It's Time for Infectious Generosity. Here's How | Chris Anderson | TED

135,880 views ・ 2024-01-09

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Ozay Ozaydin Gözden geçirme: esra kurul
00:04
So tonight I want to share with you 10 remarkable stories
0
4209
4504
Bu akşam sizlerle 10 olağanüstü hikayeyi paylaşmak
00:08
and introduce you to the people behind them,
1
8713
3712
ve bu hikayelerin arkasındaki insanları tanıtmak istiyorum,
00:12
because I think collectively they have created a playbook
2
12467
3921
çünkü bence bu hikayeler bir araya gelerek
00:16
for a truly world-changing idea.
3
16429
2837
gerçekten dünyayı değiştirecek bir fikrin kural kitabını oluşturdular.
00:20
It's a new way to think about generosity.
4
20141
4463
Bu, cömertlik hakkında düşünmenin yeni bir yolu.
00:25
Generosity? Come on.
5
25730
2002
Cömertlik mi? Hadi ama.
00:28
I mean, surely that's way too tiny a force
6
28024
2795
Demek istediğim, karşı karşıya olduğumuz çirkin dünyaya
00:30
to pit against the ugly world we're facing.
7
30819
2669
karşı koymak için çok küçük bir güç olduğu kesin.
00:34
Not necessarily.
8
34614
1377
Tam olarak değil.
00:36
You remember this guy?
9
36032
1210
Bu adamı hatırlıyor musunuz?
00:38
This is so small, it's invisible.
10
38034
2294
Bu o kadar küçük ki gözle görünmez.
00:40
But somehow it still found a way to shut down the world economy.
11
40370
4588
Ama bir şekilde dünya ekonomisini durdurmanın bir yolunu buldu.
00:45
Here's the thing.
12
45500
1168
Şöyle bir şey var.
00:46
You don't need to be big to be powerful.
13
46668
2836
Güçlü olmak için büyük olmanıza gerek yok.
00:49
You just need to be infectious.
14
49546
3045
Sadece bulaşıcı olmanız yeterli.
00:52
(Laughter)
15
52591
1418
(Kahkahalar)
00:54
So that's the question we're going to ask this evening.
16
54009
2586
Bu akşam soracağımız soru da bu.
00:56
What would it take to make generosity infectious?
17
56636
3379
Cömertliği bulaşıcı hale getirmek için ne gerekir?
01:00
Can we actually picture a world
18
60056
1502
Birbirimize öfke, üzüntü ve korku bulaştırmak yerine,
01:01
where instead of infecting each other with anger and upset and fear,
19
61558
4212
gezegenin dört bir yanında nezaket dalgaları yarattığımız bir dünya
01:05
we're sparking waves of kindness across the planet?
20
65770
3587
hayal edebilir miyiz?
01:09
So I feel like I've been wrestling with this question,
21
69983
4755
Sanki hayatım boyunca şu ya da bu şekilde
01:14
in one form or another, pretty much my whole life.
22
74779
3671
bu soruyla boğuşmuşum gibi hissediyorum.
01:18
How can you be generous?
23
78491
3087
Nasıl cömert olabilirsiniz?
01:22
I think my mother is to blame, I'm going to say, for this.
24
82621
4212
Sanırım bunun için annemi suçlayacağım.
01:27
Here we go, that's ... littlun's me.
25
87459
2377
İşte başlıyoruz, bu ... küçük çocuk benim.
01:30
Every day my mother showed us
26
90420
3086
Annem her gün bize
son derece cömert olmanın nasıl bir şey olduğunu gösterdi.
01:33
what it was like to be just deeply generous.
27
93548
2669
01:36
She's an extraordinary woman.
28
96926
1419
Olağanüstü bir kadındı.
01:38
And also a really hard act to follow,
29
98345
2961
Aynı zamanda takip etmesi gerçekten zor biriydi,
01:41
because my whole life,
30
101348
1126
çünkü hayatım boyunca
01:42
I've been wrestling with this need to want to be generous,
31
102515
2711
cömert olmayı isteme ihtiyacıyla boğuştum,
01:45
but feeling often like this onerous burden.
32
105268
3587
ama çoğu zaman kendimi ağır bir yük altında hissettim.
01:50
In 2006, something remarkable happened.
33
110815
3420
2006 yılında olağanüstü bir şey oldu.
01:54
I'd recently taken over leadership of this weird
34
114235
2837
Kısa bir süre önce TED adlı bu tuhaf ama harika konferansın
01:57
but wonderful conference called TED,
35
117072
2085
liderliğini devralmıştım ve birdenbire,
01:59
and suddenly we were in a position where we could, if we wanted to,
36
119199
3420
eğer istersek, bu yeni teknoloji olan
02:02
give away all our content online
37
122661
2711
online video sayesinde
02:05
because of this new technology, online video.
38
125372
3420
tüm içeriğimizi online olarak dağıtabileceğimiz bir konuma gelmiştik.
02:08
But should we do that?
39
128833
1126
Ama bunu yapmalı mıydık?
02:10
We were worried that it would kill the conference
40
130001
2795
Bunun bağlı olduğumuz konferansı öldüreceğinden
02:12
that we depended on.
41
132796
1167
endişe ediyorduk.
02:14
So I think it was my mother's voice in my head,
42
134005
2378
Sanırım annemin kafamın içindeki sesi
02:16
combined with a very brave group of people around me
43
136383
3712
ve etrafımdaki çok cesur bir grup insan
02:20
that gave clarity on this.
44
140136
1961
bu konuya açıklık getirdi.
02:22
We decided to start posting TED Talks
45
142138
2461
TED Konuşmalarını yayınlamaya karar verdik
02:24
and were kind of stunned at what happened.
46
144641
2586
ve olanlar karşısında şaşkına döndük.
02:27
TED went viral.
47
147268
1710
TED viral oldu.
02:29
Suddenly our little website was being hit by millions of people.
48
149688
3712
Birdenbire küçük web sitemizi milyonlarca kişi ziyaret etmeye başladı.
02:33
And thousands of volunteer translators took TED into 100 languages.
49
153400
4296
Binlerce gönüllü çevirmen TED'i 100 dile taşıdı.
02:37
This was really beyond exciting,
50
157737
2628
Bu gerçekten heyecan vericiydi
02:40
and it inspired us to double down on generosity
51
160407
2669
ve cömertliğimizi iki katına çıkarmamız
02:43
and to start giving away our brand.
52
163076
2794
ve markamızı dağıtmaya başlamamız için bize ilham verdi.
02:46
Well, we thought we could let volunteers anywhere in the world run TED events,
53
166621
5464
Dünyanın herhangi bir yerindeki gönüllülerin TED düzenlemesine
izin verebileceğimizi düşündük,
02:52
but just using the label TEDx.
54
172127
2627
ama sadece TEDx etiketini kullanarak.
02:54
Seemed a little risky,
55
174754
1335
Biraz riskli görünüyordu,
02:56
it actually was.
56
176089
1168
aslında öyleydi de.
02:57
But it led to an explosion of incredible events,
57
177298
4338
Ama bu inanılmaz etkinliklerin patlamasına yol açtı,
03:01
things like giant theaters, far-flung cities,
58
181678
3962
dev tiyatrolar, uzak şehirler,
03:05
venues that we never could have imagined actually ourselves doing.
59
185682
4212
aslında kendimizin yapmayı asla hayal edemeyeceğimiz mekanlar gibi şeyler.
03:09
We went to churches,
60
189936
2795
Kiliseler,
03:12
mountains,
61
192772
2127
dağlar,
03:14
prisons several times,
62
194899
1752
birkaç kez hapishaneler,
03:16
a refugee camp
63
196693
1334
bir mülteci kampı
03:18
and then football stadiums.
64
198069
1877
ve ardından statlara gittik.
03:19
This was mind-blowing to us.
65
199988
2544
Bu bizim için akıl almaz bir şeydi.
03:22
And if you think about it,
66
202532
1251
Eğer düşünürseniz,
03:23
we just gave away our brand.
67
203825
2586
biz sadece markamızı dağıttık.
03:26
And tens of thousands of volunteers around the world gave their time,
68
206786
4797
Dünya çapında on binlerce gönüllü bunu yapmak için
03:31
their energy, their talent, their financial risk to do this.
69
211583
4379
zamanlarını, enerjilerini, yeteneklerini ve finansal risklerini verdi.
03:36
It was mind-blowing.
70
216004
1126
Akıl almaz bir şeydi.
03:37
It led to 200,000 TEDx videos being produced,
71
217172
2627
Bu sayede 200.000 TEDx videosu üretildi
03:39
a billion views annually.
72
219841
1668
ve yılda bir milyar kez izlendi.
03:41
So it got me thinking that ...
73
221926
4046
Bu da beni düşündürdü...
03:47
in this connected era, the rules around what we hold on to
74
227265
3128
Bu bağlantılı çağda, neyi elimizde tuttuğumuz
03:50
and what we give away had fundamentally changed.
75
230435
2794
ve neyi verdiğimizle ilgili kurallar temelden değişti.
03:53
I mean, think about it.
76
233813
1377
Yani, bir düşünün.
03:55
It's much easier now to give away things that really matter to people
77
235231
5047
İnsanlar için gerçekten önemli olan şeyleri temelde sınırsız ölçekte vermek
04:00
at basically limitless scale,
78
240278
2461
artık çok daha kolay
04:02
and those gifts carry with them
79
242781
1668
ve bu hediyeler çağımızın
04:04
the most important currency of our age, reputation.
80
244491
3753
en önemli para birimi olan itibarı da beraberinde taşıyor.
04:09
So this made me think that maybe the new mantra
81
249913
3712
Bu da bana bağlantılı çağın yeni mantrasının
04:13
for the connected age should be something like this:
82
253666
2962
belki de şöyle bir şey olması gerektiğini düşündürdü:
04:17
"Be brave.
83
257003
1168
"Cesur olun.
04:18
Give what you can,
84
258171
1168
Elinizden geleni yapın,
04:19
and then be absolutely amazed at what happens next."
85
259380
2920
ve sonra ne olacağına kesinlikle şaşırın."
04:22
I don't think this is just a mantra for TED.
86
262342
2085
Bunun sadece TED için bir mantra olduğunu düşünmüyorum.
04:24
I think this is a mantra for every organization
87
264427
2795
Bence bu her kuruluş için
04:27
and actually for every individual.
88
267263
2711
ve aslında her birey için bir mantra.
04:30
Well how so, how so?
89
270475
1585
Peki nasıl yani?
04:33
Well, the first piece of good news is an underreported human trait.
90
273144
5923
İyi haberlerin ilki, az rapor edilen bir insan özelliği.
04:39
Kind of a weird thing when you step back and think about it.
91
279108
3212
Bir adım geri atıp düşündüğünüzde biraz garip bir şey.
04:42
Now, I want to introduce you to Lydia Tarigan,
92
282320
3045
Şimdi sizi Endonezya’dan aramıza katılan
Lydia Tarigan ile tanıştırmak istiyorum.
04:45
who's with us here from Indonesia.
93
285406
1627
04:47
Lydia, so good to see you.
94
287033
1418
Lydia, seni görmek çok güzel.
04:48
Two years ago, something weird happened to her.
95
288451
2211
İki yıl önce başına garip bir şey geldi.
04:50
She was gifted 10,000 dollars
96
290703
1877
Tuhaf bir sosyal deneyin parçası olarak,
04:52
by an anonymous donor couple on the internet
97
292622
2586
internet üzerinden anonim bir bağışçı çift tarafından
04:55
as part of a weird social experiment.
98
295250
2335
kendisine 10.000 dolar hediye edildi.
04:57
An economist might predict that she would spend it on herself.
99
297585
3754
Bir ekonomist bu parayı kendine harcayacağını düşünebilir.
05:01
That's what rational agents do.
100
301381
1501
Mantıklı aktörler böyle düşünür.
05:02
It is not what happened.
101
302882
1335
Ama öyle olmadı.
05:04
Instead, she stunned three of her co-workers with huge gifts.
102
304259
5005
Bunun yerine, üç iş arkadaşını büyük hediyelerle şaşkına çevirdi.
05:09
She gave to flood victims in Indonesia,
103
309305
3087
Endonezya’daki sel mağdurlarına,
bir hayvan kurtarma derneğine ve Dünya Vahşi Yaşam Fonu’na bağışta bulundu.
05:12
to a pet rescue charity, to the World Wildlife Fund.
104
312433
3129
05:15
She paid for expensive medical checks for her family.
105
315562
3003
Ailesi için pahalı tıbbi kontroller yaptırdı.
05:18
She basically spent very little of that money on herself.
106
318606
3796
Aslında bu paranın çok azını kendisi için harcadı.
05:22
Lydia, thank you, you're extraordinary.
107
322443
1877
Lydia, teşekkür ederim, sen olağanüstüsün.
05:24
And also, you are not alone.
108
324362
1960
Ayrıca yalnız da değilsin.
05:26
This experiment that Lydia was part of
109
326322
2920
Lydia’nın parçası olduğu bu deney,
05:29
was conducted by social psychology professor Elizabeth Dunn, who's with us.
110
329284
5088
bizimle birlikte olan sosyal psikoloji profesörü
Elizabeth Dunn tarafından gerçekleştirildi.
05:34
It was done in partnership with TED.
111
334414
1751
TED ile ortaklaşa yapıldı.
05:36
And it started with this crazy tweet.
112
336165
1794
Bu çılgın tweet ile başladı.
05:37
What happened is that 200 people,
113
337959
1585
Ne olduğunu bilmeyen 200 kişi,
05:39
who did not know what they were signing up for,
114
339544
2210
dolandırıcılığın son noktası sayılabilecek
05:41
received what was kind of the ultimate scam email.
115
341754
3129
bir e-posta aldı.
05:45
"Congratulations!
116
345925
1126
“Tebrikler!
05:47
We would like to wire 10,000 dollars into your PayPal account,
117
347093
3670
PayPal hesabınıza 10.000 dolar havale etmek istiyoruz,
05:50
no questions asked. OK?"
118
350805
1502
soru sormak yok. Tamam mı?”
05:53
So eventually they took the money,
119
353850
1668
Sonunda parayı aldılar
05:55
and what happened next was amazing.
120
355560
2669
ve sonrasında olanlar inanılmazdı.
05:58
On average, across those people, across countries,
121
358271
3086
Ortalama olarak, bu insanlar arasında, ülkeler arasında,
06:01
more than two thirds of that money was given away generously
122
361357
5047
bu paranın üçte ikisinden fazlası cömertçe
06:06
to family, to friends, to strangers, to a huge variety of causes.
123
366446
4921
aileye, arkadaşlara, yabancılara, çok çeşitli amaçlara verildi.
06:11
Two-thirds.
124
371367
1252
Üçte ikisi.
06:13
Liz and her team recently published a paper about this,
125
373661
3295
Liz ve ekibi kısa bir süre önce bu konuda bir makale yayınladılar
06:16
and it led to headlines like this.
126
376998
2669
ve bu makale aşağıdaki gibi manşetlere yol açtı.
06:19
So it turns out that we are wired,
127
379667
2920
Görünen o ki, biz insanlar
06:22
we human beings are wired to respond to generosity with generosity.
128
382587
4421
cömertliğe cömertlikle karşılık vermek üzere yaratılmışız.
06:27
Now, in the connected age, that's pretty promising right?
129
387008
3587
Şimdi, bağlantı çağında, bu oldukça umut verici değil mi?
06:30
Now there are many ways, of course, to give, rather than just money.
130
390929
3211
Elbette sadece para vermek yerine, bağış yapmanın pek çok yolu var.
06:34
Many of the most beautiful gifts are gifts of time and attention
131
394182
4880
En güzel hediyelerin birçoğu zaman, ilgi,
06:39
and hospitality and access
132
399062
2961
misafirperverlik, erişim
06:42
and just simple acts of human kindness.
133
402065
3044
ve basit insani nezaket eylemleridir.
06:45
But all of them start right here with a generosity mindset,
134
405109
4964
Ancak bunların hepsi tam da burada cömertlik zihniyetiyle,
06:50
a willingness to pay attention to something
135
410114
2294
normalde dikkat etmeyeceğiniz bir şeye
06:52
that you wouldn't ordinarily pay attention to.
136
412450
2377
dikkat etme isteğiyle başlar.
06:55
So you're walking down the street,
137
415828
2086
Yani sokakta yürüyorsunuz,
06:57
you notice out of the corner of your eye someone in need,
138
417914
3253
göz ucuyla ihtiyacı olan birini fark ediyorsunuz,
07:01
do you turn and look at them?
139
421167
1919
dönüp ona bakıyor musunuz?
Aslında bunu yapmak şaşırtıcı derecede rahatsız edicidir.
07:03
It's actually surprisingly uncomfortable to do that.
140
423086
2460
07:05
We usually don't.
141
425588
1752
Genelde yapmayız.
07:07
John Sweeney was in this situation.
142
427382
2294
John Sweeney de bu durumdaydı.
07:09
John's with us from Ireland, hello, John.
143
429717
2002
John İrlanda’dan bizimle birlikte, merhaba John.
07:11
A few years ago, he was walking down the street,
144
431719
2253
Birkaç yıl önce sokakta yürürken
07:13
and he noticed a woman in need.
145
433972
1543
ihtiyacı olan bir kadın fark etti.
07:15
He brought his generosity mindset to this.
146
435515
2711
Cömertlik zihniyetini bu olaya da yansıttı.
07:18
He turned, he looked at her,
147
438267
2002
Döndü, kadına baktı
07:20
he got in a conversation.
148
440311
1543
ve sohbet etmeye başladı.
07:21
He ended up buying her a hot drink, a hot meal.
149
441896
3253
Sonunda ona sıcak bir içecek ve sıcak bir yemek ısmarladı.
07:25
She said to him,
150
445984
1167
Kadın ona,
07:27
"It meant the world to me that you stopped and talked to me."
151
447151
3754
“Durup benimle konuşman benim için dünyalara bedeldi” dedi.
07:31
And it turned out, it meant the world to him as well.
152
451823
2502
Meğer onun için de dünyalara bedelmiş.
07:34
He posted about this on Facebook.
153
454367
1752
Bunu Facebook’ta paylaştı.
07:36
That post went viral.
154
456160
2503
Bu paylaşım viral oldu.
07:38
It sparked countless acts of generosity right across Ireland
155
458705
4379
İrlanda’nın dört bir yanında hem yetişkinlerden hem de çocuklardan gelen
07:43
from adults and children alike.
156
463084
2461
sayısız cömertlik eylemine yol açtı.
07:45
John's whole life is anchored in generosity.
157
465586
2086
John’un tüm hayatı cömertlik üzerine kurulu.
07:47
He's the founder of Suspended Coffees.
158
467672
3128
Kendisi Suspended Coffees’in kurucusu.
07:50
It makes it really easy for cafes anywhere to allow their customers
159
470842
3879
Herhangi bir yerdeki kafelerin, müşterilerinin bir yabancı için
07:54
to buy an extra cup of coffee for a stranger.
160
474762
3837
fazladan bir fincan kahve almasını gerçekten kolaylaştırıyor.
07:59
There's a whole world out there of caffeinated kindness.
161
479517
2961
Dışarıda kafeinli nezaketle dolu koca bir dünya var.
08:02
(Laughter)
162
482520
1126
(Kahkahalar)
08:04
Now, what is it that makes something go viral?
163
484188
4505
Peki, bir şeyi viral hale getiren şey nedir?
08:10
The first thing to say is that the difference between
164
490737
3753
Söylenmesi gereken ilk şey, bulaşıcı olmayan ile
08:14
non-infectious and infectious is less than you think.
165
494490
3003
bulaşıcı olan arasındaki farkın düşündüğünüzden daha az olduğudur.
08:17
The math here is really quite extraordinary.
166
497827
2085
Buradaki matematik gerçekten oldukça sıra dışı.
08:19
Think of it this way -- if 10 people hear of an inspiring story
167
499912
4004
Şöyle düşünün; eğer 10 kişi ilham verici bir hikaye duyarsa
08:23
and they're inspired to share it, on average, with nine other people,
168
503958
4171
ve bunu ortalama dokuz kişiyle paylaşmak için ilham alırlarsa,
08:28
that story actually will pretty quickly fizzle away.
169
508171
2836
bu hikaye aslında oldukça hızlı bir şekilde yok olacaktır.
08:31
But if it's just that bit more compelling and they share it with 11 other people
170
511591
4504
Ancak hikaye biraz daha ilgi çekiciyse ve bunu 11 kişiyle daha paylaşırlarsa
08:36
and that pattern continues,
171
516137
1919
ve bu durum devam ederse,
08:38
that story goes viral.
172
518056
1710
o hikaye viral hale gelir.
08:40
So just a small difference in infectiousness
173
520475
2919
Yani bulaşıcılıktaki küçük bir fark,
08:43
can actually lead to a thousands-fold difference in impact.
174
523436
4338
etkide binlerce katlık bir farka yol açabilir.
08:47
Wow.
175
527774
1167
Vay canına.
08:49
So what is it that could cause that small increase in infectiousness?
176
529734
5088
Peki bulaşıcılıktaki bu küçük artışa neden olabilecek şey nedir?
08:54
Is it just like, lucky timing?
177
534864
2544
Şanslı zamanlama gibi bir şey mi?
08:58
Well, luck and timing probably play a part,
178
538201
2627
Şans ve zamanlama muhtemelen bir rol oynar, ancak
09:00
but I want to share with you three things that I think make a big difference.
179
540870
3754
büyük bir fark yarattığını düşündüğüm üç şeyi sizinle paylaşmak istiyorum.
09:04
Here's the first, unlocking authentic human emotion.
180
544624
3920
İşte ilki, gerçek insan duygularının kilidini açmak.
09:08
This, of course, is how the dark side of the internet works,
181
548586
3378
Elbette internetin karanlık yüzü bu şekilde işliyor;
09:11
emotions like fear and anger and outrage and so forth spread.
182
551964
2962
korku, öfke, kızgınlık ve benzeri duygular yayılıyor.
09:14
But positive emotion can also spread virally and often in the simplest ways.
183
554926
6006
Ancak olumlu duygular da viral olarak ve genellikle en basit yollarla yayılabilir.
09:20
Catherine Barrett, who's with us from Australia,
184
560973
2670
Avustralya’dan bizimle birlikte olan Catherine Barrett
09:23
discovered this in the early days of the pandemic.
185
563684
2586
bunu pandeminin ilk günlerinde keşfetti.
09:26
She posted this picture on Facebook.
186
566312
2711
Bu fotoğrafı Facebook’ta paylaştı.
09:29
It was just of a box of tissues
187
569065
1960
Bir komşusunun apartmanına bıraktığı
09:31
that a neighbor had left in her building saying,
188
571067
2878
bir kutu mendil resmiydi
09:33
if anyone needs a cry,
189
573986
1669
ve “ağlamaya ihtiyacı olan varsa
09:35
basically, take one.
190
575696
1585
bir tane alsın” diyordu.
09:37
Box of tissues.
191
577323
1168
Bir kutu mendil.
09:38
But it moved Catherine, she posted this.
192
578533
1918
Ama Catherine’i etkiledi ve bunu paylaştı.
09:40
Turns out a lot of other people had amazing stories to share.
193
580451
3962
Başka pek çok insanın paylaşacak harika hikayeleri olduğu ortaya çıktı.
09:44
500,000 people joined this group.
194
584413
3170
500,000 kişi bu gruba katıldı.
09:47
She called it The Kindness Pandemic.
195
587583
2044
Buna “İyilik Salgını” adını verdi.
09:49
It's still going to this day.
196
589627
1960
Bugün hala devam ediyor.
09:51
You cannot go there without wanting to re-evaluate
197
591629
3504
Kendi hayatınızda cömertliğin rolünü
09:55
the role of generosity in your own life.
198
595133
2794
yeniden değerlendirmek istemeden oraya gidemezsiniz.
09:58
I think that the world is teeming with stories of kindness like we've heard.
199
598261
5005
Bence dünya bizim duyduğumuz gibi iyilik hikayeleriyle dolu.
10:03
They're often under the radar,
200
603266
1459
Genellikle radara yakalanmıyorlar,
10:04
we miss them.
201
604725
1252
onları gözden kaçırıyoruz.
10:06
And it's a tragedy that we do, because if you could see them,
202
606018
2878
Bu da çok yazık, çünkü onları görebilseydik,
10:08
I think we would discover that actually is a truer picture of us, of humans,
203
608896
3671
aslında bizim, insanların, sık sık okuduğumuz haberlerden
daha doğru bir resmi olduğunu keşfedeceğimizi düşünüyorum.
10:12
than the news we often read.
204
612567
2752
10:15
Here's the second driver: creativity.
205
615903
2419
İşte ikinci itici güç: yaratıcılık.
10:18
The wilder the better.
206
618364
1585
Ne kadar vahşi o kadar iyi.
10:20
So let's see.
207
620950
1168
Bir bakalım.
10:22
Let's say you want to tidy up your neighborhood,
208
622118
2294
Diyelim ki mahallenizi toparlamak istiyorsunuz,
10:24
so you organize some volunteers to go out and do that,
209
624453
2545
bu yüzden dışarı çıkıp bazı gönüllüler topluyorsunuz
10:26
and you capture on video for social media.
210
626998
2502
ve sosyal medya için videoya çekiyorsunuz.
10:29
Well, a group of friends in Japan did that,
211
629542
2461
Japonya’da bir grup arkadaş bunu yaptı
10:32
except their video looked like this.
212
632044
2586
ama videoları şuna benziyordu.
10:35
If you pick up litter the samurai way,
213
635381
1960
Eğer çöpleri samuray yöntemiyle toplarsanız,
10:37
it's no surprise that millions of people are going to view this video.
214
637383
3629
milyonlarca insanın bu videoyu izlemesi sürpriz olmaz.
10:41
This thing sparked new groups across Japan and beyond.
215
641053
4797
Bu şey Japonya ve ötesinde yeni grupları ateşledi.
10:45
Creativity.
216
645892
1167
Yaratıcılık.
10:47
And there are fantastic examples of creativity
217
647059
3462
Fransız sanatçı Ememem’in çukurları ve diğer kentsel çürüme örneklerini
10:50
that's gone viral everywhere,
218
650563
1460
şehirleri aydınlatacak şekilde
10:52
like the French artist Ememem's glorious fixing of potholes
219
652023
4880
görkemli bir şekilde onarması gibi
10:56
and other examples of urban decay in a way that lights up cities.
220
656944
4380
her yerde viral hale gelen harika yaratıcılık örnekleri var.
11:01
Or the Brazilian street artist Mundano,
221
661365
3212
Ya da çöp toplayıcılarının arabalarını
11:04
who repainted the carts of trash pickers,
222
664619
3795
yeniden boyayarak onlara saygınlık, gurur
11:08
giving them dignity and pride and visibility.
223
668414
3587
ve görünürlük kazandıran Brezilyalı sokak sanatçısı Mundano gibi.
11:12
And it sparked a movement, moved out to several other countries.
224
672001
3921
Bu bir hareket başlattı, başka ülkelere de yayıldı.
11:15
Whatever we do,
225
675922
1876
Her ne yaparsak yapalım,
11:17
if we can spark people's imagination as well as their hearts,
226
677840
3587
insanların kalplerinin yanı sıra hayal güçlerini de harekete geçirebilirsek,
11:21
it will increase the efforts of our generosity.
227
681427
3754
bu cömertlik çabalarımızı artıracaktır.
11:25
Here's the third driver: courage.
228
685223
2377
İşte üçüncü itici güç: cesaret.
11:27
Daryl Davis, he's an extraordinary man.
229
687975
2044
Daryl Davis, olağanüstü bir adam.
11:30
He grew up wondering why it was
230
690061
2836
Ülkesi Amerika’da bazı insanların
11:32
that some people in his country, America, hated him
231
692939
2460
sırf derisinin rengi nedeniyle
kendisinden neden nefret ettiğini merak ederek büyümüş.
11:35
just because of the color of his skin.
232
695399
1919
11:37
He reached out to the local leader of the Ku Klux Klan
233
697318
3629
Ku Klux Klan’ın yerel liderine ulaştı
11:40
and invited him to a meeting.
234
700988
1669
ve onu bir toplantıya davet etti.
11:43
As you can imagine, quite a tense meeting.
235
703407
2753
Tahmin edebileceğiniz gibi, oldukça gergin bir toplantı oldu.
11:46
Somehow they continued to meet,
236
706619
1835
Bir şekilde görüşmeye devam ettiler,
11:48
Daryl even attended KKK rallies.
237
708454
3420
Daryl KKK mitinglerine bile katıldı.
11:51
To cut a long story short,
238
711916
1251
Uzun lafın kısası,
11:53
he eventually persuaded more than 200 people to leave the KKK.
239
713209
4212
sonunda 200′den fazla kişiyi KKK’dan ayrılmaya ikna etti.
11:57
Now, can you imagine why it is
240
717713
1710
Şimdi, bu hikayenin
11:59
that that story received global media coverage?
241
719465
2920
neden dünya medyasında yer aldığını hayal edebiliyor musunuz?
12:02
Because of his astonishing courage.
242
722969
1876
Çünkü onun şaşırtıcı cesareti sayesinde.
12:04
And his courage meant that millions of people got to discover
243
724887
3712
Onun cesareti sayesinde milyonlarca insan,
12:08
this essential act of generosity for the divided times that we're in,
244
728641
3503
içinde bulunduğumuz bölünmüş zamanlar için çok önemli olan
12:12
bridging: the willingness to listen with respect to our enemies.
245
732186
5047
bu cömertlik eylemini, düşmanlarımızı saygıyla dinleme isteğini keşfetti.
12:17
Whatever type of generosity we do, if we can be braver, it will go farther.
246
737775
4213
Ne tür bir cömertlik yaparsak yapalım, eğer daha cesur olabilirsek,
daha etkili olacaktır.
12:22
What happens if you combine all three of those things:
247
742321
2920
Bu üç şeyi birleştirirseniz ne olur:
12:25
emotion, creativity, courage?
248
745283
1918
duygu, yaratıcılık, cesaret?
12:27
Well, then all bets are off.
249
747243
2377
İşte o zaman tüm bahisler kapanır.
12:29
Amy Wolf knows this.
250
749620
1335
Amy Wolf bunu biliyor.
12:30
Great to see you, Amy.
251
750955
1209
Seni görmek harika, Amy.
12:32
So, Amy, read the suicide statistics in her hometown a few years ago
252
752206
3962
Amy, birkaç yıl önce memleketindeki intihar istatistiklerini okuyunca
dehşete düşmüş ve bu konuda bir şeyler yapmaya karar vermiş.
12:36
and was horrified by them, decided to do something about it.
253
756210
2836
12:39
She ordered 20 signs like this.
254
759046
3170
Bunun gibi 20 tabela sipariş etti.
12:42
Found the courage to go and knock on doors.
255
762258
2169
Gidip kapıları çalacak cesareti buldu.
12:44
Surprisingly, everyone was willing to put them up in their gardens,
256
764468
3170
Şaşırtıcı bir şekilde, herkes bunları bahçelerine,
12:47
in their yards.
257
767638
1168
avlularına asmaya istekliydi.
12:48
And the pictures of this blew up on social media.
258
768806
2336
Fotoğrafları sosyal medyada patladı.
12:51
Today, these signs have appeared in every state in America
259
771142
4421
Bugün bu tabelalar Amerika’nın her eyaletinde
12:55
and in dozens of countries beyond.
260
775563
2002
ve onlarca ülkede görülüyor.
12:57
They have inspired kindness.
261
777606
1585
İyiliğe ilham verdiler.
12:59
And yes, they've actually saved lives.
262
779233
1835
Evet, gerçekten de hayat kurtardılar.
13:01
Amy has amazing stories.
263
781110
2711
Amy’nin inanılmaz hikayeleri var.
13:04
Or take Dylan Marron, who's here.
264
784196
2419
Ya da burada bulunan Dylan Marron’u ele alalım.
13:06
Dylan somehow found it in him to reach out
265
786657
2795
Dylan bir şekilde sosyal medyadaki
13:09
to his most obnoxious critics on social media
266
789493
2962
en iğrenç eleştirmenlerine ulaşmayı
ve onları kendisiyle sohbet etmeye davet etmeyi başardı.
13:12
and invite them to have a conversation with him.
267
792455
2252
13:14
It led to an incredibly powerful podcast series that's been seen
268
794749
4254
Bu sayede inanılmaz güçlü bir podcast serisi ortaya çıktı
13:19
and has inspired millions of people.
269
799045
2252
ve milyonlarca insana ilham verdi.
13:21
Or take Joshua Coombes.
270
801339
1710
Ya da Joshua Coombes’u ele alalım.
13:23
He is a hairdresser who has been giving free haircuts
271
803090
3921
Kendisi, sokakta ihtiyacı olan insanlara ücretsiz saç kesimi yapan,
13:27
to people on the street who needed them,
272
807011
2586
çoğu zaman hayatlarında büyük bir fark yaratan
13:29
often making a huge difference to their lives
273
809597
2127
ve Hiçbir Şey İçin Bir Şey Yap adlı
13:31
and sparking a beautiful movement called Do Something for Nothing.
274
811766
4004
güzel bir hareket başlatan bir kuafördür.
13:35
In each case,
275
815770
1167
Her bir örnekte,
13:36
authentic human emotion has been amplified
276
816979
2878
gerçek insani duygular yaratıcılık
13:39
by creativity and courage.
277
819899
1585
ve cesaretle güçlendirilmiştir.
13:41
No wonder these initiatives have blown up so beautifully.
278
821525
4046
Bu girişimlerin bu kadar güzel bir şekilde patlamasına şaşmamalı.
13:46
Now, sometimes when I give these stories, people's reaction is to nitpick a bit.
279
826197
4880
Şimdi, bazen bu hikayeleri anlattığımda insanların tepkisi kusur bulmak oluyor.
13:51
It's like they go, "Well, you know,
280
831077
2419
Sanki “Aslında burada
13:53
they didn't actually address the underlying problem here."
281
833537
3128
temel sorunu ele almamışlar” diyorlar.
13:56
Or "Maybe their motivation was a little bit mixed."
282
836707
2461
Ya da “Belki de motivasyonları biraz karışıktı.”
13:59
Or "Philanthropy is just rich people trying to solve their consciences."
283
839168
6048
Ya da “Hayırseverlik sadece zenginlerin vicdanlarını rahatlatmaya çalışmasıdır.”
14:05
Stop it.
284
845925
1209
Kesin şunu.
14:07
Just stop that.
285
847176
1251
Kesin şunu.
14:08
Stop looking for the bad in people.
286
848469
2461
İnsanların içindeki kötülüğü aramayı bırakın.
14:10
Let's look for the good in people.
287
850971
1627
İnsanların içindeki iyiliği arayalım.
14:12
If perfection is your filter,
288
852640
2043
Eğer filtreniz mükemmellikse,
14:14
you'll end up seeing nothing good and doing nothing good.
289
854725
4296
iyi olan hiçbir şeyi göremez ve iyi olan hiçbir şeyi yapamazsınız.
14:19
Now, the thing about infectious generosity is that you never know
290
859063
4838
Şimdi, bulaşıcı cömertlikle ilgili olan şey,
bunun ne kadar süreceğini
14:23
how long it will travel and what the results might be.
291
863943
3128
ve sonuçlarının ne olabileceğini asla bilememenizdir.
14:27
It was only last year that I met Supriya Paul.
292
867822
3795
Supriya Paul ile daha geçen yıl tanıştım.
14:31
So she told me this amazing story that 10 years earlier,
293
871659
3086
Bana 10 yıl önce
14:34
she was studying to be an accountant
294
874787
1752
muhasebeci olmak için eğitim alırken
14:36
when she and her friend Shobhit
295
876539
3295
arkadaşı Shobhit ile birlikte
14:39
watched this classic video by Sir Ken Robinson.
296
879875
3337
Sir Ken Robinson’ın bu klasik videosunu izlediklerini anlattı.
14:43
They were inspired by it and they wondered,
297
883212
2044
Videodan ilham almışlar
ve “Hindistan’da böyle bir şey yapabilir miyiz?” diye merak etmişler,
14:45
"Could we do something like this in India,"
298
885256
2043
14:47
especially for those in India outside the normal education systems?
299
887341
3295
özellikle de normal eğitim sistemlerinin dışında kalanlar için.
14:50
So they created kind of, to her father's dismay initially,
300
890678
3378
Böylece, başlangıçta babasını dehşete düşüren
14:54
Josh Talks.
301
894098
1376
Josh Talks’u yaratmışlar.
14:55
Josh Talks has been described as India's TED Talks,
302
895474
2711
Josh Talks, Hindistan’ın TED Talks’u olarak tanımlanıyor
14:58
and I am absolutely fine with that.
303
898227
2920
ve ben de bundan kesinlikle memnunum.
15:01
They have taken this thing to incredible scale, incredible scale.
304
901188
3087
Bu işi inanılmaz bir boyuta taşıdılar, inanılmaz bir boyuta.
15:04
There's like 100 million people viewing these regularly
305
904316
4380
Dünyanın en kalabalık ülkesinde
yaklaşık 100 milyon kişi düzenli olarak bunları izliyor.
15:08
in the world's most populous country.
306
908696
2419
15:11
If TED had achieved nothing other than prompt Josh Talks,
307
911657
3504
Eğer TED Josh Talks’u harekete geçirmekten başka bir şey yapmamış olsaydı,
15:15
this whole thing would be worthwhile.
308
915202
2336
tüm bunların bir anlamı olmazdı.
15:17
So friends, this is a battle I think we can win.
309
917580
3753
Yani arkadaşlar, bu kazanabileceğimizi düşündüğüm bir savaş.
15:21
I really think we can win.
310
921375
1710
Gerçekten kazanabileceğimizi düşünüyorum.
15:23
I don't know about you, I am sick of how mean the world is.
311
923085
4463
Sizi bilmem ama ben dünyanın bu kadar acımasız olmasından bıktım.
15:27
I'm sick to my stomach about it.
312
927590
1543
Bu konuda midem bulanıyor.
15:29
I think you are as well, I think everyone is.
313
929133
2210
Bence siz de öylesiniz, bence herkes öyle.
15:31
I think the pendulum needs to swing,
314
931385
1794
Bence sarkacın sallanması gerekiyor
15:33
and the pendulum may indeed be swinging.
315
933220
2294
ve sarkaç gerçekten de sallanıyor olabilir.
15:35
It may surprise you to know that one of the top influencers on YouTube
316
935556
4212
YouTube’daki en iyi influencer’lardan birinin kıyamet
ve kasvet tellalı olmadığını bilmek sizi şaşırtabilir.
15:39
is not a peddler of doom and gloom.
317
939810
2086
15:42
He's someone who wants to share the amazingness of life,
318
942646
4046
O, hayatın muhteşemliğini paylaşmak isteyen biri
15:46
and he does so with these kind of, crazily audacious stunts.
319
946692
4171
ve bunu da bu tür çılgınca cüretkâr gösterilerle yapıyor.
15:50
I'm talking, of course, about MrBeast and his 200 million subscribers.
320
950863
4755
Elbette MrBeast ve onun 200 milyon abonesinden bahsediyorum.
15:55
Many of his stories are anchored in generosity.
321
955659
2920
Hikayelerinin çoğu cömertlik üzerine kurulu.
15:58
And his style may not be for everyone,
322
958621
4379
Tarzı herkese göre olmayabilir
16:03
but he is introducing a whole new generation
323
963000
2961
ama yepyeni bir nesli cömertliğin aslında
16:05
to the possibility that generosity is actually really cool.
324
965961
4129
gerçekten harika bir şey olduğu olasılığıyla tanıştırıyor.
16:10
It's a beautiful thing.
325
970132
1794
Bu çok güzel bir şey.
16:11
The man who runs MrBeast Philanthropy, Darren Margolias,
326
971926
3503
MrBeast Philanthropy’yi yöneten Darren Margolias
16:15
is with us.
327
975471
1168
bizimle birlikte.
16:16
Inspiring man to talk to.
328
976680
1252
Onunla konuşması ilham verici.
16:17
Darren introduced me to Milad Mirg, who was inspired also by MrBeast.
329
977973
5214
Darren beni MrBeast’ten de ilham alan Milad Mirg ile tanıştırdı.
16:23
Milad decided to take on this disgusting trend
330
983229
2752
Milad, gıda atıklarının çöpe atılmasıyla ilgili
16:25
of food waste being dumped.
331
985981
2419
bu iğrenç eğilimi ele almaya karar verdi.
16:28
He created his own videos that actually said, no,
332
988442
2336
Kendi videolarını yarattı ve aslında, hayır,
16:30
how about we make that into handmade sandwiches,
333
990819
3671
bunu el yapımı sandviçler haline getirip,
16:34
like 100 of them, and distribute them on the streets?
334
994990
2503
100 tane falan yapıp sokaklarda dağıtmaya ne dersiniz?
16:37
This video ended up being seen by far more people
335
997493
4171
Bu video, mücadele ettiği trendden
16:41
than the trend he was combating,
336
1001664
2627
çok daha fazla insan tarafından izlendi
16:44
and I found it so inspiring to talk to Milad, Milad's with us.
337
1004333
3962
ve Milad’la konuşmayı çok ilham verici buldum, Milad bizimle birlikte.
16:48
I find it inspiring to talk to you,
338
1008295
1752
Sizinle konuşmayı ilham verici buluyorum
16:50
because you persuaded me that it was possible
339
1010047
2628
çünkü beni iyi niyetli insanların
16:52
for people of good intent to win this battle.
340
1012716
3003
bu savaşı kazanmasının mümkün olduğuna ikna ettiniz.
16:55
So social media, we rightly blame it for so many things.
341
1015761
3587
Sosyal medyayı haklı olarak pek çok şey için suçluyoruz.
16:59
But look under the surface and there are amazing people out there like Milad
342
1019348
4129
Ama yüzeyin altına baktığımızda Milad gibi, Massimo Orgiazzi gibi,
17:03
and like Massimo Orgiazzi, who, despite huge personal health issues,
343
1023519
5964
büyük kişisel sağlık sorunlarına rağmen her gününü
17:09
he spends every day sharing with the world
344
1029525
2169
evrenin muhteşemliğinin onlarca örneğini
17:11
dozens of examples of the awesomeness of the universe.
345
1031735
3879
dünyayla paylaşarak geçiren muhteşem insanlar var.
17:16
I mean, honestly, if he was the only account you followed on X,
346
1036156
3295
Dürüst olmak gerekirse, X’te takip ettiğiniz tek hesap o olsaydı,
17:19
you would be happy.
347
1039451
1794
mutlu olurdunuz.
17:21
Finally, Giving Tuesday.
348
1041662
1209
Son olarak, Salı Bağışı.
17:22
How awesome is it that a single hashtag spread around the world
349
1042871
3713
Tek bir hashtag’in tüm dünyaya yayılması ve milyonlarca insanı
17:26
and persuaded millions of people to donate literally billions of dollars
350
1046584
4421
yüz binlerce kuruluşa kelimenin tam anlamıyla
17:31
to hundreds of thousands of organizations,
351
1051005
2502
milyarlarca dolar bağış yapmaya ikna etmesi
17:33
and is now going beyond that to spread a global movement of kindness.
352
1053549
4129
ve şimdi bunun ötesine geçerek küresel iyilik hareketini yayması ne kadar harika.
17:37
I'm in awe of what they've achieved.
353
1057720
2502
Başardıkları şey karşısında hayranlık duyuyorum.
17:41
What can we do?
354
1061140
1209
Biz ne yapabiliriz?
17:43
Honestly, do anything.
355
1063267
2252
Dürüst olmak gerekirse, her şeyi.
17:45
Do anything.
356
1065561
1168
Herhangi bir şey yapın.
17:46
Look at someone.
357
1066729
1418
Birine bakın.
17:48
Make eye contact with someone who feels invisible.
358
1068147
2586
Kendini görünmez hisseden biriyle göz teması kurun.
17:50
Or go online and find someone who's doing something that's positive,
359
1070733
3795
Ya da internete girin ve olumlu bir şeyler yapan birini bulun,
17:54
amplify them.
360
1074528
1168
ona destek olun.
17:56
Or invite a group of friends to dinner
361
1076238
2044
Ya da bir grup arkadaşınızı yemeğe davet edin
17:58
and dream together about what you might do in your community.
362
1078282
3628
ve birlikte toplumunuzda neler yapabileceğinizi hayal edin.
18:01
Or listen to Sara Lomelin's TED Talk and join a giving circle.
363
1081910
4880
Ya da Sara Lomelin’in TED konuşmasını dinleyin ve bir bağış çemberine katılın.
18:07
Or just figure out some way of sharing this idea of infectious generosity
364
1087374
4129
Ya da bu bulaşıcı cömertlik fikrini
nasıl olursa olsun paylaşmanın bir yolunu bulun.
18:11
however you might.
365
1091545
1460
18:13
And this journey,
366
1093464
1710
Bu yolculuk,
18:15
this journey doesn't have to be daunting.
367
1095174
2043
bu yolculuk ürkütücü olmak zorunda değil.
18:17
I want to leave you with something from my mother.
368
1097718
3211
Sizi annemin bir sözüyle baş başa bırakmak istiyorum.
18:21
It's something ...
369
1101263
1418
Bu bir şey.
18:27
My mother passed away earlier this month.
370
1107019
2002
Annem bu ayın başında vefat etti.
18:30
And she left -- I feel so much gratitude.
371
1110898
2669
Bana çok büyük bir minnettarlık bıraktı.
18:33
She left me with this incredible gift,
372
1113609
2586
Bana öyle inanılmaz bir armağan bıraktı ki,
18:36
that it's only in the last few years that I've fully understood it
373
1116236
3129
bunu ancak son birkaç yıldır tam olarak anladım
18:39
and embraced it, I would say, and I just want to share it with you.
374
1119365
3169
ve benimsedim diyebilirim ve bunu sizinle paylaşmak istiyorum.
18:42
It's this.
375
1122534
1168
Bu hediye şu.
18:43
If you commit to a journey of generosity, sooner or later,
376
1123702
3963
Eğer kendinizi cömertlik yolculuğuna adarsanız,
18:47
sooner or later,
377
1127706
1794
er ya da geç,
18:49
two amazing companions will join you on that journey.
378
1129500
5046
bu yolculukta size ki muhteşem yol arkadaşı katılacaktır.
18:55
Journey mates.
379
1135047
1168
Yolculuk arkadaşları.
18:56
Their names are meaning and happiness.
380
1136256
3754
İsimleri anlam ve mutluluk.
19:01
So look,
381
1141595
2294
Bakın,
19:03
I just want to salute the unsung heroes who are with us tonight.
382
1143931
5088
bu gece bizimle birlikte olan isimsiz kahramanları selamlamak istiyorum.
Belki farkında değilsiniz ama tarihin akışını
19:09
You may not know it, but you are helping shape the course of history.
383
1149061
3253
şekillendirmeye yardımcı oluyorsunuz.
19:12
Tonight, you may well have infected all of us
384
1152356
2127
Bu gece, hepimize
19:14
with something super powerful.
385
1154483
2878
süper güçlü bir şey bulaştırmış olabilirsiniz.
19:17
And here's my wish --
386
1157403
2669
İşte dileğim,
19:20
that we never recover.
387
1160072
1710
asla iyileşmememiz.
19:22
Thank you so much.
388
1162449
1502
Çok teşekkür ederim.
19:23
Thank you.
389
1163992
1127
Teşekkür ederim.
19:25
(Applause)
390
1165160
5881
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7