The dangers of a noisy ocean -- and how we can quiet it down | Nicola Jones

66,700 views ・ 2020-04-16

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Giray Başbuğ Gözden geçirme: Cihan Ekmekçi
00:13
This is the sound of orcas off the coast of Vancouver.
0
13375
3458
Bu, Vancouver açıklarındaki orkaların çıkardığı ses.
00:17
(Whale chirps and squeaks)
1
17333
5084
(Balina cıvıltıları ve gıcırdamaları)
00:23
They make these fantastic sounds not just to communicate,
2
23417
2892
Bu harika sesleri yalnız iletişim kurmak için değil,
00:26
but also sometimes to echolocate,
3
26333
2143
bazen yer belirlemek, yollarını bulup
00:28
to find their way around and to find food.
4
28500
2417
yiyecek aramak için kullanıyorlar.
00:31
But that can be tricky sometimes,
5
31417
1642
Ama bazen iş karışık olabiliyor;
00:33
because, well, here is the sound of a ship passing by,
6
33083
3268
çünkü bu da civardan geçen bir geminin çıkardığı,
00:36
recorded underwater.
7
36375
1559
su altında kaydedilmiş bir ses.
00:37
(Screeching oscillating sound)
8
37958
5084
(Gıcırdama ve titreme sesleri)
00:44
You know, when we think about marine pollution,
9
44452
2191
Konu okyanus kirliliği olunca
00:46
I think we usually think about plastics.
10
46667
2017
aklımıza ilk olarak plastikler geliyor.
00:48
Maybe toxic chemicals,
11
48708
1601
Belki zehirli kimyasallar,
00:50
or even ocean acidification from climate change.
12
50333
3101
belki de küresel ısınma sonucu okyanus asitleşmesi bile.
00:53
As a science journalist who often writes about environmental issues,
13
53458
3435
Sık sık çevre sorunları hakkında yazan bir bilim gazetecisi olarak
00:56
those are the things that have passed my desk
14
56917
2142
yaklaşık son 10 yıldır
00:59
over the past 10 years or so.
15
59083
1976
masamı dolduran şeyler bunlar oldu.
01:01
But as I recently realized
16
61083
1268
Ancak bilim dergisi "Nature" için bir makale yazarken
01:02
when I was writing a feature for the science journal "Nature,"
17
62375
3059
yakın zamanda anladığım üzere,
01:05
noise is another important kind of pollution.
18
65458
3268
gürültü başka bir önemli kirlilik türü.
01:08
One that often gets ignored.
19
68750
1667
Çoğunlukla göz ardı edileninden.
01:11
You know, maybe you've heard of the dark-skies movement,
20
71375
3018
Belki koyu gökyüzü hareketini duymuşsunuzdur.
01:14
which aimed to raise awareness of the issue of light pollution
21
74417
3476
Işık kirliliği hakkında farkındalık yaratıp
01:17
and create pockets of unilluminated night,
22
77917
2684
ışıklandırmasız geceler oluşturmaya çalıştılar.
01:20
so that people and animals
23
80625
1893
Böylece insanlar ve hayvanlar daha doğal aydınlık ve karanlık,
01:22
could enjoy more natural cycles of light and dark, night and day.
24
82542
5184
gece ve gündüz döngülerinin tadını çıkarabilecekti.
01:27
Well, in much the same way,
25
87750
1309
Benzer bir yaklaşımla,
01:29
there are people now raising awareness
26
89083
1851
şimdi de gürültü kirliliği hakkında farkındalık yaratıp
01:30
of the issue of noise pollution
27
90958
1560
01:32
and trying to create pockets of quiet in the ocean,
28
92542
3184
deniz hayatının daha doğal bir ses manzarasının tadını çıkarabilmesi için
01:35
so that marine life can enjoy a more natural soundscape.
29
95750
3833
okyanusta sessiz bölgeler oluşturmaya çalışan insanlar var.
01:40
This is important.
30
100500
1309
Bu önemli.
01:41
Noise isn't just an irritation.
31
101833
2560
Gürültü yalnızca bir rahatsızlık değil.
01:44
It can cause chronic stress,
32
104417
2101
Kronik strese hatta fiziksel yaralanmalara sebep olabilir.
01:46
or even physical injury.
33
106542
1726
01:48
It can affect marine life's ability to find food and mates
34
108292
3434
Deniz hayatının yemek ve eş bulmasını,
01:51
and to listen out for predators and more.
35
111750
2833
avcılardan kaçmasını ve fazlasını etkileyebilir.
01:55
Think of all the sounds we inject into the ocean.
36
115792
3226
Okyanusta sebep olduğumuz onca sesi düşünün.
01:59
Perhaps one of the most dramatic is the seismic surveys
37
119042
2892
Belki de en acıklılarından biri
02:01
used to look for oil and gas.
38
121958
2476
petrol ve benzin aramak için kullanılan sismik dalgalar.
02:04
Air guns produce loud blasts,
39
124458
2226
Havalı silahlar yüksek patlamalar yaratır,
02:06
sometimes every 10 to 15 seconds,
40
126708
2435
bazen her 10-15 saniyede
02:09
for months on end.
41
129167
1559
aylar boyu devam edebilir.
02:10
And they use the reflections of these sounds
42
130750
2059
Zeminin haritasını çıkarmak için
02:12
to map the ground beneath.
43
132833
1726
bu seslerin yankıları kullanılıyor.
02:14
It can sound like this.
44
134583
1459
Buna benziyorlar.
02:17
(Explosion sounds)
45
137917
4666
(Patlama sesleri)
02:23
Then, there's the sound of the actual drilling for oil and gas,
46
143875
3309
Sonrasında asıl benzin ve petrol çıkarırkenki sesler,
02:27
the construction of things like offshore wind farms,
47
147208
3185
kıyı ötesi rüzgar santrali gibi inşaatlar,
02:30
sonar
48
150417
1267
sonar
02:31
and of course, the nearly constant drone from more than 50,000 ships
49
151708
4018
ve tabii ki küresel tüccar filosundaki 50.000'den fazla geminin devamlı vızıltısı
02:35
in the global merchant fleet.
50
155750
1917
gürültüde başı çekiyor.
02:38
Now the natural ocean itself isn't exactly quiet.
51
158792
2476
Doğada okyanusun kendisi tamamen sessiz sayılmaz.
02:41
If you put your head under the water,
52
161292
1767
Eğer kafanızı suyun altına sokarsanız
02:43
you can hear cracking ice, wind, rain,
53
163083
3560
kırılan buzları, rüzgarı, yağmuru,
02:46
singing whales, grunting fish,
54
166667
2101
şarkı söyleyen balinaları, homurdanan balıkları,
02:48
even snapping shrimp.
55
168792
1892
hatta karides takırtılarını duyabilirsiniz.
02:50
Altogether, that can create a soundscape
56
170708
2018
Ne zaman ve nerede olduğunuza göre değişmek üzere
02:52
of maybe 50 to 100 decibels,
57
172750
2101
hep birlikte belki de 50 ile 100 desibel arası bir ses manzarası yaratabilirler.
02:54
depending on where and when you are.
58
174875
2934
02:57
But mankind's addition to that has been dramatic.
59
177833
2768
Bunlara insanlığın eklenmesi ise oldukça çarpıcı oldu.
03:00
It's estimated that shipping has added three decibels of noise to the ocean
60
180625
4476
Son dönemde denizciliğin okyanusa her on yılda 3 desibel eklediği tahmin ediliyor.
03:05
every 10 years in recent decades.
61
185125
2851
03:08
That might not sound like a lot,
62
188000
1559
Kulağa fazla gelmeyebilir
03:09
but decibels are on a logarithmic scale,
63
189583
2143
ancak desibeller logaritmik ölçeklidir,
03:11
like the Richter scale for earthquakes.
64
191750
1893
tıpkı depremler için Richter ölçeği gibi.
03:13
So a small number can actually represent a large change.
65
193667
3642
Yani küçük bir sayı aslında büyük bir değişimi ifade ediyor olabilir.
03:17
Three decibels means a doubling of noise intensity in the ocean.
66
197333
4351
Üç desibel, okyanustaki gürültü şiddetinin iki katına çıkması demek.
03:21
A doubling.
67
201708
1250
İki katına.
03:23
And that's only an estimate,
68
203750
1393
Ve bu yalnızca bir tahmin
03:25
because no one is actually keeping track of how noisy the ocean is
69
205167
3142
çünkü hiç kimse dünya çapında okyanusların ne kadar gürültülü olduğunu
03:28
all around the world.
70
208333
1893
ciddi anlamda takip etmiyor.
03:30
There is a body called the International Quiet Ocean Experiment,
71
210250
4059
Uluslararası Sessiz Okyanus Deneyimi adıyla kurulmuş bir topluluk var
03:34
and one of their missions
72
214333
1268
ve görevlerinden biri
03:35
is to try and plug the hole in that data.
73
215625
2500
bu veri boşluğunu doldurmaya çalışmak.
03:39
So for example, last year,
74
219542
1267
Örneğin, geçen yıl
03:40
they managed to convince the Global Ocean Observation System
75
220833
3476
Küresel Okyanus İzleme Sistemi'ni
sıcaklık ve tuzluluk gibi takip edilen temel değerlerin arasına
03:44
to start including noise
76
224333
1268
03:45
as one of their essential variables for monitoring,
77
225625
2559
gürültüyü de eklemeleri konusunda
03:48
alongside things like temperature and salinity.
78
228208
2792
ikna etmeyi başardılar.
03:52
We do know some things.
79
232208
1268
Birkaç şey biliyoruz.
03:53
We know that sonar can be as loud, or nearly as loud,
80
233500
3601
Sonarın tam olarak ya da neredeyse
bir su altı yanardağı gibi gürültü olabileceğini biliyoruz.
03:57
as an underwater volcano.
81
237125
1851
03:59
A supertanker can be as loud as the call of a blue whale.
82
239000
4184
Büyük yük gemileri bir mavi balinanın çağrısı kadar gürültülü olabilir.
04:03
The noises we add to the ocean come in all different frequencies
83
243208
3060
Okyanusta sebep olduğumuz sesler değişik frekanslarda olabilir
04:06
and can travel great distances.
84
246292
2059
ve çok büyük mesafeleri katedebilirler.
04:08
Seismic surveys off the East Coast of the United States
85
248375
3018
Amerika Birleşik Devletleri Doğu Kıyısı'ndaki sismik dalgalar
04:11
can be heard in the middle of the Atlantic.
86
251417
3351
Atlas Okyanusu'nun ortasından duyulabilir.
04:14
In the 1960s, they did an experiment
87
254792
1976
1960'larda bir deney yaptılar.
04:16
where they set off a loud noise off the coast of Perth, Australia,
88
256792
3226
Avustralya'da Perth açıklarında büyük bir ses çıkardılar
04:20
and they detected it as far away as Bermuda,
89
260042
2434
ve bunu ta Bermuda'dan tespit edebildiler.
04:22
20,000 kilometers away.
90
262500
2875
20.000 kilometre öteden.
04:27
So what does all this sound like to marine life,
91
267917
2476
Peki tüm bunlar deniz yaşamına nasıl görünüyor,
04:30
what do they hear?
92
270417
1267
onlar ne duyuyor?
04:31
It's kind of difficult to describe.
93
271708
1726
Açıklaması biraz zor.
04:33
Sound travels further, faster in water than it does in air,
94
273458
3185
Ses suda, havada olduğundan daha hızlı ve daha uzağa yayılır
04:36
and it also packs a different punch.
95
276667
2559
ve daha farklı bir etkisi vardır.
04:39
So sound of the same pressure will have a different intensity
96
279250
3143
Yani eşit kuvvetle oluşturulan bir sesin
04:42
whether you measure it in the air or underwater.
97
282417
3476
havadaki ve su altındaki şiddeti farklı olacaktır.
04:45
Then there's the fact that whales don't have ears exactly like human ears.
98
285917
4184
Balinaların insan kulakları gibi işitme organları olmadığını da atlamamak gerek.
04:50
Creatures like zooplankton
99
290125
1434
Zooplankton gibi canlılarda
04:51
don't even have what you would consider to be ears.
100
291583
3518
kulak denebilecek bir yapı bile yok.
04:55
So what does this mean,
101
295125
1268
O zaman bu ne demek oluyor,
04:56
what is the impact on all this marine life?
102
296417
2833
deniz yaşamı üzerindeki tüm bu etki ne?
05:00
Perhaps the easiest thing for scientists to assess
103
300042
2351
Bilim insanları için tahmin etmesi en kolay etki ani gürültünün
05:02
is the effect of acute noise,
104
302417
1517
05:03
really loud sudden blasts
105
303958
1893
işitme kaybına ya da fiziksel yaralanmaya sebep olabilecek
05:05
that might cause physical injury or hearing loss.
106
305875
2750
ciddi anlamda güçlü, ansızın patlamaların etkisi olsa gerek.
05:09
Beaked whales, for example, can go into panicked dives
107
309458
3435
Örneğin gagalı balinalar yüksek seslere maruz kaldıklarında
05:12
when exposed to loud noises,
108
312917
1809
vurgun benzeri bir etki bırakabilen
05:14
which may even give them a condition similar to the bends.
109
314750
3417
panik dalışları gerçekleştirebiliyorlar.
05:19
In the 1960s, after the introduction of more powerful sonar technologies,
110
319167
4351
1960'larda daha güçlü sonar teknolojilerinin tanıtılmasıyla
05:23
the number of incidents of mass whale strandings of beaked whales
111
323542
3892
gagalı balinaların toplu karaya vurma vakalarında
05:27
went up dramatically.
112
327458
1417
çarpıcı bir artış yaşandı.
05:29
And it's not just marine mammals,
113
329833
1768
Etkilenen yalnız deniz memelileri değil,
05:31
fish, if they stray too close to the source of a loud sound,
114
331625
4268
eğer şiddetli bir patlamanın yakınında bulunurlarsa
05:35
their fish bladders may actually explode.
115
335917
3267
balıkların hava keseleri ciddi anlamda patlayabilir.
05:39
The airgun blasts from seismic surveys
116
339208
2060
Sismik dalgaların havalı silah patlamaları
05:41
can mow down a swath of zooplankton,
117
341292
2726
besin zincirinin tabanına yakın minik canlılar olan
05:44
the tiny creatures near the base of the food chain,
118
344042
2642
zooplanktonların toplu kıyımlarına
05:46
or can deform scallop larvae while they're developing.
119
346708
3250
ya da gelişmekte olan tarak larvalarının deformuna sebep olabilir.
05:51
Well, what about chronic noise,
120
351417
2101
Peki ya taşımacılık benzeri eylemler sonucu açığa çıkan
05:53
the more pervasive issue of raising background noise
121
353542
2726
yükselen arkaplan gürültüsünün daha kapsamlı sorunu
05:56
from things like shipping?
122
356292
1476
kronik gürültüye ne demeli?
05:57
That can mask or drown out the natural soundscape.
123
357792
3851
Doğal ses manzarasını maskeleyebilir ya da tamamen örtebilir.
06:01
Some whales have responded to this by literally changing their tune,
124
361667
3684
Bazı balinalar bu durumla başa çıkmak için gerçek anlamda tonlarını değiştirdiler,
06:05
a little bit like people shouting to be heard in a noisy nightclub.
125
365375
4393
tıpkı insanların duyulmak için gürültülü bir gece kulübünde bağırması gibi.
06:09
And some fish will spend more time patrolling their borders
126
369792
3726
Bazı balıklar ise sanki alarm vermiş gibi
06:13
and less time caring for their young,
127
373542
2309
yaşam ortamlarında daha çok devriye gezip
06:15
as if they're on high alert.
128
375875
1833
yavrularıyla daha az ilgileniyor.
06:19
Chronic noise can affect people too, of course.
129
379750
3434
Tabii ki kesintisiz gürültü insanları da etkileyebilir.
06:23
Studies have shown that people living near busy airports
130
383208
2851
Araştırmalar gösteriyor ki işlek havaalanlarına
ya da yoğun yol kenarlarına yakın yaşayan insanlarda
06:26
or really busy highways
131
386083
1518
06:27
may have elevated levels of cardiovascular disease.
132
387625
3268
kardiyovasküler rahatsızlıkların görülme olasılığı daha yüksek.
06:30
And students living under busy flight paths
133
390917
2392
İşlek uçuş rotaları üzerinde yaşayan öğrenciler de
06:33
may do worse on some educational tests.
134
393333
2893
bazı akademik sınavlarda daha kötü performans sergileyebiliyor.
06:36
And even while I was researching this subject,
135
396250
2934
Hatta ben bu konu hakkında araştırma yaparken
06:39
they were actually blasting out about three meters of solid granite
136
399208
3143
ev ofisimin karşısındaki arazide
06:42
from the lot across from my home office
137
402375
2393
yeni bir ev için yer açmak amacıyla
06:44
to make room for a new house,
138
404792
1601
üç metrelik kaskatı granit patlatıyorlardı
06:46
and the constant jittering of the rock hammer
139
406417
2267
ve kesintisiz çekiç sesleri
06:48
was driving me completely insane.
140
408708
2726
tam anlamıyla aklımı kaçırmama sebep oluyordu.
06:51
And whenever the workers stopped for a moment,
141
411458
2560
Ne zaman işçiler bir an için bile çalışmayı bıraksa
06:54
I could feel my shoulders relax.
142
414042
2125
omuzlarımın rahatladığını hissedebiliyordum.
06:57
This effect has been seen in whales, too.
143
417250
2893
Bu etki balinalarda da gözlendi.
07:00
After the terrorist attacks of 9/11,
144
420167
2601
11 Eylül terör saldırısından sonra
07:02
international shipping largely ground to a halt for a little while
145
422792
3184
Amerika Birleşik Devletleri Doğu Kıyısı'nda uluslararası gemi trafiği
07:06
in the waters off the East Coast of the United States.
146
426000
3059
kısa bir süre için duraklamıştı.
07:09
And in that lull,
147
429083
1268
Bu zaman aralığında araştırmacılar,
07:10
researchers noticed that endangered right whales in that region
148
430375
3268
bölgedeki nesli tükenmekte olan gerçek balinaların dışkı örneklerinde
07:13
had fewer chemical markers of stress in their feces samples.
149
433667
3791
daha az stres göstergesi kimyasal olduğunu fark ettiler.
07:18
As one researcher I spoke to likes to say,
150
438333
2560
Konuştuğum bir araştırmacının dediği gibi,
07:20
"We were stressed, but the whales weren't."
151
440917
2708
"Biz stresliydik ama balinalar değildi."
07:25
Now you have to remember,
152
445500
1268
Hatırlatayım ki,
07:26
we have evolved to be a visual species.
153
446792
2226
biz görsel bir tür olarak evrimleştik.
07:29
We really rely on our eyes.
154
449042
2226
Gerçekten gözlerimize dayanıyoruz.
07:31
But marine life relies on sound
155
451292
2142
Ancak biz nasıl görüşe dayanıyorsak
07:33
the way that we rely on sight.
156
453458
2334
deniz hayatı da sese dayanıyor.
07:37
For them, a noisy ocean
157
457458
2351
Onlar için gürültülü bir okyanus,
07:39
may be as befuddling and even dangerous
158
459833
3435
yoğun bir sisin bizim için olduğu kadar
sersemletici ve hatta tehlikeli olabilir.
07:43
as a dense fog is for us.
159
463292
2250
07:46
And maybe sometimes that just means being a little more stressed,
160
466625
3601
Bazen birazcık daha strese yol açabilir,
07:50
maybe sometimes it means spending a little less time with the kids.
161
470250
3184
bazen de çocuklarla biraz daha az zaman geçirmek demek olabilir.
07:53
Maybe some species can adapt.
162
473458
2393
Belki bazı türler uyum sağlayabilir.
07:55
But some researchers worry that for endangered species
163
475875
2726
Ama bazı araştırmacıları endişelendiren,
halihazırda yok oluşun eşiğinde olan türler için
07:58
already on the brink,
164
478625
1393
08:00
noise may be enough to push them over the edge.
165
480042
2625
gürültü, onları uçurumdan iten son dokunuş olabilir.
08:03
So take, for example, the southern resident killer whales
166
483917
2726
Örnek olarak, memleketim Vancouver açıklarında yaşayan
08:06
that live in the waters off my hometown of Vancouver.
167
486667
2892
güney yerleşkesi katil balinalarını ele alalım.
08:09
There are only 75, maybe 76, animals left
168
489583
3351
Bu popülasyonda yalnızca 76, belki de 75 hayvan kaldı
08:12
in this population.
169
492958
1518
08:14
And they're facing a lot of challenges.
170
494500
2393
ve bir sürü zorlukla yüzleşiyorlar.
08:16
There are chemical pollutants in these waters,
171
496917
2517
Sularda kimyasal kirleticiler var
08:19
and they are running low on the salmon that they really rely on for food.
172
499458
4268
ve beslenme için ihtiyaç duydukları alabalıklar gittikçe azalıyor.
08:23
And then there's noise.
173
503750
1643
Gürültüyü de atlamamak gerek.
08:25
When researchers studied these and similar killer whales,
174
505417
2726
Araştırmacılar onları ve benzer katil balinaları incelerken fark ettiler ki
08:28
they found that they spend between 18 and 25 percent less time
175
508167
4184
ortamda yüksek gemi gürültüleri mevcutken
08:32
feeding in the presence of loud boat noise.
176
512375
3059
yüzde 18 ile 25 arası daha az süre besleniyorlar.
08:35
And that's a lot for a species that's already struggling
177
515458
2893
Bu, yaşamak için yeterli yiyeceği halihazırda zar zor bulan bir tür için
08:38
to find enough food to thrive.
178
518375
2000
oldukça ciddi bir sayı.
08:41
The good news, as I heard from all the researchers I spoke to,
179
521583
3393
İyi haber ise, konuştuğum tüm araştırmacıların söylediklerine göre
08:45
is that you can do something relatively easily about ocean noise.
180
525000
3976
okyanustaki gürültü hakkında nispeten kolay bir şeyler yapılabilir.
08:49
Unlike the wicked problems of climate change
181
529000
2684
İklim değişimi ve okyanus asitleşmesi gibi
08:51
and ocean acidification,
182
531708
1601
lanet sorunların aksine
08:53
you can just dial down the knob on ocean noise
183
533333
2643
okyanus gürültüsünün fişini çekip
08:56
and see almost immediate impacts.
184
536000
2167
neredeyse anında bir etki görebiliriz.
08:59
So for example, in 2017,
185
539250
2476
Örneğin 2017'de
09:01
the Vancouver Fraser Port Authority
186
541750
2351
Vancouver Fraser Liman İdaresi
09:04
started asking ships to simply slow down
187
544125
2643
gemilerden basitçe, güney yerleşkesi katil balinalarının
09:06
when going through the Haro Strait,
188
546792
1892
yaz sonlarında beslendiği Haro Boğazı'ndan geçerken
09:08
where the southern resident killer whales are feeding in late summer.
189
548708
3560
yavaşlamalarını rica etti.
09:12
Slower ships are quieter ships.
190
552292
2559
Yavaş gemiler sessiz gemilerdir.
09:14
And because it's Canada, you can just ask,
191
554875
2268
Ve burası Kanada olduğu için rica etmeniz yeterli,
09:17
it can be voluntary.
192
557167
1267
gönüllü gerçekleşebilir.
09:18
(Laughter)
193
558458
1268
(Kahkaha)
09:19
(Applause)
194
559750
4893
(Alkış)
09:24
In that 2017 trial, most of the ships complied,
195
564667
3101
2017'deki bu ricaya gemilerin çoğu uydu,
09:27
adding about half an hour to their travel time,
196
567792
2226
yolculuk sürelerine yaklaşık yarım saat ekleyerek
09:30
and reducing noise by about 1.2 decibels
197
570042
2767
gürültüyü yaklaşık 1,2 desibel kıstılar,
09:32
or 24 percent of noise intensity.
198
572833
3018
başka bir deyişle ses şiddetini yüzde 24 azalttılar.
09:35
This year, they decided to extend the length of time
199
575875
2768
Bu yıl, bu süreyi artırmakla beraber
09:38
and the area over which they're asking ships to slow down.
200
578667
2892
gemilerden yavaşlamalarını istedikleri bölgeyi genişletme kararı aldılar.
09:41
So hopefully that has a positive impact for these whales.
201
581583
3375
Umalım ki bunun, bu balinalar için olumlu bir etkisi olsun.
09:46
In 2017, the Vancouver Fraser Port Authority
202
586542
2309
Ayrıca, 2017'de Vancouver Fraser Liman İdaresi
09:48
also introduced discounts in docking fees
203
588875
2893
tasarım bakımından sessiz olarak geliştirilen gemilere
09:51
for ships that are physically designed to be quieter.
204
591792
3226
rıhtım ücretlerinde indirim sağlayacağını açıkladı.
09:55
You know, weirdly, a lot of the noise from a ship like this
205
595042
2767
Garip bir şekilde, böyle gemilerden çıkan sesin çoğu
09:57
comes from the popping of tiny bubbles off the back of its propeller.
206
597833
3643
pervanesinin arkasındaki baloncuk patlamalarından gelir
10:01
And you can simply design a ship to do less of that
207
601500
3101
ve bir gemiyi bunu daha az yapacak şekilde dizayn edip
10:04
and to be quieter.
208
604625
1893
basitçe daha sessiz hale getirebilirsiniz.
10:06
The International Maritime Organization has published a huge list of ways
209
606542
3767
Uluslararası Denizcilik Örgütü teknelerin nasıl sessizleştirilebileceği hakkında
10:10
that boats can be made quieter.
210
610333
2518
upuzun bir liste yayınladı.
10:12
And they also have a target
211
612875
2226
Ayrıca küresel gemicilik ile yayılan karbondioksiti
10:15
of reducing carbon dioxide emissions from global shipping
212
615125
2684
2050 yılına kadar
10:17
by 50 percent by 2050.
213
617833
2518
yüzde 50 azaltmayı hedefliyorlar.
10:20
And the great news is that these two things go hand in hand.
214
620375
3059
İyi haber ise bu iki şey beraber gidiyor.
10:23
On the whole, a more efficient ship is a quieter ship.
215
623458
3500
Bütüne baktığımızda verimli bir gemi sessiz bir gemidir.
10:29
People have also invented quieter ways of hammering in the giant posts
216
629167
3892
İnsanlar ayrıca bunun gibi dev rüzgar türbinleri için gerekli olan
10:33
needed for giant wind turbines, like this one,
217
633083
2601
dev üsleri inşa etmenin daha sessiz yollarını
10:35
and gentler ways of doing seismic surveys.
218
635708
2976
ve sismik haritalamanın kibar yollarını buldu.
10:38
And there are some incentives for using quieter technologies.
219
638708
3393
Ayrıca daha sessiz teknolojileri kullanmak için teşvikler mevcut.
10:42
The European Union, for example,
220
642125
1726
Örneğin Avrupa Birliği
10:43
has a healthy marine system directive for 2020.
221
643875
3476
2020 için sağlıklı deniz sistemi yönergesi yayınladı.
10:47
And one of the ways that they define a healthy marine system
222
647375
2893
Sağlıklı bir deniz sistemini tanımladıkları yollardan biri
10:50
is by how much noise is going in those waters.
223
650292
3226
sularında ne kadar gürültü olduğu.
10:53
But on the whole, most waters remain completely unregulated
224
653542
3726
Bütün resme bakarsak, konu okyanustaki gürültüye gelince
suların büyük bir kısmı kontrolsüz bırakılıyor.
10:57
when it comes to ocean noise.
225
657292
1750
11:00
But again, most of the scientists I spoke to
226
660125
2059
Tekrardan, konuştuğum bilim insanlarının çoğu
11:02
said that there's real momentum right now in policy circles
227
662208
2810
politik çevrelerde bu konuyla ilgilenilmesi
11:05
to pay attention to this issue
228
665042
1476
ve belki de bir şeyler yapılması hakkında
11:06
and maybe do something about this issue.
229
666542
2684
değişim rüzgarları estiğini belirtti.
11:09
We already know enough to say that quieter seas are healthier seas.
230
669250
4143
Sessiz denizlerin sağlıklı denizler olduğunu söylemeye yeterli bilgimiz var.
11:13
But now scientists are really scrambling to come up with the details.
231
673417
4017
Şimdi bilim insanları bunun detaylarını çıkarmakla boğuşuyorlar.
11:17
Just how quiet do we need to be?
232
677458
1976
Tam olarak ne kadar sessiz olmamız gerek?
11:19
And where are the best places to make quiet or preserve quiet?
233
679458
4476
Sessiz olmamız ya da sessizliği korumamız gereken en önemli yerler neresi?
11:23
And how best can we hush our noise?
234
683958
2417
Ve ne kadar iyi sesimizi kesebiliriz?
11:27
And you know, I'm not trying to tell you
235
687667
1934
Size gürültünün gezegendeki ya da okyanustaki
11:29
that noise is the biggest environmental problem on the planet
236
689625
2893
en büyük çevresel sorun olduğunu
11:32
or even in the ocean.
237
692542
1267
söylemeye çalışmıyorum.
11:33
But the point is that humankind has a lot of impacts
238
693833
3810
Söylemeye çalıştığım şey,
insanların çevreye karşı oldukça çeşitli etkileri var.
11:37
on our environmental system.
239
697667
2476
11:40
And these impacts don't act in isolation.
240
700167
2142
Ve bu etkiler tek başlarına çalışmıyorlar.
11:42
They act together, and they multiply.
241
702333
2518
Güçlerini birleştirip katlanıyorlar.
11:44
So even for the ones that are not so obvious,
242
704875
2434
Bu yüzden en çarpıcı olmayanlarını bile
11:47
we really need to pay attention to them.
243
707333
2667
ciddi bir şekilde ele almalıyız.
11:51
I'll tell you about one last experiment,
244
711917
1934
Sırf çok güzel olduğu için
11:53
just because it's so beautiful.
245
713875
1601
size son bir deneyden bahsedeceğim.
11:55
So Rob Williams,
246
715500
1268
Rob Williams,
11:56
one of the researchers who works on southern resident killer whales,
247
716792
3226
güney yerleşkesi katil balinalarını inceleyen bilim insanlarından biri,
12:00
also does some work in Bali.
248
720042
1809
Bali'de de bir şeylerle uğraşıyor.
12:01
And there, they celebrate a Hindu tradition
249
721875
2059
Orada nyepi ya da sessizlik günü denilen bir Hindu geleneği kutluyorlar.
12:03
called nyepi, or a day of silence.
250
723958
2851
12:06
And this day, apparently, is very strictly observed.
251
726833
2935
Bu gün, anlaşılacağı üzere, ciddi bir şekilde gözetiliyor.
12:09
No planes take off from the airport,
252
729792
2059
Havaalanından hiçbir uçak kalkmıyor,
12:11
no boats go out fishing,
253
731875
1559
hiçbir tekne balık tutmaya çıkmıyor,
12:13
the tourists are gently led off the beach back into their hotel rooms.
254
733458
4560
turistler nazikçe sahilden otel odalarına eşlik ediliyor.
12:18
And Rob Williams put some hydrophones in the water there
255
738042
2726
Rob Williams etkiyi görebilmek adına
12:20
to see what the impact was,
256
740792
1392
suya hidrofonlar yerleştirdi
12:22
and it was dramatic.
257
742208
1310
ve sonuç olağanüstüydü.
12:23
Sound levels dropped by six to nine decibels,
258
743542
2726
Ses seviyesi 6 ile 9 desibel düşmüştü,
12:26
about the same as in the waters after 9/11.
259
746292
3351
tıpkı 11 Eylül sonrası sular gibi.
12:29
For an "acoustic prospector" like Williams,
260
749667
2851
Kendisini çağırdığı üzere
12:32
which is what he calls himself,
261
752542
1892
Williams gibi bir "akustik avcısı" için
12:34
this silence is golden.
262
754458
2268
bu sessizlik, altın demek.
12:36
Now he and other researchers can go back to this place
263
756750
3268
Şimdi o ve diğer araştırmacılar
oraya tekrar gidip balıkların bu akustik cennette
12:40
and see what the fish choose to do
264
760042
1620
12:41
with all this additional acoustic real estate.
265
761686
2540
neler yapmayı seçtiğini inceleyebilir.
12:44
(Soft bubbling)
266
764250
3851
(Yumuşak baloncuk sesleri)
12:48
I like to think of them having their own holiday,
267
768125
2976
Bunu kendi tatilleri olarak değerlendirip
ziyafet çekip eş aradıklarını düşünmek hoşuma gidiyor.
12:51
feasting and finding mates.
268
771125
2309
12:53
Celebrating their own spot of calm
269
773458
2060
Aksi takdirde gürültülü bir dünyada,
12:55
in an otherwise noisy world.
270
775542
2684
kendi sakin köşelerinin tadını çıkardıklarını düşünmek...
12:58
Thank you.
271
778250
1268
Teşekkürler.
12:59
(Applause)
272
779542
2500
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7