For survivors of Ebola, the crisis isn't over | Soka Moses

36,892 views ・ 2018-04-14

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Sevgül Demir Gözden geçirme: Nevaz Mescioğlu
00:12
June 13, 2014
0
12760
3536
13 Haziran 2014
00:16
started as a routine Friday
1
16320
2376
Liberya'ın başkenti Monrovia'daki Redemption Hastanesi'nde
00:18
in Redemption Hospital in Monrovia, the capital of Liberia.
2
18720
3280
sıradan bir Cuma günü olarak başladı.
00:23
Redemption is the largest free public health hospital in the city.
3
23120
3360
Redemption, şehirdeki en büyük ücretsiz halk sağlığı hastanesidir.
00:27
We are called upon to serve hundreds of thousands of people.
4
27240
3320
Bizden yüz binlerce insana hizmet etmemiz istenir.
En iyi durumda bile bu, kaynaklarımız üzerinde yük oluşturmaktadır.
00:31
In the best of times it puts strain on our resources.
5
31320
2960
00:34
Monthly supplies run out within weeks,
6
34880
2016
Bir aylık malzeme birkaç hafta içinde tükenmekte
00:36
and patients without beds would be seated in chairs.
7
36920
2560
ve yatağı olmayan hastalar sandalyelerde oturtulmakta.
00:40
That summer, we had a nurse who had been sick for a while.
8
40720
3056
O yaz bir süredir hasta olan bir hemşiremiz vardı.
00:43
Sick enough to be admitted in our hospital.
9
43800
2320
Hastaneye yatırılacak kadar hastaydı.
00:46
But our treatment didn't seem to be helping her;
10
46880
2256
Ama tedavimiz ona yardım ediyormuş gibi görünmüyordu,
00:49
her symptoms were getting worse:
11
49160
1576
semptomları kötüleşiyordu.
00:50
diarrhea, severe abdominal pain, fever and weakness.
12
50760
3920
İshal, şiddetli karın ağrısı, ateş ve halsizlik.
00:55
On that particular Friday, she developed severe respiratory distress,
13
55440
4136
O cuma, ağır solunum yetmezliği gelişti
00:59
and her eyes were menacingly red.
14
59600
1760
ve gözleri tehlikeli bir şekilde kırmızıydı.
01:03
One of my fellow doctors, a general surgeon,
15
63040
2656
Doktor arkadaşlarımdan genel cerrah olan biri,
01:05
became suspicious of her condition.
16
65720
1736
onun durumundan şüphelendi.
01:07
He said her symptoms were suggestive of Ebola.
17
67480
2960
Görülen semptomların Ebola'yı akla getirdiğini söyledi.
Onu sıkı bir gözetim altında tuttuk, ona yardım etmeye çalıştık.
01:11
We kept a close watch on her, we tried to help her.
18
71200
3016
01:14
We were treating her for malaria, typhoid and gastroenteritis.
19
74240
4656
Sıtma, tifo ve mide bağırsak iltihabı tedavisi yapıyorduk.
01:18
We didn't know it, but by then it was too late.
20
78920
2800
Ebola olduğunu bilmiyorduk ama artık çok geçti.
01:23
The next morning I walked in to check on my patient.
21
83600
2456
Ertesi sabah hastamı kontrol etmek için içeri girdim.
01:26
I could tell by the look in her eyes that she was filled with fear.
22
86080
3160
Gözlerindeki bakıştan korku dolu olduğunu anlayabiliyordum.
01:29
I gave her reassurance, but shortly after ...
23
89960
2440
Onun içini rahatlattım ama çok geçmeden
01:33
she died of Ebola.
24
93680
1360
Ebola'dan öldü.
01:37
For me, her death was very personal.
25
97960
2216
Onun ölümü benim için çok kişiseldi.
01:40
But this was just the beginning.
26
100200
1600
Ama bu sadece başlangıçtı.
01:42
A virtual biological bomb had exploded.
27
102640
3160
Gerçek bir biyolojik bomba patlamıştı.
01:46
But the word spread faster than the virus, and panic spread across the hospital.
28
106840
4120
Ama haber virüsten hızlı yayıldı ve hastanede panik başladı.
01:52
All the patients ran away.
29
112560
3000
Tüm hastalar kaçıp gittiler.
01:56
Then, all the nurses and doctors ran away.
30
116560
4360
Sonra tüm hemşireler, doktorlar kaçtı.
02:02
This was the beginning of our medical tsunami --
31
122400
2856
Bu bizim medikal tsunamimizin başlangıcıydı,
02:05
the devastating Ebola virus
32
125280
1816
ülkemizin tarihinde silinmez bir iz bırakan
02:07
that left an indelible scar in our country's history.
33
127120
2680
yıkıcı Ebola virüsü.
02:10
I was not trained for this.
34
130600
1800
Bunun eğitimini görmemiştim.
02:13
I had just graduated from medical school two years before.
35
133000
3696
Daha iki yıl önce tıptan mezun olmuştum.
02:16
At this time,
36
136720
1936
O dönem
02:18
my total knowledge about Ebola came from a one-page article
37
138680
3096
Ebola hakkındaki tüm bilgim tıp okulunda okumuş olduğum
02:21
I had read in medical school.
38
141800
1640
bir sayfalık bir makaleden ibaretti.
02:24
I perceived the disease as so dangerous,
39
144480
2856
Bu hastalığı o kadar tehlikeli olarak görüyordum ki
02:27
this one page in essence had convinced me to run out of the hospital, too,
40
147360
4896
bir Ebola vakası olduğunu duyar duymaz
o bir sayfa beni de hastaneden kaçıp gitmeye ikna etmişti.
02:32
the moment I heard of a case of Ebola.
41
152280
1920
02:34
But when it finally happened, I stayed on and decided to help.
42
154920
3776
Ama sonunda yerimde kalıp yardım etmeye karar verdim
02:38
And so did several other brave health care professionals.
43
158720
3480
ve diğer birkaç cesur sağlık çalışanı da böyle yaptı.
02:43
But we would pay a heavy price.
44
163200
2176
Ama ağır bir bedel ödeyecektik.
02:45
Many persons and health professionals had become high-risk contacts.
45
165400
3936
Birçok kişi ve sağlık çalışanı yüksek riskli hâle gelmişti.
02:49
This actually meant 21 days counting to potentially disease or death.
46
169360
4560
Bu aslında hastalık veya ölüm potansiyeli olan 21 gün anlamına geliyordu.
02:55
Our health systems were fragile,
47
175240
2056
Sağlık sistemlerimiz hassastı,
02:57
our health workers lacked skills and training.
48
177320
2320
sağlık çalışanlarımızın uzmanlığı ve eğitimi yoktu.
03:00
So in the weeks and months that followed,
49
180960
1976
Bu yüzden, izleyen haftalarda ve aylarda
03:02
health workers were disproportionately affected by the Ebola virus disease.
50
182960
4376
sağlık çalışanları Ebola virüsünden fazlasıyla etkilenmişti.
03:07
More than 400 nurses, doctors and other health professionals became infected.
51
187360
5856
400'den fazla hemşire, doktor ve diğer sağlık çalışanları hastalığa yakalandı.
03:13
Unfortunately, my friend, the general surgeon
52
193240
3416
Ne yazık ki, o ilk vakada
semptomları doğru bir şekilde tanımlayan genel cerrah arkadaşım
03:16
who correctly identified the symptoms in that first case
53
196680
3080
03:20
became one of the casualties.
54
200560
1680
ölenlerden biri oldu.
03:26
On July 27, the president of Liberia
55
206040
2696
27 Temmuz'da Liberya Başkanı
03:28
imposed quarantine on the worst-affected areas.
56
208760
3120
en kötü şekilde etkilenen bölgelerde karantina uygulaması başlattı.
03:32
She closed all the schools and universities
57
212960
2296
Tüm okulları ve üniversiteleri kapattı,
03:35
and shut down many public events.
58
215280
2016
birçok halk etkinliğine son verdi.
03:37
Four days later,
59
217320
1736
Dört gün sonra,
03:39
the United States Peace Corps
60
219080
1856
ABD Barış Gönüllüleri
03:40
pulled out of Liberia, out of Sierra Leone and Guinea
61
220960
4016
Ebola nedeniyle
Liberya, Sierra Leone ve Gine'den çekildi.
03:45
due to Ebola.
62
225000
1200
03:47
In August, six weeks after the nurse died,
63
227760
3256
Hemşirenin ölümünden altı hafta sonra, yani Ağustos'ta
03:51
hundreds of people were dying of the disease each week.
64
231040
3056
her hafta yüzlerce insan hastalıktan ölüyordu.
03:54
People were dying in the streets.
65
234120
1600
İnsanlar sokaklarda ölüyorlardı.
03:56
Over the months that followed,
66
236720
1456
Bunu izleyen aylarda,
03:58
West Africa would lose thousands of people to Ebola virus disease.
67
238200
3776
Batı Afrika, Ebola virüsü hastalığından binlerce kişiyi kaybedecekti.
04:02
In August, I joined a team to set up the Ebola treatment unit
68
242000
4216
Ağustos ayında Monrovia'daki JFK Hastanesi'nde
04:06
at JFK hospital in Monrovia.
69
246240
2536
Ebola tedavi birimini oluşturan bir ekibe katıldım.
04:08
I was charged with running the second Ebola treatment unit in the city.
70
248800
4040
Şehirdeki ikinci Ebola tedavi birimini yürütmekle görevlendirildim.
04:13
Our unit provided hope for thousands of patients, families and communities.
71
253360
4720
Birimimiz binlerce hasta, aile ve topluluk için umut verdi.
04:19
I not only provided care, I came face to face with Ebola.
72
259120
4416
Sadece bakım sağlamakla kalmadım, Ebola ile yüz yüze geldim.
04:23
Living every day as a high-risk Ebola virus disease contact
73
263560
4096
Salgının en kötü döneminde,
her günü Ebola virüsü riski altında geçirmek
04:27
during the worst of the outbreak
74
267680
1616
04:29
was one of my worst experiences.
75
269320
1735
en berbat anılarımdan birisiydi.
04:31
I started counting 21 days every day.
76
271079
2817
21 günü her gün saymaya başladım.
04:33
I lived every moment anticipating the onset of symptoms of the disease.
77
273920
4536
Her anımı hastalığın semptomlarının başlamasını bekleyerek yaşadım.
04:38
I measured my body temperature several times.
78
278480
2936
Defalarca ateşimi ölçüyordum.
04:41
I showered with chlorinated water,
79
281440
2136
Klorlu suyla duş alıyordum.
04:43
more concentrated than actually recommended.
80
283600
2456
Normalde tavsiye edilenden daha yoğun klorla.
04:46
I chlorinated my phones, my pants, my hands, my car.
81
286080
3856
Telefonlarımı, pantolonlarımı, ellerimi, arabamı klorluyordum.
04:49
My clothes became bleached.
82
289960
1800
Giysilerim beyazlaşmıştı.
04:54
Those days you were alone,
83
294000
1776
O günlerde tek başınasınız.
04:55
people were so afraid of touching anybody.
84
295800
3136
İnsanlar herhangi bir kişiye dokunmaktan çok korkuyorlardı.
04:58
Everyone was counted as a potential contact.
85
298960
3176
Herkes potansiyel bir tehdit olarak görülüyordu.
05:02
Touching would make them sick.
86
302160
1536
Dokunmak onları hasta edecekti.
05:03
I was stigmatized.
87
303720
1200
Damgalanmıştım.
05:05
But if that was what it was for me, who was symptom-free,
88
305600
4016
Ama semptomları taşımayan biri olarak benim için bu böyleyse
05:09
imagine what it was for someone who actually had symptoms,
89
309640
3896
gerçekten semptomları taşıyan, Ebola virüsüne sahip biri için
05:13
someone who had Ebola.
90
313560
1920
bunun nasıl bir şey olduğunu düşünün.
05:18
We learned that to treat Ebola successfully,
91
318400
2496
Ebola'yı başarıyla tedavi etmek için toplumun normal kurallarından bazılarını
05:20
we had to suspend some of the normal rules of society.
92
320920
2920
göz ardı etmemiz gerektiğini öğrendik.
05:25
Our president declared a state of emergency in August
93
325160
3016
Ağustos'ta başkanımız olağanüstü hâl ilan etti
05:28
and suspended certain rights.
94
328200
1640
ve bazı hakları askıya aldı.
05:30
And the national police even supported our work during the Ebola response.
95
330480
3760
Hatta ulusal polis salgın çalışmalarımızı destekledi.
05:36
In February 2015, gang members came in for isolation
96
336960
3376
Şubat 2015'te, çete üyeleri karantinaya alınmak için
05:40
in our Ebola isolation unit.
97
340360
1880
Ebola karantina birimimize geldi.
Aynı zamanda Monrovia'nın VIP Çocukları olarak biliniyorlardı.
05:43
They were also know as the VIP Boys of Monrovia,
98
343040
2856
05:45
terrifying small-time drug addicts
99
345920
2376
Bunlar korkunç ufak çaptaki uyuşturucu bağımlılılarıydı.
05:48
whose presence could instill a tremendous amount of fear,
100
348320
2856
Yasal olarak silah taşıyamasalar da
05:51
although they could not legally carry guns.
101
351200
2680
varlıkları çok büyük korkuya neden oluyordu.
05:56
They underwent quarantine for 21 days in our unit and were not arrested.
102
356960
3896
Birimimizde 21 gün karantinaya alındılar ve tutuklanmadılar.
06:00
We told the police,
103
360880
1880
Polise dedik ki
06:03
"If you arrest them here,
104
363880
1920
"Eğer onları burada tutuklarsanız
06:07
they will stop coming, they won't get treated.
105
367320
2480
buraya gelmekten vazgeçecekler, tedavi olmayacaklar
06:10
And the Ebola virus will continue to spread."
106
370960
2560
ve Ebola virüsü yayılmaya devam edecek."
06:14
The police agreed, and we were able to treat the VIP Boys,
107
374440
2936
Polis kabul etti ve VIP Çocukları tedavi edebildik.
06:17
and they did not have to worry about being arrested while in the unit.
108
377400
3560
Onlar birimimizdeyken tutuklanma endişesi yaşamak zorunda kalmayacaklardı.
06:22
Over the course of the outbreak, West Africa had almost 29,000 cases.
109
382480
5096
Salgın boyunca Batı Afrika'da yaklaşık 29.000 vaka oldu.
06:27
More than 11,000 people died.
110
387600
3176
11.000'i aşkın insan öldü.
06:30
And that included 12 of my fine colleagues at John F. Kennedy hospital in Monrovia.
111
390800
4480
Monrovia'daki JFK Hastanesi'nden 12 arkadaşım da bu sayıya dahil.
06:46
In June 2016, exactly 23 months after my first Ebola patient died,
112
406640
5536
Haziran 2016'da, ilk Ebola hastamın ölümünden tam 23 ay sonra
06:52
Liberia declared its Ebola outbreak ended.
113
412200
2680
Liberya, Ebola salgınının sona erdiğini ilan etti.
06:55
We thought that once the outbreak ended,
114
415800
2416
Salgın biter bitmez
06:58
so did the problems.
115
418240
1896
sorunların da biteceğini düşünmüştük.
07:00
We hoped that life would go back to normal.
116
420160
2120
Hayatın normale döneceğini ummuştuk.
07:03
Today, there are more than 17,000 survivors in West Africa.
117
423440
4216
Bugün Batı Afrika'da Ebola'dan hayatta kalan 17.000'i aşkın kişi var.
07:07
People who actually had Ebola virus disease,
118
427680
2696
Ebola virüsü hastalığına yakalanan insanlar
07:10
lived through it and survived.
119
430400
2736
bunu atlatıp hayatta kaldılar.
07:13
We counted survival rate as a success:
120
433160
2840
Hayatta kalma oranını bir başarı olarak gördük;
07:16
the end of suffering for the patient and fulfilling joy for families.
121
436880
3416
hasta için acının son bulması ve ailelerin mutlu olması.
07:20
Every discharge from the unit was a moment of jubilation.
122
440320
3376
Birimden taburcu olan her hasta, coşkulu bir sevinç anı demekti.
07:23
At least so we thought.
123
443720
1720
En azından biz öyle düşünüyorduk.
07:26
The best description of the moment of discharge
124
446800
2376
Tahliye anının en iyi tanımı
07:29
and a rare glimpse into the moment that defines our life post-Ebola
125
449200
3896
ve Ebola sonrası hayatımızı tanımlayan anın içine nadir bir bakış,
en iyi arkadaşım ve bir doktor olan Philip Ireland'ın
07:33
was vividly expressed in the words of my best friend
126
453120
2776
07:35
and fellow doctor, Philip Ireland, in an interview with "The Times."
127
455920
3720
The Times ile yaptığı röportajda canlı bir şekilde dile getirildi.
07:40
He said at the time of his release,
128
460800
2256
Taburcu olduğu anı şöyle anlatıyor:
07:43
"There were a lot of people there from JFK hospital:
129
463080
3496
"JFK Hastanesi'nden çok fazla kişi vardı;
07:46
my family, my elder brother, my wife was there.
130
466600
3040
ailem, ağabeyim ve eşim oradaydı.
07:50
A lot of other doctors were there, too, and members of the media were there.
131
470280
3936
Bir sürü doktor da vardı, medya üyeleri de oradaydı.
07:54
And I felt like Nelson Mandela, it felt like the 'Long Walk to Freedom,'
132
474240
4256
Nelson Mandela gibi hissettim,
"Özgürlüğe Giden Uzun Yol" gibi hissettirdi.
07:58
and I walked and raised my hands to the heaven,
133
478520
2216
Yürüdüm ve ellerimi cennete doğru kaldırdım,
08:00
thanking God for saving my life."
134
480760
2640
beni kurtardığı için Tanrı'ya şükrettim."
08:04
And Philip said, "Then I saw something else.
135
484680
2160
Philip dedi ki; "Zira bir şey gördüm.
08:07
There were a lot of crying people, people happy to see me.
136
487760
3216
Çok fazla ağlayan insan vardı, beni gördüğüne sevinen insanlar.
08:11
But when I got close to anybody, they backed away."
137
491000
4160
Ama ben yaklaştıkça geri kaçtılar."
08:17
For many Ebola survivors, society still seems to be backing away,
138
497320
3416
Çoğu Ebola gazisi normal bir yaşam sürmeye çalışsa bile
08:20
even as they struggle to lead a normal life.
139
500760
2416
toplum hâlâ kaçıyor gibi görünüyor.
08:23
For these survivors, life can be compared to another health emergency.
140
503200
4480
Kurtulanlar için hayat diğer sağlık sorunlarıyla karşılaştırılabilir.
08:29
They may suffer debilitating joint and body pain.
141
509120
2976
Zayıf eklemlerden ve vücut ağrısından dolayı acı çekebilirler.
08:32
The suffering gradually decays over time for most.
142
512120
2376
Bu acı genelde zamanla azalır.
08:34
However, many continue to bear intermittent pain.
143
514520
4856
Ancak çoğu, aralıklı olarak acı çekmeye devam ediyor.
08:39
Some survivors are blind, others have neurological disabilities.
144
519400
3760
Bazı hayatta kalanlar görme engelli, diğerleri nörolojik engellere sahip.
08:44
Some survivors experience stigmatization every day, in many ways.
145
524280
4056
Kurtulanlardan bazıları hemen her gün çeşitli şekillerde hasta damgası yiyor.
08:48
A lot of children are orphans.
146
528360
1856
Çoğu çocuk yetim.
08:50
Some survivors experience post-traumatic stress disorder.
147
530240
3000
Bazıları travma sonrası stres bozukluğu geçiriyor.
08:54
And some survivors lack opportunity for education.
148
534120
3040
Bazılarının yeterli eğitim imkânı yok.
08:59
Even families can be split apart by fear of Ebola, too.
149
539080
3080
Hatta aileler bile Ebola korkusuyla bölünebiliyorlar.
09:04
There's no definitive cure for transmitting Ebola virus through sex.
150
544160
3376
Seks ile aktarılan Ebola virüsü için ise kesin bir çözüm yok.
09:07
However, there are successful interventions for prevention.
151
547560
4120
Ancak, başarılı koruma müdahaleleri mevcut.
09:12
We have worked hard on semen testing,
152
552640
2696
Meni testi, davranışsal danışmanlık,
09:15
behavioral counseling, safe sex promotion and research.
153
555360
3280
güvenli seksin tanıtımı ve araştırılması üzerine çok çalıştık.
09:20
For the past year, there have been no cases of sexual transmission.
154
560160
3656
Geçen yıl, cinsel bulaşmaya dair herhangi bir kayıt yoktu.
09:23
But some male survivors have lost their spouses
155
563840
2336
Ancak hastalığı atlatan bazı erkekler,
09:26
out of fear they will be infected with Ebola.
156
566200
2536
Ebola bulaşma korkusu yüzünden eşlerini kaybettiler.
09:28
That's how families are torn apart.
157
568760
2080
Aileler böyle parçalandı.
09:33
Another tremendous challenge for Ebola survivors
158
573000
2416
Ebola'dan kurtulanlar için bir diğer büyük zorluk ise
09:35
is obtaining adequate health care.
159
575440
1840
yeterli sağlık hizmetine erişmek.
09:37
In theory, Liberia's public health services are free of charge.
160
577960
5496
Teoride, Liberya'nın kamu sağlık hizmetleri ücretsiz.
09:43
In practice, our health system lacks the funding and capacity
161
583480
4416
Pratikte, sağlık sistemimiz ihtiyaç duyulduğu noktada
09:47
to expand care to all at the point of need.
162
587920
2920
bakımları geliştirmek için yeterli fon ve kapasiteye sahip değil.
09:53
Many survivors have waited many months to undergo surgery
163
593120
3176
Hayatta kalanların çoğu, katarakt ameliyatı için aylarca beklediler.
09:56
to heal their blinding cataracts.
164
596320
1800
09:59
Few had to relive the traumatic experience,
165
599200
2656
Bir kısmı kabul noktasında Ebola için yeniden kan testine girdiğinde
10:01
when their blood was retested for Ebola at the point of admission.
166
601880
3536
travmaları tekrar yaşadı.
10:05
Some survivors experienced delayed or deferred admission
167
605440
3216
Bazı hastalar kısıtlı yatak kapasitesinden dolayı
10:08
due to limited bed capacity.
168
608680
1600
kabullerini geç ya da ertelenmiş aldılar.
10:10
No bed available for one more patient.
169
610920
2200
Fazla bir hasta için boş yatak yok.
10:14
This is neither national policy nor officially condoned,
170
614120
4096
Bu, ne ulusal politikadır ne de resmî olarak hoş görülebilir
10:18
but many people are still afraid of the sporadic resurgence of Ebola virus.
171
618240
4600
ancak birçok kişi Ebola virüsünün tek tük yeniden ortaya çıkmasından hâlâ korkuyor.
10:23
The results can be tragic.
172
623840
1560
Sonuçlar trajik olabiliyor.
10:26
I have seen Beatrice, an Ebola survivor, several times now.
173
626160
3616
Ebola'dan kurtulan Beatrice'i birkaç kez gördüm.
10:29
She's 26 years old.
174
629800
1480
26 yaşında.
10:32
Many of her family members became infected, she luckily survived.
175
632440
3320
Akrabalarının çoğu hastaydı, şansına o kurtuldu.
10:36
But since that day in 2014 she was discharged
176
636520
3216
Ama 2014'te çalışanlara moral vermek için hastaneden taburcu edildiği o günden sonra
10:39
to cheering health workers,
177
639760
1336
10:41
her life has never been the same.
178
641120
1816
hayatı bir daha aynı olmadı.
10:42
She became blind as the result of Ebola.
179
642960
2280
Ebola'nın sonucu olarak kör oldu.
10:47
In 2014, the baby of a dear friend of mine was only two months old,
180
647760
3656
2014'te, sevgili arkadaşımın bebeği henüz 2 aylıkken
10:51
when both parents and child were admitted in an Ebola treatment unit in Monrovia.
181
651440
4336
ebeveyn ve çocuk Ebola tedavi ünitesine alındı.
10:55
Luckily, they survived.
182
655800
1560
Şanslıydık, kurtuldular.
10:58
My friend's baby is almost three years old now,
183
658480
2576
Arkadaşımın bebeği neredeyse 3 yaşında,
11:01
but cannot stand, cannot walk, cannot speak.
184
661080
3216
ama ayakta duramıyor, yürüyemiyor, konuşamıyor.
11:04
He has failure to thrive.
185
664320
1480
Gelişemiyor.
11:06
There are many more hidden experiences and many stories are yet untold.
186
666760
4200
Henüz anlatılmayan çok fazla gizli tecrübe ve hikâye var.
11:13
The survivors of Ebola deserve our attention and support.
187
673440
4480
Ebola'dan kurtulanlar bizim özenimizi ve ilgimizi hak ediyorlar.
11:20
The only way we can defeat this pandemic
188
680120
2616
Bu salgını yenmemizin tek yolu
11:22
is when we ensure that we win this final battle.
189
682760
2840
bu son savaşı kazandığımız zamandır.
11:26
Our best opportunity is to ensure
190
686440
1896
Bunu sağlamak için en iyi fırsatımız
11:28
that every survivor receives adequate care at the point of need
191
688360
4776
ihtiyaç noktasında tüm kurtulanlara hiçbir damgalama olmadan
11:33
without any form of stigma and at no cost to them personally.
192
693160
3480
ve bedelsiz bir şekilde yeterli bakımın sağlanmasıdır.
11:37
How can a society consider itself healed
193
697320
3000
Bir kişinin tüm kimliği "Ebola'yı atlattı"dan ibaret olursa
11:42
when a person's entire identity
194
702080
2136
o toplum kendisini nasıl iyileşmiş olarak düşünebilir?
11:44
is defined by the fact that they recovered from Ebola?
195
704240
3016
11:47
Should a previous disease that a person no longer has
196
707280
2976
Şu an sahip olmadığı, geçmiş bir hastalığı
11:50
become the sum total of their identity,
197
710280
2616
kimliğinin toplamı hâline gelmeli mi?
11:52
the identifier in their passport
198
712920
2056
Pasaportlarındaki bir belirteç,
11:55
that deters you from traveling to seek medical care abroad?
199
715000
3080
yurt dışında tıbbi destek görmelerine engel olmalı mı?
11:58
Simply the ID that denies you health care.
200
718880
2456
Basit bir kimlik kartı sizin sağlığınızı olumsuz etkiliyor.
12:01
Or prevents you from having a relationship with your spouse.
201
721360
3256
Ya da eşinizle ilişkiniz olmasından alıkoyuyor.
12:04
Or denies you of family, of friend or home.
202
724640
3456
Ya da ailenizi, arkadaşınızı, evinizi reddediyor.
12:08
Or prevents you from carrying on your normal job,
203
728120
2736
Ya da normal işinizi sürdürmenizi, masanıza yemek koymanızı
12:10
so you can put food on the table or have a roof over your family's head.
204
730880
3840
ve başınızı sokacağınız bir eviniz olmasını engelliyor.
12:15
What is the meaning of the right to life
205
735680
3016
Hayatımız damgalanmalarla ve onları körükleyen engellerle gölgelenirse
12:18
when our life is clouded by stigma and barriers that fuel that stigma?
206
738720
3720
yaşama hakkının anlamı nedir?
12:23
Until we have much better answers to those questions in West Africa,
207
743360
3896
Bu sorulara Batı Afrika'da daha iyi cevaplar bulana kadar
12:27
our work is not over yet.
208
747280
1560
bizim işimiz bitmeyecek.
12:31
Liberians are a resilient people.
209
751840
2960
Liberyalılar dirençli insanlardır.
12:35
And we know how to rise to a challenge, even a devastating one.
210
755960
3720
Yıkıcı olsa bile bir zorlukla nasıl başa çıkacağımızı biliyoruz.
12:41
My best memories of the outbreak
211
761360
1576
Salgınla ilgili en iyi hatıralarım hastalığı atlatan pek çok insanla ilgili.
12:42
center on those many people who survived the disease,
212
762960
2696
12:45
but I cannot forget the hard-working nurses, doctors, volunteers and staff
213
765680
5336
Ama insanlığa hizmet için kendi güvenliğini tehlikeye atan
çalışkan hemşireleri, doktorları, gönüllüleri, personelleri
12:51
who risked their own safety in service of humanity.
214
771040
3576
12:54
And some even losing their lives in the process.
215
774640
2280
ve aralarında süreç içinde hayatını kaybedenleri unutamıyorum.
12:59
During the worst of the contagion,
216
779400
1936
Salgının en kötü zamanlarında
13:01
one thing kept us making those perilous daily journeys into the Ebola wards.
217
781360
4976
Ebola dünyasına her gün bu tehlikeli yolculuğu yapmamızı bir şey sağladı.
13:06
We had a passion to save lives.
218
786360
2640
Hayatları kurtarmak için tutkuluyduk.
13:11
Was I afraid during the Ebola outbreak?
219
791640
1976
Ebola salgını sırasında korktum mu?
13:13
Of course I was.
220
793640
1280
Tabii ki korktum!
13:16
But for me, the opportunity to protect our global health security
221
796680
4576
Ama benim için küresel sağlığın güvenliğini korumak
13:21
and keep communities safe at home and abroad was an honor.
222
801280
4080
ve kitleleri evlerinde ve yurt dışında güvenli tutmak bir onurdu.
13:26
So as the dangers became greater, our humanity became stronger.
223
806120
3760
Yani tehlike büyüdükçe insanlığımız da güçleniyordu.
13:30
We faced our fears.
224
810880
1840
Korkularımızla yüzleştik.
13:34
The global health community working together defeated Ebola,
225
814360
4336
Küresel sağlık topluluğunun birlikte çalışması Ebola'yı yendi
13:38
and that ...
226
818720
1200
ve bu yüzden,
13:40
that is how I know
227
820640
3456
bu yüzden bunun sonuçlarını kalbimizde, zihnimizde
13:44
that we can defeat its aftermath
228
824120
3736
13:47
in our hearts, in our minds and in our communities.
229
827880
4840
ve toplumumuzda yenebileceğimizi biliyorum.
13:53
Thank you.
230
833600
1216
Teşekkürler.
13:54
(Applause)
231
834840
4640
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7