A Firework Ladder to the Sky — and the Magic of Explosive Art | Cai Guo-Qiang | TED

68,427 views ・ 2024-08-02

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Elif Usta Gözden geçirme: Eren Gokce
00:04
Chris Anderson: Cai is incredible, Cai's language is Mandarin.
0
4417
3003
Chris Anderson: Cai inanılmaz, Cai’nin dili Mandarin Çincesi.
00:07
Many of us do not speak Mandarin.
1
7420
2878
Çoğumuz Çince konuşmuyoruz.
00:10
But Cai agreed to do a wild experiment.
2
10298
3921
Ama Cai çılgınca bir deney yapmayı kabul etti.
00:14
For this talk,
3
14886
1168
Bu konuşma için,
00:16
we collaborated with another TED speaker, Tom Graham,
4
16096
2669
başka bir TED konuşmacısı olan Tom Graham
00:18
and his team at Metaphysic,
5
18807
1960
ve Metaphysic’teki ekibiyle işbirliği yaptık.
00:20
who built an AI model
6
20809
1877
Cai’nin çevirmeninin sesini
00:22
to make Cai's translator's voice sound just like Cai speaking --
7
22727
4797
tıpkı Cai’ın İngilizce konuştuğu gibi çıkarmak için
00:27
just like he is speaking in English.
8
27566
2919
bir yapay zekâ modeli oluşturdular.
00:31
So Sang is in a sound booth now.
9
31111
3587
Yani Sang şimdi bir ses kabininde.
00:34
Sang, Hello.
10
34739
1252
Sang, merhaba.
00:35
Sang: Hi, everyone.
11
35991
1751
Sang: Merhaba millet.
00:39
CA: OK, so it's great to see you.
12
39160
1585
CA: Tamam, seni görmek harika.
00:40
Now let's hear you sounding as if you were Cai.
13
40787
3754
Şimdi Cai gibiymişsin gibi sesini duyalım.
00:45
Sang: My name is Cai Guo-Qiang.
14
45292
4796
Sang: Benim adım Cai Guo-Qiang.
00:51
CA: (Laughs)
15
51381
1168
CA: (Gülüyor)
00:52
OK, nothing's going to go wrong here.
16
52591
2419
Tamam, burada hiçbir şey ters gitmeyecek.
00:55
Nothing's going to go wrong.
17
55051
1460
Hiçbir şey ters gitmeyecek.
00:56
(Laughter)
18
56511
1168
(Kahkahalar)
00:58
The stage is yours.
19
58179
1377
Sahne senin.
00:59
Cai Guo-Qiang: Thank you.
20
59556
1418
Cai Guo-Qiang: Teşekkür ederim.
01:01
(Applause)
21
61016
5171
(Alkış)
01:06
(Speaking Mandarin)
22
66730
1543
(Çince konuşuyor)
01:09
More than 1,000 years ago,
23
69190
3462
1000 yıldan fazla bir süre önce,
01:12
when Chinese alchemists were developing elixir of immortality,
24
72694
3754
Çinli simyacılar ölümsüzlük iksiri geliştirirken,
01:16
one recipe caused an explosion.
25
76448
2294
bir tarif patlamaya neden oldu.
01:18
Boom.
26
78783
1168
Bum.
01:20
Boom.
27
80869
1376
Bum.
01:22
(Laughter)
28
82245
3170
(Kahkahalar)
01:26
They named their discovery “fire medicine,”
29
86124
2961
Keşiflerine Çince “barut” anlamına gelen
01:30
the Chinese word for gunpowder.
30
90462
3378
“ateş ilacı” adını verdiler.
01:33
From the very beginning, gunpowder has been about accidents,
31
93882
3378
En başından beri barut kazalar, kontrol kaybı
01:37
loss of control and destruction.
32
97302
2210
ve yıkımla ilgiliydi.
01:40
But it's also been about the healing power and unseen energies.
33
100013
3712
Ama aynı zamanda iyileştirici güç ve görünmeyen enerjilerle de ilgiliydi.
01:43
I dreamed of becoming an artist when I was little, but like my father,
34
103725
4212
Küçükken hayalim sanatçı olmaktı ama hevesli bir ressam olan
01:47
who was an avid painter himself, I was cautious and timid.
35
107979
4088
babam gibi ihtiyatlı ve çekingendim.
01:52
Caution is a fine quality in life, but not so in art.
36
112609
4254
Dikkat, yaşamda iyi bir özelliktir, ancak sanatta öyle değildir.
01:56
And Chinese society was also very controlling when I was young,
37
116905
3712
Ve ben gençken Çin toplumu da çok kontrolcüydü,
02:00
so I longed for an artistic medium that could help me free myself
38
120659
4129
bu yüzden kendimi özgürleştirmemi ve kontrolü kaybetmemi sağlayacak
02:04
and lose control.
39
124829
1627
sanatsal bir araç arzuluyordum.
02:06
I came from an ancient city in southeast China called Quanzhou.
40
126831
4255
Çin'in güneydoğusunda Quanzhou adında antik bir şehirden geldim.
02:11
The city had many firecracker factories when I was young,
41
131419
3212
Ben küçükken şehirde çok sayıda kestane fişeği fabrikası vardı,
02:14
so it was easy to get gunpowder.
42
134673
2002
bu yüzden barut almak kolaydı.
02:17
When I first began using gunpowder to create art,
43
137258
3045
Sanat yaratmak için ilk defa barut kullanmaya başladığımda,
02:20
I would lay out a canvas in the living room
44
140303
2044
oturma odasına bir tuval yerleştirip
02:22
and set up small explosions on it.
45
142347
2294
üzerine küçük patlamalar düzenlerdim.
02:24
(Laughter)
46
144641
2044
(Kahkahalar)
02:26
Seeing the canvas on fire one day,
47
146726
2127
Bir gün tuvalin yandığını gören büyükannem,
02:28
my grandmother threw a linen rag over the flame
48
148853
3629
alevlerin üzerine keten bir bez fırlattı
02:32
and put it out with a small puff.
49
152524
2460
ve küçük bir puf ile söndürdü.
02:35
It was my grandma who taught me that while it's important to light fires,
50
155735
4046
Bana ateş yakmanın önemli olmasına rağmen, onları nasıl söndürüleceğini
02:39
it's more important to know how to put them out.
51
159781
3128
bilmenin daha önemli olduğunu öğreten büyükannemdi.
02:42
(Laughter)
52
162951
2586
(Kahkahalar)
02:46
Over the decades,
53
166830
1501
On yıllar boyunca
02:48
I've grown closer to gunpowder and mastered more techniques.
54
168373
4254
baruta gittikçe yakınlaştım ve daha fazla teknikte ustalaştım.
02:53
(Explosions)
55
173545
6214
(Patlamalar)
02:59
My creations forever oscillate between destruction and construction,
56
179759
4213
Yaratımlarım sonsuza dek yıkım ve inşaat,
03:03
control and freedom, dictatorship and democracy.
57
183972
3545
kontrol ve özgürlük, diktatörlük ve demokrasi arasında dalgalanıyor.
03:08
For example, here I first painted my imagination of Paradise,
58
188017
4588
Örneğin, burada ilk önce baştan çıkarıcı bir serap olan
03:12
a mirage of temptations.
59
192605
2169
Cennet hayalimi resmettim.
03:15
I exploded colored gunpowder
60
195108
1835
Şehvetli ve göz kamaştırıcı bir bahçe
03:16
to create a sensual and dazzling garden,
61
196985
3462
yaratmak için renkli barutu patlattım,
03:20
so beautiful that I didn't want to lay a finger on it.
62
200488
3379
o kadar güzel ki elimi sürmek istemedim.
03:24
However, I picked up my courage
63
204576
2502
Ancak cesaretimi topladım
03:27
and scattered black powder all over this beauty.
64
207078
3045
ve bu güzelliğin her yerine kara barutu serptim.
03:31
Covered it with a blank canvas and ignited again.
65
211291
3044
Boş bir tuvalle üstünü kapattım ve tekrar ateşledim.
03:36
Bang!
66
216880
1209
Güm!
03:38
(Explosion)
67
218089
2461
(Patlama)
03:40
When I removed the canvas on top,
68
220884
2127
Üstteki tuvali kaldırdığımda, bir zamanların büyüleyici bahçesi
03:43
the once enchanting garden was now forever sealed beneath the black.
69
223011
5046
artık sonsuza dek karanlığın altında mühürlenmişti.
03:48
However, what shocked me the most was the canvas on top,
70
228808
4380
Ancak beni en çok şok eden şey, şimdi o cennet bahçesinin
03:53
which now looked like an apparition of that heavenly garden.
71
233229
4755
bir görüntüsüne benzeyen üstteki tuvaldi.
03:58
At the end of 1986,
72
238568
2085
1986′nın sonunda
04:00
I moved to Japan.
73
240695
1627
Japonya’ya taşındım.
04:03
My cosmology,
74
243031
1334
O zamana kadar
04:04
which till then was a simple one,
75
244407
2211
basit düzeyde olan kozmoloji bilgim,
04:06
developed by stargazing and studying feng shui in Quanzhou,
76
246618
4337
Quanzhou’da yıldız gözlemi ve feng shui çalışmasıyla arttı,
04:10
suddenly expanded to include the latest developments in modern astrophysics.
77
250997
5005
aniden modern astrofizikteki en son gelişmeleri içerecek şekilde genişledi.
04:16
As a young artist from China,
78
256795
2502
Çinli genç bir sanatçı olarak,
04:19
my grueling experiences with getting visas around the world
79
259339
4212
dünya çapında vize alma konusundaki yorucu deneyimlerim,
04:23
inspired me to explode a chain of big footprints
80
263551
3963
Dünya’yı dolaşan büyük ayak izleri zincirini patlatmam için
04:27
that traversed the Earth.
81
267514
2002
bana ilham verdi.
04:29
The footprints would evoke extraterrestrials
82
269557
2711
Ayak izleri, kilometrelerce mesafeyi
04:32
racing across several kilometers,
83
272310
2711
sadece birkaç adımda koşarak geçen,
04:35
bam bam bam, in only a few strides,
84
275063
2586
yapay sınırları görmezden gelen ve uzaklarda kaybolan
04:37
ignoring artificial borders and disappearing into the distance.
85
277649
4004
dünya dışı varlıkları çağrıştıracaktı.
04:41
(Explosion)
86
281694
2336
(Patlama)
04:44
After decades of attempts around the world,
87
284948
2669
Dünya çapında onlarca yıllık girişimlerden sonra,
04:47
this concept was finally realized
88
287617
4004
bu konsept nihayet
04:51
as 29 footprint fireworks
89
291663
2294
2008 Pekin Olimpiyatları’nın açılış töreninde
04:53
at the opening ceremony of the 2008 Beijing Olympics.
90
293957
4129
29 adet ayak izi havai fişeği ile gerçekleştirildi.
04:58
The big footprints
91
298127
1293
Büyük ayak izleri,
04:59
walked across the 15-kilometer central axis of Beijing,
92
299462
4380
gökyüzündeki görünmez bir dev gibi
05:03
like an invisible giant in the sky.
93
303883
3712
Pekin’in 15 kilometrelik merkez ekseninde yürüdü.
05:08
Witnessed by 1.5 ...
94
308972
1710
1,5 tanık oldu...
05:10
(Applause)
95
310723
2878
(Alkışlar)
05:13
Witnessed by 1.5 billion people in person and through live broadcasts,
96
313601
5422
1,5 milyar insanın şahsen ve canlı yayınlarla tanık olduğu
05:19
this work symbolized the era's idealistic delusion of globalization.
97
319023
6048
bu eser, çağın idealist küreselleşme yanılsamasını simgeliyordu.
05:25
In the early '90s, I conceived a work titled Sky ladder,
98
325947
5380
90′ların başında, gökyüzü ve yeryüzünü birbirine bağlayacak
05:31
a ladder made of fireworks that would connect heaven and Earth.
99
331369
4129
havai fişeklerden yapılmış bir merdiven olan Sky Ladder adlı bir eser tasarladım.
05:35
I made many failed attempts to realize the idea over 21 years.
100
335540
5172
21 yıl boyunca bu fikri gerçekleştirmek için birçok başarısız girişimde bulundum.
05:41
The difficulty of the project lay in its technical requirements.
101
341045
4630
Projenin zorluğu teknik gereksinimlerinde yatıyordu.
05:45
We needed a helium balloon of over 6,000 cubic meters
102
345675
3962
Dünya Ticaret Merkezi kadar yükseğe bir merdiveni yükseltmek için
05:49
in order to raise a ladder
103
349637
2419
6.000 metreküpün üzerinde
05:52
as high as the World Trade Center.
104
352098
3378
bir helyum balonuna ihtiyacımız vardı.
05:56
Once up, the balloon could easily be blown away.
105
356311
4129
Bir kez havalandıktan sonra, balon artık kolayca uçabilir.
06:00
And because it would carry lots of dangerous materials,
106
360440
4421
Ve bol miktarda tehlikeli madde taşıyacağı için
06:04
we had to acquire numerous permits for land, sea and air.
107
364903
5505
kara, deniz ve hava için çok sayıda izin almak zorunda kaldık.
06:11
In my hometown,
108
371034
2002
Memleketimde,
06:13
it's said that 500 meters is the height of the clouds,
109
373036
4838
bulutların yüksekliğinin 500 metre olduğu söylenir,
06:17
so the ladder symbolized a useful dream
110
377874
3670
bu nedenle merdiven yıldızlara ulaşmak ve bulutlara dokunmak gibi
06:21
of reaching for the stars and touching the clouds.
111
381586
3670
anlamlı bir hayali simgeliyordu.
06:27
I've created so much art around the world,
112
387342
3545
Dünya çapında çok fazla sanat eseri ortaya çıkardım,
06:30
but my grandma has never seen any of them in person,
113
390929
4379
ama büyükannem hiçbirini şahsen görmedi,
06:35
so I was determined to do something awesome for her to see.
114
395350
3920
bu yüzden onun görmesi için harika bir şey yapmaya kararlıydım.
06:39
(Video) One!
115
399979
1168
(Video) Bir!
06:42
Fire!
116
402398
1335
Ateş!
06:47
(Music)
117
407737
3629
(Müzik)
06:58
Cai Guo-Qiang: One morning in 2015,
118
418122
2169
Cai Guo-Qiang: 2015′te bir sabah,
07:00
at the crack of dawn,
119
420333
1835
şafak sökümünde,
07:02
a golden ladder rose into the sky.
120
422168
3545
altın bir merdiven gökyüzüne yükseldi.
07:08
It was a birthday present for my grandmother,
121
428132
4088
O yıl 100 yaşına giren büyükannem için
07:12
who turned 100 that year.
122
432261
2044
doğum günü hediyesiydi.
07:14
(Applause)
123
434347
1168
(Alkış)
07:17
(Laughter)
124
437850
2837
(Kahkahalar)
07:23
She passed away one month later.
125
443106
3420
Bir ay sonra vefat etti.
07:29
In 1995, I moved from Japan to New York with my wife and daughter.
126
449070
5714
1995'te eşim ve kızımla birlikte Japonya'dan New York'a taşındım.
07:39
After I came to New York, my work became more site-specific,
127
459455
3587
New York’a geldikten sonra çalışmalarım daha mekâna özgü,
07:43
addressing more socio-political themes
128
463084
4171
daha sosyo-politik temaları ele alan
07:47
and reflecting the changes I've developed from living in the West.
129
467296
3796
ve Batı’da yaşamanın bende yarattığı değişiklikleri yansıtan bir hâl aldı.
07:51
This transition also allowed me to better thrive
130
471384
3587
Bu geçiş aynı zamanda dünyadaki farklı kültürlerde
07:55
in different cultures around the world.
131
475013
2377
daha iyi gelişme göstermemi sağladı.
07:58
Some have asked why I never deal with the subject of sex.
132
478099
4713
Bazıları neden seks konusuyla hiç ilgilenmediğimi sordu.
08:04
I would often say, "Isn't explosion sexy in itself?"
133
484731
3628
Sık sık derdim ki, “Patlama kendi içinde seksi değil mi?”
08:08
(Laughter)
134
488401
2502
(Kahkahalar)
08:12
Ten years ago, I was invited to create an artwork in Paris.
135
492030
4170
On yıl önce Paris’te bir sanat eseri yapmak için davet edildim.
08:17
I decided to invite 50 couples from around the world
136
497285
3170
Dünyanın dört bir yanından 50 çifti Sen Nehri’ndeki bir gezi teknesine
08:20
to a sightseeing boat on the Seine,
137
500455
2586
davet etmeye karar verdim
08:23
where they would first enjoy a 12-minute firework display
138
503082
3796
ve burada ilk önce sevişme sürecini simüle eden
08:26
that simulates the process of lovemaking.
139
506878
2752
12 dakikalık bir havai fişek gösterisinin tadını çıkaracaklardı.
08:31
Why 12 minutes?
140
511466
1626
Neden 12 dakika?
08:33
Because that seems to be the average duration of French lovemaking.
141
513426
4463
Çünkü bu Fransız sevişmenin ortalama süresi gibi görünüyor.
08:37
(Laughter)
142
517889
2544
(Kahkahalar)
08:42
According to the internet.
143
522185
1751
İnternete göre.
08:43
(Laughter)
144
523978
3003
(Kahkahalar)
08:48
Excited by the passionate climax of the fireworks,
145
528066
3253
Havai fişeklerin tutkulu doruk noktasından heyecanlanan çiftler
08:51
the couples then entered individual tents to do whatever they wanted.
146
531319
4504
daha sonra istediklerini yapmak için bireysel çadırlara girdiler.
08:56
When satisfied,
147
536240
1377
Memnun olduklarında,
08:57
they could press a button
148
537658
2169
bir düğmeye basabilir
08:59
and trigger fireworks from a small boat nearby.
149
539869
3253
ve yakındaki küçük bir tekneden havai fişekleri tetikleyebilirlerdi.
09:03
(Laughter)
150
543122
3879
(Kahkahalar)
09:07
I had prepared 300 shots of fireworks.
151
547043
3295
300 adet havai fişek hazırlamıştım.
09:11
However, the couples didn't use them all.
152
551923
3003
Ancak çiftler hepsini kullanmadı.
09:16
In the end, the fireworks spelled out the words:
153
556469
3462
Sonunda, havai fişekler şu kelimeleri dile getirdi:
09:19
"Sorry, gotta go."
154
559972
1710
“Üzgünüm, gitmeliyim.”
09:21
(Laughter)
155
561724
2336
(Kahkahalar)
09:24
Nighttime fireworks are visible because of light
156
564769
3462
Gece havai fişekleri ışık yüzünden görülebilir
09:28
and are more focused on the explosions themselves.
157
568272
3337
ve daha çok patlamaların kendisine odaklanır.
09:31
Daytime fireworks rely on smoke.
158
571651
2711
Gündüz havai fişekleri ise dumana bel bağlar.
09:34
They are like a painter's brush moving across the sunlit sky in real time.
159
574362
4838
Güneşli gökyüzünde gerçek zamanlı olarak hareket eden bir ressamın fırçası gibiler.
09:39
In Shanghai, I realized the daytime fireworks "Elegy,"
160
579659
3920
Şangay’da, Çin’in karşı karşıya olduğu ciddi çevre sorunlarına ağıt yakan
09:43
lamenting the severe environmental problems China faces.
161
583621
4254
“Elegy (Ağıt) ” adlı gündüz havai fişeklerini patlattım.
09:47
On the day,
162
587875
1210
O gün,
09:49
clouds loomed low over the Huangpu River,
163
589127
3128
bulutlar Huangpu Nehri üzerinde alçalıyordu
09:52
and the firework smoke lingered in the air long afterwards,
164
592296
3754
ve havai fişek dumanı uzun süre sonra,
09:56
like an ink painting with its gentle sorrow.
165
596092
3712
hafif kederli bir mürekkep tablosu gibi havada kalıyordu.
10:01
For my solo exhibition at Uffizi Galleries,
166
601639
2753
Uffizi Galeriler’deki kişisel sergim için
10:04
I created fireworks in the shapes of flowers and plants
167
604433
3254
Rönesans resimlerinden esinle çiçek ve bitki şeklinde
10:07
from Renaissance paintings.
168
607687
2043
havai fişekler oluşturdum.
10:10
People from across the city could see the fireworks
169
610273
2669
Şehrin dört bir yanından insanlar,
10:12
as they launched from the Michelangelo Square,
170
612984
2794
Michelangelo Meydanı’ndan fırlatılan
10:15
reigniting the spirit of the Renaissance.
171
615778
3253
Rönesans ruhunu yeniden canlandıran havai fişekleri görebiliyorlardı.
10:20
Last year I realized the project "When the Sky Blooms with Sakura"
172
620324
5339
Geçen yıl 12 yıl önce deprem ve tsunamiden zarar gören
10:25
in Fukushima,
173
625663
1168
Fukushima’da
10:26
which suffered the earthquake and tsunami 12 years ago.
174
626873
3336
“Gökyüzü Sakura ile Çiçek Açtığında” projesini hayata geçirdim.
10:31
On the June day,
175
631252
1752
O Haziran gününde,
10:33
we had a rare collaboration of the wind and the waves
176
633045
3295
bu gündüz havai fişeklerini
10:36
to realize these daytime fireworks
177
636340
3295
doğaya saygı senfonisi gibi gerçekleştirmek için
10:39
like a symphony of reverence for nature.
178
639677
3212
rüzgâr ve dalgalarla nadir bir işbirliği yaptık.
10:42
(Applause)
179
642930
4296
(Alkışlar)
10:49
I've realized over 600 solo exhibitions and projects worldwide,
180
649187
4921
Dünya çapında 600′den fazla kişisel sergi ve proje gerçekleştirdim
10:54
often facing numerous challenges
181
654150
2169
ve genellikle hava koşulları, yasal düzenlemeler
10:56
such as weather conditions, legal regulations
182
656360
3420
ve sosyal ve siyasi engeller gibi
10:59
and social-political hurdles.
183
659822
2378
sayısız zorluklarla karşı karşıya kaldım.
11:02
But such is the nature of my art.
184
662241
2962
Ama sanatımın doğası bu.
11:06
Behind the momentary magic lies countless unknown factors.
185
666204
5255
Anlık büyünün arkasında sayısız bilinmeyen faktör yatıyor.
11:12
Gunpowder and I have been travel companions
186
672251
2962
Barut ve ben 40 yıllık fantastik bir yolculukta
11:15
on a 40-year-long, fantastical journey.
187
675213
3169
seyahat arkadaşıyız.
11:18
Yet, I have never grown tired of it,
188
678716
3170
Yine de belirsizliği ve kontrol edilemezliği sayesinde
11:21
thanks to its uncertainty and uncontrollability.
189
681928
3712
bundan hiç bıkmadım.
11:26
And it's the same fascination with the unforeseeable
190
686432
3086
Ve 2017′de başlayan
11:29
that led to my research in artificial intelligence
191
689518
3796
yapay zekâ araştırmamı yönlendiren de
11:33
that began in 2017.
192
693356
2711
öngörülmeyene olan aynı hayranlıktır.
11:37
This led to the launch of my AI Cai,
193
697109
2795
Bu, özel YZ modelim olan
11:39
my custom AI model.
194
699946
2419
AI Cai’nin piyasaya sürülmesine yol açtı.
11:43
AI Cai deep learns from my artworks, archives and areas of interest.
195
703491
5046
AI Cai sanat eserlerimden, arşivlerimden ve ilgi alanlarımdan
derin öğrenme gerçekleştiriyor.
11:50
It also mimics contemporary and historical figures I admire
196
710248
4212
Aynı zamanda, bağımsız ve özgür bir topluluk oluşturarak
11:54
developing distinct personas
197
714502
2502
birbirleriyle tartışabilen
11:57
that can debate with each other,
198
717004
1627
farklı kişilikler geliştirerek
11:58
forming an independent and free community.
199
718673
3253
hayranı olduğum çağdaş ve tarihi figürleri taklit ediyor.
12:02
AI Cai is my artwork,
200
722843
1877
AI Cai benim sanat eserim,
12:04
but it's also a partner for dialogue and collaboration.
201
724762
3545
ama aynı zamanda diyalog ve işbirliği için bir ortak.
12:09
In the future, it may even create art by itself.
202
729809
3086
Gelecekte, kendi başına sanat bile yaratabilir.
12:13
Recently, we also enabled AI Cai
203
733980
2377
Son zamanlarda, AI Cai’nin tuvallerin üzerine
12:16
to sprinkle and ignite gunpowder on canvases.
204
736357
4004
barut serpmesini ve tutuşturmasını sağladık.
12:20
Nowadays, if I burn through a canvas,
205
740403
2961
Bugünlerde, bir tuvali yakarsam,
12:23
it's usually an intentional loss of control for effect.
206
743406
3670
bu genellikle etki oluşturmak için kasıtlı bir kontrol kaybıdır.
12:28
But when AI Cai burns something, it's a genuine accident.
207
748369
4671
Ama AI Cai bir şeyi yaktığında, bu gerçek bir kazadır.
12:33
(Laughter)
208
753416
1418
(Kahkahalar)
12:34
Perhaps AI Cai is that rash, clumsy boy Cai.
209
754834
5338
Belki de AI Cai o aceleci, sakar çocuk Cai’dir.
12:41
People often assume that I like fireworks,
210
761590
3337
İnsanlar genellikle havai fişekleri sevdiğimi varsayarlar,
12:44
but what I really like are explosions.
211
764969
2711
ama gerçekten sevdiğim şey patlamalardır.
12:47
(Laughter)
212
767722
1960
(Kahkahalar)
12:49
I like their energy and magic.
213
769724
3545
Enerjilerini ve büyülerini seviyorum.
12:53
Over the years,
214
773769
1210
Yıllar boyu,
12:54
the goal of my gunpowder creations has never been political,
215
774979
4087
baruttan eserlerimin amacı hiçbir zaman politik olmamıştı,
12:59
but their results do carry political significance.
216
779108
3670
ancak sonuçları siyasi önem taşıyor.
13:03
At a recent Nobel Prize event, I said,
217
783821
3629
Yakın zamandaki bir Nobel Ödülü etkinliğinde dedim ki,
13:07
"Using explosions to create beauty rather than warfare and violence
218
787491
6549
“Savaş ve şiddetten ziyade güzellik yaratmak için patlamaları kullanmak,
13:14
provides a sliver of hope for our shared human future."
219
794040
4504
ortak insani geleceğimiz için bir umut parçası sağlar.”
13:19
(Applause)
220
799503
6298
(Alkışlar)
13:26
Gunpowder helped me set my timid personality
221
806594
3837
Barut çekingen kişiliğimi düzenlememi
13:30
and liberate myself in a repressive society.
222
810473
3503
ve baskıcı bir toplumda kendimi özgürleştirmemi sağladı.
13:34
Its uncertainty makes me both uneasy and exhilarated.
223
814310
4171
Belirsizliği beni hem tedirgin ediyor hem de heyecanlandırıyor.
13:39
That's similar to my interactions with AI.
224
819523
2837
Bu, yapay zekâ ile etkileşimlerime benzer.
13:42
The unknown and uncontrollable aspects of AI are indeed unsettling.
225
822902
5714
Yapay zekânın bilinmeyen ve kontrol edilemeyen yönleri
gerçekten rahatsız edici.
13:49
But today, as contemporary art seems weak and conservative,
226
829909
5672
Ancak bugün, çağdaş sanat zayıf ve muhafazakâr göründüğü için,
13:55
I hope that AI can help me unleash creativity,
227
835623
3962
umarım yapay zekâ insan bilişinin mevcut boyutlarını aşarak
13:59
transcending the current dimensions of human cognition.
228
839627
4171
yaratıcılığı ortaya çıkarmama yardımcı olabilir.
14:04
Can AI reveal heavenly secrets
229
844590
5130
Yapay zekâ kutsal sırları açığa çıkarabilir
14:09
and open a door to interspecies civilizations for us?
230
849762
5297
ve türler arası medeniyetlere bizim için bir kapı açabilir mi?
14:16
If the disruptive nature of gunpowder can bring hope to people
231
856685
4714
Barutun yıkıcı doğası, patlamaların güzelliği sayesinde
14:21
through the beauty of explosions,
232
861399
3336
insanlara umut getirebiliyorsa,
14:24
then can the unsettling power of AI do the same,
233
864777
4504
o hâlde YZ’nin rahatsız edici gücü de aynı şeyi yapabilir
14:29
bringing hope to mankind's future by expanding the unknown world?
234
869281
4421
ve bilinmeyen dünyayı genişleterek insanlığın geleceğine umut getirebilir mi?
14:37
(Explosions)
235
877998
3838
(Patlamalar)
14:58
I'm always at the beginning of the next great journey.
236
898561
3378
Her zaman bir sonraki harika yolculuğun başlangıcındayım.
15:04
Thank you everyone, and thank you AI.
237
904066
3170
Herkese teşekkürler ve teşekkürler YZ.
15:08
(Applause and cheers)
238
908070
5964
(Alkış ve tezahürat)
CA: Lütfen kalın.
(Alkışlar)
Sang, ayrıca teşekkür ederim.
Teşekkür ederim.
Az önce olanlardan öylesine şaşkınım ki,
daha önce hiç böyle bir şey yapmadık.
Bunu mümkün kılmak için
kelimenin tam anlamıyla birkaç düzine kişiden oluşan bir ekip var.
Tom'a, Metaphysic ekibine ve tüm ekibimize çok teşekkürler.
Bu çok özel.
Bize sihir getirdin dostum.
CGQ: Teşekkür ederim.
CA: Çok teşekkür ederim.
CGQ: Teşekkür ederim, herkese.
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7