.
08:57
But I will tell you that the opposite is absolutely true
170
537541
3700
Ancak bunun tersi de tamamen doğru,
09:01
in every case I have worked on,
171
541265
2030
üzerinde çalıştığım her projede
09:03
from Afghanistan to Libya, to Kosovo, to Haiti, to Liberia --
172
543319
3813
Afganistan, Libya, Kosova, Libya, Liberya olsun,
09:07
I have met inspiring people,
173
547156
2099
ülkelerinde işler kötüye gittiğinde,
09:09
who, when the chips were down for their country,
174
549279
2495
sağlık kurumlarını kurtarmak için
09:11
they risked everything to save their health institutions.
175
551798
3309
her şeyini riske atan ilham veren insanlarla tanıştım.
09:15
The trick for the outsider who wants to help
176
555131
3348
Dışarıdan yardım etmek isteyen kişi için işin özü
09:18
is identifying who those individuals are,
177
558503
2904
bu kişilerin kim olduğunu belirlemek
09:21
and building a pathway for them to lead.
178
561431
2308
ve önderlik etmeleri için yol açmak.
09:23
That is exactly what happened in Afghanistan.
179
563763
3184
Afganistan'da olan şey tam da bu,
09:27
One of the unsung and untold success stories
180
567534
3329
Afganistan'daki ulus inşası emeklerimize dair
09:30
of our nation-building effort in Afghanistan
181
570887
2918
anlatılmayan başarı öykülerinden biri
09:33
involved the World Bank in 2002 investing heavily
182
573829
3496
Afgan sağlık sektörü liderlerinin belirlenmesi, eğitilmesi
09:37
in identifying, training and promoting Afghani health sector leaders.
183
577349
5135
ve tutundurulması için 2002'de Dünya Bankası'nın büyük yatırım yapmasıydı.
09:43
These health sector leaders have pulled off an incredible feat
184
583869
3853
Bu sağlık sektörü liderleri Afganistan'da inanılmaz bir
09:47
in Afghanistan.
185
587746
1372
başarıya imza attılar.
09:49
They have aggressively increased access to health care
186
589142
3947
Nüfusun büyük çoğunluğu için sağlık hizmetlerine
09:53
for the majority of the population.
187
593113
2016
erişimi büyük çapta arttırdılar.
09:55
They are rapidly improving the health status
188
595153
2204
Eskiden dünyanın en kötüsü olan
09:57
of the Afghan population,
189
597381
1271
Afgan Halkı sağlık durumunu
09:58
which used to be the worst in the world.
190
598676
1986
şu an hızla iyileştiriyorlar.
10:01
In fact, the Afghan Ministry of Health does things
191
601765
2822
Gerçek şu ki Afgan Sağlık Bakanı, Amerika'da
10:04
that I wish we would do in America.
192
604611
1696
yapmamızı dilediğim işler yapıyor
10:06
They use things like data to make policy.
193
606331
2372
Düzenleme yapmak için verilere başvuruyorlar.
10:08
It's incredible.
194
608727
1185
Harika bir şey.
10:09
(Laughter)
195
609936
2392
(Kahkaha)
10:12
The other concern I hear a lot about is:
196
612352
1929
Çok sık duyduğum diğer endişe ise
10:14
"We just can't afford it, we just don't have the money.
197
614305
2602
''Bunu karşılayamayız, bu iş için bütçemiz yok.
10:16
It's just unsustainable."
198
616931
1355
Bu plan sürdürülemez.''
10:19
I would submit to you that the current situation
199
619239
2733
Sahip olduğumuz mevcut durum ve sistemin
10:21
and the current system we have
200
621996
1735
tasarlayabileceğimiz en pahalı
10:23
is the most expensive, inefficient system we could possibly conceive of.
201
623755
4038
ve en etkisiz sistem olduğu gerçeğini sizinle paylaşmak istiyorum.
10:27
The current situation is that when governments like the US --
202
627817
3378
Mevcut durumda ABD gibi hükümetler
10:31
or, let's say, the collection of governments
203
631219
2064
veya Avrupa Komisyonunu oluşturan
10:33
that make up the European Commission --
204
633307
1874
hükümetler topluluğu diyelim,
10:35
every year, they spend 15 billion dollars
205
635205
2649
dünya çapında her yıl
10:37
on just humanitarian and emergency and disaster relief worldwide.
206
637878
4006
hümaniter ve acil yardım kurtarma için 15 milyar dolar harcamakta.
10:41
That's nothing about foreign aid, that's just disaster relief.
207
641908
3321
Bu dış yardım için hiçbir şey, bu sadece acil durum yardımı.
10:45
Ninety-five percent of it goes to international relief agencies,
208
645895
5045
Bu paranın yüzde 95'i uluslararası yardım organlarına gidiyor,
10:50
that then have to import resources into these areas,
209
650964
4337
onlar da bu alanlara kaynak getirtiyorlar
10:55
and knit together some type of temporary health system, let's say,
210
655325
4389
ve diyelim ki geçici bir sağlık sistemi kuruyorlar,
10:59
which they then dismantle and send away when they run out of money.
211
659738
3569
paraları tükendiği zaman ise bu sistemi ortadan kaldırıyorlar.
11:04
So our job, it turns out, is very clear.
212
664001
3930
Yani bizim işimiz aslında çok açık.
11:09
We, as the global health community policy experts,
213
669001
4775
Küresel sağlık toplum politikası uzmanları olarak
11:13
our first job is to become experts in how to monitor
214
673800
5545
ilk yapmamız gereken, tehdit altındaki durumlarda
11:19
the strengths and vulnerabilities of health systems
215
679369
2447
sağlık sistemlerinin güçlü ve zayıf noktalarını
11:21
in threatened situations.
216
681840
2567
gözlemlemeyi bilmek.
11:24
And that's when we see doctors fleeing,
217
684431
2010
İşte bu aşamada doktorların kaçtığını,
11:26
when we see health resources drying up,
218
686465
1937
sağlık kaynaklarının tükendiğini,
11:28
when we see institutions crumbling --
219
688426
2435
kurumların harap olduğunu görüyoruz.
11:30
that's the emergency.
220
690885
1613
Acil durum dediğimiz şey bu.
11:32
That's when we need to sound the alarm and wave our arms.
221
692522
3110
Bu noktada uyarıya başlamalı ve yardım istemeliyiz.
11:35
OK?
222
695656
1394
Tamam mı?
11:37
Not now.
223
697074
1151
Şimdi değil.
11:38
Everyone can see that's an emergency, they don't need us to tell them that.
224
698249
3912
Bunu acil durum olduğunu herkes görüyor, söylememize gerek yok.
11:42
Number two:
225
702942
1939
İkinci husus:
11:44
places like where I work at Harvard need to take their cue
226
704905
3337
Harvard'da çalıştığım yer gibi merkezler Afganistan'daki
11:48
from the World Bank experience in Afghanistan,
227
708266
2198
Dünya Bankası tecrübesinden yaralanmalı
11:50
and we need to -- and we will --
228
710488
1657
ve biz bunlar gibi sağlık sektörü
11:52
build robust platforms to support health sector leaders like these.
229
712169
5263
liderlerini desteklemek için platformlar oluşturmalıyız - oluşturacağız da.
11:58
These people risk their lives.
230
718291
1702
Bu insanlar hayatlarını riske atıyorlar.
12:00
I think we can match their courage with some support.
231
720017
3712
Cesaretlerini biraz destekle karşılayabiliriz sanıyorum.
12:04
Number three:
232
724245
1154
Üçüncü husus:
12:05
we need to reach out and make new partnerships.
233
725423
2578
Yeni ortaklıklar bulmalıyız.
12:08
At our global health center,
234
728025
1874
Küresel sağlık merkezimizde,
12:09
we have launched a new initiative with NATO and other security policy makers
235
729923
4012
NATO ve diğer karar verici aktörlerle sağlık kuruluşlarını korumak için
12:13
to explore with them what they can do to protect health system institutions
236
733959
5366
konuşlanma esnasında neler yapabileceğimizi araştırmaya yönelik
12:19
during deployments.
237
739349
1715
yeni bir girişime başladık.
12:21
We want them to see
238
741088
1540
Sağlık sistemi ve diğer
12:22
that protecting health systems and other critical social institutions
239
742652
4700
önemli sağlık kurumlarını korumanın görevlerinin ayrılmaz bir parçası
12:27
is an integral part of their mission.
240
747376
2443
olduğunu görsünler istiyoruz.
12:29
It's not just about avoiding collateral damage;
241
749843
3137
Konu istenmeyen zararladan kaçınmak değil sadece;
12:33
it's about winning the peace.
242
753004
1805
Konu barışı sağlamak.
12:36
But the most important partner we need to engage is you,
243
756545
3583
Ama dahil etmemiz gereken en önemli ortak sizsiniz,
12:40
the American public, and indeed, the world public.
244
760152
3432
Amerikan halkı ve tabii ki dünya halkı.
12:43
Because unless you understand the value of social institutions,
245
763608
5696
Çünkü sağlık kurumlarının önemini anlamıyorsanız,
12:49
like health systems in these fragile settings,
246
769328
2511
bu hassas koşullar altındaki sağlık sistemleri gibi,
12:52
you won't support efforts to save them.
247
772886
2248
onları koruma çalışmalarına destek vermezsiniz.
12:55
You won't click on that article
248
775158
2398
''Şu ülkedeki tüm doktorlar kaçıyorlar.''
12:57
that talks about "Hey, all those doctors are on the run in country X.
249
777580
4966
Yazılı gazete yazısına tıklamazsınız.
13:02
I wonder what that means.
250
782570
2417
Bu ne anlama geliyor acaba?
13:05
I wonder what that means
251
785011
1852
Sağlık sistemi bu şartlar altında
13:06
for that health system's ability to, let's say, detect influenza."
252
786887
3952
gribin teşhis edebilecek mi merak ediyorum.
13:11
"Hmm, it's probably not good." That's what I'd tell you.
253
791673
3377
''Hmm, bence durum iyi değil.'' Size bunu söylerdim.
13:15
Up on the screen,
254
795590
1164
Ekranda en sevdiğim
13:16
I've put up my three favorite American institution defenders and builders.
255
796778
6280
üç Amerikalı kurucu ve kurum savunucusunu görüyorsunuz.
13:23
Over here is George C. Marshall,
256
803666
2885
Bu George C. Marshall,
13:26
he was the guy that proposed the Marshall Plan
257
806575
2829
İkinci Dünya Savaşı sonrası Avrupa ekonomik kurumlarını
13:29
to save all of Europe's economic institutions after World War II.
258
809428
4191
kurtaran Marshall Planı'nı teklif eden kişi.
13:34
And this Eleanor Roosevelt.
259
814119
2353
Bu Eleanor Roosevelt.
13:36
Her work on human rights really serves as the foundation
260
816496
3146
İnsan hakları üzerindeki çalışmaları tüm uluslararası
13:39
for all of our international human rights organizations.
261
819666
3028
insan hakları örgütlerinin temelini oluşturuyor.
13:43
Then my big favorite is Ben Franklin,
262
823150
2040
Ve büyük favorim Ben Franklin,
13:45
who did many things in terms of creating institutions,
263
825214
3208
sosyal kurumların oluşturulması adına çok şey yapmış
13:48
but was the midwife of our constitution.
264
828446
2767
ve anayasamızın kurucusu.
13:52
And I would say to you
265
832402
1724
Ve şunu söylemek istiyorum
13:54
that these are folks who, when our country was threatened,
266
834150
3753
Bu insanlar ülkemiz tehdit altındayken,
13:57
or our world was threatened,
267
837927
2007
dünyamız tehdit altındayken,
13:59
they didn't retreat.
268
839958
1303
geri çekilmediler.
14:01
They didn't talk about building walls.
269
841285
2341
Duvarlar örmekten bahsetmediler.
14:03
They talked about building institutions to protect human security,
270
843650
5381
Kendi nesilleri ve bizler için, insan güvenliğini korumak için
14:09
for their generation and also for ours.
271
849828
2614
sosyal kurum inşa etmeye kafa yordular.
14:13
And I think our generation should do the same.
272
853014
2798
Ve bence bizim neslimiz de aynını yapmalı.
14:16
Thank you.
273
856503
1160
Teşekkür ederim.
14:17
(Applause)
274
857687
2229
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7