Elizabeth Camarillo Gutierrez: What's missing from the American immigrant narrative | TED

112,864 views ・ 2020-05-12

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Beyza Çınar Gözden geçirme: Merve Kılıç
00:12
Hi, everyone, my name is Elizabeth,
0
12960
1849
Herkese merhaba, benim adım Elizabeth,
00:14
and I work on the trading floor.
1
14833
2373
ticari işlemlerin yürütüldüğü bir birimde çalışıyorum.
00:17
But I'm still pretty new to it.
2
17738
2754
Ama daha bu işte yeniyim.
00:20
I graduated from college about a year and a half ago,
3
20516
3585
Yaklaşık bir buçuk yıl önce üniversiteden mezun oldum
00:24
and to be quite honest,
4
24125
1548
ve dürüst olmak gerekirse
00:25
I'm still recovering from the recruiting process
5
25697
2738
buraya gelebilmek için katlandığım
işe alım sürecinin etkilerini hala atlatamadım.
00:28
I had to go through to get here.
6
28459
1674
00:30
(Laughter)
7
30157
1778
(Gülüşmeler)
00:31
Now, I don't know about you,
8
31959
2348
Sizi bilemem ama
00:34
but this is the most ridiculous thing
9
34331
3064
tüm bu süreç hakkında hala hatırladığım en saçma şey
00:37
that I still remember about the whole process,
10
37419
2157
00:39
was asking insecure college students what their biggest passion was.
11
39600
5078
öz güvensiz üniversite öğrencilerine
en büyük tutkularının ne olduğunun sorulmasıydı.
00:44
Like, do you expect me to have an answer for that?
12
44702
3696
Gerçekten bunun için bir cevabım olduğunu mu düşünüyorsunuz?
00:48
(Laughter)
13
48422
1232
(Gülüşmeler)
00:49
Of course I did.
14
49678
1349
Tabii ki de bir cevabım vardı.
00:51
And to be quite honest,
15
51051
1930
Dürüst olmak gerekirse,
00:53
I really showed those recruiters just how passionate I was
16
53005
3080
göçmen ebeveynlerimin para ve Meksika pezosundaki dalgalanmalar hakkındaki
00:56
by telling them all about my early interest in the global economy,
17
56109
4318
konuşmalarını duymamla başlayan dünya ekonomisine olan merakım
01:00
which, conveniently, stemmed from the conversations
18
60451
3391
01:03
that I would overhear my immigrant parents having
19
63866
2506
personel alım ekibine bu işe ne kadar tutkulu olduğumu gösterdi.
01:06
about money and the fluctuating value of the Mexican peso.
20
66396
3619
01:10
They love a good personal story.
21
70460
2134
Kişisel hikayelere bayılıyorlar.
01:13
But you know what?
22
73580
1333
Ama biliyor musunuz?
01:14
I lied.
23
74937
1151
Yalan söylemiştim.
01:16
(Laughter)
24
76112
1341
(Gülüşmeler)
01:17
And not because the things I said weren't true --
25
77477
2314
Anlattıklarım yalan değildi de.
01:19
I mean, my parents were talking about this stuff.
26
79815
2408
Ailem gerçekten bu konular hakkında konuşuyordu.
01:22
But that's not really why I decided to jump into finance.
27
82247
4495
Ama maliyeyi seçmemin nedeni bu değildi.
01:27
I just really wanted to pay my rent.
28
87552
2047
Tek isteğim kiramı ödeyebilmekti.
01:29
(Laughter)
29
89623
2857
(Gülüşmeler)
01:32
And here's the thing.
30
92504
1533
Olay şu ki,
01:34
The reality of having to pay my rent and do real adult things
31
94061
4953
kiramı ödemem ve yetişkin işleri yapmam gerektiği gerçeği
işverenlere, başkalarına hatta kendimize bile
01:39
is something that we're rarely willing to admit to employers,
32
99038
3024
01:42
to others and even to ourselves.
33
102086
2007
itiraf etmek istemediğimiz şeyler.
01:44
I know I wasn't about to tell my recruiters
34
104442
2019
İşverenlere para için orada olduğumu söylemeyeceğimi biliyordum.
01:46
that I was there for the money.
35
106485
1846
01:48
And that's because for the most part,
36
108355
2159
Bunun nedeni de genelde şu:
01:50
we want to see ourselves as idealists
37
110538
2261
Biz kendimizi idealist olarak görmek istiyoruz,
01:52
and as people who do what they believe in
38
112823
1984
ilginç bulduğu şeylerin peşinden koşan
01:54
and pursue the things that they find the most exciting.
39
114831
3524
ve ona inanan insanlar olarak.
01:58
But the reality is
40
118379
2535
Ama gerçek şu ki,
02:00
very few of us actually have the privilege to do that.
41
120938
3325
çok azımız gerçekten bunu yapacak ayrıcalığa sahip.
02:04
Now, I can't speak for everyone,
42
124795
2190
Herkes için konuşamam
ama bu, özellikle benim gibi genç göçmen çalışanlar için doğru.
02:07
but this is especially true for young immigrant professionals like me.
43
127009
4290
Bunun doğru olmasındaki sebep ise,
02:11
And the reason this is true has something to do with the narratives
44
131323
3698
toplumun bizi sürekli
02:15
that society has kept hitting us with
45
135045
1920
haberlerde, iş yerinde anlatılanlarla, hatta kafalarımızın içindeki
02:16
in the news, in the workplace
46
136989
1494
02:18
and even by those annoyingly self-critical voices in our heads.
47
138507
3307
rahatsız edici eleştirel seslerin bile söyledikleriyle vurmasıdır.
02:22
So what narratives am I referring to?
48
142228
2170
Hangi anlatılardan bahsediyorum?
02:24
Well, there's two that come to mind when it comes to immigrants.
49
144422
3127
Göçmenler deyince akla iki şey gelir.
02:27
The first is the idea of the immigrant worker.
50
147573
2317
Birincisi işçi göçmenler.
02:29
You know, people that come to the US in search of jobs as laborers,
51
149914
3936
Bilirsiniz, işçi, tarla çalışanı, bulaşıkçı olarak çalışmak üzere
02:33
or field workers, dish washers.
52
153874
2956
Amerika'ya gelen insanlar.
02:36
You know, things that we might consider low-wage jobs
53
156854
2969
Bizim düşük ücretli olarak tanımladığımız işler,
02:39
but the immigrants?
54
159847
1267
peki ya göçmenler?
02:41
That's a good opportunity.
55
161474
1733
Bu onlar için iyi bir fırsat.
02:44
The news nowadays has convoluted that whole thing quite a bit.
56
164165
3473
Bugünlerde haberler her şeyi daha da anlaşılmaz hale getiriyor.
02:47
You could say that it's made America's relationship with immigrants complicated.
57
167662
4150
Bu durum, Amerika'nın göçmenlerle ilişkisini karmaşık hale getiriyor.
02:52
And as immigrant expert George Borjas would have put it,
58
172265
3391
Göçmen uzmanı George Borjas'ın söylediği gibi
02:55
it's kind of like America wanted workers,
59
175680
2735
Amerika işçi istiyor
02:58
but then, they got confused when we got people instead.
60
178439
3161
aama işçi yerine insan geldiğinde afallıyor gibi.
03:01
(Laughter)
61
181624
2453
(Gülüşmeler)
İnsanların başlarını sokacak bir evleri olsun diye uğraşması
03:04
I mean, it's natural that people want to strive
62
184101
2294
03:06
to put a roof over their heads and live a normal life, right?
63
186419
2920
ve normal bir hayat sürmek istemeleri doğal değil mi?
03:09
So for obvious reasons,
64
189363
2103
Bariz sebeplerden dolayı
03:11
this narrative has been driving me a little bit crazy.
65
191490
3325
bu hikaye beni biraz çıldırtıyor.
03:14
But it's not the only one.
66
194839
1734
Ama yalnızca bu değil.
Diğer bir hikaye ise şimdi bahsedeceğim süper göçmen fikri.
03:17
The other narrative that I'm going to talk about
67
197014
2246
03:19
is the idea of the superimmigrant.
68
199284
2015
03:21
In America, we love to idolize superimmigrants
69
201323
2722
Amerika'da süper göçmenleri,
Amerika'nın başarısının ideal sembolü olarak putlaştırmayı çok seviyoruz.
03:24
as the ideal symbols of American success.
70
204069
2821
03:27
I grew up admiring superimmigrants,
71
207536
2015
Ben süper göçmenlere karşı hayranlık besleyerek büyüdüm.
03:29
because their existence fueled my dreams and it gave me hope.
72
209575
4088
Çünkü onların varlığı benim hayallerimi besledi ve bana umut verdi.
Bu hikaye ile ilgili sorun ise
03:34
The problem with this narrative is that it also seems to cast a shadow
73
214234
3780
başaramayanların ya da o şekilde yapmayanların üzerine
03:38
on those that don't succeed
74
218038
1460
03:39
or that don't make it in that way, as less than.
75
219522
2587
gölge düşürüyor olması.
03:42
And for years, I got caught up in the ways
76
222561
2382
Yıllardır, bir göçmen tipinin yüceltilip
03:44
in which it seemed to celebrate one type of immigrant
77
224967
2539
diğerinin kötü gösterildiği davranış tarzında kayboldum.
03:47
while villainizing the other.
78
227530
1936
03:49
I mean, were my parents' sacrifices not enough?
79
229490
3563
Yani benim ailemin fedakarlıkları yeterli değil miydi?
03:53
Was the fact that my dad came home from the metal factory
80
233665
2966
Babamın, üstü başı kimyasal tozlara bulanmış halde
03:56
covered in corrosive dust,
81
236655
2029
metal fabrikasından eve gelmesi
03:58
was that not super?
82
238708
1267
süper değil miydi?
04:01
Don't get me wrong,
83
241673
1158
Beni yanlış anlamayın.
04:02
I've internalized both of these narratives to some degree,
84
242855
2778
Hikayelerin ikisini de bir dereceye kadar özümsedim
04:05
and in many ways,
85
245657
1603
ve birçok yönden
04:07
seeing my heroes succeed, it has pushed me to do the same.
86
247284
3364
kahramanlarımın başarısını görmek beni de aynısını yapmaya yönlendirdi.
04:11
But both of these narratives are flawed in the ways
87
251284
2452
Ama bu hikayelerin ikisi de bir yönden hatalı:
04:13
in which they dehumanize people if they don't fit within a certain mold
88
253760
4111
Belirli bir kalıba uymazlarsa veya belirli bir hususta başarı elde etmezlerse
04:17
or succeed in a certain way.
89
257895
1866
insanları kişiliksizleştiriyor.
04:20
And this really affected my self-image,
90
260605
3126
Bu gerçekten de benim öz imajımı etkiledi
04:23
because I started to question these ideas for who my parents were
91
263755
3477
çünkü bu fikirleri, ailemin ve benim kim olduğuma göre
04:27
and who I was,
92
267256
1151
sorgulamaya ve merak etmeye başladım:
04:28
and I started to wonder,
93
268431
2427
04:30
"Am I doing enough to protect my family and my community
94
270882
4027
"Yaşadığımız adaletsizliklerden ailemi korumak için
04:34
from the injustices that we felt every day?"
95
274933
2525
yeterince çaba sarf ediyor muyum?"
04:37
So why did I choose to "sell out"
96
277942
2730
Facialar gözümün önünde gerçekleşirken
04:40
while watching tragedies unfold right in front of me?
97
280696
3167
neden "bütün malımı satmayı" seçtim?
04:44
Now, it took me a long time to come to terms with my decisions.
98
284546
4277
Fikirlerimle uzlaşmaya varmam epey zaman aldı.
04:48
And I really have to thank the people
99
288847
2468
İspanyol Burs Fonu'nu yöneten insanlara
04:51
running the Hispanic Scholarship Fund, or HSF,
100
291339
2833
bu süreci erkenden onayladıkları için
04:54
for validating this process early on.
101
294196
2467
gerçekten çok teşekkür etmem gerek.
04:57
And the way that HSF --
102
297157
1880
Mentorluk veya burslar ile
04:59
an organization that strives to help students achieve higher education
103
299061
3774
öğrencilerin yükseköğretime hak kazanmasına yardımcı olan
05:02
through mentorship and scholarships --
104
302859
2595
ve kaygılarımı azaltmamı sağlayan bir kuruluş.
05:05
the way that they helped calm my anxiety,
105
305478
2103
05:07
it was by telling me something super familiar.
106
307605
2881
Üstelik bunu, çok aşina olduğum bir şey söyleyerek başarıyorlardı.
05:10
Something that you all probably have heard before
107
310510
2377
Muhtemelen hepinizin uçağa binişinizin
05:12
in the first few minutes after boarding a flight.
108
312911
2721
ilk dakikalarında duyduğu bir şey.
05:16
In case of an emergency,
109
316268
1793
Acil bir durum halinde
05:18
put your oxygen mask on first before helping those around you.
110
318085
3705
etrafınızdakilere yardım etmeden önce kendi oksijen maskenizi takın.
05:22
Now I understand that this means different things to different people.
111
322401
3397
Şimdi anlıyorum ki bu söz farklı insanlar için farklı anlamlar taşıyormuş.
05:25
But for me, it meant that immigrants couldn't
112
325822
2401
Ama benim için
göçmenlerin asla hiçbir hikayeye uymayacağını ifade ediyordu.
05:28
and would never be able to fit into any one narrative,
113
328247
3012
05:31
because most of us are actually just traveling along a spectrum,
114
331283
3016
Çünkü çoğumuz aslında yalnızca bir izge boyunca seyahat ediyor
05:34
trying to survive.
115
334323
1333
ve hayatta kalmaya çabalıyoruz.
05:35
And although there may be people that are further along in life
116
335680
2992
Hayatta oksijen maskelerini takmış,
güvenli bir şekilde yaşamlarına devam eden insanlar olsa da
05:38
with their oxygen mask on and secured in place,
117
338696
2421
05:41
there are undoubtedly going to be others
118
341141
1924
şüphesiz daha diğerlerine
05:43
that are still struggling to put theirs on
119
343089
2052
yardım etmeyi düşünmeden önce
05:45
before they can even think about helping those around them.
120
345165
2951
kendi maskelerini takmaya çalışanlar da olacak.
05:48
Now, this lesson really hit home for me,
121
348585
2249
Bu ders beni can evimden vurdu.
05:50
because my parents,
122
350858
2560
Çünkü ebeveynlerim,
05:53
while they wanted us to be able to take advantage of opportunities
123
353442
3160
başka hiçbir yerde bulamayacağımız fırsatlardan yararlanabilmemizi istemişti.
05:56
in a way that we wouldn't have been able to do so anywhere else --
124
356626
3096
05:59
I mean, we were in America,
125
359746
2062
Demek istediğim, Amerika'daydık
06:01
and so as a child, this made me have these crazy, ambitious
126
361832
4938
ve bir çocuk olarak bu, benim geleceğimin nasıl olacağına dair
06:06
and elaborate dreams for what my future could look like.
127
366794
2992
çılgın, hırslı ve özenli hayaller kurmama neden olmuştu.
06:10
But the ways in which the world sees immigrants,
128
370414
2920
Ama dünyanın göçmenler hakkında ne düşündüğü,
06:13
it affects more than just the narratives in which they live.
129
373358
2941
içinde yaşadıkları hikayelerden çok daha fazlasını etkiliyor.
06:16
It also impacts the ways laws and systems can affect communities,
130
376323
4310
Ayrıca, yasaların ve sistemlerin
toplumları, aileleri ve bireyleri etkilemesinin de bir tesiri var.
06:20
families and individuals.
131
380657
1666
06:22
I know this firsthand,
132
382927
1428
Bunu birinci ağızdan biliyorum.
06:24
because these laws and systems, well, they broke up my family,
133
384379
3776
Çünkü bu yasalar ve sistemler ailemi darmadağın etti
ve Meksika'ya geri dönmelerine sebep oldu.
06:28
and they led my parents to return to Mexico.
134
388179
2508
06:31
And at 15,
135
391560
1453
On beş yaşımda,
sekiz yaşındaki kardeşim ve ben
06:33
my eight-year-old brother and I,
136
393037
1531
06:34
we found ourselves alone and without the guidance
137
394592
2763
ebeveynlerimizin bize devamlı sağladığı kılavuzluktan mahrum kaldık.
06:37
that our parents had always provided us with.
138
397379
2568
Amerikan vatandaşı olmamıza rağmen
06:41
Despite being American citizens,
139
401300
2531
06:43
we both felt defeated
140
403855
1643
her daim fırsatlar dünyası olarak bildiğimiz yerde mağlup hissettik.
06:45
by what we had always known to be the land of opportunity.
141
405522
3166
06:49
Now, in the weeks that followed my parents' return to Mexico,
142
409617
3786
Ailemin Meksika'ya gidişinden haftalar sonra,
artık geri dönemeyecekleri kesinleştiğinde
06:53
when it became clear that they wouldn't be able to come back,
143
413427
3587
sekiz yaşındaki kardeşimin ailesinin yanında olmak için
06:57
I had to watch as my eight-year-old brother
144
417038
2277
06:59
was pulled out of school to be with his family.
145
419339
2536
okulu bırakmasını izlemek zorunda kaldım.
07:02
And during this same time,
146
422573
1882
Aynı zamanda, geri dönmenin
07:04
I wondered if going back
147
424479
2571
ailemin fedakarlıklarını onaylamak mı olacağını merak ediyordum.
07:07
would be validating my parents' sacrifices.
148
427074
3412
07:10
And so I somehow convinced my parents to let me stay,
149
430907
4354
Sonra ailemi, yaşayacak bir yer bulmamın
ya da iyi olacağımın garantisi veremeden
07:15
without being able to guarantee them that I'd find somewhere to live
150
435285
3801
kalmama izin vermeleri için bir şekilde ikna ettim.
07:19
or that I'd be OK.
151
439110
1395
07:21
But to this day, I will never forget how hard it was
152
441380
3271
Ama hoşça kal demenin ne kadar zor olduğunu asla unutmayacağım.
07:24
having to say goodbye.
153
444675
1500
07:26
And I will never forget how hard it was
154
446199
2309
Ben tellerin arkasından hoşçakal diyerek el sallarken
07:28
watching my little brother crumble in their arms
155
448532
2785
küçük kardeşimi kollarının üzerine çökmüş halde görmenin
07:31
as I waved goodbye from the other side of steel grates.
156
451341
2853
ne kadar zor olduğunu asla unutmayacağım.
O günden beri birçok fırsattan yararlanmamın tek sebebinin
07:36
Now, it would be naive to credit grit
157
456130
2689
07:38
as the sole reason for why I've been able to take advantage
158
458843
2786
metanetim olduğunu düşünmek saflık olurdu.
07:41
of so many opportunities since that day.
159
461653
2667
07:44
I mean, I was really lucky, and I want you to know that.
160
464741
2654
Gerçekten çok şanslıydım ve bunu bilmenizi istedim.
07:47
Because statistically speaking,
161
467419
1583
Çünkü istatistiklere göre konuşacak olursak
07:49
students that are homeless or that have unstable living conditions,
162
469026
3273
evsiz veya istikrarsız yaşam şartları olan öğrenciler
07:52
well, they rarely complete high school.
163
472323
2174
nadiren liseyi tamamlayabiliyor.
07:54
But I do think
164
474903
1190
Ama bence bunda
07:56
that it was because my parents had the trust in letting me go
165
476117
3151
ailemin, kalmama izin verirken fırsatları yakalamak için
07:59
that I somehow found the courage and strength
166
479292
2111
bir şekilde cesaret ve güç bulacağıma inanmalarının payı büyük,
08:01
to take on opportunities
167
481427
1436
08:02
even when I felt unsure or unqualified.
168
482887
3222
üstelik ben güvensiz ve niteliksiz hissederken bile.
08:08
Now, there's no denying that there is a cost
169
488021
3635
Amerikan rüyasını yaşamanın bir bedeli olduğunu inkar etmiyorum.
08:11
to living the American dream.
170
491680
1933
Bunu bilmek için göçmen ya da göçmen çocuğu olmanıza gerek yok.
08:14
You do not have to be
171
494101
2039
08:16
an immigrant or the child of immigrants to know that.
172
496164
2600
08:19
But I do know that now, today,
173
499714
1937
Ama biliyorum ki ben bugün,
08:21
I am living something close to what my parents saw
174
501675
2372
ailemin Amerikan rüyası olarak gördüğü şeyin çok benzerini yaşıyorum.
08:24
as their American dream.
175
504071
1587
08:25
Because as soon as I graduated from college,
176
505682
2547
Çünkü okulum biter bitmez
küçük kardeşimi benimle yaşaması için Amerika'ya getirdim.
08:28
I flew my younger brother to the United States to live with me,
177
508253
3626
08:31
so that he, too, could pursue his education.
178
511903
2903
Bu sayede o da eğitimine devam edebilecekti.
08:35
Still, I knew that it would be hard flying my little brother back.
179
515458
3833
Üstelik kardeşimi geri getirmenin çok zor olacağını biliyordum.
08:39
I knew that it would be hard
180
519315
1389
Bir yandan kendi hayalleri olan bir çocuktan sorumlu olup
08:40
having to balance the demands and professionalism
181
520728
2992
08:43
required of an entry-level job
182
523744
2928
diğer yandan da ilk işime girebilmem için gerekli profesyonelliği ve talepleri
08:46
while being responsible for a child with dreams and ambitions of his own.
183
526696
4153
karşılamanın kolay olmayacağını biliyordum.
08:51
But you can imagine how fun it is to be 24 years old,
184
531936
4270
Yirmi dört yaşımda gençliğimin zirvesinde ve New York'ta,
bulaşık yıkamaktan nefret eden endişeli, genç bir oda arkadaşıyla
08:56
at the peak of my youth, living in New York,
185
536230
2063
08:58
with an angsty teenage roommate who hates doing the dishes.
186
538317
2795
yaşamanın ne kadar eğlenceli olacağını hayal edebilirsiniz.
09:01
(Laughter)
187
541136
1634
(Gülüşmeler)
09:02
The worst.
188
542794
1158
En kötüsü.
09:03
(Laughter)
189
543976
1222
(Gülüşmeler)
09:05
But when I see my brother learning how to advocate for himself,
190
545222
4032
Ama kardeşimi, kendisini nasıl savunacağını öğrenirken,
09:09
and when I see him get excited about his classes and school,
191
549278
3565
okulu ve dersleriyle ilgili endişelenirken gördüğümde
09:12
I do not doubt anything.
192
552867
1523
hiçbir tereddütüm kalmadı.
09:14
Because I know that this bizarre,
193
554414
1945
Çünkü biliyordum ki bu yaşadığım tuhaf, güzel ve ayrıcalıklı hayat
09:16
beautiful and privileged life that I now live
194
556383
2579
09:18
is the true reason for why I decided to pursue a career
195
558986
3170
benim ve ailemin ekonomik istikrarlı bir hayata kavuşacağımıza dair
09:22
that would help me and my family find financial stability.
196
562180
3254
bir kariyer izlememin gerçek sebebiydi.
09:26
I did not know it back then,
197
566887
2071
O zamanlar bilmiyordum ama,
09:28
but during those eight years that I lived without my family,
198
568982
3071
ailemden ayrı yaşadığım o sekiz yıl boyunca
09:32
I had my oxygen mask on and I focused on survival.
199
572077
3270
oksijen maskem takılıydı ve hayatta kalmaya odaklanmıştım.
09:35
And during those same eight years,
200
575776
1682
Yine o sekiz yıl boyunca,
09:37
I had to watch helplessly the pain and hurt
201
577482
2398
çaresizce ailemin uzakta olmasının acısına katlanmak zorunda kaldım.
09:39
that it caused my family to be apart.
202
579904
2205
09:42
What airlines don't tell you is that putting your oxygen mask on first
203
582871
4151
Havayollarının size söylemediği şey ise etrafınızdakilerin debelendiğini görürken
09:47
while seeing those around you struggle --
204
587046
2404
önce kendi oksijen maskenizi takmak
09:49
it takes a lot of courage.
205
589474
1733
fazlaca cesaret ister.
09:51
But being able to have that self-control
206
591633
2047
Ama önce kendi kontrolünü eline alabilmek,
09:53
is sometimes the only way that we are able to help those around us.
207
593704
4210
bazen etrafınızdakilere yardım edebilmenin tek yoludur.
09:58
Now I'm super lucky to be in a place where I can be there for my little brother
208
598934
4451
Küçük kardeşimin yanında olabileceğim bir konumda olduğum için çok şanslıyım.
10:03
so that he feels confident and prepared
209
603409
2032
Bu sayede seçimlerini yaparken güvenli ve hazırlıklı hissediyor.
10:05
to take on whatever he chooses to do next.
210
605465
2800
10:09
But I also know
211
609720
2484
Ama biliyorum ki,
bu ayrıcalıklı pozisyonda olduğum için
10:12
that because I am in this position of privilege,
212
612228
2762
toplumumun rehberlik, erişim ve destek alabileceği alanlar bulma gibi
10:15
I also have the responsibility
213
615014
1544
10:16
to make sure that my community finds spaces where they can find guidance,
214
616582
4933
bir sorumluluğum da var.
10:21
access and support.
215
621539
1603
Her birinizin hayat serüveninde nerede olduğunuzu bildiğimi iddia edemem,
10:25
I can't claim to know where each and every one of you are
216
625174
2786
10:27
on your journey through life,
217
627984
2152
ama şunu iyi biliyorum ki
10:30
but I do know that our world is one
218
630160
2039
farklı sesler bir araya geldiğinde yeşeren bir dünyamız var.
10:32
that flourishes when different voices come together.
219
632223
2953
10:35
My hope is that you will find the courage
220
635739
2865
Umuyorum ki,
gerektiğinde oksijen maskenizi takma cesaretiniz olur
10:38
to put your oxygen mask on when you need to,
221
638628
3158
10:41
and that you will find the strength
222
641810
1705
ve böylece elinizden geldiğinde
10:43
to help those around you when you can.
223
643539
2191
etrafınızdakilere yardım etme gücünü bulursunuz.
10:46
Thank you.
224
646063
1151
Teşekkür ederim.
10:47
(Applause)
225
647238
5000
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7