How to Improve Spoken American English - Sound like a Native Speaker

Konuşulan Amerikan İngilizcesi Nasıl Geliştirilir - Anadili gibi konuşmak

A lot of people ask me if it's possible to sound like a native speaker if you weren't

birçok insan bana ana dili ingilizce olmasa bile nasıl onlar gibi konuşabilmenin mümkün olup olmadığını soruyor

born in the US. They want to know how long it will take. That, of course, depends entirely

ve bu işlemin ne kadar süre alacağını bilmek istiyorlar .bu tabii ki tamamen kişiye bağlı

upon the individual. Really focused pronunciation practice can yield great results. In this

gerçekten iyi tasarlanmış telaffuz egzersizleri harika sonuçlar verebilir

video, I'm going to go over two different ways to study English to perfect your pronunciation.

bu vidyoda telaffuzunuzu geliştirmek için sizlere 2 farklı egzersiz göstericeğim

All you need is the audio or video of a native speaker speaking.

tüm ihtiyacınız olan , ana dili ingilizce olan birinin sesi veya videosu.

First, we're going to do a Ben Franklin exercise. This is when you write down everything you

ilk olarak. Bir Ben Franklin egzersizi yapacağız. Bu duyduğun her şeyi yazabildiğinde:

can about what you hear: whether or not you hear words being linked, or if you hear something

örneğin kelimelerin bağlantılı olduğunu duyup duymadığınızı

being reduced, for example. Now, we'll do this together to help you get

ya da azaltılan bir şey duyduğunuzu duyarsanız. Şimdi, neyi dinlemek ve analiz etmek için bir fikir duymana yardımcı olmak için

an idea of how to listen to and analyze what you hear. "A lot of people ask me if it's

bunu birlikte yapacagız. "Bir çok insan bana olup olmadığını soruyor

possible to sound like a native speaker-- A lot of people ask me." So the first thing

anadilmiş gibi ses çıkarmak mümkün mü diye bir çok insan bana soruyor. "İlk şey

I notice is that this T is a flap T, it sounds like a D, "a lot of," that's because it's

Fark ettim ki bu T bir flep T, öyle geliyor D gibi, "çok"

coming between two vowel sounds. I also notice that I hear these three words as one unit:

İki ünlü sesi arasında geliyor. Ben de farkettim bu üç kelimeyi bir ünite olarak duyduğumu:

"a lot of, a lot of," with the stress happening on the middle word. "A lot of, a lot of people

"çok, çok," stres oluyor Orta kelimede. "Bir sürü insan

ask me--" I also notice that this word ends in a consonant, this word begins with a vowel,

sor bana "" Bu kelimenin bittiğini de fark ettim Bir ünsüz olarak, bu kelime bir sesli harfle başlar,

there's no punctuation in-between, "a lot of people ask," and I do hear that L as really

Arada bir noktalama işareti yok, "çok İnsanların sorduğu "ve ben bu L’yi gerçekten duyuyorum

linking to the beginning vowel sound: "people ask." Another thing you'll want to note as

başlangıç ​​sesli harfine bağlantı: "insanlar sor. "not etmek isteyeceğiniz başka bir şey

you listen is any sounds that you know are difficult for you. For example, many of my

Dinlediğin, bildiğin herhangi bir ses. senin için zor. Örneğin, çoğu

students have problems integrating the AA sound into their speech. They know how to

öğrenciler AA'yı entegre etmede problem yaşarlar onların konuşma içine ses. Nasıl yapılacağını biliyorlar

do it, but they just don't use it in speech. So I would definitely, if was one of them,

Yap, ama sadece konuşmada kullanmıyorlar. Ben de onlardan biri olsaydı, kesinlikle yapardım.

mark this AA vowel, so that I'll be sure to note it, and then will hopefully begin to

Bu AA harfini işaretle, böylece emin olacağım not edin ve umarım başlasın

integrate AA into my speech when I see this word 'ask.' "A lot of people ask me." Let's

Bunu gördüğümde AA'yı konuşmama entegre et. 'sor' kelimesi. "Bir çok insan bana soruyor." Haydi

keep going. "A lot of people ask me if it's possible to

devam et. "Birçok insan bana mümkün olup olmadığını soruyor

sound like a native speaker-- if it's possible to sound, if it's possible to sound--" So,

Anadili bir hoparlör gibi Sesi, eğer mümkünse ... "

I notice the stress here: possible, first syllable is stressed, "to sound," I notice

Burada stresi fark ettim: mümkün, ilk hece vurgulanır, "ses"

that has stress too. "--if it's possible to sound--" The word 'to' is definitely reduced

Bu da strese sahiptir. "--Eğer mümkünse 's' sözcüğü kesinlikle azaltıldı

to the schwa, so I may mark that so I don't forget to reduce it. "Possible to sound."

schwa için, o yüzden şunu işaretleyebilirim ki azaltmayı unutma. "Ses mümkün."

"If it's, if it's." Here's another case where one word ends in a consonant sound, the next

"Eğer öyleyse, öyleyse." İşte başka bir dava bir sözcük ünsüz bir sesle biter, diğeri

word begins with a vowel sound, "if it's, if it's," and I do definitely hear those connecting

kelime bir sesli harfle başlar, "eğer öyleyse, eğer öyleyse "ve ben kesinlikle o bağlantıyı duyuyorum

together. "If it's possible to sound." "A lot of people ask me if it's possible to

birlikte. "Eğer ses mümkünse." "Birçok insan bana mümkün olup olmadığını soruyor

sound like a native speaker-- like a native speaker--" I notice my voice goes up at the

anadili gibi görünmek konuşmacı-- "Fark ediyorum ki sesim yükseliyor

end here, "speaker." That's because the sentence isn't over, the next word is "if." I also

burada bitir, "konuşmacı". Çünkü cümle bitmedi, sonraki kelime "eğer" dır. bende

notice the stress is big, small, big, small, big, small. "Like a native speaker." DA da

Stresin büyük, küçük, büyük, küçük olduğunu unutmayın. büyük küçük. "Yerel bir konuşmacı gibi." DA da

DA da DA da. "Like a native speaker." Also, again here we have ending consonant sound/beginning

DA da DA da. "Yerel bir konuşmacı gibi." Ayrıca, yine burada ünsüz sesi / başlangıcı bitiyor

vowel sound: like a, like a. I hear the K linking to the schwa. "Like a. Like a native

ünlü sesi: a gibi, a gibi. K'yi duyuyorum schwa'ya bağlanma. "Bir gibi. Bir yerli gibi

speaker." Native -- I hear this T as a D because again, it's a T coming between two vowel sounds:

konuşmacı. "Native - Bu T'yi D olarak duyuyorum çünkü Yine, iki ünlü sesi arasında gelen bir T:

will be a flap T, sounds like a D. "Like a native speaker." In the entire sentence, I

Bir kapak T olacak, D gibi geliyor anadili. "Cümlenin tamamında ben

don't hear and gaps or pauses between words. So in some cases, there's a very obvious link,

Duyma ve boşluklar veya kelimeler arasındaki duraklama. Yani bazı durumlarda, çok açık bir bağlantı var.

like when one word ends with a consonant and the next word begins with a vowel. But even

Bir kelimenin bir ünsüzle bitmesi gibi sonraki kelime bir sesli harfle başlar. E rağmen

when there's not a very obvious linking sound, there's never a gap between the words.

çok açık bir bağlantı sesi olmadığı zaman, kelimeler arasında asla boşluk kalmaz.

"A lot of people ask me if it's possible to sound like a native speaker--" We've been

"Birçok insan bana mümkün olup olmadığını soruyor Anadili bir konuşmacı gibi görünüyorduk. "

working for several minutes, and here we are only half way through one sentence. This is

birkaç dakika çalışıyorum ve işte bir cümlenin sadece yarısı. Bu

just an example of how you might take notes from the audio or video clip of your choice.

nasıl not alabileceğinizin bir örneği İstediğiniz ses veya video klipten

After you've listened several times and taken thorough notes, you then put the audio or

Birkaç kez dinledikten ve ayrıntılı notlar, sonra ses veya

video away and, from your notes, try to speak the way the native speaker was speaking. If

video uzakta ve notlarınızdan konuşmaya çalışın anadili konuşma şekli. Eğer

you can, record yourself, and then compare this to the native speaker. This is how you

kendiniz kaydedebilir ve sonra karşılaştırabilirsiniz bu anadili için. Bu nasıl

can figure out where you still need to work. And now we'll do an imitation exercise. In

Hala nerede çalışman gerektiğini öğrenebilirsin. Ve şimdi bir taklit egzersizi yapacağız. İçinde

this video, you don't look at the text. You're not concerned with the actual words because

bu videoda metne bakmıyorsunuz. Sen gerçek kelimelerle ilgilenmiyor çünkü

you do already have ideas about how words should be pronounced. So in this exercise

kelimelerin nasıl olduğu hakkında zaten fikirleriniz var telaffuz edilmelidir. Yani bu alıştırmada

you're just listening. And I loop things three times in an imitation exercise so that you

sadece dinliyorsun Ve ben üç şeyleri döngü taklit alıştırmalarında kaç kez

begin to think about the pitch changes and the musicality of the speech, rather than

Saha değişikliklerini düşünmeye başla ve konuşmanın müzikalliği yerine

the individual words themselves. Repeat it back exactly as you hear it, even if you're

bireysel kelimeler kendilerini. Tekrarla tam olarak duyduğun gibi geri döndün

not sure of the individual words. It's ok, that's not what we're going for in this particular

tek tek kelimelerden emin değilim. Tamam, Bu özellikle bizim için uğraştığımız şey değil.

exercise. A lot of people ask me [x3]

egzersiz. Bir çok insan bana soruyor [x3]

A lot of people ask me if it's possible to sound like a native speaker [3x]

Bir çok insan bana soruyor Anadili bir hoparlör gibi ses vermek mümkün ise [3x]

if it's possible to sound like a native speaker

Anadili bir konuşmacı gibi konuşmak mümkün ise

if you weren't born in the US. [x3]

ABD'de doğmamış olsaydın. [X3]

Because of the internet, there really is an

İnternet nedeniyle, gerçekten bir

endless supply of audio and video where English is being spoken by native speakers. I know

Sınırsız ses ve video kaynağı anadili tarafından konuşuluyor. biliyorum

looping something over and over, as in the imitation exercise, can be more of a hassle

olduğu gibi, tekrar tekrar bir şey döngü taklit egzersiz, daha fazla güçlük olabilir

on your own. That's why, on my website, I do have both Ben Franklin and imitation exercises

kendi başına. Bu yüzden, web sitemde ben Hem Ben Franklin hem de taklit alıştırmaları var mı

ready for you. So I encourage you to take a look at these, or any other audio or video

Senin için hazır. Bu yüzden seni almanı teşvik ediyorum bunlara veya başka bir ses veya videoya bakmak

clip that interests you, and turn it into a pronunciation exercise: study it this way.

sizi ilgilendiren klip telaffuz alıştırması: bu şekilde çalışın.

It will really take you far in your practice. That's it, and thanks so much for using Rachel's English.

Uygulamada seni gerçekten uzağa götürecek. budur o ve Rachel'ın İngilizcesini kullandığınız için çok teşekkürler.