Paul Moller: Take a ride in the Skycar

Paul Moller Skycar'da

Çeviri: Burcu Gunay Gözden geçirme: Sancak Gülgen

Many of you could ask the question, you know,

Çoğunuz şu soruyu sorabilir,...

why is a flying car, or maybe more accurately,

...neden uçan bir arabanın, veya daha doğrusu...

a roadable aircraft, possible at this time?

...kontrol edilebilir bir hava aracının, yapımı günümüzde mümkün olsun?

A number of years ago,

Yıllar önce,...

Mr. Ford predicted that flying cars

...Bay Ford uçan arabaların...

of some form would be available.

...mümkün olabileceğini tahmin etmişti.

Now, 60 years later,

Şimdi, yani 60 yıl sonra,...

I'm here to tell you why it's possible.

...size bunun nasıl mümkün olduğunu söylemek için buradayım.

When I was about five years old,

Ben 5 yaşlarındayken,...

not very much -- about a year after

...çok fazla değil, Bay Ford'un...

Mr. Ford made his predictions,

...bu tahmini yapmasından bir yıl kadar sonra...

I was living in a rural part of Canada,

...Kanada'nın kırsal bir kesiminde yaşıyordum,...

on the side of a mountain in a very isolated area.

...bir dağın eteğindeki, fazla izole bir bölgeydi.

Getting to school, for a kid that was actually pretty short for his age,

Okula başladığım dönemde, Kanada'nın kışları...

through the Canadian winter, was not a pleasant experience.

...yaşına göre biraz kısa bir çocuk için fazla hoş bir deneyim değildi.

It was a trying and scary thing

Bu deneyim küçük bir çocuk için...

for a young kid to be going through.

...oldukça korkunç ve yorucuydu.

At the end of my first year in school, in the summer of that year,

Okuldaki ilk senemin sonunda, o yılın yazında,...

I discovered a couple hummingbirds

....birkaç sinekkuşu buldum.

that were caught in a shed near my home.

Evimin yakınlarındaki bir barakada sıkışmışlardı.

They'd worn themselves out,

Gayet bitkinlerdi ve...

beating themselves against the window,

...dışarı çıkmak için kendilerini cama vuruyorlardı,...

and, well, they were easy to capture.

...ve sonuç olarak yakalanmaları kolaydı.

I took them outside and as I let them go, that split second, even though they were very tired,

Onları oradan alıp dışarı çıkardım gitmelerine izin verdim,...

that second I let them go they hovered for a second,

...yarım saniye geçmesine rağmen çok yoruldular,ikinci kez gönderdiğimde...

then zipped off into the distance.

... bir saniyeliğine etrafımda uçuştular,sonra oradan uçarak uzaklaştılar.

I thought, what a great way to get to school.

''Okula gitmek için ne kadar harika bir yol'' diye düşündüm.

(Laughter)

(Gülüşmeler)

For a kid at that age, this was like infinite speed, disappearing,

O yaştaki bir çocuk için, bu sonsuz bir hız gibi ortadan yok olmaktı,...

and I was very inspired by that.

... ve bundan çok ilham aldım.

And so the next -- over the next

Ve sonraki--bir sonraki...

six decades, believe it or not,

...altmış yıl, ister inanın ister inanmayın,...

I've built a number of aircraft,

...birkaç tane uçak inşa ettim,...

with the goal of creating something that could do for you, or me,

...bunları, sinek kuşlarının yaptıkları şeyleri...

what the hummingbird does,

...sizin veya benim için yapabilmek...

and give you that flexibility.

...ve size o esnekliği verebilmek için yaptım.

I've called this vehicle, generically, a volantor,

Ben bu araca,genel özellikleriyle - volantor diyorum,...

after the Latin word "volant," meaning,

...Latince bir kelime olan "volant"ın anlamı...

to fly in a light, nimble manner.

...bir ışığın üzerinde çevik bir şekilde uçmaktır.

Volantor-like helicopter, perhaps.

Volantor-helikopter gibi, belkide.

The FAA, the controlling body above all,

Tüm uçan araçları kontrol eden FAA,(Federal Havacılık İdaresi) bu araca ...

calls it a "powered lift aircraft."

..."kaldrılışı güçlendirilmiş hava aracı"diyor (Bir güç ile havaya kalkan uçan araç)...

And they've actually issued a pilot's license --

...FAA bu tip bir kaldırılışı güçlendirilmiş uçan araç için...

a powerlift pilot's license -- for this type of aircraft.

...pilot lisansı da çıkarıyor.

It's closer than you think. It's kind of remarkable when you consider that

Bu düşündüğünüzden daha yakın.Özellikle şu an fiili olarak çalışan bir kaldırılışı...

there are no operational powered lift aircraft.

... güçlenmiş hava aracı olmadığından bu düşünce daha bir dikkate değer.

So for once, perhaps, the government is ahead of itself.

Ve belki de hükümet bir seferliğine de olsa kendisinin önünde hareket ediyor.

The press calls my particular volantor a "Skycar."

Basın benim "volantor"uma "Uçan araba" adını veriyor.

This is a little bit earlier version of it,

Bu onun biraz daha önceki bir versiyonu,...

that's why it's given the X designation,

...o nedenle X harfi verildi,...

but it's a four-passenger aircraft

...fakat bu 4 kişilik bir araç ki...

that could take off vertically, like a helicopter --

...bir helikopter gibi dikey kalkabilmekte ve...

therefore it doesn't need an airfield.

...ve havalanmak için bir piste ihtiyaç duymamakta.

On the ground, it's powered electrically.

Yerdeyken elektrik gücü ile hareket etmekte.

It's actually classified as a motorcycle

Üç tekerleği olduğu için aslında...

because of the three wheels, which is a great asset

...bir motorsiklet olarak sınıflandırılıyor ki bu güzel birşey...

because it allows you, theoretically, to use this on the highways

...çünkü bu size teorik olarak bir çok eyalette...

in most states, and actually in all cities.

..otobanlarda ve aslında tüm şehirlerde kullanma imkanı veriyor....

So that's an asset because if you've got to deal with the crash protection issues

Bu nedenle otomobilin kaza önleme sorunlarının üstesinden gelirseniz bu,...

of the automobile, forget it -- you're never going to fly it.

...bir beceridir,bunu unutun--hiç bir zaman bunu uçurmayacaksınız.

(Laughter)

...

One could say that a helicopter

Bazıları, helikopterin de sinek kuşunun yaptığını...

does pretty much what the hummingbird does,

...aynen yapan bir araç olduğunu söyleyebilir...

and gets around in much the same way, and it's true,

...bu doğru ama,...

but a helicopter is a very complex device.

...helikopter çok karmaşık bir cihaz.

It's expensive --

Pahalı --...

so expensive that very few people could own or use it.

...hem de çok az insanın sahip olup, kullanabileceği kadar pahalı.

It's often been described because of its fragile nature and its complexity,

kırılgan yapısı ve geniş sayılardaki karmaşık parçalar...

as a series of parts -- a large number of parts --

..yüzünden--büyük miktarda parçalar--uçmanın oluşumu ...

flying in formation.

...genellikle böyle tanımlanır.

(Laughter)

...

Another difference, and I have to describe this,

Başka bir farkı, açıklamam gerekirse,...

because it's very personal,

...çünkü çok kişisel ,...

another great difference between the helicopter

...helikopter ile volantor arasındaki,...

and the volantor --

...diğer büyük fark ise ,...

in my case the Skycar volantor --

benim Uçan araba volantor--...

is the experience that I've had

...deki tecrübemi her ikisinde de ...

in flying both of those.

...yaşamış olmamdı.

In a helicopter you feel -- and it's still a remarkable sensation --

helikopterde hissettiğiniz sanki güçlü bir şekilde titreyen bir vinç...

you feel like you're being hauled up from above

...tarafından kaldırıldığınızı hissedersiniz...

by a vibrating crane.

...Skycar'a bindiğinizde ise,...

When you get in the Skycar -- and I can tell you,

...diyebilirim ki...

there's only one other person that's flown it, but he had the same sensation --

...o nu uçuran sadece bir başka kişi var ,fakat aynı hissi--...

you really feel like you're being lifted up

gerçekten uçan sihirli bir halı tarafından kaldırılıyorsun gibi

by a magic carpet,

...hiç bir titreşim olmadan...

without any vibration whatsoever. The sensation is unbelievable.

...hissedersin.Bu duygu inanılmazdır.

And it's been a great motivator.

Ve çok da motive edicidir.

I only get to fly this vehicle occasionally,

Bu aracı yalnızca hissedarlarımı...

and only when I can persuade my stockholders

...ikna edebildiğimde...

to let me do so,

...ara sıra kullanıyorum...

but it's still one of those wonderful experiences

...ancak bu bütün zaman boyunca...

that reward you for all that time.

...size ödül verilen bu harika deneyimlerden biridir.

What we really need is something to replace the automobile

Gerçekten ihtiyacımız olan 50 mil üzerindeki...

for those 50-plus mile trips.

...seyahatlerde otomobilin yerine geçecek bir araç.

Very few people realize that 50 mile-plus trips

Çok az insan Amerika'da yapılan seyahatlerin...

make up 85 percent of the miles traveled in America.

...%85'inin 50 mil üzeri seyahatlerden oluştuğunun farkında.

If we can get rid of that,

Eğer bundan kurtulabilirsek,...

then the highways will now be useful to you,

...o zaman bugün dünyanın pek çok kısmında...

as contrasted by what's happening

...neler olduğunun aksine otoyollar sizin için...

in many parts of the world today.

...kullanışlı olacaktır.

On this next slide, is an interesting history

Bir sonraki slaytda,alt yapıda ...

of what we really have seen in infrastructure,

...gercekten ne gördüğümüzün ilginç bir hikayesidir,...

because whether I give you a perfect Skycar,

...çünkü kullanım için mükemmel bir araç olan Uçan arabayı...

the perfect vehicle for use, it's going to have very little value to you

...size versemde vermesemde, kullanmak için...

unless you've got a system to use it in.

...bir sisteminiz olmadıkça sizin için bir değeri olmayacaktır.

I'm sure any of you have asked the question,

Eminim ki her birinizin sorusu vardır...

yeah, are there great things up there -- what am I going to do, get up there?

...evet, yukarıda süper şeyler varmıdır, oraya çıkınca ne yapacağım?

It's bad enough on a highway, what's it going to be like to be in the air?

Bir otoyolda olmak yeterince kötü zaten, peki havada olmak nasıl olacak?

This world that you're going to be talking about tomorrow

Yarın hakkında konuşuyor olacağınız bu dünya...

is going to be completely integrated. You're not going to be a pilot,

...tamamen entegre olacak. Bir pilot olmayacaksınız....

you're going to be a passenger.

...bir yolcu olacaksınız.

And it's the infrastructure that really determines whether this process goes forward.

Ve bu işlemin ilerleyip ilerlemediğini gerçekten belirleyen alt yapıdır.

I can tell you, technically we can build Skycars --

Size söyleyebilirim ki, teknik olarak Uçan arabalar yapabiliriz...

my God, we went to the moon!

...Tanrım, aya bile çıktık!

The technology there was much more difficult than what I'm dealing with here.

Teknoloji burada uğraştığım şeyden daha da zordu.

But we have to have these priority changes,

Ancak, bu önemli değişimlerimizin olması gerek,...

we have to have infrastructure to go with this.

...buna uyum sağlamak için alt yapımızın olması gerekiyor.

Historically you see that we got around

Tarihe göre 200 yıl önce...

200 years ago by canals,

...kanalların yanında gezindiğimizi görüyoruz...

and as that system disappeared, were replaced by railroads.

...ve bu yok olan sistem tren yolları ile yer değiştirdi.

As that disappeared we came in with highways.

Bu yok olunca biz de otoyollara geldik.

But if you look at that top corner -- the highway system --

Fakat üst köşeye bakarsanız--otoyol sistemine...

you see where we are today. Highways are no longer being built,

...bugün olduğumuz yeri görürsünüz. Artık otoyollar inşaa edilmiyor...

and that's a fact. You won't see any additional highways

...ve bu bir gerçek. Önümüzdeki 10 yıl...

in the next 10 years.

...hiç bir ek otoyol göremeyeceksiniz.

However, the next 10 years, if like the last 10 years,

Ancak, önümüzdeki 10 yıl, geçen 10 yıl gibi olursa...

we're going to see 30 percent more traffic.

...%30 daha fazla trafik göreceksiniz.

And where is that going to lead you to?

Ve bu bizi nereye götürecek?

So the issue then, I've often asked, is

Sık sık sorduğum konu...

when is it going to happen?

...bunun ne zaman gerçekleşeceğidir.

When are we going to be able to have these vehicles?

Bu araçlara ne zaman sahip olacağız?

And of course, if you ask me, I'm going to give you a really optimistic view.

Ve tabii ki bana sorarsanız, size gerçekten iyimser bir bakış açısı vereceğim.

After all, I've been spending 60 years here believing it's going to happen tomorrow.

Buna rağmen bunun yarın olacağına inanarak burada 60 yıl harcadım.

So, I'm not going to quote myself on this.

Burada kendimden bir örnek vermeyeceğim.

I'd prefer to quote someone else,

Kongreden önce benimle tanık olan...

who testified with me before Congress,

...ve hava aracının gelecekteki bu çeşidininin...

and in his position as head of NASA

...farklı vizyonunu öne süren...

put forward this particular vision

...NASA Başkanı pozisyonundaki...

of the future of this type of aircraft.

...birinden örnek vermeyi tercih ediyorum.

Now I would argue, actually, if you look at the fact that on the highways today,

Şimdi iddia ediyorum ki, bugün otoyollarda ki gerçeğe bakarsanız...

you're only averaging about 30 miles per hour --

...saatte sadece 48 km yapıyorsunuz...

on average, according to the DOT --

...DOT'a göre Uçan araba...

the Skycar travels at over 300 miles an hour,

...7620 metrenin üstünde ortalama...

up to 25,000 feet.

...saatte 482 kilometre yapıyor.

And so, in effect, you could see perhaps a tenfold increase

Ve bu nedenle gerçekte, olabildiğince hızlı...

in the ability to get around

...gezmek için yeterliliğin on kat arttığını...

as far as speed is concerned.

...görebilceğiniz düşünülüyor.

Unbeknownst to many of you,

Pek çoğunuzun bilmediği...

the highway in the sky that I'm talking about here

...burada konuştuğum havadaki otoyol...

has been under construction for 10 years.

10 yıldır yapım aşamasındadır.

It makes use of the GPS -- you're familiar with GPS in your automobile,

Bu da GPS kullandırıyor--otomobilinizdeki GPS'e alışıksınız...

but you may not be familiar with the fact that there's a GPS U.S.,

...fakat birde aşikar olmadığınız bir ABD GPS'i var...

there's a Russian GPS,

... bir Rus GPS'i var,...

and there's a new GPS system

...ve Avrupaya giden yeni bir GPS sistemi var...

going to Europe, called Galileo.

...adı Galileo.

With those three systems,

Bu üç sistem sayesinde ,...

you have what is always necessary --

... her zaman ihtiyacınız olan her seye sahipsiniz--...

a level of redundancy that says,

...yedekleme seviyesi diyorki,...

if one system fails, you'll still have a way

...eğer bir sistem bozulursa,size hala baska yollardan...

to make sure that you're being controlled.

...kontrol edilebilmenizi sağlıyor.

Because if you're in this world, where computers are controlling what you're doing,

Çünkü ne yaptığınızı kontrol eden bilgisayarların olduğu bu dünyadasınız.

it's going to be very critical that something can't fail on you.

Bu sistemin sizin hakkınızda yanılmaması çok ciddi bir şey.

How would a trip in a Skycar work?

Uçan bir arabada seyahat nasıl olurdu ?

Well, you can't right now

Pekala, çok gürültü olduğu için...

take off from your home because it's too noisy.

...şu anda evinizin önünden havalanamazsınız.

I mean to be able to take off from your home, you'd have to be extremely quiet.

Evinizin önünden havalanmaktan bahsediyorum, çok sessiz olmalısınız.

But it's still fairly quiet.

Ancak yinede oldukça sessizdir.

You'd motor, electrically, to a vertiport,

Elektrik motorunu kullanarak, birkaç blok, hatta birkaç km,...

which may be a few blocks, maybe even a few miles away.

..uzaklıktaki bir havaalanına gidebilirsiniz.

This is clearly, as I said earlier, a roadable aircraft,

Gayet açık, önceden söylediğim gibi bir roadable uçak,...

and you're not going to spend that much time on the road.

...ve yolda daha fazla vakit harcamayacaksınız.

After all, if you can fly like that,

Nihayet böyle uçabilirseniz,...

why are you going to drive around on a highway?

...neden bir otoyolda araç kullanacaksınız?

Go to a local vertiport,

Yerel bir havalanına gidin,...

plug in your destination,

...rotanızı girin,...

delivered almost like a passenger.

...adeta bir yolcu gibi ulaştırılırsınız.

You can play computer games, you can sleep, you can read on the way.

Bilgisayar oyunları oynayabilirsiniz, uyuyabilirsiniz yada kitap okuyabilirsiniz.

This is the world -- there won't be you as a pilot. And I know the pilots in the audience aren't going to like that --

Bu pilot'un olmayacağı bir dünya. Ve izleyeciler arasındaki pilotların bundan...

and I've had a lot of bad feedback

.. hoşlanmayacağını biliyorum-- ve yukarıda olmak,uçmak ve...

from people who want to be up there, flying around

...bunu deneyimlemek isteyen insanlardan...

and experiencing that.

...pek çok kötü geri bidirim aldım.

And of course, I suppose like recreational parks you can still do that.

Ve tabii ki, hala bunu yapabileceğiniz eğlence parkları olduğunu zannediyorum.

But the vehicle itself is going to be a very, very controlled environment.

Fakat aracın kendisi çok kontrol edilmiş bir çevrede olacak.

Or it's going to have no use to you as a person who might use such a system.

Veya, böyle bir sistemi kullanabilen bir kişi olarak, size bir kullanışı olmayacaktır.

We flew the first vehicle for the international press

1965 de,gercekten çalıştırdığım zaman...

in 1965, when I really got it started.

...uluslararası basın için ilk aracı uçurduk.

I was a professor at the U.C. Davis System,

U.C Davis de Sistemde bir profesördüm,...

and I got a lot of excitement around this,

...ve bunun için cok heyecanlıydım,...

and I was able to fund the initiation of the program back in that time.

...ve bu sırada geçmişteki programın başlamasından para kazanabilirdim.

And then through the various years

Ve sonra bir çok yıllar boyunca...

we invented various vehicles.

...çeşitli araçlar icat ettik.

Actually the critical point was in 1989,

Aslında 1989 dönüm noktasıydı,...

when we demonstrated the stability of this vehicle --

...bu aracın dengesini her koşulda tamamen...

how completely stable it was in all circumstances,

...sabit olarak dengede tutabildiğimizi ispatlamış olmak,...

which is of course very critical.

...tabiki çok ciddiydi.

Still not a practical vehicle during all of this,

Bütün bunlar olurken hala pratik bir araç değildi,...

but moving in the right direction, we believe.

...fakat doğru rotada ilerlediğine inanıyoruz.

Finally, in the early part of --

Sonunda, 2002'nin ilk zamanlarında...

or actually the middle of 2002,

...veya ortalarında...

we flew the 400 -- M400, which was the four-passenger vehicle.

...4 yolculu araçlar olan 400-M400 uçurduk.

In this case here, we're flying it remotely, as we always did at the beginning.

Bu durumda burada, başlangıçta her zaman yaptığımız gibi, uzaktan uçuruyoruz.

And we had very small power plants in it at this time.

Bu arada çok küçük elektrik sistemlerimiz vardı.

We are now installing larger powerplants,

Şu anda benim için araca binmeyi mümkün kılan daha büyük,...

which will make it possible for me to get back on board.

...enerji tesisleri kuruyoruz.

A vertical-takeoff aircraft

Dikey kalkan bir hava aracı...

is not the safest vehicle during the test flight program.

...test uçuşu programı boyunca en güvenli araç değildir.

There's an old adage that applied for the years

Her havacılık şirketi dikey havalanan...

between 1950s and 1970s,

...hava aracı üzerinde çalışıyorken...

when every aeronautical company

...1950 ve 1970 yılları arasında...

was working on vertical-takeoff aircraft.

...söylenen eski bir atasözü vardır.

A vertical-takeoff aircraft

Dikey havalanan bir hava aracı...

needs an artificial stabilization system --

...yapay bir denge sistemine ihtiyacı olması...

that's essential.

...temel olan şeydir.

At least for the hover,

En azından havada durmak...

and the low-speed flight.

...ve düşük hızda uçmak için.

If that single-stability system,

Eğer tek denge sistemiyle,...

that brain that flies that aircraft, fails, or if the engine fails,

...bu beyinle bu hava aracını, uçurmak istesek başarısız olurdu.

that vehicle crashes. There is no option to that.

Yada motor bozulursa araç kaza yapar. Bunun başka bir seçeneği yoktur.

And the adage that I'm referring to,

Ve burada deyinmek istediğim o zaman için geçerli olacak atasözü...

that applied at that time,

...hiç bir şeyin VTOL hava aracından...

was that nothing comes down faster

...ters düz olmuş bir şekilde...

than a VTOL aircraft upside down.

...daha hızlı aşağıya inemeyeceğidir.

(Laughter)

...

That's a macabre comment because we lost a lot of pilots.

Bu korkunç bir yorum çünkü pek çok pilot kaybettik.

In fact, the aircraft companies gave up on

Hatta, hava aracı üreten şirketler...

vertical-takeoff aircraft

...yaklaşık bir kaç senedir...

more or less for a number of years.

...dikey havalanan hava aracı üretmekten vazgeçti.

And there's really only one operational aircraft in the world today

Günümüzde gerçekten dünyada çalışan sadece bir hava aracı var...

that's a vertical-takeoff aircraft -- as distinct from a helicopter --

...--helikopterden farklı olarak --...

and that's the Hawker Harrier jump jet.

...ve o da Hawker Harier jump jetidir.

A vertical-takeoff aircraft,

Dikey havalanan bir hava aracının,...

like the hummingbird,

...sinek kuşu gibi,...

has a very high metabolism,

...fazlasıyla enerji gerektiren,...

which means it requires a lot of energy.

...çok yüksek bir metabolizması vardır.

Getting that energy is very, very difficult. It all comes down

Bu enerjiyi elde etmek çok,çok zordur. Bütün bu enerji aşağıdaki güç ...

to that power plant -- how to get a large amount of power in a small package.

..bölgesinden gelir-- nasıl bu kadar büyük bir enerjiyi küçük bir paketten sağlayabilir.

Fortunately, Dr. Felix Wankel

Neyseki, Dr.Felix Wankel,...

invented the rotary engine.

...dönerek çalışan motoru icad etti.

A very unique engine -- it's round,

Bu benzersiz motor -- yuvarlaktır,...

it's small, it's vibration-free.

...küçüktür ve titreşimsizdir.

It fits exactly where we need to fit it,

Gerçekten sistemde tam kanalların merkezine,...

right in the center of the hubs of the ducts in the system --

...monte edilmesi gereken yere monte edilir--...

very critical. In fact that engine --

...çok kritiktir. Hatta bu motor --

for those who are into the automobile --

...her kim otomobillerle ilgili ise...

know that it recently is applied to the RX8 --

...bilir ki bu motor son zamanlarda...

the Mazda.

...Mazda RX8'e uygulandı.

And that sportscar won Sports Car of the Year.

Ve bu spor araba yılın spor araba ödülünü kazandı.

Wonderful engine.

Mukemmel bir motor.

In that application, it generates one horsepower per pound,

Bu uygulamada, her pound bir beygir gücü üretir.

which is twice as good as your car engine today,

Demek oluyorki, bugün sizin kullandığınız araba motorunun iki misli iyidir,...

but only half of what we need.

...fakat ihtiyacımız olanın sadece yarısıdır.

My company has spent 35 years

Benim şirketim 35 yılını...

and many millions of dollars taking that rotary engine,

...ve bir sürü milyon dolarını 50 lerin sonunda icad edilen bu motoru, almak için harcadı...

which was invented in the late '50s, and getting it to the point that we get

...ve önemli noktasına gelmek gerekirse her pound...

over two horsepower per pound, reliably, and critical.

...başına iki beygir gücünden fazlasını alıyoruz, güvenilir ve ciddi bir şekilde.

We actually get 175 horsepower

Gerçekte bir ayak küp içinde...

into one cubic foot.

...175 beygir elde edebilyoruz.

We have eight engines in this vehicle.

Bu araçta sekiz motorumuz var.

We have four computers. We have two parachutes.

Dört bilgisayarımız iki de paraşütümüz var.

Redundancy is the critical issue here.

Gereğinden fazlası buradaki kritik konudur.

If you want to stay alive you've got to have backups.

Eğer hayatta kalmak istiyorsanız arkanızdan destekleyenler olmalı.

And we have actually flown this vehicle and lost an engine,

Ve biz hakikaten bu aracı uçurduk ve bir motor kaybettik,...

and continued to hover.

...ve uçmaya devam etti.

The computers back up each other. There's a voting system --

Bilgisayarlar birbirlerini yedekler. Bir oylama sistemi var --...

if one computer is not agreeing with the other three,

...eğer bir bilgisayar diğer üçü ile hem fikir değilse...

it's kicked out of the system.

...o diğeri sistem dışı bırakılır.

And then you have three -- you still have the triple redundancy.

Ve sonra üçüne sahipsiniz demek oluyor ki hala üç katı fazlalığınız var.

If one of those fails, you still have a second chance.

Eğer bunlardan herhangi biri yanlış yaparsa elinizde hala ikinci bir şans vardır.

If you stick around, then good luck.

Eğer sıkışıp kalırsanız, o zaman iyi şanslar.

There won't be a third chance.

Üçüncü bir şansınız olmayacaktır.

The parachutes are there -- hopefully,

Umut verici bir biçimde-- üç paraşüt var,...

more for psychological than real reasons, but

...gerçek sonuçlardan öte psikolojik olarak, fakat durum öyle olursa...

they will be an ultimate backup if it comes to that.

...paraşütler ultra bir destek olacaktır.

(Laughter)

...

I'd like to show you an animation in this next one,

Bir dahaki sefere size bir animasyon izletmek isterim...

which is one element

...sadece uçan aracın...

of the Skycar's use,

...kullandığı bir element,...

but it's one that demonstrates how it could be used.

...fakat bu element size nasıl kullanılması gerektiğini gösterebilir.

You could think of it personally in your own terms,

Bunu nasıl kullanacağınızı kendi kişisel düşüncelerinizle...

of how you might use it.

...kendinize göre kullanabilirsiniz.

Video: Skycar dispatched, launch rescue vehicle for San Francisco.

San francisco da Uçan araç kurtarma aracı olarak piyasaya sürüldü.

Paul Moller: I believe that personal transportation

Dr. Goldin'nın söylediği gibi bende inanıyorumki...

in something like the Skycar,

...uçan araba kişisel ulaşımımızda muhtemelen başka bir valontor

probably in another volantor form as well,

...form oluşturacak...

will be a significant part of our lives,

...ve hayatımızın gelecek 10 yıl içinde...

as Dr. Goldin says, within the next 10 years.

...büyük bir parçası olacaktır.

And it's going to change the demographics in a very significant way.

Ve nüfus biliminde büyük bir değişiklik yaratacaktır.

If you can live 75 miles from San Francisco and get there in 15 minutes,

Eğer San Francisco dan 75 mil uzakta yaşayabiliyorsan ve 15 dakikada oraya gidebiliyorsan,...

you're going to sell your 700,000-dollar apartment,

...oraya gidebiliyorsan,700,000- dolarlık apartman daireni satacaksan,...

buy an upscale home on the side of a mountain,

...dağ yamacında gelir düzeyi yüksek bir ev alıp,..

buy a Skycar,

...bir hava aracı alıp,...

which I think would be priced at that time perhaps

...tahmini o zamanlarda 100,000 dolarlar eden...

in the area of 100,000 dollars, put money in the bank ...

...gerisinide bankaya koyarsınız...

that's a very significant incentive for getting out of San Francisco.

...bu San Francisco'dan taşınmak için çok mükemmel ve teşvik edici bir sebep.

But you better be the first one out of town as the real estate values go to hell.

Fakat emlak fiyatları düşmeden önce şehirden ilk çıkan olursanız sizin için daha iyi olur.

(Laughter)

...

Developing the Skycar has been a real challenge.

Hava arabasını geliştirmek gerçek bir mücadeleydi.

Obviously I'm dependent on a lot of other people

Açıkça bende yaptığım işe inanan başka bir çok kişiye bağlıyım...

believing in what I'm doing -- both financially and in technical help.

...hem finansal hemde teknik yardım açısından.

And that has --

Ve öyle bir şeyki --

you run into situations where you have this great acceptance of what you're doing,

...bazen öyle durumlar oluyor ki yapılanları büyük bir şekilde kabul edenlerde var,...

and a lot of rejection of the same kind of thing.

...ve aynı şeyi aynı şekilde karşı çıkanlarda var.

I characterized this emerging technology

Bu yeni geliştirilen teknolojiyi atasözü ile...

in an aphorism,

...olduğu gibi...

as it's described,

...tanımlamak gerekirse...

which really talks about what I've experienced,

...benim tecrübe ettiklerim...

and I'm sure what other people may have experienced

...ve eminimki diğer insanların tecrübe ettikleri...

in emerging technologies.

...yeni gelişen teknolojidir.

There's an interesting poll that came out recently

Yakın zamanda NAS adı altında ilginç bir anket...

under NAS --

...ortaya çıktı.

I think it's MSNBC --

Ben onun MSNBC -- de...

in which they asked the question,

...sorulan sorular olduğunu düşünüyorum.

"Are you in the market for a volantor?"

Valontor'u satın alırmısın?

Twenty-three percent said, "Yes, as soon as possible."

Yüzde yirmi üçü "Evet, en yakın zamanda" dedi.

Forty-seven percent -- yes, as soon as they could -- price could come down.

Yüzde kırk yedisi -- evet, yapabildikleri zaman -- fiyat oranı düşürülebilir.

Twenty-three percent said, "As soon as it's proven safe."

Yüzde yirmi üçü "Güvenli olduğu kanıtlanınca" dedi.

Only seven percent said

Sadece yüzde yedisi...

that they wouldn't consider buying a Skycar.

...hiç bir zaman uçan araba almayı düşünmeyeceğini söyledi.

I'm encouraged by that. At least it makes me feel like,

Bu sonuçlar beni cesaretlendirdi. En azından uzun vadede kendimi iyi hissetmemi sağladı,...

to some extent, it is becoming self-evident.

...Kendini ortaya çıkartıyor.

That we need an alternative to the automobile,

Bizim otomobile alternatif olacak ve...

at least for those 50-mile trips and more,

...en az 50 mil veya daha fazla yol yapabilecek bir araca ihtiyacımız var...

so that the highways become usable in today's world.

...böylece otobanlar bugünkü dünyada kullanılabilir olsun.

Thank you.

Teşekkürler.