How a fleet of wind-powered drones is changing our understanding of the ocean | Sebastien de Halleux

171,488 views ・ 2018-12-11

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Eren Gokce Gözden geçirme: Figen Ergürbüz
00:12
We know more about other planets than our own,
0
12896
3746
Diğer gezegenler hakkında kendi gezegenimizden daha fazla şey biliyoruz
00:17
and today, I want to show you a new type of robot
1
17446
3224
ve bugün sizlere kendi gezegenimizi daha iyi anlamak için tasarlanmış
00:20
designed to help us better understand our own planet.
2
20693
4040
yeni bir tür robot göstermek istiyorum.
00:25
It belongs to a category
3
25408
1612
Okyanus bilimi camiasında
00:27
known in the oceanographic community as an unmanned surface vehicle, or USV.
4
27044
4954
insansız yüzey aracı veya İYA diye bilinen bir kategoriye ait.
00:32
And it uses no fuel.
5
32665
1930
Ve herhangi bir yakıt kullanmıyor.
00:35
Instead, it relies on wind power for propulsion.
6
35047
3934
Onun yerine, ilerlemek için rüzgâr gücüne ihtiyaç duyuyor.
00:39
And yet, it can sail around the globe for months at a time.
7
39005
3755
Ancak Dünya etrafında yelkenle aylarca gidebiliyor.
00:43
So I want to share with you why we built it,
8
43474
2878
Sizlerle onu neden yaptığımızı ve sizin için ne anlama geldiğini
00:46
and what it means for you.
9
46376
1492
paylaşmak istiyorum.
00:49
A few years ago, I was on a sailboat making its way across the Pacific,
10
49814
4584
Birkaç yıl önce, Pasifik'te San Francisco'dan Hawaii'ye
00:54
from San Francisco to Hawaii.
11
54422
2198
yol alan bir yelkenli içindeydim.
00:57
I had just spent the past 10 years working nonstop,
12
57296
3354
Son 10 yılı hiç durmadan
01:00
developing video games for hundreds of millions of users,
13
60674
3116
yüz binlerce kullanıcısı olan video oyunları geliştirmek için harcamıştım
01:03
and I wanted to take a step back and look at the big picture
14
63814
3521
ve bir adım geriye gidip büyük resme bakmak
01:07
and get some much-needed thinking time.
15
67359
1937
ve zamanımı ihtiyacını duyduğum düşünme ile geçirmek istedim.
01:09
I was the navigator on board,
16
69918
1545
Teknede rotacıydım
01:12
and one evening, after a long session analyzing weather data
17
72034
3664
ve bir akşam, hava durumunu analiz edip yolumuzu çizdiğim
01:15
and plotting our course,
18
75722
1629
uzun bir seanstan sonra
01:17
I came up on deck and saw this beautiful sunset.
19
77375
3074
güverteye gelip bu güzel güneş batışını gördüm.
01:20
And a thought occurred to me:
20
80814
1433
Aklıma bir fikir geldi:
01:22
How much do we really know about our oceans?
21
82747
3354
Okyanuslarımız hakkında aslında ne kadar şey biliyoruz?
01:27
The Pacific was stretching all around me as far as the eye could see,
22
87252
3879
Pasifik etrafımda gözlerin görebileceği kadar uzaklara gidiyordu
01:31
and the waves were rocking our boat forcefully,
23
91155
2315
ve dile getirilmeyen gücünü hatırlatır şekilde
01:33
a sort of constant reminder of its untold power.
24
93494
3206
dalgalar tekneyi tüm gücüyle sallıyordu.
01:37
How much do we really know about our oceans?
25
97291
3232
Okyanuslar hakkında aslında ne kadar şey biliyoruz?
01:41
I decided to find out.
26
101235
1538
Öğrenmeye karar verdim.
01:44
What I quickly learned is that we don't know very much.
27
104362
3109
Çabucak öğrendiğim ki pek fazla bir şey bilmiyoruz.
01:47
The first reason is just how vast oceans are,
28
107495
3126
Bunun ilk nedeni, okyanusların çok geniş bir alanı,
01:50
covering 70 percent of the planet,
29
110645
2341
gezegenimizin yüzde 70'ini kaplıyor olması,
01:53
and yet we know they drive complex planetary systems
30
113010
3545
ve küresel hava durumu gibi
karmaşık sistemlerini işletiyor olmaları
01:56
like global weather,
31
116579
1180
01:57
which affect all of us on a daily basis,
32
117783
2445
ki bunlar günlük hayatlarımızı etkiliyor,
02:00
sometimes dramatically.
33
120252
1618
bazen çok yoğun bir şekilde.
02:02
And yet, those activities are mostly invisible to us.
34
122562
3184
Ancak bunların çoğu bizlerin görebildiği olaylar değil.
02:06
Ocean data is scarce by any standard.
35
126944
3765
Her şekilde okyanus verisi az.
02:11
Back on land, I had grown used to accessing lots of sensors --
36
131268
5104
Karada, birçok sensöre erişimim olmasına alıştım --
02:16
billions of them, actually.
37
136396
1628
milyarlarca aslında.
02:18
But at sea, in situ data is scarce and expensive.
38
138576
6454
Ancak denizde anlık veri az ve pahalı.
02:25
Why? Because it relies on a small number of ships and buoys.
39
145535
3995
Neden? Çünkü az sayıda gemi ve şamandıraya dayanıyor.
02:29
How small a number was actually a great surprise.
40
149919
2871
Bu sayının çok küçük olması aslında büyük sürpriz.
02:33
Our National Oceanic and Atmospheric Administration,
41
153329
3121
NOAA olarak bilinen
02:36
better known as NOAA,
42
156474
1623
Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi'nin
02:38
only has 16 ships,
43
158121
2329
sadece 16 gemisi var
02:40
and there are less than 200 buoys offshore globally.
44
160969
4254
ve küresel olarak denizde 200 şamandıradan az var.
02:45
It is easy to understand why:
45
165770
1671
Nedenini anlamak kolay:
02:47
the oceans are an unforgiving place,
46
167465
2140
Okyanuslar affetmeyen yerler
02:49
and to collect in situ data, you need a big ship,
47
169629
3334
ve anlık veriyi toplamak için her biri milyonlarca dolar olan,
02:52
capable of carrying a vast amount of fuel
48
172987
2334
büyük miktarlarda yakıt
02:55
and large crews,
49
175345
1818
ve büyük bir ekip taşıyabilen
02:57
costing hundreds of millions of dollars each,
50
177187
3179
büyük bir gemiye
03:00
or, big buoys tethered to the ocean floor with a four-mile-long cable
51
180390
5322
veya 6,43 km uzunluğunda kablo ile okyanus tabanına bağlanan
03:06
and weighted down by a set of train wheels,
52
186513
2995
ve bir dizi tren tekerleği ile batırılan büyük şamandıralara ihtiyaç var
03:09
which is both dangerous to deploy and expensive to maintain.
53
189532
4609
ki hem yerleştirmesi zor, hem de koruması pahalı.
03:14
What about satellites, you might ask?
54
194628
1926
Peki ya uydular diye sorabilirsiniz.
03:17
Well, satellites are fantastic,
55
197028
1903
Uydular harika
03:18
and they have taught us so much about the big picture
56
198955
2503
ve birkaç on yıldır bize büyük resim hakkında
03:21
over the past few decades.
57
201482
2021
çok fazla şey öğrettiler.
03:23
However, the problem with satellites
58
203527
2376
Ancak uydularla ilgili sorun
03:25
is they can only see through one micron of the surface of the ocean.
59
205927
4280
okyanus yüzeyinin sadece bir mikronunu görebilirler.
03:31
They have relatively poor spatial and temporal resolution,
60
211124
3573
Nispeten zayıf uzaysal ve dünyasal çözünürlüğe sahip
03:35
and their signal needs to be corrected for cloud cover and land effects
61
215450
4274
ve sinyaller bulut kaplaması, kara efekti ve diğer faktörler
03:39
and other factors.
62
219748
1208
için düzeltilmeli.
03:42
So what is going on in the oceans?
63
222094
3271
Peki okyanuslarda neler oluyor?
03:45
And what are we trying to measure?
64
225929
1632
Ne ölçmeye çalışıyoruz?
03:48
And how could a robot be of any use?
65
228283
2586
Bir robot nasıl yardımcı olabilir?
03:51
Let's zoom in on a small cube in the ocean.
66
231361
3898
Okyanusta küçük br kübe odaklanalım.
03:55
One of the key things we want to understand is the surface,
67
235283
3308
Anlamak istediğiniz önemli şeylerden biri yüzey,
03:58
because the surface, if you think about it,
68
238615
2039
çünkü yüzey, eğer düşünürseniz,
04:00
is the nexus of all air-sea interaction.
69
240678
3299
tüm hava-deniz etkileşiminin bağlantı noktası.
04:04
It is the interface through which all energy and gases must flow.
70
244001
4994
Tüm enerji ve gazların aktığı arayüzdür.
04:09
Our sun radiates energy,
71
249552
2100
Güneşimiz enerji yayar
04:11
which is absorbed by oceans as heat
72
251676
2896
ki bu okyanuslar tarafından ısı olarak emilir
04:14
and then partially released into the atmosphere.
73
254596
2856
ve sonra kısmen atmosfere bırakılır.
04:17
Gases in our atmosphere like CO2 get dissolved into our oceans.
74
257476
4168
Atmosferimizde karbondioksit gibi gazlar okyanuslarda çözünür.
04:22
Actually, about 30 percent of all global CO2 gets absorbed.
75
262099
3629
Aslında, küresel karbondioksitin yüzde 30'u emiliyor.
04:26
Plankton and microorganisms release oxygen into the atmosphere,
76
266603
3608
Plankton ve mikroorganizmalar atmosfere oksijen bırakıyorlar,
04:30
so much so that every other breath you take comes from the ocean.
77
270235
4171
öylesine ki aldığınız iki nefesten biri okyanustan geliyor.
04:34
Some of that heat generates evaporation, which creates clouds
78
274430
3032
Isının bir kısmı buharlaşma yaratıyor, bu da bulut yaratıyor
04:37
and then eventually leads to precipitation.
79
277486
2294
ve sonunda yağışa dönüşüyor.
04:39
And pressure gradients create surface wind,
80
279804
2253
Basınç değişimleri yüzey rüzgârı yaratır,
04:42
which moves the moisture through the atmosphere.
81
282081
2797
bu da nemin atmosferde hareket etmesini sağlar.
04:45
Some of the heat radiates down into the deep ocean
82
285731
3833
Isının bir kısmı derin okyanusa doğru yayılır
04:49
and gets stored in different layers,
83
289588
2128
ve farklı tabakalarda depolanır,
04:51
the ocean acting as some kind of planetary-scale boiler
84
291740
3305
okyanus bütün o enerjiyi depolamak için gezegen
büyüklüğünde bir kazan gibi davranır,
04:55
to store all that energy,
85
295069
1621
04:56
which later might be released in short-term events like hurricanes
86
296714
3737
enerji sonradan kasırgalar gibi kısa dönemli olaylarla veya El Niño gibi
05:00
or long-term phenomena like El Niño.
87
300475
2381
uzun dönemli olgularla bırakılır.
05:03
These layers can get mixed up by vertical upwelling currents
88
303329
4315
Bu katmanlar dikey akan akıntılarla veya yatay akıntılarla
05:07
or horizontal currents, which are key in transporting heat
89
307668
3446
karışabilir ki bunlar tropik bölgelerden kutuplara
05:11
from the tropics to the poles.
90
311138
1974
ısı taşınmasında önemlidir.
05:13
And of course, there is marine life,
91
313623
2799
Elbette deniz hayatı bulunmaktadır,
05:16
occupying the largest ecosystem in volume on the planet,
92
316446
5016
mikroorganizmalardan balıklara ve fok, yunus ve balinalar gibi
05:21
from microorganisms to fish to marine mammals,
93
321486
3702
deniz memelilerine kadar gezegende hacim olarak
05:25
like seals, dolphins and whales.
94
325212
3008
en büyük ekosistemi kaplar.
05:28
But all of these are mostly invisible to us.
95
328244
3577
Ancak bunların büyük bölümü çoğunlukla bize görünmezdir.
05:33
The challenge in studying those ocean variables at scale
96
333821
5376
Bu okyanus değişkenlerini ölçekte araştırmanın sorunu
05:39
is one of energy,
97
339221
2174
enerjidir,
05:41
the energy that it takes to deploy sensors into the deep ocean.
98
341419
4123
sensörleri derin okyanusa göndermek için gerekli olan enerji.
05:46
And of course, many solutions have been tried --
99
346597
2293
Elbette pek çok çözüm denendi --
05:48
from wave-actuated devices
100
348914
1611
dalgayla harekete geçen cihazlardan
05:50
to surface drifters
101
350549
1541
yüzey teknelerine,
05:52
to sun-powered electrical drives --
102
352114
2722
güneşle çalışan elektrikli taşıtlara --
05:54
each with their own compromises.
103
354860
2112
her birinin kendine özgü ödünü vardı.
05:57
Our team breakthrough came from an unlikely source --
104
357745
3170
Ekibimizin buluşu tahmin edilmeyen bir kaynaktan geldi --
06:00
the pursuit of the world speed record in a wind-powered land yacht.
105
360939
4349
rüzgârla çalışan kara yatında dünya hız rekor denemesi.
06:05
It took 10 years of research and development
106
365742
2301
Yeni bir kanat konseptini bulmak için 10 yıl
06:08
to come up with a novel wing concept
107
368067
2529
araştırma ve geliştirme yapmak gerekti,
06:10
that only uses three watts of power to control
108
370620
3808
ki bu konsept kontrol etmek için sadece üç vat güç kullanıyor
06:14
and yet can propel a vehicle all around the globe
109
374452
3088
ve göründüğü kadarıyla sınırsız otonomi ile bir taşıtı
06:17
with seemingly unlimited autonomy.
110
377564
2200
dünya etrafında döndürebiliyor.
06:20
By adapting this wing concept into a marine vehicle,
111
380262
3346
Bu kanat konseptini deniz aracına uygulayarak
06:24
we had the genesis of an ocean drone.
112
384356
2306
okyanus dronunun doğuşunu sağladık.
06:27
Now, these are larger than they appear.
113
387280
2334
Bunlar göründüğünden daha büyük.
06:29
They are about 15 feet high, 23 feet long, seven feet deep.
114
389638
4576
4,5 metre yükseklikte, yedi metre uzunlukta, iki metre derinlikteler.
06:34
Think of them as surface satellites.
115
394238
2053
Onlara yüzey uyduları olarak bakabilirsiniz.
06:36
They're laden with an array of science-grade sensors
116
396315
3138
Hem oşinografik, hem de atmosferik
06:39
that measure all key variables,
117
399477
1808
tüm kilit değişkenleri
06:41
both oceanographic and atmospheric,
118
401309
2998
ölçen bilim sınıfı sensörlerle yüklü
06:44
and a live satellite link transmits this high-resolution data
119
404331
4357
ve canlı yayın uydusu bu yüksek çözünürlüklü veriyi
06:48
back to shore in real time.
120
408712
2042
gerçek zamanlı olarak kıyıya aktarıyor.
06:51
Our team has been hard at work over the past few years,
121
411515
2878
Ekibimiz son birkaç yıldır çok yoğundu,
06:54
conducting missions in some of the toughest ocean conditions
122
414417
3508
Kuzey Kutbu'ndan Pasifik'e kadar gezegenin en zor okyanus
06:57
on the planet,
123
417949
1224
koşullarının olduğu
06:59
from the Arctic to the tropical Pacific.
124
419197
2465
bazı yerlerde görevler yapıyorlardı.
07:01
We have sailed all the way to the polar ice shelf.
125
421686
2724
Ta kutup buzuluna kadar yelkenle gittik.
07:04
We have sailed into Atlantic hurricanes.
126
424434
2339
Atlantik fırtınalarının içinde gittik.
07:07
We have rounded Cape Horn,
127
427159
1958
Horn Burnu'nu geçtik
07:09
and we have slalomed between the oil rigs of the Gulf of Mexico.
128
429141
3239
ve Meksika Körfezi'ndeki petrol kuleleri arasında slalom yaptık.
07:12
This is one tough robot.
129
432404
2330
Çok dayanıklı bir robot.
07:15
Let me share with you recent work that we did
130
435629
2981
Pribilof Adaları'nın etrafında henüz yaptığımız
07:18
around the Pribilof Islands.
131
438634
1874
bir görevden bahsedeyim.
07:20
This is a small group of islands deep in the cold Bering Sea
132
440532
3919
Bu, ABD ve Rusya arasındaki soğuk Bering Denizi derinlerinde
07:24
between the US and Russia.
133
444475
2162
küçük bir ada grubu.
07:26
Now, the Bering Sea is the home of the walleye pollock,
134
446661
3450
Bering Denizi hatırlamayacağınız beyaz bir balık olan
07:30
which is a whitefish you might not recognize,
135
450135
2575
Alaska Mezgiti'nin evidir,
07:32
but you might likely have tasted if you enjoy fish sticks or surimi.
136
452734
4687
ancak bu balığı eğer balık çubukları veya surimi yedinizse tatmışsınızdır.
07:37
Yes, surimi looks like crabmeat, but it's actually pollock.
137
457445
3622
Evet, surimi yengeç etine benzer ama aslında mezgittir.
07:41
And the pollock fishery is the largest fishery in the nation,
138
461908
3010
Mezgit avcılığı ülkedeki en büyük balık avcılığıdır,
07:44
both in terms of value and volume --
139
464942
2545
hem değer, hem de hacim açısından --
07:47
about 3.1 billion pounds of fish caught every year.
140
467511
3469
her yıl 1,4 milyar kg balık yakalanır.
07:51
So over the past few years, a fleet of ocean drones
141
471695
2699
Son birkaç yıldır bir filo okyanus dronu
07:54
has been hard at work in the Bering Sea
142
474418
2226
mezgit balığı stoğunun büyüklüğünü
07:56
with the goal to help assess the size of the pollock fish stock.
143
476668
4455
ölçmek amacıyla Bering Denizi'nde yoğun çalışıyordu.
08:01
This helps improve the quota system that's used to manage the fishery
144
481147
3771
Bu, balık avlama bölgesinin yönetiminde kullanılan kota sistemini geliştirmeye,
08:04
and help prevent a collapse of the fish stock
145
484942
2168
balık stoklarında çöküşü önlemeye yardımcı oluyor
08:07
and protects this fragile ecosystem.
146
487134
2944
ve bu kırılgan ekosistemi koruyor.
08:10
Now, the drones survey the fishing ground using acoustics,
147
490538
4809
Dronlar akustik yani sonar kullanarak balıkçılık alanlarını
08:15
i.e., a sonar.
148
495371
1524
araştırıyorlar.
08:16
This sends a sound wave downwards,
149
496919
3221
Bu, aşağıya doğru bir ses dalgası gönderir
08:20
and then the reflection, the echo from the sound wave
150
500164
2510
ve sonra yansıma, deniz yatağı ya da balık kolonisinden
08:22
from the seabed or schools of fish,
151
502698
1758
gelen ses dalgası yankısı
08:24
gives us an idea of what's happening below the surface.
152
504480
2910
yüzey altında neler olduğu hakkında bir fikir verir.
08:27
Our ocean drones are actually pretty good at this repetitive task,
153
507849
4006
Okyanus dronlarımız aslında bu tekrarlayan
görevi yapmakta oldukça iyiler,
08:31
so they have been gridding the Bering Sea day in, day out.
154
511879
3905
bu yüzden Bering Denizi'ni her gün dolaşıyorlardı.
08:35
Now, the Pribilof Islands are also the home of a large colony of fur seals.
155
515808
6959
Aynı zamanda, Pribilof Adaları büyük bir kürklü fok kolonisine evdir.
08:43
In the 1950s, there were about two million individuals in that colony.
156
523175
4489
1950'lerde bu kolonide iki milyon birey vardı.
08:48
Sadly, these days, the population has rapidly declined.
157
528374
3760
Ne yazık ki günümüzde nüfus hızla düştü.
08:52
There's less than 50 percent of that number left,
158
532158
2343
Bu sayının yüzde 50'sinden azı kaldı
08:54
and the population continues to fall rapidly.
159
534525
2508
ve nüfus hızla düşmeye devam ediyor.
08:57
So to understand why,
160
537904
2103
Nedenini anlamak için
09:00
our science partner at the National Marine Mammal Laboratory
161
540031
3489
bilim ortağımız Ulusal Deniz Memelileri Laboratuvarı
09:03
has fitted a GPS tag on some of the mother seals,
162
543544
3337
bazı anne fokların derilerine GPS etiketi
09:06
glued to their furs.
163
546905
1477
yapıştırdı.
09:08
And this tag measures location and depth
164
548406
3001
Bu etiket yer ve derinliği ölçüyor
09:11
and also has a really cool little camera
165
551431
2332
ve ani hızlanma ile tetiklenen
09:13
that's triggered by sudden acceleration.
166
553787
2396
gerçekten küçük, hoş bir kamerası var.
09:16
Here is a movie taken by an artistically inclined seal,
167
556207
3914
Bu film sanata meyilli bir fok tarafından çekildi,
09:20
giving us unprecedented insight into an underwater hunt
168
560145
3741
Kuzey Kutbu derinliklerindeki su altı avı hakkında
09:23
deep in the Arctic,
169
563910
1814
benzersiz bir anlayış veriyor
09:25
and the shot of this pollock prey
170
565748
2372
ve yutulmadan saniyeler önce
09:28
just seconds before it gets devoured.
171
568144
2766
bu mezgit avından bir kare.
09:30
Now, doing work in the Arctic is very tough, even for a robot.
172
570934
3786
Kuzey Kutbu'nda görev yapmak çok zor, bir robot için bile.
09:34
They had to survive a snowstorm in August
173
574744
2590
Ağustos'ta kar fırtınasında
09:37
and interferences from bystanders --
174
577358
3491
ve seyircilerin müdahalesinde hayatta kalmalılar --
09:40
that little spotted seal enjoying a ride.
175
580873
3258
bu küçük benekli fok sürüş keyfi yaşıyor.
09:44
(Laughter)
176
584155
2561
(Gülüşmeler)
09:47
Now, the seal tags have recorded over 200,000 dives over the season,
177
587378
6287
Fok etiketleri mevsim boyunca 200.000 dalış kaydetmiş
09:54
and upon a closer look,
178
594395
1959
ve daha yakından bakınca
09:56
we get to see the individual seal tracks and the repetitive dives.
179
596378
4531
tek tek fok yollarını ve tekrarlayan dalışları görüyoruz.
10:01
We are on our way to decode what is really happening
180
601413
2857
O yiyecek arama alanında gerçekten neler olduğunu
10:04
over that foraging ground,
181
604294
1679
anlamak üzere yola çıktık
10:05
and it's quite beautiful.
182
605997
1345
ve oldukça güzel.
10:08
Once you superimpose the acoustic data collected by the drones,
183
608362
3403
Dronların topladığı akustik veriyi birleştirmeye başlayınca,
10:11
a picture starts to emerge.
184
611789
2124
bir resim ortaya çıkmaya başlar.
10:13
As the seals leave the islands and swim from left to right,
185
613937
4372
Foklar adayı terk edip soldan sağa yüzünce,
10:18
they are observed to dive at a relatively shallow depth of about 20 meters,
186
618333
4413
yaklaşık 20 metre derinliğinde alçak sayılır yere daldıkları gözlemleniyor,
10:22
which the drone identifies is populated by small young pollock
187
622770
4089
dron buranın düşük kalori içeriği olan küçük, genç
10:26
with low calorific content.
188
626883
2083
mezgitlerle dolu olduğunu tanımlıyor.
10:28
The seals then swim much greater distance and start to dive deeper
189
628990
4124
Foklar sonra daha uzaklara yüzüp daha derine dalıyorlar,
10:33
to a place where the drone identifies larger, more adult pollock,
190
633138
4672
burada dron balık kadar besleyici olan daha büyük,
10:37
which are more nutritious as fish.
191
637834
2259
yetişkin mezgitleri tanımlıyor.
10:40
Unfortunately, the calories expended by the mother seals
192
640117
4122
Ne yazık ki anne foklar tarafından bu ekstra mesafeye
10:44
to swim this extra distance
193
644263
2123
harcanan kaloriler
10:46
don't leave them with enough energy to lactate their pups back on the island,
194
646410
4916
yavrularını adada emzirmek için yeterli enerjiyi bırakmıyor,
10:51
leading to the population decline.
195
651350
2034
bu da nüfusun düşmesine sebep oluyor.
10:54
Further, the drones identify that the water temperature around the island
196
654408
5347
Dahası, dronlar ada etrafında su sıcaklığının kayda değer derecede
10:59
has significantly warmed.
197
659779
1685
arttığını tanımlıyorlar.
11:01
It might be one of the driving forces that's pushing the pollock north,
198
661488
4300
Bu mezgitleri kuzeye gitmeye ve daha soğuk bölgeleri aramak için
11:05
and to spread in search of colder regions.
199
665812
2455
yayılmaya zorlayan nedenlerden biri olabilir.
11:08
So the data analysis is ongoing,
200
668765
1785
Veri analizleri devam ediyor
11:10
but already we can see that some of the pieces of the puzzle
201
670574
3379
ama hâlihazırda kürklü fok sırrında bulmaca parçalarından
11:13
from the fur seal mystery
202
673977
1373
bir kısmının
11:15
are coming into focus.
203
675374
1601
göz önüne geldiğini görüyoruz.
11:18
But if you look back at the big picture,
204
678690
2089
Eğer büyük resme bakarsanız,
11:20
we are mammals, too.
205
680803
1501
biz de memeliyiz.
11:23
And actually, the oceans provide up to 20 kilos of fish per human per year.
206
683032
3824
Aslında okyanuslar yılda insan başına 20 kg balık sağlıyor.
11:26
As we deplete our fish stocks, what can we humans learn
207
686880
3129
Balık stoklarımızı tüketirken, kürklü fok hikâyesinden
11:30
from the fur seal story?
208
690033
1585
biz insanlar neler öğrenebiliriz?
11:32
And beyond fish, the oceans affect all of us daily
209
692719
2873
Balıkların ötesinde, okyanuslar küresel hava sistemlerini yönetirken
11:35
as they drive global weather systems,
210
695616
1874
bizi günlük olarak etkiliyor,
11:37
which affect things like global agricultural output
211
697514
2761
ki bu sistemler küresel tarım ürünlerini etkiler
11:40
or can lead to devastating destruction of lives and property
212
700299
3629
veya fırtınalar, aşırı sıcak ve seller yüzünden hayatlara
11:43
through hurricanes, extreme heat and floods.
213
703952
3201
ve mala yıkıcı tahribat bırakabilir.
11:47
Our oceans are pretty much unexplored and undersampled,
214
707756
3780
Okyanuslarımız oldukça keşfedilmemiş ve az örneklem alınmış durumda,
11:51
and today, we still know more about other planets than our own.
215
711560
4437
bugün hâlâ diğer gezegenler hakkında kendi gezegenimizden
daha fazla şey biliyoruz.
11:56
But if you divide this vast ocean in six-by-six-degree squares,
216
716021
3788
Bu büyük okyanusu altıya altı derece karelere bölerseniz,
11:59
each about 400 miles long,
217
719833
2817
her biri 643 km uzunluğunda olan
12:03
you'd get about 1,000 such squares.
218
723539
2154
böyle 1.000 kareniz olur.
12:05
So little by little, working with our partners,
219
725717
2296
Böyle az az, ortaklarımızla çalışarak,
12:08
we are deploying one ocean drone in each of those boxes,
220
728037
4098
her bir kutuya bir okyanus dronu yerleştiriyoruz,
12:12
the hope being that achieving planetary coverage
221
732159
2422
umudumuz gezegeni kapsama alanına almanın
12:14
will give us better insights into those planetary systems
222
734605
3180
bize insanlığı etkileyen diğer gezegen sistemleri hakkında
12:17
that affect humanity.
223
737809
1311
daha iyi içgörüler vermesi.
12:19
We have been using robots to study distant worlds in our solar system
224
739603
3612
Güneş sistemimizdeki uzak dünyaları araştırmak için bir süredir
12:23
for a while now.
225
743239
1190
robotları kullanıyorduk.
12:24
Now it is time to quantify our own planet,
226
744939
2631
Artık dünyamızı ölçmenin zamanı,
12:28
because we cannot fix what we cannot measure,
227
748440
3839
çünkü ölçemediğimiz şeyleri düzeltemeyiz
12:32
and we cannot prepare for what we don't know.
228
752303
2892
ve bilmediğimiz şeylere hazırlık yapamayız.
12:35
Thank you.
229
755761
1160
Teşekkürler.
12:36
(Applause)
230
756945
3074
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7