What I learned when I conquered the world's toughest triathlon | Minda Dentler

107,184 views ・ 2018-03-26

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Rüya Atlıbatur Gözden geçirme: Figen Ergürbüz
00:12
It was October 13, 2012,
0
12936
3415
13 Ekim 2012,
00:16
a day that I will never forget.
1
16375
2114
asla unutamayacağım bir gündü.
00:18
I was on my bike, pushing up what seemed like a never-ending barren hill.
2
18892
5516
Bitmeyecekmiş gibi görünen çorak bir tepe boyunca bisiklet sürüyordum.
00:24
And it wasn't just any hill:
3
24432
1814
Bu üstelik herhangi bir tepe değildi:
00:26
it was a 15-mile climb up to a town called Hawi
4
26270
3730
Hawaii'nin Büyük Ada'sında Hawi olarak adlandırılan
00:30
on the Big Island of Hawaii.
5
30024
2181
bir kasabaya uzanan 15 millik bir tırmanıştı.
00:32
And it wasn't just any ride:
6
32776
1945
Ancak herhangi bir tırmanış değildi:
00:34
it was at the Ironman World Championship.
7
34745
2578
Demir Adam Dünya Şampiyonası'ydı.
00:37
I can still feel my muscles burning.
8
37926
2936
Hâlâ kaslarımın yandığını hissedebiliyorum.
00:40
I was struggling, tired and dehydrated,
9
40886
2548
Çabalıyordum, yorgundum ve susuzdum.
00:43
as I could feel the heat
10
43458
1626
Asfalttan yaklaşık 98 derecelik
00:45
emanating from the asphalt, measuring almost 98 degrees.
11
45108
3730
bir ısının yayıldığını hissedebiliyordum.
00:49
I was near the halfway point of the bike portion
12
49727
2318
Dünyadaki günübirlik dayanıklılık yarışlarının
00:52
of one of the most prestigious, longest,
13
52069
2959
en uzun ve prestijlilerinden
00:55
single-day endurance race events in the world.
14
55052
2635
biri olan bisiklet bölümünün ortalarına yakındım.
00:59
Every year, during my childhood,
15
59346
1754
Çocukluğumda her yıl,
01:01
I watched this very race on TV in our family living room.
16
61124
2977
evimizin salonundaki televizyonda bu yarışmayı seyrederdim.
01:04
I sat next to my dad on our 1970s-style orange and brown sofa,
17
64680
4874
1970'lerin modası turuncu ve kahverengi kanepede babamın yanına otururdum.
01:09
and I remember being in utter awe
18
69578
1882
Bu yorucu yarışta,
01:11
at how these athletes pushed themselves to their limit
19
71484
3024
atletler kendi limitlerini zorlarken
01:14
in this grueling race.
20
74532
1331
huşu içinde olduğumu hatırlıyorum.
01:15
And just so you don't get the wrong idea,
21
75887
1969
Ancak yanlış anlamayın,
01:17
my family members weren't just spectators.
22
77880
2426
ailem yalnızca seyirci değil.
01:20
They were incredibly athletic,
23
80330
2151
Onlar son derece atletiklerdi
01:22
and I always participated from the sidelines,
24
82505
2998
ve yerel yarışlarda her zaman yan taraftan destek olurlardı,
01:25
cheering on my three siblings or handing out water at local races.
25
85527
4436
üç kardeşim ise tezahürat yapar ya da su dağıtırdı.
01:29
I remember wanting so badly to be able to compete, but I couldn't.
26
89987
4405
Tamamlamayı çok istediğimi hatırlıyorum, ancak yapamadım.
01:35
Even though I couldn't play sports,
27
95475
1794
Spor yapamayacak olsam da
01:37
I decided to be active in my community.
28
97293
2214
alanımda aktif rol almaya karar verdim.
01:39
I volunteered at the local hospital in high school.
29
99531
2863
Lisedeki revirde gönüllü olarak çalıştım.
01:42
In college, I interned at the White House,
30
102418
3151
Beyaz sarayda staj yaptım,
01:45
studied abroad in Spain
31
105593
1326
İspanya'da okudum,
01:46
and backpacked through Europe all by myself
32
106943
2507
koltuk değneği ve parantez bacağımla kendi başıma
01:49
with my leg braces and crutches.
33
109474
1698
sırt çantamla Avrupa'yı gezdim.
01:51
Upon graduating, I moved to New York City for a job in management consulting,
34
111807
4425
Mezun olduktan sonra yönetim danışmanlığında çalışmak için
01:56
earned an MBA, got married
35
116256
1953
New York'a taşındım, MBA yaptım,
01:58
and now have a daughter.
36
118233
1856
evlendim ve şu an iki kızım var.
02:00
(Applause)
37
120457
3354
(Alkışlar)
02:03
At age 28, I was introduced to the sport of hand-cycling,
38
123835
4366
28 yaşında, el bisikletiyle tanıştım
02:08
and then triathlon,
39
128225
2011
ve sonra triatlon
02:10
and by luck, I met Jason Fowler, an Ironman World Champion,
40
130260
4039
ve şans eseri, engelli atletler kampında
02:14
at a camp for athletes with disabilities.
41
134323
2733
Demir Adam Dünya Şampiyonu Jason Fowler ile tanıştım.
02:17
And like me, he competed in a wheelchair.
42
137080
2794
O da, benim gibi, tekerlikli sandalyede yarışıyordu.
02:19
And with his encouragement, at age 34,
43
139898
3216
34 yaşımda, onun cesaretlendirmesi ile
02:23
I decided to go after Kona.
44
143138
2204
ben de Kona'nın peşinden gitmeye karar verdim.
02:26
The Kona, or Hawaii Ironman
45
146291
1876
Kona ya da Hawai Demir Adam,
02:28
is the oldest Iron-distance race in the sport,
46
148191
3368
bu alandaki en eski Demir-mesafe yarışı
02:31
and if you're not familiar, it's like the Super Bowl of triathlon.
47
151583
4126
ve eğer aşina değilseniz, triatlonun Super Bowl'u gibidir.
02:35
And the Ironman, for a wheelchair athlete like me,
48
155733
2358
Benim gibi tekerlekli sandalye kullanan bir atlet için
02:38
consists of a 2.4-mile open-water swim in the Pacific Ocean,
49
158115
4186
Demir Adam, Pasifik Okyanusu'nda 2.4 mil açık suda yüzme
02:42
a 112-mile hand cycle ride in lava fields --
50
162325
3627
ve lav yatağında 112 mil elle araç sürmeyi kapsıyor,
02:45
now, that sounds exotic,
51
165976
1405
şu an ilgi çekici gelebilir,
02:47
but it's not as scenic as it sounds, and it's pretty desolate --
52
167405
3159
ancak söylendiği kadar doğa manzaralı değil
02:50
and then you top it off with a marathon,
53
170588
3048
ve biraz tenha, sonra bir maratonla bitiriyorsunuz
02:53
or a 26.2-mile run in 90-degree heat
54
173660
3621
tekerlikli sandalye kullanarak
02:57
using a racing wheelchair.
55
177305
2133
32 derece sıcakta 26.2 mil koşmuş oluyorsunuz.
02:59
That's right, it's a total distance of 140.6 miles using just your arms
56
179462
6571
Gerçekten, 17 saatten az bir süre kollarınızı kullanarak
03:06
in less than 17 hours.
57
186057
2063
gittiğiniz toplam mesafe 140.6 mil.
03:08
No female wheelchair athlete had ever completed the race
58
188596
3906
Tekerlekli sandalyeli hiçbir kadın atlet zorlu ve görünür şekilde bitmek bilmeyen
03:12
because of the strict, seemingly impossible cutoff times.
59
192526
3745
imkânsız süreler nedeniyle bu zamana kadar yarışı tamamlayamadı
03:17
And so there I was,
60
197034
1195
ve ben orada
03:19
putting it all out on the line.
61
199102
2179
her şeyimi ortaya koydum.
03:21
And when I finally reached the top of that 15-mile climb,
62
201967
3545
Sonunda 15 mil tırmanıp tepeye ulaştığımda
03:25
I was discouraged.
63
205536
1610
cesaretim kırılmıştı.
03:27
There was no way I was going to make that swim in my time limit
64
207170
3881
On buçuk saat süre limitimin sonunda beni yüzdürmenin
03:31
of 10 and a half hours,
65
211075
1151
hiçbir yolu yoktu,
03:32
because I was almost two hours off pace.
66
212250
3745
çünkü neredeyse iki saatlik tempom vardı.
03:36
I had to make the agonizing decision
67
216365
3348
Bırakmak için o çok acı veren kararı
03:39
to quit.
68
219737
1150
almak zorundaydım.
03:41
I removed my timing chip, and I handed it over to a race official.
69
221300
4166
Zamanlama çipimi çıkardım ve yetkililere vermek üzere elimde tuttum.
03:45
My day was done.
70
225490
1672
Günüm bitmişti.
03:48
My best friend Shannon and my husband Shawn
71
228377
2856
En yakın arkadaşım Shannon ve eşim Shawn,
03:51
were waiting at the top of Hawi to drive me back to town.
72
231257
3555
Hawi'nin tepesinde beni almak üzere bekliyorlardı.
03:54
And on my way back to town, I began to cry.
73
234836
2640
Dönüş yolunda ağlamaya başladım.
03:58
I had failed.
74
238191
1150
Kaybetmiştim.
04:00
My dream of completing the Ironman World Championship
75
240111
3754
Demir Adam Dünya Şampiyonluğu'nu tamamlama hayalim
04:03
was crushed.
76
243889
1699
suya düşmüştü.
04:05
I was embarrassed.
77
245612
1414
Utanmıştım.
04:07
I felt like I'd messed up.
78
247050
2380
Her şeyi berbat etmiş gibi hissediyordum.
04:09
I worried about what my friends, my family and people at work
79
249454
3501
Arkadaşlarımın, ailemin ve iş yerindeki insanların hakkımda ne düşünecekleri
04:12
would think of me.
80
252979
1222
konusunda endişeliydim.
04:14
What was I going to put on Facebook?
81
254225
2635
Facebook'a ne koyacaktım?
04:16
(Laughter)
82
256884
1150
(Gülüşmeler)
04:18
How was I going to explain to everyone
83
258058
1968
Herkese işlerin sandığım
04:20
that things didn't go the way I had assumed or planned?
84
260050
3046
ya da planladığım gibi gitmediğini nasıl açıklayacaktım?
04:23
A few weeks later I was talking to Shannon about the Kona "disaster,"
85
263796
4579
Birkaç hafta sonra Shannon ile Kona'nın 'felaket' olduğu konusunda konuşuyordum
04:28
and she said this to me:
86
268399
1262
ve o bana ''Minda,
04:30
"Minda, big dreams and goals can only be realized when you're ready to fail."
87
270546
4921
büyük hayal ve hedefler sadece kaybetmeye hazır olduğunda gerçekleşir''dedi.
04:36
I knew I had to put that failure behind me in order to move forward,
88
276033
3913
İlerlemek için yenilgiyi arkamda bırakmam gerektiğini biliyordum
04:39
and it wouldn't be the first time that I had faced insurmountable odds.
89
279970
4057
ve bu, yüzleştiğim ilk başa çıkılmaz sorun değildi.
04:44
I was born in Bombay, India,
90
284752
1941
Hindistan, Bombay'da doğdum
04:46
and just before my first birthday, I contracted polio,
91
286717
3762
ve bir yaşımdan kısa bir süre önce
04:50
which left me paralyzed from the hips down.
92
290503
2753
beni kalçamdan kötürüm bırakan çocuk felci geçirdim.
04:53
Unable to care for me, my birth mother left me at an orphanage.
93
293970
3888
Annem bana bakamayarak beni bir yetimhaneye bıraktı.
04:58
Fortunately, I was adopted by an American family,
94
298538
2730
Neyse ki, Amerikan bir aile tarafından evlat edinildim
05:01
and I moved to Spokane, Washington
95
301292
1973
ve üç yaşımdan çok kısa bir süre sonra
05:03
just shortly after my third birthday.
96
303289
1982
Washington, Spokane'e taşındım.
05:05
Over the next few years, I underwent a series of surgeries
97
305753
3048
Birkaç yıl sonrasında, kalçamdan, bacaklarımdan
05:08
on my hips, my legs and my back
98
308825
2809
ve sırtımdan koltuk değnekleri
05:11
that allowed me to walk with leg braces and crutches.
99
311658
2920
ve bacak askılarıyla yürümemi sağlayan bir sürü ameliyat geçirdim.
05:15
As a child, I struggled with my disability.
100
315432
3162
Bir çocuk olarak engelimle mücadele ettim.
05:19
I felt like I didn't fit in.
101
319196
2174
Başarılı olmadığımı hissettim.
05:21
People stared at me all the time,
102
321788
2234
İnsanlar sürekli gözlerini dikmiş bakıyorlardı,
05:24
and I was embarrassed about wearing a back brace and leg braces,
103
324046
3477
ben de sırt ve bacak askılarımı giymekten utanıyordum
05:27
and I always hid my chicken legs under my pants.
104
327547
3094
ve her zaman tavuk bacaklarımı pantolonumla saklıyordum.
05:30
As a young girl, I thought thick, heavy braces on my legs
105
330977
3430
Genç bir kız olarak , bacaklarımdaki ağır ve kalın değnekler yüzünden
05:34
did not look pretty or feminine.
106
334431
1975
kendimi hoş ve kadınsı bulmuyordum.
05:37
Among my generation, I am one of the very few individuals in the US
107
337465
5174
ABD'de günümüzde, kendi kuşağım içinde çocuk felciyle felç kalan
05:42
who are living with paralysis by polio today.
108
342663
2468
birkaç kişiden biriyim.
05:45
Many people who contract polio in developing countries
109
345690
3111
Gelişmekte olan ülkelerde ise pek çok insan
05:48
do not have access to the same medical care, education,
110
348825
3548
benim Amerika'da sahip olduğum tıbbi bakıma, eğitime ya da fırsatlara
05:52
or opportunities like I have had in America.
111
352397
2809
aynı düzeyde sahip değil.
05:55
Many do not even live to reach adulthood.
112
355880
2691
Çoğu erişkinlik dönemine kadar yaşamıyor bile.
05:59
I have the humbling knowledge that, had I not been adopted,
113
359362
3556
Eğer evlat edinilmemiş olsaydım
06:02
I most certainly wouldn't be in front of you today.
114
362942
2599
kesinlikle bugün önünüzde olamazdım.
06:05
I may not even be alive.
115
365565
2659
Hatta yaşamıyor olabilirdim.
06:09
All of us, in our own lives,
116
369541
2260
Hepimiz, hayatımızda,
06:11
may face seemingly insurmountable goals.
117
371825
2961
görünürde çok güç hedeflerle karşı karşıya gelebiliriz.
06:14
I want to share with you what I learned
118
374810
2150
Sizlerle tekrar denediğimde öğrendiğim şeyi
06:16
when I tried again.
119
376984
1150
paylaşmak istiyorum.
06:19
One year after my first attempt,
120
379851
2802
İlk girişimimden bir yıl sonra,
06:22
on a sunny Saturday morning,
121
382677
2580
güneşli bir Cumartesi günü,
06:25
my husband Shawn
122
385281
1235
eşim Shawn
06:26
dumped me into the ocean at the Kona Pier
123
386540
2275
beni Kona İskelesi'nden okyanusa attı en yakın arkadaşlarım
06:28
and, with 2,500 of my closest friends and competitors,
124
388839
3538
ve yarışmacıların bulunduğu 2500 kişi birlikte,
06:32
we started swimming as that cannon went off promptly at 7am.
125
392401
3462
sabah 7'de topun patlamasıyla hızlıca yüzmeye başladık.
06:35
I focused on one stroke at a time, staying in between bodies,
126
395887
3245
Birden, bedenler arasında kalıp
06:39
counting my strokes --
127
399156
1214
1, 2, 3, 4...
06:40
one, two, three, four --
128
400394
2944
diye sayarak felcim üzerine odaklandım
06:43
and lifting my head to sight every so often
129
403362
2033
ve yolu izlemekten uzak kalmamak için
06:45
just so I wouldn't get too off track.
130
405419
1985
sık sık başımı yukarı kaldırdım.
06:47
And when I finally reached the shoreline,
131
407428
1954
Sonunda kıyı şeridine vardığımda,
06:49
Shawn picked me up, and he carried me out of the water.
132
409406
3320
Shawn beni karşıladı ve suyun dışına çıkardı.
06:52
I was so stunned and thrilled when Shawn had told me I had managed
133
412750
4111
Shawn, 1 saat 43 dakika yüzmeyi başardığımı söylediğinde
06:56
a one-hour-and-43-minute swim time.
134
416885
3813
oldukça afallamış ve heyecanlanmıştım.
07:00
On to the bike segment.
135
420722
2024
Bisiklet etabıyla devam ettik.
07:03
I had eight hours and 45 minutes to complete the 112-mile bike course.
136
423554
5904
112 mil süren bisiklet etabını tamamlamak için 8 saat 45 dakikam vardı.
07:09
I broke up the course in seven- to 10-mile segments in my mind
137
429968
3674
Yarışmanın büyüklüğünü azaltmak için kafamda etabı
07:13
just to reduce the enormity of the race.
138
433666
2303
7 ila 10 millik parçalara böldüm.
07:15
The first 40 miles, they clipped by as we benefited from a little tail wind.
139
435993
4595
İlk 40 mili küçük bir kuyruk rüzgarından yararlanalım diye kısalttılar.
07:20
By 4pm, I had made it to mile 94,
140
440612
4159
16.00'a kadar, 94 mil yaptım,
07:24
and I did the math and I realized I was in serious time jeopardy
141
444795
3974
hesapladım ve ciddi zaman sıkıntım olduğunu fark ettim,
07:28
because I had 18 miles to go and less than 90 minutes,
142
448793
3270
çünkü gidecek 18 milim vardı ve 90 dakikadan az bir süre kalmıştı
07:32
and that included a few sizable hill climbs.
143
452087
3246
ve büyükçe birkaç tepe tırmanışlarını içeriyordu.
07:35
I was stressed out, and I was scared
144
455357
1735
Stresliydim ve yine
07:37
that I wasn't going to make that time cutoff again.
145
457116
2607
zaman yetmeyip yapamayacağımdan korkmuştum.
07:39
At this point, I pushed my internal voice aside that said,
146
459747
3801
Bu noktada, "Canın yanacak. Bırak." diyen iç sesimi
07:43
"This hurts. Quit."
147
463572
2197
bir kenara ittim.
07:45
And I told myself, "Minda, you better focus.
148
465793
2640
Kendime, "Minda, daha iyi odaklan.
07:48
Focus on what you can control,
149
468457
1622
Kontrol edebileceğin şeye odaklan
07:50
and that is your attitude and your effort."
150
470103
2591
ve bu senin tutum ve çaban" dedim.
07:52
I resolved to be OK being uncomfortable,
151
472718
3604
Rahatsız olsam da İYİ olmaya kararlıydım
07:56
and I told myself, "Push harder,
152
476346
1580
ve kendime, "Daha güçlü saldır,
07:57
forget about the pain,
153
477950
1309
acıyı unut
07:59
and keep that laser focus."
154
479283
2380
ve lazer odağına devam et" dedim.
08:01
For the next 90 minutes, I cranked as though my life depended on it.
155
481993
6094
Sonraki 90 dakika, hayatım ona bağlıymış gibi hareket ettim
08:08
And when I rolled into town,
156
488971
1723
ve şehre vardığımda
08:10
I heard on the loudspeaker,
157
490718
1674
hoparlörde, "Minda Dentler
08:12
"Minda Dentler is one of the last competitors to make the bike cutoff."
158
492416
4388
bisiklet parkurunu tamamlayan son yarışmacılardan biri" diye duydum.
08:17
I did it!
159
497701
1150
Başardım!
08:19
(Applause)
160
499289
4857
(Alkışlar)
08:24
By only three minutes.
161
504170
1778
Sadece üç dakikayla.
08:25
(Laughter)
162
505972
1401
(Gülüşmeler)
08:27
It was 5:27pm,
163
507397
3199
Saat 17.27 idi
08:30
and I had been racing for 10-and-a-half hours.
164
510620
3332
ve on buçuk saattir yarışıyordum.
08:34
The first 10 miles of the run went pretty quickly,
165
514696
2628
Yarışın ilk 10 mili oldukça çabuk geçmişti,
08:37
as I was so excited to finally pass people
166
517348
3381
insanların iki ayağına karşı benim üç tekerleğimle
08:40
with my three wheels to their two feet.
167
520753
2985
sonunda onları geçtiğim için çok heyecanlıydım.
08:43
The sun quickly went down,
168
523762
1333
Güneş hızla battı
08:45
and I found myself pulling up to the bottom of Palani hill,
169
525119
3760
ve ben kendimi yarışın 124 milinde Everest Dağı gibi gözüken
08:48
looking straight into a half-mile hill that looked like Mt. Everest
170
528903
3270
Palani tepesinin dibinden yarım mil yukarı bakıp
08:52
at mile 124 of the race.
171
532197
2405
çekerken buldum.
08:54
My friends and family were ready at their stations
172
534626
2421
Arkadaşlarım ve ailem benimle konuşmak için
08:57
to talk me up that hill.
173
537071
2357
tepedeki yerlerinde hazırdılar.
08:59
I was struggling, tired,
174
539452
1508
Çabalıyordum, yorgundum,
09:00
desperately gripping those rims just so I wouldn't tip backwards.
175
540984
3461
umutsuzca jantları tutuyordum, bu yüzden geriye yaslanamıyordum.
09:04
When I finally reached the top of that hill,
176
544469
2674
Sonunda yokuşun tepesine vardığımda
09:07
I turned left onto a very lonely 15-mile stretch onto the Queen K Highway,
177
547167
5983
yalnız başıma Queen K. kara yolunu 15 mil çekme yaparak sola döndüm,
09:13
totally exhausted.
178
553174
1565
oldukça yorulmuştum.
09:14
I pressed on, focusing on one push at a time.
179
554763
4675
Bir kerede tek itme yapmaya odaklanmaya çalıştım.
09:20
By 9:30pm,
180
560386
1897
21.30'a kadar
09:22
I made that final right-hand turn onto Ali'i Drive.
181
562307
4072
Ali'i Drive Caddesi yönünde son sağa dönüşü yaptım.
09:26
I heard the crowd's roar, and I was overcome with emotion.
182
566403
3648
Kalabalığın uğultusunu duydum ve heyecanla üstesinden geldim.
09:30
I crossed that finish line.
183
570075
3112
Bitiş çizgisini geçtim.
09:33
(Applause)
184
573211
7000
(Alkışlar)
09:43
(Applause ends)
185
583037
1215
(Alkışların sonu)
09:44
And my final time was 14 hours and 39 minutes.
186
584276
4841
Yarışma sürem 14 saat 39 dakikaydı.
09:49
For the first time in the 35-year history,
187
589823
3326
35 yıllık yarışma tarihinde ilk defa
09:53
a female wheelchair athlete
188
593173
1961
tekerlekli sandalyeli bir atlet
09:55
completed the Ironman World Championship.
189
595158
2564
Demir Adam Dünya Şampiyonası'nı tamamlamıştı.
09:57
(Applause)
190
597746
6893
(Alkışlar)
10:05
(Applause ends)
191
605879
1150
(Alkışların sonu)
10:07
And it wasn't just any female athlete.
192
607053
2459
Herhangi bir kadın atlet değildi.
10:09
It was me.
193
609536
1151
Bendim.
10:10
(Laughter)
194
610711
1333
(Gülüşmeler)
10:12
A paralyzed orphan from India.
195
612068
3348
Hindistan'dan felçli bir yetim.
10:17
Against all odds, I achieved my dream,
196
617297
3694
Her şeye rağmen, hayalimi gerçekleştirdim
10:21
and through this very personal commitment to myself,
197
621015
3357
ve kendime verdiğim oldukça kişisel sözlerle
10:24
I slowly realized that completing the Ironman
198
624396
3318
yavaş yavaş fark ettim ki Demir Adam'ı tamamlamak
10:27
was about more than conquering Kona.
199
627738
2379
Kona'yı kazanmaktan çok daha fazlasıydı.
10:30
It was about conquering polio
200
630588
2053
Çocuk felcini ve diğer
10:32
and other disabling but preventable diseases,
201
632665
3931
önlenebilir engelli hastalıklarını
10:36
not only for myself,
202
636620
1537
yalnız kendim için değil,
10:38
but for the millions of children
203
638181
1580
aşıyla önlenebilir hastalıklar
10:39
who have been and still will be afflicted by vaccine-preventable diseases.
204
639785
5269
geçirmiş ya da hâlâ geçirmekte olan milyonlarca çocuk için kazanmaktı.
10:45
Today, we are closer than ever to eliminating one of those diseases
205
645539
4747
Günümüzde, dünyanın her yerinde bu hastalıklardan birinin yok edilmesine
10:50
everywhere in the world.
206
650310
1367
hiç olmadığı kadar yakınız.
10:52
In the mid-1980s, polio once paralyzed more than 350,000 children a year
207
652286
6705
1980'lerin ortalarında, 125'ten fazla ülkede yılda 350.000 çocuk,
10:59
in more than 125 countries.
208
659015
2649
çocuk felci geçiriyordu.
11:01
That amounted to a staggering 40 cases an hour.
209
661688
3858
Saatte 40 şaşırtıcı vakayı buluyordu.
11:05
By contrast, so far this year,
210
665570
2267
Aksine, bu yıla kadar
11:07
the last endemic countries have reported a total of only 12 cases.
211
667861
4174
son görülen endemik ülkelerde yalnızca 12 vaka rapor edildi.
11:12
Since 1988, more than 2.5 billion children have been immunized against polio,
212
672997
6009
1988'den bu yana 2,5 milyardan fazla çocuk, felç tedavisi gördü
11:19
and an estimated 16 million children,
213
679030
2356
ve aksi taktirde benim gibi engelli olabilecek olan
11:21
who otherwise would have been paralyzed like me,
214
681410
2656
tahmini 16 milyon çocuk
11:24
are walking.
215
684090
1265
yürüyor.
11:25
Despite this incredible progress,
216
685875
2101
Bu inanılmaz gelişmeye rağmen
11:28
we know that until it's eradicated,
217
688000
2452
çocuk felcinin, kökünden çözülene kadar
11:30
polio remains a very real threat,
218
690476
2544
özellikle dünyanın en fakir toplumlarındaki
11:33
especially to children in the poorest communities of the world.
219
693044
3839
çocuklar için gerçek bir tehdit olmaya devam edeceğini biliyoruz.
11:36
It can reemerge in some of the most remote and dangerous places,
220
696907
3977
En uzak ve tehlikeli yerlerden bazılarında tekrar ortaya çıkabilir
11:40
and from there, it can spread.
221
700908
2230
ve oradan yayılabilir.
11:43
And so this is my new Ironman:
222
703987
3437
Bu yüzden benim yeni Demir Adam'ım
11:47
to end polio.
223
707448
1833
çocuk felcini bitirmek
11:50
And I am reminded every day,
224
710005
2293
ve her gün 2,5 yaşındaki kızım
11:52
when I look at my two-and-a-half-year-old daughter Maya.
225
712322
3747
Maya'ya baktığımda hatırlıyorum.
11:56
She is able to climb a ladder in the park,
226
716093
2508
O, parktaki bir merdivene tırmanabilir,
11:58
push her scooter or kick a ball across the grass.
227
718625
3127
scooterını itebilir ya da çimlerin arasında topa vurabilir.
12:01
Almost everything that I see her do at her age
228
721776
3296
Onun yaşındayken yaptığı hemen her şey
12:05
reminds me of what I could not do at that age.
229
725096
3522
benim o yaşta yapamadıklarımı hatırlatıyor.
12:08
And when she was two months old,
230
728642
2112
İki aylıkken onu,
12:10
I took her to get her first polio vaccine.
231
730778
4189
ilk çocuk felci aşısını olmaya götürdüm
12:15
And when the doctor came in the room to prepare the shot,
232
735791
3524
ve doktor odaya ilk vuruşu hazırlamak için odaya geldiğinde
12:19
I asked him if I could take a picture to document the moment.
233
739339
4327
anı belgelemek için resim çekip çekemeyeceğimi sordum.
12:24
When we left the room,
234
744879
1463
Odadan ayrıldığımızda
12:26
I could feel my eyes welling up with tears.
235
746366
3209
gözlerimden yaşlar aktığını hissedebiliyordum.
12:29
I cried the entire way home.
236
749599
3216
Yol boyunca ağladım.
12:33
It was in that moment that I realized
237
753774
2524
Bir anda, kızımın hayatının
12:36
that my daughter's life would be very different from mine.
238
756322
3071
benimkinden çok daha farklı olacağını düşündüm.
12:39
She will never be faced with the crippling disability of polio,
239
759417
3064
O asla çocuk felcinin neden olduğu sakatlıkla yüzleşmeyecek,
12:42
because a vaccine was available, and I chose to get her immunized.
240
762505
4605
çünkü bir aşı mevcuttu ve ona bağışıklık kazandırmayı seçtim.
12:47
She can do anything she wants,
241
767134
2817
İstediği her şeyi yapabilirdi,
12:51
as can each of you.
242
771066
2307
tıpkı her biriniz gibi.
12:53
(Laughter)
243
773397
1074
(Gülüşmeler)
12:54
Now I'd like to leave you all with one question:
244
774495
2610
Şimdi sizi bir soruyla baş başa bırakıyorum:
12:57
what is your Ironman?
245
777950
2642
Sizin Demir Adam'ınız kim?
13:01
Thank you.
246
781874
1151
Teşekkürler.
13:03
(Applause)
247
783049
7000
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7