What is 'tittle tattle? What does a 'nosey parker' do? Word meanings / Learn English with Mr Duncan

Two of the most annoying traits

Bir insanın sahip olabileceği

that anyone can have,

en sinir bozucu özelliklerden ikisi

must be the inability

,

to keep one's nose

başkalarının işlerine

out of other people's business.

burnunu sokmamaktır .

The other annoying

thing is when a person gossips

Diğer sinir bozucu

şey ise kişinin dedikodu yapması

and talks about someone

ve birisinin arkasından

behind their back.

konuşmasıdır . Öncelikle

First of all, a person

başkalarının faaliyetlerine

who shows too much interest

çok fazla ilgi gösteren

in other people's

bir kişi

activities can be described as nosey.

meraklı olarak nitelendirilebilir. Bu kişi

That person is too interested

diğer insanların ne yaptığıyla

in what other people are doing.

fazlasıyla ilgileniyor

A nosy person will always try to pry

. Meraklı bir insan her zaman

into another person's life.

başka bir insanın hayatına

We can describe that person

burnunu sokmaya çalışır

as a nosy parker.

. Bu kişiyi meraklı bir parkçı olarak tanımlayabiliriz

They can also be referred to as a busybody.

. Ayrıca meşgul biri olarak da adlandırılabilirler.

Perhaps there is a neighbour

Belki

who spends too much time watching others.

başkalarını izleyerek çok fazla zaman harcayan

That person has too much time on their hands.

bir komşu vardır . Bu kişinin elinde çok fazla zaman var.

They spend most of their time snooping

Zamanlarının çoğunu

on those around them.

etraflarındakileri gözetleyerek geçirirler.

The second annoying habit occurs

İkinci sinir bozucu alışkanlık, bir kişi

when one person discusses

başka birinin faaliyetlerini

the activities of someone else.

tartıştığında ortaya çıkar.

We will often refer to this type of person as a gossip.

Bu tür insanlardan sıklıkla dedikoducu olarak söz edeceğiz.

That person enjoys talking about other people.

Bu kişi başkaları hakkında konuşmaktan hoşlanır.

Sometimes they might say something

Bazen tek bir kişi hakkında

about one individual person.

bir şeyler söyleyebilirler

That thing may or may not be true.

. Bu şey doğru olabilir de olmayabilir de.

The word gossip can be used

Dedikodu kelimesi

as both a noun and a verb.

hem isim hem de fiil olarak kullanılabilir

A gossip is a person who likes to gossip.

. Dedikodu, dedikodu yapmayı seven kişidir.

You will often find gossip taking place

Küçük topluluklar veya gruplardaki insanlar arasında

amongst people in small communities or groups.

sıklıkla dedikodu yapıldığını göreceksiniz

Gossip can be described as tittle tattle.

. Dedikodu, dedikodu olarak tanımlanabilir.

A piece of information

Başka bir kişi hakkında yayılan

spread about another person

bir bilgi

can be described as rumour.

söylenti olarak nitelendirilebilir.

There is a rumour going around.

Ortalıkta bir söylenti dolaşıyor.

Of course, the problem with rumours

Elbette söylentilerle ilgili sorun,

is that quite often

çoğunlukla

they turn out to be untrue or false.

bunların gerçek ya da yanlış olduğunun ortaya çıkmasıdır.

Perhaps a nosy person will also be someone

Belki meraklı bir kişi aynı zamanda

who enjoys spreading gossip.

dedikodu yaymaktan da hoşlanan biri olacaktır

You might say that those two things are connected.

. Bu iki şeyin bağlantılı olduğunu söyleyebilirsiniz.

A nosy person might also enjoy spreading rumours

Meraklı bir kişi aynı zamanda

about other people.

başkaları hakkında

Do you know someone who enjoys spreading gossip?

söylentiler yaymaktan da keyif alabilir

Perhaps you have a neighbour who is always watching

. Dedikodu yaymaktan hoşlanan birini tanıyor musunuz?

what you are doing.

Belki de her zaman

What would my advice be?

ne yaptığınızı izleyen bir komşunuz vardır

Maybe next time you can try

. Tavsiyem ne olurdu? Belki bir dahaki sefere

keeping the curtains closed.

perdeleri kapalı tutmayı deneyebilirsin .

See you soon for another lesson.

Başka bir derste yakında görüşürüz.

And of course...

Ve elbette...

ta ta for now.

şimdilik böyle.