The warmth and wisdom of mud buildings | Anna Heringer

67,984 views ・ 2017-10-17

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Aslihan Tuna Gözden geçirme: Cihan Ekmekçi
00:13
It was the end of October in the mountains in Austria.
0
13096
3357
Ekim ayının sonlarıydı, Avusturya dağlarında
00:17
I was there on a field trip with my architecture students from Zurich.
1
17442
3436
Zürih'ten mimarlık öğrencilerimle bir saha gezisindeydik.
00:21
And when we reached a high valley,
2
21660
3366
Yüksek bir vadiye ulaştığımızda,
00:25
I surprised them with the news that there was no hut
3
25799
2469
Onlara sürpriz haberi verdim, o gece konaklanacak
00:28
or hotel booked for the night.
4
28292
1618
kulübe ya da otel ayarlanmamıştı.
00:31
It was not a mistake.
5
31552
1667
Bu bir hata değildi.
00:33
It was totally on purpose.
6
33243
1888
Tamamen bilinçli olarak yapılmıştı.
00:37
The challenge was to build our own shelter with whatever we could find.
7
37093
3817
Bu, bulabildiğimiz malzemelerle kendi barınağımızı inşa etme sınavıydı.
00:42
And we all survived.
8
42662
1392
Ve hayatta kaldık.
00:44
It was cold, it was really tough ...
9
44078
2293
Soğuktu, gerçekten zordu...
00:47
and it was a great learning experience
10
47022
2683
ve müthiş öğretici bir deneyim oldu.
00:49
to discover that there are a lot of resources given by nature for free,
11
49729
3810
Doğanın bize bedelsiz sunduğu birçok kaynak olduğunu keşfettik.
00:53
and all that we need is our sensitivity to see them ...
12
53563
3817
Tek ihtiyacımız, bu kaynakları fark edebilecek hassasiyet...
00:58
and our creativity to use them.
13
58210
2000
ve kullanabilecek yaratıcılıktı.
01:02
I found myself in a similar situation.
14
62330
3087
Kendimi benzer bir durumda bulduğum olmuştu.
01:06
When I was an architecture student about 13 years ago,
15
66425
4501
Yaklaşık 13 yıl evvel mimarlık öğrencisiyken,
01:10
I went to Bangladesh to a remote village called Rudrapur
16
70950
3289
Bangladeş'in ücra bir köyü olan Rudrapur'a gitmiştim.
01:14
with the aim to design and build a school as my thesis project.
17
74263
3365
Tez projem doğrultusunda bir okul tasarlayıp inşa edecektim.
01:18
I had lived in that village before when I was 19 and a volunteer
18
78188
3195
Daha önce 19 yaşında bu köyde yaşamış, kırsal kalkınma üzerine
01:21
at Dipshikha, a Bangladeshi NGO for rural development.
19
81407
2937
çalışan Dipshikha adlı STK'da gönüllü olarak görev yapmıştım.
01:24
And what I had learned from them
20
84368
1682
Onlardan öğrendiğim şuydu:
01:26
was that the most sustainable strategy for sustainable development
21
86074
4778
Sürdürülebilir kalkınma yolundaki en sürdürülebilir strateji,
01:30
is to cherish and to use your very own resources and potential,
22
90876
5159
kendi kaynaklarınız ve potansiyelinizin değerini bilmek, onları kullanmak
01:36
and not get dependent on external factors.
23
96059
3429
ve dış faktörlere bağlı kalmamaktı.
01:39
And this is what I tried to do with my architecture as well.
24
99512
2856
Bunu kendi mimarimde de uygulamaya çalıştım.
01:43
In terms of suitable building materials for my school,
25
103359
3381
İnşa edeceğim okul için uygun yapı malzemelerini
01:46
I didn't have to look far.
26
106764
1428
uzaklarda aramam gerekmedi.
01:48
They were right under my feet:
27
108718
1855
Hemen ayağımın altındalardı:
01:51
mud, earth, dirt, clay, however you call it ...
28
111732
3855
Çamur, toprak, toz, kil, adına ne derseniz...
01:56
and bamboo that was growing all around.
29
116788
2333
ve dört bir yanda yetişen bambu ağaçları.
02:01
Electricity in remote Bangladesh is rare,
30
121400
4135
Bangladeş'in ücra bölgelerinde elektrik nadiren bulunur
02:05
but we didn't need it.
31
125559
1206
fakat ihtiyacımız yoktu.
02:06
We had human energy
32
126789
1599
Beden gücümüz vardı
02:08
and the people were happy to have the work.
33
128412
2198
ve insanlar çalışmaktan memnunlardı.
02:12
Tools were an issue, too,
34
132188
1939
Alet ve teçhizat da sorundu
02:14
but we had these guys,
35
134151
1563
ancak bu arkadaşlarımız vardı,
02:15
water buffalos.
36
135738
1428
mandalar.
02:18
We had also tried a bit cows,
37
138730
2136
İneklerle de şansımızı denedik
02:20
but interestingly, they were too intelligent.
38
140890
2579
ama ilginç şekilde, fazla akıllı çıktılar.
02:24
They were always stepping in the holes of the previous round.
39
144010
2896
Sürekli bir önceki turda basılan çukurlara basıyorlardı.
02:26
They wouldn't mix the mud, the straw --
40
146930
1858
Bu yüzden samanla çamur karışmıyordu,
02:28
(Laughter)
41
148812
1050
(Kahkahalar)
02:29
the sand, which are the ingredients in the walls.
42
149886
2635
kum ve duvar yapımında kullandığımız malzemeler de.
02:34
And except a small team of consultants
43
154171
2374
Uygulamadaki ortağım Eike Roswag
02:36
like my partner for realization, Eike Roswag,
44
156569
2103
ve sepet örücüsü kuzenim Emmanuel gibilerini
02:38
and my basket-weaver cousin, Emmanuel,
45
158696
2618
içeren küçük bir danışmanlar ekibi haricinde,
02:41
it was all built by craftsmen from the village.
46
161338
4358
tüm bina köydeki işçiler tarafından inşa edildi.
02:47
And this is the METI school after six months of construction.
47
167613
3284
Altı aylık inşaatın sonunda METI Okulu böyle görünüyordu.
02:50
(Applause)
48
170921
2343
(Alkışlar)
02:53
Thank you.
49
173288
1159
Teşekkürler.
02:54
(Applause)
50
174471
1602
(Alkışlar)
02:56
Load-bearing earth walls that really ground the school,
51
176097
4105
Yükü taşıyan toprak duvarlar okulun sağlam temelini oluştururken,
03:00
and large bamboo structures that bring the lightness in.
52
180226
3594
geniş bambu iskeletler de aydınlığı içeri taşıyor.
03:05
That's the classroom on the ground floor.
53
185635
2421
Bu zemin kattaki bir sınıf.
03:09
Attached to it are the caves.
54
189072
1770
Ona bağlı mağaralar bulunuyor.
03:11
They're for reading, for snuggling, for solo work,
55
191763
2414
Mağaralar; okumak, uzanmak, tek başına çalışmak,
03:14
for meditation, for playing ...
56
194201
1642
meditasyon, oyun... için.
03:16
and the classroom on the top.
57
196891
1753
Üstlerinde de sınıf bulunuyor.
03:21
The children all signed with their names in Bengali the doors,
58
201831
3783
Çocuklar kapılara Bengal dilinde isimlerini yazdılar,
03:25
and they did not only sign, they also helped building the school.
59
205638
3341
yalnızca isim yazmakla kalmayıp okulun inşasına yardım da ettiler.
03:30
And I'm sure you all had your hands in mud or clay before.
60
210207
2902
Eminim daha önce elinizi çamura veya kile bulaştırmışsınızdır.
03:33
It's wonderful to touch. I love it.
61
213133
1813
Dokunması harika. Bayılıyorum.
03:34
The children loved it.
62
214970
1340
Çocuklar da bayıldı.
03:36
And can you imagine the feeling of a small boy or a girl
63
216894
4855
Ve o hissi hayal edebiliyor musunuz; küçük bir oğlan ya da kız çocuğunun
03:41
or an illiterate day laborer standing in front of that school building
64
221773
3929
ya da okuma yazması olmayan bir işçinin okul binasının önünde
03:45
and knowing that you built this
65
225726
1541
bu yapıyı inşa ettiğini,
03:47
out of the ordinary bamboo and just the dirt underneath your feet,
66
227291
3594
sıradan bambu ve ayağının altındaki toprağı kullanarak
03:50
using nothing but your hands?
67
230909
2646
yalnızca elleriyle kurduğunu bilmesi.
03:55
That gives such an enormous boost of trust and confidence
68
235561
5677
Bu his hem kendinize hem de topluma
muazzam bir güven ve sorumluluk aşılıyor.
04:01
in yourself and the community.
69
241262
2016
04:04
And in the material.
70
244810
1484
Ve elbette malzemeye.
04:07
Especially mud has a very poor image.
71
247348
2869
Özellikle çamurun algısı çok kötü.
04:10
When we think of mud, we think of dirt --
72
250241
3104
Çamuru, toprağı düşündüğümüzde,
04:13
it's ugly, it's nondurable --
73
253369
2214
çirkin, dayanıksız...
04:15
and this is the image I want to change.
74
255607
2531
benim de değiştirmek istediğim algı bu.
04:19
In fact, it's the 11th rainy season for this school now,
75
259159
3747
Aslına bakarsak, bu okulun 11. yağmur mevsimini yaşıyoruz,
04:22
really harsh, horizontal monsoon rains,
76
262930
3254
gerçekten şiddetli, yatay muson yağmurlarından bahsediyorum,
04:26
and the walls are standing strong.
77
266208
2547
duvarlar sapasağlam dayanıyor.
04:29
(Applause)
78
269131
4509
(Alkışlar)
04:33
So how does it work?
79
273664
1342
Peki nasıl oluyor?
04:35
First rule, a good foundation that keeps the wall dry from the ground,
80
275030
4156
İlk kural: duvarları zeminden ayırıp kuru tutan iyi bir temel,
04:39
and second rule, a good roof that protects from the top,
81
279210
3696
ikinci kural: üst tarafı koruyacak sağlam bir çatı
04:42
and third rule, erosion control.
82
282930
2510
ve üçüncü kural: erozyon kontrolü.
04:46
Mud walls need speed breakers
83
286193
2286
Çamur duvarların hız kesicilere ihtiyacı vardır,
04:48
so that the rainwater cannot run down the wall fast,
84
288503
4208
yağmur suyunun duvardan aşağı hızla akmasını engellerler.
04:52
and these speed breakers could be lines of bamboo
85
292735
3282
Bu hız kesiciler bambu şeritler olabilir
04:56
or stones or straw mixed into the mud,
86
296041
3581
ya da çamura taş, saman gibi malzemeler karıştırılır.
04:59
just like a hill needs trees or rocks in order to prevent erosion.
87
299646
5261
Bir tepenin erozyona karşı ağaç ya da taşlara ihtiyaç duyması gibi,
05:04
It works just the same way.
88
304931
1373
duvarlara da set gerekir.
05:07
And people always ask me if I have to add cement to the mud,
89
307340
4033
Bana hep gelen soru, çamura çimento eklemek gerekip gerekmediği,
05:11
and the answer is no.
90
311397
1475
ve cevabım hayır, gerekmiyor.
05:13
There is no stabilizer, no coating on these walls,
91
313311
3739
Bu duvarlarda sabitleyici, kaplama yok,
05:17
only in the foundation.
92
317074
1324
yalnızca temelde var.
05:20
So this is the close-up of the wall
93
320294
1818
Burada duvarı yakın plan görüyorsunuz
05:22
after 10 rainy seasons,
94
322136
3460
10 yağmur mevsiminden sonra,
05:25
and as much as I grew a bit older,
95
325620
2440
ben nasıl yaşlandıysam,
05:28
the wall got some wrinkles as well.
96
328084
1722
duvarın da bazı kırışıkları oluşmuş.
05:29
The edges my not be as sharp as before,
97
329830
2167
Kenarlar eskisi kadar keskin değil,
05:32
but it still looks pretty good,
98
332021
2152
ancak yine de iyi görünüyor.
05:34
and if it needs repairing,
99
334197
1730
Üstelik tamir gerektiğinde,
05:35
it is really easy to do.
100
335951
1991
bunu yapmak da gerçekten kolay.
05:37
You just take the broken part,
101
337966
1743
Yalnızca bozuk kısmı alıyorsunuz,
05:39
make it wet, and put it back on the wall,
102
339733
2738
ıslatıp duvara geri koyuyorsunuz.
05:42
and it will look the same as before.
103
342495
2023
Eskisinin aynısı oluyor.
05:44
Wish that would work on me, too.
104
344542
1543
Keşke bu bende de işe yarasaydı.
05:46
(Laughter)
105
346109
3301
(Kahkahalar)
05:50
Yeah, and the great thing is,
106
350685
2156
Evet ve en harika kısmı şu ki
05:52
if an earth wall is not needed anymore,
107
352865
2421
eğer toprak duvara artık ihtiyaç yoksa,
05:55
it can go back to the ground it came from,
108
355310
3241
geldiği yere geri dönebiliyor.
05:58
turn into a garden,
109
358575
1908
Bir bahçeye dönüşebiliyor
06:00
or get fully recycled without any loss of quality.
110
360507
3523
veya kalite kaybı olmaksızın tamamen geri dönüştürülebiliyor.
06:04
There's no other material that can do this,
111
364607
2091
Bunu yapabilen başka malzeme yok,
06:06
and this is why mud is so excellent in terms of environmental performance.
112
366722
4325
tam da bu nedenle toprak, çevresel performans açısından mükemmel seçim.
06:12
What about the economic sustainability?
113
372421
2135
Peki ya ekonomik sürdürülebilirlik?
06:15
When we built the school,
114
375252
1266
Okulu inşa ederken,
06:16
I practically lived on the construction site,
115
376542
2377
neredeyse inşaat alanında yaşadım sayılır.
06:18
and in the evening, I used to go with the workers to the market,
116
378943
3024
Akşamları, işçilerle beraber pazara gidiyor,
06:21
and I could see how they spent their money.
117
381991
2076
paralarını nasıl harcadıklarını görüyordum.
06:24
And they would buy the vegetables from their neighbors,
118
384984
3300
Sebzeleri komşularından satın alıyorlardı,
06:28
they would get a new haircut or a new blouse from the tailor.
119
388308
3285
saçlarını kestiriyor ya da terziden yeni bir bluz alıyorlardı.
06:32
And because the main part of the building budget
120
392858
3858
Ve inşaat bütçesinin başlıca kısmı
06:36
was spent on craftsmanship,
121
396740
2145
işçiliğe harcandığından,
06:38
the school wasn't just a building,
122
398909
2432
okul yalnızca bir bina değil,
06:41
it became a real catalyst for local development,
123
401365
4164
yerel kalkınma için bir katalizör görevi de görüyordu,
06:45
and that made me happy.
124
405553
1500
bu da beni mutlu ediyordu.
06:48
If I had designed the school in cement and steel,
125
408989
2398
Eğer okulu çimento ve çelikten tasarlasaydım,
06:51
this money would have been exported and lost for those families.
126
411411
3603
bu para ülke dışına gidecek ve bu ailelere yaramayacaktı.
06:56
(Applause)
127
416514
4174
(Alkışlar)
07:01
The building budget at that time was 35,000 euros --
128
421935
3571
O zamanlar inşaat bütçesi 35.000 Euro idi...
07:05
it's probably doubled by now --
129
425530
1961
Şimdiye muhtemelen iki katına çıkmıştır.
07:07
and this is a lot of money for that region,
130
427515
3088
Ve bu tutar, bu bölge için çok para demek.
07:10
and especially because this money is working within the community
131
430627
4005
Hele ki toplum içinde kalıyor,
07:14
and rotating fast,
132
434656
1278
hızlı el değiştiriyor,
07:15
and not on the stock market.
133
435958
1682
ve borsaya dahil olmuyorsa.
07:18
So when it comes to the economic sustainability of my project,
134
438402
4857
Dolayısıyla, projemin ekonomik sürdürülebilirliği sözkonusu ise,
07:23
my main question is, who gets the profit?
135
443283
3246
Sorduğum başlıca soru: Kim kar edecek?
07:28
How many of you in here
136
448949
2017
Aranızda kaç kişinin,
07:30
have some experience living in a mud house?
137
450990
2182
Çamurdan bir evde yaşama deneyimi var?
07:33
Chris Anderson, where is your hand?
138
453514
2037
Chris Anderson, elini göremiyorum?
07:35
(Laughter)
139
455575
1057
(Kahkahalar)
07:36
You? OK.
140
456656
1174
Siz mi? Peki.
07:39
Yeah.
141
459139
1151
Evet.
07:40
It seems totally out of our focus,
142
460314
3165
İlgi alanımızın tamamen dışında,
07:43
but approximately three billion people all around the planet
143
463503
4634
ancak gezegenimizde yaklaşık üç milyar kişi
07:48
are living in earth houses,
144
468161
2483
toprak evlerde yaşıyor.
07:50
and it is a traditional building material
145
470668
2286
Toprak, Avrupa'da da en az Afrika'daki kadar
07:52
in Europe just as much as in Africa.
146
472978
2713
geleneksel bir yapı malzemesi.
07:58
Strangely enough,
147
478076
1541
Garip olan şu ki
07:59
mud is not considered worthy of being studied at universities ...
148
479641
3665
çamura, üniversitelerde okutulacak kadar değer verilmiyor.
08:04
so I brought the dirt to Harvard,
149
484281
3198
Bu yüzden Harvard'a toprak getirdim,
08:07
(Laughter)
150
487503
2207
(Kahkahalar)
08:09
precisely 60 tons of dirt right in front of the main facade
151
489734
3976
tam olarak 60 ton toprağı Tasarım Yüksek Okulu'nun
08:13
of the Graduate School of Design.
152
493734
1602
ana binasının önüne yığdım.
08:17
Students and faculty rolled up their sleeves,
153
497478
2144
Öğrenciler ve akademisyenler kolları sıvadı,
08:19
got their hands dirty
154
499646
1155
ellerini toprağa buladı
08:20
and transformed the front into a warm place for people to gather.
155
500825
3399
ve ön alanı insanları buluşturacak samimi bir yere çevirdiler.
08:25
Children would climb the structures,
156
505248
1716
Çocuklar bu yapılara tırmandı,
08:26
skaters would ride the ramp,
157
506988
1517
patenciler rampadan kaydı,
08:28
students having lunch breaks,
158
508529
1746
öğrenciler öğle molalarında oturdu.
08:30
and it was particularly fascinating to see how many people were touching the wall,
159
510299
4072
Özellikle etkileyici olan ise, çok sayıda insanı duvarlara dokunurken görmekti.
08:34
and we usually don't go around cities caressing our facades, right?
160
514395
3853
Şehirde dolaşırken binaların cephelerini pek okşamıyoruz, değil mi?
08:38
(Laughter)
161
518272
1861
(Kahkahalar)
08:44
(Laughter)
162
524366
2647
(Kahkahalar)
08:48
Of course, this was a small-scale project,
163
528603
2007
Elbette bu ufak ölçekli bir projeydi
08:50
but in terms of awareness-building and in terms of education,
164
530634
3096
ancak farkındalık yaratmada ve eğitim konusunda
08:53
it was like an acupuncture trigger point.
165
533754
2530
bir tür akupunktur noktası görevi yaptı.
08:57
And in fact, in more and more countries,
166
537701
3580
Oysa, giderek daha çok ülkede
09:01
load-bearing earthen structures are not allowed to be built anymore
167
541305
4985
yük taşıyabilen toprak yapıların inşasına artık izin verilmiyor.
09:06
although they're traditional and have lasted for hundreds of years,
168
546314
3502
Geleneksel olmalarına ve yüzlerce yıl dayanmalarına rağmen...
09:09
and not because the material is weak,
169
549840
2016
Bu durum, malzemenin zayıflığından değil;
09:11
but because there are no architects and engineers
170
551880
3152
bu tür malzemeyle çalışabilecek mimar ya da mühendislerin
09:15
who know how to deal with that material.
171
555056
2436
olmamasından kaynaklanıyor.
09:17
So education on all levels,
172
557516
1674
Dolayısıyla, her seviyede,
09:19
for craftsmen, engineers and architects,
173
559214
2676
işçiler, mühendisler ve mimarlar için
09:21
is really strongly needed.
174
561914
1767
kesinlikle eğitim şart.
09:24
Equally important is technological development,
175
564085
3344
Teknolojik gelişme de eşit derecede önemli;
09:27
like prefabrication developed by my colleague Martin Rauch,
176
567453
3093
meslektaşım, Avusturyalı sanatçı ve toprak yapılar uzmanı
09:30
who is an Austrian artist and expert in earthen structures.
177
570570
3986
Martin Rauch'un geliştirdiği prefabrik yapıtaşları gibi.
09:34
And he has created technologies for rammed earth elements,
178
574580
3610
Martin, preslenmiş topraktan yapı elemanları
09:38
for prefabrication of rammed earth elements
179
578214
2433
ve prefabrik yapılara dair teknikler geliştirdi.
09:40
that include insulation, wall heatings and coolings
180
580671
3761
Bu yapı elemanları yalıtım, ısıtma, soğutma
09:44
and all sorts of electrical fittings
181
584456
1801
ve türlü elektrik tesisatı içeriyor.
09:46
that can be layered to multistoried buildings,
182
586281
2293
Çok katlı binalarda katmanlı olarak kullanılıyor.
09:48
and this is important in order to scale up
183
588598
2677
Bu, binaların yükseltilmesinde
09:51
and in order to [speed] up the processes,
184
591299
1968
ve sürecin hızlanmasında önem taşıyor.
09:53
like in the Ricola Herb Center in Switzerland.
185
593291
3300
İsviçre'deki Ricola Herb Center'da olduğu gibi.
09:58
And finally, we need good built projects
186
598555
3128
Ve son olarak, sağlam inşaat projelerine ihtiyacımız var.
10:01
that prove you can build with an ancient material
187
601707
3095
Eski bir malzemenin modern tarzda kullanılabileceğini
10:04
in a very modern way.
188
604826
1868
kanıtlayabilmek gerekiyor.
10:07
It is not a matter of how old a material is;
189
607434
3694
Konu, bir malzemenin ne kadar eski olduğu değil,
10:11
it's a matter of our creative ability to use it today.
190
611152
3481
bizim onu bugün bile kullanabilecek yaratıcı kabiliyete sahip olmamız.
10:16
These, for example, are three hostels
191
616936
2255
Örneğin, bunlar Çin'de,
10:19
that I did in China in the village Baoxi,
192
619215
2347
Baoxi köyünde inşa ettiğim üç hostel.
10:21
about six hours by bus from Shanghai.
193
621586
2786
Köy, Şangay'dan otobüsle 6 saat mesafede.
10:25
The outside shape is woven bamboo,
194
625859
2691
Dış çeperi bambudan örülmüş,
10:28
and the inside core is stones and rammed earth.
195
628574
3563
içteki nüve ise taş ve sıkıştırılmış toprak.
10:33
And it is a traditional building material.
196
633058
2456
Bu, geleneksel bir yapı malzemesi.
10:35
Even large parts of the Great Wall of China
197
635538
2193
Çin Seddi'nin büyük bir kısmı bile,
10:37
have been built with rammed earth,
198
637755
1645
sıkıştırılmış topraktandı.
10:39
but it's getting replaced by concrete.
199
639424
2293
Gerçi artık yerine beton kullanılıyor.
10:42
And this trend is happening very fast.
200
642411
3474
Bu trend çok hızlı yayılıyor:
10:45
Within only a couple of years,
201
645909
2976
Yalnızca birkaç sene içinde,
10:48
China has consumed more cement than the United States
202
648909
2993
Çin; Amerika'nın 20. yüzyılda kullandığından
10:51
in the entire 20th century.
203
651926
2236
daha fazla çimento tüketti.
10:54
And this trend of replacing natural building materials
204
654618
3509
Doğal yapı malzemelerinin yerine,
10:58
with materials that require a lot of energy,
205
658151
2253
daha fazla güç gerektiren,
11:00
that are energy-intensive,
206
660428
1786
enerji-tüketici,
11:02
and that emit CO2
207
662238
2041
karbondioksit yayan malzemeler kullanımı
11:04
is really clearly contributing to climate change.
208
664303
3340
küresel ısınmaya da katkıda bulunuyor.
11:07
And we have alternatives,
209
667667
1413
Birçok alternatifimiz var,
11:09
such as mud, stones, timber, bamboo, earth,
210
669104
4251
çamur, taş, ağaç, bambu toprak gibi seçenekler
11:13
that are totally effective options for all sorts of purposes.
211
673379
3888
tüm amaçlara etkin şekilde hizmet edebiliyor.
11:17
This, for example, is an office building that we did
212
677926
2547
Örneğin bu, Avusturya'da, Omicron Electronics için
11:20
for Omicron Electronics in Austria.
213
680497
2381
inşa ettiğimiz bir ofis binası.
11:22
Mud is healthy for the planet, but also for the human bodies,
214
682902
2897
Çamur yalnızca gezegen değil insan bedeni için de sağlıklı
11:25
and the material is low-tech,
215
685823
2642
ve ilkel bir teknoloji olmasına rağmen,
11:28
but the performance is high-tech.
216
688489
2223
yüksek teknolojik performansa sahip.
11:30
The earth walls keep the highly sophisticated tools in the building safe
217
690736
4079
Toprak duvarlar, nemi doğal olarak dengeleyerek binanın içindeki
11:34
by naturally regulating moisture.
218
694839
1911
yüksek donanımlı aygıtları koruyor.
11:37
And this wall in my own home
219
697590
3512
Bu gördüğünüz, benim evimin duvarı,
11:41
is our humidfier.
220
701126
1428
nemlendirici görevi görüyor.
11:44
We love our six tons of dirt at home
221
704372
2930
Evimizdeki altı tonluk toprağı;
11:47
not only because it's healthy and sustainable.
222
707326
2490
yalnızca sağlıklı ve sürdürülebilir olduğundan değil,
11:50
Its archaic warmth is touching deep within.
223
710397
3056
kadim sıcaklığını içimizde hissettiğimiz için de seviyoruz.
11:54
My personal dream is to build a mud skyscraper right in Manhattan.
224
714708
4722
Hayalim, Manhattan'da çamurdan birgökdelen inşa etmek.
11:59
(Laughter)
225
719820
2039
(Kahkahalar)
12:01
Yeah.
226
721883
1151
Tabii.
12:03
(Applause)
227
723058
2199
(Alkışlar)
12:05
And this dream isn't so crazy
228
725281
1549
Çok çılgın bir hayal sayılmaz.
12:06
if you think of the mud city of Shibam in Yemen
229
726854
2192
Yemen'de, Shibam'daki çamur kenti düşünün.
12:09
that was built in the 16th century
230
729070
1865
16. yüzyılda inşa edildi
12:10
and has lasted now for 500 years.
231
730959
3268
ve 500 yılı devirdi.
12:15
What was possible that long ago is possible today as well,
232
735267
4107
O kadar zaman önce mümkünse bugün de mümkün olabilir.
12:19
and we can apply all our technical know-how
233
739398
3604
Tüm teknik uzmanlığımızı; bu kadim malzemelerin,
12:23
to these ancient materials
234
743026
2010
ihtiyaçlarımız ve hayallerimizi
12:25
so that it meets our needs and our dreams.
235
745060
3602
gerçekleştirmesi için kullanabiliriz.
12:30
All around us,
236
750403
1874
Dört bir yanımızda
12:32
and just below our feet ...
237
752301
1752
ve ayağımızın hemen altında
12:35
are wonderful natural building materials.
238
755060
2767
müthiş, doğal yapı malzemeleri bulunuyor.
12:37
Let's use them.
239
757851
1375
Onları kullanalım.
12:40
And I deeply believe
240
760221
1916
Gönülden inanıyorum ki
12:42
our homes, our work spaces, our cities
241
762161
2753
evlerimiz, işyerlerimiz, şehirlerimiz
12:45
would become more healthy and sustainable
242
765716
2579
böylece daha sağlıklı, sürdürülebilir,
12:49
and more humane
243
769540
1222
daha insancıl
12:52
and beautiful.
244
772087
1206
ve daha güzel olacak.
12:53
Thank you.
245
773932
1151
Teşekkür ederim.
12:55
(Applause)
246
775107
5043
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7