Ory Okolloh: The making of an African activist | TED

Ory Okolloh, "nasıl ve neden aktivist oldum"

27,808 views ・ 2008-09-10

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Beril Devlet Gözden geçirme: yasin alp aluç
00:18
So what's image got do with it?
0
18330
3000
Göze nasıl göründüğünün konumuzla ilgisi nedir?
00:21
And I must say, I think Emeka is trying to send
1
21330
2000
Bence Emeka'nın yapmaya çalıştığı,
00:23
a lot of subliminal messages,
2
23330
1000
bilinçaltına mesajlar göndermek
00:24
because I'm going to keep harping on some of the issues
3
24330
2000
çünkü ben burada ortaya çıkan kimi meseleler üzerinde
00:26
that have come up.
4
26330
2000
ısrarla duracağım.
00:28
But I'm going to try and do something different,
5
28330
2000
Ancak başka bir yoldan gidip büyüteçi soruna yakınlaştıracak
00:30
and try and just close the loop with some of my personal stories,
6
30330
5000
ve kendi kişisel öykümden örnekler vererek
00:35
and try and put a face to a lot of the issues
7
35330
2000
anlatmaya çalıştığım meselenin ete kemiğe bürünmesini
00:37
that we've been talking about.
8
37330
2000
sağlamaya gayret edeceğim.
00:39
So, Africa is a complex continent full of contradictions,
9
39330
3000
Afrika, çelişkilerle dolu karmaşık bir kıta
00:42
as you can see.
10
42330
1000
gördüğünüz gibi.
00:43
We're not the only ones.
11
43330
2000
Bu çelişki yalnız bizde değil.
00:45
(Laughter)
12
45330
3000
(Kahkahalar)
00:48
(Applause)
13
48330
6000
(Alkışlar)
00:54
And you know, it's amazing.
14
54330
3000
Bu harika bir şey.
00:57
I mean, we need a whole conference
15
57330
1000
Yani, kıta hakkında
00:58
just devoted to telling the good stories about the continent.
16
58330
3000
sadece güzel hikayelere ayrılmış bir konferansa ihtiyacımız var.
01:01
Just think about that, you know?
17
61330
2000
Bir düşünsenize!
01:03
And this is typically what we've been talking about,
18
63330
3000
Bu sürekli olarak konuştuklarımız,
01:06
the role that the media plays in focusing
19
66330
2000
medyanın hep negatif olaylara
01:08
just on the negative stuff.
20
68330
2000
odaklanarak yansıttıkları.
01:10
Now, why is that a problem?
21
70330
3000
Afrika'yı sadece böyle anlatmak neden yanlış?
01:13
A typical disaster story:
22
73330
3000
Tipik bir felaket hikayesi:
01:16
disease, corruption, poverty.
23
76330
2000
hastalık, yolsuzluk, fakirlik.
01:18
And some of you might be standing here thinking,
24
78330
3000
Bazılarınız burda durup düşünebilir ve diyebilir,
01:21
saying, "OK, you know, Ory, you're Harvard-educated,
25
81330
4000
"iyi de, Ory sen Harvard mezunusun"
01:25
and all you privileged people come here, saying,
26
85330
3000
ve siz tüm ayrıcalıklı insanlar gelip diyebilir,
01:28
'Forget the poor people.
27
88330
1000
fakir insanları unutalım,
01:29
Let's focus on business and the markets, and whatever.' "
28
89330
4000
iş ve piyasa ve her neyse bunların üzerine odaklanalım.
01:33
And they're all, "There's the 80 percent of Africans
29
93330
2000
Gerçekte Afrikalıların yüzde 80'inin cidden
01:35
who really need help."
30
95330
3000
yardıma ihtiyacı var.
01:38
And I want to tell you that this is my story, OK?
31
98330
4000
Şunu söylemek istiyorum ki bu hem benim hikayem
01:42
And it's the story of many of the Africans who are here.
32
102330
5000
hem de buradaki çoğu Afrikalının hikayesi.
01:47
We start with poverty.
33
107330
1000
Yoksullukla başlıyoruz.
01:48
I didn't grow up in the slums or anything that dire,
34
108330
3000
Gecekonduda veya öyle berbat bir yerde büyümedim,
01:51
but I know what it is to grow up without having money,
35
111330
3000
ama parasız yetişmenin ne olduğunu da
01:54
or being able to support family.
36
114330
4000
aileyi geçindirebilmenin zorluğunu da bilirim.
01:58
Euvin was talking about bellwether signs.
37
118330
2000
Euvin evin direği meselesinden bahsetti.
02:00
The bellwether for whether our family was broke or not was breakfast.
38
120330
5000
Ailemiz için önemli olan parasız olalım veya olmayalım kahvaltı idi.
02:05
You know, when things were good, we had eggs and sausages.
39
125330
3000
İşler yolundayken yumurta ve sosisle kahvaltı ederdik,
02:08
When things were bad, we had porridge.
40
128330
3000
tersine döndüğünde ise yulaf lapasıyla.
02:11
And like many African families,
41
131330
2000
Birçok Afrikalı aile gibi anne-babam da
02:13
my parents could never save
42
133330
1000
hiç para biriktiremedi.
02:14
because they supported siblings, cousins, you know, their parents,
43
134330
6000
Kardeşlerine, kuzenlerine, kendi anne babalarına destek oluyorlardı
02:20
and things were always dicey.
44
140330
3000
ve iki yakayı bir araya getirmek, gündemden hiç düşmezdi.
02:23
Now, when I was born, they realized they had a pretty smart kid,
45
143330
3000
Ben doğduktan sonra zeki bir çocuk olduğumu fark ettiler.
02:26
and they didn't want me to go to the neighborhood school,
46
146330
3000
beni mahalledeki okula yollamak istemediler
02:29
which was free.
47
149330
1000
ki bu parasız bir okuldu.
02:30
And they adopted a very interesting
48
150330
3000
İlginç bir eğitim anlayışı geliştirerek
02:33
approach to education, which was
49
153330
2000
okul taksitlerini ödeyebildikleri müddetçe
02:35
they were going to take me to a school that they can barely afford.
50
155330
4000
devam edebileceğim bir özel okula yazdırdılar beni,
02:39
So they took me to a private, Catholic, elementary school,
51
159330
3000
özel katolik ilkokuluna.
02:42
which set the foundation for what ended up being my career.
52
162330
5000
Şimdiki kariyerime zemin oluşturan da bu oldu.
02:47
And what happened was,
53
167330
2000
Oradaki öğrenciliğim boyunca
02:49
because they could afford it sometimes, sometimes not,
54
169330
3000
gün oldu okul taksidini ödeyebildik, gün oldu ödeyemedik.
02:52
I got kicked out pretty much every term.
55
172330
2000
Bu yüzden sık sık okuldan atıldım.
02:54
You know, someone would come in with a list
56
174330
5000
Malum, elinde listeyle biri gelir,
02:59
of the people who haven't paid school fees,
57
179330
2000
ödeme yapmayanların listesiyle,
03:01
and when they started getting pretty strict,
58
181330
2000
ki bu konuda gayet katıdırlar,
03:03
you had to leave, until your school fees could be paid.
59
183330
2000
okul ücretin ödenene kadar okuldan uzaklaştırılırsın.
03:05
And I remember thinking, I mean,
60
185330
2000
Hatırlıyorum da
03:07
why don't these guys just take me to a cheap school?
61
187330
3000
bizimkiler neden beni ucuz bir okula yollamaz diye düşünürdüm.
03:10
Because you know, as a kid
62
190330
2000
Malum, bir çocuk olarak
03:12
you're embarrassed and
63
192330
4000
bu durumdan utanır ve
03:16
you're sensitive, and everyone knows
64
196330
1000
üzülürsünüz, herkes ailenizin
03:17
you guys don't have money.
65
197330
1000
beş parasız olduğunu öğrenince...
03:18
But they kept at it,
66
198330
4000
Ama bu yöntemde ısrar ettiler
03:22
and I now understand why they did what they did.
67
202330
3000
neden böyle yaptıklarını şimdi anlıyorum.
03:25
They talk about corruption.
68
205330
3000
Yolsuzluktan bahsedildi.
03:28
In Kenya, we have an entrance exam to go into high school.
69
208330
6000
Kenya'da lise giriş sınavı vardır.
03:34
And there's national schools, which are like the best schools,
70
214330
3000
daha iyi olanlar ulusal liselerdir
03:37
and provincial schools.
71
217330
2000
ve bir de bölge okulları vardır.
03:39
My dream school at that time was Kenya High School,
72
219330
2000
Hayalimdeki okul Kenya Lisesiydi.
03:41
a national school.
73
221330
1000
ulusal bir okul.
03:42
I missed the cutoff by one point.
74
222330
1000
1 puanla orayı kazanamadım.
03:43
And I was so disappointed, and I was like,
75
223330
3000
Hayallerim yıkılmıştı
03:46
"Oh my God, you know, what am I going to do?"
76
226330
3000
"aman tanrım, şimdi ne yapacağım?" diye düşünüyordum.
03:49
And my father said, "OK, listen.
77
229330
1000
Babam "bak şimdi" dedi,
03:50
Let's go and try and talk to the headmistress.
78
230330
2000
gidip okul müdiresiyle konuşalım.
03:52
You know, it's just one point. I mean,
79
232330
2000
Ne olsa eksiğin sadece bir puan
03:54
maybe she'll let you in if that slot's still there."
80
234330
3000
belki senin için bir ek kontenjan açarlar.
03:57
So we went to the school,
81
237330
3000
Babamla okula gittik.
04:00
and because we were nobodies, and because we didn't have privilege,
82
240330
6000
Önemli kimseler olmadığımız için,
04:06
and because my father didn't have the right last name,
83
246330
4000
babamın tanınmış bir akrabası falan da bulunmaması yüzünden
04:10
he was treated like dirt.
84
250330
2000
bize pislik muamelesi yaptılar.
04:12
And I sat and listened to the headmistress talk to him, saying,
85
252330
4000
Müdirenin babama "sen kendini ne zannediyorsun?"
04:16
you know, who do you think you are?
86
256330
1000
dediğini hatırlıyorum.
04:17
And, you know, you must be joking if you think
87
257330
4000
"ne demek ek kontenjan"
04:21
you can get a slot.
88
261330
1000
"dalga mı geçiyorsun?"
04:22
And I had gone to school with other girls, who were kids of politicians,
89
262330
5000
Eski sınıf arkadaşlarımdan politikacı çocuğu kızlara
04:27
and who had done much, much worse than I did,
90
267330
2000
ki puanları benden çok daha düşüktü,
04:29
and they had slots there.
91
269330
3000
ek kontenjan açılmıştı ama.
04:32
And there's nothing worse than seeing your parent
92
272330
2000
Anne babanızın gözünüzün önünde aşağılanmasından
04:34
being humiliated in front of you, you know?
93
274330
3000
daha kötü bir şey olamaz hayatta, inanın.
04:37
And we left, and I swore to myself,
94
277330
2000
Okuldan ayrıldık ve kendi kendime
04:39
and I was like, "I'm never, ever going to have
95
279330
3000
hayatım boyunca asla kimseye hiçbir şey için
04:42
to beg for anything in my life."
96
282330
1000
yalvarmayacağıma yemin ettim.
04:43
They called me two weeks later, they're like,
97
283330
2000
İki hafta sonra aradılar ve
04:45
oh, yeah, you can come now. And I told them to stuff it.
98
285330
5000
"ha, tamam gelebilirsin" dediler. Hadi oradan diye cevap verdim.
04:50
(Laughter) (Applause)
99
290330
2000
(Kahkahalar) (Alkışlar)
04:52
Final story, and I sort of have to speak quickly.
100
292330
4000
Son hikaye, sanırım biraz hızlanmalıyım.
04:56
Disease.
101
296330
1000
Hastalık.
04:57
My father, who I've been talking about, died of AIDS in 1999.
102
297330
7000
Bahsettiğim babam, 1999'da AIDS'ten öldü.
05:04
He never told anyone that he had AIDS,
103
304330
2000
Kimseye AIDS olduğunu söylememişti.
05:06
his fear of the stigma was so strong.
104
306330
3000
Dışlanmaktan çok korkuyordu.
05:09
And I'm pretty much the one who figured it out, because I was a nerd.
105
309330
5000
İnek bir öğrenci olduğum için sanırım ilk ben anladım.
05:14
And I was in the States at the time,
106
314330
2000
O zamanlar ABD'deydim.
05:16
and they called me. He was very sick, the first time he got sick.
107
316330
3000
arayıp, babamın çok hasta olduğunu söylediler ki, ilk kez hastalanıyordu.
05:19
And he had Cryptococcal meningitis.
108
319330
3000
Mantara bağlı menenjitmiş.
05:22
And so I went on to Google, Cryptococcal meningitis, you know.
109
322330
3000
Google'a girip araştırdım.
05:25
Because of doctor-patient privilege,
110
325330
3000
Hasta mahremiyetinden dolayı
05:28
they couldn't really tell us what was going on.
111
328330
1000
neler olup bittiğini bize anlatmıyorlardı.
05:29
But they were like, you know, this is a long-term thing.
112
329330
3000
ama uzun vadeli bir tedaviden bahsediliyordu.
05:32
And when I went online and looked at the infectious --
113
332330
4000
İnternete girip
05:36
read about the disease,
114
336330
4000
hastalık hakkında biraz okuma yapınca
05:40
I pretty much realized what was going on.
115
340330
2000
asıl problemin ne olduğunu anladım.
05:42
The first time he got sick, he recovered.
116
342330
3000
İlk defasında iyileşti.
05:45
But what happened was that he had to be on medication
117
345330
2000
Ancak bu süreçten sonra hayat boyu ilaç kullanmak zorunda kalmıştı.
05:47
that, at that time -- Diflucan, which in the States
118
347330
3000
O zamanlar mantar enfeksiyonunda kullanılan Diflucan adlı ilacın
05:50
is used for yeast infections -- cost 30 dollars a pill.
119
350330
4000
1 adet hapı ABD'de minimum 30 dolara satılıyordu.
05:54
He had to be on that pill for the rest of his life.
120
354330
6000
ve hayatı boyunca bu hapı her gün alması gerekiyordu.
06:00
You know, so money ran out.
121
360330
2000
Sonra, malum, para suyunu çekti.
06:02
He got sick again.
122
362330
2000
Babam tekrar hastalandı.
06:04
And up until that time, he had a friend who used to travel to India,
123
364330
4000
Ta ki bir arkadaşı Hindistan'dan
06:08
and he used to import, bring him, could
124
368330
4000
ilacın markasız versiyonunu
06:12
get him a generic version of it.
125
372330
2000
getirene kadar.
06:14
And that kept him going.
126
374330
2000
Bu sayede yeniden ayağa kalkmıştı.
06:16
But the money ran out.
127
376330
2000
Ama yine para tükendi.
06:18
He got sick again. He got sick on a Friday.
128
378330
3000
Tekrar yatağa düştü. Bir cuma günüydü.
06:21
At that time, there was only one bank that had ATMs in Kenya,
129
381330
3000
O zamanlar Kenya'da ATM'si olan tek bir banka vardı.
06:24
and we could not get cash. The family couldn't get cash
130
384330
7000
Maalesef o gün para çekemedik
06:31
for him to start the treatment until Monday.
131
391330
3000
ve pazartesi başlatılacak olan tedavisini ödeyemedik.
06:34
The hospital put him on a water drip for three days.
132
394330
5000
Hastane babamı üç gün boyunca öylece yatırdı.
06:39
And finally, we figured, well, OK,
133
399330
3000
Sonunda baktık, olmayacak,
06:42
we'd better just try and take him to a public hospital.
134
402330
2000
iyisi mi onu bir devlet hastanesine nakledelim, dedik.
06:44
At least he'll get treated
135
404330
1000
En azından bir tedavi görür.
06:45
while we try to figure out the money situation.
136
405330
2000
biz para meselesini halletmeye çalışırken.
06:47
And he died when the ambulance was coming
137
407330
2000
Ve ambulans bize doğru yoldayken
06:49
to the hospital to take him.
138
409330
3000
babam vefat etti.
06:52
And, you know, now, imagine if -- and I could go on and on --
139
412330
5000
Gördünüz mü, böyle devam etsem
06:57
imagine if this is all you know about me.
140
417330
3000
hakkımda sadece bu hikayeleri bilseniz
07:00
How would you look at me?
141
420330
4000
bana hangi gözle bakardınız?
07:04
With pity, you know. Sadness.
142
424330
4000
Acıma, üzülme...
07:08
And this is how you look at Africa.
143
428330
3000
İşte Afrika'ya da bu gözle bakıyorsunuz.
07:11
This is the damage it causes.
144
431330
2000
Asıl zarar veren da bu oluyor.
07:13
You don't see the other side of me.
145
433330
2000
Diğer yanımı hiç bilmiyorsunuz.
07:15
You don't see the blogger,
146
435330
1000
İnternet güncemi,
07:16
you don't see the Harvard-educated lawyer,
147
436330
2000
Harvard mezunu bir avukat olduğumu,
07:18
the vibrant person, you know?
148
438330
3000
renkli kişiliğimi bilmiyorsunuz.
07:21
And I just wanted to personalize that.
149
441330
2000
Meseleyi kişileştirmek istemem bundandı.
07:23
Because we talk about it in big terms,
150
443330
2000
Büyük büyük kavramlarla konuşuyor
07:25
and you wonder, you know, so what?
151
445330
3000
ilginizi çekiyoruz ama ya sonra?
07:28
But it's damaging.
152
448330
3000
Bu zararlı.
07:31
And I'm not unique, right?
153
451330
2000
Üstelik pek de türümün tek örneği sayılmam değil mi?
07:33
Imagine if all you knew about William
154
453330
2000
Varsayalım William hakkındaki tek bilginiz
07:35
was the fact that he grew up in a poor village.
155
455330
3000
fakir bir köyde yetişmesi olsaydı ve
07:38
And you didn't know about the windmill, you know?
156
458330
3000
değirmen hikayesini hiç duymasaydınız?
07:41
And I was just moved.
157
461330
2000
Ben yoluma devam ettim...
07:43
I was actually crying during his presentation.
158
463330
3000
Aslında onun sunumunda ağlıyordum.
07:46
He was like, I try and I make.
159
466330
2000
Denemiş ve başarmış gibiydi.
07:48
I was like Nike should hire him, you know, "Just do it!"
160
468330
3000
Nike onu işe almalı diye düşündüm, "Sadece yap!"
07:51
(Laughter)
161
471330
3000
(Kahkahalar)
07:54
And this is, again, the point I'm trying to make.
162
474330
1000
Vurgulamak istediğim nokta şu:
07:55
When you focus just on the disasters --
163
475330
2000
Sadece felakete odaklanırsanız
07:57
(Laughter) (Applause)
164
477330
11000
(Kahkaha - Alkış) (karikatür:"dünya ekonomik forumu" kadın:ay ne çok oturum var, fakirliğe mi katılsam açlığa mı?)
08:08
-- we're ignoring the potential.
165
488330
3000
potansiyeli gözden kaçırırsınız.
08:11
So, what is to be done?
166
491330
4000
O halde yapılması gereken nedir?
08:15
First of all,
167
495330
1000
Her şeyden önce,
08:16
Africans, we need to get better at telling our stories.
168
496330
3000
Afrikalılar olarak bizler, hikayemizi daha düzgün anlatmalıyız.
08:19
We heard about that yesterday.
169
499330
2000
Dün dinledik, değil mi?
08:21
We had some of them this morning.
170
501330
2000
Bu sabah da öyle.
08:23
And this is an example, you know,
171
503330
2000
Mesela,
08:25
blogging is one way of doing that.
172
505330
2000
internet güncesi bunun bir yolu.
08:27
Afrigator is an aggregator of African blogs
173
507330
3000
"Africator" Afrikalı internet günceleri hakkında bir derleme.
08:30
that was developed in South Africa.
174
510330
3000
Güney Afrika'da geliştirildi.
08:33
So we need to start getting better.
175
513330
1000
Artık daha da iyisine ihtiyaç var.
08:34
If no one else will tell our stories, let's do it.
176
514330
3000
Başkaları bizim hikyemizi anlatmıyorsa biz anlatalım.
08:37
And going back to the point I was trying to make,
177
517330
1000
Bir de şuna bakalım:
08:38
this is the Swahili Wikipedia.
178
518330
4000
bu, Swahili dilindeki Wikipedia.
08:42
Swahili is spoken by about 50 million people in East Africa.
179
522330
4000
Swahili, Doğu Afrika'da yaşayan 50 milyon insanın dili.
08:46
It only has five contributors.
180
526330
3000
ama Swahili Wikipedia'ya sadece 5 kişi katkı yapıyor.
08:49
Four of them are white males -- non-native speakers.
181
529330
4000
Bunlardan dördü beyaz erkekler.
08:53
The other person is -- Ndesanjo, if you're here, stand up --
182
533330
5000
Beşincisi, Ndesanjo, burdaysan ayağa kalk lütfen,
08:58
is a Tanzanian, [the] first Swahili blogger.
183
538330
3000
Tanzanyalı ve Swahili dilinde ilk internet güncesinin yazarı.
09:01
He's the only African who's contributing to this.
184
541330
3000
Bu işe katkı sağlayan tek Afrikalı, kendisi.
09:04
People, please. We can't whine and complain
185
544330
4000
Millet, lütfen! Durmadan sızlanıp yakınamayız,
09:08
the West is doing this.
186
548330
1000
Batılılar şunu yapıyor, bunu yapıyor diye.
09:09
What are we doing?
187
549330
3000
Biz ne yapıyoruz?
09:12
Where are the rest of the Swahili speakers?
188
552330
2000
Ana dili Swahili olan diğer insanlar nerede?
09:14
Why are we not generating our own content?
189
554330
2000
Neden kendi kıtamızı kendimiz üretken hale getirmiyoruz?
09:16
You know, it's not enough to complain. We need to act.
190
556330
4000
Şikayet etmek yetmez. Harekete geçmeliyiz.
09:20
Reuters now integrates African blogs
191
560330
3000
Reuters da şimdi Afrikalı internet güncelerini derliyor
09:23
into their coverage of Africa.
192
563330
2000
ve Afrika yayınına ekliyor.
09:25
So, that's a start,
193
565330
1000
Demek ki daha bir başlangıç
09:26
and we've heard of all their other initiatives.
194
566330
3000
girişimlerinin neler olduğu dinledik.
09:29
The cheetah generation.
195
569330
1000
Çita nesli.
09:30
The aid approach, you know, is flawed.
196
570330
4000
Yardım yaklaşımı, malumunuz, epey sorunlu.
09:34
And after all the hoopla of Live 8,
197
574330
2000
Live 8 girişiminin yarattığı heyecandan sonra
09:36
we're still not anywhere in the picture.
198
576330
3000
hala mesafe katedebilmiş değiliz.
09:39
No, you're not.
199
579330
2000
Resim: Ben afrikalıyım. OO:Hayır, değilsin.
09:41
(Laughter)
200
581330
12000
(Kahkahalar)
09:53
But the point I'm trying to make, though,
201
593330
2000
Vurgulamak istediğim,
09:55
is that it's not enough for us to criticize.
202
595330
4000
sadece eleştirmemiz yeterli değildir.
09:59
And for those of you in the diaspora
203
599330
2000
Ve siz, gurbette yaşayanlar için
10:01
who are struggling with where should I be,
204
601330
2000
en büyük soru: nerede olmalıyım?
10:03
should I move back,
205
603330
1000
Memlekete dönsem mi,
10:04
should I stay?
206
604330
1000
yoksa burada mı kalsam?
10:05
You know, just jump.
207
605330
2000
Atlayın, gidin.
10:07
The continent needs you.
208
607330
3000
Afrikanın size ihtiyacı var.
10:10
And I can't emphasize that enough, you know.
209
610330
2000
Bunu ne kadar vurgulasam az, inanın.
10:12
I walked away from a job with one of the top firms in D.C.,
210
612330
5000
Washington'daki en büyük firmalardan birindeki işimi bıraktım,
10:17
Covington and Burling, six figures.
211
617330
2000
Covington and Burling'ten ayrılıp altı haneli yıllık geliri terk ettim,
10:19
With two paychecks, or three paychecks,
212
619330
2000
çifte maaş hatta üç maaş ikramiyeyi teptim ki,
10:21
I could solve a lot of my family's problems.
213
621330
3000
bu parayla ailemin birçok sorununu çözebiliyordum.
10:24
But I walked away from that, because my passion was here,
214
624330
4000
Ama istifa ettim çünkü tutkum burasıydı, Afrikaydı.
10:28
and because I wanted to do things that were fulfilling.
215
628330
3000
Çünkü daha tatmin edici işler yapmak istiyordum.
10:31
And because I'm needed here, you know?
216
631330
4000
Çünkü burada lazımdım, anlatabiliyor muyum?
10:35
I probably can win a prize for the most ways
217
635330
3000
Muhtelemen Harvard Hukuk diplomamla
10:38
to use a Harvard Law School degree
218
638330
2000
yaptığım onca iş için
10:40
because of all the things I'm doing.
219
640330
2000
bir ödül kazanabilirim.
10:42
One is because I'm pretty aggressive,
220
642330
1000
Çünkü gayet atılganım
10:43
and I try and find, you know, opportunities.
221
643330
3000
ve uğraşıp fırsatlar yaratıyorum.
10:46
But there is such a need, you know?
222
646330
3000
Orada olmanız ciddi bir ihtiyaç.
10:49
I'm a corporate lawyer most of the time
223
649330
1000
Mesaimin çoğunu
10:50
for an organization called Enablis
224
650330
2000
Enablis organizasyonu için avukatlık yaparak
10:52
that supports entrepreneurs in South Africa.
225
652330
3000
Güney Afrikalı girişimcileri destekleyerek geçiriyorum.
10:55
We're now moving into East Africa.
226
655330
3000
Ve şimdi Doğu Afrika'ya gidiyoruz.
10:58
And we give them business development services,
227
658330
3000
oradakilere kredi ve öz sermaye sağlamanın yanında
11:01
as well as financing loan and equity.
228
661330
4000
iş geliştirme hizmeti vereceğiz.
11:05
I've also set up a project in Kenya,
229
665330
2000
Kenya'da da bir proje başlatarak
11:07
and what we do is we track the performance
230
667330
2000
Kenya milletvekillerinin
11:09
of Kenyan MPs.
231
669330
1000
performansını izleyeceğiz.
11:10
My partner, M, who's a tech guru, hacked WordPress.
232
670330
4000
Ortağım M, bir teknoloji sihirbazı, WordPress'i ele geçirdi.
11:14
It costs us, like, 20 dollars a month just for hosting.
233
674330
2000
sadece sunucu maliyeti, ayda 20 dolar.
11:16
Everything else on there is a labor of love.
234
676330
4000
Geri kalan her şey sevgi ve emekle yapılıyor.
11:20
We've manually entered all the data there.
235
680330
2000
Tüm verileri oraya elle girdik.
11:22
And you can get profiles of each MP,
236
682330
3000
Böylece her bir milletvekilinin profiline ulaşabiliyor,
11:25
questions they've asked in parliament.
237
685330
2000
parlementoda sordukları soruları görebiliyorsunuz.
11:27
We have a comment function,
238
687330
2000
Ayrıca "yorum" işlevi de ekledik.
11:29
where people can ask their MPs questions.
239
689330
2000
burada insanlar milletvekillerine soru yöneltebiliyor.
11:31
There are some MPs who participate,
240
691330
2000
Kimi vekiller katkıda bulunuyor ve
11:33
and come back and ask.
241
693330
1000
geri dönüp soruyu aktarıyor.
11:34
And basically, we started this because we were tired
242
694330
2000
Bu girişimi başlatmamızın başlıca nedeni
11:36
of complaining about our politicians.
243
696330
3000
politikacılar hakkındaki şikayetlerden bıkmış olmamız.
11:39
You know, I believe that accountability stems from demand.
244
699330
3000
Bence talep olmadan kimse hesap vermez.
11:42
You're not just going to be accountable
245
702330
2000
Yani kalbinizdeki iyilik sayesinde
11:44
out of the goodness of your heart.
246
704330
1000
güvenilir ve sorumluluk sahibi olmazsınız.
11:45
And we as Africans need to start challenging our leaders.
247
705330
3000
Biz Afrikalılar, liderlerimizi zorlamaya başlamalıyız.
11:48
What are they doing?
248
708330
2000
Neler yapıyorlar?
11:50
You know, they're not going to change
249
710330
1000
yani durduk yere
11:51
just out of nowhere.
250
711330
2000
değişecek halleri yok.
11:53
So we need new policies, we need --
251
713330
2000
Yeni politikalara ihtiyaç var,
11:55
where's that coming from, you know?
252
715330
2000
bunlar nereden geliyor? diye sormaya.
11:57
Another thing is that these leaders
253
717330
2000
Ayrıca bu siyasetçiler
11:59
are a reflection of our society.
254
719330
3000
toplumumuzun bir yansıması.
12:02
We talk about African governments
255
722330
2000
Sanki Afrikadaki hükümetleri
12:04
like they've been dropped from Mars, you know?
256
724330
3000
Mars'lılar kurmuş gibi davranıyoruz.
12:07
They come from us.
257
727330
2000
Oysa hepsi aramızdan doğuyor.
12:09
And what is it about our society that is generating leaders that we don't like?
258
729330
4000
Ve mesele de toplumumuzun beğenmediği liderler üretmesi.
12:13
And how can we change that?
259
733330
2000
Peki bunu nasıl değştiririz?
12:15
So Mzalendo was one small way we thought we could start
260
735330
4000
İşte Mzalendo bu umuttan doğdu. İnsanlar siyasileri
12:19
inspiring people to start holding their leaders accountable.
261
739330
4000
sorumlu davranmaya bu yolla teşvik edebilir diye düşündük.
12:23
Where do we go from here?
262
743330
2000
Bundan sonra ne yapabiliriz?
12:25
I believe in the power of ideas.
263
745330
2000
Ben fikirlerin gücüne inanırım.
12:27
I believe in the power of sharing knowledge.
264
747330
2000
Bilgi paylaşımının gücüne...
12:29
And I'd ask all of you, when you leave here, please just share,
265
749330
5000
Hepinizden ricam, buradan ayrıldıktan sonra
12:34
and keep the ideas that you've gotten out of here going,
266
754330
3000
bahsettiğimiz fikirleri yaymanız ve canlı tutmanız
12:37
because it can make a difference.
267
757330
3000
çünkü sahiden bir şeyleri değiştirebiliriz.
12:40
The other thing I want to urge you to do
268
760330
2000
Ayrıca lütfen bireye yatırımı
12:42
is take an interest in the individual.
269
762330
3000
hafife almayınız.
12:45
I've had lots of conversations about things I think
270
765330
3000
Afrika'da var olması gerektiğini düşündüğüm
12:48
need to be happening in Africa.
271
768330
2000
birçok şey hakkında sohbetler ettim.
12:50
People are like, "OK, if you don't do aid,
272
770330
2000
Konuştuklarım söze "Tamam ama yardımlar olmazsa..."
12:52
I'm a bleeding heart liberal, what can I do?"
273
772330
3000
Bir liberal olarak yüreğim sızlıyor, ne yapabilirim? diye giriyor.
12:55
And when I talk about my ideas, they're like,
274
775330
1000
Ben fikirlerimden bahsedince de
12:56
"BBut it's not scalable, you know.
275
776330
2000
"ooo! bunlar erişilmez hedefler" deniyor.
12:58
Give me something I can do with Paypal."
276
778330
2000
"bana kredi kartıyla yapabileceğim bir iş ver"
13:00
It's not that easy, you know?
277
780330
2000
Yok, o kadar kolay değil.
13:02
And sometimes just taking an interest in the individual,
278
782330
4000
Bazen sadece bir bireye yatırım yapmak,
13:06
in the fellows you've met, and the businesspeople you've met,
279
786330
3000
mesela tanıştığınız ahbaplara, iş arkadaşlarına destek olmak
13:09
it can make a huge difference, especially in Africa,
280
789330
2000
özellikle Afrika'da muazzam bir değişim sağlayabilir.
13:11
because usually the individual in Africa
281
791330
2000
Çünkü Afrika'da birey genellikle
13:13
carries a lot of people behind them.
282
793330
2000
sırtında bir sürü insanı taşır.
13:15
Practically. I mean, when I was a first-year student in law school,
283
795330
5000
Mesela Hukuk fakültesindeki ilk yılımda
13:20
my mom's business had collapsed, so I was supporting her.
284
800330
4000
annem iflas etti, ona destek oldum.
13:24
My sister was struggling to get through undergrad.
285
804330
2000
Kız kardeşim yüksekokula girmekte zorlanıyordu
13:26
I was helping her pay her tuition.
286
806330
2000
onun eğitim masraflarını karşıladım.
13:28
My cousin ran out of school fees, and she's really smart.
287
808330
3000
Kuzenim, çok akıllı bir kızdır, okul ücretini karşılayamayınca
13:31
I was paying her school fees.
288
811330
1000
taksitlerini ben ödedim.
13:32
A cousin of mine died of AIDS, left an orphan,
289
812330
3000
AIDS'ten ölen bir başka kuzenim ardında bir öksüz bıraktı,
13:35
so we said, well, what are we going to do with her?
290
815330
2000
ne yapacağımızı konuştuk.
13:37
You know, she's now my baby sister.
291
817330
2000
O şimdi benim en küçük kızkardeşim oldu.
13:39
And because of the opportunities that were afforded to me,
292
819330
2000
Bana sunulan imkanlar sayesinde
13:41
I am able to lift all those people.
293
821330
2000
bunca insanın elinden tutabildim.
13:43
So, don't underestimate that.
294
823330
4000
Dolayısıyla bireyi hafife almayın.
13:47
An example. This man changed my life.
295
827330
2000
Bir örnek. Bu adam hayatımı değiştirdi.
13:49
He's a professor. He's now at Vanderbilt.
296
829330
2000
Şu anda Vanderbilt'te
13:51
He's an undergrad professor, Mitchell Seligson.
297
831330
3000
üniversite hocası, Prof. Mitchell Seligson.
13:54
And because of him, I got into Harvard Law School,
298
834330
2000
Onun sayesinde Harvard Hukuk Fakültesinde girdim.
13:56
because he took an interest.
299
836330
1000
Çünkü o, bireyi hafife almadı.
13:57
I was taking a class of his, and he was just like,
300
837330
4000
Bir dersimize giriyordu ve ne kadar
14:01
this is an overeager student,
301
841330
2000
hevesli bir öğrenci olduğumu fark etti
14:03
which we don't normally get in the United States,
302
843330
2000
ki, bu ABD'de pek örneği görülen bir durum değil.
14:05
because everyone else is cynical and jaded.
303
845330
4000
çünkü burada herkes yılgın ve alaycı.
14:09
He called me to his office and said,
304
849330
1000
Beni odasına çağırdı ve
14:10
"What do you want to do when you grow up?"
305
850330
1000
hangi konuda uzmanlaşmak istediğimi sordu.
14:11
I said, "I want to be a lawyer."
306
851330
1000
"Avukat olacağım" dedim.
14:12
And he was like, "Why? You know,
307
852330
3000
O da "neden?" diye şaşırdı
14:15
we don't need another lawyer in the United States."
308
855330
2000
"ABD'de artık yeni avukata ihtiyaç yok."
14:17
And he tried to talk me out of it,
309
857330
2000
fikrimi değiştirmeye çalıştı ama sonunda vazgeçti.
14:19
but it was like, "OK, I know nothing about applying to law school,
310
859330
3000
Hukuk Fakültesine nasıl başvurulacağı hakkında en ufak fikrim yoktu.
14:22
I'm poli-sci Ph.D.
311
862330
1000
Dedi ki, ben uluslararası ilişkilerde
14:23
But, you know, let's figure out what I need you to do,
312
863330
4000
doktora yaptım ama bakalım, araştıralım neler gerek,
14:27
what I need to do to help you out."
313
867330
1000
sana nasıl yardımcı olabilirim, bir bakalım.
14:28
It was like, "Where do you want to go?"
314
868330
2000
Hukuk eğitimi için hangi okula gitmek istediğimi sorunca
14:30
And to me at that time university --
315
870330
1000
o zamanlar lisans için
14:31
I was at University of Pitts for undergrad,
316
871330
2000
Pitts üniversitesinde okuyordum ve
14:33
and that was like heaven, OK,
317
873330
2000
halimden gayet memnundum, çünkü
14:35
because compared to what could have been in Kenya.
318
875330
2000
şartları Kenya ile kıyaslıyordum.
14:37
So I'm like, "Yeah, I'm just applying to Pitt for law school."
319
877330
3000
Pitt üniversitesinde okurum herhalde hukuk fakültesini, dedim.
14:40
He was like, "Why? You know, you're smart,
320
880330
2000
"Neden? Biliyorsun ki zekisin" dedi.
14:42
you have all these things going for you."
321
882330
2000
"her türlü donanımın var."
14:44
And I'm like, "Because I'm here and it's cheap,
322
884330
2000
Buranın ucuz olduğunu ve
14:46
and you know, I kind of like Pittsburgh."
323
886330
3000
Pittsburgh'u sevdiğimi söyledim.
14:49
Like, that's the dumbest reason I've ever heard
324
889330
2000
"Hukuk fakültesi seçerken ileri sürülecek
14:51
for applying to law school.
325
891330
2000
en aptalca gerekçe" dedi.
14:53
And, you know, so he took me under his wing, and he encouraged me.
326
893330
4000
Beni kanatlarının altına aldı, cesaretlendirdi
14:57
And he said, "Look, you can get into Harvard,
327
897330
2000
ve dedi ki, "Harvard'a girebilirsin,
14:59
you're that good, OK?
328
899330
1000
o derece iyisin. Tamam mı?"
15:00
And if they don't admit you, they're the ones who are messed up."
329
900330
5000
"Seni almazlarsa kendileri kaybeder."
15:05
And he built me up, you know?
330
905330
2000
Ve bu fikri kafama işledi.
15:07
And this is just an illustration.
331
907330
2000
Bu sadece bir canlandırma.
15:09
You can meet other individuals here.
332
909330
2000
Burada böyle niceleriyle tanışabilirsiniz.
15:11
We just need a push.
333
911330
1000
Tek ihtiyacımız biraz cesaretlendirilmek.
15:12
That's all I needed was a push to go to the next level.
334
912330
6000
Tıpkı bir üst seviyeye tırmanırken sadece desteğe ihtiyacımın olması gibi.
15:18
Basically, I want to end with my vision for Africa, you know?
335
918330
7000
Sözlerimi gelecekte nasıl bir Afrika tasavvurumla bitireyim.
15:25
A gentleman spoke yesterday about the indignity
336
925330
2000
Dün bir bey konuşmasında
15:27
of us having to leave the continent
337
927330
5000
potansiyelimize erişmek amacıyla kıtamızı terk etmek zorunda kalmanın
15:32
so that we can fulfill our potential.
338
932330
3000
nasıl da onur kırıcı olduğundan bahsetti.
15:35
You know, my vision is that my daughter,
339
935330
2000
Gelecek için umudum
15:37
and any other African child being born today,
340
937330
4000
hem kendi kızımın hem Afrika'da bugün doğan tüm çocukların
15:41
can be whoever they want to be here,
341
941330
4000
kendilerini gerçekleştirmek, yetiştirmek için gerekli her şeyi bulacakları
15:45
without having to leave.
342
945330
2000
terk etmek zorunda kalmayacakları bir Afrika'nın mümkün olması.
15:47
And they can have the possibility of transcending
343
947330
4000
İçinde doğdukları koşulların üstesinden gelme
15:51
the circumstances under which they were born.
344
951330
3000
imkanı bulmalarını diliyorum.
15:54
That's one thing you Americans take for granted, you know?
345
954330
3000
Siz Amerikalıların 'elde var bir' saydığı nedir, biliyor musunuz?
15:57
That you can grow up, you know, not so good circumstances,
346
957330
4000
Mesela Arkansas'ın ya da her neresiye, kırsal kesiminde,
16:01
and you can move.
347
961330
3000
pek de iyi olmayan koşullar içinde doğmuşsanız
16:04
Just because you are born in rural Arkansas, whatever,
348
964330
4000
çekip başka yere gidebilirsiniz
16:08
that doesn't define who you are.
349
968330
1000
doğum yeriniz sizin kimliğinizi belirlemez.
16:09
For most Africans today, where you live, or where you were born,
350
969330
6000
Pek çok Afrikalı için bugün
16:15
and the circumstances under which you were born,
351
975330
3000
nerede dünyaya geldiği, hangi koşulların içine doğduğu,
16:18
determine the rest of your life.
352
978330
2000
hayatının geri kalanını belirleyen temel etkendir.
16:20
I would like to see that change,
353
980330
2000
Görmeyi arzu ettiğim değişim,
16:22
and the change starts with us.
354
982330
2000
bizimle başlayacaktır.
16:24
And as Africans, we need to take responsibility for our continent.
355
984330
4000
Afrikalılar olarak kıtamızın sorumluluğunu üstlenmemiz gerek.
16:28
Thank you.
356
988330
1000
Teşekkür ederim.
16:29
(Applause)
357
989330
4000
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7