How I'm making bricks out of ashes and rubble in Gaza | Majd Mashharawi

53,020 views ・ 2019-04-02

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Serdar Cülük Gözden geçirme: Figen Ergürbüz
00:13
Yes, it's dark.
0
13992
1722
Evet, karanlık.
00:16
I'm wondering how long we can all stand it
1
16968
3429
Telefonları elimize alıp flaşlarını açmadan
00:20
without picking up our phone and turning the flashlights on.
2
20421
4773
buna ne kadar dayanabileceğimizi merak ediyorum.
00:25
Seconds?
3
25847
1150
Saniyeler?
00:27
Minutes?
4
27689
1206
Dakikalar?
00:29
A whole hour?
5
29276
1150
Bir saat mi?
00:33
Don't worry, I'm not going to give you my whole speech in the dark.
6
33768
3798
Telaşlanmayın, tüm konuşmamı karanlıkta yapmayacağım.
00:38
But it's something I'm used to.
7
38606
2067
Fakat bu benim alıştığım bir şey.
00:41
For more than 10 years, I and two million people back home
8
41146
5198
10 yıldan fazladır, ben ve memleketimdeki iki milyon insan
karanlıklarda yaşıyor,
00:46
have been living in darkness,
9
46368
2872
00:49
locked between two borders
10
49264
2468
iki sınır arasına hapsedilmiş bir şekilde
00:51
that are nearly impossible to leave, literally,
11
51756
3751
kelimenin tam manasıyla yaşamının imkansız olduğu
00:56
in an area that spans 25 miles long and about five miles wide.
12
56623
6390
40 km uzunluğa ve yaklaşık 8 km genişliğe sahip alanda.
01:03
I am Palestinian, and I am from Gaza.
13
63942
3222
Ben Filistinliyim, Gazzeliyim.
01:07
I grew up there and I still live there.
14
67903
2600
Orada yetiştim ve halen de orada yaşıyorum.
01:12
In Gaza, we have a whole lot of nothing.
15
72820
4412
Gazze'de çokça yokluğa sahibiz.
01:17
And I aim to create something from that nothing.
16
77812
3479
Ben de yokluktan bir şeyler üretmeyi amaçladım.
01:21
When a community is cut off from the world,
17
81315
3088
Dünya ile bağlantısı kesilmiş bir toplumda
01:24
all that we need to do is ... what?
18
84427
1952
yapmamız gereken şey nedir?
01:26
To think outside the box.
19
86403
2066
Kalıpların dışına çıkmak.
01:28
Way outside the box.
20
88871
1753
Kalıpların dışında bir yol.
01:32
That thinking led me to two projects
21
92911
4216
Bu, bana iki proje hakkında düşünmemi sağladı,
01:37
to address two serious issues in my community.
22
97151
3552
memleketimdeki iki ciddi sorun:
01:41
The need for building materials and the need for electricity and energy.
23
101818
4134
İnşaat malzemeleri ihtiyacı ve enerji-elektrik ihtiyacı.
01:47
Two essential ingredients of life.
24
107133
2793
Yaşamın iki ana gereksinimi.
01:51
Both are in lack of supply in Gaza.
25
111077
3849
Fakat Gazze'de ikisi de eksik.
01:57
First, I'm not here ...
26
117323
2694
Öncelikle, burada sadece
02:01
just to talk about the occupation we have back home.
27
121791
3186
memleketimdeki mesleğim hakkında konuşmak için bulunmuyorum.
02:05
The siege, the wars, the bombs, the protests
28
125902
4769
Askeri abluka,
savaş, bombalar, protestolar veya ölü sayısı.
02:10
or the death toll.
29
130695
1200
02:12
I am here because I wanted to show that we can live through it all.
30
132545
5174
Buradayım çünkü tüm hepsine rağmen yaşayabileceğimizi göstermek istedim.
02:18
I am here because I wanted to make a change.
31
138497
3000
Buradayım çünkü bir değişiklik yapmak istedim.
02:21
I am here to tell you
32
141949
1746
Sizlere şunu söylemek için buradayım,
02:23
that I am a statistic that cannot be ignored.
33
143719
3000
ben göz ardı edilemez bir istatistiğim.
02:29
In the 2014 war, thousands of houses were destroyed.
34
149953
5015
2014 yılındaki savaşta binlerce ev yerle bir edildi.
02:36
Those houses were made from sunbaked stones and blocks.
35
156421
6352
Bu evler güneşte kurutulmuş taşlar ve bloklardan yapılmıştı.
02:43
Those houses stood for decades and decades.
36
163480
3269
Onlarca yıl ayakta durmuşlardı.
02:47
Those houses were for my family, friends, neighbors,
37
167313
4153
Bu evler ailem, arkadaşlarım, komşularım
02:51
everyone I know.
38
171490
1279
ve tanıdığım herkes içindi.
02:54
At that time, I asked myself a question:
39
174587
2182
O zaman kendime bir soru sordum:
02:56
What can I do for people?
40
176793
1667
İnsanlar için ne yapabilirim?
02:58
How can I help them?
41
178952
1333
Onlara nasıl yardım edebilirim?
03:01
I knew we weren't able to get cement, aggregate and sand
42
181151
6976
Savaşın tahrip ettiği şeyi yeniden inşa etmek için
çimento, çakıl ve kum elde edemediğimizi biliyordum.
03:08
to rebuild what the war destroyed.
43
188151
2468
03:11
But also, maybe we can use something from inside the community,
44
191191
4704
Fakat topluluğumuzun sahip olduğu bir şeyleri kullanabilirdik,
03:15
something we already had.
45
195919
1666
çoktandır elimizde olan bir şeyleri.
03:18
I started to put things together.
46
198911
2020
Bir şeyleri bir araya getirmekle başladım.
03:20
First, paper as a filler, instead of the aggregate we import.
47
200955
4292
İlk olarak, çakıl ithal etmek yerine dolgu maddesi olarak kağıt kullandım.
03:25
But that did not work out.
48
205839
1404
Fakat bu yöntem işimize yaramadı.
03:27
What about using glass powder to replace part of the cement?
49
207823
5510
Çimento yerine cam tozu kullanmak mı?
03:33
But that failed, too.
50
213685
1400
Fakat bu da başarısız oldu.
03:36
I guessed making building blocks out of mud would be a great idea.
51
216098
3473
Çamurdan bina blokları üretmenin harika olacağını düşündüm.
03:40
But unfortunately, it didn't work out.
52
220479
2460
Fakat maalesef, işe yaramadı.
03:43
During the process of burning the mud blocks,
53
223673
3809
Çamur bloklarının pişirilmesi sırasında
03:47
we had a huge amount of ashes.
54
227506
3722
devasa boyutlarda kül elde ettik.
03:51
And I was like, "Why don't we use those ashes?"
55
231815
3200
Ve kendime şunu sordum: ''Neden bu külleri kullanmıyoruz?''
03:55
The idea flashed in my mind.
56
235704
2159
Fikir bir anda aklımda flaş gibi patladı.
03:57
"Let's use it and combine it with the rubble of the demolished houses
57
237887
4721
''Yerle bir olmuş evlerin molozlarıyla, külleri birleştir
04:02
and make building blocks out of it."
58
242632
2230
ve bunlardan yapı malzemeleri üret.''
04:06
After more than 150 failed experiments,
59
246378
4247
150'den fazla başarısız deneme
04:10
and over six months of research,
60
250649
2912
ve 6 aylık araştırmadan sonra,
04:13
I actually made it.
61
253585
1267
gerçekten de bunu yaptım.
04:16
(Applause)
62
256688
6796
(Alkış)
04:23
I created a building block
63
263508
3740
Briketler ürettim,
04:27
out of the ashes and rubble of the demolished houses.
64
267990
3579
küllerden ve yıkılmış evlerin molozlarından.
04:34
It's here, it came all the way with me.
65
274371
2452
O burada, tüm yol boyunca benimle birlikte geldi.
04:36
Well, it came before me.
66
276847
1600
Aslında benden önce geldi.
04:39
So, it's lighter,
67
279450
2397
Daha hafif,
04:41
it's cheaper, and it's stronger.
68
281871
2341
daha ucuz ve daha dayanıklı.
(Alkış)
04:46
(Applause)
69
286094
6968
04:55
This building block --
70
295262
1537
Bu briket... tabii ki de kendinize soruyorsunuz,
04:56
of course, you ask yourself, "How did this girl do it?"
71
296823
3127
''Bu kız bunu nasıl yaptı?''
04:59
It's not that hard, and it's not that easy.
72
299974
2405
Bu zor değil, kolay da değil.
05:02
First, we collected rubble from all around the Gaza Strip.
73
302831
3762
Öncelikle, Gazze şeridindeki molozları topladık.
05:07
Then we combined it with the ashes that came from the landfills.
74
307419
3937
Sonrasında onları depolama alanlarından gelen küllerle birleştirdik.
05:11
When the recipe is done, it's time for baking.
75
311680
2866
Tarif tamamlandığında sıra pişirmeye geldi.
05:14
So we mold the blocks, as you can see in the photo,
76
314855
3151
Fotoğrafta da gördüğünüz gibi briketleri kalıplara döktük
05:18
and we cure it using water steam.
77
318030
3142
ve su buharı kullanarak onu temizledik.
Ben bu materyale ''Yeşil Pasta'' adını verdim
05:22
I call the material "Green Cake,"
78
322046
2499
05:24
and people now can use it not only to rebuild old houses,
79
324569
3914
ve insanlar şuanda bunlarla sadece eski evlerini tamir etmiyorlar,
05:28
but also to build new complete structures.
80
328507
3388
ayrıca yeni yapılarda inşa ediyorlar.
05:32
Green Cake so far has created jobs for more than 30 people.
81
332950
4000
Yeşil Kek şimdiye kadar otuz kişiye iş imkanı sağladı.
05:37
And we were able to rebuild around 50 apartments,
82
337688
4794
Ve elliden fazla apartmanı yeniden inşa edebildik,
05:42
each one of them the size of a household almost for eight people.
83
342506
4593
bunların her birinin boyutu neredeyse sekiz kişilik bir hane halkı için yeterli.
05:48
We also trained fresh graduates, female and male,
84
348704
6532
Biz ayrıca yeni mezun kadın ve erkekleri eğittik,
05:55
which is not very common in the community.
85
355260
2095
toplumumuz için çok yaygın bir durum değil bu tabii ki.
05:59
And we got several awards, locally and globally.
86
359538
3000
Yerel ve global olarak birçok ödül aldık.
06:03
This block is not just only a building block.
87
363198
3084
Bu briket, sadece bir inşaat briketi değil.
06:06
It changed the stereotype about women in Gaza
88
366306
2822
Bu, Gazze'de kadınlara karşı olan ön yargıları değiştirdi,
06:09
that stated this type of work is meant for men.
89
369152
3697
bu tarz işler erkek işidir şeklindeki ön yargıları.
06:15
Education is the strongest weapon we have
90
375242
4001
Eğitim; özgürlük, iyi bir yaşam ve gelecek için
savaşabileceğimiz en güçlü silahtır.
06:19
to fight for our freedom, decent life and future.
91
379267
3459
06:24
My background helped me to do this block.
92
384284
3190
Geçmişim bu briketi yapmamda bana yardımcı oldu.
06:27
I went to the Islamic University of Gaza, and I studied civil engineering,
93
387498
4111
Gazze İslam Üniversitesi'ne gittim ve inşaat mühendisliği okudum.
06:31
where there was a one-to-six female-to-male ratio.
94
391633
3999
Burada kadınların erkeklere göre oranı altıda birdi.
06:36
Everyone told me I would end up without a job.
95
396228
3198
Herkes bana sonunda işsiz kalacaksın dedi.
Erkekler için olduğu düşünülen bir alana girmiştim.
06:40
I went for a major that's meant for men.
96
400180
2873
06:44
But their lack of encouragement did not deter me; it inspired me.
97
404204
4539
Fakat onların teşvik etmemesi beni caydırmadı tam tersine bana ilham verdi.
06:49
(Applause)
98
409978
6311
(Alkış)
Engellemelerle dolu bu uzun yolculuk ve 2 yıllık çalışmanın ardından
06:57
After this long journey with the block, and after two years,
99
417112
3737
07:00
what Gaza does need is not just building blocks.
100
420873
3847
Gazze'nin sadece brikete ihtiyacı olmadığı açıktı.
07:04
We also need electricity, we need the energy.
101
424744
2803
Bizim ayrıca elektriğe ve enerjiye ihtiyacımız vardı.
07:09
I developed a new company called SunBox.
102
429013
3889
Adı SunBox olan yeni bir şirket kurdum.
07:13
SunBox is a smart solar kit that we source from China,
103
433363
3405
Çin'den aldığımız SunBox, güneş enerjisi ile çalışan akıllı cihazlardır
07:16
and we engineer it to fit the market need.
104
436792
2324
ve onları tüketicinin ihtiyaçları doğrultusunda düzenledik.
07:19
It powers not only light, but also laptops, phones,
105
439942
3745
Sadece ışık sağlamıyordu, laptoplar, telefonlar,
07:23
internet connection, a fan or a TV.
106
443711
2333
internet bağlantıları, fanlar ve televizyonlar için kullanılıyordu.
07:26
We teach local vendors and technicians
107
446743
2452
Yerel satıcıları ve teknikerleri cihazları
07:29
to sell, install and provide customer services for people.
108
449219
3799
satmaları, kurmaları ve müşteri hizmetleri sağlamaları için eğittik.
07:34
We got the project off the ground
109
454303
2238
Projeyi küçükten başlattık,
07:36
by providing 15 families with solar energy.
110
456565
3031
öncelikle 15 aileye güneş enerjisi sağladık.
07:40
One of the solar units we installed in a refugee camp.
111
460883
2587
Bir tane güneş enerjisi ünitesini mülteci kampına koyduk.
07:43
The next day I came to check what happened with the solar,
112
463494
2911
Diğer gün neler olduğunu görmek için geri geldim
07:46
and I found a whole neighborhood watching a football match
113
466429
2804
ve tüm semti futbol maçı izlerken buldum,
07:49
using our device.
114
469257
1305
hem de bizim cihazları kullanarak.
07:50
I was like, "Wow, that's going to create a huge impact in the community."
115
470586
4099
O an bunun toplumda büyük bir etki yaratacağını anladım.
07:55
That encouraged us to go to the second round
116
475410
3115
Bu, bize ikinci aşamaya geçmek için cesaret verdi:
07:58
of bringing 200 units.
117
478549
3017
''200'ün üzerinde ünite getirmek''
08:02
But each unit costs around 350 dollars.
118
482156
2659
Fakat her ünitenin fiyatı 350 dolar civarı.
08:05
And a Palestinian family can't afford the 350 dollars.
119
485339
3429
Fakat Filistinli ailelerin parası buna yetmez.
08:08
So we had to think, again, outside the box:
120
488792
2150
Biz yeniden alışılmışın dışında düşünmeye başladık:
08:10
How can we make this happen?
121
490966
1690
''Bunu nasıl yapabiliriz?''
Eğer tüm semt bir cihazı kullanarak maç ilzeyebiliyorsa
08:13
If a whole neighborhood can watch a football match using one device,
122
493006
4216
08:17
it means two, three and four families can share one device
123
497246
3872
bunun manası üç yada dört aile bir cihazı kullanıp
08:21
and enjoy the electricity.
124
501142
1734
elektriğin keyfini çıkartabilir.
08:24
What we did is, we created a new business model
125
504111
2236
Bizim yaptığımız şey, ''paylaşmak önemsemektir''
08:26
called "sharing is caring."
126
506371
2746
adlı bir yeni iş modeli yaratmaktı.
08:29
(Laughter)
127
509141
1928
(Kahkahalar)
08:31
The sharing is caring business model
128
511093
2412
Paylaşmak önemsemektir iş modeli;
08:33
says two families share one unit, three families share one unit,
129
513529
3778
iki aile bir üniteyi, üç aile bir üniteyi paylaşır
ve masraflar bölünür, böylece parasını karşılayabilirler.
08:37
and they split the cost, so they can afford paying for it.
130
517331
2762
08:40
Well, the idea caught on.
131
520871
1865
Fikir beğenildi.
08:42
I didn't expect that, but it just happened.
132
522760
2889
Bunu beklemiyordum ama oldu.
08:45
In less than two weeks,
133
525673
1267
İki haftadan kısa bir süre içinde,
08:46
we were able to provide over 200 people with electricity.
134
526964
4008
200'den fazla kişiye elektrik sağlayabildik.
08:51
(Applause)
135
531674
5821
(Alkış)
08:57
And the question here: How did the idea catch on?
136
537519
2944
Ve soru şu: Fikir nasıl tutuldu?
09:01
We went to community centers --
137
541149
2358
Toplum merkezine gittik,
09:03
those are places, you know for whom?
138
543531
1912
işte burası.
Peki, kimler için biliyor musunuz? Sadece erkekler için.
09:05
Only for men.
139
545467
1158
09:06
So it was so weird for a woman to go there.
140
546649
2087
Yani, bir kadının oraya gitmesi oldukça tuhaf.
09:08
And I told them, "We have a great idea.
141
548760
1912
Ve onlara harika bir fikrimin olduğunu söyledim.
09:10
We will give you electricity,
142
550696
1405
Size elektrik vereceğiz,
09:12
you give us people who need this electricity."
143
552125
2301
siz de bize elektriğe ihtiyacı olan insanları söyleyeceksiniz.
09:16
Now, families are approaching us from all around the Gaza Strip.
144
556641
3468
Şimdi, Gazze Şeridi'nin her tarafından aileler bize yakınlık gösteriyor.
09:20
I received a phone call from the team this morning, saying,
145
560133
2777
Bu sabah bir takımdan telefon aldım,
09:22
"Majd, please, we are under pressure, we work 16 hours a day,
146
562934
3517
bana ''Majd, lütfen biz baskı altındayız, günde 16 saat çalışıyoruz,
09:26
we will not be able to work like this.
147
566475
2040
böyle çalışmaya devam edemeyeceğiz.'' dedi.
09:28
Families are calling us every second. They want solar energy."
148
568539
3571
Aileler bizi her an arıyor ve güneş enerjisi istiyorlar.
09:33
Muna, from one of the families we installed the solar unit for,
149
573569
3953
Güneş paneli kurduğumuz ailelerden birinin mensubu olan Muna,
09:37
she told me, "You know, Majd,
150
577546
2015
bana şunları dedi: ''Biliyor musun Majd?
09:40
I've never imagined I will control something in my life.
151
580536
3606
Hayatımda bir şeyleri kontrol edebileceğimi hiç hayal etmemiştim.
09:44
Now I can control my source of energy.
152
584664
3247
Fakat şu anda enerji kaynağımı kontrol edebiliyorum.
09:47
I feel so special."
153
587935
1266
Kendimi çok özel hissediyorum.''
09:50
What you take for granted is a privilege for others.
154
590133
4698
Sahip olduğunuz şeyler başkaları için birer imtiyaz.
09:56
People like Muna.
155
596494
1295
Muna gibi insanlar
09:58
She doesn't want to fight.
156
598545
2203
Kavga etmek istemiyorlar.
10:00
She doesn't want to stay in a bad life.
157
600772
4265
Kötü bir yaşam içinde olmak istemiyorlar.
10:05
She's only looking for a better life.
158
605061
2467
Sadece daha iyi bir yaşam arıyorlar.
10:08
Our vision, or I would say, everyone's vision in Gaza --
159
608180
4588
Bizim vizyonumuz, aslında Gazze'deki herkesin vizyonu...
10:12
which I am very privileged to represent the people back home --
160
612792
3798
-burada memleketimi temsil ettiğim için çok imtiyazlı hissediyorum-
10:16
is to have a good life, a future.
161
616614
3087
gelecekte güzel bir yaşama sahip olmaktır.
10:21
We need to build the infrastructure of hope.
162
621400
2436
Sermaye olarak umudu inşa etmeye ihtiyacımız var.
10:23
We want to tell them it's possible to happen,
163
623860
3058
Onların bunun mümkün olduğunu,
insan olarak bunların yapılabileceğini söylemek istiyoruz.
10:26
it's possible to be treated as a human being.
164
626942
2770
10:29
I don't have to cross four borders to come here.
165
629736
2445
Buraya gelmek için 4 tane sınır geçmek zorunda değilim.
10:32
I can just go to the airport,
166
632205
1703
Sadece havalimanına gidebilirim,
10:33
see the people outside,
167
633932
1346
dışarıdaki insanları görebilir,
10:35
see what the world looks like.
168
635302
2000
dünyanın neye benzediğini öğrenebilirim.
10:38
Thank you so much.
169
638651
1222
Çok teşekkür ederim.
10:39
(Applause)
170
639897
4198
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7