The political progress women have made — and what's next | Cecile Richards

53,515 views ・ 2019-02-22

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Cihan Ekmekçi Gözden geçirme: Figen Ergürbüz
00:12
Nearly 100 years ago,
0
12661
2711
Yaklaşık 100 yıl önce,
00:15
almost today,
1
15396
1430
neredeyse bugün,
00:16
most women in the United States finally won the right to vote.
2
16850
3356
ABD'deki çoğu kadın sonunda seçme hakkı kazandı.
00:20
Now, it would take decades more for women of color to earn that right,
3
20862
5640
Beyaz olmayan kadınların bu hakkı kazanması onlarca yıl alır
00:26
and we've come a long way since,
4
26526
1700
ve o zamandan beri çok yol aldık.
00:28
but I would argue not nearly far enough.
5
28250
3171
Fakat yeterince değil.
00:32
I think what women want today,
6
32077
1526
Bence kadınların bugün istediği,
00:33
not just only in the United States but around the globe,
7
33627
3047
sadece ABD'de değil tüm dünyada
00:36
is to no longer be an afterthought.
8
36698
2302
artık akla ikinci gelen olmamak.
00:40
We don't want to continue to try to, like, look at the next 100 years
9
40001
3668
Bir yüzyıl daha bu şekilde devam ederek
00:43
and be granted, grudgingly, small legal rights and accommodations.
10
43693
4163
birtakım küçük hak ve düzenlemelerin bize zoraki verildiğini görmek istemiyoruz.
00:48
We simply want true and full equality.
11
48629
2848
Sadece gerçek ve tam eşitlik istiyoruz.
00:52
I think that women are tired of retrofitting ourselves
12
52490
2682
kadınların erkekler tarafından ve erkekler için tasarlanmış
00:55
into institutions and governments that were built by men, for men,
13
55196
4620
kurum ve hükûmetlere kendilerini eklemekten bıktığı kanısındayım.
00:59
and we'd rather reshape the future on our own terms.
14
59840
4546
Ve geleceği kendi şartlarımızla yeniden şekillendirmeyi tercih ediyoruz.
01:05
I believe --
15
65138
1150
Bence...
01:06
(Applause)
16
66312
3304
(Alkış)
01:09
I believe what we need is a women's political revolution for full equality
17
69640
4492
Bence ihtiyacımız olan şey tam eşitlik için bir siyasi kadın devrimi;
01:14
across race, across class, across gender identity,
18
74156
4406
ırk, sınıf, cinsiyet ayrımı gözetmeyecek,
01:18
across sexual orientation,
19
78586
1544
cinsel yönelim gözetmeyecek
01:20
and yes, across political labels,
20
80154
2345
ve evet, siyasi etiket gözetmeyecek bir devrim.
01:22
because I believe what binds us together as women
21
82523
3276
Çünkü bence, biz kadınları bir arada tutan,
01:25
is so much more profound than what keeps up apart.
22
85823
3481
bizi ayıran şeyden çok daha derin.
01:29
And so I've given some thought
23
89711
1466
Bu yüzden bu kadın siyasi devrimini
01:31
about how to build this women's political revolution
24
91201
2496
nasıl yapacağımızla ilgili biraz düşündüm
01:33
and that's what I want to talk to you about today.
25
93721
2566
ve bugün sizinle konuşmak istediğim şey bu.
01:36
(Cheers)
26
96311
2163
(Tezahüratlar)
01:38
(Applause)
27
98494
2075
(Alkış)
01:40
The good news is that one thing that hasn't changed in the last century
28
100593
4014
İyi haber ise son yüzyılda değişmeyen bir şey var:
01:44
is women's resilience
29
104631
1564
Kadınların dirençliliği
01:46
and our commitment to build a better life not only for ourselves,
30
106219
3246
ve daha iyi bir hayat inşa etme çabası, sadece kendimiz için değil,
01:49
but for generations to come,
31
109489
2037
gelecek nesiller için de.
01:51
because I can't think of a single woman
32
111550
2144
Çünkü ben, kızının kendisinden
01:53
who wants her daughter
33
113718
1398
daha az hak ve fırsatı olmasını isteyecek
01:55
to have fewer rights or opportunities than she's had.
34
115140
3500
tek bir kadın düşünemiyorum.
01:59
So we know we all stand on the shoulders of the women who came before us,
35
119531
4901
Biliyoruz ki hepimiz bizden önceki kadınlar sayesinde buradayız.
02:04
and as for myself,
36
124456
1151
Ve ben,
02:05
I come from a long line of tough Texas women.
37
125631
2911
zorlu Teksas kadınlarının soyundanım.
02:08
(Cheers)
38
128566
1771
(Tezahüratlar)
02:10
My grandparents lived outside of Waco, Texas,
39
130727
2809
Büyükanne ve babam Teksas'ın Waco şehrinde,
02:13
in the country.
40
133560
1478
kırsalda otururdu.
02:15
And when my grandmother got pregnant,
41
135062
2331
Ve büyükannem hamile kaldığında
02:17
of course she was not going to go to the hospital to deliver,
42
137417
2963
tabii ki doğurmak için hastaneye gitmeyecekti,
02:20
she was going to have that baby at home.
43
140404
2161
bebeği evde doğuracaktı.
02:22
But when she went into labor,
44
142589
1428
Ama doğum sancısı başladığında
02:24
she called the neighbor woman over to cook dinner for my grandfather,
45
144041
3842
komşu kadını büyükbabama yemek yapması için çağırdı
02:27
because ...
46
147907
1403
çünkü...
02:29
I mean, it was unthinkable that he was going to make supper for himself.
47
149334
3395
onun kendine yemek yapması düşünülemezdi.
02:32
(Laughter)
48
152753
1754
(Kahkahalar)
02:34
Been there.
49
154531
2611
Bu yollardan geçtik.
02:37
(Laughter)
50
157166
3114
(Kahkahalar)
02:40
The neighbor had no experience with killing a chicken,
51
160304
2572
Komşunun tavuk öldürmekte hiçbir deneyimi yoktu
02:42
and that was what was planned for dinner that night.
52
162900
2899
ve o akşam, planlanan yemek oydu.
02:45
And so as the story goes,
53
165823
2293
Ve hikâye böyle gidiyor,
02:48
my grandmother, in the birthing bed, in labor,
54
168140
3419
Büyükannem, doğum esnasında
02:51
hoists herself up on one elbow and wrings that chicken's neck, right?
55
171583
4348
bir dirseğiyle doğruluyor ve tavuğun boynunu kırıyor.
02:55
And that is how my mother came into this world.
56
175955
2257
Benim annem işte bu şekilde dünyaya geliyor.
02:58
(Laughter)
57
178236
1474
(Kahkahalar)
02:59
(Applause)
58
179734
3850
(Alkışlar)
03:03
But the amazing thing is,
59
183608
1882
Ama şaşırtıcı olan,
03:05
even though my mother's own grandmother could not vote in Texas,
60
185514
3250
annemin büyükannesi dahi Teksas'ta oy kullanamadı
03:08
because under Texas law,
61
188788
2054
çünkü Teksas kanununda yazan şey
03:10
"idiots, imbeciles, the insane and women"
62
190866
4750
"aptallar, ahmaklar, deliler ve kadınlar"
03:15
were prevented the franchise --
63
195640
2205
oy kullanamazdı --
03:17
just two generations later,
64
197869
1831
sadece iki nesil sonra,
03:19
my mother, Ann Richards, was elected the first woman governor in her own right
65
199724
4384
annem, Ann Richards, kendi hakkıyla seçilen ilk kadın vali oldu.
03:24
in the state of Texas.
66
204132
1205
Teksas eyaletinde.
03:25
(Applause and cheers)
67
205361
6956
(Alkış ve tezahüratlar)
03:32
But you see, when Mom was coming up in Texas,
68
212341
3476
Ama gördüğünüz gibi, annem Teksas'tayken
03:35
there weren't a lot of opportunities for women,
69
215841
2372
kadınlar için fazla olanak yoktu
03:38
and frankly, she spent her entire life trying to change that.
70
218237
3485
ve açıkçası hayatı boyunca bunu değiştirmeye çalıştı.
03:42
She used to like to say,
71
222341
1460
Şöyle derdi:
03:43
"As women, if you just give us a chance, we can perform.
72
223825
3856
"Kadınlar olarak bize sadece bir şans verirseniz başarabiliriz.
03:47
After all, Ginger Rogers did everything Fred Astaire did,
73
227705
3896
Neticede Ginger Rogers, Fred Astaire'in yaptığı her şeyi yaptı.
03:51
but she did it backwards and in high heels."
74
231625
2340
Ama bunu topuklularla ve tersine yaptı."
03:53
Right?
75
233989
1343
Değil mi?
03:55
And honestly, that's kind of what women have been doing for this last century:
76
235356
3906
Gerçekten de bunlar kadınların son yüzyıldır yapmakta olduğu şeyler:
03:59
despite having very, very little political power,
77
239286
3178
Çok az siyasi güçleri olmasına rağmen
04:02
we have made enormous progress.
78
242488
2436
müthiş bir ilerleme kaydettik.
04:04
So today in the United States,
79
244948
1436
Bugün ABD'de,
04:06
100 years after getting the right to vote,
80
246408
2028
oy hakkını kazandıktan 100 yıl sonra,
04:08
women are almost half the workforce.
81
248460
1820
kadınlar neredeyse iş gücünün yarısı.
04:10
And in 40 percent of families with children,
82
250641
2913
Çocuklu ailelerin yüzde 40'ında
04:13
women are the major breadwinners.
83
253578
1965
aileyi asıl geçindiren kadınlar.
04:16
Economists even estimate
84
256218
1296
Ekonomistlere göre
04:17
that if every single paid working woman took just one day off of work,
85
257538
4624
eğer çalışan her kadın yalnızca bir gün işe gelmezse
04:22
it would cost the United States 21 billion dollars
86
262186
3390
bu, Birleşik Devletler'in gayri safi yurtiçi hasılada
04:25
in gross domestic product.
87
265600
1504
21 milyar dolar zarar etmesine yol açar.
04:28
Now, largely because of Title IX, which required educational equity,
88
268139
4686
Eğitim eşitliğini sağlayan "Title IX" federal yasasından ötürü
04:32
women are actually now half the college students in the United States.
89
272849
3373
şu an ABD'deki üniversite öğrencilerinin yarısı kadın.
04:36
We're half the medical students, we're half the law students --
90
276246
2977
Bizler; tıp, hukuk öğrencilerinin yarısını oluşturuyoruz.
04:39
Exactly.
91
279247
1151
Kesinlikle.
04:40
(Applause)
92
280422
1151
(Alkışlar)
04:41
And a fact I absolutely love:
93
281597
2350
Ve çok sevdiğim bir bilgi:
04:43
One of the most recent classes of graduating NASA astronauts was ...
94
283971
4233
Mezun olacak olan son NASA astronot sınıflarından birinin...
04:48
What?
95
288228
1151
sıkı durun,
04:49
For the first time, 50 percent women.
96
289403
1799
...ilk defa, %50'si kadın.
04:51
(Applause and cheers)
97
291226
3353
(Alkış ve tezahürat)
04:54
The point is that women are really changing industries,
98
294603
3000
Ana fikir şu ki kadınlar gerçekten de sektörü değiştiriyor.
04:57
they're changing business from the inside out.
99
297627
2925
İş dünyasını içten dışa değiştiriyorlar.
05:01
But when it comes to government, it's another story,
100
301209
3282
Ama hükûmete gelince o ayrı bir hikâye
05:04
and I actually think a picture is worth 1000 words.
101
304515
2875
ve gerçekten bence bir resim, bin söze bedel.
05:07
This is a photograph from 2017 at the White House
102
307933
3334
Bu, 2017'de Beyaz Saray'dan bir fotoğraf,
05:11
when congressional leaders were called over to put the final details
103
311291
3873
kongre liderleri, kongreye gidecek sağlık sistemi reformu yasa tasarısına
05:15
into the health-care reform bill that was to go to Congress.
104
315188
3071
son detayları eklemek üzere çağrılmıştı.
05:18
Now, one of the results of this meeting
105
318283
2462
Bu görüşmenin sonuçlarından biri,
05:20
was that they got rid of maternity benefits,
106
320769
2925
hamilelik ve doğum sosyal yardımlarını kaldırmak oldu,
05:23
which may not be that surprising,
107
323718
1623
çok şaşırtıcı olmayabilir,
05:25
since no one at that table actually would need maternity benefits.
108
325365
3340
ne de olsa o masadaki kimsenin hamilelik yardımına ihtiyacı yok.
05:29
And unfortunately, that's what we've learned the hard way
109
329241
2699
Ve maalesef bunu,
05:31
in the US for women.
110
331964
1257
biz ABD kadınları kötü tecrübelerle öğrendik.
05:33
If we're not at the table, we're on the menu, right?
111
333245
3560
Eğer masada değilsek menüdeyiz, öyle değil mi?
05:36
And we're simply not at enough tables,
112
336829
5722
Biz kısacası yeterince masalarda değiliz
05:42
because even though women are the vast majority of voters
113
342575
2717
çünkü seçmenlerin büyük çoğunluğu kadın olmasına rağmen
05:45
in the United States,
114
345316
1151
ABD'de,
05:46
we fall far behind the rest of the world in political representation.
115
346491
3354
siyasi temsilde dünyanın çok gerisindeyiz.
05:50
Recent research is that when they ranked all the countries,
116
350591
3992
Yeni bir araştırma bütün ülkeler sayıldığında
05:54
the United States is 104th in women's representation in office.
117
354607
4546
kadın siyasi temsilciliğinde ABD'nin 104. sırada olduğunu gösteriyor.
05:59
104th ...
118
359177
2825
104'üncü...
06:02
Right behind Indonesia.
119
362026
1823
Hemen Endonezya'dan sonra.
06:04
So is it any big surprise, then,
120
364836
2252
Çok büyük bir sürpriz değil,
06:07
considering who's making decisions,
121
367112
1829
kararları kimin verdiğini düşününce...
06:08
we're the only developed country with no paid family leave?
122
368965
2913
Ücretli aile izni olmayan tek gelişmiş ülkeyiz.
06:12
And despite all the research and improvements we've made
123
372711
2795
Üstelik yapılan tüm araştırma ve gelişmelere rağmen,
06:15
in medical care --
124
375530
1437
tıbbi bakımda --
06:16
and this is really horrifying to me --
125
376991
2119
ki bu beni gerçekten korkutuyor --
06:19
the United States now leads the developed world in maternal mortality rates.
126
379134
4588
ABD, anne ölüm oranlarında gelişmiş dünyada öncü durumda.
06:24
Now, when it comes to equal pay, we're not doing a whole lot better.
127
384697
3244
Eşit ödemeye gelirsek bunda da daha iyi değiliz.
06:27
Women now, on average, in the United States,
128
387965
2112
ABD'de hâlâ ortalama olarak
06:30
still only make 80 cents to the dollar that a man makes.
129
390101
3031
erkekler bir dolar kazanırken kadınlar 80 cent kazanıyor.
06:33
Though if you're an African American woman,
130
393156
2043
Ayrıca, eğer Afroamerikan bir kadınsanız
06:35
it's 63 cents to the dollar.
131
395223
2302
bir dolara karşılık 63 cent.
06:37
And if you're Latina, it's 54 cents to the dollar.
132
397549
3777
Ve eğer Latinseniz bir dolara karşılık 54 cent.
06:41
It's an outrage.
133
401350
1223
Bu rezalet.
06:42
Now, women in the UK, the United Kingdom,
134
402949
2332
Şu an Birleşik Krallık'ta kadınlar,
06:45
just came up with something I thought was rather ingenious,
135
405305
2807
bence çok zekice yeni bir fikir ortaya attılar,
06:48
in order to illustrate the impact of the pay gap.
136
408136
2492
maaş farkının etkisini anlatmak amaçlı bir fikir.
06:51
So, starting November 10 and going through the end of the year,
137
411001
3916
10 Aralık tarihinde başlayıp yıl boyu sürüyor,
06:54
they simply put an out-of-office memo on their email
138
414941
2761
epostalarına ofis dışındadır diye bir not ekliyorlar,
06:57
to indicate all the weeks they were working without pay.
139
417726
3366
böylece para almadan çalıştıkları haftaları belirtiyorlar.
07:01
Right?
140
421116
1151
Değil mi?
07:02
I think it's an idea that actually could catch on.
141
422291
2831
Bence bu gerçekten de tutunabilir bir fikir.
07:05
But imagine if women actually had political power.
142
425885
3264
Ama kadınların siyasi gücü olduğunu düşünün.
07:09
Imagine if we were at the table, making decisions.
143
429569
4045
Masada olup kararlar verdiğimizi düşünün.
07:14
Imagine if we had our own women's political party
144
434537
2742
Kendi kadın siyasi partimizin olduğunu,
07:17
that instead of putting our issues to the side as distractions,
145
437303
3125
sorunlarımızı göz ardı etmek yerine,
07:20
made them the top priority.
146
440452
2228
onları öncelik yaptığımızı hayal edin.
07:23
Well, we know --
147
443947
1298
Şunu biliyoruz ki --
07:25
research shows that when women are in office,
148
445269
2109
araştırmalar gösteriyor ki kadınlar siyasette
07:27
they actually act differently than men.
149
447402
2707
erkeklerden farklı davranıyor.
07:30
They collaborate more with their colleagues,
150
450546
2261
Meslektaşlarıyla daha çok iş birliği yapıyorlar,
07:32
they work across party lines,
151
452831
2265
parti sınırları içinde çalışıyorlar
07:35
and women are much more likely to support legislation
152
455120
2687
ve kadınlar, sağlık, eğitim ve sivil haklara dair
07:37
that improves access to health care, education, civil rights.
153
457831
4229
kanunları daha çok desteklemeye meyilliler.
07:42
And what we've seen in our research in the United States Congress
154
462839
3077
ABD kongresindeki araştırmamızda,
07:45
is that women sponsor more legislation
155
465940
2168
kadınların yasalara sponsor olduğunu
07:48
and they cosponsor more legislation.
156
468132
1795
ve daha çok sponsor bulduğunu gördük.
07:49
So all the evidence is that when women actually have the chance to serve,
157
469951
3754
Yani tüm kanıtlar öyle gösteriyor ki kadınlara hizmet etme şansı verildiğinde
07:53
they make a huge difference and they get the job done.
158
473729
3023
büyük bir fark yaratıyorlar ve işi bitiriyorlar.
07:57
So how would it look in the United States if different people were making decisions?
159
477155
4088
O zaman ABD'de farklı insanlar karar veriyor olsaydı nasıl olurdu?
08:02
Well, I firmly believe if half of Congress could get pregnant,
160
482230
3538
Gerçekten inanıyorum ki kongredekilerin yarısı hamile kalabilseydi
08:05
we would finally quit fighting about birth control
161
485792
2428
doğum kontrol ve aile planlaması hakkında
08:08
and Planned Parenthood.
162
488244
1185
tartışmayı bırakmıştık.
08:09
(Applause and cheers)
163
489453
1146
(Alkış ve tezahürat)
08:10
That would be over.
164
490623
1151
Bu bitmiş olurdu.
08:11
(Applause)
165
491798
5072
(Alkış)
08:16
I also really believe that finally,
166
496894
2398
Ayrıca inanıyorum ki sonunda,
08:19
businesses might quit treating pregnancy as a nuisance,
167
499316
4897
iş yerleri hamileliği dert gibi görmeyi bırakıp
08:24
and rather understand it as a primary medical issue
168
504237
3114
bunun milyonlarca Amerikalı çalışan için
08:27
for millions of American workers.
169
507375
2143
birinci derece tıbbi bir konu olduğunu anlar.
08:30
And I think if more women were in office,
170
510573
2556
Bence daha çok kadın siyasette olursa
08:33
our government would actually prioritize keeping families together
171
513153
4302
hükûmetimiz aileleri bir arada tutmayı öncelik hâline getirecektir,
08:37
rather than pulling them apart.
172
517479
1786
onları ayırmayı değil.
08:39
(Applause)
173
519289
3783
(Alkışlar)
08:43
But perhaps most importantly,
174
523096
3224
Ama belki de en önemlisi,
08:46
I think all of these issues would no longer be seen as "women's issues."
175
526344
3610
tüm bu sorunlar artık "kadın sorunları" olarak görülmez.
08:50
They would just be seen as basic issues of fairness and equality
176
530396
3502
Herkesin arkasına sığınabileceği
temel adalet ve eşitlik sorunları olarak görülür.
08:53
that everybody can get behind.
177
533922
2524
08:58
So I think the question is,
178
538153
1371
O zaman soru,
08:59
what would it take, actually, to build this women's political revolution?
179
539548
4283
Kadınların siyasi devrimini inşa etmek için ne gerekli?
09:04
The good news is, actually, it's already started.
180
544335
3331
İyi haber şu ki bu aslında başladı bile.
09:08
Because women around the globe are demanding workplaces,
181
548397
3055
Dünyanın her bir yanında kadınlar iş yerleri talep ediyorlar,
09:11
they're demanding educational institutions,
182
551476
3401
eğitim kurumları talep ediyorlar,
09:14
they're demanding governments
183
554901
1500
cinsiyetçiliğin, cinsel tacizin ve cinsel istismarın
09:16
where sexism and sexual harassment and sexual assault are neither accepted
184
556425
4917
ne kabul ne de tolere edildiği
09:21
nor tolerated.
185
561366
1459
bir hükûmet talep ediyorlar.
09:22
Women around the world, as we know,
186
562849
1748
Dünyanın her bir yanında kadınlar,
09:24
are raising their hands and saying, "Me Too,"
187
564621
3127
ellerini kaldırıp "ben de" diyor
09:27
and it's a movement that's made so much more powerful
188
567772
2647
ve bu hareketi bu kadar güçlü kılan şey,
09:30
by the fact that women are standing together across industries,
189
570443
3308
kadınların, sektörlere karşı hep birlikte ayakta durması,
09:33
from domestic workers to celebrities in Hollywood.
190
573775
3968
evinizdeki yardımcıdan Hollywood yıldızlarına kadar.
09:38
Women are marching, we're sitting in,
191
578417
3113
Kadınlar yürüyüşler yapıyor; oturma eylemi yapıyor;
09:41
we're speaking up.
192
581554
1290
artık sesimizi çıkarıyoruz.
09:42
Women are challenging the status quo,
193
582868
2443
Kadınlar mevcut duruma meydan okuyor,
09:45
we're busting old taboos
194
585335
1907
eski ezberleri yıkıyoruz
09:47
and yes, we are proudly making trouble.
195
587266
2653
ve evet, bizler gururla sorun çıkarıyoruz.
09:50
So, women in Saudi Arabia are driving for the very first time.
196
590266
4469
Suudi Arabistan'da kadınlar ilk kez araba sürüyor.
09:54
(Applause and cheers)
197
594759
2445
(Alkış ve tezahürat)
09:57
Women in Iraq are standing in solidarity with survivors of human trafficking.
198
597228
4673
Irak'ta kadınlar insan ticaretinden sağ kalanlar ile birlik içinde duruyor.
10:02
And women from El Salvador to Ireland are fighting for reproductive rights.
199
602320
4713
El Salvador'dan İrlanda'ya kadınlar en temel haklar için savaşıyorlar.
10:07
And women in Myanmar are standing up for human rights.
200
607479
3635
Ve Myanmar'da kadınlar, insan hakları için ayaktalar.
10:11
In short, I think the most profound leadership in the world
201
611805
3663
Kısacası bence dünyadaki en etkili liderlik,
10:15
isn't coming from halls of government.
202
615492
1822
hükûmetin odalarından gelmiyor.
10:17
It's coming from women at the grassroots all across the globe.
203
617338
3510
Dünyanın her yerindeki kadınların hareketinden geliyor.
10:20
(Applause)
204
620872
3593
(Alkış)
10:24
And here in the United States, women are on fire.
205
624489
4662
Ve burada, ABD'de kadınlar çok hırslı.
10:29
So a recent Kaiser poll reported
206
629766
2751
Yeni bir Kaiser anketine göre
10:32
that since our last presidential election in 2016,
207
632541
4096
2016'daki son başkanlık seçiminden beri
10:36
one in five Americans have either marched or taken part in a protest,
208
636661
4021
her beş Amerikalıdan biri ya yürüyüşlere katıldı ya da başka bir protestoya,
10:40
and the number one issue has been women's rights.
209
640706
2728
bir numaralı sorun ise kadın haklarıydı.
10:43
Women are starting new organizations,
210
643950
2126
Kadınlar yeni organizasyonlar başlatıyor,
10:46
they are volunteering on campaigns,
211
646100
2715
kampanyalara gönüllü oluyorlar
10:48
and they're taking on every issue
212
648839
2020
ve her problemi üstleniyorlar;
10:50
from gun-safety reform to public education.
213
650883
3715
silah güvenliği reformundan halk eğitimine kadar.
10:55
And women are running for office in record numbers,
214
655323
3047
Kadınlar siyasete atılmada rekor kırıyorlar,
10:58
and they are winning.
215
658394
1489
kazanıyorlar da.
10:59
So -- (Laughs)
216
659907
1188
Yani -- (Kahkahalar)
11:01
(Applause)
217
661119
1331
(Alkış)
11:02
Women like Lucy McBath from Georgia.
218
662474
4001
Georgia'dan Lucy McBath gibi kadınlar.
11:06
(Applause and cheers)
219
666499
3408
(Alkış ve tezahürat)
11:10
Lucy lost her son to gun violence,
220
670455
4285
Lucy, oğlunu silah şiddeti yüzünden kaybetti
11:14
and it was because of her experience with the criminal justice system
221
674764
3945
ve adli adalet sistemiyle olan deneyiminden sonra,
11:18
that she realized just how broken it is,
222
678733
2241
sistemin ne kadar arızalı olduğunu fark etti
11:20
and she decided to do something about that.
223
680998
2773
ve bunun için bir şey yapmaya karar verdi.
11:23
So she ran for office,
224
683795
1648
Bu yüzden adaylığını koydu,
11:25
and this January, she's going to Congress.
225
685467
2547
bu ocak ayında kongreye gidecek.
11:28
OK? Or --
226
688038
1981
Pekâlâ...
11:30
(Applause)
227
690043
1386
(Alkış)
11:31
Angie Craig from Minnesota.
228
691453
2413
Minnesota'dan Annie Craig.
11:33
(Applause and cheers)
229
693890
1101
(Alkış ve tezahürat)
11:35
So her congressman had made such hateful comments about LGBTQ people
230
695015
5953
Milletvekili, LGBT bireyler hakkında öyle nefret dolu yorumlar yaptı ki
11:40
that she decided to challenge him.
231
700992
2192
Annie de ona meydan okumaya karar verdi.
11:43
And you know what? She did, and she won,
232
703505
2482
Ve bilin bakalım ne oldu? Kazandı.
11:46
and when she goes to Congress in January,
233
706011
1953
Ve ocak ayında kongreye gidecek.
11:47
she'll be the first lesbian mother serving in the House of Representatives.
234
707988
3525
Temsilciler meclisinde hizmet eden ilk lezbiyen anne olacak.
11:51
(Applause and cheers)
235
711537
1785
(Alkış ve tezahürat)
11:53
Or --
236
713346
1171
Ya da --
11:54
(Applause)
237
714541
1536
(Alkış)
11:56
Or Lauren Underwood from Illinois.
238
716101
2769
Illionis'ten Lauren Underwood.
11:59
She's a registered nurse,
239
719423
1685
O bir hemşire,
12:01
and she sees every day the impact that lack of health care access has
240
721132
4501
her gün sağlık hizmeti eksikliğinin
12:05
on the community where she lives,
241
725657
2177
yaşadığı halka olan etkisini görüyor
12:07
and so she decided to run.
242
727858
1895
ve bu yüzden aday olmaya karar verdi.
12:09
She took on six men in her primary, she beat them all,
243
729777
3073
İlk seçimde altı erkek rakibi vardı, hepsini yendi,
12:12
she won the general election,
244
732874
1383
genel seçimi kazandı
12:14
and when she goes to Congress in January,
245
734281
1953
ve ocak ayında kongreye gidiyor.
12:16
she's going to be the first African-American woman ever
246
736258
2578
Washington D.C.'de ilçesine hizmet eden
12:18
to serve her district in Washington, D.C.
247
738860
1995
ilk Afroamerikan kadın olacak.
12:20
(Applause and cheers)
248
740879
3130
(Alkış ve tezahürat)
12:24
So women are recognizing --
249
744033
3222
Yani kadınlar anlıyorlar ki
12:27
this is our moment.
250
747279
1420
bu, bizim zamanımız.
12:28
Don't wait for permission,
251
748723
1239
İzin için beklemeyin,
12:29
don't wait for your turn.
252
749986
1843
sıranız için beklemeyin.
12:32
As the late, great Shirley Chisholm said --
253
752859
3529
Merhum Shirley Cisholm dedi ki --
12:36
Shirley Chisholm, the first African-American woman ever
254
756412
2572
kendisi kongreye giden
12:39
to go to Congress
255
759008
1268
ilk Afroamerikan kadındı
12:40
and the first woman to run for president in the Democratic party --
256
760300
3723
ve Demokratik partide başkanlık için yarışan ilk kadındı.
12:44
but Shirley Chisholm said,
257
764047
2443
Shirley Chisholm demişti ki
12:46
"If there's no room for you at the table, just pull up a folding chair."
258
766514
3501
"Eğer masada size yer yoksa bir katlanır sandalye alın."
12:50
And that's what women are doing, all across the country.
259
770039
4460
İşte kadınlar ülkemizde bunları yapıyor.
12:55
I believe women are now the most important and powerful political force
260
775664
4089
Artık kadınların dünyadaki en önemli ve güçlü
12:59
in the world,
261
779777
1549
siyasi güç olduğuna inanıyorum
13:01
but how do we make sure that this is not just a moment?
262
781350
3081
ama bunun sadece anlık bir şey olmadığından nasıl emin oluruz?
13:04
What we need is actually a global movement for women's full equality
263
784927
5432
Kadınların tam eşitliği için küresel bir harekete ihtiyacımız var,
13:10
that is intersectional and it's intergenerational,
264
790383
2661
bölgeler ve kuşaklar arası,
13:13
where no one gets left behind.
265
793068
1733
kimsenin geride kalmadığı bir hareket.
13:15
And so I have a few ideas about how we could do that.
266
795117
2866
Benim de bunu nasıl yapacağımıza dair birkaç fikrim var.
13:18
Number one: it's not enough to resist.
267
798838
2216
Birincisi: Karşı koymak yeterli değil.
13:21
It's not enough to say what we're against.
268
801078
2092
Neye karşı olduğumuzu söylemek yetersiz.
13:23
It's time to be loud and proud about what we are for,
269
803194
3273
Ne yaptığımız konusunda sesli ve gururlu olma zamanı.
13:26
because being for full equality is a mainstream value
270
806491
3174
Çünkü tam eşitlikten yana olmak öncelikli değerimiz
13:29
and something that we can get behind.
271
809689
2003
ve arkasına sığınabileceğimiz bir şey.
13:31
Because actually, men support equal pay for women.
272
811716
3129
Çünkü aslında erkekler, kadınlar için eşit ödemeyi savunuyor.
13:34
Millennials, they support gender equality.
273
814869
2729
Y kuşağı, cinsiyet eşitliğini savunuyor.
13:37
And businesses are increasingly adopting family-friendly policies,
274
817622
4400
İşletmeler de aileden yana ilkeler benimsiyorlar,
13:42
not just because it's the right thing to do,
275
822046
2107
yalnızca doğru şey olduğu için değil,
13:44
but because it's good for their workers.
276
824177
1905
çalışanları adına daha iyi olduğu için.
13:46
It's good for their business.
277
826106
1498
İşletmeleri için de iyi.
13:48
Number two:
278
828555
1699
İkincisi:
13:50
We have to remember, in the words of Fannie Lou Hamer,
279
830278
3463
Fannie Lou Hammer'ın sözlerin hatırlamalıyız;
13:53
that "nobody's free 'til everybody's free."
280
833765
3520
"Herkes özgür olana kadar kimse özgür değildir."
13:57
So as I mentioned earlier,
281
837665
1623
Önceden bahsettiğim gibi
13:59
women of color in this country didn't even get the right to vote
282
839312
3506
bu ülkede farklı etnisiteden kadınlar
14:02
until much further along than the rest of us.
283
842842
2923
çok uzun zaman oy verme hakkı edinemedi.
14:06
But since they did, they are the most reliable voters,
284
846257
2955
Ancak edindiklerinden bu yana en güvenilir seçmenler kendileri
14:09
and women of color are the most reliable voters for candidates
285
849236
2922
ve bu kadınlar, kadın haklarını savunan adaylar için
14:12
who support women's rights,
286
852182
1323
en güvenilir seçmenler.
14:13
and we need to follow their lead --
287
853529
1742
Onların yolundan gitmeliyiz --
14:15
(Applause and cheers)
288
855295
5247
(Alkış ve tezahürat)
14:20
Because their issues are our issues.
289
860566
2479
Çünkü onların sorunu, bizim sorunumuz.
14:23
And as white women, we have to do more,
290
863414
2788
Beyaz kadınlar olarak daha çok şey yapmalıyız
14:26
because racism and sexism and homophobia,
291
866226
3119
çünkü ırkçılık, cinsiyetçilik ve homofobi,
14:29
these are issues that affect all of us.
292
869369
2383
hepimizi etkileyen sorunlar.
14:32
Number three: we've got to vote in every single election.
293
872551
3307
Üçüncüsü: Her bir seçimde oy kullanmalıyız.
14:35
Every election.
294
875882
1151
Her bir seçimde.
14:37
And we've got to make it easier for folks to vote,
295
877057
2805
Halkın oy kullanmasını kolaylaştırmalıyız
14:39
and we've got to make sure that every single vote is counted, OK?
296
879886
3408
ve her bir oyun sayıldığından emin olmalıyız.
14:43
(Applause and cheers)
297
883318
2848
(Alkış ve tezahürat)
14:46
Because the barriers that exist to voting in the United States,
298
886190
5580
Çünkü ABD'de oy kullanmaya engel olan bariyerler var.
14:51
they fall disproportionately on women --
299
891794
2581
Orantısızca kadınların üstüne düşüyorlar,
14:54
women of color, women with low incomes,
300
894399
2323
farklı etnisiteden kadınlar, düşük gelirli kadınlar
14:56
women who are working and trying to raise a family.
301
896746
2884
çalışan ve çocuk yetiştirmeye çalışan kadınlar.
15:00
So we need to make it easier for everyone to vote,
302
900069
3160
Yani herkesin oy kullanmasını kolaylaştırmalıyız.
15:03
and we can start by making Election Day a federal holiday
303
903253
3445
Seçim gününü ABD'de ulusal bir tatil yaparak
15:06
in the United States of America.
304
906722
1545
buna başlayabiliriz.
15:08
(Applause and cheers)
305
908291
5170
(Alkış ve tezahürat)
15:13
Number four: don't wait for instructions.
306
913485
2701
Dördüncüsü: Talimat için beklemeyin.
15:16
If you see a problem that needs fixing,
307
916210
2383
Eğer çözüm gereken bir sorun görüyorsanız
15:18
I think you're the one to do it, OK?
308
918617
2983
bence bunu yapacak olan sizsiniz.
15:21
So start a new organization, run for office.
309
921624
4071
Yeni bir organizasyon başlatın, adaylığınızı koyun.
15:25
Or maybe it's as simple as standing up on the job in support of yourself
310
925719
4610
Belki de tek yapmanız gereken şey kendiniz veya iş arkadaşlarınız için
15:30
or your coworkers.
311
930353
1154
ayağa kalkmak.
15:31
This is up to all of us.
312
931531
1801
Bu hepimize bağlı.
15:33
And number five: invest in women, all right?
313
933654
4477
Ve beşincisi: Kadınlara yatırım yapın.
15:38
(Applause)
314
938155
1148
(Alkış)
15:39
Invest in women as candidates, as changemakers, as leaders.
315
939327
3648
Kadınlara aday, değişimci, lider olarak yatırım yapın.
15:42
Just as an example,
316
942999
1180
Bir örnek,
15:44
in this last election cycle in the United States,
317
944203
2894
ABD'deki son seçim döngüsünde,
15:47
women donated 100 million dollars more to candidates and campaigns
318
947121
4457
kadınlar, aday ve kampanyalara iki yıl öncesine kıyasla
15:51
than they had just two years ago,
319
951602
1868
100 milyon dolar daha fazla bağışladı.
15:53
and a record number of women won.
320
953494
2372
Sonuç olarak rekor sayıda kadın kazandı.
15:55
So just think about that.
321
955890
1243
Bunu bir düşünün.
15:57
(Applause and cheers)
322
957157
1680
(Alkış ve tezahürat)
15:58
So look, sometimes I think that the challenges we face,
323
958861
5081
Bence bazen yüzleştiğimiz zorluklar,
16:03
they seem overwhelming
324
963966
1349
çok ağır görünebilir
16:05
and they seem like they almost can never be solved,
325
965339
3646
ve neredeyse çözülemeyecek gibi gelebilir
16:09
but I think the problems that seem the most intractable
326
969009
3133
ama bence en zorlu görünen sorunlar,
16:12
are the ones that are most important to work on.
327
972166
2270
üzerinde çalışılması en önemli olanlardır.
16:15
And just because it hasn't been figured out yet doesn't mean you won't.
328
975420
3818
Ve henüz anlaşılmamış olması anlamayacağınız anlamına gelmez.
16:19
After all, if women's work were easy,
329
979675
2157
Zaten kadınların işi kolay olsaydı
16:21
someone else would have already been doing it, right?
330
981856
2486
başkası çoktan yapıyor olurdu, değil mi?
16:24
(Laughter)
331
984366
1078
(Kahkahalar)
16:25
But women around the globe, they're on the move,
332
985468
3739
Ama dünyanın etrafında kadınlar hareket hâlindeler
16:29
and they are taking strengths and inspiration from each other.
333
989231
3550
ve birbirlerine güç ve esin kaynağı oluyorlar.
16:32
They are doing things they never could have imagined.
334
992805
2975
Hayal bile edemeyecekleri şeyler yapıyorlar.
16:35
So if we could just take the progress we have made
335
995804
2498
Katettiğimiz bu ilerlemeleri,
16:38
in joining the workforce,
336
998326
1606
iş gücünü,
16:39
in joining business,
337
999956
1475
işletmeleri,
16:41
in joining the educational system,
338
1001455
2049
eğitim sistemini hesaba katarak
16:43
and actually channel that into building true political power,
339
1003528
3726
ve bunu gerçek siyasi güç inşa etmede kullanırsak
16:47
we will reshape this century,
340
1007278
2259
bu yüzyılı yeniden şekillendiririz
16:49
because one of us can be ignored,
341
1009561
2132
çünkü birimiz göz ardı edilebilir,
16:51
two of us can be dismissed,
342
1011717
1786
ikimiz uzaklaştırılabilir
16:53
but together, we're a movement,
343
1013527
2110
ama birlikte biz bir hareketiz
16:55
and we're unstoppable.
344
1015661
1244
ve durdurulamayız.
16:57
Thank you.
345
1017355
1208
Teşekkürler.
16:58
(Applause and cheers)
346
1018587
1786
(Alkış ve tezahüratlar)
17:00
Thank you.
347
1020397
1158
Teşekkürler.
17:01
(Applause)
348
1021579
1301
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7