What a Living Whale Is Worth -- and Why the Economy Should Protect Nature | Ralph Chami | TED

57,705 views ・ 2022-12-09

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Elif Usta Gözden geçirme: Eren Gokce
00:04
In 2017, I confided in a dear friend of mine
0
4292
4380
2017 yılında çok sevdiğim bir arkadaşıma hayattaki en büyük dileğimin
00:09
that my lifelong wish was to see the blue whales.
1
9381
3003
mavi balinaları görmek olduğunu söyledim.
00:14
Before I knew it, I found myself with a bunch of researchers
2
14261
4296
Ne olduğunu anlamadan kendimi Cortez denizinde
00:18
in the Sea of Cortez studying the blue whales.
3
18598
3128
mavi balinaları inceleyen bir grup araştırmacıyla birlikte buldum.
00:22
We used to be in a boat 25 foot long.
4
22978
3086
25 feet uzunluğunda bir gemideydik.
00:27
And next to us ...
5
27190
1251
Ve hemen yanımızda...
00:30
is this majestic creature
6
30986
3753
bu görkemli yaratık
00:35
feeding gracefully next to us.
7
35490
2169
zarif bir şekilde besleniyordu.
00:39
Now you have to understand, at that point in time,
8
39327
2419
Şunu bilmeniz gerekir ki, o zamanlar mavi balinalar
00:41
I knew nothing about blue whales, or whales in general.
9
41746
2586
ya da genel olarak balinalar hakkında hiçbir şey bilmiyordum.
00:44
I'm just a financial economist.
10
44374
1668
Ben sadece bir finansal ekonomistim.
00:47
But I learned something from them, which was really incredible.
11
47168
3712
Ama onlardan bir şey öğrendim ki bu gerçekten inanılmazdı.
00:50
It was already known in the science that whales capture so much carbon
12
50922
6882
Bilim dünyasında balinaların gövdelerinde ve dolaylı yollardan
00:58
on their body and indirectly.
13
58972
3378
çok fazla karbon tuttukları zaten biliniyordu.
01:03
And that's, of course, very important for us
14
63727
2460
Ve elbette, bu bizim için çok önemli
01:06
because we are all facing the climate calamity
15
66187
3671
çünkü hepimiz iklim felaketiyle yüz yüzeyiz
01:09
and we are all talking about how to grab carbon dioxide
16
69858
3253
ve hepimiz atmosferdeki karbondioksiti
nasıl tutacağımızı konuşuyoruz.
01:13
from the atmosphere.
17
73111
1835
01:14
Well, it turns out that the whales
18
74946
2753
Balinaların beslenme ve dışkılama yoluyla
01:17
grab so much carbon dioxide from the atmosphere --
19
77699
3045
atmosferden çok fazla karbondioksit aldıkları
01:20
by the way, they eat and they poop.
20
80744
2836
ortaya çıktı.
01:24
Yeah. It's all about food.
21
84623
1334
Evet. Her şey yemekle alakalı.
01:28
So how does the whale system work?
22
88335
2919
Peki balina sistemi nasıl işliyor?
01:31
Well, it starts in the oceans.
23
91296
2252
Sistem, okyanuslarda başlar.
01:34
There's these microscopic organisms called phytoplankton.
24
94507
3003
Fitoplankton adı verilen mikroskobik organizmalar var.
01:38
Those phytoplankton do something really incredible.
25
98470
2502
Bu fitoplanktonlar muhteşem şeyler yapıyorlar.
01:42
They grab so much carbon dioxide from the atmosphere,
26
102641
4212
Atmosferden karbondioksiti alıyorlar
01:46
and they return oxygen to all of us.
27
106895
3503
ve bizlere oksijen olarak geri veriyorlar.
01:50
Now how much carbon dioxide do they grab from the atmosphere?
28
110398
3128
Peki atmosferden ne kadar karbondioksit alıyorlar?
01:55
About 37 gigatons of carbon dioxide from the atmosphere.
29
115028
4880
Atmosferden yaklaşık 37 gigaton karbondioksit.
02:00
Truly the lungs of the planet are in the ocean.
30
120825
3504
Gezegenin akciğerleri hakikaten okyanusta.
02:04
Now, if you want to visualize what 37 gigatons mean,
31
124329
3086
37 gigatonun ne anlama geldiğini gözünüzde canlandırmak isterseniz,
02:08
that's the equivalent of the carbon
32
128375
2585
bu her yıl 4 Amazon ormanının
02:11
that is grabbed by four Amazon forests per year.
33
131002
3420
tuttuğu karbona eşdeğerdir.
02:15
That's how much is being sucked in by these photosynthetic organisms.
34
135382
4713
Fotosentetik organizmalar tarafından emilen miktar bu kadardır.
02:20
Now larger creatures called krill
35
140929
3837
Kril adı verilen daha büyük canlılar
02:24
love to eat phytoplankton directly or indirectly.
36
144808
3879
doğrudan veya dolaylı olarak fitoplankton yemeyi severler.
02:29
And the whales love to feed on the krill.
37
149688
3420
Ve balinalar kriller ile beslenmeye bayılırlar.
02:33
They feed so much on the krill that they grow bigger and bigger,
38
153108
3837
Krilleri o kadar çok yerler ki büyüdükçe büyürler
02:36
and they store carbon in their body.
39
156945
2210
ve karbonu vücutlarında depolarlar.
02:39
How much carbon do they store in their body?
40
159948
2669
Vücutlarında ne kadar karbon depolarlar?
02:43
Roughly about seven to nine tons of carbon on their body.
41
163952
5005
Vücutlarında kabaca 7 ila 9 ton arasında karbon bulunur.
02:49
If you want to convert that to carbon dioxide,
42
169916
2169
Bunu karbondioksite çevirmek isterseniz,
02:52
that's about 33 tons of carbon dioxide being kept out of the atmosphere
43
172085
4880
tek bir balinanın vücudunda yaklaşık 33 ton karbondioksitin
atmosferden uzak tutulduğu anlamına gelir.
02:57
on the body of a single whale.
44
177006
1836
03:00
If you want to visualize that,
45
180343
1668
Bunu gözünüzde canlandırmak isterseniz,
03:02
that’s the work of 1,500 trees
46
182053
3045
tek bir balinanın vücudunda
03:05
on the body of a single whale.
47
185140
1835
1.500 ağacın yaptığı işe tekabül eder.
03:07
OK?
48
187892
1335
Tamam mı?
03:09
But those guys, because they eat a lot,
49
189269
3253
Ama bu arkadaşlar çok yediği için,
03:12
what do you do next?
50
192522
1293
sonra ne yapacaklar?
03:13
You poop a lot.
51
193815
1251
Çok fazla dışkılayacaklar.
03:15
And their poop turns out to be incredibly important
52
195900
2837
Ve dışkılarının inanılmaz derecede önemli olduğu ortaya çıktı
03:18
because it fertilizes the phyto.
53
198737
2210
çünkü fitoplanktonları gübreliyorlar.
03:21
So you have this wonderful cycle.
54
201740
2002
Böylece muhteşem bir döngüye sahip oluyorsunuz.
03:24
OK? The whale feeds on the krill, the krill feeds on the phyto,
55
204993
3795
Tamam? Balinalar kriller ile beslenir, kriller fitoplanktonlar ile beslenir
03:28
and the phyto eats the poop of the whales to get more active.
56
208830
4046
ve fitoplanktonlar daha aktif olmak için balinaların dışkısını kullanır.
03:32
And when the phyto gets more active,
57
212917
1752
Ve fitolar daha da aktifleştikçe,
03:34
it grabs more carbon dioxide from the atmosphere.
58
214711
3420
atmosferden yakaladıkları karbondioksit miktarı artar.
03:39
So just imagine: the whales, they capture carbon on their body.
59
219090
6090
Bir düşünün: Balinalar, onlar gövdelerinde karbonu tutuyorlar.
03:45
Unfortunately, at some point they die,
60
225221
1877
Maalesef ki, önünde sonunda hayatları sona eriyor
03:47
and they're so heavy they sink to the bottom of the ocean.
61
227140
3837
ve öylesine ağırlar ki okyanusun dibine batıyorlar.
03:51
And anything below a thousand meters is sequestered almost forever.
62
231019
4629
Ve bin metrenin altında ne varsa neredeyse sonsuza kadar tecrit edilmiş durumda.
03:55
And through their poop they also fertilize phyto,
63
235648
2920
Ve dışkıları aracılığıyla fitoplanktonları gübreliyorlar,
03:58
making phyto even more active,
64
238568
1752
bu fitoları daha aktif hâle getirerek
04:00
grabbing more carbon dioxide from the atmosphere.
65
240320
2586
atmosferden daha fazla karbondioksit almalarını sağlıyor.
04:04
So in a sense, the whales are incredible allies
66
244199
3378
Yani bir anlamda, balinalar iklim değişikliği ile mücadelede
04:07
in the fight against climate change.
67
247577
2085
harika müttefikler.
04:10
Now that's good news, right? Yeah.
68
250371
2253
Bu iyi bir haber, değil mi? Evet.
04:13
Except that whales are dying.
69
253500
1668
Balinaların ölmesi dışında.
04:16
They're dying from ship strikes.
70
256461
2210
Gemi çarpmaları nedeniyle ölüyorlar.
04:18
They're dying from pollution, they're dying from entanglements.
71
258713
3921
Kirlilik nedeniyle ölüyorlar, ağlara takılarak ölüyorlar.
04:24
In fact, they're dying because our current economic system
72
264552
4046
Aslına bakarsanız, ölüyorlar çünkü mevcut ekonomik sistemimiz
04:29
puts a zero value on a living whale.
73
269808
2961
yaşayan bir balinaya sıfır değer biçiyor.
04:33
But chop a whale, sell it for its meat, it acquires a value.
74
273561
4255
Ama bir balinayı doğra, etini sat, bu değer kazanıyor.
04:40
The value of a living whale is zero, zero dollars,
75
280443
4129
Yaşayan bir balinanın değeri sıfır, tam olarak sıfır dolar,
04:44
zero in any currency.
76
284572
1585
herhangi bir para biriminde de sıfır.
04:47
I'm a financial economist.
77
287325
1668
Ben bir finansal ekonomistim.
04:50
And I'm listening to these scientists bemoaning what's happening to the whales.
78
290286
4255
Ve bilim insanlarının balinalara olanlara dair yakınmalarını dinliyorum.
Yardım etmek istedim ama nasıl yardım edeceğimi bilmiyordum.
04:54
And I wanted to help. I didn't know how to help.
79
294582
2253
04:56
And I thought, wait a minute.
80
296876
1961
Ve düşündüm ki, dur bir dakika.
04:58
Maybe I can bring your message to the audiences around the world.
81
298878
5255
Belki mesajınızı dünyanın dört bir yanındaki izleyicilere ulaştırabilirim.
05:04
Maybe I can translate all of that value, those services they do for us
82
304175
5547
Belki de tüm bu değeri ve bizim için yaptıkları hizmetleri
05:09
in a language that we can all understand.
83
309764
2669
hepimizin anlayacağı bir dile tercüme edebilirim.
05:12
Unfortunately, it's a language of dollars and cents.
84
312475
2628
Ne yazık ki; bu dil, dolarların ve sentlerin dili.
05:16
So I set out with my team to value the services of a whale
85
316062
5547
Ben de ekibimle birlikte bir balinanın hizmetlerine değer biçmek için yola çıktım
05:21
but one service -- because the whales do a whole host of things.
86
321609
3587
ama tek bir hizmete -- çünkü balinalar pek çok şey yaparlar.
05:25
But I just wanted to value one thing,
87
325196
1835
Ama ben sadece bir şeye değer vermek istiyorum,
05:27
which is what is the value
88
327031
1710
o da karbon tutma hizmetlerinin
05:28
of their carbon sequestration service to us?
89
328741
3587
bizim için değeri nedir?
05:32
Now how would you do something like that? After all, the whale is a living system.
90
332328
3921
Şimdi böyle bir şeyi nasıl yapardınız? Sonuçta, balina yaşayan bir sistem.
05:36
The whale captures carbon on her body,
91
336291
2961
Balinalar karbonu gövdelerinde tutarlar
05:39
and she gives birth to baby whales
92
339294
1960
ve bebek balinaları doğururlar
05:41
who also grow up to capture carbon on their body.
93
341296
2877
ki bu bebek balinalar da büyür ve aynı şeyi yapar.
05:44
And they give birth to whales and so forth,
94
344215
3337
Ve onlar da bebek balinaları dünyaya getirirler vs...
05:47
and indirectly through the fertilization of phyto.
95
347594
2377
ve dolaylı yoldan da olsa fitoplanktonların gübrelenmesi.
05:50
So how would you do something like this?
96
350013
2502
Böyle bir şeyi nasıl yapardınız?
05:52
Well, to do that,
97
352557
1501
Bunu yapmak için,
05:54
I had to resort to what I do best, which is valuation.
98
354100
5255
en iyi yaptığım şeye, yani değer biçmeye başvurmak zorunda kaldım.
05:59
I looked at it, I said, wait a minute.
99
359355
2294
Ona baktım ve dedim ki, bir dakika.
06:01
This looks like a share of stock that pays dividends.
100
361649
3379
Bu, temettü ödeyen bir hisse senedine benziyor.
06:06
Except those dividends are live dividends. They give birth to more dividends.
101
366070
4380
Tek bir farkla, bu temettüler canlı. Onlar daha fazla temettüye hayat veriyor.
06:11
So if I were to track the whale over her lifetime
102
371117
4505
Öyleyse balinayı yaşamı boyunca izler
06:15
and keep track of all these dividends
103
375622
2627
ve tüm bu kâr paylarını
gelecekte de takip edersem
06:18
into the future,
104
378291
1251
06:20
and then multiply that by the price of carbon,
105
380585
3462
ve daha sonra bunu karbon fiyatıyla çarpıp,
06:24
and discount that all the way to the present,
106
384088
4296
bugüne indirgersem,
06:28
I can figure out what is the present value,
107
388426
2544
tek bir balinanın yaşam boyu kazancının
06:31
discounted present value,
108
391012
1376
bugünkü değerini,
06:32
of the lifetime earnings of a single whale.
109
392430
3128
indirgenmiş bugünkü değerinin ne olduğunu bulabilirim.
Ne kadar olduğunu bilmek ister misiniz?
06:36
Would you like to know how much?
110
396059
1543
06:37
(Applause)
111
397644
1418
(Alkışlar)
06:40
Would you like to know how much?
112
400313
1627
Ne kadar olduğunu bilmek ister misiniz?
06:41
Audience: Yes!
113
401940
1418
Seyirci: Evet!
06:43
RC: At least three million dollars.
114
403816
2002
RC: En az 3 milyon dolar.
06:46
At least.
115
406694
1252
En az.
06:48
Because I'm leaving so much out of this.
116
408738
2794
Çünkü çok fazla şeyi dışarıda bırakıyorum.
06:51
But I just wanted to tell the good news that I heard on that boat.
117
411532
3421
Ben sadece o gemide duyduğum iyi haberi size söylemek istedim.
06:54
I didn't know what to do. I was trying to help them out.
118
414953
2627
Ne yapacağımı bilmiyordum. Onlara yardım etmeye çalışıyordum.
06:58
But there's more good news. Would you like to hear it?
119
418873
2544
Ama başka iyi haberler de var. Duymak ister misiniz?
07:01
Audience: Yes!
120
421459
1668
Seyirci: Evet!
07:03
RC: Their cousins on land, the elephants in the forests of Africa,
121
423169
4713
RC: Karadaki kuzenleri, Afrika ormanlarındaki filler,
07:07
in the Congo Basin,
122
427924
1251
Kongo Havzası’nda,
07:09
they do the same thing.
123
429217
1334
onlar da aynı şeyi yapıyorlar.
07:11
Turns out the way they walk and they eat and they poop,
124
431511
4087
Görünen o ki; yürüyerek, yemek yiyerek ve kaka yaparak,
07:16
they increase carbon sequestration in the trees, in the forests
125
436432
4713
ağaçlardaki ve ormanlardaki karbon tutulmasını
07:21
between seven and 14 percent.
126
441187
2669
yüzde 7 ila 14 arasında artırıyorlar.
07:24
Just imagine, just by frolicking around,
127
444774
2961
Düşünün, sadece etrafta gezinerek
07:27
they're helping us to grab carbon dioxide from the atmosphere and fix it.
128
447735
5130
atmosferdeki karbondioksiti alıp düzeltmemize yardımcı oluyorlar.
07:34
So I thought, hey, maybe, maybe we can value their services to.
129
454283
4964
Ben de düşündüm ki, hey, belki onların hizmetlerine de bir değer biçebiliriz.
07:40
Right? Same thing.
130
460206
2628
Doğru? Aynı şey.
07:42
But again, use the same model of valuation.
131
462875
3838
Ama yine aynı değerleme modelini kullanın.
07:46
You follow the same methodology,
132
466754
2253
Aynı metodolojiyi takip edin
07:49
and you discount all of that to the present.
133
469048
2086
ve hepsini bugüne indirgeyin.
07:51
And you ask yourself, what is the value
134
471134
2711
Ve kendinize şunu sorun:
07:53
of a single elephant's carbon sequestration service?
135
473886
3754
Tek bir filin karbon tutma hizmetinin değeri nedir?
07:58
Would you like to know how much?
136
478474
1585
Ne kadar olduğunu bilmek ister misiniz?
08:00
Audience: Yes!
137
480101
1251
Seyirci: Evet!
08:01
RC: Here we go.
138
481394
1460
RC: İşte başlıyoruz.
08:02
2.6 million dollars.
139
482895
2419
2,6 milyon dolar.
08:07
Would you like to hear some more good news?
140
487358
2169
Birkaç iyi haber daha duymak ister misiniz?
08:09
Audience: Yes!
141
489527
1293
Seyirci: Evet!
08:10
RC: Aside from forests --
142
490820
1293
RC: Ormanlardan başka --
08:12
because we are land people, we just think of forests --
143
492113
2878
çünkü biz kara insanlarıyız, sadece ormanları düşünürüz --
08:14
go a little bit into the water.
144
494991
2544
biraz da suyun içine girelim.
08:17
Seagrass, saltmarsh mangroves, kelp forests, peatlands, wetlands --
145
497535
5339
Deniz çayırları, tuzlu bataklık mangrovları, yosun ormanları,
08:22
these are living systems that suck in so much carbon dioxide
146
502915
3671
turbalıklar, sulak alanlar -- bunlar hayal gücünüzün ötesinde
çok fazla karbondioksit emen canlı sistemlerdir
08:26
beyond your imagination,
147
506627
1919
08:28
and they keep it forever in their roots
148
508588
2377
ve onları rahat bıraktığınız ve onlara baktığınız sürece
08:31
as long as you leave them alone and you look after them.
149
511007
2627
sonsuza kadar karbondioksiti köklerinde tutarlar.
08:35
So ...
150
515094
1251
O hâlde ...
08:36
If you think these numbers are big,
151
516971
2211
Eğer bu sayıların büyük olduğunu düşünüyorsanız,
08:39
wait till you see what I'm about to tell you next.
152
519974
3087
şimdi anlatacaklarımı duyana kadar bekleyin.
08:43
In seagrass alone,
153
523102
1794
Tek başına deniz çayırında,
08:44
seagrass alone, carbon sequestration.
154
524937
2211
sadece deniz çayırı, karbon tutma miktarı...
08:47
How much do you think is the value of the global --
155
527857
3253
Sizce dünya çapındaki deniz çayırlarının değeri ne kadardır --
08:51
If you look at globally the seagrass
156
531110
1961
eğer dünya genelindeki tüm deniz çayırlarına bakar
08:53
and you value their carbon sequestration service,
157
533071
3420
ve karbon tutma hizmetlerine değer biçerseniz,
08:56
how much you think it's worth?
158
536491
1876
sizce bunun değeri ne kadardır?
08:58
You ready?
159
538367
1252
Hazır mısınız?
09:00
2.3 trillion dollars.
160
540411
3003
2,3 trilyon dolar.
09:03
That's the size of the German stock market.
161
543456
3670
Bu Alman borsasının büyüklüğüdür.
09:10
Now.
162
550379
1544
Şimdi.
09:11
What does this tell us?
163
551964
1836
Bu bize ne anlatıyor?
09:13
This tells us that a living and thriving nature
164
553841
4630
Bu da bize, yaşayan ve gelişen bir doğanın
09:18
is not only valuable intrinsically,
165
558513
3086
sadece özünde değerli olmadığını,
09:21
it's also financially valuable to us.
166
561641
3920
aynı zamanda bizim için finansal olarak da değerli olduğunu gösteriyor.
09:27
Question is, what do you do with this?
167
567438
2086
Soru şu: Bununla ne yapacaksınız?
09:29
So the science tells us what a wondrous Earth we are on.
168
569524
3670
Bilim bize ne kadar harika bir Dünya üzerinde olduğumuzu söylüyor.
09:33
We can value it in dollars and cents.
169
573194
1793
Dolar ve sent cinsinden değer biçebiliriz.
09:34
Question is, what are you going to do with it?
170
574987
2253
Soru şu: Bununla ne yapacaksınız?
09:37
Well, guess what? We can build a whole economy
171
577240
2252
Bilin bakalım ne? Bütün bir ekonomiyi
09:39
around a living and thriving nature,
172
579492
2586
yaşayan ve gelişen doğa etrafında inşa edebiliriz,
09:42
not an extractive view of nature,
173
582078
2210
doğayı tüketen bir bakış açısıyla değil,
09:44
but a regenerative view of nature.
174
584288
2294
doğayı yenileyen bir bakış açısıyla.
09:47
And that economy --
175
587583
1335
Ve bu ekonomi --
09:48
(Applause)
176
588960
1168
(Alkışlar)
09:50
Thank you.
177
590169
1251
Teşekkür ederim.
09:51
That economy is going to deliver for us sustainable and shared prosperity
178
591462
6757
Bu ekonomi bize, büyük küçük herkes için, bu gezegendeki tüm canlılar için
09:58
for all, big and small, all creatures on this planet.
179
598261
5422
sürdürülebilir ve paylaşılan bir refah sağlayacaktır.
10:03
It does not have to be I win, you lose.
180
603724
2795
Ben kazanırım, sen kaybedersin diye bir şey yok.
10:06
It is a win-win.
181
606561
2294
Bu bir kazan-kazan.
10:08
I'm going to show you how.
182
608855
1376
Size nasıl olacağını göstereceğim.
10:11
From there we can build --
183
611315
2628
Oradan inşa edebiliriz --
10:13
In order to build that economy, we need three things.
184
613943
2920
Bu ekonomiyi inşa etmek için üç şeye ihtiyacımız var.
10:16
We need the science, the accounting, the scientific accounting.
185
616863
3336
Bilime, muhasebeye ve bilimsel muhasebeye ihtiyacımız var.
10:20
What is it that you have? How much of it do you have?
186
620199
3963
Neye sahipsiniz? O şeyin ne kadarına sahipsiniz?
10:24
Then people like me, financial economists, come around and they say,
187
624162
3211
Daha sonra benim gibi finansal ekonomistler gelir ve derler ki,
10:27
"What is the value of what you have?"
188
627415
1793
“Sahip olduğunuz şeyin değeri nedir?”
10:29
The reason we value it is just to basically translate it
189
629250
2669
Buna değer biçmemizin nedeni,
10:31
into the language that policymakers can understand
190
631961
2544
temelde bunu politika yapıcıların anlayabileceği bir dile çevirmek
10:34
so they can make decisions.
191
634547
1710
ve böylece karar almalarını sağlamaktır.
10:36
That's all. It's a translation.
192
636299
2294
Hepsi bu. Sadece çeviri.
10:39
But then the third pillar is very important,
193
639427
2377
Ancak üçüncü ayak çok önemlidir
10:41
which is the legal framing.
194
641846
2252
ki bu da yasal çerçevedir.
10:44
The legal framing is very important
195
644140
2919
Yasal çerçeve çok önemlidir
10:47
because we need to protect the rights of nature,
196
647101
2753
çünkü yaşayan ve gelişen doğanın
10:49
a living and thriving nature.
197
649896
2544
haklarını korumak zorundayız.
10:52
Three things. Once you do these three things,
198
652440
2794
Üç şey. Bir kez bu üç şeyi yaptığınızda,
10:55
you can create markets around nature.
199
655234
3420
doğa etrafında pazarlar oluşturabilirsiniz.
10:58
When I say markets around nature,
200
658654
1710
Doğa etrafında pazarlar dediğimde,
11:00
not an extractive view of nature, but a regenerative view of nature.
201
660364
4755
doğayı tüketen bir bakış açısı ile değil, doğayı yenileyen bir bakış açısı ile.
11:05
And I'm going to show you how.
202
665119
1752
Size nasıl yapılacağını göstereceğim.
11:06
I'm going to show you how.
203
666871
1251
Size nasıl yapılacağını göstereceğim.
11:10
Gabon has 57,000 elephants.
204
670333
3670
Gabon’da 57.000 fil var.
11:15
If you leave them alone, they can grow to 195,000 elephants.
205
675213
4254
Eğer onları kendi hâllerine bırakırsanız, sayıları 195.000 fili bulabilir.
11:20
Gabon can sell the carbon offsets of its elephants.
206
680301
4630
Gabon filleri sayesinde elde ettiği karbon dengesini satabilir.
11:24
Imagine -- because those elephants are grabbing carbon in the trees --
207
684972
3837
Düşünün, bu filler ağaçlardaki karbonu yakaladıkları için
11:28
they can sell the carbon offsets of their elephants.
208
688851
3879
fillerinin karbon denkliklerini satabilirler.
11:32
To whom?
209
692730
1710
Kime?
11:34
To us because we're all enamored
210
694440
1710
Bize; çünkü hepimiz karbon sıfır,
11:36
with going carbon zero, carbon negative, carbon neutral.
211
696150
3420
karbon negatif, karbon nötr olma sevdasındayız.
11:40
And our money will come in to look after these elephants in perpetuity.
212
700947
4379
Ve paramız bu fillere ebediyen bakmak için devreye girecek.
11:46
OK? So how much revenue can Gabon get out of it?
213
706744
4671
Tamam mı? Peki Gabon bundan ne kadar gelir elde edebilir?
11:51
One billion dollars a year from allowing these elephants to frolic freely,
214
711457
6048
Bu fillerin özgürce dolaşmalarına, hiçbir şeye bağlı kalmamalarına,
11:57
not be tied to anything,
215
717546
2253
sadece kendi hâllerine bırakılmalarına izin vererek
11:59
just by leaving them alone.
216
719840
1919
yılda bir milyar dolar.
12:01
Those elephants, by the way, they walk, they poop,
217
721801
2752
Bu arada filler yürüyorlar, kaka yapıyorlar,
12:04
just being, having babies, doing whatever they do,
218
724595
3253
sadece var oluyorlar, yavruluyorlar, ne yapıyorlarsa yapıyorlar,
12:07
they help carbon sequestration in the forests.
219
727890
3212
ormanlarda karbon tutulmasına yardımcı oluyorlar.
12:11
A forest without animals is dead.
220
731143
2753
Hayvanlar olmadan bir orman ölüdür.
12:13
It's not about flora. It's about flora and fauna.
221
733896
3629
Bu bitki örtüsüyle ilgili değil. Bitki örtüsü ve hayvanlarla ilgili.
12:17
It's about nature itself.
222
737525
2169
Doğanın kendisiyle ilgili.
12:19
That's what the message is.
223
739694
1334
İşte mesajımız bu.
12:21
Who would buy these carbon offsets?
224
741988
3336
Bu karbon dengelemelerini kim satın alır?
12:25
All these companies and countries
225
745324
1669
Karbon sıfır, karbon negatif, karbon nötr taahhütlerinde bulunan
12:26
that made commitments to carbon zero, carbon negative, carbon neutral.
226
746993
3712
tüm bu şirketler ve ülkeler.
12:31
They would buy the carbon offsets, or carbon credits if you like.
227
751622
4088
Karbon dengelemelerini ya da isterseniz karbon kredilerini satın alacaklardır.
12:35
The money would flow in from these ecosystem services --
228
755751
4964
Bu ekosistem hizmetlerinden - ister balinalar, filler, mangrovlar,
12:40
be it the whales, be it the elephants, be it mangrove, seagrass, saltmarsh --
229
760756
4338
ister deniz çayırları, tuzlu bataklıklar olsun - para akacaktır
12:45
and the money goes in by contract,
230
765136
2502
ve para, doğayı ebediyen korumak için
12:47
using blockchain technology to look after nature in perpetuity --
231
767680
5213
- çok önemli -
ve doğanın koruyucularını ebediyen korumak için
12:52
very important --
232
772935
1251
12:54
and to look after the stewards of nature in perpetuity.
233
774228
3504
blok zinciri teknolojisini kullanarak sözleşmeyle içeri aktarılıyor.
12:57
And the stewards of nature are the local and the indigenous population.
234
777732
4713
Doğanın koruyucuları ise yerel ve yerli halktır.
13:02
They're the ones who are doing the conservation, not you and me.
235
782445
4379
Koruma işini onlar yapıyor, siz ve ben değil.
13:06
(Applause)
236
786824
1919
(Alkışlar)
13:12
Once we do that --
237
792288
2627
Bunu yaptığımızda,
13:16
Notice what it is.
238
796000
1376
neler olduğuna dikkat edin.
13:17
It's a win for nature.
239
797418
2794
Doğa için bir kazançtır.
13:20
It's a win for the economy.
240
800254
2461
Ekonomi için bir kazançtır.
13:22
The government will make money
241
802757
1459
Hükûmet para kazanacak
13:24
because the government is going to get all that revenue.
242
804258
2628
çünkü hükûmet tüm bu geliri elde edecek.
13:26
It will change its fiscal stance.
243
806927
1627
Mali tutumunu değiştirecek.
13:28
It will diversify its economy. It will grow in a sustainable way.
244
808596
4004
Ekonomisini çeşitlendirecek. Sürdürülebilir bir şekilde büyüyecek.
13:34
It's a win for the environment.
245
814226
2128
Çevre için bir kazançtır.
13:36
It's a win for all of these creatures that have suffered so much at our hands.
246
816395
4672
Bizim ellerimizde çok acı çeken tüm bu canlılar için bir kazançtır.
13:42
It’s a win for this beautiful Earth of ours.
247
822902
3253
Bu güzel Dünyamız için bir kazançtır.
13:46
As Carl Sagan once said,
248
826989
1335
Carl Sagan’ın bir zamanlar dediği gibi,
13:49
“The only Earth we’ll ever know.
249
829367
2419
“Bildiğimiz tek Dünya.
13:52
The only home we'll ever know."
250
832745
1501
Bildiğimiz tek ev.”
13:55
It's a win for us.
251
835873
1251
Bizler için bir kazançtır.
13:58
We are taking this work
252
838209
2335
Afrika’daki bu çalışmayı
14:00
in Africa to Liberia, Cameroon, Kenya, South Africa.
253
840586
4963
Liberya, Kamerun, Kenya ve Güney Afrika’ya taşıyoruz.
14:05
We're taking this work to the Americas, Chile, Argentina.
254
845591
3462
Bu çalışmayı Amerika’ya, Şili’ye, Arjantin’e götürüyoruz.
14:09
We're doing it in the US and in the UK.
255
849095
2961
Bu çalışmayı ABD’de ve İngiltere’de yapıyoruz.
14:15
Imagine, it just started with just a wish of mine to see a blue whale.
256
855142
5923
Düşünün, her şey sadece mavi bir balina görme dileğimle başladı.
14:21
Little did I know it's going to end up with a vision
257
861065
3420
Bunun yarın için nasıl yaşamamız gerektiğine dair
14:24
of how we ought to live for tomorrow.
258
864485
2628
bir vizyonla sonuçlanacağı hiç aklıma gelmemişti.
14:28
Thank you.
259
868572
1293
Teşekkürler.
14:29
(Applause)
260
869865
1544
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7