3 lessons on starting a movement from a self-defense trailblazer | Rana Abdelhamid

50,066 views ・ 2019-05-06

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

00:00
Translator: Joseph Geni Reviewer: Joanna Pietrulewicz
0
0
7000
Çeviri: Gülsüm Öztürk Gözden geçirme: Ramazan Şen
00:12
So my story starts on July 4, 1992,
1
12792
4809
Hikâyem 4 Temmuz 1992'de,
00:17
the day my mother followed her college sweetheart
2
17625
2476
annemin Mısır'dan kalkıp üniversite aşkının peşinden
00:20
to New York City from Egypt.
3
20125
2059
New York'a gelmesiyle başlıyor.
00:22
As fireworks exploded behind the skyline,
4
22208
2810
Gökyüzünde havai fişekler patlarken
00:25
my father looked at my mother jokingly and said,
5
25042
3101
babam anneme bakıp şaka yollu demiş ki,
00:28
"Look, habibti,
6
28167
1309
"Bak habibti,
00:29
Americans are celebrating your arrival."
7
29500
2375
Amerikalılar senin gelişini kutluyorlar."
00:31
(Laughter)
8
31944
1680
(Gülüşmeler)
00:33
Unfortunately, it didn't feel much like a celebration
9
33833
3476
Ne yazık ki, pek de kutlama gibi olmamış.
00:37
when, growing up, my mother and I would wander past Queens
10
37333
3810
Ben büyürken, annemle Queens'ten başlayıp
00:41
into New York City streets,
11
41167
1767
New York sokaklarına doğru yürürdük.
00:42
and my mother with her hijab and long flowy dresses
12
42958
3226
Annem başörtüsü ve uzun elbisesiyle yürürken
00:46
would tighten her hand around my small fingers
13
46208
2935
çevreden gelen çirkin yorumlar karşısında
00:49
as she stood up against weathered comments like,
14
49167
3226
küçük parmaklarımı ellerinin arasında sımsıkı tutardı.
00:52
"Go back to where you came from,"
15
52417
2101
"Geldiğiniz yere geri dönün."
00:54
"Learn English,"
16
54542
1309
"İngilizce öğrensenize,"
00:55
"Stupid immigrant."
17
55875
1809
"Aptal göçmenler."
00:57
These words were meant to make us feel unsafe, insecure
18
57708
4476
Bu sözler yüzünden kendi mahallemizde
01:02
in our own neighborhoods, in our own skin.
19
62208
2334
kendimizi pek de güvende hissedemezdik.
01:05
But it was these same streets
20
65500
1559
Öte yandan, yine bu aynı sokaklar
01:07
that made me fall in love with New York.
21
67083
2643
beni New York'a aşık etti.
01:09
Queens is one of the most diverse places in the world,
22
69750
3268
Dünyada ırk çeşitliliğinin en çok olduğu şehirlerden biri Queens.
01:13
with immigrant parents holding stories that always start
23
73042
3476
Göçmen ailelerin çoğunun hikâyesi hep aynı başlar,
01:16
with something between three and 15 dollars in a pocket,
24
76542
3642
ceplerinde 3 ile 15 dolar civarı para,
engin denizleri aşan bir gemi yolculuğu
01:20
a voyage across a vast sea
25
80208
2435
01:22
and a cash-only hustle
26
82667
1476
ve para kazanma telaşı,
01:24
sheltering families in jam-packed, busted apartments.
27
84167
3625
kalabalık ve yıkık dökük binalarda barınan aileler...
01:28
And it was these same families
28
88417
2351
Yine aynı aileler
01:30
that worked so hard to make sure that we had safe microcommunities --
29
90792
4267
biz göçmen çocuklarının, bu küçük topluluklar içinde
güvende olmamız, kimliğimizle barışmamız
01:35
we, as immigrant children,
30
95083
1726
01:36
to feel affirmed and loved in our identities.
31
96833
3143
ve sevildiğimizi hissetmemiz için uğraştılar.
01:40
But it was mostly the women.
32
100000
1893
Özellikle de kadınlar.
01:41
And these women are the reason why,
33
101917
1851
Annem gibi maruz kaldıkları sözlere aldırmayan
01:43
regardless of these statements that my mom faced,
34
103792
3101
bu kadınlar sayesinde,
01:46
she remained unapologetic.
35
106917
2559
annem olduğu kişi için özür dilemedi.
01:49
And these women were some of the most powerful women
36
109500
2601
Bu kadınların bazıları hayatım boyunca tanıştığım
01:52
I have ever met in my entire life.
37
112125
2643
en güçlü kadınlardı.
01:54
I mean, they had networks for everything.
38
114792
3059
Her şey için iletişim ağına sahiplerdi.
01:57
They had rotations for who watched whose kids when,
39
117875
2934
Dönüşümlü olarak birbirlerinin çocuğuna bakmak için,
02:00
for saving extra cash,
40
120833
1810
para biriktirmek için,
02:02
for throwing belly dance parties
41
122667
1934
dans partileri düzenlemek için,
02:04
and memorizing Koran and learning English.
42
124625
2768
Kuran ezberlemek, İngilizce öğrenmek için
02:07
And they would collect small gold tokens
43
127417
2767
ve yerel camiye bağış yapmak için
02:10
to fundraise for the local mosque.
44
130208
2000
küçük altın biriktirirlerdi.
02:13
And it was these same women,
45
133000
1726
Yine aynı kadınlar,
02:14
when I decided to wear my hijab,
46
134750
2143
başörtümü takmaya karar verdiğimde,
02:16
who supported me through it.
47
136917
1892
beni destekleyenlerdi.
02:18
And when I was bullied for being Muslim,
48
138833
2393
Müslüman olduğum için bana zorbalık yapıldığında,
02:21
I always felt like I had an army of unapologetic North African aunties
49
141250
5226
adeta arkamda Kuzey Afrikalı teyzelerden oluşan bir ordu
02:26
who had my back.
50
146500
1250
beni koruyormuş gibi hissettim.
02:28
And so every morning at 15,
51
148875
1643
Böylece 15 yaşımdayken
02:30
I would wake up and stand in front of a mirror,
52
150542
2642
her sabah uyanıp aynanın karşısına geçer,
02:33
and wrap beautiful bright silk around my head
53
153208
2768
ipek örtümü, tıpkı annem ve anneannemin yaptığı gibi
02:36
the way my mother does and my grandmother did.
54
156000
3018
başıma örterdim.
02:39
And one day that summer 2009,
55
159042
2601
2009 yılının bir yaz günü
02:41
I stepped out into the streets of New York City
56
161667
2267
yine New York sokaklarına çıkmıştım.
02:43
on my way to volunteer at a domestic violence organization
57
163958
3393
Mahallemizdeki bir kadının kurduğu yerel şiddet karşıtı dernekteki
02:47
that a woman in my neighborhood had started.
58
167375
2434
işime gidiyordum.
02:49
And I remember at that moment I felt a yank at the back of my head.
59
169833
4018
Önce birinin kafamı arkadan çektiğini hatırlıyorum,
02:53
Then someone pulled and grabbed me,
60
173875
1893
sonrasında ise bu kişi beni yakaladı,
02:55
trying to remove my hijab from off of my head.
61
175792
3017
başörtümü kafamdan çekip almaya çalışıyordu.
02:58
I turned around to a tall, broad-shouldered man,
62
178833
3143
Gözleri bana nefretle bakan, uzun boylu,
03:02
pure hate in his eyes.
63
182000
1750
geniş omuzlu adama doğru döndüm.
03:04
I struggled and fought back,
64
184625
1726
Mücadele edip karşılık verdim,
03:06
and finally was able to get away,
65
186375
2434
sonunda elinden kurtuldum.
03:08
hid myself in the bathroom of that organization and cried and cried.
66
188833
3917
İş yerinde banyoya saklanıp dakikalarca ağladım.
03:13
I kept thinking to myself,
67
193375
2143
Düşünmekten kendimi alamadığım sorular vardı:
03:15
"Why does he hate me?
68
195542
2059
"Neden benden nefret ediyor?
03:17
He doesn't even know me."
69
197625
1458
Beni tanımıyor bile."
03:20
Hate crimes against Muslims in the US
70
200083
2560
Birleşik Devletlerde Müslümanlara kaşı işlenen
03:22
increased by 1,600 percent post-9/11,
71
202667
4142
nefret suçları 11 Eylül'den beri yüzde 1600 arttı
03:26
and one in every four women in the US
72
206833
2643
ve Birleşik Devletlerdeki her dört kadından biri
03:29
will suffer some form of gender violence.
73
209500
2684
cinsiyete bağlı şiddetin bir türüne maruz kalacak.
03:32
And it may not seem like it,
74
212208
1851
Öyle görünmeyebilir ama
03:34
but Islamophobia and anti-Muslim violence
75
214083
2393
İslam korkusu ve Müslüman karşıtı şiddet,
03:36
is a form of gender violence,
76
216500
1893
Müslüman kadınların başörtülü görüntüsü
03:38
given the visibility of Muslim women in our hijabs.
77
218417
3767
göz önüne alındığında cinsiyete bağlı şiddetin bir türüdür.
03:42
And so I was not alone,
78
222208
1810
Bunu yaşayan tek kişi ben değildim
03:44
and that horrified me.
79
224042
1809
ve bunu bilmek beni dehşete düşürdü.
03:45
It made me want to do something.
80
225875
1643
Bir şeyler yapmam gerekiyordu.
03:47
It made me want to go out there and make sure that no one I loved,
81
227542
3392
Sevdiğim insanların ve sevdiğim kadınların hiçbirinin
03:50
that no woman would have to feel this insecure in her own skin.
82
230958
3209
kendini böyle savunmasız hissetmediğinden emin olmak istedim.
03:55
So I started to think about how the women in my own neighborhood
83
235667
3559
Böylece mahallemdeki kadınların kendi yararlarına olan bir topluluğu
03:59
were able to build community for themselves,
84
239250
2601
nasıl oluşturabileceklerini,
04:01
and how they were able to use the very little resources they had
85
241875
3601
sınırlı olan imkânlarıyla neler yapabileceklerini
04:05
to actually offer something.
86
245500
1393
düşünmeye başladım.
04:06
And I began to think about what I could potentially offer
87
246917
2684
Ve kadınların güvende ve güçlü olmalarını nasıl sağlamak için
04:09
to build safety and power for women.
88
249625
2559
neler yapabileceğimi düşünmeye başladım.
04:12
And through this journey,
89
252208
1476
İşte bu yolculuk boyunca
04:13
I learned a couple of things,
90
253708
1476
birkaç şey öğrendim.
04:15
and this is what I want to share with you today, some of these lessons.
91
255208
3726
Bugün sizlerle öğrendiğim bu derslerden bazılarını paylaşmak istiyorum.
04:18
So lesson number one:
92
258958
1935
Ders bir:
04:20
start with what you know.
93
260917
2059
Bildiğin şey ile başla.
04:23
At the time, I had been doing Shotokan karate
94
263000
2643
Kendimi bildim bileli
04:25
for as long as I could remember,
95
265667
1809
Shotokan karate yapıyordum
04:27
and so I had a black belt.
96
267500
1976
ve siyah kuşak karateciyim.
04:29
Yeah. And so, I thought -- surprise.
97
269500
2392
Evet. bu yüzden, ben de -- sürpriz.
04:31
(Laughter)
98
271916
1018
(Gülüşmeler)
04:32
I thought that maybe I should go out into my neighborhood
99
272958
2726
Ben de belki mahallemdeki genç kızlara
kendilerini savunmayı öğretebilirim diye düşündüm.
04:35
and teach self-defense to young girls.
100
275708
1893
04:37
And so I actually went out and knocked on doors,
101
277625
2268
Dışarı çıktım ve tek tek kapıları çaldım,
04:39
spoke to community leaders, to parents, to young women,
102
279917
2601
kanaat önderleriyle, ailelerle, genç kadınlarla konuştum.
04:42
and finally was able to secure a free community center basement
103
282542
4351
Sonunda halk evinin bodrum katını ücretsiz olarak tutabildim
04:46
and convince enough young women that they should come to my class.
104
286917
3142
ve yeterli sayıda kadını dersime gelmeye ikna edebildim.
04:50
And it actually all worked out,
105
290083
2476
Nihayetinde tüm çabalarım işe yaradı,
04:52
because when I pitched the idea,
106
292583
2226
çünkü ilk bu fikri ortaya attığımda,
04:54
most of the responses were, like,
107
294833
1935
insanların tepkileri çoğunlukla:
04:56
"All right, cute,
108
296792
1434
"Ne kadar da tatlı,
04:58
this 5'1" hijabi girl who knows karate.
109
298250
3309
1.55 cm boyundaki başörtülü kız karate biliyor.
05:01
How nice."
110
301583
1601
Ne güzel." şeklindeydi.
05:03
But in reality, I became the Queens, New York version of Mr. Miyagi
111
303208
4851
Aslına bakarsanız, daha 16 yaşında New York Quenns'in
Bay Miyagi'si olmuştum.
05:08
at 16 years old,
112
308083
1643
05:09
and I started teaching 13 young women in that community center basement
113
309750
5018
Halk evinin bodrum katında 13 genç kadına kendini savunma
05:14
self-defense.
114
314792
1309
dersleri vermeye başladım.
05:16
And with every single self-defense move,
115
316125
2101
O yaz sekiz seanstan oluşan dersler boyunca
05:18
for eight sessions over the course of that summer,
116
318250
2393
her bir savunma hareketi ile
05:20
we began to understand the power of our bodies,
117
320667
2726
bedenlerimizin ne kadar güçlü olduğunu anlamaya başladık.
05:23
and we began to share our experiences
118
323417
2601
Kimliğimizle ilgili yaşadığımız
05:26
about our identities.
119
326042
1351
deneyimlerimizi paylaştık.
05:27
And sometimes there were shocking realizations,
120
327417
3517
Bazen şok edici farkındalıklar,
05:30
and other times there were tears,
121
330958
1685
bazense göz yaşları vardı
05:32
but mostly it was laughs.
122
332667
1767
ama çoğunlukla kahkahalar olurdu.
05:34
And I ended that summer with this incredible sisterhood,
123
334458
3393
O yaz bu harika kız kardeşlik bağıyla geçti.
05:37
and I began to feel much safer in my own skin.
124
337875
3184
Ve artık kendimi daha güvende hissetmeye başlamıştım.
05:41
And it was because of these women that we just kept teaching.
125
341083
2893
Ve bu, eğitmeye devam ettiğimiz kadınlar sayesinde oldu.
05:44
I never thought that I would continue, but we just kept teaching.
126
344000
3101
Devam edeceğimi hiç düşünmemiştim ama öğretmeye devam ettik.
05:47
And today, nine years, 17 cities,
127
347125
2601
Bugünse, tam dokuz yıldır, 17 şehir,
05:49
12 countries, 760 courses
128
349750
2726
12 ülke, 760 kurs
05:52
and thousands of women and girls later,
129
352500
3018
ve binlerce kadın ve genç kızla
05:55
I'm still teaching.
130
355542
1476
hâlâ öğretmeye devam ediyorum.
05:57
And what started as a self-defense course
131
357042
2267
Halk evinin bodrum katında başlayan
05:59
in the basement of a community center
132
359333
2185
savunma dersleri
06:01
is now an international grassroots organization
133
361542
3142
artık uluslararası tabana yayılmış, kadınlar için güvenlik ve güç
06:04
focused on building safety and power for women around the world:
134
364708
3851
sağlamaya odaklanmış, dünya çapında bir organizasyon hâline geldi:
06:08
Malikah.
135
368583
1268
Malikah.
06:09
(Applause)
136
369875
6059
(Alkışlar)
06:15
Now, for lesson number two:
137
375958
2601
Şimdi de iki numaralı ders:
06:18
start with who you know.
138
378583
1875
Tanıdığın kişilerle işe başla.
06:21
Oftentimes, it could be quite exciting,
139
381625
2393
Çoğu zaman, özellikle de konunuzda uzmansanız
06:24
especially if you're an expert in something
140
384042
2059
ve iyi bir etki bırakmak istiyorsanız,
06:26
and you want to have impact,
141
386125
1393
bir gruba dâhil olmak
06:27
to swoop into a community and think you have the magic recipe.
142
387542
3392
ve sihirli tarifin sizde olduğuna inanmak heyecan vericidir.
06:30
But very early on I learned
143
390958
2393
Ancak ilk zamanlar öğrendiğim bir şey var.
06:33
that, as esteemed philosopher Kendrick Lamar once said,
144
393375
4226
Saygın bir fiozof olan Kendrick Lamar'ın da dediği gibi,
06:37
it's really important to be humble and to sit down.
145
397625
3542
asıl önemli olan, alçak gönüllü olmak ve beklemektir.
06:42
So, basically, at 15 years old,
146
402083
2893
Kısacası 15 yaşındayken,
06:45
the only community that I had any business doing work with
147
405000
3559
çalıştığım tek grup
06:48
were the 14-year-old girls in my neighborhood,
148
408583
2518
mahallemde yaşayan 14 yaşındaki kızlardı
06:51
and that's because I was friends with them.
149
411125
2101
ve yaşlarımızdan dolayı arkadaş olabildik.
06:53
Other than that, I didn't know what it meant to be a child
150
413250
2768
Bununla birlikte, Bengalli bir göçmenin çocuğu olmak
06:56
of Bengali immigrants in Brooklyn
151
416042
2142
ya da Bronx'ta Senegalli göçmenin çocuğu olmak
06:58
or to be Senegalese in the Bronx.
152
418208
2018
ile ilgili hiç bir fikrim yoktu.
07:00
But I did know young women who were connected to those communities,
153
420250
3476
Bu topluluklardan tanıdığım bazı kadınlar vardı
07:03
and it was quite remarkable how they already had
154
423750
2893
ve onların topluluklarında tesis ettikleri
07:06
these layers of trust and awareness and relationship with their communities.
155
426667
3809
bilinç, güven ve ilişki seviyesi oldukça olağanüstüydü.
07:10
So like my mother and the women in her neighborhood,
156
430500
2726
Onlar da annem ve mahallemdeki kadınlar gibi kuvvetli bir
07:13
they had these really strong social networks,
157
433250
2643
iletişim ağına sahiptiler.
07:15
and it was about providing capacity
158
435917
2142
Amaçları kendilerini geliştirip
07:18
and believing in other women's definition of safety.
159
438083
3393
Birbirleri için daha güvenli bir ortam yaratmaktı.
07:21
Even though I was a self-defense instructor,
160
441500
2143
Savunma sanatları eğitmeni olmama rağmen
07:23
I couldn't come into a community
161
443667
1851
başka bir topluluktan olan kadınlara
07:25
and define safety for any other woman
162
445542
2267
güvende olmanın ne demek olduğunu
07:27
who was not part of my own community.
163
447833
1959
anlatmak konusunda yetersizdim.
07:31
And it was because, as our network expanded,
164
451042
2517
Ve böylece, organizasyon ağımız genişledikçe,
07:33
I learned that self-defense is not just physical.
165
453583
2726
kendini savunmanın sadece fiziksel olmadığını öğrendim.
07:36
It's actually really emotional work.
166
456333
2101
Aslında duygusal yönü daha fazla.
07:38
I mean, we would do a 60-minute self-defense class,
167
458458
3560
60 dakikalık kendini savunma dersleri sonrası
07:42
and then we'd have 30 minutes reserved for just talking and healing.
168
462042
3476
30 dakikayı dertleşmeye ve iyileşmeye ayırıyoruz.
07:45
And in those 30 minutes,
169
465542
1351
Bu 30 dakika boyunca,
07:46
women would share what brought them to the class to begin with
170
466917
3142
kadınlar derse katılma nedenlerinden,
07:50
but also various other experiences with violence.
171
470083
3310
maruz kaldıkları şiddet olaylarından bahsediyorlar.
07:53
And, as an example, one time in one of those classes,
172
473417
2476
Örneğin, bir keresinde sınıfımızdaki kadınlardan biri
07:55
one woman actually started to talk about the fact
173
475917
2726
yaşadığı aile içi şiddeti anlatmaya başladı.
07:58
that she had been in a domestic violence relationship for over 30 years,
174
478667
4059
30 yıldan beri devam eden bu şiddeti
08:02
and it was her first time being able to articulate that
175
482750
2726
ilk defa açıkça anlatabiliyordu
08:05
because we had established that safe space for her.
176
485500
3018
çünkü ona açıkça anlatabileceği güvenli bir ortam sağlamıştık.
08:08
So it's powerful work,
177
488542
1309
Yani işimiz çok önemli,
08:09
but it only happens when we believe in women's agency to define
178
489875
3976
ancak bu yalnızca, güvenliğin ve gücün kendileri için neye benzediğini
08:13
what safety and what power looks like for themselves.
179
493875
3000
tanımlamada kadının temsilciliğine inandığımız zaman olur.
08:17
All right, for lesson number three --
180
497875
2601
Pekâlâ, üç numaralı ders.
08:20
and this was the hardest thing for me --
181
500500
1934
Bu benim için en zoruydu.
08:22
the most important thing about this work is to start with the joy.
182
502458
3643
Bu çalışma hakkında en önemli şey neşe ile başlamaktır.
08:26
When I started doing this work, I was reacting to a hate-based attack,
183
506125
4018
Bu işi yapmaya başladığımda, nefret temelli bir saldırıya tepki gösteriyordum.
08:30
so I was feeling insecure and anxious and overwhelmed.
184
510167
3226
Bu yüzden kendimi güvensiz, endişeli ve bunalmış hissediyordum.
08:33
I was really afraid.
185
513417
1642
Gerçekten korkuyordum.
08:35
And it makes sense, because if you take a step back,
186
515083
2476
Ve bu mantıklı, çünkü geri adım atarsanız,
08:37
and I can imagine that a lot of women in this room can probably relate to this,
187
517583
4018
- muhtemelen buradaki birçok kadın bununla bağlantı kurabilir -
08:41
the feeling, an overwhelming feeling of insecurity,
188
521625
2433
yoğun bir güvensizlik hissi
08:44
is oftentimes with us constantly.
189
524082
2394
sürekli bizimle olacaktır.
08:46
I mean, imagine this:
190
526500
1308
Yani düşünün ki,
08:47
walking home late at night, hearing footsteps behind you.
191
527832
3335
gece evinize doğru yürüyorsunuz ve arkanızda ayak sesleri duyuyorsunuz.
08:52
You wonder if you should walk faster or if you should slow down.
192
532042
3641
Daha hızlı mı yürümelisiniz yoksa daha yavaş mı bilmiyorsunuz.
08:55
You keep your keys in your hand in case you need to use them.
193
535707
3102
Kullanmanız gerekebilir diye anahtarınızı elinizde tutuyorsunuz.
08:58
You say, "Text me when you get home. I want to make sure you are safe."
194
538833
3935
"Eve gidince mesaj at. Güvende olduğundan emin olmak istiyorum." diyorsunuz.
09:02
And we mean those words.
195
542792
1684
Ve bu konuda ciddiyiz.
09:04
We're afraid to put down our drinks.
196
544500
2184
İçeceklerimizi bırakmaya korkuyoruz.
09:06
We're afraid to speak too much or too little in a meeting.
197
546708
3685
Bir toplantıda çok fazla veya çok az konuşmaktan korkuyoruz.
09:10
And imagine being woman and black and trans and queer and Latinx
198
550417
4392
Bir kadın, bir siyahi, bir trans, bir eş cinsel ve bir Latin kökenli,
09:14
and undocumented and poor and immigrant,
199
554833
3310
kaçak, fakir ve göçmen olduğunuzu hayal ettiğinizde
09:18
and you could then only imagine how overwhelming this work can be,
200
558167
3226
bu çalışmanın ne kadar bunaltıcı olabileceğini hayal edebilirsiniz.
09:21
especially within the context of personal safety.
201
561417
2458
Özellikle de kişisel güvenlik bağlamında.
09:24
However, when I took a step to reflect
202
564833
2310
Ancak, bu işe başlamaya beni neyin getirdiğini
09:27
on what brought me to this work to begin with,
203
567167
2184
düşünmek için bir adım attığımda,
09:29
I began to realize it was actually the love that I had
204
569375
3268
aslında bunun, toplumumdaki kadınlara duyduğum
09:32
for women in my community.
205
572667
1559
sevgi olduğunu anlamaya başladım.
09:34
It was the way I saw them gather,
206
574250
2476
Beni bu işi her gün sürdürmeye teşvik eden şey,
09:36
their ability to build for each other,
207
576750
1976
onların bir araya geldiklerini,
09:38
that inspired me to keep doing this work
208
578750
2268
birbirleri için bir şeyler yapma becerilerini
09:41
day in and day out.
209
581042
1684
görmemdi.
09:42
So whether I was in a refugee camp in Jordan
210
582750
2976
Bu yüzden Ürdün'deki bir mülteci kampında
09:45
or a community center in Dallas, Texas
211
585750
2434
ya da Dallas, Teksas'taki bir halk evinde
09:48
or a corporate office in Silicon Valley,
212
588208
2476
ya da Silikon Vadisi'nde bir şirket ofisinde de olsam,
09:50
women gathered in beautifully magical ways
213
590708
3060
kadınlar güzel ve büyülü bir şekilde toplandılar
09:53
and they built together and supported each other
214
593792
2267
ve kadınlar için güvenliği sağlamak ve güçlendirmek için
09:56
in ways that shifted culture
215
596083
1643
birbirlerini desteklediler ve
09:57
to empower and build safety for women.
216
597750
2476
birbirleri için bir şeyler yaptılar.
10:00
And that is how the change happens.
217
600250
1976
Ve işte değişim bu şekilde gerçekleşir.
10:02
It was through those relationships we built together.
218
602250
2684
Birlikte kurduğumuz ilişkiler sayesinde.
10:04
That's why we don't just teach self-defense,
219
604958
2101
Bu yüzden, biz sadece savunmayı öğretmiyor,
10:07
but we also throw dance parties
220
607083
1685
dans partileri düzenliyoruz,
10:08
and host potlucks
221
608792
1309
kermesler düzenliyor
10:10
and write love notes to each other
222
610125
2351
ve birbirimize sevgi notları yazıp
10:12
and sing songs together.
223
612500
1809
birlikte şarkılar söylüyoruz.
10:14
And it's really about the friendship,
224
614333
1810
Ve bu gerçekten arkadaşlıkla ilgili
10:16
and it's been so, so fun.
225
616167
1892
ve çok çok eğlenceli bir şey.
10:18
So the last thing I want to leave you with
226
618083
2060
Söylemek istediğim son şey,
10:20
is that the key takeaway for me in teaching self-defense all of these years
227
620167
5642
bunca yıldır kendini savunmayı öğretirken benim için en önemli şey şuydu:
10:25
is that I actually don't want women, as cool as the self-defense moves are,
228
625833
4060
Kendini savunma hareketleri oldukça havalı olsa da,
10:29
to go out and use these self-defense techniques.
229
629917
2767
kadınların dışarıda bu tekniklerini kullanmalarını istemiyorum.
10:32
I don't want any woman to have to de-escalate any violent situation.
230
632708
5851
Hiçbir kadının, şiddet içeren bir durumu
durdurmaya çalışmak zorunda kalmasını istemiyorum.
10:38
But for that to happen,
231
638583
1351
Ama bunun olması için
10:39
the violence shouldn't happen,
232
639958
1685
şiddet olmamalı
10:41
and for the violence not to happen,
233
641667
2309
ve şiddetin gerçekleşmemesi için
10:44
the systems and the cultures
234
644000
1476
bu şiddetin yaşanmasına izin veren
10:45
that allow for this violence to take place to begin with needs to stop.
235
645500
3601
sistem ve kültürlerin durdurulması gerekiyor.
10:49
And for that to happen, we need all hands on deck.
236
649125
3518
Ve bunun olması için, herkesin görev başında olmasına ihtiyacımız var.
10:52
So I've given you my secret recipe,
237
652667
2851
Artık size gizli tarifimi verdim,
10:55
and now it's up to you.
238
655542
1767
bundan sonrası size bağlı.
10:57
To start with what you know, to start with who you know
239
657333
3810
Bildiğiniz şeyle başlamak, tanıdığınız kişiyle başlamak
11:01
and to start with joy. But just start.
240
661167
2684
ve neşeyle başlamak. Ama önce başlamak.
11:03
Thank you so much.
241
663875
1268
Çok teşekkür ederim.
11:05
(Applause)
242
665167
5375
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7