Why museums are returning cultural treasures | Chip Colwell

78,338 views ・ 2018-10-11

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Burcu Uluçay Gözden geçirme: Eren Gokce
00:13
A confession:
0
13992
1818
Size bir şey itiraf edeyim:
00:15
I am an archaeologist and a museum curator,
1
15834
2973
Ben hem bir arkeolog, hem de bir müzenin küratörüyüm.
00:18
but a paradoxical one.
2
18831
2189
Ama paradoksal bir şekilde.
00:21
For my museum, I collect things,
3
21637
2631
Müzem için parçalar topluyorum
00:24
but I also return things back to where they came from.
4
24292
3408
ama aynı zamanda bunları da geldikleri yerlere iade ediyorum.
00:28
I love museums because they're social and educational,
5
28815
4556
Müzeleri severim; sosyal ve eğitici bir ortamları vardır.
00:33
but I'm most drawn to them because of the magic of objects:
6
33395
3730
Yine de beni müzelere asıl çeken oradaki nesnelerin büyüsüdür:
00:37
a one-million-year-old hand axe,
7
37814
2478
Bir milyon yıllık el baltası,
00:40
a totem pole, an impressionist painting
8
40316
2954
bir totem direği, empresyonist bir resim,
00:43
all take us beyond our own imaginations.
9
43294
2925
bunların hepsi bizi hayal gücümüzün ötesine götürür.
00:47
In museums, we pause to muse, to gaze upon our human empire of things
10
47228
6430
İnsanlığın kurduğu nesneler imparatorluğuna
merak ve saygıyla bakar, derin düşüncelere dalarız.
00:53
in meditation and wonder.
11
53682
2047
00:57
I understand why US museums alone
12
57315
2234
Sadece ABD'deki müzelerin neden her yıl
00:59
host more than 850 million visits each year.
13
59573
4365
850 milyondan fazla ziyaretçi aldığını anlıyorum.
01:05
Yet, in recent years, museums have become a battleground.
14
65390
3690
Ama son yıllarda müzeler savaş alanına dönmüş durumda.
01:09
Communities around the world don't want to see their culture
15
69564
2864
Dünyadaki toplumlar, kendi kültürlerini uzakta
01:12
in distant institutions which they have no control over.
16
72452
3735
söz sahibi olmadıkları kurumlarda görmek istemiyorlar.
01:16
They want to see their cultural treasures
17
76783
2141
Kültürel hazinelerinin ülkelerine, ait oldukları yerlere
01:18
repatriated, returned to their places of origin.
18
78948
3718
geri dönmesini istiyorlar.
01:23
Greece seeks the return of the Parthenon Marbles,
19
83679
2786
Yunanlar, British Museum'da tutulan Parthenon Mermerleri'ni,
01:26
a collection of classical sculptures held by the British Museum.
20
86489
4182
bu klasik heykel koleksiyonunu geri almaya çalışıyor.
01:31
Egypt demands antiquities from Germany.
21
91425
2785
Mısır, antik eserlerini Almanya'nın iade etmesini istiyor.
01:35
New Zealand's Maori want to see returned
22
95187
2796
Yeni Zelanda'daki Maoriler, atalarına ait dövmeli başların
01:38
ancestral tattooed heads from museums everywhere.
23
98007
4349
dünyadaki birçok müzeden asıl yerine döndüğünü görmek istiyor.
01:43
Yet these claims pale in comparison to those made by Native Americans.
24
103197
4888
Ama bunlar Amerika Yerlilerinin talepleri karşısında sönük kalır.
01:48
Already, US museums have returned more than one million artifacts
25
108857
3913
ABD müzeleri şimdiye kadar bir milyondan fazla eseri
01:52
and 50,000 sets of Native American skeletons.
26
112794
3974
ve 50.000 yerli iskeleti sahiplerine iade etti.
01:58
To illustrate what's at stake, let's start with the War Gods.
27
118891
3697
Durumun ciddiyetini göstermek için Savaş Tanrıları ile başlayalım.
02:03
This is a wood carving
28
123461
1850
Bu ahşap oyma,
02:05
made by members of the Zuni tribe in New Mexico.
29
125335
3391
New Mexico'daki Zuni kabilesi üyelerinin elinden çıktı.
02:09
In the 1880s, anthropologists began to collect them
30
129399
3199
Antropologlar, yerlilerin inancına kanıt olarak bu nesneleri
02:12
as evidence of American Indian religion.
31
132622
2387
1880'lerde toplamaya başladılar.
02:16
They came to be seen as beautiful,
32
136040
3059
Ne kadar güzel oldukları görüldü,
02:19
the precursor to the stark sculptures of Picasso and Paul Klee,
33
139123
4973
Picasso ve Paul Klee'nin etkileyici heykellerinin müjdecisi,
02:24
helping to usher in the modern art movement.
34
144120
3523
modern sanat hareketini hızlandıran öncüler.
02:28
From one viewpoint, the museum did exactly as it's supposed to
35
148559
4247
Müze bir açıdan tam da Savaş Tanrısı'yla ne yapması gerekiyorsa
02:32
with the War God.
36
152830
1420
onu yaptı.
02:34
It helped introduce a little-known art form
37
154274
2419
Çok az bilinen bir sanat formunun tanınmasına yardım etti,
02:36
for the world to appreciate.
38
156717
1866
onu dünyaya sundu.
02:40
But from another point of view,
39
160200
1517
Ama öte yandan,
02:41
the museum had committed a terrible crime of cultural violence.
40
161741
4443
bu korkunç bir kültürel şiddet suçuydu.
02:47
For Zunis, the War God is not a piece of art,
41
167589
4031
Savaş Tanrısı, Zuni'lerin gözünde bir sanat eseri,
02:51
it is not even a thing.
42
171644
1969
hatta bir nesne bile değildir.
02:53
It is a being.
43
173637
1499
Bir varlıktır.
02:57
For Zunis, every year,
44
177521
2676
Rahipler,
her yıl Zuni'ler için yeni Savaş Tanrısı heykelleri yapar,
03:00
priests ritually carve new War Gods,
45
180221
2222
03:02
the Ahayu:da,
46
182467
1492
Ahayu:da,
03:03
breathing life into them in a long ceremony.
47
183983
2603
uzun bir törende onlara nefesiyle hayat verir.
03:07
They are placed on sacred shrines
48
187408
1972
Kutsal tapınaklara yerleştirilirler
03:09
where they live to protect the Zuni people
49
189404
3241
ve böylece Zuni insanlarını koruduklarına,
03:12
and keep the universe in balance.
50
192669
2314
evreni dengede tuttuklarına inanılır.
03:15
No one can own or sell a War God.
51
195856
2302
Savaş Tanrısı heykeli ne alınabilir, ne satılabilir.
03:18
They belong only to the earth.
52
198182
2197
Onlar sadece yeryüzüne aittir.
03:21
And so Zunis want them back from museums
53
201443
3167
Zuni'ler, tapınaklarına dönebilmeleri için
03:24
so they can go to their shrine homes
54
204634
2110
müzelerin onları geri vermesini istiyor.
03:28
to fulfill their spiritual purpose.
55
208531
2261
Böylece, ruhsal amaçlarını yerine getirebilecekler.
03:32
What is a curator to do?
56
212451
2333
Bir küratör bu durumda ne yapmalı?
03:35
I believe that the War Gods should be returned.
57
215461
3595
Savaş Tanrısı heykellerinin geri verilmesi gerektiğine inanıyorum.
03:40
This might be a startling answer.
58
220694
1627
Bu cevabı garipseyebilirsiniz.
03:42
After all, my conclusion contradicts the refrain
59
222345
2579
Vardığım sonuç, dünyanın en ünlü arkeoloğundan
03:44
of the world's most famous archaeologist:
60
224948
2547
sürekli duyduğumuz cümleyle çelişiyor:
03:48
"That belongs in a museum!"
61
228174
1554
"Onun yeri müze!"
03:49
(Laughter)
62
229752
2936
(Gülüşmeler)
03:52
is what Indiana Jones said, not just to drive movie plots,
63
232712
4024
Indiana Jones'un bu söylediği sadece film senaryosu gereği değil,
03:56
but to drive home the unquestionable good of museums for society.
64
236760
4758
aynı zamanda müzelerin topluma faydası anlaşılsın diye.
04:03
I did not come to my view easily.
65
243052
2492
Bu fikri benimsemem kolay olmadı.
04:05
I grew up in Tucson, Arizona,
66
245926
2451
Arizona'nın Tucson şehrinde,
04:08
and fell in love with the Sonoran Desert's past.
67
248401
2809
Sonoran Çölü'nün geçmişine hayran olarak büyüdüm.
04:12
I was amazed that beneath the city's bland strip malls
68
252037
3981
Şehrin yan yana dizilmiş, sıkıcı mağazalarının altında
04:16
was 12,000 years of history just waiting to be discovered.
69
256042
3873
keşfedilmeyi bekleyen 12.000 yıllık bir geçmiş olduğuna inanamıyordum.
04:20
When I was 16 years old, I started taking archaeology classes
70
260983
3267
16 yaşımda arkeoloji dersleri almaya başladım
04:24
and going out on digs.
71
264274
1785
ve kazı çalışmalarına gittim.
04:26
A high school teacher of mine even helped me set up my own laboratory
72
266896
3272
Hatta liseden bir öğretmenim hayvan kemiklerini incelemem için
kendi laboratuvarımı kurmama yardım etti.
04:30
to study animal bones.
73
270192
1577
04:33
But in college,
74
273061
1150
Ama üniversitede,
04:35
I came to learn that my future career had a dark history.
75
275125
4355
gelecekteki kariyerimin karanlık bir geçmişi olduğunu fark ettim.
04:40
Starting in the 1860s,
76
280372
2731
1860'lardan bu yana,
04:43
Native American skeletons became a tool for science,
77
283127
4127
Amerika Yerlilerinin iskeletleri bilimin bir aracı olup çıkmış,
04:47
collected in the thousands
78
287278
1858
binlercesi toplanarak
04:49
to prove new theories of social and racial hierarchies.
79
289160
4284
toplum ve ırk hiyerarşisiyle ilgili yeni kuramlarda kullanılmıştı.
04:54
Native American human remains were plundered from graves,
80
294735
4508
Yerlilere ait kalıntılar mezarlarından yağmalanmış,
04:59
even taken fresh from battlefields.
81
299267
2666
hatta doğrudan savaş meydanlarından alınmıştı.
05:04
When archaeologists came across white graves,
82
304370
2453
Beyazların mezarlarını kazdıklarında,
05:06
the skeleton was often quickly reburied,
83
306847
2436
arkeologlar iskeleti hemen geri gömüyor,
05:09
while Native bones were deposited as specimens on museum shelves.
84
309307
5019
yerlilerin kemiklerini ise müze raflarına ayırıyorlardı.
05:15
In the wake of war, stolen land, boarding schools,
85
315380
3325
Savaşın ardından, topraklar ve okullar yağmalanıyor,
05:18
laws banning religion,
86
318729
1787
yasalar dini yasaklıyordu;
05:20
anthropologists collected sacred objects
87
320540
2102
yerlileri yok olmanın eşiğinde gören
05:22
in the belief that Native peoples were on the cusp of extinction.
88
322666
3991
antropologlar da kutsal nesneleri topluyorlardı.
05:28
You can call it racism or colonialism, but the labels don't matter
89
328162
4383
Irkçılık ya da sömürgecilik, ne derseniz deyin önemli değil,
05:32
as much as the fact that over the last century,
90
332569
2808
çünkü gerçek şu ki, Amerika Yerlileri
05:35
Native American rights and culture were taken from them.
91
335401
3610
son yüzyılda haklarından ve kültürlerinden mahrum bırakıldı.
05:40
In 1990, after years of Native protests,
92
340039
3211
ABD hükûmeti yerlilerin sayısız protestosu üzerine
05:43
the US government, through the US Congress,
93
343274
2433
nihayet 1990'da, ABD Kongresi aracılığıyla bir yasa geçirdi.
05:45
finally passed a law that allowed Native Americans to reclaim
94
345731
4350
Amerika Yerlilerine kültürel ve kutsal nesnelerini
05:50
cultural items, sacred objects and human remains from museums.
95
350105
3594
ve insan kalıntılarını müzelerden geri isteme hakkı tanıdı.
05:54
Many archaeologists were panicked.
96
354854
2604
Birçok arkeolog paniğe kapıldı.
05:58
For scientists,
97
358713
1174
Bilim insanları için
05:59
it can be hard to fully grasp how a piece of wood can be a living god
98
359911
6240
bir ahşap parçasının nasıl canlı bir tanrı olduğunu
ya da kemiklerin ruhları olabileceğini anlamak zor olabilir.
06:06
or how spirits surround bones.
99
366175
2228
06:08
And they knew that modern science, especially with DNA,
100
368427
3802
Üstelik modern bilimin özellikle DNA sayesinde
06:12
can provide luminous insights into the past.
101
372253
3539
geçmiş hakkında aydınlatıcı fikirler verebileceğini biliyorlardı.
06:17
As the anthropologist Frank Norwick declared,
102
377155
2559
Antropolog Frank Norwick şöyle demişti:
06:19
"We are doing important work that benefits all of mankind.
103
379738
4131
"Tüm insanlığın yararına olan önemli bir iş yapıyoruz.
06:23
We are not returning anything to anyone."
104
383893
3027
Kimseye bir şey geri verdiğimiz yok."
06:29
As a college student, all of this was an enigma
105
389381
2977
Tüm bunlar bir öğrenci olarak benim için çözmesi zor,
06:32
that was hard to decipher.
106
392382
2395
tam bir bilmece gibiydi.
06:35
Why did Native Americans want their heritage back
107
395409
2993
Yerliler, miraslarının korunduğu yerlerden onları neden geri istiyordu?
06:38
from the very places preserving it?
108
398426
2380
06:41
And how could scientists spend their entire lives
109
401849
3222
Tüm hayatlarını ölü Kızılderilileri araştırmaya adayan bilim insanları,
06:45
studying dead Indians
110
405095
1491
06:46
but seem to care so little about living ones?
111
406610
3077
nasıl olur da canlıları bu kadar az önemserdi?
06:52
I graduated but wasn't sure what to do next,
112
412221
3191
Üniversiteden mezun oldum ama ne yapacağımı bilmeden.
06:55
so I traveled.
113
415436
1658
Dolaşmaya karar verdim.
06:58
One day, in South Africa,
114
418897
1699
Güney Afrika'dayken bir gün
07:00
I visited Nelson Mandela's former prison cell on Robben Island.
115
420620
3459
Robben Adası'nda Nelson Mandela'nın hapishane hücresine gittim.
07:05
I had an epiphany.
116
425160
1317
Bir aydınlanma anıydı.
07:07
Here was a man who helped a country bridge vast divides
117
427590
4184
Bu adam, devasa mesafeleri kapatması için bir ülkeye
07:11
to seek, however imperfectly, reconciliation.
118
431798
2897
kusurlarıyla birlikte olsa da destek olmuştu.
07:16
I'm no Mandela, but I ask myself:
119
436120
2709
Ben Mandela değilim ama kendime şunu soruyorum:
07:18
Could I, too, plant seeds of hope in the ruins of the past?
120
438853
3960
Geçmişin yıkıntıları arasına umut tohumları ekebilir miyim?
07:23
In 2007, I was hired as a curator
121
443586
2369
2007'de, Denver Doğa ve Bilim Müzesi'nde
07:25
at the Denver Museum of Nature and Science.
122
445979
2798
küratör olarak işe alındım.
07:28
Our team agreed that unlike many other institutions,
123
448801
3212
Ekipçe diğer birçok kurumun aksine
07:32
we needed to proactively confront the legacy of museum collecting.
124
452037
4550
eser koleksiyonculuğuyla gelen mirasla yüzleşmek gerektiğini düşündük.
07:37
We started with the skeletons in our closet,
125
457850
3215
Elimizdeki iskeletlerle başladık,
07:41
100 of them.
126
461089
1387
100 tanesiyle işe koyulduk.
07:43
After months and then years, we met with dozens of tribes
127
463035
2747
Aylar ve yıllar geçti, düzinelerce kabileyle görüştük
07:45
to figure out how to get these remains home.
128
465806
2276
ve bu kalıntıları evlerine götürmeye çalıştık.
07:48
And this is hard work.
129
468840
1358
Hiç kolay bir iş değil.
07:50
It involves negotiating who will receive the remains,
130
470222
4079
Kalıntıları kimin alacağına,
özenle nasıl taşınacaklarına,
07:54
how to respectfully transfer them,
131
474325
1928
nereye gideceklerine karar vermeniz gerekiyor.
07:56
where will they go.
132
476277
1730
07:58
Native American leaders become undertakers,
133
478734
3607
Amerika Yerlilerinin liderleri cenazeleri kaldırdı,
08:02
planning funerals for dead relatives they had never wanted unearthed.
134
482365
4579
topraklarından çıkarılmasını istemedikleri ölü akrabalarına
cenaze törenleri düzenlediler.
08:09
A decade later, the Denver Museum and our Native partners
135
489106
2710
On yıl sonra Denver Müzesi ve yerli çalışma arkadaşları,
08:11
have reburied nearly all of the human remains in the collection.
136
491840
3766
koleksiyondaki insan kalıntılarının neredeyse hepsini yeniden gömmüştü.
08:16
We have returned hundreds of sacred objects.
137
496098
2579
Yüzlerce kutsal nesneyi iade ettik.
08:19
But I've come to see that these battles are endless.
138
499600
3164
Ama gördüm ki bu mücadelenin bir sonu yok.
08:23
Repatriation is now a permanent feature of the museum world.
139
503837
3761
Buluntuları yerlerine göndermek günümüz müzeciliğinin bir özelliği.
08:29
Hundreds of tribes are waiting their turn.
140
509310
2238
Yüzlerce kabile sırasını bekliyor.
08:32
There are always more museums with more stuff.
141
512668
3173
Elinde sayısız nesne tutan çok fazla müze var.
08:36
Every catalogued War God in an American public museum
142
516766
2913
Bir devlet müzesinde kayıtlı olan her Savaş Tanrısı,
08:39
has now been returned -- 106, so far --
143
519703
4230
tam 106 tanesi yerlerine ulaştırıldı.
08:43
but there are more beyond the reach of US law,
144
523957
3040
Fakat ABD yasalarının dışındaki özel koleksiyonlarda
08:47
in private collections and outside our borders.
145
527021
2967
ve sınırlarımızın ötesinde daha birçokları bekliyor.
08:51
In 2014, I had the chance to travel with a respected religious leader
146
531225
5104
2014'te Zuni kabilesinden saygıdeğer dini bir liderle görüşme şansım oldu.
08:56
from the Zuni tribe named Octavius Seowtewa
147
536353
3842
Octavius Seowtewa ile birlikte,
09:00
to visit five museums in Europe with War Gods.
148
540219
2689
Savaş Tanrısı heykeli olan Avrupa'daki beş müzeyi gezdik.
09:03
At the Ethnological Museum of Berlin,
149
543680
2659
Berlin Etnolojik Müzesi'nde
09:06
we saw a War God with a history of dubious care.
150
546363
3729
iyi bakıldığından şüphe duyduğumuz bir Savaş Tanrısı heykeli bulduk.
09:10
An overly enthusiastic curator had added chicken feathers to it.
151
550443
3619
Fazlaca heyecanlı bir küratör heykele tavuk tüyleri eklemişti.
09:14
Its necklace had once been stolen.
152
554922
2100
Kolyesi de çalınmıştı.
09:18
At the Musée du quai Branly in Paris,
153
558267
2049
Paris'te bulunan Musée du quai Branly'de
09:20
an official told us that the War God there is now state property
154
560340
3333
bir yetkilinin söylediğine göre Savaş Tanrısı devletin mülkü olmuştu
09:23
with no provisions for repatriation.
155
563697
2833
ve geri iadesi söz konusu değildi.
09:26
He insisted that the War God no longer served Zunis
156
566554
2912
Heykel artık Zuniler için değil, müze ziyaretçileri içindi.
09:29
but museum visitors.
157
569490
1317
09:31
He said, "We give all of the objects to the world."
158
571238
3180
Şöyle dedi: "Her şeyi tüm dünyaya veriyoruz."
09:35
At the British Museum,
159
575487
1452
British Museum'da,
09:36
we were warned that the Zuni case would establish a dangerous precedent
160
576963
4008
Zuni meselesinin daha büyük sorunlar yaratabileceği,
09:40
for bigger disputes,
161
580995
1445
Yunanistan'ın talebi olan
09:42
such as the Parthenon Marbles, claimed by Greece.
162
582464
3554
Parthenon Mermerleri için tehlikeli bir örnek olabileceği söylendi.
09:46
After visiting the five museums,
163
586574
2469
Beş müze gezmiştik
09:49
Octavius returned home to his people empty-handed.
164
589067
3800
ama Octavius evine giderken insanlarına karşı eli boştu.
09:54
He later told me,
165
594284
1310
Sonrasında konuştuğumuzda,
09:55
"It hurts my heart to see the Ahayu:da so far away.
166
595618
3301
"Ahayu:da'nın bu kadar uzakta olması canımı çok yakıyor.
09:58
They all belong together.
167
598943
1674
Onlar birbirine ait.
10:01
It's like a family member that's missing from a family dinner.
168
601066
4278
Aile yemeğinde bir sandalyenin boş olması gibi bir şey bu.
10:06
When one is gone, their strength is broken."
169
606292
3424
İçlerinden biri bile yoksa güçlerini kaybederler," dedi.
10:10
I wish that my colleagues in Europe and beyond
170
610848
2814
Keşke Avrupa ve ötesinde tüm meslektaşlarım,
10:13
could see that the War Gods do not represent the end of museums
171
613686
3477
Savaş Tanrısı heykellerinin müzelerin sonu olmadığını
aksine yeni bir başlangıç şansı olduğunu görebilseler.
10:17
but the chance for a new beginning.
172
617187
2197
10:20
When you walk the halls of a museum,
173
620861
2596
Bir müzenin koridorlarında dolaşırken,
10:23
you're likely just seeing about one percent
174
623481
2769
büyük ihtimalle tüm koleksiyonun
yalnızca yüzde birini görüyorsunuz.
10:26
of the total collections.
175
626274
1219
10:27
The rest is in storage.
176
627517
1994
Gerisi depoda duruyor.
10:29
Even after returning 500 cultural items and skeletons,
177
629535
3787
Benim müzem 500 kültürel nesne ve iskelet iade etti
10:33
my museum still retains 99.999 percent of its total collections.
178
633346
5872
ve hâlâ tüm koleksiyonunun yüzde 99,999'u duruyor.
10:39
Though we no longer have War Gods,
179
639987
1660
Artık Savaş Tanrısı heykellerimiz yok
10:41
we have Zuni traditional pottery,
180
641671
2380
ama Zunilere ait çömlekler,
10:44
jewelry, tools, clothing and arts.
181
644075
3412
mücevher, aletler, kıyafet ve sanat eserleri hâlâ duruyor.
10:48
And even more precious than these objects
182
648461
2827
Bu nesnelerden daha değerli olansa,
10:51
are the relationships that we formed with Native Americans
183
651312
3333
heykelleri iade ettiğimiz sürede
10:54
through the process of repatriation.
184
654669
2626
Amerika Yerlileriyle kurduğumuz ilişkiler.
10:58
Now, we can ask Zunis to share their culture with us.
185
658673
4674
İşte şimdi Zuni kabilesinden kültürlerini paylaşmasını isteyebiliriz.
11:04
Not long ago, I had the chance to visit the returned War Gods.
186
664810
3659
İade edilen Savaş Tanrıları heykellerini kısa bir süre önce ziyaret ettim.
11:09
A shrine sits up high atop a mesa overlooking beautiful Zuni homeland.
187
669263
5528
Güzel Zuni topraklarına bakan tepede bir tapınak yükselir.
11:16
The shrine is enclosed by a roofless stone building
188
676466
4215
Tapınağı çevreleyen taş binanın çatısı yoktur
11:20
threaded at the top with barbed wire
189
680705
2428
ama tepesi dikenli telle örülmüştür.
11:23
to ensure that they're not stolen again.
190
683157
1936
Heykelleri kimse çalmasın diye.
11:26
And there they are, inside,
191
686553
2341
Oradalar, içeride,
11:28
the Ahayu:da,
192
688918
1204
Ahayu:da,
11:30
106 War Gods amid offerings of turquoise, cornmeal, shell,
193
690146
5411
turkuaz, mısır, kabuk gibi hediyelerin ortasında 106 tane Savaş Tanrısı.
11:35
even T-shirts ...
194
695581
1206
Tişörtler bile...
11:38
a modern gift to ancient beings.
195
698149
1948
antik varlıklara modern bir hediye.
11:41
And standing there,
196
701306
1715
Dikildiğim yerde onlara bakarken
11:43
I got a glimpse at the War Gods' true purpose in the world.
197
703045
3443
Savaş Tanrısı heykellerinin asıl var oluş nedenlerini düşündüm.
11:47
And it occurred to me then
198
707518
1643
O an bir şey anladım:
11:49
that we do not get to choose the histories that we inherit.
199
709185
4055
Miras aldığımız geçmişleri seçemiyoruz.
11:54
Museum curators today did not pillage ancient graves
200
714043
3135
Bugünün müze küratörleri eski mezarları yağmalamadı
11:57
or steal spiritual objects,
201
717202
1786
ya da ruhani nesneleri çalmadı
11:59
but we can accept responsibility for correcting past mistakes.
202
719012
4262
ama geçmişteki yanlışların sorumluluğunu yine de üstlenebiliriz.
12:04
We can help restore dignity,
203
724232
2240
Saygınlık, umut ve maneviyatlarını
12:06
hope and humanity to Native Americans,
204
726496
3437
geri kazanmaları için Amerika Yerlilerine,
12:09
the very people who were once the voiceless objects of our curiosity.
205
729957
3817
eski merakımızın sessiz nesneleri olan bu insanlara yardım edebiliriz.
12:14
And this doesn't even require us to fully understand others' beliefs,
206
734400
5081
Ve bunun için başkalarının inanışlarını tam olarak anlamamız da gerekmez.
12:19
only that we respect them.
207
739505
2093
Saygı duyalım yeter.
12:22
Museums are temples to things past.
208
742732
2725
Müzeler geçmişin tapınaklarıdır.
12:26
Now they must also become places for living cultures.
209
746406
3872
Artık canlı kültürlere de yuva olmaları gerekiyor.
12:32
As I turned to walk away from the shrine,
210
752466
2270
Tapınaktan çıktığımda,
12:34
I drank in the warm summer air,
211
754760
2374
ılık yaz havasını içime çektim
12:37
and I watched an eagle turn lazy circles high above.
212
757158
3081
ve bir kartalın gökyüzünde tembel daireler çizdiğini gördüm.
12:41
I thought of the Zunis,
213
761483
1453
Zuni insanlarını düşündüm;
12:42
whose offerings ensure that their culture is not dead and gone
214
762960
4195
kültürlerinin kaybolmaması aksine yaşaması için
12:47
but alive and well,
215
767179
1642
sundukları hediyeleri...
12:49
and I could think of no better place for the War Gods to be.
216
769970
3420
Bence Savaş Tanrısı heykelleri için daha güvenli başka bir yer yoktu.
12:54
Thank you.
217
774069
1151
Teşekkür ederim.
12:55
(Applause)
218
775244
5256
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7