Nnedi Okorafor: Sci-fi stories that imagine a future Africa | TED

110,182 views ・ 2017-11-22

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Cihan Ekmekçi Gözden geçirme: Figen Ergürbüz
00:12
What if an African girl from a traditional family
0
12760
3216
Gelecekteki Afrika'daki geleneksel bir aileden gelen
00:16
in a part of future Africa
1
16000
2136
Afrikalı bir kız galaksideki
00:18
is accepted into the finest university in the galaxy,
2
18160
3736
en iyi üniversiteye kabul edilse ve gezegeninden uzaklaşsa
00:21
planets away?
3
21920
1280
ne olurdu?
00:24
What if she decides to go?
4
24280
1560
Peki ya gitmeye karar verse?
00:27
This is an excerpt from my "Binti" novella trilogy:
5
27360
2680
Bu "Binti" roman üçlememden bir parça:
00:32
I powered up the transporter and said a silent prayer.
6
32120
3456
Taşıyıcıyı çalıştırmayı denedim ve sessizce dua ettim.
00:35
I had no idea what I was going to do if it didn't work.
7
35600
3256
Çalışmazsa ne yapacağımı bilmiyordum.
00:38
My transporter was cheap,
8
38880
1416
Taşıyıcım ucuzdu.
00:40
so even a droplet of moisture or, more likely, a grain of sand,
9
40320
3576
Bir damla nem ya da kum tanesi
00:43
would cause it to short.
10
43920
1856
bozulmasına sebep olabilirdi.
00:45
It was faulty, and most of the time I had to restart it over and over
11
45800
3256
Arızalıydı. Çoğu zaman, çalışıncaya kadar defalarca
00:49
before it worked.
12
49080
1216
uğraşmam gerekiyordu.
00:50
"Please not now, please not now," I thought.
13
50320
3216
Şimdi değil, şimdi değil diye düşündüm.
00:53
The transporter shivered in the sand and I held my breath.
14
53560
3616
Taşıyıcı, kumda titredi, ben nefesimi tuttum.
00:57
Tiny, flat and black as a prayer stone,
15
57200
2296
Küçük, düz ve siyah dua taşı gibi
00:59
it buzzed softly and then slowly rose from the sand.
16
59520
3240
yumuşakça uğuldadı, yavaşça kumdan kalktı.
01:03
Finally, it produced the baggage-lifting force.
17
63760
2496
Sonunda bagaj kaldırma gücü üretti.
01:06
I grinned.
18
66280
1536
Gülümsedim.
01:07
Now I could make it to the shuttle on time.
19
67840
2080
Mekiğe zamanında gidebilirim.
01:11
I swiped otjize from my forehead with my index finger and knelt down,
20
71360
4336
Alnıma işaret parmağımla "otjize"ye vurdum ve diz çöktüm.
01:15
then I touched the finger to the sand,
21
75720
1856
Parmağımla kuma dokundum, tatlı kokulu
01:17
grounding the sweet-smelling red clay into it.
22
77600
2456
kırmızı toprağın içindeydi.
01:20
"Thank you," I whispered.
23
80080
1880
Teşekkürler diye fısıldadım.
01:23
It was a half-mile walk along the dark desert road.
24
83040
2976
Karanlık çöl yolunda yarım mil mesafedeydi.
01:26
With the transporter working I would make it there on time.
25
86040
2760
Taşıyıcının çalışmasıyla zamanında varabilirdim.
01:30
Straightening up, I paused and shut my eyes.
26
90080
2736
Dik durdum ve gözlerimi kapadım.
01:32
Now, the weight of my entire life was pressing on my shoulders.
27
92840
3896
Tüm hayatımın ağırlığı omuzlarımdaydı.
01:36
I was defying the most traditional part of myself for the first time
28
96760
3216
Hayatım boyunca ilk defa geleneksel yanıma
01:40
in my entire life.
29
100000
1576
karşı koyuyordum.
01:41
I was leaving in the dead of night, and they had no clue.
30
101600
4136
Gecenin karanlığında gidiyordum ve ardımda iz bırakmamıştım.
01:45
My nine siblings, all older than me except for my younger sister and brother,
31
105760
3656
Dokuz kardeşim, kız ve erkek kardeşim dışında hepsi benden büyüktü,
01:49
would never see this coming.
32
109440
2016
bunu beklemiyorlardı.
01:51
My parents would never imagine I'd do such a thing in a million years.
33
111480
3360
Böyle bir şey yapacağım ebeveynlerimin aklından bile geçmezdi.
01:55
By the time they all realized what I'd done and where I was going,
34
115640
3776
Ne yaptığımı ve gittiğimi fark ettiklerinde
01:59
I'd have left the planet.
35
119440
1520
gezegeni terk etmiştim.
02:02
In my absence, my parents would growl to each other
36
122840
2696
Yokluğumda, ailem birbirlerine bir daha
02:05
that I was never to set foot in their home again.
37
125560
2856
o eve ayak basamayacağımı söylerlerdi.
02:08
My four aunties and two uncles who lived down the road
38
128440
2576
Yolun aşağısında yaşayan dört halam iki amcam
02:11
would shout and gossip amongst themselves
39
131040
1976
bağırır ve kendi aralarında
02:13
about how I had scandalized the entire bloodline.
40
133040
2680
tüm ailenin şerefini nasıl kirlettiğimi konuşurlardı.
02:16
I was going to be a pariah.
41
136360
1600
Dışlanacaktım.
02:19
"Go," I softly whispered to the transporter,
42
139000
2735
"Git" diye fısıldadım taşıyıcıya sakince,
02:21
stamping my foot.
43
141759
1817
ayağımı yere vurarak.
02:23
The thin metal rings I wore around each ankle jingled noisily,
44
143600
3216
Bileklerime giydiğim ince metal şıkırdadı.
02:26
but I stamped my foot again.
45
146840
1560
Yine de ayağımı yeniden vurdum.
Taşıyıcı bir kez hareket ettikten sonra dokunmazsam en iyi şekilde çalışıyordu.
02:29
Once on, the transporter worked best when I didn't touch it.
46
149440
3336
02:32
"Go," I said again, sweat forming on my brow.
47
152800
3040
"Git" dedim tekrar, kaşımda ter birikti.
02:36
When nothing moved,
48
156600
1256
Hiçbir şey kımıldamayınca
02:37
I chanced giving the two large suitcases sitting atop the force field a shove.
49
157880
4616
güç alanının üst kısmındaki iki büyük bavulu atmaya karar verdim.
02:42
They moved smoothly, and I breathed another sigh of relief.
50
162520
3056
Yavaşça hareket ettiler, rahatlayıp derin nefes aldım.
02:45
At least some luck was on my side.
51
165600
2000
En azından şans yanımdaydı.
02:50
So, in a distant future part of Africa,
52
170360
3416
Afrika'nın uzak geleceğinde,
02:53
Binti is a mathematical genius of the Himba ethnic group.
53
173800
3776
Binti, Himba etnik grubundan bir matematik dehası.
02:57
She's been accepted into a university on another planet,
54
177600
2696
Başka bir gezegende üniversiteye kabul edilmiş.
03:00
and she's decided to go.
55
180320
1400
Gitmeye karar vermiş.
03:02
Carrying the blood of her people in her veins,
56
182760
2176
Damarlarında, öğretilerle, yollarla
03:04
adorned with the teachings, ways, even the land on her very skin,
57
184960
4776
süslenmiş insanlarının kanını taşıyor, cildinde bile toprağın izi var.
03:09
Binti leaves the earth.
58
189760
1520
Binti, Dünya'yı terk ediyor.
03:12
As the story progresses, she becomes not other, but more.
59
192480
3856
Hikâye ilerledikçe, başkası değil, daha fazlası oluyor.
03:16
This idea of leaving but bringing and then becoming more
60
196360
3176
Gitmenin fakat bir şeyler getirip sonra daha fazla olması fikri
03:19
is at one of the hearts of Afrofuturism,
61
199560
2896
Afrofütürizmin kalplerinden biridir
03:22
or you can simply call it a different type of science fiction.
62
202480
2960
veya farklı bir bilim kurgu diyebilirsiniz.
03:26
I can best explain the difference between classic science fiction and Afrofuturism
63
206920
4136
Klasik bilim kurguyla Afrofütürizmin farkını en iyi
03:31
if I used the octopus analogy.
64
211080
1920
bir ahtapot analoji ile açıklayabilirim.
03:34
Like humans,
65
214680
1216
İnsanlar gibi,
03:35
octopuses are some of the most intelligent creatures on earth.
66
215920
3176
ahtapotlar da yeryüzündeki en zeki varlıklardandır.
03:39
However, octopus intelligence evolved from a different evolutionary line,
67
219120
4936
Ancak ahtapotların zekâ evrimi
03:44
separate from that of human beings,
68
224080
2496
insanlardan farklı bir çizgi izlemiş.
03:46
so the foundation is different.
69
226600
2376
Bu nedenle temeli farklı.
03:49
The same can be said about the foundations of various forms of science fiction.
70
229000
3800
Aynı şey çeşitli bilim kurguların temelleri için de söylenebilir.
03:54
So much of science fiction speculates
71
234800
2656
Bilim kurgunun büyük kısmı
03:57
about technologies, societies, social issues,
72
237480
3216
teknoloji, toplum, sosyal sorunlar
04:00
what's beyond our planet, what's within our planet.
73
240720
3016
gezegenimizin ötesi ve içi hakkında spekülasyonlar yapar.
04:03
Science fiction is one of the greatest and most effective forms
74
243760
2976
Bilim kurgu ayrıca siyasi yazı tarzının en etkili
04:06
of political writing.
75
246760
1656
ve en önemli biçimlerindendir.
04:08
It's all about the question, "What if?"
76
248440
2360
''Ya olursa?'' sorusu hakimdir bu türe.
04:11
Still, not all science fiction has the same ancestral bloodline,
77
251800
4936
Yine de tüm bilim kurgular aynı soy ağacına sahiptir,
04:16
that line being Western-rooted science fiction,
78
256760
2976
Bu soyun başında Batı temelli bilim kurgu vardır,
04:19
which is mostly white and male.
79
259760
1800
burada çoğunluk beyaz ve erkektir.
04:22
We're talking Isaac Asimov, Jules Verne,
80
262200
3496
Isaac Asimov, Jules Verne,
04:25
H.G. Wells, George Orwell, Robert Heinlein, etc.
81
265720
3559
H.G. Wells, George Orwell, Robert Heinlein'dan bahsediyoruz.
04:30
So what if a Nigerian-American wrote science fiction?
82
270839
3441
Nijerya-Amerikalı biri bilim kurgu yazsa ne olur?
04:35
Growing up, I didn't read much science fiction.
83
275600
3296
Büyürken çok fazla bilim kurgu okumadım.
04:38
I couldn't relate to these stories
84
278920
1696
Yabancı korkusu, kolonileşme,
04:40
preoccupied with xenophobia, colonization and seeing aliens as others.
85
280640
5576
başkalarının uzaylı olarak görülmesi konuları ilgimi çekmiyordu.
04:46
And I saw no reflection of anyone who looked like me in those narratives.
86
286240
3440
Bu anlatılarda bana benzeyen kimseye de rastlamıyordum.
04:50
In the "Binti" novella trilogy,
87
290840
1536
''Binti'' roman üçlemesinde,
04:52
Binti leaves the planet to seek education from extraterrestrials.
88
292400
4296
Binti Dünya dışı varlıklardan eğitim almak için gezegeni terk ediyor.
04:56
She goes out as she is,
89
296720
1736
Olduğu gibi gidiyor,
04:58
looking the way she looks,
90
298480
1656
göründüğü gibi,
05:00
carrying her cultures,
91
300160
1616
kültürüyle beraber,
05:01
being who she is.
92
301800
1440
olduğu kişi olarak.
05:04
I was inspired to write this story
93
304120
1656
Bu hikâyeyi,
05:05
not because I was following a line of classic space opera narratives,
94
305800
4176
klasik uzay anlatılarını takip ettiğimden değil
05:10
but because of blood that runs deep,
95
310000
2336
kanımız, aile, kültürel çatışma,
05:12
family, cultural conflict
96
312360
2616
ve Afrikalı bir kızın
05:15
and the need to see an African girl leave the planet on her own terms.
97
315000
3640
kendi başına gezegeni terk ettiğini görme amacıyla yazdım.
05:20
My science fiction had different ancestors,
98
320640
2976
Benim bilim kurgumun farklı ataları vardı,
05:23
African ones.
99
323640
1200
Afrikalı atalar.
05:26
So I'm Nigerian-American.
100
326560
2136
Ben Nijerya asıllı bir Amerikalıyım.
05:28
I was born to two Nigerian immigrant parents
101
328720
2496
Nijeryalı bir anne babanın
05:31
and raised in the United States,
102
331240
2136
ABD'de yetiştirilmiş kızıyım,
05:33
one of the birthplaces of classic science fiction.
103
333400
2696
klasik bilim kurgunun doğum yerlerinden biri.
05:36
However, it was my Nigerian heritage that led me to write science fiction.
104
336120
5296
Ancak bana bilim kurgu yazdıran Nijerya mirasım oldu.
05:41
Specifically I cite those family trips to Nigeria in the late '90s.
105
341440
3520
90'lı yılların sonunda Nijerya'ya yapılan aile gezilerine atıf yapmak istiyorum.
05:47
I'd been taking trips back to Nigeria with my family since I was very young.
106
347040
4896
Çok küçük yaştan itibaren ailemle Nijerya'ya gezilere giderdik.
05:51
These early trips inspired me.
107
351960
2576
Bu geziler bana ilham verdi.
05:54
Hence the first story that I ever even wrote took place in Nigeria.
108
354560
3720
Böylelikle yazdığım ilk hikâye Nijerya'da geçmiş oldu.
05:58
I wrote mainly magical realism and fantasy
109
358800
2896
Genel olarak sihirli realizm ve fantazi yazdım,
06:01
inspired by my love of Igbo
110
361720
1576
Igbo sevgimden
06:03
and other West African traditional cosmologies and spiritualities.
111
363320
3640
ve Batı Afrika geleneksel kozmoloji ve maneviyatından ilham almıştım.
06:08
However, in the late '90s,
112
368400
2576
90'ların sonunda ise
06:11
I started noticing the role of technology in Nigeria:
113
371000
4216
Nijerya'da teknolojinin rolünü fark etmeye başladım:
06:15
cable TV and cell phones in the village,
114
375240
2856
köylerde kablolu TV ve cep telefonları,
06:18
419 scammers occupying the cybercafes,
115
378120
3776
internet kafeleri işgal eden 419 dolandırıcıları,
06:21
the small generator connected to my cousin's desktop computer
116
381920
3416
elektrik sürekli kesildiği için kuzenimin masaüstü bilgisayarına
06:25
because the power was always going on and off.
117
385360
2280
bağladığı küçük jeneratör.
06:28
And my Americanness othered me enough
118
388760
2376
Amerikalı yanım, Nijeryalıların normal gördüğü
06:31
to be intrigued by these things that most Nigerians saw as normal.
119
391160
3960
bu şeyleri yadırgamama neden olacak kadar ilgimi çekti.
06:36
My intrigue eventually gave birth to stories.
120
396400
2920
Sonra bu ilgim hikâyelere dönüştü.
06:40
I started opening strange doors.
121
400320
2160
Tuhaf kapılar açmaya başladım.
06:44
What if aliens came to Lagos, Nigeria?
122
404480
3080
Ya uzaylılar Lagos, Nijerya'ya gelirlerse?
06:50
This is an excerpt from my novel, "Lagoon."
123
410800
2440
Bu ''Lagoon'' romanımdan bir alıntı.
06:56
Everybody saw it,
124
416320
1976
Onu herkes gördü,
06:58
all over the world.
125
418320
1600
tüm dünyada herkes.
07:00
That was a real introduction to the great mess happening in Lagos,
126
420760
3536
Bu Lagos'ta, Nijerya'da, burada Afrika'da yaşanan bu karmaşanın
07:04
Nigeria, West Africa, Africa, here.
127
424320
4560
gerçek bir tanıtımıydı.
07:10
Because so many people in Lagos had portable, chargeable,
128
430360
3096
Lagos'ta o kadar insanın taşınabilir, şarj edilebilir, ışıldayan,
07:13
glowing, vibrating, chirping, tweeting, communicating, connected devices,
129
433480
4416
titreyen, çalan, tvit atan, iletişim kuran ve bağlantısı olan cihazı var ki
07:17
practically everything was recorded and posted online in some way,
130
437920
3696
bir şekilde her şey internette kaydediliyor veya paylaşılıyor,
07:21
somehow,
131
441640
1496
bir şekilde,
07:23
quickly.
132
443160
1200
hızlıca.
07:25
The modern human world is connected like a spider's web.
133
445080
2880
Modern insan dünyası örümcek ağı gibi bağlı.
07:30
The world was watching.
134
450040
1400
Dünya izliyordu.
07:32
It watched in fascinated horror
135
452200
2256
Bilgi almak için dehşet içinde
07:34
for information,
136
454480
1320
ama daha çok eğlence için
07:36
but mostly for entertainment.
137
456560
1600
izlediler.
07:39
Footage of what was happening dominated every international news source,
138
459200
3536
Olan bitenin kamera görüntüleri uluslararası haber kaynağını,
07:42
video-sharing website, social network, circle, pyramid and trapezoid.
139
462760
5016
video paylaşma sitelerini, sosyal medyayı, circle, pyramid ve trapezoid'i esir aldı.
07:47
But the story goes deeper.
140
467800
1560
Ancak hikâye daha derine iniyor.
07:50
It is in the mud,
141
470080
1736
Çamurun içinde,
07:51
the dirt,
142
471840
1536
kirin,
07:53
the earth,
143
473400
1736
toprağın,
07:55
in the fond memory of the soily cosmos.
144
475160
2520
toprak kozmonun güzel anısında.
07:58
It is in the always mingling past, present and future.
145
478560
3976
Sürekli birbirine karışan geçmiş, şu an ve geleceğin içinde.
08:02
It is in the water.
146
482560
2056
Suyun içinde.
08:04
It is in the powerful spirits and ancestors who dwelled in Lagos.
147
484640
3896
Lagos'ta yaşamış güçlü ruh ve atalarımızın içinde.
08:08
It is in the hearts and minds of the people of Lagos.
148
488560
3320
Lagos insanlarının kalp ve akılları içinde.
08:12
Change begets change.
149
492720
2416
Değişim değişime yol açar.
08:15
The alien Ayodele knew it.
150
495160
1800
Uzaylı Ayodele bunu biliyordu.
08:17
All her people know it.
151
497720
1840
Tüm halkı bunu biliyordu.
08:21
So, this is a voice of Udide, the supreme spider artist,
152
501200
3856
Bu Udide'nin sesi, büyük örümcek ressam,
08:25
who is older than dirt
153
505080
1336
topraktan daha yaşlı
08:26
and lives in the dirt beneath the city of Lagos,
154
506440
2576
ve Lagos şehri altındaki toprağın içinde yaşıyor,
08:29
listening and commenting
155
509040
1936
uzaylıların Lagos'a geliş hikâyesini
08:31
and weaving the story of extraterrestrials coming to Lagos.
156
511000
3320
dinliyor ve yorum yapıyor.
08:35
In the end, the great spider who was the size of a house
157
515120
3736
Sonunda bir ev boyunda olan,
08:38
and responsible for weaving the past, present and future
158
518880
2936
geçmiş, şu an ve geleceği örmekle sorumlu örümcek
08:41
decides to come forth and be a part of the story.
159
521840
2719
öne çıkıp hikâyenin bir parçası olmaya karar veriyor.
08:45
Like Udide, the spider artist,
160
525559
2377
Udide gibi, örümcek ressam,
08:47
African science fiction's blood runs deep
161
527960
3175
Afrikalı bilim kurgu kanı derinde akıyor
08:51
and it's old,
162
531159
1201
ve çok eski...
08:52
and it's ready to come forth,
163
532960
2256
Öne çıkmaya hazır
08:55
and when it does,
164
535240
1576
ve çıktığında,
08:56
imagine the new technologies, ideas and sociopolitical changes it'll inspire.
165
536840
4920
ilham vereceği yeni teknoloji, fikirler, sosyopolitik değişiklikleri düşünün.
09:03
For Africans, homegrown science fiction can be a will to power.
166
543520
4000
Afrikalılar için evlerinden çıkan bilim kurgu güce giden irade olabilir.
09:08
What if?
167
548840
1200
Ya olursa?
09:10
It's a powerful question.
168
550520
1480
Güçlü bir soru.
09:12
Thank you.
169
552600
1216
Teşekkürler
09:13
(Applause)
170
553840
5120
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7