The search for "aha!" moments | Matt Goldman

75,920 views ・ 2018-02-08

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Cihan Ekmekçi Gözden geçirme: Figen Ergürbüz
00:12
So it's 1969, New York City,
0
12904
5649
Yıl 1969, New York City,
00:18
third grade music class,
1
18577
3540
üçüncü sınıf müzik dersindeyiz,
00:22
and our teacher brings us into a room with nothing but a piano and chairs.
2
22141
6376
öğretmen bizi içinde sadece piyano ve sandalyeler olan bir salona götürdü.
00:28
And one by one, he calls us up,
3
28541
2714
Tek tek bizi çağırdı
00:31
and he plays middle C, and he asks us to sing it.
4
31279
2809
ve do majörü çalarak bizden söylememizi istedi.
00:34
(Singing)
5
34787
1817
(Melodiyi söylüyor)
00:37
And you're either instructed to go to the right of the room
6
37333
2834
Sonra ya salonun sol tarafına ya da sağ tarafına
00:40
or the left side of the room.
7
40191
1484
gitmemizi istedi.
00:41
(Laughter)
8
41699
2213
(Kahkahalar)
00:45
And when all 35 kids are done,
9
45139
3753
35 çocuğun hepsi bunu yapınca,
00:48
the left side of the room, which I was a part of,
10
48916
3073
benim de içinde olduğum salonun sol tarafına,
00:52
was told to stand up and go back to home room.
11
52013
3761
ayağa kalkıp sınıfımıza dönmemiz söylendi.
00:56
(Laughter)
12
56237
2537
(Kahkahalar)
00:58
And none of us ever received another music class again
13
58798
5358
Bir daha ilkokul boyunca
01:04
in elementary school.
14
64180
1230
müzik dersi almadık.
01:06
An in club and an out club was established,
15
66313
3858
Değişik öğrenci kolları belirlendi
01:10
and I didn't even know what the gating test was in the moment.
16
70195
3777
ve ben giriş sınavının ne olduğunu bile bilmiyordum.
01:17
A few years later, English class ...
17
77061
3484
Birkaç yıl sonra, İngilizce dersi...
01:20
(Laughter)
18
80569
1763
(Kahkaha)
01:22
first paper of a new semester,
19
82356
4761
yeni yarıyılın ilk ödevi
01:27
and I get the paper back,
20
87141
2023
ve ödevimi teslim alıyorum,
01:29
and it's C+,
21
89188
2534
C+ almışım,
01:31
with the comment, "Good as can be expected."
22
91746
3291
altında şöyle bir not var: ''Beklenen düzeyde iyi.''
01:35
(Laughter)
23
95061
2000
(Kahkaha)
01:38
Now, honestly, I didn't mind a C+.
24
98584
2998
Açıkçası C+ almam çok umrumda değildi,
01:41
I was just happy it wasn't a C- or a D.
25
101606
3158
C- veya D almadığım için mutluydum sadece.
01:45
But the "good as can be expected" comment ...
26
105720
3235
Yine de ''beklenen düzeyde iyi'' yorumu...
01:48
even at that young age, it didn't seem right.
27
108979
2682
o yaşta olsam bile doğru gelmedi.
01:52
It seemed somehow limiting.
28
112667
2741
Bir şekilde kısıtlayıcı görünüyordu.
01:57
Now, how many people here have had an experience similar to that,
29
117600
4920
Burada kaç kişi okul veya işyerinde
02:02
either at school or the workplace?
30
122544
2309
benzer tecrübeler edindi?
02:07
We're not alone.
31
127520
1262
Yalnız değiliz.
02:11
So I guess it might be ironic
32
131003
3820
Sanırım, hayatın beni
02:14
that my life path would lead me to a career
33
134847
3927
Blue Man Group için müzik yapma ve yazmaya yönelik
02:18
of making music and writing for Blue Man Group
34
138798
4185
bir kariyere doğru götürmesi ironik.
02:23
(Laughter)
35
143007
1515
(Kahkahalar)
02:24
and starting a school.
36
144546
1577
Bir de okul kurmaya.
02:26
(Laughter)
37
146147
2721
(Kahkalar)
02:28
But school was torture for me.
38
148892
2151
Ancak okul benim için işkenceydi.
02:32
As someone who didn't have a natural proclivity for academics,
39
152047
3981
Akademik kariyer için doğal eğilimi olmayan biri olarak
02:36
and my teachers never seemed to understand me,
40
156052
3662
ve öğretmenlerim de beni anlıyorlar gibi görünmüyorlardı,
02:39
I didn't know how to navigate schools
41
159738
1783
okulu nasıl idare edeceğimi bilmiyordum,
02:41
and schools didn't know what to do with me.
42
161545
2427
okullar da benimle ne yapacaklarını.
02:45
So I started to ask the question, even back then,
43
165212
4295
Daha o zamandan şunu sorguladım.
02:49
if these environments didn't know what to do
44
169531
3239
Eğer bu ortamlar standart bir kalıba sığmayan insanlarla
02:52
with people who didn't fit a standard mold,
45
172794
3984
ne yapacaklarını bilmiyorlarsa,
02:56
why weren't we reshaping the environments
46
176802
3615
niçin bu ortamları yeniden şekillendirip
03:00
to take advantage of people's strengths?
47
180441
2468
insanların güçlerinden fayda çıkarmıyoruz?
03:05
What I've come to believe
48
185402
2633
Yeni ve yenilikçi fikirlerin
03:08
is that we need to cultivate safe and conducive conditions
49
188059
5210
evrimleşmesi ve gelişmesi için güvenli ve sağlam koşulların
03:13
for new and innovative ideas to evolve and thrive.
50
193293
4833
hazırlanması gerektiğine kanaat getirdim.
03:19
We know that humans are innately innovative,
51
199956
3335
İnsanların tarihten beri yenilikçi olduklarını biliyoruz,
03:23
because if we weren't,
52
203315
1358
çünkü eğer zayıf olsalar
03:24
we'd all be using the same arrowheads that we were using 10,000 years ago.
53
204697
4586
hepimiz 10.000 yıl önce kullandığımız ok başlıklarını kullanıyor olurduk.
03:30
So one of the things that I started to question is,
54
210152
3666
Sorgulamaya başladığım şeylerden biri
03:33
are there ways to make innovation easier
55
213842
4255
yeniliği kolaylaştıracak ve daha sık olmasını sağlayacak
03:38
and happen more frequently?
56
218121
2932
yollar var mıydı?
03:41
Is there a way to take those aha moments,
57
221523
2857
''İşte bu'' dediğimiz o anları,
03:44
those breakthroughs that seem to happen randomly and occasionally,
58
224404
5969
rastgele ve ara sıra meydana gelen o çığır açan yenilikleri alıp
03:50
and have them happen intentionally and frequently?
59
230397
3642
daha sık ve daha kasten meydana gelmesini sağlayabilir miyiz?
03:55
When we started Blue Man Group in 1988,
60
235316
2865
1988 yılında Blue Man Group'u kurduğumuzda,
03:58
we had never done an off-Broadway show before.
61
238205
2888
daha önce hiç Broadway dışı gösteri yapmamıştık.
04:01
We'd actually done almost no theater.
62
241553
2477
Neredeyse hiç tiyatro gösterisi yapmamıştık.
04:05
But we knew what we were passionate about,
63
245086
3084
Yine de ne istediğimizi biliyorduk
04:08
and it was a whole series of things that we had never seen onstage before,
64
248194
3940
ve daha önce sahnede hiç görmediğimiz bir dizi şeyle karşılaştık,
04:12
things like art and pop culture and technology and sociology
65
252158
4200
sanat, popüler kültür, teknoloji, sosyoloji,
04:16
and anthropology and percussion and comedy and following your bliss.
66
256382
5452
antropoloji, çalgı, komedi ve sizi mutlu eden her şey.
04:23
We established a rule
67
263698
1864
Bir kural koyduk,
04:25
that nothing made it onstage if we had seen it before,
68
265586
5278
buna göre daha önce gördüğümüz şeyler sahnede olmayacaktı,
04:30
and we wanted to inspire creativity and connectedness
69
270888
3159
ayrıca hem kendimize hem de izleyicilere
04:34
in ourselves and our audiences;
70
274071
2921
yaratıcılık ve bağlılık aşılamak istedik;
04:37
we wanted to do a little bit of social good,
71
277016
2839
biraz da olsa sosyal faydamız olsun,
04:39
and we wanted to have fun doing it.
72
279879
1676
bunu yaparken de eğlenelim istedik.
04:42
And in the office,
73
282456
1390
Ofiste
04:43
we wanted to create an environment where people treated each other
74
283870
3262
insanların birbirine biraz daha iyi davrandığı
04:47
just a little bit better,
75
287156
2151
bir ortam yaratmak istedik,
04:49
just a little bit more respect and consideration
76
289331
3666
dış dünyaya kıyasla
04:53
than in the outside world.
77
293021
1603
sadece biraz daha saygı ve değer.
04:56
And we continued to iterate and collaborate and find solutions
78
296740
4905
Daha önce görülmeyen şeyler yaratmak için
05:01
to create things that hadn't been seen.
79
301669
3293
bu döngüyü sürdürmeye ve çözümler bulmaya devam ettik.
05:06
Over time, I've come to identify the optimal conditions
80
306530
5536
Zamanla bu tür yaratıcı ve yenilikçi ortamlar için
05:12
for these types of creative and innovative environments
81
312090
4238
en iyi koşulların niyet, amaç ve istek olduğu
05:16
are clear intent, purpose and passion:
82
316352
4004
kanısına vardım.
05:20
this is working on something bigger than ourselves.
83
320380
3234
Bu kendimizden daha büyük bir şey için çalışmak.
05:24
Personal integrity:
84
324730
1897
Kişisel saygı:
05:26
it's doing what we say we're going to do.
85
326651
2362
Yapacağımızı söylediğimiz şeyi yapmak.
05:29
It's being our authentic self in all interactions.
86
329037
3523
Tüm etkileşimlerimizde otantik benliğimize bürünmek.
05:32
Direct communication and clear expectations,
87
332904
3223
Doğrudan iletişim ve net beklentiler,
05:36
even when the subject matter is difficult.
88
336151
2269
yapılacak iş ne kadar zor olsa da.
05:39
Grit and perseverance:
89
339222
1945
Cesaret ve sabır:
05:41
iteration, iteration, iteration.
90
341191
3103
Tekrar tekrar denemek.
05:46
Establish collaborative teams.
91
346136
2969
İşbirliği yapan ekipler kurun.
05:49
Instill deep trust and mutual respect.
92
349129
2960
Güven ve karşılıklı saygı oluşturun.
05:52
Everyone on your team is in.
93
352686
2134
Ekibinizde herkes var olduğunu hissetsin.
05:54
There is no out club.
94
354844
1538
Dışlanma söz konusu değil.
05:57
We rise as a team, we fall as a team,
95
357192
2930
Ekip olarak yükselip ekip olarak düşeriz
06:00
and decisions are decisions until they're not.
96
360146
3078
ve kararlar bir kez alınır, karardan geri dönülmez.
06:03
Embrace multiple perspectives.
97
363996
2086
Çok yönlü olmayı benimseyeceğiz.
06:06
This means all voices matter, all emotions matter.
98
366488
3873
Tüm seslere kulak vermeliyiz, tüm duygular önemlidir.
06:10
Address disagreements head-on.
99
370385
2170
Anlaşmazlıklara anında yönelin.
06:12
People should feel seen and heard.
100
372579
2460
Herkes görülmek ve duyulmak ister.
06:15
Take risks and celebrate mistakes.
101
375509
2761
Risk alın ve hatalarınızla barışık olun.
06:18
A commitment to being a learning organization,
102
378735
2822
Öğrenmeye açık bir örgüt olmaya kendinizi adayın,
06:21
always trying to spiral upwards the innovation and learning curves.
103
381581
5380
yenilikleri her zaman yukarı taşımaya ve öğrenme eğimleri olmasına çalışın.
06:28
And speak in one voice.
104
388389
1643
Tek sesle konuşun.
06:30
This is perhaps the glue that holds all these conditions together.
105
390738
4040
Bu, belki de tüm bu koşulları bir arada tutan etken.
06:35
The concept is that we speak in the exact same manner
106
395669
4143
Burada amaç, o esnada salonda olmayan biri hakkında
06:39
about someone who's not in the room
107
399836
2738
aslında salondaymış gibi
06:42
as if they are in the room.
108
402598
1349
aynı şekilde konuşmak.
06:45
Now this seems basic, but it's an aspirational practice
109
405224
5341
Çok basit görünüyor ama zor durumlarla
06:50
that helps deal with difficult situations in a more respectful way.
110
410589
5767
başa çıkma konusunda yardımı olan güzel bir uygulama.
06:57
Sewing this practice in can have a profound effect on raising the bar,
111
417521
5239
Karşılıklı saygı, güven çerçevesinde, bu uygulamayı benimsemek
07:02
on mutual respect, trust,
112
422784
2111
ofis ve sınıf ortamında
07:04
reducing gossip and politics in the office and the classroom,
113
424919
5532
dedikodu ve çıkar çatışmalarına yönelik çıtayı yükseltecektir,
07:10
and thus reducing the noise that gets in the way of the innovative process.
114
430475
4222
bu da yenilik sürecinde karşımıza çıkan engelleri azaltacaktır.
07:16
At Blue Man Group, iteration was essential for our creative process.
115
436412
4109
Blue Man Group'ta tekrar denemek yenilik sürecimiz için çok önemli.
07:20
We were writing a piece
116
440841
1566
Tüketim ve atık döngüsünü
07:22
where we were trying to illustrate the consumption / waste loop
117
442431
5620
komik, yaratıcı ve izleyicilerimiz için sürpriz bir şekilde
07:28
in a funny and creative and surprising way for our audiences.
118
448075
5841
canlandırmaya çalışarak bir sahne yazıyorduk.
07:34
Now, if you have yourselves thought about trying to do the same endeavor,
119
454667
6342
Aynı çabayı göstermek için siz de kafa yorduysanız,
07:41
I can save you a lot of time right here and now.
120
461033
2714
size zaman kazandırabilirim.
07:44
I can definitively tell you
121
464864
2879
Şunu size kesin olarak söyleyebilirim ki
07:47
that oatmeal, Jell-O, Cream of Wheat,
122
467767
4769
yulaf ezmesi, Jell-O, buğday ezmesi,
07:52
Gak, pudding, clay, tapioca, Silly Putty and tomato paste
123
472560
6168
puding, kil, muhallebi, Silly Putty ve domates ezmesi
07:58
do not slide through a tube that's coiled up under your costumes
124
478752
6429
kostümünüzün altında gizlenmiş bir tüpten geçerek
08:05
that's meant to come out an orifice in your chest
125
485205
3635
göğsünüzün orada bir delikten akması gerekirken
08:08
and spray towards the audience.
126
488864
1991
izleyicilere üstüne fışkırmayacaktır.
08:11
It won't happen.
127
491841
1159
Böyle bir şey olmayacak.
08:13
(Laughter)
128
493024
1785
(Kahkahalar)
08:15
After months of iteration, we finally happened upon bananas.
129
495348
6508
Aylarca denemeden sonra muz üzerinde karar kıldık.
08:21
(Laughter)
130
501880
1486
(Kahkaha)
08:23
Who knew that bananas would have the exact right properties
131
503390
4040
Muzların basınçlı havayla itildiklerinde dahi
08:27
to stay solid even when pushed through a tube with forced air,
132
507454
4598
katı hâlde kalacağı ama aynı zamanda
08:32
yet slippery enough to have the dramatic oozing effect
133
512076
6727
o dramatik akma efekti için yeterli derecede kaygan olduğu
08:38
that we were looking for.
134
518827
1643
kimin aklına gelirdi?
08:40
(Laughter)
135
520494
1318
(Kahkaha)
08:41
This piece became a signature of the Blue Man show.
136
521836
4008
Bu sahne Blue Man gösterisinin simgesi hâline geldi.
08:47
But we didn't throw out all the rules of theater altogether.
137
527410
3897
Ancak tüm tiyatro kurallarını hep birden gözden çıkarmadık.
08:51
We had set designs. We had lighting designs.
138
531331
3269
Işık tasarımlarımız vardı.
08:54
We had a stage manager calling the shows.
139
534624
2261
Gösterileri hazırlayan sahne yönetmenimiz vardı.
08:57
But I'm fairly sure we were one of the very first shows
140
537601
4770
Şuna eminim ki izleyicilerle saygıyla bağ kuran
09:02
that was connecting with our audience in a respectful way,
141
542395
4064
ilk gösterilerden biriydi bizimki,
09:06
by hanging them upside down,
142
546483
1949
onları baş aşağı asarak mesela,
09:08
(Laughter)
143
548456
2474
(Kahkahalar)
09:10
dipping them in paint,
144
550954
2192
onları boyanın içine sokarak
09:13
slamming them against a canvas,
145
553170
2183
tuvale çarptırmak,
09:15
(Laughter)
146
555377
1165
(Kahkahalar)
09:16
putting their heads in 70 pounds of Jell-O,
147
556566
4143
başlarını 30 kilo Jell-O'nun içine sokup
09:20
and then making them one of the heroes of the show.
148
560733
2875
onları gösterinin kahramanı yapmak.
09:26
(Laughter)
149
566699
3080
(Kahkahalar)
09:29
Besides that, we didn't reinvent what didn't need to be reinvented.
150
569803
4509
Bunlar dışında, yeniden icat edilmesi gerekmeyen bir şey icat etmedik.
09:34
(Laughter)
151
574336
6665
(Kahkahalar)
09:41
Years later, we took all this learning and we created a school --
152
581025
6166
Yıllar sonra bu deneyimlerle bir okul yarattık;
09:48
a school for our children that we wish we had gone to,
153
588693
5668
keşke biz de gitseydik dediğimiz bir okul, çocuklar için,
09:54
a school where it was just as important
154
594385
3675
sınıflarda olanlar kadar
09:58
what happened in the hallways between classes
155
598084
3206
koridorda olanların da
10:01
as what happened in the classes;
156
601314
2404
önemli olduğu bir okul;
10:04
a place where you got music class even when you couldn't sing middle C.
157
604870
5984
Do majörü söyleyemeseniz dahi müzik dersi alabileceğiniz bir okul.
10:12
At Blue School, teachers and parents and students
158
612577
2620
Blue School'da öğretmenler, veliler ve öğrenciler
10:15
are equal collaborators at the table,
159
615221
2658
eşit düzeyde işbirliği içinde,
10:17
intentionally creating a safe space
160
617903
2746
sürekli güvenli bir ortam oluşturarak
10:20
where they can develop a lifelong, joyful passion for learning.
161
620673
4103
öğrenmeye dair hayat boyu zevkli bir tutum geliştiriyorlar.
10:25
Again, we didn't try to reinvent the wheel when it didn't need to be reinvented.
162
625705
3992
Yeniden düzenlenmesi gerekmeyen bir sistemi düzenlemedik.
10:29
We don't shy away from the more traditional methods
163
629721
3270
Doğrudan öğretim gibi derste en iyi fayda verecek
10:33
like direct instruction, when it's the best way into a lesson.
164
633015
3967
daha geleneksel yöntemlerden uzaklaşmadık.
10:37
But we balance it with an integrated learning across all subjects approach,
165
637006
6747
Tüm dersler için entegre öğrenme ile denge kurduk.
10:43
and balance is the key.
166
643777
1714
Denge çok önemli.
10:46
In fact, Blue School was founded
167
646013
3265
Blue School akademik başarı,
10:49
on a balance between academic mastery, creative thinking,
168
649302
5897
yaratıcı düşünme, bireysel ve sosyal zekâ
10:55
and self and social intelligence.
169
655223
2380
arasındaki denge üzerine kuruldu.
10:58
I realize that this might sound like common sense,
170
658955
3245
Bu kulağa sağduyu gibi gelecek
11:02
but in some circles, this is radical.
171
662224
3576
ama bazı çevrelerde oldukça radikal.
11:05
(Laughter)
172
665824
1788
(Kahkahalar)
11:08
And these qualities have brought a lot of attention to Blue School
173
668439
4487
Bu nitelikler Blue School'a gerçek yenilikçi bir okul olarak
11:12
as a truly innovative school.
174
672950
2108
çok dikkat çekti.
11:17
Nearly 10 years in,
175
677756
3191
Yaklaşık 10 yıl içinde,
11:20
we announced the expansion of the middle school.
176
680971
2952
orta okulun açılışını ilan ettik.
11:23
Our faculty asked our sixth graders
177
683947
2842
Eğitim birimi 6. sınıflardan
11:26
to participate in the development of middle school values.
178
686813
3038
orta okul değerlerinin geliştirilmesine katılmalarını istedi.
11:30
Their process began with a question:
179
690527
2809
Bu süreç şu soruyla başladı:
11:33
What do you need from our community to be happy and productive at school?
180
693360
6269
Okulda mutlu ve üretken olabilmek için toplumdan beklentiniz nedir?
11:40
Students moved through a six-week process of individual work, collaborative work,
181
700741
5159
Öğrenciler altı hafta süren bireysel çalışma, ekip çalışması,
11:45
refinement, and consensus,
182
705924
2365
fikir geliştirme ve konsensüs sonunda,
11:48
and the list they came up with is really extraordinary.
183
708313
5357
olağanüstü bir liste oluşturdular.
11:55
Be engaged and present with each other.
184
715600
3396
Birbirinizle irtibat hâlinde olun.
12:01
Respect and support what others need in order to learn.
185
721442
5206
Öğrenmek için başkalarının ihtiyaçlarına saygı duyun ve destek verin.
12:08
Be inclusive of our diversity --
186
728804
3199
Farklılıklarımızı benimseyin,
12:12
the way we look, think and act.
187
732027
3340
görünüş, düşünüş ve davranış şekillerimizi.
12:17
Cultivate the practice of self-awareness and awareness of others.
188
737614
4944
Bireysel farkındalık ve başkalarının farkındalığını kazanın.
12:23
Honor and make time for fun and joy.
189
743623
2976
Eğlenmeyi mümkün kılın ve buna zaman ayırın.
12:28
And challenge ourselves,
190
748147
2374
Bize zorluklar sunun,
12:30
practice being OK,
191
750545
2237
iyi olmayı
12:32
making mistakes,
192
752806
1937
hata yapmayı sorgulayın
12:34
and support each other through them.
193
754767
2023
ve bunlarla birbirinizi destekleyin.
12:39
Remember, these kids were 11 years old when they came up with this.
194
759273
4952
Bu çocuklar bu listeyi yazarken sadece 11 yaşındalardı.
12:45
They articulated what took us 20 years to identify.
195
765146
5356
Bizim 20 yılda tanımladığımız değerleri bir araya getirdiler.
12:53
One of the great by-products of creating these vibrant communities
196
773943
6311
Bu enerjik toplumları yaratmanın güzel yanlarından biri
13:00
is that we become attractors for people who want to prioritize these values.
197
780278
6555
bu değerleri öncelik hâline getirmek isteyen insanlar için öncü olmamız.
13:09
They want to prioritize it above things like money and prestige and tradition.
198
789996
5783
Para, prestij ve geleneklerin üstüne bu değerleri çıkarmak istiyorlar.
13:16
We can all be on this road together,
199
796475
3366
Bu yolda hepimiz var olabiliriz,
13:19
you at your own values in your own companies,
200
799865
3191
kendi kendinizle kendi değerlerinizle,
13:23
in your own communities and families.
201
803080
2365
kendi toplum ve ailelerinizle.
13:26
For us, for me, it was about prioritizing children's voices
202
806470
5659
Benim ve bizim için önemli olan çocukların sesini öne çıkartıp
13:32
to give them the tools to help build a harmonious and sustainable world.
203
812153
5722
uyumlu ve sürdürülebilir bir dünya inşa etmeleri için onlara destek vermekti.
13:39
I invite you to be on this exciting,
204
819052
4989
Sizi de bu heyecan verici,
13:44
passionate, joyful journey together.
205
824065
3383
tutkulu, eğlenceli yolculuğa davet ediyorum.
13:48
And together, good as can be expected
206
828855
3723
Birlikte olduğumuzda 'beklenildiği düzeyde iyi'
13:52
is limitless when the expectation
207
832602
4319
sınırsız hâle gelecek,
13:56
is that by reshaping our environments,
208
836945
3865
çünkü o beklenti, çevremize yeniden yön vererek
14:00
we can change the world.
209
840834
1507
dünyayı değiştirmek olacak.
14:04
Thank you.
210
844040
1151
Teşekkür ederim.
14:05
(Applause)
211
845215
5562
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7