The case for stubborn optimism on climate | Christiana Figueres

47,870 views ・ 2020-10-29

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

00:00
Transcriber: TED Translators Admin Reviewer: Rhonda Jacobs
0
0
7000
Çeviri: Şevval Naz Ertik Gözden geçirme: Gözde Alpçetin
00:12
Any reality we are given is not set in stone,
1
12984
3563
Bize sunulmuş hiçbir gerçeklik sabit değildir,
00:16
it can be changed.
2
16571
1595
değiştirilebilir.
00:18
I come from Costa Rica,
3
18190
1469
Barışa olan derin bağlılığıyla,
00:19
a country known for our deep commitment to peace,
4
19683
3205
yüksek eğitim seviyesiyle ve ileri görüşlü bir doğa sorumluluğuyla
00:22
our high level of education
5
22912
1944
00:24
and our far-sighted stewardship of nature.
6
24880
2778
tanınan bir ülke olan Kosta Rikalıyım.
00:27
But it wasn't always like that.
7
27993
1940
Ancak durum hep böyle değildi.
00:30
Way back in the '40s,
8
30393
1464
1940'lı yıllarda,
00:31
my father, José Figueres Ferrer,
9
31881
2485
babam José Figueres Ferrer
00:34
was a young farmer, tilling the soil of these mountains,
10
34390
4718
bu dağların toprağını süren genç bir çiftçiydi
00:39
and cultivating his vision of a country grounded in social justice
11
39132
6230
ve hukukun üstünlüğü rehberliğinde
sosyal adalete dayanan bir ülkeye dair görüşünü işliyordu.
00:45
and guided by the rule of law.
12
45386
2172
00:47
His vision was tested, when in 1948,
13
47582
3022
1948'de hükümet demokratik seçimin sonuçlarını reddettiğinde
00:50
the government refused to accept the result of democratic elections
14
50628
5031
babamın görüşü sınandı
00:55
and brought in the military.
15
55683
2126
ve babam orduya alındı.
00:57
My father could have been indifferent,
16
57833
2230
Babam kayıtsız kalabilirdi
01:00
but he chose to do what was necessary to restore democracy,
17
60087
5705
ancak demokrasiyi geri getirmek adına gerekli olanı yapmayı tercih etti,
01:05
surviving the burning of his home and his farm.
18
65816
4353
evinin ve çiftliğinin yanmasını atlattı.
01:10
From here, he launched a revolutionary army
19
70193
3807
Bundan sonra birkaç cesur erkek ve kadından oluşan
01:14
of a few courageous men and women,
20
74024
3292
ve tüm engellere rağmen
01:17
who against all odds, defeated the government forces.
21
77340
4072
hükümet güçlerini yenen devrimci bir ordu kurdu.
01:21
Then he disbanded his army,
22
81436
3263
Daha sonra ordusunu dağıttı,
01:24
outlawed the national army,
23
84723
2306
milli orduyu yasa dışı ilan etti
01:27
and redirected the military budget
24
87053
3295
ve orduya ayrılan bütçeyi
01:30
to establish the basis of the unique country Costa Rica is today.
25
90372
4524
bugünkü eşsiz Kosta Rika'nın temelinin kuruluşuna yönlendirdi.
01:35
From my father, I learned stubborn optimism,
26
95283
4946
Babamdan, bize verilen gerçekliği
01:40
the mindset that is necessary to transform the reality we're given
27
100253
4696
istediğimiz gerçekliğe dönüştürmek için gerekli olan düşünce yapısını,
01:44
into the reality we want.
28
104973
2163
inatçı iyimserliği öğrendim.
01:48
Today, at the global level,
29
108096
2214
Bugün, dünya çapında,
01:50
we face a rapidly accelerating climate emergency,
30
110334
4016
hız kazanan bir iklim acil durumu ile karşı karşıyayız.
01:54
daunting because we have procrastinated way too long.
31
114374
4742
Aynı zamanda ürkütücü çünkü oldukça uzun bir süre ağırdan aldık.
01:59
We now have one last chance to truly change our course.
32
119529
4752
Rotamızı hakikaten değiştirmek için son bir şansımız var.
02:04
This is the decisive decade in the history of humankind.
33
124963
5434
Bu on yıl, insanlık tarihindeki belirleyici on yıl.
02:10
That may sound like an exaggeration, but it's not.
34
130929
4187
Kulağa abartılı gelebilir ancak değil.
02:15
If we continue on the current path,
35
135140
2229
Eğer mevcut yolda devam edersek
02:17
we condemn our children and their descendants
36
137393
4001
çocuklarımızı ve onların torunlarını
02:21
to a world that is increasingly uninhabitable,
37
141418
4755
katlanarak artan hastalıklarla,
02:26
with exponentially growing levels of disease,
38
146197
3220
kıtlık ve anlaşmazlıklarla,
02:29
famine, and conflict,
39
149441
1633
dönüşü olmayan ekosistem hatalarıyla
02:31
and irreversible ecosystem failures.
40
151098
4103
gittikçe yaşanmaz hale gelen bir dünyaya mahkum edeceğiz.
02:35
Conversely, if we cut our current greenhouse gas emissions in half
41
155225
5219
Aksine gelecek 10 yılda sera gazı salınımını yarıya düşürebilirsek
02:40
over the next 10 years,
42
160468
1691
02:42
we open the door to an exciting world
43
162183
2872
şehirlerin yeşil, havanın temiz,
02:45
where cities are green, the air is clean,
44
165079
4166
enerji ve ulaşımın etkin,
02:49
energy and transport are efficient,
45
169269
2461
eşit ekonomide iş imkanlarının bol olduğu,
02:51
jobs in a fair economy are abundant,
46
171754
2999
ormanların, toprağın ve suyun iyileştirildiği
02:54
and forests, soil and waters are regenerated.
47
174777
4277
heyecan verici bir dünyanın kapılarını açarız.
02:59
Our world will be safer and healthier,
48
179503
3147
Dünyamız daha güvenli ve sağlıklı,
03:02
more stable and more just than what we have now.
49
182674
4177
daha istikrarlı ve daha adil hale gelir.
03:07
This decade is a moment of choice unlike any we have ever lived.
50
187283
6505
Bu on yıl daha önce yaşadıklarımıza hiç benzemeyen bir seçim anı.
03:14
All of us alive right now share that responsibility
51
194272
3427
Şu an hayatta olanlar olarak hepimiz bu sorumluluğu
03:17
and that opportunity.
52
197723
1616
ve fırsatı paylaşıyoruz.
03:19
There are many changes to make over the next 10 years,
53
199363
5064
Gelecek 10 yılda yapılacak birçok değişim var
03:24
and each of us will take different steps along the way.
54
204451
4359
ve her birimiz bu yolda farklı şekilde harekete geçeceğiz.
03:28
But all of us start the transformation in one place, our mindset.
55
208834
4474
Ancak değişime bir yerden başlarız:
Düşünce yapımızdan.
03:34
Faced with today's facts,
56
214008
2861
Bugünün gerçekleriyle karşı karşıya kaldığımızda
03:36
we can be indifferent,
57
216893
2410
kayıtsız kalabilir,
03:39
do nothing
58
219327
1425
hiçbir şey yapmayabilir
03:40
and hope the problem goes away.
59
220776
2232
ve sorunun kendi kendine gitmesini bekleyebiliriz.
03:43
We can despair and plunge into paralysis,
60
223389
4370
Umudumuzu yitirip hareketsizliğe saplanabiliriz
03:47
or we can become stubborn optimists
61
227783
3445
ya da ne kadar zor olursa olsun
03:51
with a fierce conviction that no matter how difficult,
62
231252
3576
şiddetli bir inanç ile inatçı iyimserler haline gelebiliriz.
03:54
we must and we can rise to the challenge.
63
234852
4203
Zorluğu kabullenip üstesinden gelebiliriz ve gelmeliyiz de.
03:59
Optimism is not about blindly ignoring the realities that surround us,
64
239758
5040
İyimserlik etrafımızdaki gerçeklikleri körü körüne yoksaymak değildir,
04:04
that's foolishness.
65
244822
1845
bu aptallık olur.
04:06
It's also not a naive faith that everything will take care of itself,
66
246691
3833
Ayrıca hiçbir şey yapmasak bile
her şeyin kendi kendine düzeleceğine dair saf inanç da değildir.
04:10
even if we do nothing.
67
250548
1966
04:12
That is irresponsibility.
68
252538
2443
Bu, sorumsuzluktur.
04:15
The optimism I'm speaking of is not the result of an achievement,
69
255005
4579
Bahsettiğim iyimserlik bir başarının sonucu değildir,
04:19
it is the necessary input to meeting a challenge.
70
259608
4196
bir zorluğa göğüs germek için gereken özveridir.
04:23
It is, in fact, the only way to increase our chance of success.
71
263828
5748
Doğrusu, başarı şansımızı arttırmanın tek yoludur.
04:30
Think of the impact of a positive mindset on a personal goal you have set yourself.
72
270288
5708
İyimser zihniyetin kendinize koyduğunuz bir hedefe etkilerini düşünün.
04:36
Running a marathon, learning a new language,
73
276020
2969
Maraton koşmak, yeni bir dil öğrenmek,
04:39
creating a new country, like my father,
74
279013
2446
babamın yaptığı gibi yeni bir ülke yaratmak
04:41
or like me, reaching a global agreement on climate change.
75
281483
4344
veya benim gibi iklim değişikliği üzerine küresel bir anlaşmaya varmak.
04:46
The Paris Agreement of 2015 is hailed as a historical breakthrough.
76
286598
4849
2015 Paris Anlaşması tarihi bir dönüm noktası olarak takdir ediliyor.
04:51
What we started in utter gloom
77
291763
3056
Tamamen belirsizlik içinde başladık.
04:54
when I assumed leadership
78
294843
1196
Kopenhag'daki başarısız görüşmelerden 6 ay sonra,
04:56
of the international climate change negotiations in 2010,
79
296063
4016
2010'da uluslararası iklim değişikliği müzakerelerinde liderliği üstlendiğimde
05:00
six months after the failed Copenhagen meetings,
80
300103
3169
05:03
the world was in a very dark place on climate change.
81
303296
4128
dünya iklim değişikliği adına karanlık bir noktadaydı.
05:07
No one believed we would ever agree on global decarbonization.
82
307448
5348
Hiç kimse evrensel dekarbonizasyon üzerine anlaşabileceğimize inanmıyordu.
05:12
Not even I believed it was possible.
83
312820
2602
Ben bile mümkün olduğunu düşünmüyordum.
05:15
But then I realized,
84
315446
1826
Ancak sonra şunu fark ettim:
05:17
a shared vision
85
317296
1308
Ortak bir görüş
05:18
and a globally agreed route toward that vision was indispensable.
86
318628
5496
ve o görüşe giden evrensel olarak anlaşılmış bir yol mecburiydi.
05:24
It took a deliberate change of mindset, first in me,
87
324528
4135
Maksatlı bir zihniyet değişimi gerekti;
önce bende, sonra da tüm katılımcılarda.
05:28
and then in all other participants,
88
328687
2613
05:31
who gradually but courageously moved from despair to determination,
89
331324
6345
Yavaş yavaş fakat cesurca umutsuzluktan kararlılığa,
05:37
from confrontation to collaboration,
90
337693
3242
yüzleşmeden işbirliğine ilerledik
05:40
until we collectively delivered the global agreement.
91
340959
4187
ta ki toplu olarak evrensel bir anlaşma yaratana kadar.
05:46
But we have not moved fast enough.
92
346598
2209
Ancak yeterince hızlı hareket edemedik.
05:49
Many now believe it is impossible
93
349156
3611
Çoğu kişi artık bu on yılda
05:52
to cut global emissions in half in this decade.
94
352791
3318
evrensel salınımı yarıya düşürmenin imkansız olduğunu düşünüyor.
05:56
I say, we don't have the right to give up or let up.
95
356133
5085
Ben diyorum ki pes etmeye ya da gevşemeye hakkımız yok.
06:02
Optimism means envisioning our desired future
96
362067
3477
İyimserlik, arzu ettiğimiz geleceği düşünmek
06:05
and then actively pulling it closer.
97
365568
3243
ve sonra onu etkin şekilde kendimize doğru çekmek demektir.
06:09
Optimism opens the field of possibility,
98
369232
3525
İyimserlik, olabilirlik alanını açar;
06:12
it drives your desire to contribute, to make a difference,
99
372781
3697
katkıda bulunma, bir değişim yaratma arzunuzu harekete geçirir,
06:16
it makes you jump out of bed in the morning
100
376502
2097
sabahları sizi yataktan zıplayarak kaldırır
06:18
because you feel challenged and hopeful at the same time.
101
378623
3993
çünkü hem meydan okunmuş hem de umutlu hissedersiniz.
06:23
But it isn't going to be easy.
102
383043
1969
Ancak kolay olmayacak.
06:25
We will stumble along the way.
103
385036
2770
Yolda tökezleyeceğiz.
06:28
Many other global urgencies could temper our hope for rapid progress,
104
388180
5129
Diğer evrensel aciliyetler gelişme adına umudumuzu azaltabilir
06:33
and our current geopolitical reality could easily dampen our optimism.
105
393333
5229
ve şu anki jeopolitik gerçekliğimiz iyimserliğimize kolayca gölge düşürebilir.
06:39
That's where stubbornness comes in.
106
399396
2603
İnatçılık işte burada devreye giriyor.
06:42
Our optimism cannot be a sunny day attitude.
107
402411
3873
İyimserliğimiz güneşli günlerdeki gibi bir tutum olamaz.
06:46
It has to be gritty, determined, relentless.
108
406308
3311
Dayanıklı, kararlı, amansız olmalıdır.
06:49
It is a choice we have to make every single day.
109
409643
3780
Her bir gün yapmak zorunda olduğumuz bir seçimdir.
06:53
Every barrier must be an indication to try a different way.
110
413891
4492
Her bir engel, farklı bir yol denemek için bir işarettir.
06:58
In radical collaboration with each other,
111
418407
2298
Esaslı bir iş birliği ile bunu başarabiliriz.
07:00
we can do this.
112
420729
2419
07:03
For years, I had a recurring nightmare
113
423172
2588
Yıllarca, tekrarlayan bir kabus gördüm.
07:05
in which I saw seven pairs of children's eyes,
114
425784
4907
Yedi çift çocuk gözü,
07:10
the eyes of seven generations,
115
430715
2496
yedi neslin gözleri,
07:13
staring back at me, asking,
116
433235
2779
bana bakıp şunu soruyorlardı:
07:16
"What did you do?"
117
436038
1910
"Ne yaptın?"
07:18
Now, we have millions of children in the streets,
118
438995
5104
Şimdi, milyonlarca çocuk sokaklarda
07:24
asking us adults the same question,
119
444123
3683
biz yetişkinlere aynı soruyu soruyor:
07:27
"What are you doing?"
120
447830
2457
"Ne yapıyorsun?"
07:30
And we have to respond.
121
450816
1789
ve bizler cevap vermek zorundayız.
07:33
Like our fathers and mothers before us,
122
453073
3833
Bizden önceki anne ve babalarımız gibi
07:36
we are the farmers of the future.
123
456930
3493
bizler geleceğin çiftçileriyiz.
07:40
I invite each of you to ask yourself:
124
460812
2992
Her birinizi kendinize şunu sormaya davet ediyorum:
07:43
What is the future you want,
125
463828
2658
İstediğiniz gelecek nedir
07:46
and what are you doing to make that future a reality?
126
466510
4540
ve o geleceği bir gerçekliğe dönüştürmek için ne yapıyorsunuz?
07:51
You will each have a different answer,
127
471526
2722
Her birinizin farklı bir cevabı olacak
07:54
but you can all start by joining the growing family
128
474272
4637
ancak hepiniz inatçı iyimserlerin büyüyen ailesine katılarak başlayabilirsiniz.
07:58
of stubborn optimists around the world.
129
478933
3056
08:02
Welcome to the family.
130
482013
1891
Aileye hoş geldiniz.
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7