How Africa can use its traditional knowledge to make progress | Chika Ezeanya-Esiobu

122,525 views ・ 2017-10-31

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Cihan Ekmekçi Gözden geçirme: Figen Ergürbüz
00:13
Some months back, I was visiting this East African city,
0
13054
5480
Birkaç ay önce, bir Doğu Afrika şehrini ziyaret ediyordum
00:18
and we were stuck in traffic.
1
18558
2989
ve trafikte sıkışıp kalmıştık.
00:21
And this vendor suddenly approaches my window
2
21571
3042
Bir satıcı yarı açık pencereme
00:24
with a half-opened alphabet sheet.
3
24637
2543
bir alfabe sayfası ile aniden yanaştı.
00:28
I took a quick look at the alphabet sheet,
4
28505
2819
Alfabe sayfasına hızlı bir bakış attım
00:31
and I thought of my daughter,
5
31348
1435
ve kızımı düşündüm.
00:32
how it would be nice to spread it on the floor
6
32807
2562
Alfabeyi yere serip sonra onunla oynayarak
00:35
and just play all over it with her
7
35393
1840
ona alfabeyi öğretmenin
00:37
while getting her to learn the alphabet.
8
37257
2189
ne kadar güzel olabileceğini düşündüm.
00:39
So the traffic moved a bit, and I quickly grabbed a copy,
9
39470
3295
Sonra trafik biraz açıldı ve bir kopyasını kaptım
00:42
and we moved on.
10
42789
1999
ve devam etttik.
00:46
When I had time to fully open the alphabet sheet
11
46165
3101
Alfabe sayfasını iyice açıp daha detaylı bir şekilde
00:49
and take a more detailed look at it,
12
49290
2329
inceleme fırsatım olunca anladım ki
00:51
I knew I was not going to use that to teach my daughter.
13
51643
3023
bunu kızıma öğretirken kullanmayacaktım.
00:55
I regretted my purchase.
14
55267
1517
Aldığım için pişman oldum.
00:58
Why so?
15
58331
1342
Neden mi?
01:00
Looking at the alphabet sheet reminded me of the fact
16
60338
2786
Alfabeye bakmak bana Afrika'daki eğitim içeriğinin
01:03
that not much has changed
17
63148
2376
çok fazla değişmediği
01:05
in the education curricula in Africa.
18
65548
2423
gerçeğini hatırlattı.
01:08
Some decades back, I was taught out of a similar alphabet sheet.
19
68729
3720
Seneler önce benzer bir alfabe sayfası üzerinden bize eğitim verilmişti.
01:13
And because of that, I struggled for years.
20
73312
2257
Bu yüzden yıllarca mücadele ettim.
01:16
I struggled to reconcile my reality with the formal education I received
21
76464
4496
Gerçekliğim ve gittiğim okullarda aldığım resmi eğitimi
01:20
in school, in the schools I attended.
22
80984
2147
bağdaştırmak için mücadele ettim.
01:24
I had identity crises.
23
84592
2010
Kimlik krizlerim vardı.
01:26
I looked down on my reality.
24
86626
2909
Gerçekliğime baktım.
01:29
I looked at my ancestry, I looked at my lineage with disrespect.
25
89559
4246
Atalarıma baktım, soy ağacıma saygısızca baktım.
01:34
I had very little patience for what my life had to offer around me.
26
94205
5053
Hayatımın bana sunacağı şeyler için çok az sabrım vardı.
01:41
Why?
27
101045
1399
Niçin?
01:43
"A is for apple."
28
103496
1419
"Elmanın E'si"
01:46
"A is for apple."
29
106421
1424
"Elmanın E'si"
01:49
"A is for apple" is for that child in that part of the world
30
109528
4688
"Elmanın E'si" dünyanın elma yetişen yerlerinde
01:54
where apples grow out;
31
114240
1732
yaşayan çocuklar içindi;
01:56
who has an apple in her lunch bag;
32
116751
1976
beslenme çantalarında elma olan çocuklar,
02:00
who goes to the grocery store with her mom and sees red,
33
120235
3402
anneleri ile birlikte manava giden
02:03
green, yellow -- apples of all shapes and colors and sizes.
34
123661
3653
ve renk renk her boyutta elma gören çocuklar.
02:08
And so, introducing education to this child
35
128049
2889
Böyle bir alfabe sayfasıyla
02:10
with an alphabet sheet like this
36
130962
2122
çocuğu eğitimle tanıştırmak
02:14
fulfills one of the major functions of education,
37
134090
3041
eğitimin ana fonksiyonlarından birini yerine getirir;
02:17
which is to introduce the learner
38
137155
3162
öğreneni çevresine karşı
02:20
to an appreciation of the learner's environment
39
140341
3373
duyarlı hale getirir
02:23
and a curiosity to explore more in order to add value.
40
143738
4642
ve değer katması için merakını cezbeder.
02:29
In my own case,
41
149581
1411
Benim durumumda,
02:32
when and where I grew up in Africa,
42
152014
2312
büyüdüğüm zaman ve yerlerde Afrika'da
02:35
apple was an exotic fruit.
43
155613
1830
elma egzotik bir meyveydi.
02:38
Two or three times a year,
44
158719
1385
Yılda bir veya iki kez,
02:40
I could get some yellowish apples with brown dots, you know,
45
160128
5367
kahverengi noktalı sarımsı elmaları yiyebilirdim;
02:45
signifying thousands of miles traveled -- warehouses storing --
46
165519
3897
binlerce mil ötedeki depolardan sınıflandırılarak
02:49
to get to me.
47
169440
1174
bana gelen elmalar.
02:51
I grew up in the city
48
171575
1911
Finansal durumu iyi olan ailemle
02:53
to very financially comfortable parents,
49
173510
3000
şehirde büyüdüm,
02:56
so it was my dignified reality,
50
176534
1942
yani beni gerçeğim buydu,
02:58
exactly the same way
51
178500
2311
tamamen aynı şekilde
03:00
cassava fufu or ugali would not regularly feature
52
180835
4162
"cassava fufu" veya "ugali" Amerika, Çin veya Hint mutfağında
03:05
in an American, Chinese or Indian diet,
53
185021
2901
yaygın değiller...
03:08
apples didn't count as part of my reality.
54
188851
2429
Elmalar gerçekliğimin bir parçası sayılmazdı.
03:12
So what this did to me,
55
192208
3048
Bunun bana yaptığı etki şuydu,
03:15
introducing education to me with "A is for apple,"
56
195280
3684
"Elmanın E'si" ile eğitime adım atmam,
03:18
made education an abstraction.
57
198988
2459
eğitimi soyutlaştırdı.
03:21
It made it something out of my reach --
58
201914
1869
Ulaşamayacağım bir şey haline geldi,
03:24
a foreign concept,
59
204665
1906
yabancı bir konsept,
03:26
a phenomenon for which I would have to constantly and perpetually seek
60
206595
3806
o şeyi bilen insanlardan sürekli doğrulama isteyeceğim
03:30
the validation of those it belonged to
61
210425
1811
ancak bu şekilde
03:32
for me to make progress within it and with it.
62
212260
2940
ilerleme kaydedebileceğim bir fenomen haline geldi.
03:36
That was tough for a child; it would be tough for anyone.
63
216109
2906
Bu bir çocuk için zordur; herkes için zor olur.
03:40
As I grew up and I advanced academically,
64
220042
2723
Ben büyürken ve akademik olarak ilerlerken
03:42
my reality was further separated from my education.
65
222789
5064
benim gerçekliğim eğitimimden ayrıldı.
03:48
In history, I was taught
66
228739
1746
Tarihte bana
03:50
that the Scottish explorer Mungo Park discovered the Niger River.
67
230509
4251
İskoç kaşif Mungo Park'ın Nijer Nehrini keşfettiği öğretildi.
03:55
And so it bothered me.
68
235631
1793
Bu beni rahatsız etti.
03:57
My great-great-grandparents grew up
69
237448
2015
Büyük büyük annem ve babam
03:59
quite close to the edge of the Niger River.
70
239487
2003
Nijer Nehri kıyısına çok yakın büyümüş.
04:01
(Laughter)
71
241514
2419
(Kahkaha)
04:03
And it took someone to travel thousands of miles from Europe
72
243957
6477
Burunlarının dibindeki nehrin keşfedilmesi için binlerce mil uzaktan
04:10
to discover a river right under their nose?
73
250458
2447
Avrupa'dan birinin gelmesi mi gerekti?
04:12
(Laughter)
74
252929
2441
(Kahkaha)
04:15
No!
75
255394
1157
Hayır!
04:16
(Applause and cheers)
76
256575
5419
(Alkış ve tezahüratlar)
04:22
What did they do with their time?
77
262018
1929
Onlar zamanlarında ne yaptılar?
04:23
(Laughter)
78
263971
1897
(Kahkaha)
04:25
Playing board games, roasting fresh yams,
79
265892
2831
Oyunlar oynayıp taze yer elması kavurup
04:28
fighting tribal wars?
80
268747
1380
kabile savaşı mı yaptılar?
04:30
I mean, I just knew my education was preparing me to go somewhere else
81
270557
4860
Anladımki eğitimim beni başka bir yere gitmem için için hazırlıyor
04:35
and practice and give to another environment that it belonged to.
82
275441
3767
o eğitimin ait olduğu başka bir çevreye bir şeyler vermem için.
04:39
It was not for my environment, where and when I grew up.
83
279232
3183
Bu benim çevrem, büyüdüğüm yer ve zaman değildi.
04:43
And this continued.
84
283029
1159
Ve bu devam etti.
04:44
This philosophy undergirded my studies
85
284212
1893
Bu felsefe Afrika'da okuduğum
04:46
all through the time I studied in Africa.
86
286129
2465
tüm zaman boyunca çalışmalarımın altını çizdi.
04:48
It took a lot of experiences and some studies
87
288618
3834
Bir fikir değişikliğine gitmem
04:52
for me to begin to have a change of mindset.
88
292476
3152
çok deneyim ve bazı çalışmalar gerektirdi.
04:55
I will share a couple of the remarkable ones with us.
89
295652
2964
Dikkat çekici birkaç tanesini sizlerle paylaşacağım.
04:59
I was in the United States in Washington, DC
90
299735
2355
Doktora eğitimim için
05:02
studying towards my doctorate,
91
302114
2042
Washington, DC'deydim,
05:04
and I got this consultancy position with the World Bank Africa Region.
92
304180
3877
Dünya Bankası Afrika Bölgesi bölümünde bir danışmanlık pozisyonunda işe girdim.
05:08
And so I remember one day,
93
308735
2756
Günlerden bir gün,
05:11
my boss -- we were having a conversation on some project,
94
311515
4648
ben ve yöneticim bir proje üzerinde konuşuyorduk
05:16
and he mentioned a particular World Bank project,
95
316187
3041
ve belli bir Dünya Bankası projesinden bahsetti.
05:19
a large-scale irrigation project that cost millions of dollars
96
319252
4972
Nijerya'da sürdürülebilirliği risk altında ve milyonlarca dolara mal olacak
05:24
in Niger Republic
97
324248
1331
geniş ölçekli
05:25
that was faltering sustainably.
98
325603
3274
bir sulama projesi.
05:28
He said this project wasn't so sustainable,
99
328901
2343
Bu projenin sürdürülemediğini söyledi,
05:31
and it bothered those that instituted the whole package.
100
331268
4223
kurulan tüm paketlerin bozulduğundan bahsetti.
05:36
But then he mentioned a particular project,
101
336035
2789
Ardından başka bir özel projeden bahsetti,
05:39
a particular traditional irrigation method that was hugely successful
102
339517
4917
Dünya Bankası projesinin başarısız olduğu aynı Nijer Cumhuriyetinde
05:44
in the same Niger Republic where the World Bank project was failing.
103
344458
3697
daha önce başarılı olan geleneksel bir sulama yöntemi.
05:48
And that got me thinking.
104
348930
1496
Bu benim ilgimi çekti.
05:51
So I did further research,
105
351281
1743
Detaylı bir araştırma yaparak
05:53
and I found out about Tassa.
106
353984
2385
Tassa'yı öğrendim.
05:57
Tassa is a traditional irrigation method
107
357775
3770
Tassa geleneksek bir sulama metodu
06:01
where 20- to 30-centimeter-wide and 20- to 30-centimeter-deep holes
108
361569
6193
20-30 cm genişliğinde ve 20-30cm derinliğinde delikler
06:07
are dug across a field to be cultivated.
109
367786
2874
tarım yapılacak tarlanın üzerine kazılır.
06:11
Then, a small dam is constructed around the field,
110
371220
4113
Küçük bir baraj tarlanın çevresine yapılır
06:16
and then crops are planted across the surface area.
111
376296
3626
ve tarlanın yüzey alanı boyunca ürünler ekilir.
06:19
What happens is that when rain falls,
112
379946
3304
Yağmur yağdığında
06:23
the holes are able to store the water
113
383274
2984
delikler suyu depolayabilir
06:26
and appropriate it to the extent that the plant needs the water.
114
386282
3818
ve bunlar bitkilerin su ihtiyacını karşılayacak uygunlukta olur.
06:30
The plant can only assimilate as much water as needed
115
390124
3266
Bitki hasata kadar ihtiyaç duyduğu miktarda
06:33
until harvest time.
116
393414
1570
suya ulaşabilir.
06:36
Niger is 75 percent scorched desert,
117
396582
3693
Nijerya'nın %75'i kavruk çöldür,
06:40
so this is something that is a life-or-death situation,
118
400299
2693
bu bir ölüm kalım meselesi
06:43
and it has been used for centuries.
119
403016
1808
ve yüzyıllardır kullanılmakta.
06:45
In an experiment that was conducted,
120
405384
2102
Yapılan bir çalışmada
06:48
two similar plots of land were used in the experiment,
121
408233
5413
bir deneyde iki benzer arazi kullanıldı,
06:53
and one plot of land
122
413670
2631
birinci arazide
06:56
did not have the Tassa technique on it.
123
416325
1942
Tassa tekniği kullanılmadı.
06:58
Similar plots.
124
418291
1167
Benzer tarlalar.
06:59
The other one had Tassa technique constructed on it.
125
419482
3158
Diğeri üzerinde Tassa tekniği uygulandı.
07:03
Then similar grains of millet also were planted on both plots.
126
423332
3755
Ardından her iki tarla üzerine aynı tahıllar ekilmiştir.
07:08
During harvest time,
127
428045
2207
Hasat zamanı boyunca,
07:10
the plot of land without Tassa technique
128
430276
3152
Tassa tekniği uygulanmayan tarlada
07:13
yielded 11 kilograms of millet per hectare.
129
433452
4171
hektar başına 11 kilogram akdarı hasadı yapıldı.
07:18
The plot of land with Tassa technique
130
438737
2295
Tassa tekniği uygulanan tarlada ise
07:21
yielded 553 kilograms of millet per hectare.
131
441056
5853
hektar başına 553 kilogram mahsül alındı.
07:27
(Applause)
132
447660
2585
(Alkışlar)
07:30
I looked at the research, and I looked at myself.
133
450269
3913
Araştırmaya ve kendime baktım.
07:34
I said, "I studied agriculture for 12 years,
134
454206
3252
''12 yıldır tarım üzerine okuyorum,
07:37
from primary to Senior Six, as we say in East Africa,
135
457482
3410
ilk okuldan 12. sınıfa kadar, Doğu Afrika'da söylediğimiz gibi,
07:40
SS3 in West Africa or 12th grade.
136
460916
2346
Batı Afrika'da SS3 veya 12. sınıf.
07:43
No one ever taught me
137
463286
1657
Hiç kimse bana
07:44
of any form of traditional African knowledge of cultivation --
138
464967
3806
geleneksel Afrika'da ürün yetiştirme ve hasat
07:48
of harvesting, of anything --
139
468797
1794
konusunda hiçbir şey öğretmedi
07:50
that will work in modern times and actually succeed,
140
470615
3828
ki bunlar artık başarılı bir şekilde kullanılacak,
07:54
where something imported from the West would struggle to succeed.
141
474467
4601
ayrıca Batı'dan ithal edeceğimiz şeylerin başarılı olması çok zor.
07:59
That was when I knew the challenge,
142
479775
3113
İşte bu zorluğu öğrendiğim zaman,
08:02
the challenge of Africa's curricula,
143
482912
2579
Afrika' nın müfredat sorununu
08:05
And I thus began my quest to dedicate my life, concern my life work,
144
485649
4798
hayat mücadelemi buna adamaya başladım,
08:10
to studying, conducting research on Africa's own knowledge system
145
490471
4292
Afrika'nın bilgi sistemi üzerine çalışmaya, araştırma yapmaya
08:14
and being able to advocate for its mainstreaming
146
494787
3000
ve sektörler, sanayiler çapında
08:17
in education, in research, policy
147
497811
2847
eğitim, araştırma ve siyasette
08:20
across sectors and industries.
148
500682
2055
yaygınlaşmasını savunmaya.
08:23
Another conversation and experience I had at the bank
149
503445
3844
Dünya Bankası'nda başka bir sohbet ve deneyimimde
08:27
I guess made me take that final decision of where I was going to go,
150
507313
4750
ne yöne gideceğim konusunda nihai kararı vermemi sağlayan şeydi,
08:32
even though it wasn't the most lucrative research to go into,
151
512087
4024
yapılacak en kârlı araştırma olmasa da
08:36
but it was just about what I believed in.
152
516135
2317
tamamen inandığım şeyle ilgiliydi.
08:38
And so one day, my boss said that he likes to go to Africa
153
518937
4626
Bir gün yöneticim Afrika'ya gitmek istediğini söyledi,
08:43
to negotiate World Bank loans and to work on World Bank projects.
154
523587
4536
Dünya Bankası kredi ve proje müzakereleri yapmak istiyordu.
08:48
And I was intrigued. I asked him why.
155
528614
1949
Etkilenmiştim, nedenini sordum.
08:50
He said, "Oh, when I go to Africa,
156
530587
2446
Dedi ki; ''Afrika'ya gittiğim zaman
08:53
it's so easy.
157
533057
1709
o kadar kolay ki.
08:55
I just write up my loan documents and my project proposal in Washington, DC,
158
535255
4658
Washington DC'de kredi döküman ve proje teklifimi yazıyorum,
08:59
I go to Africa, and they all just get signed.
159
539937
2953
Afrika'ya gidiyorum ve hepsi imzalanıyor.
09:02
I get the best deal, and I'm back to base.
160
542914
3388
En iyi anlaşmayı sağlıyorum ve dönüyorum.
09:06
My bosses are happy with me."
161
546326
2207
Patronlarım benden çok memnun.''
09:08
But then he said, "I hate going to Asia or ..."
162
548933
3687
Sonra dedi ki: ''Asya'ya gitmekten nefret ediyorum...''
09:12
and he mentioned a particular country, Asia and some of these countries.
163
552644
3443
Bir ülkeden bahsetti, Asya ve bazı Asya ülkeleri.
09:16
"They keep me for this, trying to get the best deal for their countries.
164
556111
4023
''Beni ülkelerine en iyi anlaşmayı sağlamak için tutuyorlar.
09:20
They get the best deal.
165
560158
1176
En iyisini alıyorlar.
09:21
They tell me, 'Oh, that clause will not work for us
166
561358
2908
Bana şu maddenin bizim çevremizde işe yaramayacağını
09:24
in our environment.
167
564290
1607
söylüyorlar.
09:25
It's not our reality. It's just so Western.'
168
565921
2973
Bu bizim değil, Batı'nın gerçekliği.
09:28
And they tell me, 'Oh, we have enough experts
169
568918
3111
Bana diyorlar ki 'Bunu halledecek
09:32
to take care of this.
170
572053
1203
yeterince uzmanımız var.
09:33
You don't have enough experts.
171
573280
1621
Sizin yeterince uzmanınız yok.
09:34
We know our aim.'
172
574925
1153
Amacımızı biliyoruz.'
09:36
And they just keep going through all these things.
173
576102
2445
Bunlarla uğraşıp duruyorlar.
09:38
By the time they finish, yes, they get the best deal,
174
578571
2520
Bitirene kadar da en iyi anlaşmayı sağlamış oluyorlar
09:41
but I'm so exhausted and I don't get the best deal for the bank,
175
581115
3165
ama çok yoruldum ve banka için en iyi anlaşmayı almak istemiyorum
09:44
and we're in business."
176
584304
1179
ayrıca bu iş.''
09:45
"Really?" I thought in my head, "OK."
177
585507
1795
''Gerçekten mi? Peki'' dedim içimden.
09:47
I was privileged to sit in on a loan negotiating session
178
587326
4280
Bir Afrika ülkesinde müzakere masasında oturduğum için
09:51
in an African country.
179
591630
1665
ayrıcalıklıydım.
09:53
So I would do these consultancy positions during summer,
180
593319
2820
Yaz boyunca danışmanlık işini yapardım,
09:56
you know, since I was a doctoral student.
181
596163
2684
doktora öğrencisi olduğumdan beri.
09:58
And then I traveled with the team, with the World Bank team,
182
598871
4332
Sonra Dünya Bankası ekibiyle seyahat ettim,
10:03
as more like someone to help out with organizational matters.
183
603227
4316
organizasyonel konularda yardım etmek isteyen biri olarak.
10:07
But I sat in during the negotiating session.
184
607567
3267
O müzakere masasına oturdum.
10:11
I had mostly Euro-Americans, you know, with me from Washington, DC.
185
611730
4932
Yanımda genellikle Avrupalı Amerikanlar vardı, DC'den.
10:16
And I looked across the table at my African brothers and sisters.
186
616686
4850
Masanın diğer yanındaki Afrikalı kardeşlerime baktım.
10:21
I could see intimidation on their faces.
187
621993
2334
Gözlerindeki tedirginliği görebiliyordum.
10:24
They didn't believe they had anything to offer
188
624771
2263
Mungo Park'ın büyük büyük torunlarına
10:27
the great-great-grandchildren of Mungo Park --
189
627058
2288
sunacak hiçbir şeyleri olmadığını düşünüyorlardı,
10:29
the owners of "apple" in "A is for apple."
190
629370
2617
''Elmanın E'si''ndeki elmanın sahiplerine.
10:32
They just sat and watched: "Oh, just give us, let us sign.
191
632011
2776
Orada usulca oturdular ve ''Hadi imzalayalım.'' dediler,
10:34
You own the knowledge. You know it all.
192
634811
1913
''Bilgi sizde, hepsini biliyorsunuz.
10:36
Just, where do we sign? Show us, let us sign."
193
636748
2209
Nereyi imzalıyoruz? Gösterin imzalayalım.''
10:38
They had no voice. They didn't believe in themselves.
194
638981
3036
Onların sesleri yoktu, kendilerine inanmıyorlardı.
10:46
Excuse me.
195
646544
1183
Pardon.
10:48
And so,
196
648587
1172
Böylece
10:51
I have been doing this for a decade.
197
651212
2326
bunu 10 yıldır yapıyorum.
10:53
I have been conducting research on Africa's knowledge system,
198
653562
3444
Afrika' nın geleneksel, otantik, orijinal bilgi sistemi üzerinde
10:57
original, authentic, traditional knowledge.
199
657030
2244
araştırma yapıyorum.
10:59
In the few cases where this has been implemented in Africa,
200
659298
3197
Bunun uygulandığı az sayıda vakada,
11:02
there has been remarkable successes recorded.
201
662519
2484
inanılmaz başarı oranları elde edildi.
11:05
I think of Gacaca.
202
665027
1537
Gacaca'yı düşünüyorum.
11:07
Gacaca is Rwanda's traditional judicial system
203
667256
4732
Soykırım sonrasında kullanılan
11:12
that was used after the genocide.
204
672012
2094
Rwanda'nın geleneksel yargı sistemi.
11:14
In 1994, when the genocide ended,
205
674130
2431
1994'te soykırım sona erdiğinde,
11:18
Rwanda's national court system was in shambles:
206
678100
2562
Rwanda'nın milli yargı sistemi çökmüş durumdaydı:
11:20
no judges, no lawyers to try hundreds of thousands of genocide cases.
207
680686
5526
Ne hakim ne de soykırıma ilişkin savunma yapacak avukatlar vardı.
11:26
So the government of Rwanda came up with this idea
208
686236
3508
Rwanda hükümeti bir fikir geliştirdi,
11:29
to resuscitate a traditional judicial system known as Gacaca.
209
689768
3395
Gacaca olarak bilinen geleneksel yargı sistemini yeniden tedavüle soktu.
11:33
Gacaca is a community-based judicial system,
210
693625
3447
Gacaca toplum temelli bir sistem,
11:37
where community members come together
211
697096
2937
toplumun üyeleri bir araya gelerek
11:40
to elect men and women of proven integrity
212
700057
3749
dürüstlüğü kanıtlanmış kadın ve erkekleri
11:43
to try cases of crimes committed within these communities.
213
703830
4510
işlenen suçlarda avukatlık yapmak üzere seçerler.
11:49
So by the time Gacaca concluded its trial of genocide cases in 2012,
214
709255
5477
2012'de Gacaca soykırım davalarını sonlandırana dek
11:55
12,000 community-based courts had tried approximately 1.2 million cases.
215
715619
6975
12.000 toplum temelli mahkeme 1.2 milyon dava görmüştü.
12:03
That's a record.
216
723334
1352
Bu bir rekor.
12:05
(Applause)
217
725169
4981
(Alkış)
12:10
Most importantly is that Gacaca emphasized Rwanda's traditional philosophy
218
730438
5600
Daha da önemlisi Gacaca Rwanda'nın geleneksel ilkelerini öne çıkardı;
12:16
of reconciliation and reintegration,
219
736062
3093
uzlaşma ve yeniden bütünleşme,
12:19
as against the whole punitive and banishment idea
220
739179
3878
Gacaca modern Batı sistemini destekleyen
12:23
that undergirds present-day Western style.
221
743081
3722
ağır ceza sistemlerine karşıydı.
12:27
And not to compare, but just to say that it really emphasized
222
747481
3895
Karşılaştırmasam da Rwanda'nın geleneksel felsefesini
12:31
Rwanda's traditional method of philosophy.
223
751400
3354
öne çıkarttığını belirtmek istiyorum.
12:35
And so it was Mwalimu Julius Nyerere,
224
755269
2597
Tanzanya'nın eski devlet başkanı
12:37
former president of Tanzania --
225
757890
1741
Mwalimu Julius Nyerere -
12:39
(Applause)
226
759655
1476
(Alkış)
12:41
who said that you cannot develop people.
227
761155
3176
insanları geliştiremeyeceğimizi söylerdi.
12:44
People will have to develop themselves.
228
764916
3058
İnsanlar kendilerini geliştirirler.
12:48
I agree with Mwalimu.
229
768563
1385
Ona katılıyorum.
12:50
I am convinced
230
770487
1388
İnanıyorum ki
12:51
that Africa's further transformation, Africa's advancement,
231
771899
3623
Afrika'nın dönüşümü, ilerlemesi
12:55
rests simply in the acknowledgment, validation and mainstreaming
232
775546
4779
gerek eğitim, gerek araştırma gerek sektörel veya siyasal alanda olsun
13:00
of Africa's own traditional, authentic, original, indigenous knowledge
233
780349
4989
Afrika'nın geleneksel, otantik, orijinal, kendine özgü bilgi birikimi
13:05
in education, in research, in policy making and across sectors.
234
785362
4871
bunu anlamakta, doğrulamakta ve yaygınlaştırmada yatıyor.
13:10
This is not going to be easy for Africa.
235
790816
2517
Bu Afrika için kolay olmayacak.
13:13
It is not going to be easy for a people used to being told how to think,
236
793357
3464
Kendilerine ne yapması, ne düşünmesi söylenmesine alışmış bir halk için
13:16
what to do, how to go about it,
237
796845
2365
hiç kolay olmayacak,
13:19
a people long subjected to the intellectual guidance
238
799234
3154
uzun zaman başkalarının entelektüel rehberliğe,
13:22
and direction of others,
239
802412
1742
talimatlarına maruz kalmış,
13:24
be they the colonial masters,
240
804178
1667
bunlar ki koloni efendileri
13:25
aid industry or international news media.
241
805869
2972
yardım sanayisi ve uluslararası medyacılık.
13:28
But it is a task that we have to do to make progress.
242
808865
3234
Ancak bu ilerlememiz için yapmamız gereken bir görev.
13:32
I am strengthened by the words of Joseph Shabalala,
243
812123
2900
Joseph Shabalala'nın sözleri bana güç verdi,
13:35
founder of the South African choral group Ladysmith Black Mambazo.
244
815047
3474
kendisi Laydsmith Black Mambazo Güney Afrikan korosunun kurucusu.
13:38
He said that the task ahead of us can never, ever be greater
245
818545
5687
Önümüzdeki görevin hiçbir zaman içimizdeki güçten
13:44
than the power within us.
246
824256
2153
daha büyük olmadığını söyledi.
13:46
We can do it.
247
826433
1158
Bunu yapabiliriz.
13:47
We can unlearn looking down on ourselves.
248
827615
2560
Kendi kendimizi küçümsemeyi bırakabiliriz.
13:50
We can learn to place value on our reality and our knowledge.
249
830199
4195
Gerçekliğimiz ve bilgimiz üzerine değer koymayı öğrenebiliriz.
13:54
Thank you.
250
834418
1155
Teşekkürler.
13:55
(Swahili) Thank you very much.
251
835597
1471
Çok teşekkürler (Svahilice)
13:57
(Applause)
252
837092
1523
(Alkışlar)
13:58
Thank you. Thank you.
253
838639
2202
Teşekkürler, teşekkürler.
14:00
(Applause)
254
840865
4699
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7