The seeds of change helping African farmers grow out of poverty | Andrew Youn

41,696 views ・ 2021-04-15

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Şevval Naz Ertik Gözden geçirme: Can Boysan
00:17
(Voice-over) Andrew Youn: I have incredible belief
0
17163
2375
Andrew Youn: Afrikalı çiftçilerin gücüne
00:19
in the strength and power of African farmers.
1
19579
2125
inanılmaz bir inancım var.
00:21
The farmers I get to serve are incredibly inspiring,
2
21746
2458
Hizmet sunduğum çiftçiler oldukça ilham veriyorlar,
çalışkan ve öz güvenliler.
00:24
hardworking and confident, mostly women,
3
24204
2125
Çoğunluğu kadınlar oluşturuyor.
00:26
that earn a better life for their families.
4
26371
2042
Ailelerine daha iyi hayatlar sunmak için çalışıyorlar.
00:33
They have an incredible amount of power.
5
33663
1916
İnanılmaz bir güce sahipler.
00:35
They're just not always equipped with the right tools.
6
35621
2542
Yalnızca doğru ekipmana sahip değiller.
Çiftçi ailelerin başarısını iyice arttırmak için
00:38
So my organization makes a few little tweaks
7
38163
2166
00:40
and enables farm families to succeed at a whole nother level.
8
40371
3000
kuruluşumuz bazı düzenlemeler yapıyor.
00:48
At One Acre Fund, we like to say farmers stand at the center of the world.
9
48079
4125
One Acre Fund’da, çiftçilerin dünyanın merkezinde yer aldığını söyleriz.
00:54
[Therese Niyonsaba, Farmer]
10
54912
2000
[Therese Niyonsaba, Çiftçi]
01:02
(Voice-over) (In Kinyarwanda) My name is Therese Niyonsaba.
11
62454
2833
(Ruandaca) Ben Therese Niyonsaba.
01:05
I started working with TUBURA in 2018.
12
65329
3292
2018 yılında TUBURA ile çalışmaya başladım.
01:09
[In Rwanda, One Acre Fund operates under the name Tubura,
13
69121
2666
[One Acre Fund, Ruanda’daki faaliyetlerini
01:11
which means “to grow exponentially.“]
14
71829
2125
“katlanarak büyümek” anlamına gelen TUBURA ismiyle sürdürüyor.]
01:15
(Voice-over) TN: I heard about TUBURA
15
75204
2000
TN: Yetkili benden önce TUBURA’ya katılmış çiftçilerle
01:17
when the field officer came to meet farmers who had joined before me.
16
77204
5709
tanışmaya geldiğinde TUBURA’dan haberim oldu.
01:22
I had seen how they were farming and I asked them,
17
82913
2458
Nasıl tarım yaptıklarını görmüştüm ve onlara şunu sordum:
01:25
"Where do you get the fertilizer
18
85413
3625
“Bu kadar iyi hasat yapabilmek için
01:29
to yield such a good harvest?"
19
89079
5875
gübreyi nereden alıyorsunuz?”
01:34
They told me they get it from TUBURA.
20
94996
2250
TUBURA’dan aldıklarını söylediler.
01:38
[Price Claudine, Field Officer ONE ACRE FUND / TUBURA]
21
98163
2583
[Price Claudine, TUBURA Yetkilisi ONE ACRE FUND / TUBURA]
01:41
(Voice-over) (In Kinyarwanda) PC: I first met Therese in 2018.
22
101496
4333
(Ruandaca)
PC: Therese ile 2018 yılında tanıştım.
01:47
She was eager to learn modern agricultural methods.
23
107329
5292
Modern tarım yöntemlerini öğrenmeye istekliydi.
01:53
(Women speaking)
24
113788
3333
(Kadınlar konuşuyor)
02:00
TN: My harvest was not enough to feed my family.
25
120579
3875
TN: Yaptığım hasat, ailemi doyurmaya yetmiyordu.
02:05
I struggled to feed my children.
26
125038
2916
Çocuklarımı beslemekte zorlanıyordum.
02:08
I decided to expand my land
27
128871
5208
Hasadımı arttırmak adına
02:14
to increase my harvest.
28
134079
4084
toprağımı büyütmeye karar verdim.
AY: Dünyadaki yoksulların çoğunluğunu çiftçiler oluşturuyor.
02:21
AY: Most of the world's poor are farmers,
29
141121
2000
02:23
and so when farmers become more productive,
30
143121
2042
Çiftçiler daha üretken olduklarında
02:25
then they earn more income,
31
145204
1292
gelirleri artıyor
02:26
and mass numbers of people move out of poverty.
32
146538
2208
ve çok sayıda insan yoksulluktan kurtuluyor.
02:28
They produce more food for their communities and end hunger.
33
148746
2958
Bölge halkı için daha fazla yiyecek üretebiliyorlar ve açlık sona eriyor.
02:31
From the farmer's perspective, basically,
34
151746
2083
Çiftçilerin bakış açısına göre
02:33
One Acre Fund provides a small loan
35
153871
2083
One Acre Fund bu tarım malzemelerini uygun fiyatlı hale getirmek için
02:35
that makes these simple farm inputs affordable.
36
155954
2667
çiftçilere kişisel nakit kredisi sunuyor.
02:38
So this is, for example, professional seed,
37
158663
2166
Bu malzemelerden bazıları
02:40
which is 100 percent natural, locally produced;
38
160871
3125
%100 doğal olan yerli üretim tohum,
02:43
a tiny microdose of fertilizer,
39
163996
1833
bitkilerin beslenmesi için gerekli olan bir mikrodoz gübre
02:45
which is necessary for plant nutrients;
40
165871
1875
02:47
and, for example, tree seedlings.
41
167788
1583
ve ağaç fideleridir.
02:49
Then we provide physical delivery of these farm inputs
42
169413
3250
Sonrasında bu tarım malzemelerinin teslimatını sağlıyoruz
02:52
and then training.
43
172663
1333
ve eğitim sunuyoruz.
02:56
(Voice-over) PC: With TUBURA, we improved planting techniques.
44
176038
4916
PC: TUBURA ile ekim tekniklerimizi geliştirdik.
03:00
The skills the farmers learned include fertilizer application
45
180996
6250
Çiftçilerin edindikleri becerilerden bazıları
03:07
and using selected seed to yield a good harvest.
46
187288
6666
gübreleme ve iyi bir hasat elde etmek için belirli tohumları kullanmaktır.
03:13
We also learned to plant in a line.
47
193954
2292
Ayrıca sıra hâlinde ekim yapmayı öğrendik.
03:16
That helped us to get a better harvest.
48
196288
2791
Bu da daha iyi hasat yapmamızı sağladı.
03:21
AY: We are an agricultural organization.
49
201413
1958
AY: Biz zirai bir kuruluşuz.
03:23
Therefore, nearly all of our staff live in rural places near the farmers.
50
203413
3625
Hâliyle çalışanlarımızın çoğu çiftçilere yakın kırsal bölgelerde yaşıyor.
03:27
And so it's just so obvious to me that to provide effective service,
51
207079
4042
Bence etkili bir hizmet sunmak adına
çiftçilere olabildiğince yakın olmamız gerektiği apaçık ortada.
03:31
we need to be as close as possible.
52
211163
2000
03:35
PC: Before the inputs were close to the farmers,
53
215621
4375
PC: Malzemeler çiftçilerin uzağındayken
03:39
they had to travel long distances
54
219996
2917
uzun süre seyahat etmeleri
03:42
and even pay for transport to pick them up.
55
222913
3916
ve ulaşım ücreti ödemeleri gerekiyordu.
03:47
But today, they immediately take their inputs home.
56
227996
4167
Ancak bugün, malzemeleri hemen evlerine götürebiliyorlar.
03:56
(Voice-over) PC: When farmers are harvesting,
57
236871
3375
PC: Çiftçiler hasat yaparken
04:00
I visit them in their field
58
240288
2250
onları tarlada ziyaret ediyorum
04:02
to check if the crops are ready to be harvested.
59
242538
5708
ve mahsulün hasada hazır olup olmadığına bakıyorum.
04:08
I advise them to wait until the crops are ready
60
248288
3750
Mahsulün hazır olmasını beklemelerini öneriyorum ki
04:12
and are more useful to them.
61
252079
4834
mahsulden daha fazla faydalanabilsinler.
04:19
(Voice-over) TN: After joining TUBURA, my harvest remarkably increased.
62
259704
4917
TN: TUBURA’ya katıldıktan sonra hasadım oldukça arttı.
04:28
We can eat. We are so happy.
63
268413
1500
Karnımızı doyurabiliyoruz ve çok mutluyuz.
04:29
And we sell the surplus of our harvest.
64
269954
2209
Üretim fazlasını da satıyoruz.
04:34
AY: Today, we serve about a million families
65
274329
2084
AY: Bugün yaklaşık bir milyon aileye
04:36
in our full-service program
66
276454
1334
tam donanımlı programımızla,
04:37
and a little more than a million families through our work with partners.
67
277788
3750
bir milyondan fazla aileye de ortaklarımız aracılığıyla hizmet sunuyoruz.
04:46
(Voice-over) PC: My relationship with Therese is good.
68
286454
2792
PC: Therese ile iyi anlaşıyoruz.
04:49
Every time I visit her, she is so happy.
69
289288
3666
Onu ne zaman ziyaret etsem çok mutlu oluyor.
04:54
AY: In a nutshell, we have basically three goals with this Audacious proposal.
70
294704
3834
AY: Özetle, bu cesur teklifimizle üç şey hedefliyoruz.
04:58
One is to expand our direct full-service program
71
298538
3125
Birincisi, tam donanımlı programımızı
05:01
to reach two and a half million families per year by 2026,
72
301704
3000
2026′ya kadar yılda 2,5 milyon aileye ulaşacak şekilde genişletmek.
05:04
which, more than 10 million children are living in those families.
73
304704
3125
Bu da 10 milyondan fazla çocuğa ulaşmak demek.
05:07
We can also hope by 2026
74
307829
1584
Ayrıca 2026′ya kadar
05:09
to serve an additional 4.3 million families per year,
75
309413
3625
devlet ve özel sektördeki işletme ortaklarımızla beraber çalışarak
05:13
together with these kind of operational partners
76
313079
2250
yılda ekstra 4,3 milyon aileye hizmet sunmayı umuyoruz.
05:15
in the government and private sector.
77
315371
1792
05:17
And then lastly, we want to help shape
78
317204
3917
Son olarak, çevreye uygun bir yeşil devrimin
05:21
a more environmentally appropriate green revolution.
79
321121
3042
şekillenmesine yardımcı olmak istiyoruz.
05:24
There's an incredible opportunity for farmers to lead the way
80
324204
2917
Besin sistemlerinin şekillenmesiyle ve çeşitlenmesiyle
daha sürdürülebilir bir toplum elde edilmesine
05:27
to lead to a more sustainable society,
81
327121
1833
05:28
both in how we shape food systems and having more diverse food systems,
82
328996
3375
ve yüz binlerce ağacın dikilmesine
çiftçilerin öncülük etmesi için inanılmaz bir imkan var.
05:32
but also, for example, planting tons and tons of trees.
83
332413
2583
05:35
We can now realistically kick off a campaign
84
335038
2750
Önümüzdeki on yılda bir milyara yakın ağaç dikilmesi için
05:37
to plant about a billion trees in the coming decade.
85
337829
2834
bir kampanya başlatmak artık bir hayal değil.
05:44
(Voice-over) TN: After working with TUBURA, I was able to build my house.
86
344663
3666
TN: TUBURA ile çalıştıktan sonra kendi evimi inşa edebildim.
05:50
I was able to buy a solar light.
87
350121
1792
Güneş enerjisine sahip olabildim.
05:51
I have light in my house!
88
351913
2916
Artık evimde ışık var!
05:56
My children are eating. No problem.
89
356996
2875
Çocuklarımın karnı doyuyor ve hiçbir sorun yok.
06:01
I'm so happy!
90
361454
2375
Çok mutluyum!
06:06
Working with TUBURA gave me value.
91
366371
2958
TUBURA ile çalışmak bana değer kazandırdı.
06:11
TUBURA is at my heart.
92
371829
3959
TUBURA kalbimde.
06:15
I am so happy with TUBURA.
93
375829
4667
TUBURA ile çok mutluyum.
(Müzik)
06:23
(Music)
94
383329
2000
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7