3 Steps to Build Peace and Create Meaningful Change | Georgette Bennet | TED

79,002 views ・ 2022-12-15

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Burak Yildiz Gözden geçirme: İlker ÖZBAŞ
00:04
What happens when a Syrian refugee,
0
4376
3336
Suriyeli bir mülteci,
00:07
an Israeli aid worker
1
7754
1960
İsrailli bir yardım görevlisi
00:09
and an American Jew walk into a room?
2
9756
3128
ve Amerikalı bir Yahudi bir odaya girerse ne olur?
00:12
(Laughter)
3
12884
1377
(Gülüşmeler)
00:14
No, this is not the start of a really bad joke, I promise.
4
14302
3921
Hayır, bu berbat bir esprinin açılışı falan değil, söz veriyorum.
00:18
This actually happened to me.
5
18640
2377
Bu gerçekte başımdan geçti.
00:21
Starting in 2015,
6
21059
3378
2015 yılından itibaren
00:24
I found myself holding a series of secret meetings
7
24479
3504
kendimi çeşitli Avrupa başkentlerinde
00:28
in various European capitals
8
28024
2253
Suriyeli ve İsrailli sivillerden oluşan
00:30
with a small group of Syrian and Israeli civilians.
9
30318
4505
küçük bir grupla bir dizi gizli toplantı yaparken buldum.
00:35
And we were there to try and figure out how we can get aid to the Syrian people
10
35448
6006
İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana en kötü insani krizi yaşayan
00:41
who were enduring the worst humanitarian crisis since World War II.
11
41454
4964
Suriye halkına nasıl yardım ulaştırabileceğimizi bulmaya çalışıyorduk.
00:47
But how did we end up at this table together?
12
47335
2878
Peki ama nasıl oldu da bu masaya birlikte oturduk?
00:50
After all, Syrians and Israelis are sworn enemies,
13
50255
3628
Ne de olsa Suriyeliler ve İsrailliler birbirlerinin ezeli düşmanı
00:53
and technically they've been in a state of war since 1948.
14
53925
4338
ve teknik olarak 1948′den beri savaş halindeler.
00:58
Yet here we were, literally and figuratively,
15
58805
4213
Yine de biz burada, tam tabirle ve mecazen,
içeri girmenin bir yolunu bulmaya çalışıyorduk.
01:03
trying to find a way in.
16
63018
1876
01:06
And here is the punchline of that bad joke I promised not to tell.
17
66062
4964
İşte anlatmayacağıma dair söz verdiğim o berbat esprinin can alıcı noktası.
01:11
We found it.
18
71067
1126
Bunu bulduk.
01:12
We figured out a way to get aid into Syria through Israel.
19
72944
5964
İsrail üzerinden Suriye’ye yardım götürmenin bir yolunu bulduk.
01:21
Now how did we do that?
20
81077
3128
Peki bunu nasıl yaptık?
01:25
I applied a three-step process
21
85498
2878
Daha önce başka yerlerde de kullandığım
01:28
that I've used in a bunch of other settings,
22
88418
2294
aşamalı bir süreci uyguladım.
01:30
and I'm hoping that those three steps will be useful to any of you
23
90754
5338
Üç adımlık uygulamanın, Ukrayna da dahil olmak üzere,
01:36
who want to do some good
24
96092
1252
bugün karşı karşıya olduğumuz
01:37
in the face of any of the myriad overwhelming conflicts
25
97344
5213
sayısız yoğun çatışma karşısında iyilik yapmak isteyen
01:42
that we're facing today, including Ukraine.
26
102557
3754
herkes adına faydalı olacağını umuyorum.
01:48
So what are my three steps?
27
108146
1960
Peki benim üç adımım neler?
01:51
Find an entry point,
28
111358
2210
Bir giriş noktası bulun,
01:53
identify a gap,
29
113610
2169
bir açıklık saptayın
01:55
and then find something doable with which to fill that gap.
30
115820
4421
ve ardından bu açıklığı kapatmak için kullanılabilir bir yol bulun.
02:00
It sounds pretty simple, right?
31
120283
1877
Kulağa oldukça basit geliyor, değil mi?
02:02
So let me walk you through it.
32
122160
1960
Öyleyse size bunu anlatayım.
02:05
When I read a report on the Syrian war,
33
125080
3295
Suriye savaşı ile ilgili bir yazı okuduğumda,
02:08
it hit me very hard and it felt very personal.
34
128416
4255
bu beni çok etkiledi ve çok yakın hissettirdi.
02:14
I was stunned by the scale of the misery,
35
134506
4087
Yaşanan sefaletin boyutları beni hayrete düşürdü
02:18
and it echoed the suffering of my own family during the Holocaust.
36
138593
4505
ve Yahudi Soykırımı sırasında kendi ailemin çektiği acıları hatırlattı.
02:24
My parents survived concentration camps in Poland and in Hungary,
37
144015
5047
Ailem Polonya ve Macaristan’daki toplama kamplarından kurtuldu.
02:29
and after the war, we had to flee
38
149104
2794
Savaştan sonra kaçmak zorunda kaldık
02:31
and we arrived in the US as stateless refugees.
39
151898
3921
ve vatansız mülteciler olarak ABD’ye geldik.
02:36
So when I saw the destruction of Aleppo,
40
156820
4421
Dolayısıyla Halep’in yıkımını gördüğümde
02:41
I was put in mind of Budapest,
41
161282
2336
aklıma doğduğum
02:43
the city of my birth,
42
163660
2210
bombalanmış şehir olan
02:45
the bombed out city of my birth.
43
165912
2419
Budapeşte geldi.
02:48
And when I read about starvation by siege in Syria,
44
168915
4463
Suriye’de kuşatma nedeniyle yaşanan açlığı okuduğumda,
02:53
I remembered my own mother
45
173378
2085
yiyecek başka bir şey olmadığı için
02:55
who lost a pregnancy lugging a sack of rotten potatoes home
46
175505
5047
bir çuval çürük patatesi eve taşırken
03:00
because there was nothing else to eat.
47
180593
2419
hamileliğini yitiren kendi annemi hatırladım.
03:03
And when I saw the eviscerated and emaciated corpses of Syrians
48
183930
5422
Şam hapishanelerinde işkence görmüş Suriyelilerin iç organları çıkarılmış
03:09
who had been tortured in Damascus prisons,
49
189352
3462
ve bir deri bir kemik kalmış cesetlerini gördüğümde,
03:12
I also saw the walking skeletons of Auschwitz,
50
192856
4045
Auschwitz, Mauthausen ve Bergen-Belsen’in
03:16
Mauthausen and Bergen-Belsen,
51
196943
3045
canlı iskeletleşmiş cesetleri de gördüm;
03:20
where so many of my own family members literally went up in smoke.
52
200029
5089
kendi aile üyelerimin çoğunun resmen yanıp kül olduğu bir yer.
03:25
And when I saw Syrian refugees flooding across borders,
53
205994
5172
Suriyeli mültecilerin sınırlardan akın ettiğini gördüğümde,
03:31
I also recalled my own displacement as a refugee child.
54
211207
5130
mülteci bir çocuk olarak kendi yerinden edilişimi de hatırladım.
03:37
So as one person ...
55
217714
2669
Yani tek bir kişi olarak ...
03:40
As one person, what can you do next?
56
220425
3211
Tek bir kişi olarak, bundan sonra ne yapabilirsiniz?
03:44
When you're confronted with something that you know needs to be changed,
57
224846
5631
Değiştirilmesi gerektiğini bildiğiniz bir şeyle karşı karşıya kaldığınızda,
03:50
you have to find an entry point.
58
230518
2378
bir giriş noktası bulmanız gerekir.
03:53
For me, that was mobilizing a Jewish response
59
233438
4212
Bana göre bu, Yahudilerin verdiği tepkiyi örgütlemek
03:57
and then scaling that up to the interreligious response in the US,
60
237692
4963
ve ardından bunu ABD’de sadece Suriye’ye odaklanan
04:02
focused exclusively on Syria.
61
242697
3045
dinler arası bir tepkiye dönüştürmek oldu.
04:06
It's called the Multifaith Alliance for Syrian Refugees.
62
246284
4129
Adı Suriyeli Mülteciler Konusunda Dinlerarası Birlik.
04:10
And today, we have more than 100 partner organizations.
63
250455
4880
Bugün 100′den fazla ortak kuruluşumuz var.
04:15
(Applause)
64
255877
5464
(Alkış)
04:22
I saw an opportunity to build bridges
65
262217
3128
Hayat kurtarırken aynı zamanda gönül köprüleri
04:25
while also saving lives.
66
265345
2043
kurmak için bir fırsat gördüm.
04:27
And here’s how.
67
267388
1585
İşte böyle.
04:30
The southwest part of Syria was very difficult to access
68
270308
4630
Suriye’nin güneybatı kesimine ulaşmak çok zordu
04:34
because it was surrounded by regime forces.
69
274979
3379
çünkü rejim güçleri tarafından kuşatılmıştı.
04:38
That was a gap.
70
278691
1502
Bu bir açıklıktı.
04:41
Israel shares a border with that part of Syria.
71
281027
3545
İsrail, Suriye’nin bu kısmıyla sınırı paylaşıyor.
04:44
And guess what?
72
284614
1210
Tahmin edin ne oldu?
04:46
It's easy to get aid into southwest Syria
73
286157
3212
Golan Tepeleri’nin İsrail kesiminden
04:49
from the Israeli side of the Golan Heights.
74
289410
3129
Suriye’nin güneybatısına yardım ulaştırmak çok kolay.
04:52
That gave us something doable with which to fill that gap.
75
292580
4463
Bu bize bu açıklığı kapatmak için yapılabilir bir şey verdi.
04:57
All we needed was the how.
76
297418
1877
Tek ihtiyacımız olan nasıl yapılacağıydı.
04:59
And that's why my colleagues and I found ourselves
77
299963
3545
Bu yüzden meslektaşlarım ve ben kendimizi
05:03
in clandestine meetings all over Europe.
78
303508
2836
Avrupa’nın dört bir yanında gizli toplantılarda bulduk.
05:06
We were making the case
79
306803
1835
İsrail’in uluslararası insani yardımın
05:08
that Israel should be used as a staging area
80
308680
3461
dışarıya ulaştırılması amacıyla
05:12
for the outbound delivery of international humanitarian aid.
81
312141
4547
bir toplanma noktası olarak kullanılması gerektiğini savunuyorduk.
05:17
We lobbied the UK Parliament, the EU Parliament,
82
317146
4004
İngiltere Parlamentosu’nda, AB Parlamentosu’nda,
Kanada Parlamentosu’nda lobi faaliyetleri yürüttük.
05:21
the Canadian Parliament.
83
321192
1502
05:22
We banged on doors in Congress.
84
322735
2128
Kongre’de kapıları çaldık.
05:24
We met with every level of government in Israel.
85
324904
2920
İsrail’de hükümetin her kademesiyle görüştük.
05:27
And ...
86
327866
1126
Eee ...
05:30
We got nowhere.
87
330243
1209
Hiçbir yere varamadık.
05:33
But then it happened.
88
333329
1627
Ama sonra olan oldu.
05:35
In September 2016,
89
335331
3045
Eylül 2016′da
05:38
the Israeli government launched Operation Good Neighbor.
90
338418
3670
İsrail hükümeti İyi Komşu Operasyonu’nu başlattı.
05:42
It was now official government policy to open the border
91
342130
4629
Artık diğer ülkelerden gelen yardımların Suriye’ye gönderilmesini
05:46
so that aid from other countries could be facilitated
92
346801
4505
kolaylaştırmak üzere sınırı açmak resmi hükümet politikası
05:51
and sent in to Syria.
93
351347
1669
haline gelmişti.
05:55
So soon after,
94
355143
3086
Çok kısa bir süre sonra,
05:58
once we were able to get Operation Good Neighbor going,
95
358229
5130
İyi Komşu Operasyonu’nu başlattıktan kısa bir süre sonra,
06:03
soon after, enormous cargo containers of aid --
96
363401
3837
birçoğu Suriyeli kuruluşların mallarını taşıyan
06:07
many of them bearing goods from Syrian organizations --
97
367238
4171
devasa yardım konteynerleri İsrail limanlarında
06:11
were being unloaded in Israeli ports
98
371409
2961
İsrail askerleri tarafından
06:14
by Israeli soldiers,
99
374370
2211
boşaltılıyordu,
06:16
sent over to the Golan Heights
100
376623
2002
Golan Tepeleri’ne gönderiliyor
06:18
and from there, our partners on the ground in Syria
101
378625
3128
ve oradan da Suriye’deki
06:21
would pick up the aid and distribute it to an area
102
381794
3295
sahada bulunan ortaklarımız yardımı alıp
06:25
with a population of 1.3 million people.
103
385131
3337
1,3 milyon nüfuslu bir bölgeye dağıtıyorlardı.
06:29
We delivered 120 million dollars of aid this way.
104
389260
3962
Bu yöntemle 120 milyon dolarlık yardım ulaştırdık.
06:33
We supported three medical facilities,
105
393598
2586
Üç tıbbi tesisi ve günde 15.000 ekmek
06:36
a bakery that produced 15,000 pitas a day.
106
396184
4421
üreten bir fırına destek sağladık.
06:41
The Israelis provided water, fuel, electricity.
107
401856
3879
İsrailliler su, yakıt ve elektrik temin etti.
06:46
We shipped medical equipment, ambulances,
108
406277
4088
Tıbbi malzeme, ambulans, yiyecek,
06:50
food, clothing, sanitary kits, medicine,
109
410406
4171
giyecek, sağlık kitleri, ilaç ve ihtiyaç duyulan
06:54
whatever else was needed.
110
414619
1835
diğer her şeyi sevk ettik.
06:56
And by working through local councils,
111
416871
2753
Yerel konseyler aracılığıyla çalışarak
06:59
we were able to help stabilize an entire region.
112
419666
4212
bütün bir bölgenin istikrara kavuşmasına yardımcı olabildik.
07:04
For two years, this was the only part of Syria that worked.
113
424212
4671
İki yıl boyunca Suriye’de işe yarayan tek bölge burası oldu.
07:09
But then, because of an incursion by the regime and its allies,
114
429759
3962
Ancak daha sonra rejim ve müttefiklerinin saldırıları nedeniyle
07:13
that area was completely taken over and destroyed.
115
433763
4087
bu bölge tamamen ele geçirildi ve tahrip edildi.
07:18
But that did not stop us.
116
438601
2127
Ama bu bizi durdurmadı.
07:21
We expanded our deliveries to other hard-to-reach parts of Syria.
117
441187
5839
Dağıtımlarımızı Suriye’nin ulaşılması zor olan
başka bölgelerine de genişlettik.
07:28
Today we have delivered
118
448945
2711
Bugün yaklaşık
07:31
nearly 245 million dollars in aid.
119
451656
4338
245 milyon dolarlık yardım ulaştırdık.
07:36
(Applause)
120
456786
5923
(Alkış)
07:43
It wasn't easy
121
463292
1794
Kolay olmadı
07:45
and it wasn't without hiccups.
122
465128
2085
ve aksaklıklar da yaşanmadı değil.
07:47
But by working with these unlikely partnerships,
123
467797
4254
Ancak bu beklenmedik ortaklıklarla çalışarak,
07:52
we were able to help
124
472093
3045
2,5 milyondan fazla
07:55
more than two and a half million war victims and still counting.
125
475179
5130
savaş kurbanlarına yardım edebildik ve bu sayı hala artıyor.
08:01
(Applause)
126
481185
4088
(Alkış)
08:05
Now, here's the great news.
127
485982
2252
Şimdi, işte harika haber.
08:08
You don't have to go to a war zone to do this.
128
488234
4087
Bunu yapmak için savaş bölgesine gitmenize gerek yok.
08:12
I've applied my formula in a bunch of other settings.
129
492780
3462
Geliştirdiğim formülü başka ortamlarda da uyguladım.
08:16
So let me share a couple of quick stories with you.
130
496242
3378
Bu yüzden sizinle birkaç kısa hikaye paylaşayım.
08:21
Early in my career, 1971, to be exact,
131
501122
4755
Kariyerimin başlarında, tam olarak
08:25
I was living a life of crime.
132
505918
3462
1971′de, bir suç hayatı yaşıyordum.
08:29
Crime prevention, that is.
133
509881
1793
Suç önleme, yani.
08:31
(Laughter)
134
511716
1001
(Gülüşmeler)
08:32
I was also deeply immersed in the women's movement.
135
512717
2878
Ayrıca kadın hareketine de derinlemesine dalmıştım.
08:35
So where could I make a difference?
136
515636
2753
Peki nerede bir fark yaratabilirdim?
08:39
My entry point was the New York City Police Department.
137
519015
4004
Giriş noktam New York Şehri Polis Departmanı oldu.
08:44
Victims of sexual assault were being very badly treated.
138
524145
4254
Cinsel saldırı kurbanlarına çok kötü davranılıyordu.
08:48
That was a gap.
139
528441
1752
Bu bir açıklıktı.
08:50
The doable way to fill that gap
140
530735
2669
Bu açığı kapatmanın yolu
08:53
was to set up the first sex crimes unit in the country.
141
533446
4546
ülkedeki ilk cinsel suçlar birimini kurmaktı.
08:58
Well, today we've got "Law and Order: SVU" to tell us how it's done.
142
538034
4129
Bugün ″Law and Order: SVU″ dizisi bize bunun nasıl yapıldığını anlatacak.
09:02
In fact, they've been telling us how it's done for the past 23 seasons.
143
542205
4254
Aslında, son 23 sezondur bize nasıl yapıldığını anlatıyorlar.
09:06
But back then, back then, this was a new idea.
144
546459
4212
Ama o zamanlar bu yeni bir fikirdi.
09:11
I've done the same thing with large corporations.
145
551589
3337
Ben de aynı şeyi büyük şirketlerle yaptım.
09:15
When the new millennium was approaching,
146
555468
2544
Yeni milenyum yaklaşırken,
09:18
the human resources field was laser-focused on workplace 2000,
147
558054
5088
insan kaynakları alanı, çeşitliliğin kilit bir unsur olduğu
09:23
with diversity being a key goal.
148
563184
2419
insan kaynakları alanı 2000 yılında işyerine odaklandı.
09:26
But religion was very rarely looked at as an aspect of workplace diversity.
149
566312
5339
Ancak din, işyeri çeşitliliğinin bir yönü olarak çok nadiren ele alınıyordu.
09:31
Yet if you looked at the changing demographics,
150
571692
2878
Ancak değişen demografik yapıya baktığınızda
09:34
it was obvious that this was going to be a big issue.
151
574612
3629
bunun büyük bir sorun olacağı aşikardı.
09:38
So that was a gap.
152
578282
1627
Yani bu bir açıklıktı.
09:40
Another organization I founded,
153
580868
2211
Kurduğum bir başka kuruluş olan
09:43
the Tanenbaum Center for Interreligious Understanding,
154
583121
3461
Tanenbaum Dinlerarası Anlayış, büyük şirketlere işyerinde
09:46
found a doable way to fill that gap
155
586582
3754
dini inançlara uyum sağlama konusunda
09:50
by guiding major corporations
156
590336
2586
rehberlik ederek
09:52
in accommodating religious beliefs in the workplace.
157
592964
3628
bu açıklığı kapatmanın yapılabilir bir yolunu buldu.
09:57
Well, it's been a long road to Syria
158
597552
5338
Profesyonel bir değişim danışmanı olarak
10:02
from my early forays as a professional change agent.
159
602890
4255
ilk girişimlerimden Suriye’ye giden uzun bir yol oldu.
10:07
But when I saw the Syrian tragedy unfold,
160
607812
4588
Ancak Suriye’de yaşanan trajediyi gördüğümde,
10:12
a biblical verse, Leviticus 19:16,
161
612441
3587
İncil’deki bir ayet, Levililer 19:16,
10:16
kept reverberating in my brain.
162
616070
2628
beynimde yankılanmaya devam etti.
10:19
"Thou shalt not stand idly by
163
619198
3295
″Halkının arasında onu bunu çekiştirerek dolaşmayacaksın.
10:22
while the blood of your neighbor cries out from the earth."
164
622535
3378
Komşunun canına zarar vermeyeceksin.″
10:26
Well, that's why I got to work.
165
626914
2127
İşte bu yüzden işe koyuldum.
10:29
I hope you will, too.
166
629709
1585
Umarım siz de öyle yaparsınız.
10:32
Thank you.
167
632128
1168
Teşekkür ederim.
10:33
(Applause)
168
633296
4838
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7