Improve English Speaking Skills (Horror story in English) Learn English through stories

Marco what are you doing here so late  did you also come to walk in this

Marco bu kadar geç saatte burada ne yapıyorsun sen de mi bu

park hey hello Matt no I am not just  walking here I'm going to see my

parka yürümeye geldin hey merhaba Matt hayır ben burada sadece yürümüyorum kız arkadaşımı göreceğim

girlfriend all right Mary how's your  relationship going is everything all  

tamam Mary ilişkiniz nasıl gidiyor her şey

right everything's perfect she loves  me so much she would give her life for

yolunda her şey mükemmel o seviyor bana o kadar çok ki benim için canını verir

me are you sure about that I  wouldn't say that my dear friend be

bundan emin misin canım arkadaşım dikkatli ol demem

careful why do you say that of  course she will give her life for

neden diyorsun ki tabi ki benim için canını verir

me well then let me tell you a  little story sure you'll want to hear

o zaman sana küçük bir hikaye anlatayım elbette bunu duymak isteyeceksiniz

this David and Emma looked at  each other across the table the  

David ve Emma masanın karşısında birbirlerine baktılar

young couple were happy the food was  delicious the light from the candles  

genç çift mutluydu yemek lezzetliydi mumların ışığı

was soft and the music was perfect  David looked at Emma's beautiful

yumuşaktı ve müzik mükemmeldi David Emma'nın güzel gülümsemesine baktı

smile all the pain of his last  breakup disappeared all his doubts  

son acısını çekiyordu ayrılık aşkla ilgili tüm şüphelerini

and fears about love had gone his hand  reached out and touched hers I want to  

ve korkularını yok etmişti eli uzanıp ona dokunmuştu sana bir şey sormak istiyorum

ask you something David searched  her eyes could she guess what was

David gözlerine baktı ne olacağını tahmin edebilir miydi

coming her smile made him feel Brave she  held his hand don't worry whatever it is  

gülümsemesi ona cesur olduğunu hissettirdi elini tuttu ne olursa olsun endişelenme muhtemelen

I'll probably say yes he felt so excited he was  about to ask the most important question of his

evet diyeceğim o kadar heyecanlıydı ki restoranın köşesinden hayatının

life from the corner of the restaurant  a strange man watched them he sat very  

en önemli sorusunu sormak üzereydi garip bir adam onları izliyordu

still at his table he held a menu but  he wasn't reading it instead his cold  

masasında hareketsiz oturuyordu elinde bir menü tutuyordu ama değildi onun yerine onu okuyordu soğuk

eyes looked only at the young couple  backa their table David suddenly felt

gözleri sadece masalarının arkasındaki genç çifte bakıyordu David birdenbire

nervous excuse me he said to Emma he pushed his  chair back and went to the toilet as he looked  

gergin hissetti kusura bakma Emma'ya dedi sandalyesini geriye itti ve tuvalete gitti aynaya bakarken

in the mirror he told himself come on David  come on you can do this mate she's crazy about

kendi kendine haydi David haydi sen dedi bunu yapabilir dostum o

you feeling ready he went out of  the bathroom he almost walked into  

senin için deli oluyor kendini hazır hissediyor banyodan çıktı neredeyse

the extremely tall man who was waiting  by the door the Man's eyes were a cold  

kapının yanında bekleyen son derece uzun boylu adama doğru yürüyordu Adamın gözleri soğuk

bright blue his face was pale with  a sharp pointed nose and thin pale

parlak maviydi yüzü solgundu sivri uçlu bir burnu ve ince solgundu

lips oh sorry said David which one the man  hissed he spoke with a strong and strange  

dudaklar ah özür dilerim dedi David adam hangisini tısladı güçlü ve tuhaf bir aksanla konuştu

accent David had never heard that accent before  for a moment David was confused then he realized  

David bu aksanı daha önce hiç duymamıştı bir an David'in kafası karıştı sonra diğer adamın ne demek istediğini anladı

what the other man meant oh this one said David  helpfully this is the man's toilet David went  

ah bu sefer David yardımsever bir şekilde burası adamın tuvaleti dedi David

back into the restaurant he reached for the  ring in a box in his pocket it was time to ask

restorana geri döndü ve cebindeki bir kutudaki yüzüğü almak için ulaştı

her the taxi ride home was wonderful the  happy couple discussed their future life  

ona sorma zamanı gelmişti eve taksiyle gitmek harikaydı mutlu çift birlikte gelecek yaşamlarını tartıştılar

together they shared their sweet  feelings about each other the  

sana sorduğum gece birbirlerine dair tatlı duygularını paylaştılar

night I asked you to marry me said  David the night I said yes replied

benimle evlen dedi David evet dediğim gece cevap verdi

Emma just think our whole lives together sharing  caring he began loving giving Emma finished his  

Emma sadece tüm hayatımız boyunca birlikte olduğumuzu düşün paylaşım önemsemeye başladı sevmeye başladı Emma cümlesini bitirdi

sentence they smiled at each other in  loving excitement you're wonderful said

sevgi dolu bir heyecanla birbirlerine gülümsediler sen harikasın dedi

David and you're absolutely beautiful said Emma  

David ve kesinlikle çok güzelsin dedi Emma

I've never met anyone so lovely and  kind I'm so happy I could sing they  

Bu kadar sevimli ve nazik biriyle hiç tanışmadım, şarkı söyleyebildiğim için o kadar mutluyum ki,

entered their block of flats holding  hands a tall man watched them from the

el ele tutuşarak apartman bloklarına girdiler uzun boylu bir adam onları Gölgeler'den izledi ve

Shadows which one he asked himself to  watched the building he was waiting for  

kendi kendine bir ışık beklediği binayı izlemesini istedi

a light to come on to show him which flat  was theirs 1 minute pass to there it was  

hadi ona hangi dairenin onların olduğunu göster ona 1 dakika geçti

the light went on in a third floor window  he saw Emma for a moment as she closed the  

üçüncü katın penceresinde ışık yanıyordu perdeyi kapatırken bir an Emma'yı gördü

curtain how many times times had he stood  on a corner like this how many victims had  

kaç kez böyle bir köşede durmuştu kaç kez kurbanlar

he watched many corners many victims his  pale lips formed a thin smile he moved out  

birçok köşeyi izlemişti birçok kurban soluk dudakları ince bir gülümseme oluşturdu Gölgeler'den

of the Shadows to the door and pressed the  bottom for every flat the vampire was always  

kapıya doğru ilerledi ve her dairenin alt kısmına bastı vampir

pleased when people lived in Flats sooner or  later later someone always leted you in silly

insanlar Daireler'de yaşadığında her zaman memnundu er ya da geç birisi seni içeri alırdı aptal

humans they thought you were  someone's piz of delivery it  

insanlar, sizin birilerinin teslimatı olduğunuzu düşünüyorlardı, bu

was a kind of invitation and that  was all he needed to enter a home  

bir tür davetti ve bir eve girmek için ihtiyacı olan tek şey buydu,

he climbed the stairs to the third floor  and walked down the hall it didn't make a

merdivenleri üçüncü kata çıktı ve koridordan aşağı yürüdü, hiç ses çıkarmadı, sesini

sound he could hear the young C  laughing and talking he put his  

duyabiliyordu genç C gülüyor ve konuşuyor kulağını

ear against the door he could hear  what they were saying and he was  

kapıya dayadı ne söylediklerini duyabiliyordu ve mutluydu

happy Young Love made the sweetest  blood it was so full of life and

Genç Aşk en tatlı kanı yarattı o kadar hayat ve

energy I feel as if I'm in a film she  was saying more like a dream he replied  

enerji doluydu ki sanki söylediği bir filmin içindeymişim gibi hissediyorum daha çok bir rüya gibi dedi

yes a dream how lucky we we are guess who  I'll be dreaming about tonight he said who

evet bir rüya ne kadar şanslıyız tahmin et bu gece kimi hayal edeceğim kim dedi

who her hair smells of roses she's like an angel  their dream was about to become a nightmare the  

saçları gül kokuyor o bir melek gibi rüyaları kabusa dönüşmek üzereydi

listening vampire thought suddenly he opened  the door and stood there showing his sharp teeth  

dinleyen vampir düşündü birdenbire kapıyı açtı ve keskin dişlerini göstererek orada durdu

the couple screamed and then held each other in  terrified silence the vampire p a smell and taste  

çift çığlık attı ve sonra dehşet içinde bir sessizlik içinde birbirlerine sarıldılar vampir korkularının kokusunu ve tadını aldı

their fear this was how he liked it fear also made  the blood sweeter there's my wallet on the table  

bu onun hoşuna gidiyordu korku da kanı daha tatlı hale getirdi masanın üzerinde cüzdanım var

there take it said David take anything you want  I will take anything I want the vampire replied  

al şunu dedi David istediğin her şeyi al ben istediğim her şeyi alacağım vampir cevap verdi

fine fine we won't stop you I promise David  cried you won't stop me I promise replied the

iyi tamam seni durdurmayacağız söz veriyorum David ağladı beni durdurmayacaksın söz veriyorum vampire cevap verdi

vampire the light Shone on the sharp teeth a  terrible thought came to David and nemma at the  

ışık keskin dişlerin üzerinde korkunç bir şekilde parlıyordu David ve nemma aynı anda dişlerine baktılar diye düşündüler,

same time look at his teeth is he a vampire  which one the vampire hissed it can be only

o bir vampir mi diye tısladı vampir sadece bir tane olabilir

one the couple's eyes were big and Fred their  mouths open in horror they held each other's  

çiftin gözleri büyüktü ve Fred'in ağızları korkuyla açıktı birbirlerinin

hands and their stomachs filled with fear already  tonight continued the vampire I have drunk from

ellerini tuttular ve mideleri suyla doluydu korku bu gece devam etti vampir üçten bir tane daha içtim

three one more then I can sleep and feel young  again the vampire moved towards them Instinct  

sonra uyuyabilirim ve yeniden genç hissedebilirim vampir onlara doğru ilerledi İçgüdü

made David step in front of Emma to protect her  Emma gratefully held on to his back the vampire  

David'i onu korumak için Emma'nın önüne adım atmaya zorladı Emma minnetle sırtını tuttu vampir

wasn't in a hurry he had plenty of time who should  he attack he asked himself which one thank you  

orada değildi acele et bol bol vakti vardı kime saldırması gerektiğini kendine sordu hangisine teşekkür ederim

Emma said quietly in David's ear for what you're  doing for me of course my love I'm here to protect

Emma sessizce David'in kulağına dedi benim için yaptıkların için tabii ki aşkım

you he felt proud as he said the words he could  fight this vampire all he needed was a piece  

seni korumak için buradayım bunu söylerken gurur duydu bu vampirle savaşabileceği sözler tek ihtiyacı olan bir

of wood or something to push through the heart  he looked around for something you're so brave  

tahta parçası ya da kalbini delecek bir şeydi etrafına baktı

to offer yourself continued Emma sorry asked  David what are you talking about oh said Emma  

kendine sunabileceğin çok cesur bir şey aradı devamı Emma özür dilerim David'e sordu neden bahsediyorsun ah dedi Emma

I just thought that with your love for me and  everything David and the vampire looked at each

ben de düşündüm bana olan sevgin ve her şeyle David ve vampir birbirlerine baktılar

other now listen Emma there is no doubt about  my love for you really she replied she didn't  

şimdi dinle Emma sana olan aşkıma hiç şüphe yok gerçekten

believe him but you can't expect me to just  give him my life I wasn't saying you should she

ona inanmadığını söyledi ama benden ona öylece hayatımı vermemi bekleyemezsin Yapmalısın demiyordum o

said it's just one of our options that's  all well think of another one he shouted  

sadece seçeneklerimizden biri bu tamam başka bir tane düşün diye bağırdı beni

what don't you offer yourself to him to save me  the atmosphere in the room had certainly turned

kurtarmak için kendini ona ne teklif etmiyorsun odadaki atmosfer kesinlikle çirkinleşmişti

ugly the vampire was not pleased that the fear  and love were now silly selfish arguments Emma  

vampir memnun değildi korku ve aşkın artık aptalca bencil tartışmalara dönüştüğü Emma

was very angry I hope you're joking let's  see how strong your love is what a terrible

çok kızmıştı umarım şaka yapıyorsundur bakalım aşkın ne kadar güçlü bir adam ne kadar berbat

man what about the woman I was planning  to marry after offing me to a vampire  

bir adam beni kemik gibi bir vampire teslim ettikten sonra evlenmeyi planladığım kadın ne olacak?

like a bone to a dog you said my hair smell of  roses she cried all right all right relax David  

bir köpek saçlarımın gül koktuğunu söyledin ağladı tamam tamam tamam sakin ol David

was a little embarrassed to be having this  argument in front of a stranger am an angel  

bu tartışmayı bir yabancının önünde yapmaktan biraz utandı ben bir melek miyim diye

you said she carried on shouting must drink  shouted the vampire angrily as he came even

bağırmaya devam ettiğini söylemiştin içmeliyim diye bağırdı vampir öfkeyle o da gelirken

closer he wanted to make a quick kill then he  could get away from these terrible people as soon  

daha yakından hızlı bir öldürme yapmak istedi sonra bu korkunç insanlardan mümkün olan en kısa sürede uzaklaşabilirdi

as possible his eyes opened wider and his teeth  were bared which one her David pointed at his  

gözleri daha geniş açıldı ve dişleri ortaya çıktı David hangisini

future wife him him screamed Emma in anger please  him the vampire approached David she's younger  

gelecekteki karısına işaret etti ona ona öfkeyle Emma'ya bağırdı lütfen onu vampir yaklaştı David o daha genç

sweeter said David the vampire turned to Emma  he's bigger there's more of him she pointed at

daha tatlı dedi vampir David Emma'ya döndü daha büyük orada ondan daha fazlası David'i işaret etti

David suddenly the vampire felt tired he had  been killing for many centuries listening to them  

birdenbire vampir yorgun hissetti yüzyıllardır öldürüyordu onları dinlemek

was depressing how could would he feel good by  drinking the blood of either of these disgusting

moral bozucuydu ikisinin de kanını içerek nasıl iyi hissedebilirdi bu iğrenç

creatures he looked down at their  terrified faces and shouted bad  

yaratıkların dehşete düşmüş yüzlerine baktı ve kötü

blood and with that he disappeared  into the night air and left am and  

kan diye bağırdı ve bununla birlikte gecenin karanlığında ortadan kayboldu ve

David alone together together as they  had promised for the rest of their lives

hayatlarının geri kalanında söz verdikleri gibi ben ve David'i birlikte yalnız bıraktı

yeah okay and what is your point  I don't get it explain it to

evet tamam ve ne demek istiyorsun ben anlamayın açıklayın bana

me this is a real story she said she  loved him but she wanted to sacrifice her

bu gerçek bir hikaye onu sevdiğini söyledi ama ciddi anlamda erkek arkadaşını feda etmek istedi

boyfriend seriously oh God is that a real  life story then I will break up with her  

aman tanrım bu gerçek bir hayat hikayesi mi o zaman ondan ayrılacağım

I just made that story up I don't like Mary  she's not a good girl I hope you liked this  

bu hikayeyi yeni uydurdum inanmıyorum Mary gibi o iyi bir kız değil umarım bu

story if you could improve your English  a little more please subscribe to the  

hikayeyi beğenmişsinizdir eğer İngilizcenizi biraz daha geliştirebilirseniz lütfen kanala abone olun

channel and share this video with a friend  thank you very much for your support take

ve bu videoyu bir arkadaşınızla paylaşın desteğiniz için çok teşekkür ederim kendinize iyi

care

bakın