The Thrilling Potential for Off-Grid Solar Energy | Amar Inamdar | TED

266,808 views ・ 2018-02-19

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Hakan Özbay Gözden geçirme: Selda Yener
00:12
There's something really incredible happening.
0
12794
2143
Gerçekten inanılmaz şeyler oluyor.
00:14
So there's over a billion people
1
14961
2634
Şu anda dünyada bir milyardan fazla kişinin
00:17
who have no access to energy whatsoever across the world,
2
17619
3190
hiçbir enerji çeşidine erişimi bulunmuyor.
00:20
620 million of them here in Africa.
3
20833
2877
Bunun 620 milyonu Afrika'da bulunmakta.
00:23
It costs about 1,500 dollars to connect each household up to the grid.
4
23734
4265
Her bir eve altyapı götürmek 1.500 dolar tutuyor.
00:28
If you are going to wait for it, it takes about nine years, on average,
5
28663
3334
Eğer beklemeye kalkarsanız sıranızın gelmesi ortalama dokuz yıl sürer
ve bunun gerçekleşmesini beklemek sonsuz gibi geliyor.
00:32
and that feels like a lifetime when you're trying to make that happen.
6
32021
3286
Bu neredeyse inanılmaz
00:35
That's kind of unbelievable,
7
35331
1405
00:36
and it's also unacceptable.
8
36760
2301
ve aynı zamanda kabul edilemez.
00:39
So let's do something about it.
9
39744
1492
O zaman bir şeyler yapmalıyız.
00:42
The lightbulb comes from this idea that you have an energy system
10
42269
3683
Ampul, Tesla'nın ve Thomas Edison'ın
00:45
that's made up of the ideas of Tesla
11
45976
3824
fikirlerinden ortaya çıkan
00:49
and the ideas of Thomas Edison.
12
49824
2442
bir enerji sistemi düşüncesinin ürünüdür.
00:52
There was an evolution that said it's not just about the lightbulb,
13
52290
3146
Ortada, meselenin sadece ampulden ibaret olmadığını,
meselenin bu ampulün de
00:55
it's about the whole system,
14
55460
1335
içinde bulunduğu tüm bu enerji sistemiyle
00:56
the whole energy system that goes with that lightbulb,
15
56819
2534
ilgili olduğunu gösteren bir evrim vardı ve
00:59
and what happened in that gilded age
16
59377
3404
bu altın yaldızlı çağ dünyadaki tüm ülkelerin imrendiği
01:02
was the creation of an industrial system
17
62805
2246
sanayi sisteminin yaratıldığı dönemdi.
01:05
that every country around the world has now started to emulate.
18
65075
2953
01:08
So to get to the appliances, you need to have power stations.
19
68052
3079
Yani elektrikli cihaz sahibi olmanız için enerji santrallerine,
01:11
From power stations, you need to have infrastructure,
20
71155
2484
bu santraller için de altyapıya ihtiyacınız var
01:13
and that infrastructure takes you to the point of having electricity,
21
73663
3283
ve bu altyapı sizleri enerji santrallerine,
oradan da kıymetini bilmediğimiz ampullere
01:16
and you get to the lightbulbs and the appliances
22
76970
2239
ve eletrikli cihazlara ulaştırır.
01:19
that we all take for granted.
23
79233
1740
01:20
But the amazing thing, in a way, is that there's a revolution happening
24
80997
3982
Fakat ilginç olan şey, şu anda Doğu Afrika'da
etrafımızdaki köy ve yerleşimlerde bir devrimin gerçekleşiyor olması.
01:25
in the villages and towns all around us here in East Africa.
25
85003
3049
01:28
And the revolution is an echo of the cell phone revolution.
26
88894
4555
Bu devrim cep telefonu devriminin bir yansımasıdır.
01:34
It's wireless,
27
94457
1565
Kablosuz devrimdir bu
01:36
and that revolution is about solar and it's about distributed solar.
28
96046
3564
ve güneş ve dağıtılan güneş enerjisi ile ilgilidir.
01:39
Photons are wireless,
29
99634
1278
Fotonlar kablosuzdur,
01:40
they fall on every rooftop,
30
100936
2036
her binanın çatısına vururlar
01:42
and they generate enough power to be sufficient for every household need.
31
102996
4793
ve her bir evin ihtiyacını yetecek kadar enerji üretirler.
01:49
So that's an incredible thing.
32
109123
1842
Bu inanılmaz bir şey.
01:50
There's also a problem with it.
33
110989
1618
Ayrıca bu konuyla ilgili bir sorun var.
01:53
Up until now, the technology hasn't been there to make it happen,
34
113408
3096
Bugüne kadar bunu gerçekleştirecek teknoloji yoktu
01:56
and the mindset has been that we have to have the grid
35
116528
5794
ve düşünce yapısı daima endüstriyel büyüme sağlamak
ve ülkelerin gelişmesi, iş imkanları yaratması ve sanayileşmesi için
02:02
to provide industrial growth
36
122346
1763
altyapıya bağlı olmamız gerektiği yönündeydi.
02:04
and let countries develop and create jobs and industrialize.
37
124133
3928
02:09
So we've gotten ourselves to the point
38
129243
3358
Böylece kendimizi bu altyapıları inşa etme
02:12
where actually the costs of building these grids
39
132625
3034
ve bu kalkınma düzenini takip etme maliyetlerinin
02:15
and following that pattern of development
40
135683
1958
sürdürülemez olduğu
02:17
are really unsustainable.
41
137665
1539
bir konuma getirdik.
02:20
If you add up the deficits that all of the utilities run in Africa,
42
140065
5894
Eğer Afrika'da, Sahra Altı Afrika'da bulunan
02:25
sub-Saharan Africa,
43
145983
2376
tüm kamu kuruluşlarının mali açıklarını toplarsanız
02:28
you get to a number of 21 billion dollars every year
44
148383
3953
bu sistemi muhafaza etmek için yıllık
02:32
to maintain that system and keep it going.
45
152360
2832
21 milyar dolar sonucuna ulaşırsınız.
02:35
So an extraordinary amount of resources
46
155907
1992
Bu, oluşması için çok uzun süre beklediğimiz
02:37
that's been put in to creating a system
47
157923
2278
ve geldiğinde de genellikle kalkınmamız için
02:40
that ultimately we will have to wait a very long time for,
48
160225
4207
yeterli dayanıklığa sahip olmayan
bir sistemi oluşturmak için
02:44
and when it comes,
49
164456
2485
02:46
it often doesn't come with sufficient robustness
50
166965
2984
harcanan sıradışı miktarda
02:49
to allow us to go down that path to development.
51
169973
2374
bir kaynaktır.
02:52
So what a shame.
52
172371
1928
Çok yazık.
02:54
But here's what's happening,
53
174323
1531
Ama bir şeyler oluyor
02:55
and here's the opportunity that I think we should all get excited about.
54
175878
3412
ve bu bence hepimizin heyecan duymasını gerektiren bir fırsat.
02:59
So there's a group of companies
55
179696
1850
Bu sorunu son 10 yılda
03:01
that have been chipping away at this problem over the last 10 years,
56
181570
3555
yavaş yavaş ortadan kaldıran bir grup şirket bulunuyor
03:05
and this group of companies
57
185149
2071
ve bu bir grup şirket
03:07
have recognized the reality that there's a great big nuclear reactor
58
187244
4001
gökyüzünde devasa bir nükleer reaktör
03:11
up there in the sky,
59
191269
1170
olduğu ve Afrika'ya
03:12
and that Africa is more endowed with that solar power
60
192463
5651
gökyüzünden, güneşten gelen bu güneş enerjisinin
03:18
that comes from the sky, the sun,
61
198138
2603
neredeyse tüm diğer kıtalardan
03:20
than almost any other continent.
62
200765
1868
daha fazla bahşedilmiş olduğu gerçeğini gördüler.
03:22
So the opportunity has come to convert some of that solar power,
63
202657
4791
Yani bu güneş enerjisinin, kablosuz enerjinin bir kısmını
03:27
wireless power, into energy at the household level.
64
207472
4148
ev düzeyinde enerjiye dönüştürme fırsatı var.
03:31
And three things have happened at the same time.
65
211644
2485
Aynı zamanda üç şey daha meydana geldi.
İlk olarak güneşten enerji üretmenin maliyetleri azaldı.
03:34
First, the costs of solar productivity have come down.
66
214153
3245
03:37
So putting a panel on your roof and generating power from it,
67
217422
2916
Çatınıza bir panel koyup ondan enerji üretmenin
03:40
that cost has absolutely collapsed over the last 30 years,
68
220362
3055
maliyeti son 30 yılda yüzde 95 gibi
03:43
and it's gone down by 95 percent.
69
223441
2666
ciddi bir ölçüde azaldı.
03:46
Second, the appliance network.
70
226583
2636
İkincisi, cihaz ağıdır.
Hepimizin alıştığı, istediği, ihtiyaç duyduğu, gündelik
03:49
So the group of appliances that we've all gotten used to,
71
229243
2699
03:51
we all want and we all need, we all see as part of our everyday lives
72
231966
3381
yaşamımızın bir parçası olarak gördüğü, bize sağlık ve güvenlik
03:55
that give us health and security,
73
235371
1833
veren bir takım cihazların da
03:57
those appliances have come down in cost.
74
237228
2063
maliyeti epey düştü.
03:59
So if you take the LED lightbulb, for example, a very simple thing,
75
239315
3177
Mesela LED ampulü ele alalım, çok basit bir şey,
04:02
they're now 85 percent less than they were five years ago,
76
242516
4753
bunlar şimdi beş yıl öncesine göre yüzde 85 daha ucuzdur ve
04:07
and their efficiency, when you compare them to an incandescent bulb,
77
247293
5588
az önce gösterdiğim slayttaki gibi bir
04:12
like the lightbulb I showed in the previous slide,
78
252905
3265
akkor ampul ile karşılaştırıldığında
verimliliği inanılmazdır.
04:16
is incredible.
79
256194
1166
04:17
They give you 10 times the amount of light,
80
257384
3188
10 kat daha fazla ışık verir
04:20
and they last 30 times as long.
81
260596
1835
ve 30 kat daha uzun ömürlüdür.
04:22
And then the last thing that's happened is of course the cell phone revolution,
82
262455
3737
Son olarak da tabii ki cep telefonu devrimi meydana geldi.
Cep telefonu devrimini sırtımızda taşıyoruz
04:26
so we're piggybacking off the cell phone revolution,
83
266216
2453
04:28
and we can now make decentralized customers make small payments
84
268693
3555
ve merkezî olmayan müşterilere artık bütçeye uygun olan
04:32
for bits of equipment and appliances
85
272272
3056
ekipman ve cihazlar için
04:35
where actually they're now affordable.
86
275352
2672
daha küçük ödemeler yapmalarını sağlayabilir hale geldik.
04:38
We can pay them off over a daily or a weekly schedule.
87
278048
2920
Onları günlük veya haftalık planla ödeyebiliyoruz.
04:40
So this is an incredible change in the economy that's happening,
88
280992
3038
Bu şu anki ekonomide inanılmaz bir değişimdir
04:44
and it's really opened up something very, very innovative.
89
284054
3294
ve çok çok yenilikçi bir şeyin kapısını açmıştır.
04:47
So I'm going to introduce you to a lady I met with last week.
90
287372
3211
Geçen hafta tanıştığım bir hanımefendiyi sizlere takdim ediyorum.
04:50
Her name's Susan.
91
290607
1151
İsmi Susan.
04:51
It may not look like it,
92
291782
1493
Pek belli etmiyor olsa da
04:53
but Susan is a representative of a $27 billion market.
93
293299
4419
Susan 27 milyar dolar değerinde bir piyasanın temsilcisi.
04:59
27 billion dollars is what people like Susan spend every year
94
299083
3476
27 milyar dolar Susan gibi insanların her yıl
05:02
on cell phone charging,
95
302583
3039
cep telefonu şarj etmeye, evlerini aydınlatmak için
05:05
flashlight batteries and kerosene to light their homes.
96
305646
4640
el feneri pillerine ve gaz yağına yaptığı harcama.
05:10
So Susan is a proud owner of a small solar system.
97
310310
4212
Susan küçük bir güneş sistemine sahip olmaktan gurur duyuyor.
05:14
It's a kit rather than a planetary thing,
98
314546
2343
Bu gezegensel bir şeyden çok bir donanım,
05:16
so a small solar system,
99
316913
1557
küçük bir güneş sistemi
05:18
and her small solar system allows her to have a couple of lightbulbs,
100
318494
3888
ve bu küçük güneş sistemi onun birkaç ampul kullanmasını sağlıyor
05:22
and she's made this transition, this jump, from kerosene into light.
101
322406
4223
böylece gaz yağından ışığa olan bu geçişi, bu sıçramayı yaptı.
05:26
She has four or five lights and a radio.
102
326653
1906
Susan'ın dört-beş lambası ve bir radyosu var.
05:28
It's fantastic, and she talks about it.
103
328583
1900
Fantastik bir şey, bunu anlatıyor.
05:30
She talks about her kids doing homework at night because she has light.
104
330507
3718
Işık olduğu için çocuklarının gece ödev yaptıklarından bahsediyor.
05:34
I'm not sure what the kids feel about that.
105
334249
2000
Çocuklar bu konuda ne düşünüyorlar bilmem.
05:36
She talks about the fact that she can go out at 4am and look after the cows,
106
336273
5535
Sabahın dördünde ineklere bakmak için dışarı çıktığını anlatıyor,
artık pek endişelenmiyor,
05:41
and she's not so worried,
107
341832
1251
05:43
but also, with a little twinkle in her eye,
108
343107
3001
bir de gözündeki ufak bir pırıltıyla
05:46
she talks about how light turns her house into a home at night.
109
346132
4801
ışığın evini geceleyin de bir yuvaya dönüştürdüğünü anlatıyor.
05:50
She's not scared of her own house at night,
110
350957
2071
Artık geceleyin kendi evinden korkmuyor
05:53
because it has light in it, and I thought that was amazing.
111
353052
2809
çünkü artık ışığı var ve bence bu inanılmaz.
05:56
So Susan does something that many customers of these companies
112
356687
3453
Yani Susan az önce bahsettiğim bu şirketlerin müşterilerinin
06:00
that I talked about do,
113
360164
1551
yaptığı bir şeyi yapıyor,
06:01
and she forces us to innovate.
114
361739
2199
bizi yeniliğe yöneltiyor.
06:03
She challenges companies, saying, "I've got the radio and the lights.
115
363962
3477
Şirketlere "Benim radyom ve lambalarım var.
Biliyor musunuz? Bir TV de istiyorum.
06:07
You know what? I'd like a TV.
116
367463
1426
06:08
I'd like to entertain, educate me and my kids.
117
368913
5841
Çocuklarımı ve kendimi eğlendirip eğitmek istiyorum.
Ayrıca çocuklarımın saçlarını kesmek için bir makine istiyorum,
06:14
And then I would like to have some hair clippers for my kids,
118
374778
2912
06:17
you know, to cut my kids' hair, and I'd love to have a fridge.
119
377714
2938
bir buzdolabımın olmasını da çok isterdim." diyerek meydan okuyor.
06:20
And she's coined something
120
380676
1969
Susan enerji dünyasının
06:22
that the energy world is really hungry to do.
121
382669
4413
yapmaya çok aç olduğu bir şeyi ortaya çıkardı.
06:27
The idea that she's coined is the energy ladder.
122
387106
2608
Onun ortaya çıkardığı bu fikir enerji merdivenidir.
06:29
It starts, again, with a lightbulb. Right?
123
389738
2309
Yine ampule döndük. Değil mi?
06:32
And the lightbulb is an idea that we can get our kids to do homework,
124
392714
4763
Ampul, çocuklarımızın ödev yapmalarını sağlayan bir fikir
06:37
and very cheap, about five dollars,
125
397501
2555
ve çok ucuzdur, beş dolar civarlarında,
06:40
and we can get it distributed.
126
400080
1826
hem de onu dağıtabiliriz.
06:41
But then let's go up from there.
127
401930
1683
Şimdi biraz yukarı çıkalım.
06:43
This is the kit that Susan has:
128
403637
2242
Susan'ın teçhizatı bu:
06:45
four lightbulbs, radio, maybe a little flashlight,
129
405903
3602
dört ampul, radyo, belki küçük bir el feneri,
06:49
a little solar panel on the roof.
130
409529
2025
çatıda küçük bir güneş paneli.
06:51
And then let's go up again.
131
411578
1420
Sonra biraz daha yukarı çıkalım.
06:53
We can get maybe at about 500 dollars,
132
413969
4025
Bunu 500 dolara alabiliriz,
06:58
the previous kit was maybe $150,
133
418018
2992
az önceki takım 150 dolar olabilir,
07:01
again, paid for over time,
134
421034
1952
yine, zamanla ödenir,
07:03
two years to pay it all off,
135
423010
1485
iki yılda tamamı ödenir,
07:04
you can get the TV,
136
424519
1325
TV'yi de alabilirsiniz.
07:05
so the lightbulbs and the TV.
137
425868
2373
Yani ampuller ve TV.
07:08
And you start to ask yourself, "So where is this headed?"
138
428265
3109
Sonra kendinize, "Bu yol nereye gidiyor?" diye sorarsınız.
07:11
Is this headed here,
139
431398
2335
Hastanelere ve okullara
07:13
where we can have distributed systems
140
433757
2673
enerji sağlayabildiğimiz
07:16
with the right infrastructure to provide power
141
436454
2329
doğru altyapıya sahip
07:18
for our hospitals and our schools?
142
438807
1849
dağıtım sistemlerine mi gidiyor?
07:21
And really how far can this go?
143
441268
2263
Gerçekten de ne kadar öteye gidebilir?
07:23
And this is the mindset shift that I think is really exciting.
144
443555
3738
İşte bu, epey heyecan verici bulduğum düşünce yapısının değişimi.
07:27
How far can we go?
145
447317
1150
Ne kadar ileri gidebiliriz?
07:29
Could it get up to here?
146
449258
1874
Buraya kadar gider miyiz?
07:31
You know, this is the conceptual design for one of the world's biggest factories,
147
451156
4547
Biliyor musunuz, bu tamamen güneş enerjisiyle şebekeden bağımsız olmak için
07:35
designed to be fully solar-powered and fully off grid.
148
455727
3142
tasarlanan dünyanın en büyük fabrikalarından birinin tasarımı.
07:40
Maybe we can get that.
149
460032
1191
Belki buraya kadar gideriz.
07:42
So there's a generation of these companies
150
462794
3548
Yani bu işi yapan,
07:46
that are out there doing this work and creating thousands of jobs,
151
466366
6271
binlerce iş olanağı sağlayan, bu güneş sistemlerinin on binlercesini üretip satan
böylece on binlerce aileye ışık getiren
07:52
creating, selling, tens of thousands of these solar systems,
152
472661
3854
ve şu başta bahsettiğim büyük bir milyar dolarlık problem ile baş eden
07:56
so bringing tens of thousands of families into light,
153
476539
2923
07:59
and tackling that big $1 billion problem that I talked about at the beginning,
154
479486
3760
ve gerçekten yenilikçi olan şirketlerden oluşan
08:03
and really innovating.
155
483270
2381
bir nesil var.
08:05
And what they're doing is, they're not only energy companies,
156
485675
3960
Yaptıkları şeyse şu, onlar sadece enerji şirketleri değiller
08:09
they're also credit finance companies,
157
489659
1929
aynı zamanda kredi finans şirketleri,
08:11
so they're bringing people into an economy.
158
491612
2070
yani insanları ekonomiye dâhil ediyorlar.
08:14
They're retail companies,
159
494460
2725
Onlar ürünleri bağlı piyasalardaki insanlara ulaştıran
08:17
so they're taking products out to people in the connecting markets.
160
497209
3290
perakende şirketleri.
08:21
And they're appliance companies,
161
501150
2505
Onlar çok etkili ve ucuz olan sıradışı
08:23
so they're developing extraordinary products
162
503679
2082
ürünler geliştiren
08:25
that are very efficient and very cheap.
163
505785
1897
elektronik cihaz şirketleri.
08:29
So an extraordinary thing is happening out there
164
509134
2802
Anlayacağınız, şu anda yakından tanımaya değer
08:31
that's worth recognizing.
165
511960
1967
sıradışı bir şey oluyor.
08:35
And where does it take us?
166
515126
1346
Peki bu bizi nereye götürür?
08:36
From a governmental perspective, from a social perspective,
167
516496
4463
Hükumet açısından bakarsak, sosyal açıdan bakarsak
08:40
it takes us out to two really big goals.
168
520983
3140
bu bizi iki büyük hedefe götürür.
08:44
We aspire towards energy access for everybody,
169
524147
3517
Herkesin enerjiye ulaşabilmesini isteriz
08:47
and we aspire towards a fully-functioning low-carbon economy.
170
527688
6323
ve tam işlevli bir düşük karbon ekonomisi arzularız.
08:54
And we're getting to the point where we're seeing
171
534035
2301
Tam işlevli düşük karbon ekonomisinin
08:56
the fully-functioning low-carbon economy
172
536360
1906
insanları sadece şebekeye ulaştırmakla ilgili değil
08:58
is not just about getting people onto the grid,
173
538290
4986
insanları elektriğe ulaştırmakla
09:03
it's about getting people onto electricity
174
543300
2880
ilgili olduğunu ve bunu oldukça
09:06
and doing it in a way that's really dignified.
175
546204
2738
değerli bir şekilde yaptığını gördüğümüz bir konuma geliyoruz.
09:13
So I want us all to picture it for a moment,
176
553248
3122
Şimdi herkesin bunu gözünde canlandırmasını,
bunun ne anlama gelebileceğini gerçekten canlandırmasını istiyorum:
09:16
really picture what this could mean:
177
556394
2306
09:18
[New energy ecosystem]
178
558724
2235
[Yeni enerji ekosistemi]
09:20
an energy system that's not just about subsistence power,
179
560983
2965
Bu, aileleri gaz yağından kurtarıp sadece geçim üzerine kurulu olmayan
09:23
getting the family off the kerosene,
180
563972
2677
fakat aslında hepimizin alışık olduğu teçhizat,
09:26
but it's actually the full suite of appliances and tools
181
566673
6507
alet ve edevatları ve üretkenliği kapsayan
tam bir takım olan bir enerji sistemi,
09:33
and productivity that we've all gotten used to,
182
573204
3310
09:36
so actually energy at a scale that can drive industrial development.
183
576538
3729
yani aslında sanayi kalkınması sağlayabilecek bir enerji sistemi.
09:41
And it's the ability to have powerful tools.
184
581274
6112
Yani bu, güçlü aletlere sahip olma imkânıdır.
09:47
It's the ability to be productive in the households, as a farmer,
185
587410
3572
Bu aile bazında, bir çiftçi olarak veya bir marangoz olarak
09:51
or as a carpenter or as a tailor
186
591006
2907
veya bir terzi olarak üretken olma
09:53
and get your businesses to work and bring you into the economy.
187
593937
3516
ve işleri yürütebilme ve ekonomiye dahil olma imkânıdır.
09:57
And I was working again a couple of days ago with a farmer
188
597477
3159
Birkaç gün önce Nairobi'de küçük bir tarlada
10:00
just outside of Nairobi, small field,
189
600660
2806
bir çiftçiyle çalışıyordum
10:03
and he has an irrigation pump that's run off solar,
190
603490
3485
ve kendisi güneş enerjisiyle çalışan bir sulama pompasına sahip
10:06
and he was bragging about how much of a difference it made
191
606999
3419
ve bunun üretimde ne kadar büyük farklılık
10:10
to his productivity.
192
610442
2358
yarattığıyla övünüp duruyordu.
10:12
When we were listening to him, we were asking ourselves,
193
612824
2621
Onu dinlerken kendimize ne zaman
10:15
at what point will it be
194
615469
2072
elektrikli scooter'larımızı
10:17
that actually, you will be charging an electric scooter off your rooftop
195
617565
3760
çatımızdan şarj edebileceğimiz ve ekinlerimizi kendi enerjimizle,
10:21
and taking your crops to market
196
621349
2007
kendimize sağladığımız
10:23
with mobility that you've charged yourself, using your own power?
197
623380
6603
hareketlilikle pazara götüreceğimiz vaktin geleceğini soruyorduk.
10:30
And that's an extraordinary thing that's happening,
198
630516
2460
Ortaya çıkan şeyse olağandışı bir şey
ve eğer Susan ve Francis'i
10:33
and if you listen to Susan and Francis,
199
633000
1882
dinlerseniz siz de
10:34
you get to this point where you say,
200
634906
1998
10:36
"These guys have this extraordinary sense of dignity
201
636928
4215
"Bu insanların enerjiyi elde etmekte sıradışı bir değer algısı,
bir sahiplik algısı ve bir gurur algısı var."
10:41
about the way they're achieving their power,
202
641167
2142
10:43
the sense of ownership and the sense of pride,
203
643333
2880
diyeceğiniz noktaya gelirsiniz.
10:46
and I'm going to flip into a little tiny video clip,
204
646237
2965
Şimdi size şu an size bahsettiğim şirketlerden birinin
10:49
which is from a distributor of one of these companies that I'm talking about.
205
649226
3620
dağıtımcısından gelen kısacık bir görüntü izleteceğim.
10:52
And he puts it better than anyone I've ever heard it.
206
652870
2508
O bu konuyu kimseden duymadığım kadar iyi açıklıyor.
10:55
So just listen to this.
207
655402
3317
Şunu bir dinleyin.
10:58
Martin: So if it does happen that we get to a point
208
658743
2960
Eğer her evin kendine ait bağımsız bir enerji kaynağı
11:01
where every home has their own independent supply of energy,
209
661727
5065
sahibi olduğu konuma gelecek olursak
11:06
that will give us the democracy of energy.
210
666816
2413
bu bize enerji demokrasisi getirecektir.
11:09
That's it.
211
669253
1237
İşte bu.
11:10
And everybody has that choice,
212
670514
1772
Herkes bu seçeneğe sahip
11:12
and everybody knows when they want to switch it on or off,
213
672310
3032
ve herkes ne zaman onu kapatıp açacağını, erişime açmak
11:15
whether they want to sell access or whether they want to store it.
214
675366
3539
veya depolamak isteyip istemediğini biliyor.
11:18
That freedom getting back into the hands of the consumer,
215
678929
3423
Özgürlüğün tüketicinin ellerine geri dönmesi,
11:22
that would be the most exciting thing.
216
682376
2084
bu en heyecan verici şey olurdu.
11:27
Amar Inamdar: Brilliant, right? That was Martin,
217
687750
2531
Harika, değil mi? Onun adı Martin,
11:30
and he has a really wonderful turn of phrase,
218
690305
2127
Martin gerçekten harika bir anlatım tarzı
11:32
and what a sense of vision that he captures.
219
692456
3008
ve iyi bir vizyona sahip.
11:36
So picture that for a moment:
220
696467
2401
Şunu bir an gözünüzde canlandırın:
11:38
every household a proud producer as well as consumer of energy ...
221
698892
6519
Her ev, enerji tüketicisi olmanın yanısıra gururlu bir üretici oluyor.
11:47
the ability to generate power, to share power, to sell power,
222
707905
3509
Enerji üretmek, paylaşmak, satmak...
11:51
all coming from your own generating asset sitting on your own property.
223
711438
3919
Hepsi sizin mülkünüzün üstündeki üretici bir üründen geliyor.
11:56
Maybe even think about crowdsourcing with your neighbors
224
716255
2802
Belki komşularınızla kitle kaynağı oluşturursunuz,
11:59
the grid from the ground up,
225
719081
2206
hükumeti beklemek yerine
12:01
rather than waiting for the government to bring it from the top down.
226
721311
3317
kendi şebekenizi temelden oluşturmaya başlarsınız.
12:05
So in Africa, we have this extraordinary opportunity right now,
227
725710
5484
Yani, Afrika'da şu an bu sıradışı fırsata sahibiz,
12:11
an extraordinary opportunity,
228
731218
2434
dünyayı değiştirmek
12:13
to change the world and create an energy system
229
733676
2492
ve herkesin kıskanacağı, herkesin bizi yenilikçi
12:16
that everybody will be jealous of,
230
736192
3495
olarak görmesini sağlayacak bir
12:19
and everybody will look to us as the innovators of.
231
739711
3167
enerji sistemi yaratacak sıradışı bir fırsata.
12:23
And that's the democracy of energy.
232
743834
2393
Bu enerji demokrasisidir.
12:27
Thank you very much.
233
747937
1151
Hepinize çok teşekkür ederim.
12:29
(Applause)
234
749112
4213
(Alkışlar)
12:33
Chris Anderson: Quick question.
235
753349
1556
Kısa bir soru...
12:34
So it's a really exciting vision.
236
754929
1921
Bu çok heyecan verici bir vizyon.
12:36
Help us understand, what are the key roadblocks right now?
237
756874
2983
Bizi aydınlatın, şu anda temel engeller nelerdir?
12:39
Like, what could make this go faster?
238
759881
3092
Mesela, bu nasıl daha hızlı gerçekleşir?
12:43
AI: So the first one, I think, is really the intermittency of solar power.
239
763390
4110
Aklıma gelen ilk şey güneş enerjisinin aralıklı olması.
12:47
So the problem is that the sun only shines for 12 hours a day,
240
767524
3730
Sorun şu ki güneş günde 12 saat aydınlatır,
12:51
so you've got darkness for 12 hours a day,
241
771278
2736
yani günde 12 saat karanlıktayız
12:54
and we need to have storage solutions
242
774038
2136
ve bize bu konuda yardım edecek
12:56
that are better to help us take us down that path.
243
776198
2377
depolama çözümlerine ihtiyacımız var.
12:58
So storage is really one.
244
778599
1650
Depolama gerçekten bir engel.
13:00
CA: And those prices are coming down.
245
780273
1806
Böylece fiyatlar düşüyor.
13:02
AI: And those prices are coming down very quickly.
246
782103
2350
Fiyatlar çok hızlı düşüyor.
13:04
Second, the appliance set.
247
784477
1773
İkincisi, cihaz setleri...
13:06
So it needs to get more efficient,
248
786274
1707
Bunların daha etkili olması
13:08
and it needs to get more diverse.
249
788005
1936
ve daha çeşitli olması gerek.
13:09
We need to do more of the things
250
789965
1555
Afrika'da cihaz setiyle yapmak istediklerimizden
13:11
we in Africa want to do with the appliance set.
251
791544
2234
daha fazlasını yaptıracak setler lazım.
13:13
CA: DC appliances.
252
793802
1172
13:14
AI: DC appliances,
253
794998
1176
DC cihazlar.
DC cihazları
13:16
and I think there's a real opportunity there, Chris.
254
796198
2430
ve bence ortada gerçek bir fırsat var, Chris.
13:18
I think the opportunity
255
798652
1912
Bence buradaki fırsat, hükumetin
13:20
is that we could shift some of these 21 billion dollars of subsidies
256
800588
4531
şu anki elektrik sistemine yaptığı 21 milyar dolar ödeneğin
13:25
that governments are spending on the current electricity system
257
805143
3222
bir kısmını bizim bu ürünlerin bazılarını yaratmak,
13:28
and we could promote R&D here in Africa
258
808389
3928
bu girişimcilerden biri olmak ve
bu ürünlerin bazılarını gerçekleştirmek için
13:32
to create some of these products,
259
812341
1658
13:34
to be some of these entrepreneurs, and make this happen.
260
814023
2803
Afrika'da bir ArGe kurmak amacıyla kullanmaya çevirmemiz.
13:36
So create this new system here.
261
816850
1625
Sonra bu yeni sistemi burada yaratmak.
13:39
CA: And some of the companies themselves,
262
819272
2204
Bazı şirketleri,
13:41
I mean, there's plenty of demand there.
263
821500
1859
yani ortada çok talep var.
13:43
What's holding them back from supplying that demand?
264
823383
2919
Onları bu talebi karşılamaktan alıkoyan nedir?
13:46
I mean, some of them talk about,
265
826326
1524
Demek istediğim, bazıları onların
13:47
they would like to sell 10x what they can currently sell.
266
827874
2751
şu an sattıklarının on katını satmak istediğini söylüyor.
13:50
AI: Exactly. So for many of these capitals,
267
830649
2718
Kesinlikle, bu sermayelerin çoğu için mesele
13:53
it's that markets don't price consumer risk very well,
268
833391
3269
tüketici riskini iyi değerlendirmeyen piyasalar
13:56
and particularly in markets like ours,
269
836684
2232
özellikle de bizimki gibi piyasalar
13:58
in emerging markets and here in Africa.
270
838940
3106
ve Afrika'daki gibi gelişen piyasalar.
14:02
So there's not enough working capital coming into this space
271
842070
3440
Yani bu alana yönelik yeterli döner sermaye yok
14:05
because the big financiers look at this space and say,
272
845534
2601
çünkü büyük yatırımcılar bu alana bakıyor ve
14:08
"I don't know how to price that risk, so I'm going to stay away from it."
273
848159
3484
"Bu riski nasıl değerendiririm bilmiyorum bu yüzden uzak duracağım."
14:11
And that's holding a lot of these companies back.
274
851667
2361
diyor ve bu da pek çok şirketi alıkoyuyor.
14:14
CA: Well, it's incredibly exciting to picture what could happen here.
275
854052
4143
Burda olabilecekleri düşünmek epey heyecan verici.
14:18
In my mind, this might be the biggest leapfrog of them all.
276
858219
3764
Bence bu en büyük sıçrayış olabilir.
14:22
And thank you for all you're doing and for sharing that vision
277
862007
2982
Tüm yaptıkların ve bu vizyonu böyle güçlü bir
14:25
so powerfully.
278
865013
1166
şekilde paylaştığın için teşekkürler.
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7