Juan Enriquez: A personal plea for humanity at the US-Mexico border | TED

32,786 views ・ 2019-11-01

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Nazire KELEŞ Gözden geçirme: Can Boysan
00:14
This one's personal.
0
14048
1333
Bu, kişisel bir konu.
00:17
I know what it's like to have the government say,
1
17309
3287
Devletin "Sabaha seni öldüreceğiz" demesinin
00:20
"We're going to kill you in the morning."
2
20620
2119
nasıl bir şey olduğunu biliyorum.
00:24
I know what it's like to leave a country on six hours' notice
3
24314
3571
İhtar üzerine 6 saat içinde bir ülkeyi terk etmenin
ve birinin kanepesinde kalakalmanın nasıl bir şey olduğunu biliyorum.
00:27
and land on someone's couch.
4
27909
1848
00:29
Because of that, I wrote a book
5
29781
1501
Ülkelerin neden başarılı oldukları ve olmadıkları üzerine bir kitap yazdım.
00:31
on why countries do well and why they don't.
6
31306
3000
00:35
Let me summarize 250 pages.
7
35246
2023
250 sayfayı özetleyeyim.
00:37
Countries have to be compassionate,
8
37809
1715
Devletler merhametli olmalıdır,
00:39
they have to be kind,
9
39548
1150
nazik olmalıdır,
00:40
they have to be smart, they have to be brave.
10
40722
2476
zeki olmalıdır, cesur olmalıdır.
00:43
Want to know what doesn't work?
11
43539
1522
Oysa ne işe yaramaz biliyor musunuz?
00:45
When you govern through fear and you govern through cruelty,
12
45085
3024
Korku ve zalimlik yoluyla yönettiğinizde
00:48
it just doesn't work.
13
48133
1400
bu hiç işe yaramaz.
Bir süreliğine Cengiz Han'ı oynayabilirsiniz,
00:50
You can play Genghis Khan for a while,
14
50117
1821
00:51
you can play Stalin for a while,
15
51962
1550
bir süreliğine Stalin'i oynayabilirsiniz,
00:53
you can play Pinochet for a while.
16
53536
1961
bir süreliğine Pinochet'i oynayabilirsiniz
00:55
It does not work in the long run.
17
55521
2200
ama bu uzun vadede işe yaramaz.
00:58
And it doesn't work in the long run
18
58776
1682
Uzun vadede işe yaramaz
01:00
because to govern through fear and cruelty,
19
60482
2690
çünkü korku ve zalimlikle yönetmek için
01:03
you have to create a division.
20
63196
2000
bir bölünme yaratmak zorundasınız.
01:05
You have to take big chunks of the country and convince them
21
65855
2968
Ülkenin büyük bir bölümünü alıp
01:08
that they're not like them.
22
68847
1467
diğerlerinin onlar gibi olmadığına inandırmalısınız.
01:11
That they shouldn't associate with them,
23
71862
1914
Onlarla arkadaş olmamaları,
01:13
they shouldn't talk to them.
24
73800
1388
onlarla konuşmamaları gerektiğine ikna etmelisiniz.
01:15
That those people are nasty,
25
75212
1357
O insanların pis olduğuna,
01:16
those people are criminals, those people are rapists.
26
76593
2641
o insanların suçlu olduğuna, o insanların tecavüzcü olduğuna
01:20
And the country is in danger because of them.
27
80701
2563
ve ülkenin onlar yüzünden tehlikede olduğuna ikna etmelisiniz.
01:24
And if you spend millions of dollars doing that in your country,
28
84551
3841
Bunu ülkenizde yaparak milyonlarca dolar harcarsanız
01:28
you will make enemies abroad,
29
88416
1933
yurt dışında düşmanlarınız olur
01:32
and you will create divisions within.
30
92097
2467
ve aralarında bölünmeler yaratırsınız.
01:35
And that has consequences.
31
95149
1733
Ancak bunun sonuçları var.
01:37
Three quarters of the flags and the borders and the anthems
32
97355
2906
Günümüzde Birleşmiş Milletler'deki milli marşların, sınırların
01:40
around the United Nations today,
33
100285
1547
ve bayrakların dörtte üçü,
01:41
they were not there a few decades ago.
34
101856
2229
20-30 yıl önce yoktu.
01:45
Those lines that are there today,
35
105577
1587
O sınırlar bugün var,
01:47
those flags were created because somebody said,
36
107188
2754
o bayraklar yaratıldı, çünkü birileri dedi ki:
01:49
"the Scotts are not like us,"
37
109966
1492
"İskoçlar bizim gibi değil,"
01:51
"the Welsh are not like us,"
38
111482
1341
"Galliler bizim gibi değil"
01:52
"the Basques are not like us,"
39
112847
1441
"Basklar bizim gibi değil,"
01:54
"the northern Italians are not like us,"
40
114312
1921
"Kuzey İtalyanlar bizim gibi değil,"
01:56
"the Muslims are not like us,"
41
116257
1479
"Müslümanlar bizim gibi değil,"
01:57
the blacks, the whites, the Christians.
42
117760
2600
siyahlar, beyazlar, Hristiyanlar bizim gibi değil.
02:01
You create "us versus them" ...
43
121442
1734
"Onlara karşı biz" karşıtlığı yaratıyorsunuz,
02:04
you destroy nations.
44
124347
1563
milletleri yok ediyorsunuz.
Bu karşıtlığı yaratmaktan doğan sorunun bir tarafı da
02:07
Part of the problem from creating us versus them
45
127173
2253
02:09
is it's hard to do.
46
129450
1267
bunu yapmanın zor olması.
02:12
What you have to do
47
132109
1174
Yapmanız gereken şey,
02:13
is you have to make people believe absurdities.
48
133307
2598
insanların saçmalıklara inanmasını sağlamak.
02:17
And once people believe absurdities,
49
137096
2491
İnsanlar bir kez saçmalıklara inanırsa
02:19
then they start to commit atrocities.
50
139611
2295
gaddarlık yapmaya başlayabilir.
02:22
That's the dynamic of this thing.
51
142239
1595
İşte bunun dinamiği de bu.
02:23
You can't create "us versus them" --
52
143858
2067
Eğer bu dinamiği oluşturmazsanız
02:26
you can't have the massacres you had in Rwanda,
53
146236
2198
"Onlara karşı biz" karşıtlığını oluşturmadıkça
02:28
you can't have the massacres you had in Yugoslavia --
54
148458
2593
Ruanda'da yaptığınız katliamı yapamazsınız,
02:31
unless if you create this dynamic.
55
151839
2476
Yugoslavya'da yaptığınız katliamı yapamazsınız.
02:34
Let me summarize current immigration policy.
56
154339
2293
Size güncel göçmenlik politikasını özetleyeyim.
02:36
Let's deter "Them"
57
156656
1818
Olabildiğimiz kadar acımasız olup "onları" caydıralım
02:38
by being as cruel as we can possibly be,
58
158498
3341
02:41
and let's target their children.
59
161863
2133
ve çocuklarını hedef alalım.
02:45
They are going after the children.
60
165474
2793
Çocukların peşindeler.
02:49
You have US lawyers arguing that kids do not need
61
169252
3158
Amerikalı avukatların tartıştıkları şey:
çocukların sabuna, kucaklamaya duşa ihtiyacı yok.
02:52
soap or hugs or showers,
62
172434
2516
02:54
adult help or a release date.
63
174974
1933
Yetişkinlerin yardımına da serbest bırakma tarihine de yok.
02:57
Somebody gets pulled over for a broken tail light,
64
177293
2361
20 yıllık çalışan, bozuk bir arka lamba yüzünden kenara çekiliyor
02:59
who's worked here for 20 years,
65
179678
2757
03:02
gets thrown into jail,
66
182459
1675
ve hapse atılıyor,
03:04
maybe for life,
67
184158
1523
belki ömür boyu,
03:05
with no legal representation.
68
185705
1801
kanuni temsili bile yok.
03:07
The terrorists that blew up the World Trade Center get lawyers.
69
187530
3547
Dünya Ticaret Merkezi'ni patlatan teröristler avukat buluyor,
03:11
These kids, these parents, they don't get lawyers.
70
191514
3372
bu çocukların ve ebeveynlerin ise avukatı olmuyor.
03:15
Governments are telling
71
195966
1199
Devletler dünyadaki en çaresiz, acı içindeki insanlara
03:17
some of the most desperate, hurt people on earth,
72
197189
2309
03:19
"I took your child, pay me 800 dollars for a DNA test before you get it back."
73
199522
3995
"Çocuğunu aldım, geri istiyorsan DNA testi için 800 dolar öde." diyor.
03:24
Three-year-olds are appearing in court.
74
204784
2324
3 yaşındaki çocuk mahkemeye çıkıyor.
03:27
Look, we've all watched these courtroom dramas.
75
207649
4096
Hepimiz bu mahkeme sahnelerini izlemişizdir.
03:31
And it's exciting,
76
211769
1175
Heyecanlı sahnelerdir,
03:32
because the wise judge sits up there,
77
212968
2809
yukarıda bilge bir hakim oturur,
03:35
and the defense lawyer attacks
78
215801
1996
savunma avukatı saldırır
03:37
and the prosecutor counterattacks,
79
217821
1962
ve savcı da karşı hücuma geçer
03:39
and then you figure out how it's going to happen.
80
219807
2381
ve sonra neler olacağını anlarsınız.
03:42
I want you to understand what is happening right now.
81
222212
3040
Şu anda neler olduğunu anlamanızı istiyorum.
03:47
Prosecutor's there -- it's the tough prosecutor.
82
227220
3480
Oradaki savcı, sert bir savcı.
03:52
Accusing, attacking, on behalf of we the people.
83
232450
3488
Bizim adımıza, halk adına suçluyor ve saldırıyor.
03:57
The judge is up there, Judge Muckety-muck,
84
237436
2172
Oradaki hakim kendini beğenmiş bir hakim,
03:59
with his black robes,
85
239632
1748
siyah cübbesini giymiş
04:02
and he's questioning the defendant
86
242381
1627
ve sanığı sorguluyor
04:04
from up there.
87
244032
2134
oradan, yukarıdan sorguluyor.
04:07
And the defendant is three years old
88
247569
1786
Sanık ise 3 yaşında,
04:09
and the eyes don't reach the side of the table.
89
249379
3200
boyu masaya bile ulaşmıyor.
04:14
The defendant does not speak the language.
90
254514
2800
Sanık dili bilmiyor.
04:17
The earphones for the translator have fallen off the defendant's head,
91
257911
4293
Çeviri için taktığı kulaklıklar başından düşüyor
04:22
because there are no headphones for three-year-olds in US courtrooms,
92
262228
5332
çünkü Amerikan mahkemelerinde 3 yaşındaki çocuklara göre kulaklık yok
04:28
because they are not supposed to defend themselves.
93
268498
2939
çünkü kendilerini savunmaları beklenmiyor.
04:33
This makes a mockery of justice,
94
273223
1666
Bu, adaleti bir alay konusu yapıyor,
04:34
it makes a mockery of the prosecution system,
95
274913
2103
dava sistemini bir alay konusu yapıyor,
04:37
it makes a mockery of who we are as a nation.
96
277040
2608
bir millet olarak kimliğimizi bir alay konusu haline geliyor.
04:40
These are absurdities.
97
280143
1467
Bunlar saçmalık.
04:42
These are atrocities.
98
282443
1183
Bunlar gaddarlık.
04:43
This is unbelievable.
99
283650
1912
Bu akıl almaz bir şey.
04:45
And we're looking at a bunch of statistics,
100
285586
2015
Birtakım istatistiklere bakıyoruz
04:47
but I want you to understand,
101
287625
2334
ama anlamanızı istiyorum,
04:49
this is happening to the housekeeper who brought up your kids.
102
289983
4299
bu sizin çocuklarınızı büyüten kahyanın başına geliyor.
04:55
This is happening to the gardener who took care of your house.
103
295529
3460
Bu, evinize bakan bahçıvanın başına geliyor.
05:00
This is happening to the guy who washed the dishes
104
300291
2548
Bu, geçen hafta gittiğiniz lüks restoranda
05:02
in the fancy restaurant you went to last week.
105
302863
2542
bulaşıkları yıkayan adamın başına geliyor.
05:07
This is happening to the people who deliver the newspaper in the mornings.
106
307049
3486
Bu, sabahları gazetenizi getiren insanların başına geliyor.
05:10
This is your community,
107
310559
1489
Bu sizin toplumunuz,
05:12
these are the people who have lived side by side with you.
108
312072
4189
bunlar, sizinle birlikte yaşayan insanlar.
05:17
Treated you well,
109
317467
1166
Size iyi davranan,
05:18
treated you with respect,
110
318657
1199
size saygıyla davranan,
05:19
taken care of your kids,
111
319880
1246
çocuklarınıza bakan,
05:21
taken care of your grandparents.
112
321150
1579
nine ve dedenize bakan insanlar.
05:22
This is Luis, this is Laura,
113
322753
2373
Bu Luis, bu Laura,
05:25
this is Jaime.
114
325150
1150
bu Jaime.
05:26
This isn't some abstract,
115
326918
1691
Bu bir "Aman, bunlar sınırda oluyor" hikâyesi değil.
05:28
"Oh, it's happening at the border" --
116
328633
1795
05:30
this is happening in our community, right now.
117
330452
2867
Bunlar şu anda toplumumuzda gerçekleşiyor
05:35
And the danger in this stuff
118
335765
1349
ve buradaki tehlike ise,
05:37
is once you start normalizing absurdities and atrocities,
119
337138
3635
bir kere saçmalıkları ve gaddarlığı normalleştirmeye başladığınızda,
05:40
people think that those instruments are legitimate.
120
340797
2595
insanlar bu uygulamaların yasal olduğunu sanıyor.
05:43
So you get school boards sending out letters like this:
121
343416
2970
Okul yönetim kurulu şunun gibi mektuplar gönderiyor:
05:46
"Dear Parent,
122
346410
1460
"Sevgili ebeveyn,
05:47
because your kid owes lunch money to the cafeteria,
123
347894
4150
çocuğunuzun yemekhaneye öğle yemeği borcu olduğu için
05:52
the result may be that your child will be taken away
124
352068
2528
çocuğunuz alınıp
05:54
and put in foster care."
125
354620
1711
koruyucu aile sistemine verilebilir.
05:56
This is going out from school boards
126
356355
1776
Bu, okul yönetimince gönderiliyor
çünkü insanlar şöyle düşünüyor:
05:58
because people think,
127
358155
1167
05:59
"Well, that seems to be an instrument of deterrence."
128
359346
3534
"Bu bir caydırma yöntemi olabilir."
06:05
When you board an airplane,
129
365219
1920
Bir uçağa bindiğinizde,
06:08
before kids, before first class,
130
368147
3126
çocuklardan ve birinci sınıftan önce
06:12
soldiers in uniform board.
131
372164
1972
üniformalı askerler vardır.
06:15
Some of them are immigrants.
132
375981
1867
Onların bazıları göçmen.
06:18
Here's a contract: join the army,
133
378545
2833
Anlaşma şu: Orduya katıl,
06:21
serve your term, be honorably discharged,
134
381402
2277
döneminde hizmet et, onurlu bir şekilde terhis ol,
06:23
get citizenship.
135
383703
1150
vatandaşlık al.
06:26
We are rescinding those contracts
136
386243
2120
Bu anlaşmaları,
imzalandıktan sonra iptal ediyoruz.
06:28
after they have been signed.
137
388387
1866
06:31
And if those soldiers are killed in action,
138
391442
2396
Eğer bu askerler görevde ölürse
06:33
we are deporting their wives, and sometimes, their children.
139
393862
3937
eşlerini ve bazen de çocuklarını sınır dışı ediyoruz.
06:37
These are the people who protect us.
140
397823
2072
Bunlar bizi koruyan insanlar.
06:39
These are the people that we honor.
141
399919
2333
Bunlar onurlandırdığımız insanlar.
06:42
These are the brave.
142
402617
1230
Bunlar cesur olanlar.
06:43
And this is how we're treating them.
143
403871
1722
Onlara bu şekilde davranıyoruz.
06:45
These are not the people who cross the border illegally.
144
405617
2944
Onlar sınırı yasa dışı geçen insanlar değil.
06:48
Once you start allowing this kind of behavior,
145
408585
3333
Bu tür davranışa izin verdiğiniz zaman,
06:51
it normalizes into a society, and it rips the society apart.
146
411942
4492
toplumda normalleşiyor ve toplumu parçalıyor.
06:57
Countries are built on the hard work and grit of immigrants;
147
417045
3091
Ülkeler çok çalışmayla ve göçmen gücü ile kuruldu.
07:00
we are all immigrants.
148
420160
1466
Hepimiz göçmeniz.
07:02
We just came at different times.
149
422165
2357
Sadece farklı zamanlarda geldik.
07:04
Fifty-five percent of this country's main businesses,
150
424546
5008
Bu ülkenin ana işletmelerinin yüzde elli beşi
07:09
the most successful businesses in this country, the unicorns,
151
429578
3547
en başarılılarının, en değerlilerinin yüzde elli beşi
07:13
are built by people who came as foreign students or as immigrants,
152
433149
3952
yabancı öğrenciler ya da göçmenler tarafından kuruldu.
07:17
and they're the founders or the cofounders.
153
437125
2770
Ya kurucu ya da ortak kuruculardı.
07:19
Well, here's what's happened over the last three years
154
439919
2761
Ve işte son üç yılda,
07:22
to the best brains in the world.
155
442704
2056
dünyanın en iyi beyinlerine olan şey:
07:24
Forty-two percent of them did not get visas
156
444784
2309
Yüzde kırk ikisi vize alamadı
07:27
or chose not to get visas.
157
447117
1928
veya almamayı tercih etti.
07:29
This is how you wipe out an economy.
158
449411
2492
İşte bu şekilde ekonomiyi yok edersiniz.
07:31
This isn't about kids and borders.
159
451927
2266
Bu çocuklarla ve sınırlarla alakalı değil.
07:34
It's about us.
160
454863
1150
Bizimle alakalı.
07:37
This is about who we are, who we the people are,
161
457696
2785
İnsan olarak, bir millet
07:41
as a nation and as individuals.
162
461387
2066
veya bir birey olarak bizimle alakalı.
07:44
This is not an abstract debate.
163
464601
2067
Bu, soyut bir tartışma değil.
07:49
A lot of us like to think
164
469852
1840
Çoğumuz şöyle düşünmeyi severiz:
07:52
if we had been back when Hitler was rising to power,
165
472732
3339
Eğer Hitler'in zamanında olsaydık
07:56
we would have been out in the street,
166
476095
1808
sokaklarda olurduk,
07:57
we would have opposed him, we would have stopped Mengele.
167
477927
2714
ona karşı çıkardık, Mengele'yi durdururduk.
08:00
A lot of us like to think,
168
480665
1666
Çoğumuz şöyle düşünmeyi seviyor:
08:03
if we had been around during the '60s,
169
483276
1952
Eğer 60'larda olsaydık
08:05
we would have been with the Freedom Riders.
170
485252
2103
Özgürlük Atlıları ile birlikte olurduk.
08:07
We would have been at that bridge in Selma.
171
487379
2531
Selma'daki köprüde olurduk.
08:09
Well, guess what?
172
489934
1150
Biliyor musunuz?
08:11
Here's your chance.
173
491661
1556
İşte size fırsat.
08:13
It's now.
174
493241
1341
Şimdi.
08:14
And as you're thinking about this stuff,
175
494606
3135
Büyük şeyler düşünüyorsunuz,
08:17
it's not just the giant acts,
176
497765
1404
mesele, büyük eylemler değil,
08:19
it's not just go and block the bridge
177
499193
2135
mesele köprüyü engellemek
08:21
or chain yourself to something.
178
501352
2067
ya da kendini bir yere zincirlemek değil.
08:24
It's what you do in your daily lives.
179
504148
2603
Mesele, günlük yaptığınız şeyler.
08:26
The Harvard Art Museum just opened a show
180
506775
5143
Harvard Sanat Müzesi,
sanatçıların göçle ve evlerini taşımakla ilgili düşünceleri üzerine bir sergi açtı.
08:31
on how artists think about immigration and building a home somewhere else.
181
511942
3514
08:35
And people come out of that show and they're pretty shaken.
182
515480
2930
İnsanlar sergiden çıktı, oldukça sarsılmışlardı.
08:38
There was a blank wall at the end.
183
518434
1858
Sonda beyaz boş bir duvar vardı.
08:41
And the curators did something that usually doesn't happen --
184
521658
3095
Küratörler çok sık görülmeyen bir şey yaptı,
08:44
they improvised.
185
524777
1150
doğaçlama yaptılar.
08:46
They drew four lines, and put in two words:
186
526554
2363
Dört çizgi çizdiler ve içine iki kelime yerleştirdiler.
08:49
"I belong."
187
529515
1188
"Ben aitim."
08:50
So you come out of this exhibit,
188
530727
1572
Bu sergiyi ziyaret edebilir,
08:52
and you can take a picture in front of it.
189
532323
2048
bunun önünde fotoğraf çekebilirsiniz.
08:54
I can't tell you the impact that has on people --
190
534395
2420
Size, bunun insanlar üzerindeki etkisini anlatamam.
08:56
I watched people come out of this,
191
536839
2253
İnsanların çıkışını izledim,
08:59
and some of them sat in front of that picture,
192
539116
2421
bazıları resmin önünde oturdu,
09:01
took a picture, and they had a great, big grin on their face,
193
541561
2929
fotoğraf çekti ve yüzlerinde büyük bir gülümseme vardı,
09:04
and some people just had tears.
194
544514
2066
bazılarının gözlerinde ise yaşlar.
Bazıları yabancıları kucakladı ve içeri davet etti,
09:07
Some people hugged and brought in strangers,
195
547173
2063
09:09
others brought in their family.
196
549260
1737
diğerleri ailelerini getirdi.
09:13
Small acts of kindness go a long, long, long way.
197
553796
3778
Küçük iyiliklerin etkileri büyüktür.
09:18
There is pain going on in your community
198
558677
1944
Bulunduğunuz toplumda,
09:20
like you cannot believe.
199
560645
1600
aklınızın alamayacağı acılar var.
Bu yüzden, bir daha, "Onlar"dan olabilecek taksi şoförüne denk gelirseniz
09:23
So next time you're with a cab driver who may be one of "Them,"
200
563025
3064
09:26
according to certain people,
201
566113
2325
09:28
give that person an extra five bucks.
202
568462
2158
artı bir beş lira daha verin.
09:32
Next time you see a hotel maid,
203
572025
2602
Bir daha otel temizlikçisi gördüğünüzde,
09:34
thank her and tip her double.
204
574651
1933
ona teşekkür edin ve daha fazla bahşiş verin.
09:37
Next time you see your gardener,
205
577895
2388
Bir daha bahçıvanınızı,
09:40
you see your nanny,
206
580307
2024
çocuk bakıcınızı gördüğünüzde,
09:42
you see somebody like this,
207
582355
1357
böyle bir insan görürseniz
09:43
give them a great, big hug, and tell them they belong.
208
583736
2555
onlara içtenlikle sarılın ve ait olduklarını söyleyin.
09:46
Make them feel like they belong.
209
586315
1530
Onları ait olduklarını hissettirin.
09:48
It's time for big policies,
210
588856
1333
Büyük politikalar zamanı
09:50
but it's also time for big acts of kindness.
211
590213
3722
ama aynı zamanda büyük kibarlıklar zamanı.
09:55
Because we have to reclaim who we are,
212
595206
1904
Çünkü kim olduğumuzu göstermeliyiz,
09:57
we have to reclaim this nation.
213
597134
2067
bu milleti göstermeliyiz.
09:59
(Voice breaking) And we cannot sit there
214
599712
2881
Oturup da bu saçmalığı izleyemeyiz.
10:02
and watch this shit going on.
215
602617
2151
(Sesi titriyor)
10:05
This has got to stop, it's got to stop now.
216
605791
2611
Bunun durması gerekiyor, bunun şimdi durması gerekiyor.
10:09
Thank you.
217
609196
1177
Teşekkürler.
10:10
(Applause)
218
610397
4285
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7