What it takes to crush a pandemic | Johanna Benesty

49,783 views ・ 2020-12-08

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Gözde Alpçetin Gözden geçirme: Cihan Ekmekçi
00:13
My son was born in January 2020,
0
13722
2152
Oğlum 2020 Ocak ayında doğdu,
00:15
shortly before the lockdown in Paris.
1
15898
2247
Paris'teki karantinadan kısa bir süre önce.
00:18
He was never scared of people wearing masks,
2
18169
2043
Maske takan insanlardan hiç korkmadı
00:20
because that's all he knows.
3
20236
1516
çünkü ona normal gelen buydu.
00:22
My three-year-old daughter knows how to say "gel hydro-alcoolique."
4
22306
4152
Üç yaşındaki kızım ise "gel hydro-alcoolique" diyebiliyor.
00:26
That's the French word for hydroalcoholic gel.
5
26482
3025
Bu kelime, hidroalkolik el antiseptiğinin Fransızcası.
00:29
She actually pronounces it better than I do.
6
29531
2310
Benden daha iyi telaffuz edebiliyor.
00:32
But no one wants to be wearing a mask
7
32763
2164
Ama kimse maske takmak
00:34
or wash their hands with hand sanitizer every 20 seconds.
8
34951
3654
veya her 20 saniyede bir ellerini el dezenfektanıyla yıkamak istemiyor.
00:38
We're all desperately looking at R and D to find us a solution: a vaccine.
9
38629
4938
Hepimiz çaresizce araştırma ve geliştirmelerin
bir çözüm bulmalarını bekliyoruz:
Yani aşıyı.
00:44
It's interesting that in our minds,
10
44157
2010
Aşının keşfini, Kutsal Kaseymiş gibi düşünmemiz gerçekten ilginç.
00:46
we keep thinking of the vaccine discovery like it's the Holy Grail.
11
46191
3569
00:50
But there are a couple of shortcuts here that I'd like to unpack.
12
50825
3428
Ancak ayrıntılarına inmek istediğim birkaç kısayol var.
00:54
I'm not a doctor, I'm just a consultant.
13
54277
2673
Doktor değilim, sadece danışmanım.
00:56
My clients focus on health care --
14
56974
1698
Müşterilerim sağlık hizmetlerine odaklanıyor --
00:58
biopharma companies, providers, global health institutions --
15
58696
4301
Biyofarmasötik şirketleri, tedarikçiler, küresel sağlık kurumları --
01:03
and they've educated me.
16
63021
1725
ve beni de eğittiler.
01:05
We need to find the tools to fight COVID,
17
65769
2696
Kovid'le savaşmak için araçlar bulmalıyız
01:08
and we need to make them accessible to all.
18
68489
2561
ve onları herkese erişilebilir kılmalıyız.
01:11
First, one single vaccine will not get us out of this.
19
71796
3788
İlk olarak, tek bir aşı bizi bu durumdan kurtarmayacak.
01:15
What we need is an arsenal of tools.
20
75988
2265
İhtiyacımız olan şey, bu araçların bir deposu.
01:18
We need vaccines, we need therapeutics, we need diagnostics
21
78277
3793
Çeşitli nüfuslarda Kovid vakalarını önleyebilmek, belirlemek
01:22
to make sure that we can prevent, identify and treat COVID cases
22
82094
4694
ve tedavi ettiğimizden emin olmak için
aşıya, tedavi ve teşhis bilimine ihtiyacımız var.
01:26
in a variety of populations.
23
86812
2120
01:28
Second, it's not just about finding a tool.
24
88956
3870
İkinci olarak, mesele sadece bir araç bulmak değil.
01:33
What do you think will happen when one of those clinical trials
25
93798
3021
Klinik deneyler bu aracın etkili olduğunu gösterdiğinde ne olacağını düşünüyorsunuz?
01:36
demonstrates that the tool is effective?
26
96843
2311
01:39
Do you think we can all run to the pharmacy next door,
27
99178
2569
Hepimizin yakındaki eczaneye koşup,
01:41
we get the product, we take off our masks
28
101771
1995
ürünü alıp, maskelerimizi çıkarıp
01:43
and we go back to French kissing?
29
103790
1916
Fransız öpücüğüne geri dönebileceğimizi mi düşünüyorsunuz?
01:46
No.
30
106520
1211
Hayır.
01:48
Finding an effective tool is just one step in this big fight,
31
108557
3620
Etkili bir araç bulmak, bu büyük savaştaki adımlardan sadece biri
01:52
because there is a difference between the existence of a product
32
112201
3075
çünkü bir ürünün varlığı ile o ürüne olan erişim arasında bir fark var.
01:55
and access to that product.
33
115300
1901
Şimdi şöyle düşünebilirsiniz:
01:58
And now you're thinking,
34
118058
1245
01:59
"Oh -- she means other countries will have to wait."
35
119327
3001
"Yani diğer ülkelerin beklemesi gerektiğini kastediyor."
02:02
Well, no, that's not my point.
36
122741
1803
Hayır, demek istediğim bu değil.
02:04
Not only others may have to wait,
37
124568
2079
Sadece diğerleri değil,
02:06
but any of us may have to.
38
126671
1916
herhangi birimiz beklemek zorunda olabilir.
02:09
The humbling thing about COVID
39
129240
1654
Kovid'deki aşağılayıcı şey,
02:10
is that because of its speed and magnitude,
40
130918
2902
hızı ve şiddeti;
02:13
it's exposing all of us to the same challenges
41
133844
2619
hepimizi aynı mücadeleye maruz bırakıyor
02:16
and giving us a flavor of challenges we're not used to.
42
136487
3074
ve alışık olmadığımız mücadelelerin bir tadını veriyor.
02:20
Remember when China got into lockdown?
43
140064
2570
Çin'in karantinaya girdiği zamanı hatırlıyor musunuz?
02:22
Did you imagine that you would be in the same situation
44
142658
2620
Birkaç hafta sonra aynı durumda olabileceğinizi hayal etmiş miydiniz?
02:25
a few weeks after?
45
145302
1205
02:27
I certainly didn't.
46
147016
1596
Ben kesinlikle etmemiştim.
02:29
Let's go to the theoretical moment when we have a vaccine.
47
149057
3560
Hadi şimdi de bir aşımız olduğunu varsaydığımız teorik ana gidelim.
02:33
In this case, the next access challenge
48
153240
2166
Bu durumda, sonraki erişim mücadelesi tedarik konusunda olacak.
02:35
will be supply.
49
155430
1416
02:37
The current estimate of the global community
50
157355
2131
Dünya halkının şu anki tahmini,
02:39
is that by the end of 2021 --
51
159510
2233
2021'nin sonuna kadar --
02:41
so that's over a year after the discovery of the vaccine --
52
161767
3076
ki bu, aşının keşfinden sonraki bir yılı aşkın zamana tekabül ediyor --
02:44
we would have enough doses to cover one to two billion
53
164867
2954
gezegenimizdeki 8 milyar insanın
02:47
of the eight billion of us on the planet.
54
167845
2294
1 ile 2 milyarına yetecek kadar dozumuz olacak.
02:50
So who will have to wait?
55
170798
1652
Peki kim beklemek zorunda kalacak?
Tedariğin az olduğu bir zamanda erişim hakkında ne düşünüyorsunuz?
02:53
How do you think about access when supply is short?
56
173157
2784
02:56
Scenario number one:
57
176759
1381
1. senaryo:
02:58
we let the market forces play,
58
178164
1958
Piyasa güçlerine izin veririz
03:00
and those who can pay the highest price or be the fastest to negotiate deals
59
180146
3719
ve en yüksek fiyatı ödeyenler ya da anlaşmalarını en hızlı yapanlar
03:03
will get access to the product first.
60
183889
1918
ürüne ilk olarak erişim sağlayacak.
03:06
It's not equitable at all,
61
186339
1454
Hiç adil değil
03:07
but it's a very likely scenario.
62
187817
1802
ama olması muhtemel bir senaryo.
03:10
Scenario number two:
63
190444
1341
2. senaryo:
03:11
we could all agree, based on public health rationale,
64
191809
2624
Halk sağlığı mantığına dayanarak
hepimiz ürünü ilk kimin alacağına karar verebiliriz.
03:14
who gets the product first.
65
194457
1682
03:16
Let's say we agree that health care workers would get it first,
66
196163
3020
İlk olarak sağlık çalışanlarının, sonra yaşlıların
03:19
and then the elderly
67
199207
1476
ve daha sonra genel nüfusun alacağında hemfikiriz diyelim.
03:20
and then the general population.
68
200707
1956
03:22
Now let me be a bit more provocative.
69
202687
2050
Şimdi biraz daha kışkırtıcı olayım.
03:24
Scenario number three:
70
204761
1556
3. senaryo:
03:27
countries who have demonstrated that they can manage the pandemic well
71
207619
3499
Pandemiyi iyi bir şekilde yönettiklerini gösteren ülkeler
03:31
would get access to the product first.
72
211142
2226
ürüne ilk olarak erişim sağlayacak.
03:34
It's a little bit extrapolated,
73
214055
1882
Biraz tahmini yürütülmüş bir senaryo
03:35
but it's not complete science fiction.
74
215961
2248
ancak tam bir bilim kurgu değil.
03:38
Years ago, when the supply of high-quality second-line tuberculosis drug was scarce,
75
218233
4735
Yıllar önce, yüksek kaliteli ikinci sıra tüberküloz ilacının tedariği sınırlıyken
03:42
a special committee was established
76
222992
1700
ürünlerin düzgünce dağıtıldığından
03:44
to determine which countries had health systems that were strong enough
77
224716
3417
ve hastaların tedavi planlarını uygun şekilde takip ettiğinden emin olmak için
03:48
to ensure that the products would be distributed properly
78
228157
3090
hangi ülkelerin yeterince güçlü sağlık sistemleri olduğuna
03:51
and that patients would follow their treatment plans properly.
79
231271
3329
karar verecek özel bir komite kurulmuştu.
03:54
Those select countries got access first.
80
234624
2372
O seçilmiş ülkelere ilk olarak erişim sağlandı.
03:58
Or, scenario number four:
81
238782
1443
4. senaryo:
04:00
we could decide on a random rule,
82
240249
1793
Rastgele bir kuralda karar kılabiliriz;
04:02
for instance, that people get to be vaccinated on their birthday.
83
242066
3368
örneğin, insanlar doğum günlerinde aşı olurlar.
04:06
Now let me ask you this:
84
246108
1434
Size şunu sorayım:
04:08
How does it feel to think of a future where the vaccine exists,
85
248201
4412
Aşının var olduğu ancak o ürüne erişiminiz olmadığı için
04:12
but you would still have to wear a mask and keep your kids home from school,
86
252637
4384
hala maske takmak zorunda olduğunuz, çocuklarınızı okula gönderemediğiniz
04:17
and you would not be able to go to work the way you want
87
257045
2639
ve işe istediğiniz şekilde gidemediğiniz
04:19
because you wouldn't have access to that product?
88
259708
2623
bir geleceği düşünmek nasıl hissettiriyor?
04:23
Every day that passed would feel unacceptable, right?
89
263593
3170
Geçen her gün çekilmez hissettirir, değil mi?
04:27
But guess what?
90
267309
1291
Ama tahmin edin ne oldu?
04:29
There are many diseases for which we have treatments and even cures,
91
269067
4152
Tedavisi ve hatta çaresi olan birçok hastalık var
04:33
and yet people keep being infected and die every year.
92
273243
4166
ama yine de insanlar her sene enfekte olmaya ve ölmeye devam ediyor.
04:38
Let's take tuberculosis:
93
278310
1597
Tüberkülozu ele alalım:
04:40
10 million people infected every year,
94
280479
2484
Her yıl 10 milyon insan enfekte oluyor,
04:42
1.5 million people dying,
95
282987
2086
1,5 milyon insan ölüyor,
04:45
although we've had a cure for years.
96
285969
2103
hem de yıllardır tedavisi olmasına rağmen.
04:48
And that's just because we haven't completely figured out
97
288096
2828
Bunun nedeni ise erişim sorunlarının bazı kilit noktalarını
04:50
some of the key access issues.
98
290948
1809
tam olarak çözemeyişimiz.
04:54
Equitable access is the right thing to do,
99
294495
2631
Adil erişim yapılacak doğru şey
04:57
but beyond this humanitarian argument
100
297801
2592
ancak bu insani argümanın ötesinde
05:00
that I hope we are more sensitive to
101
300417
1742
bunu bizzat deneyimlediğimize göre
05:02
now that we've experienced it in our flesh,
102
302183
2383
adil erişim konusundaki
05:04
there is a health and an economic argument
103
304590
2287
sağlık ve ekonomik argümana umarım daha duyarlı olabiliriz.
05:06
to equitable access.
104
306901
1497
05:09
The health argument is that as long as the virus is active somewhere,
105
309104
3584
Sağlık argümanına göre virüs bir yerlerde aktif olduğu sürece
05:12
we're all at risk of reimported cases.
106
312712
2507
hepimiz bildirilmemiş vakaların riski altındayız.
05:15
The economic argument is that because of the interdependencies
107
315909
3679
Ekonomik argümana göre,
ülke ekonomilerinin birbirlerine bağlılığından dolayı
05:19
in our economies,
108
319612
1303
05:20
no domestic economy can fully restart if others are not picking up as well.
109
320939
5268
diğerleri de düzelemezse hiçbir yerli ekonomi tam olarak yeniden başlayamaz.
05:26
Think of the sectors that rely on global mobility,
110
326977
2409
Küresel hareketliliğe bağlı olan sektörleri düşünün,
05:29
like aerospace or travel and tourism.
111
329410
2692
havacılık ve uzay ya da seyahat ve turizm gibi.
05:32
Think of the supply chains that cut across the globe,
112
332126
2509
Dünyanın sınırlarını aşan tedarik zincirlerini düşünün,
05:34
like textiles or automotive.
113
334659
1856
tekstil ve otomotiv gibi.
05:36
Think of the share of the economic growth that is coming from emerging markets.
114
336539
3870
Gelişmekte olan piyasaların ekonomik büyümesinin payını düşünün.
05:40
The reality is that we need all countries to be able to crush the pandemic in sync.
115
340719
5492
Gerçek şu ki
tüm ülkelerin uyumlu bir şekilde pandemiyi alt etmesine ihtiyacımız var.
05:47
So not only is equitable access the right thing to do,
116
347155
2985
Dolayısıyla adil erişim sadece yapılacak doğru şey değil,
05:50
it is also the smart thing to do.
117
350164
2004
aynı zamanda yapılacak akıllı şey de.
05:53
But how do we do that?
118
353263
1430
Peki bunu nasıl yaparız?
05:56
Let's make sure we're on the same page in terms of what "access" means.
119
356058
3385
"Erişimin" ne anlama geldiği konusunda hemfikir olduğumuzdan emin olalım.
05:59
It would actually mean that the product exists;
120
359467
2464
Ürünün var olduğu;
06:01
that it's working sufficiently well;
121
361955
2589
yeterince iyi işe yaradığı;
06:04
that it's been approved by the local authorities;
122
364568
2854
yerel yetkililer tarafından onaylandığı;
06:07
that it is affordable;
123
367446
1785
uygun fiyatlı olduğu
06:09
but also that there is evidence that it works in all the populations
124
369255
3233
ama aynı zamanda ihtiyaç duyan tüm nüfuslarda
işe yaradığının kanıtı olması
06:12
that need it,
125
372512
1183
06:13
and that can include pregnant women or immunodepressed people, or children;
126
373719
4510
ve hamile kadınların, immunodepresif insanların ya da çocukların dahil olduğu;
hastaneler, kırsal klinikler, sıcak ya da soğuk iklimler gibi
06:18
that it can be distributed in a variety of settings,
127
378253
2535
06:20
like hospitals or rural clinics, or hot climate or cold climate;
128
380812
5532
çeşitli çevrelerde dağıtabildiği
06:26
and that we can produce it at the right scale.
129
386368
2279
ve doğru oranda ürettiğimiz anlamına geliyor.
06:29
It's a very long checklist, I know,
130
389266
2055
Çok uzun bir kontrol listesi, farkındayım
06:31
and in a non-crisis situation,
131
391345
1935
ve krizsiz bir durumda
06:33
we would likely address these issues one after the other in a sequential way,
132
393304
4330
bu sorunları birer birer sırasıyla ele almalıyız,
06:37
which takes a lot of time.
133
397658
1583
bu çok uzun zaman alsa da.
06:40
So what do we do?
134
400423
1421
Peki ne yapıyoruz?
06:42
Access is far from being a new challenge,
135
402609
2515
Erişim konusu, yeni bir mücadele olmaktan çok uzak
06:45
and in the case of COVID,
136
405148
1511
ve Kovid durumunda ise
06:46
I have to say, we're seeing extraordinary collaboration
137
406683
3303
söylemeliyim ki uluslararası kuruluşların,
sivil toplumun, endüstrinin ve diğerlerinin erişimi hızlandırmak için
06:50
of international organizations, civil society, industry and others
138
410010
3717
olağanüstü bir birlik içinde olduklarını görüyoruz;
06:53
to accelerate access:
139
413751
1605
06:55
working things in parallel,
140
415380
1828
işleri paralel olarak hallediyorlar,
06:57
speeding up regulatory processes,
141
417232
2070
düzenleyici süreçleri hızlandırıyorlar,
06:59
engineering supply mechanisms,
142
419326
1719
tedarik mekanizmasını düzenliyorlar,
07:01
securing procurement, mobilizing resources, etc.
143
421069
3080
tedariği güvence altına alıyorlar, kaynakları hareketlendiriyorlar gibi gibi.
07:04
Yet we are likely to face a situation where, for instance,
144
424632
4440
Ama aşının, diyelim ki, eksi 80 santigrat derecede
07:09
the vaccine would need to be constantly stored at, let's say,
145
429096
2957
sürekli muhafaza edimesi gerektiği
07:12
minus 80 Celsius degrees;
146
432077
2168
ya da tedavinin uzman bir sağlık çalışanı tarafından yürütülmesi gerektiği
07:14
or where the treatment would need to be administered
147
434269
2519
07:16
by a highly specialized health care worker;
148
436812
2416
ya da teşhisin gelişmiş bir laboratuvarda analiz edilmesi gerektiği
07:19
or where the diagnostic would need to be analyzed
149
439252
2309
durumla yüzleşmemiz çok olası.
07:21
by a sophisticated lab.
150
441585
1418
07:23
So what more can we do?
151
443873
1812
Peki daha fazla ne yapabiliriz?
07:27
Pushing further the logic that the global health community
152
447265
2753
Küresel sağlık topluluğunun yıllardır desteklendiği mantığının ötesinde
07:30
has advocated for for years,
153
450042
1653
07:31
there is one additional thing I can think of that might help.
154
451719
3258
yardımcı olabileceğini düşündüğüm ek bir şey daha var.
07:35
There is a concept in product development and manufacturing
155
455855
2833
Ürün geliştirme ve imalatında "Tasarım-Maliyet" denen bir kavram var.
07:38
that's called "design to cost."
156
458712
1849
07:40
The basic idea is that the cost management conversation
157
460585
3003
Temel fikir, ürünün ilk olarak tasarlanıp
07:43
happens at the same time as the product being designed,
158
463612
2864
sonra maliyetin düşürülmesi için çalışmasının aksine
07:46
as opposed to the product being designed first
159
466500
2442
maliyet yönetimi görüşmelerinin ürünün tasarlandığı sırada gerçekleşmesidir.
07:48
and then reworked to bring the cost down.
160
468966
2491
07:51
It's a simple method that helps ensure
161
471854
1824
Maliyet, bir ürün için öncelikli bir kriter olarak tanımlandığında
07:53
that when cost has been identified as a priority criteria for a product,
162
473702
4953
ilk günden bir hedef yapıldığından emin olmaya yardımcı olan basit bir yöntem.
07:58
it's made a target from day one.
163
478679
1984
08:01
Now, in the context of health and access,
164
481386
3133
Sağlık ve erişim bağlamında ise
08:04
I think there is untapped potential
165
484543
2232
tıpkı imalatçıların "Tasarım-Maliyet"de yaptığı gibi
08:06
in R and D to access,
166
486799
1497
araştırma ve geliştirmeden erişime kadar
08:08
the same way that manufacturers design to cost.
167
488320
3157
bence yararlanılmayan bir potensiyel var.
08:12
This would mean that, instead of developing a product
168
492012
3983
Bu, bir ürünü geliştirip
08:16
and then working to adapt it to ensure equitable access later,
169
496019
4363
sonra adil erişimi sağlamak için ürünü uyarlamaya çalışmak yerine
08:20
all of the items on the checklist I mentioned
170
500406
2153
bahsettiğim kontrol listesindeki tüm maddelerin
08:22
would be built into the R and D process from the beginning,
171
502583
3315
baştan beri araştırma ve geliştirme sürecine imal edilmesi anlamına geliyor
08:25
and this would actually benefit us all.
172
505922
2531
ve bu aslında hepimizin yararına olur.
08:28
Let's take an example.
173
508477
1621
Örneğin,
08:30
If we develop a product with equitable access in mind,
174
510122
3511
eğer bir ürünü adil erişimle geliştirirsek
08:33
we might be able to optimize for scale-up faster.
175
513657
3251
ölçek büyütmeyi daha hızlı en uygun hale getirebiliriz.
08:37
In my experience, drug developers often focus on finding a dose that works,
176
517616
4656
Benim deneyimlerime göre,
ilaç geliştiricileri genellikle işe yarayan dozu bulmaya odaklanırlar
08:42
and only after do they optimize the dosage or make adjustments.
177
522296
3592
ve bunu dozu en uygun hale getirdikten veya düzeltmeler yaptıktan sonra yaparlar.
08:46
Now imagine that we're talking of a candidate product
178
526555
2546
Etkin maddesi nadir bir kaynak olan
08:49
for which the active ingredient is a scarce resource.
179
529125
2495
aday bir ürün hakkında konuştuğumuzu hayal edin.
08:52
What if instead we focused on developing a treatment
180
532044
3591
Peki ya bu etkin maddeyi olabildiğince az miktarda kullanan
08:55
that uses the lowest possible amount of that active ingredient?
181
535659
3712
bir tedavi geliştirmeye odaklansaydık ne olurdu?
08:59
It could help us produce more doses.
182
539802
2263
Daha fazla doz üretmemize yardımcı olabilirdi.
09:02
Let's take another example.
183
542834
1934
Başka bir örneği ele alalım.
09:04
If we develop a product with equitable access in mind,
184
544792
2863
Eğer bir ürünü adil erişimle geliştirirsek
09:07
we might be able to optimize for mass distribution faster.
185
547679
3159
toplu dağıtımı daha hızlı en uygun hale getirebiliriz.
09:11
In high-income countries,
186
551788
1463
Yüksek gelirli ülkelerde,
09:13
we have strong health systems capacity.
187
553275
2137
güçlü sağlık sistemi kapasitesi var.
09:15
We can always distribute products the way we want.
188
555436
2579
Ürünleri istediğimiz şekilde her zaman dağıtabiliriz.
09:18
So we often take for granted that products can be stored
189
558039
2711
Ürünlerin ısı-kontrollü ortamlarda muhafaza edilebilmesini
09:20
in temperature-controlled environments
190
560774
1965
09:22
or requires a highly skilled health care worker for administration.
191
562763
4321
ya da uygulaması için çok yetenekli bir sağlık çalışanı gerektirmesinin
değerini genellikle hafife alıyoruz.
09:27
Of course,
192
567698
1177
Tabii ki de ısı-kontrollü ortamlar ya da çok yetenekli sağlık çalışanları
09:28
temperature-controlled environments and highly skilled health care workers
193
568899
3508
her yerde mevcut değil.
09:32
are not available everywhere.
194
572431
1446
09:33
If we were to approach R and D
195
573901
1987
Araştırma ve geliştirmeye
09:35
with the constraints of weaker health systems in mind,
196
575912
3092
daha zayıf sağlık sistemlerinin kısıtlamalarıyla yaklaşırsak
09:39
we might get creative
197
579028
1514
yaratıcı olabilir
09:40
and develop sooner, for instance, temperature-agnostic products
198
580566
3920
ve daha çabuk, örneğin, ısı sorunu olmayan ürünler
09:44
or products that can be taken as easily as a vitamin
199
584510
2844
ya da vitamin gibi kolayca alınabilen ürünler
09:47
or long-lasting formulations instead of repeat doses.
200
587378
3399
ya da dozları tekrarlamak yerine uzun ömürlü formülasyon geliştirebiliriz.
09:51
If we were able to produce and develop such simplified tools,
201
591832
5304
Böyle basitleştirilmiş araçlar üretebilir ve geliştirebilirsek
09:57
it would have the added benefit
202
597160
1622
hem yüksek hem de düşük gelirli ülkelerde
09:58
of putting less strains on hospitals and health systems
203
598806
3228
hastanelere ve sağlık sistemlerine daha az baskı uygulamak gibi
10:02
for both high- and low-income countries.
204
602058
2916
bir fayda eklemiş de olabiliriz.
10:05
Given the speed of the virus
205
605894
1416
Virüsün hızını ve yüzleştiğimiz sonuçların şiddetini göz önünde bulundurursak
10:07
and the magnitude of the consequences we're facing,
206
607334
2751
Kovid'le ve ve gelecek pandemilerle savaşmak için
10:10
I think we have to continue challenging ourselves
207
610109
2371
10:12
to find the fastest way to make products to fight COVID
208
612504
3201
ürün yapmanın daha hızlı yolunu bulmak ve herkese erişilebilir kılmak için
10:15
and future pandemics accessible to all.
209
615729
2320
bence kendimizi zorlamaya devam etmeliyiz.
10:18
In my perspective,
210
618501
1351
Benim bakış açıma göre,
10:19
unless the virus disappears,
211
619876
1862
virüs kaybolmadığı sürece
10:21
there are two ways this story ends.
212
621762
1893
bu hikayenin bittiği iki yol var.
10:24
Either the scales tip one way --
213
624288
1860
Ya birimler tek yöne yönelir --
10:26
only some of us get access to the product
214
626172
2199
sadece bazılarımız ürüne erişim sağlar
10:28
and COVID remains a threat to all of us --
215
628395
2523
ve Kovid hepimiz için bir tehdit oluşturmaya devam eder --
10:30
or we balance the scales,
216
630942
1754
ya da birimleri dengeleriz,
10:32
we all get access to the right weapons,
217
632720
2365
hepimiz doğru silaha erişim sağlar
10:35
and we all move on together.
218
635109
1995
ve hepimiz birlikte hayatımıza devam ederiz.
10:38
Innovative R and D can't beat COVID alone,
219
638501
2682
Yenilikçi araştırma ve geliştirme Kovid'i tek başına yenemez
10:41
but innovative management of R and D might help.
220
641207
2698
ama araştırma ve geliştirmenin yenilikçi yönetimi yardımcı olabilir.
10:44
Thank you.
221
644341
1199
Teşekkür ederim.
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7