What does 'stain' mean? - How to speak English with Misterduncan in England

Most things that we experience in life come and go quite easily.

Hayatta deneyimlediğimiz çoğu şey oldukça kolay gelir ve gider.

However, it is possible to experience something

Ancak bir şeyi deneyimlemek

or to find something that will not go away.

ya da geçmeyecek bir şeyi bulmak mümkündür .

Today's English word perfectly expresses this situation.

Günümüzün İngilizce sözcüğü bu durumu mükemmel bir şekilde ifade etmektedir.

The word is ‘ ‘stain’.

Kelime ''leke''dir.

Just like many English words,

Pek çok İngilizce kelime gibi

the word ‘stain’ can be used as both a noun and a verb.

'leke' kelimesi de hem isim hem de fiil olarak kullanılabilir.

As a noun, the word ‘stain’ means a blemish or mark that is difficult to remove,

Bir isim olarak 'leke' kelimesi, çıkarılması zor

or in some cases, completely impossible to get rid of.

veya bazı durumlarda tamamen ortadan kaldırılması imkansız olan bir leke veya işaret anlamına gelir.

That thing will not go away.

O şey ortadan kaybolmayacak.

However hard you try to wash and scrub, it will not go.

Ne kadar yıkamaya ve fırçalamaya çalışsanız da gitmeyecektir.

We often find a stain on our clothes,

Normalde bir tür dökülmeden dolayı

normally due to some sort of spillage.

kıyafetlerimizde sıklıkla lekeler buluruz .

Perhaps you were eating some messy food

Belki dağınık bir yemek yiyordunuz

and a small piece of it fell onto your clothing.

ve küçük bir parçası elbisenizin üzerine düştü.

Perhaps a drop of coffee was spilt whilst you were drinking it.

Belki içerken bir damla kahve dökülmüştür.

A small splash of something landed on you,

Üzerinize küçük bir

such as a drop of paint or fruit juice,

damla boya veya meyve suyu gibi bir şey sıçrar

and later on you try to remove it, but it is too late.

ve daha sonra onu çıkarmaya çalışırsınız ama artık çok geç olur.

There is now a stain on your lovely new shirt.

Yeni güzel gömleğinde artık bir leke var.

An accidental stain can occur on an object, such as a wooden table.

Ahşap masa gibi bir nesnenin üzerinde kazara leke oluşabilir.

A person's teeth can be described as ‘stained’

Bir kişinin dişleri bakımsızlık nedeniyle renk değiştirmişse

if they have become discoloured due to neglect.

'lekeli' olarak nitelendirilebilir

That person has stained teeth.

. Bu kişinin dişleri lekelendi. Giysilerde

On clothing, certain things can leave a stain behind,

meyve suyu veya domates sosu gibi

such as fruit juice or tomato sauce.

bazı şeyler leke bırakabilir .

These are all literal stains.

Bunların hepsi gerçek lekelerdir.

They are... real.

Onlar... gerçek.

It is possible to use the word stain in a figurative way as well.

Leke sözcüğünü mecazi anlamda da kullanmak mümkündür.

A bad experience might leave a stain on your memory.

Kötü bir deneyim hafızanızda leke bırakabilir.

A bad event or a traumatic moment of time

Kötü bir olay ya da travmatik bir an,

can be referred to as a stain.

leke olarak adlandırılabilir.

If your good character has been damaged by a bad action,

Eğer iyi karakteriniz kötü bir hareket sonucu zarar görmüşse

we can say that your character has a stain.

karakterinizde leke var diyebiliriz.

You were caught committing a crime and now your name has a stain.

Suç işlerken yakalandınız ve artık adınız lekelendi.

The bad deed and the punishment given is a stain on your character.

Kötülük ve verilen ceza, karakterinize bir lekedir.

As a verb, the action of causing damage

Fiil olarak, çıkarılması zor bir iz oluşturarak hasara yol açma eylemi,

by creating a mark that is hard to remove can be described as a stain. (to stain)

leke olarak nitelendirilebilir. (lekelemek)

You might stain your shirt by spilling coffee onto it.

Üzerine kahve dökerek gömleğinizi lekeleyebilirsiniz.

You might stain a piece of wood, so as to change the colour of it.

Bir tahta parçasını rengini değiştirmek için lekeleyebilirsiniz.

Figuratively, you might stain your good name by committing a crime.

Mecazi olarak, bir suç işleyerek iyi isminizi lekeleyebilirsiniz.

In general terms, you stain something.

Genel anlamda bir şeyi lekeliyorsunuz.

The action creates a stain.

Eylem bir leke yaratır.

Quite often, a stain will never go away.

Çoğu zaman leke hiçbir zaman kaybolmaz.

It will always be there.

Her zaman orada olacak.

It cannot be removed. It is permanent.

Kaldırılamaz. Kalıcıdır.

Synonyms of ‘stain’ include...

'Leke' kelimesinin eş anlamlıları arasında...

mark, blemish, blotch, spatter.

işaret, leke, leke, sıçrama yer alır.

If something cannot be removed or washed away,

Bir şey çıkarılamıyor veya yıkanamıyorsa

we can describe it as being indelible.

onu silinmez olarak tanımlayabiliriz.

That stain will not vanish, no matter how many times you wash it.

Ne kadar yıkarsanız yıkayın o leke kaybolmaz.

So whether it is used in the literal sense or the figurative sense,

Yani ister gerçek anlamda ister mecazi anlamda kullanılsın,

quite often that stain will be there... forever.

çoğu zaman bu leke sonsuza kadar orada kalacaktır.