Emma Marris: Are wild animals really "wild"? | TED

57,547 views ・ 2021-09-10

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

00:00
Transcriber:
0
0
7000
Çeviri: Begüm Değer Soy Gözden geçirme: Emel Çırakoğlu
İnsan ve hayvanların ilişkisi oldukça tuhaf olabilir.
Onları nasıl gördüğümüze bağlı olarak kategorilere ayırırız.
00:12
So, human relationships with animals can be pretty weird.
1
12876
4400
Evcil hayvanlar var, onlar tıpkı ailemizin bir üyesi gibi.
Ve çiftlik hayvanları var
00:17
We put them in categories based on how we see them.
2
17756
3080
onlar genelde kavrama ve duygusal yetenek bakımından
00:20
So there's pets and they're, like, members of the family.
3
20836
2800
evcil hayvanlara çok benzerler.
Ama tabii ki, onları yeriz.
00:24
And then there's farm animals
4
24116
1400
00:25
and they're often very similar to pets in terms of their cognitive abilities
5
25516
3920
Sonra vahşi hayvanlar var.
Vahşi hayvanın artık ne anlama geldiğini merak ediyorum.
00:29
and their emotional abilities.
6
29476
1880
00:31
But of course, we eat them.
7
31356
1560
Mesela, vahşi yaşam yönetimi diploması alabilirsin,
00:33
And then there's wild animals.
8
33756
2000
00:35
And I've been wondering what wild animals even are anymore.
9
35756
4120
ama eğer onları yönetiyorsan, gerçekten vahşiler mi?
00:40
Like, you can get a degree in wildlife management,
10
40236
3520
Bunu kurtların yeniden tanıtılması bağlamında düşünmeye başladım.
00:43
but if you're managing them, are they really wild?
11
43796
3040
Kurtlar Batı Amerika’ya 1990′lı yıllarda ilk geri getirildiklerinde
sıkı biçimde kontrol ediliyorlardı, bugün de durum aynı.
00:49
I started thinking about this in the context of wolf reintroduction.
12
49196
3200
Birçoğu tasma takıyor,
GPS ile izleniyorlar,
00:52
So when wolves were first brought back to the American West in the 1990s,
13
52396
3480
DNA’ları dosyalarda var, isimleri ve numaraları var.
00:55
they were pretty heavily managed and they still are today.
14
55876
2760
Çiftlik hayvanı yemeye başlarlarsa
00:58
A lot of them wear collars,
15
58636
1320
plastik mermiler ya da kornalar ya da bazen ikinci el araba pazarlarındaki
00:59
they have GPS trackers,
16
59996
1400
01:01
they have their DNA on file, they have names and numbers.
17
61396
3480
rüzgarla dalgalanan adamlar gibi şeylerle onları caydırmaya çalışıyoruz.
01:04
And if they get a taste for livestock,
18
64916
1840
01:06
then we haze them with rubber bullets or air horns,
19
66756
3920
Tabii ki, eğer mesajı almazlarsa vurulabilirler.
01:10
or sometimes those, like, floaty guys that you see in used-car lots.
20
70676
4000
Peki bu kadar dikkatli yönetiliyorsa
gerçekte ne kadar vahşiler?
01:15
And of course, if they don't get the message, they can be shot.
21
75476
3000
Aklıma şu geldi, bir tarla sincabı ya da
01:18
So how wild are they really
22
78516
2520
şehir kızılgerdanı bazı bakımlardan kurtlardan daha vahşi,
01:21
if they're being this carefully managed?
23
81076
2600
çünkü şehirde yaşamalarına rağmen
01:23
It's occurred to me that a ground squirrel or a city robin
24
83716
3800
kimse onların gündelik yaşamını yönetmiyor.
01:27
is in some ways wilder than these wolves,
25
87556
3000
Ama tabii ki, insan dünyasında yaşıyorlar.
01:30
because although they might live in a city,
26
90596
2640
Arsaların tarım arazisine çevrilmesi,
hayvanların neslinin tükenmesi, evcilleştirilmesi,
01:33
no one is managing their day-to-day life.
27
93236
2080
türlerin kıtalar arası seyahati gibi büyük etkilerle şekillenmiş bir dünya.
01:36
But of course, they are living in a human world.
28
96316
2280
01:38
A world that's been shaped by massive influences
29
98596
2400
01:41
like conversion of land to agriculture,
30
101036
2840
Bir de nehirlerin yönünü değiştirdik.
01:43
extinctions, domestications, movement of species across continent.
31
103916
5320
Tabii ki, iklim değişikliği var, ki bu demek ki her hayvan,
insan yerleşkesine ne kadar uzak olursa olsun,
01:49
And we've rerouted rivers.
32
109596
1800
insan dünyasından bazı etkiler taşır.
01:51
And of course, there's climate change, which means that every animal,
33
111796
3240
Yani eğer her hayvan insan dünyasında yaşarsa,
01:55
no matter how distant from a human settlement,
34
115076
2480
bu onlara düşündüğümüzden daha fazlasını borçlu olduğumuz anlamına mı gelir?
01:57
has some influence of the human world.
35
117596
2480
Bence öyle.
02:01
So if every animal lives in a human world,
36
121636
2320
Mesela kutup ayılarını ele alalım.
02:03
does that mean that we somehow owe them more than we used to?
37
123996
3920
Kutup ayılarının bir kısmı yazın deniz buzunda
02:07
I think it does.
38
127956
1440
yaşamakta zorluk çekiyor.
02:09
So take polar bears, for instance.
39
129916
1880
Fok avlamaları için yeterli deniz buzu yok,
02:12
Some populations of polar bears are struggling to live on the sea ice
40
132396
4000
ki bu onların normalde yediği şey.
Bu nedenle bence en azından yılın bir kısmında onları beslemeyi düşünmeliyiz.
02:16
in the summer.
41
136436
1240
02:17
There's just not enough sea ice for them to go hunting for seals,
42
137676
3120
Bu durum, çözmemiz gereken birçok lojistik zorluk yaratacaktır.
02:20
which is what they'd normally eat.
43
140836
1680
02:22
So I think we should consider feeding them for at least part of the year.
44
142516
3920
Tabii ki, bin yıldır bu ayılarla yaşayan
02:26
Now, there'd be a lot of logistical challenges with this
45
146476
3240
ve onları avlayan Inuitlerin
bu plana katılması gerekir.
02:29
we'd have to work out.
46
149716
1280
Ayılara bakım verme zorunluluğumuzu
02:31
And certainly we would want to make sure
47
151036
1920
02:32
that the Inuit who have lived with these bears
48
152956
2160
geçersiz kılan diğer etik zorunluluklar da olabilir,
02:35
and hunted them for millennia
49
155156
1400
örneğin, onları besleyecek eti nasıl bulacağımızı ciddi olarak
02:36
would be on board with any plan.
50
156556
1840
02:38
There might be other ethical obligations
51
158436
2080
düşünmemiz gerekir,
02:40
that supersede our obligation to care for the bears,
52
160556
3840
ya da onları bütün ihtiyaçlarını karşılayacak bitki bazlı bir mama
ile besleme imkanı olup olmadığını.
02:44
like, we'd have to think pretty hard about where we get the meat
53
164396
3040
Yani bunlar kolay sorular değil,
02:47
that we feed them,
54
167476
1160
ama bence bunlar hakkında düşünmemiz gerekiyor.
02:48
or if it'd be possible to feed them some kind of plant-based polar bear chow
55
168636
3600
Diğer taraftan, hayvanları mutlu görmek istiyorsak,
02:52
that would meet all their requirements.
56
172276
1880
02:54
So these are not easy questions,
57
174196
2040
tam mutluluğun nasıl gözüktüğünü, onlar için tam bir refahın
02:56
but I think we should be thinking about them.
58
176276
2880
ne anlama geldiğini sormaya başlamamız lazım.
02:59
On the other hand, if we really want to see animals happy,
59
179876
2720
Bu durum sadece iyi beslenmiş ve sağlıklı olmanın ötesine geçecektir
03:02
we need to start asking what that full happiness looks like,
60
182596
2960
ve özgürlüğe benzer bir şey
03:05
what does it mean for an animal to really flourish?
61
185556
3000
ya da en azından gündelik seçimleri kendilerinin yapabilmesini içerebilir.
03:09
So this would go beyond just being well-fed and healthy
62
189076
3440
Washington’da birkaç yıl önce,
03:12
and it might include something like freedom
63
192556
2040
evinden kaçan ve iki kurda katılan
03:14
or at least the ability to make your own choices day-to-day.
64
194596
3520
bir köpek vardı
ve ufak bir sürü olmuşlardı.
Vahşi yaşam yöneticileri oldukça endişeliydi
03:18
A few years back in Washington State,
65
198956
1800
03:20
there was this dog that ran away from his home
66
200796
2240
çünkü köpeğin kurtlardan birini hamile bırakmasını istemiyorlardı
03:23
and joined up with two wolves
67
203076
1400
çünkü bu durumda yavrular melez olurdu.
03:24
and they formed a little pack.
68
204476
1520
03:26
And wildlife managers were very nervous about this
69
206316
2360
Ne evcil ne de vahşi olurlardı.
03:28
because they didn't want the dog impregnating either of the wolves
70
208676
3120
Bu iki kategoriye de uymazlardı.
Yönetilmeleri ve onlarla ne yapılacağına karar verilmesi kabus gibi olurdu.
03:31
because any puppies would be hybrids.
71
211836
2920
03:34
They would be neither domestic nor wild.
72
214756
2440
Bu nedenle sürünün izini sürdüler
ve kurtlardan birinin gerçekten de köpekten hamile olduğunu buldular
03:37
They wouldn't fit into either category.
73
217236
2080
03:39
Regulating them or figuring out what to do with them would be a nightmare.
74
219356
3840
ve hamileliği sonlandırdılar.
Bu durumda, kurdun bir nevi safkanlığının
03:43
So they tracked the pack down
75
223236
1720
03:44
and when they found that one of the wolves was indeed pregnant by the dog,
76
224996
3480
ya da genetik olarak vahşiliğinin
kendi bağımsızlığından daha önemli olduğuna karar verildi.
03:48
they ended her pregnancy.
77
228516
1640
03:50
So in that case, the sort of purity of the wolf,
78
230196
2680
Size verebileceğim bir çeşit algoritma olduğunu söylemek isterdim,
03:52
or the genetic wildness of the wolf,
79
232876
2440
03:55
was deemed to be more important than its actual autonomy.
80
235356
3480
vahşi hayvanlara dair her durumda karar vermemize yardımcı olacak bir algoritma.
04:00
I'd like to say that there's some sort of algorithm
81
240236
2600
Ama eminim, size kolay bir cevap olmadığını
04:02
that I could give you
82
242836
1160
söyleyeceğimi tahmin etmişsinizdir.
04:04
that would always help you decide what to do in any given case
83
244036
3800
04:07
with wild animals.
84
247876
1600
Gerçekten karmaşık olan şey şu ki, bazen aynı cinste olmayan şeyleri
04:09
But I bet you saw this coming
85
249876
2160
karşılaştırmak zorunda kalıyoruz, değil mi?
04:12
when I tell you that there aren't really any easy answers to this.
86
252036
3400
Yani gerçekten zorlandığım şey,
hayvan refahı ya da tekil hayvanların sağlığının
04:16
The tricky thing is that sometimes we're having to compare things
87
256756
3240
04:20
that are not in the same currency, so to speak, right?
88
260036
2760
biyoçeşitlilik için feda edildiği durumlar.
04:22
So what I really struggle with
89
262836
1600
Yani aslında düşündüğünüzden çok daha fazla ikilem var.
04:24
are situations where biodiversity trades off against animal welfare
90
264476
4160
Örneğin, Yeni Zelanda’da,
04:28
or the well-being of individual animals.
91
268676
3120
Kiwi gibi birçok simgesel hayvan, ufak tüylü bir gelincik olan aslar da dahil,
04:32
So there's actually a lot more of these conundrums than you might think.
92
272116
3440
tanıtılan yırtıcılar tarafından tehdit ediliyor.
04:35
Like in New Zealand, for example,
93
275596
1600
O zaman tehlikedeki türleri kurtarmak için yırtıcıları öldürür müsünüz?
04:37
tons of iconic animals like the Kiwi are threatened by introduced predators,
94
277236
4120
04:41
including stoats, which are, like, this cute furry little weasel.
95
281396
3280
Bunun gibi sorularda,
gerçekten ‘doğru’ cevabın olduğunu düşünmüyorum.
04:45
So do you kill the introduced predators to save the endangered species?
96
285276
3920
Elmaları ve portakalları, birçok hayvanın sağlığına karşı bir türü karşılaştırırken
04:49
In questions like these,
97
289996
1200
sadece elimizden gelenin en iyisini yapmalıyız.
04:51
I don't think there really are "right" answers.
98
291236
2400
Yapabileceğimiz en iyi şey elimizden geleni yapmak,
04:53
I think we just have to do the best when we're comparing apples and oranges,
99
293676
4080
beraber çalışmak ve alçakgönüllü davranmayı denemek.
04:57
a species versus the welfare of many individuals.
100
297796
2920
Dünyayı gerçekten değiştirdik
05:01
All we can do is our best,
101
301236
1880
ve dünyada yaşayan tüm hayvanlar aslında bizim dünyamızda yaşıyor.
05:03
working together and trying to act with humility.
102
303156
3080
Bence bu bize yeni sorumluluklar verir.
05:07
We've really changed the world
103
307956
1640
Yarattığımız bu dünyada,
05:09
and all of the animals that live in it now are basically living in our world.
104
309596
3920
diğer türlere karşı olan sorumluluklarımızı
ciddiye almamızın zamanı geldi.
05:13
I think this gives us new responsibilities.
105
313836
2800
Çok teşekkürler.
David Biello: Bu mükemmeldi.
05:16
In this world we've created,
106
316636
1400
Teşekkürler.
05:18
it's time for us to take those responsibilities
107
318076
2200
Biliyorum bu kısa bir konuşmaydı,
05:20
to other species seriously.
108
320316
2400
bu yüzden sizden biraz detaylandırmanızı istiyorum.
05:22
Thanks so much.
109
322756
1160
05:23
David Biello: That was excellent.
110
323916
1600
Vahşi hayvanlara olan etik yükümlülüklerimizden bahsettiniz.
05:25
Thank you.
111
325516
1200
05:26
And I know it was a short talk,
112
326756
1800
05:28
so I want you to expand upon it a little bit.
113
328596
3960
Bu kitabı yazma yolculuğunuzdan sonra, bu sorumlulukların spesifik olarak
05:32
You talked about our ethical obligations to these wild animals.
114
332596
5680
neler olduğunu düşünüyorsunuz?
Emma Marris: Pekala, bu dünyayı biz yarattığımız için
05:38
What do you think those specifically are,
115
338316
3520
ve çok fazla insan etkisi olduğu için,
05:41
after the journey of writing this book?
116
341876
2040
bir çeşit ortak sorumluluk taşıdığımızı düşünüyorum,
05:44
Emma Marris: Well, I do think that because we have created this world,
117
344556
4160
özellikle de hayvanların bizim etkimiz nedeniyle acı çektiğini veya
05:48
that because there's so much human influence,
118
348716
2160
sağlıksız olduğunu gördüğümüz durumlarda.
05:50
that we do bear some kind of collective responsibility,
119
350876
2600
Yani burada çok içgüdüsel, etik bir ilişki var.
05:53
especially in situations where we can clearly see that animals are suffering
120
353516
3800
Kalabalıkta birine çarpıp düşürseniz,
05:57
or not doing well because of our influence.
121
357356
2120
onları kaldırmanın sizin sorumluluğunuz olduğunu düşünürsünüz.
05:59
So there's a sort of a very intuitive ethical relationship there.
122
359516
3640
Bence burada bir tür paralellik var.
06:03
If you actually knock someone over in a crowd,
123
363196
3160
Aynı zamanda vahşi hayvanlara karşı doğanın yolunu bulmasına
06:06
you feel like you have the responsibility to pick them back up.
124
366396
3000
izin vermenin ötesinde bir sorumluluğumuz varsa,
06:09
So I think there's a kind of a parallel there.
125
369436
2160
o zaman bence onlara nasıl daha iyi yardım edeceğimizi anlamak için,
06:11
But I also think that if we have obligations to wild animals
126
371596
3440
onlar hakkında daha çok şey öğrenmeliyiz.
06:15
that go beyond just letting nature take its course,
127
375076
3200
Bence, bu onların serpilmesini sağlayan şeyleri anlamayı içeriyor.
06:18
then I think we have to learn more about them
128
378316
3960
Bence bu çeşit bir serpilme --
06:22
to figure out how to best serve them.
129
382316
2360
bu, Aristoteles hakkındaki tartışmalarda gördüğümüz bir kelime,
06:24
And I think that includes figuring out what really makes them flourish.
130
384676
3680
yani, insanın serpilmesi gibi --
ama bir hayvanın serpilmesi hakkında düşünmek biraz daha karmaşık.
06:28
And I do think that that kind of flourishing --
131
388396
2520
06:30
And this is the word that you see in discussions about Aristotle, right,
132
390956
3400
Ama bence hayvanların birçoğu için,
özellikle de şempanze ve diğer memeliler gibi
06:34
like, the flourishing of a human --
133
394396
1680
06:36
But to think about a flourishing of an animal is a little more complicated.
134
396076
3560
yaşam ağacında bize yakın olan hayvanlar için,
06:39
But I do think that for many animals,
135
399676
1800
kendi seçimlerini yapabilmek bu serpilmenin bir parçası.
06:41
especially animals that are close to us on the taxonomic tree of life,
136
401476
3320
Bu da demek oluyor ki, yaptığımız müdahaleleri
06:44
like chimpanzees and other large mammals,
137
404796
3360
onların bağımsızlığına saygı ile dengelememiz gerekiyor.
06:48
that being able to make your own choices is part of that flourishing.
138
408196
4080
Bence bu bazen gerçekten zorlayıcı oluyor.
DB: O zaman seyircilerin sorularına dönelim.
06:52
So that means we want to balance our intervention
139
412316
2920
Kim’le başlayalım,
06:55
with our respect for their autonomy.
140
415236
2720
ki onun yakın zamanda New York Times’da çıkan yazını okuduğunu düşünüyorum.
06:57
And I think that's really tricky sometimes.
141
417956
2080
07:00
DB: So let's turn to some audience questions.
142
420076
3120
“Hayvanat bahçeleri veya vahşi hayvan sığınakları hakkında ne hissediyorsunuz?”
07:03
Starting with Kim,
143
423236
1440
07:04
who I feel may have read your recent op-ed in "The New York Times."
144
424676
3800
Onları korumanın daha iyi bir yolu var mı?
Onlarla vakit geçirme imkanı bulurken -
07:08
"How do you feel about zoos or sanctuaries for wild animals?"
145
428516
4480
ki hayvanat bahçelerinin sağladığı da bu, erişilebilirlik -
hayvanların serpilmesini ilk sıraya koymanın daha iyi bir yolu var mı?
07:13
Is there a better way to protect them?
146
433036
2240
07:15
And is there a better way to spend time with animals,
147
435276
2520
07:17
which is what zoos offer, and have them accessible to humans,
148
437836
2880
EM: Teşekkürler, Kim.
Yakın zamanda bu konuda bir yazı yazdım
07:20
but also be sure that the animals' kind of flourishing comes first?
149
440756
4560
ve yazı bir anlamda kitaptan alınmıştı.
Eğer o yazı hoşuna gittiyse, kitapta daha bir çok hoşuna gidecek şey var.
07:25
EM: Right. Thanks, Kim.
150
445756
1120
07:26
I did write a piece about this recently,
151
446916
1960
Ama bence--
07:28
and the piece is sort of drawn from the book.
152
448916
2120
Hayvanat bahçelerini, oradaki hayvanların mutluluk seviyelerini araştırdığımda
07:31
So if you enjoyed that piece, there's more goodness in the book.
153
451076
4240
hayvanat bahçelerinin iş modellerinde bir sorun olduğunu fark ettim,
07:35
But I do think --
154
455316
1200
07:36
After researching zoos and the sort of happiness level of animals in zoos,
155
456516
4960
insanları oraya çekme ihtimali
en yüksek olan hayvanlar, aynı zamanda
07:41
I came to realize that there's a sort of a problem with the business model of zoos,
156
461476
4160
tutsaklıktan en kötü etkilenen hayvanlar.
Burada gerçek bir sorun var,
eğer hayvanat bahçeleri volta atma, ileri geri sallanma
07:45
which is that the very animals
157
465636
1560
07:47
that are most likely to get people in the door,
158
467236
2240
ya da tekrarlayıcı davranışlarla mutsuzluklarını gösterme eğiliminde olan
07:49
are the ones that do the worst in captivity.
159
469516
2080
07:51
So there's a real problem there,
160
471636
1560
ya da davranış problemleri sergileyen hayvanları gönderirse,
07:53
which is that if zoos got rid of all of the animals
161
473196
2720
07:55
that tend to show kind of behaviors that show they're unhappy,
162
475916
3920
ellerinde çok da ilgi çekmeyecek hayvanlar kalmış olur.
07:59
like pacing or rocking or repetitive behaviors
163
479876
3440
Bunun onları garip bir duruma sokacağını düşünüyorum.
08:03
or other kinds of behavioral problems,
164
483356
2000
Bence hayvanat bahçeleri, yasal ve
08:05
they'd be left with animals that aren't as much of a draw.
165
485396
2800
koruma amaçlı yetiştirme programları dışında, günün birinde yabana geri dönme
08:08
So I think that puts them in an awkward position.
166
488236
3520
08:11
I do think that zoos should stop breeding animals
167
491756
2760
şansı olmayan hayvanların çoğalmasını durdurmalı.
08:14
that aren't a part of a sort of a legitimate conservation breeding program
168
494556
5480
Bence kendileri ya da torunları bir gün tekrar özgürlüğü tadacak olan hayvanların
08:20
that has a real chance of going back out into the wild someday.
169
500076
3720
tutsakken çoğaltılmasını etik olarak temize çıkarmak çok daha kolay.
Ama eğer kaplanları ve filleri sadece sergilemek için
08:24
So I think it's a lot easier to ethically justify breeding animals in captivity
170
504276
4280
tekrar tekrar çoğaltıyorsan
08:28
if they or their grandchildren are someday going to taste freedom again.
171
508596
3720
bence bu iyi bir şey değil.
08:32
But if you're just breeding tigers and elephants over and over again
172
512356
3520
Yeni tatlı bir goril bebeğinin doğduğu anonsunu her duyduğumda,
08:35
just for display in captivity,
173
515916
2440
kalbim biraz kırılıyor,
çünkü o gorilin hiç dışarı çıkamayacağını biliyorum.
08:38
I don't think that's great.
174
518396
2160
Bu şey değil, bilirsiniz,
08:40
Every time I see the birth announcement of some new adorable gorilla baby,
175
520596
3600
bu goril gelişim yıllarını bir hayvanat bahçesinde geçirecek
ve sonra ormana geri dönecek.
08:44
my heart breaks a little bit
176
524196
1360
08:45
because I know this gorilla baby is never getting out.
177
525596
2560
Böyle bir şey olmuyor.
08:48
That's not like, you know,
178
528156
1240
Hayvan sığınakları ise başka bir durum.
08:49
this gorilla is going to spend its formative years at the such-and-such zoo
179
529436
3600
Sığınaklar hayvanlarını çoğaltmıyor.
sadece şu ya da bu sebepten yabana geri dönemeyen
08:53
and then it's going to return to the jungle.
180
533036
2080
hayvanlara bakım veriyor.
08:55
That's not happening.
181
535156
1400
Yani etik olarak daha iyi bir konumdalar bence.
08:56
Sanctuaries are a different proposition.
182
536556
1960
08:58
So sanctuaries don't breed their animals.
183
538556
1960
O zaman hayvanları nasıl göreceğimiz sorusunu da yanıtlayayım,
09:00
They just take care of animals that can't return to the wild
184
540556
2840
yani eğer bu çoğalan eğlenceli hayvanları hayvanat bahçelerinden gönderirsek
09:03
for one reason or another.
185
543396
1240
09:04
So I think that they're at a much better place ethically.
186
544676
2880
09:07
Oh, but let me address the question of how you then see animals, right,
187
547596
3360
bu deneyimi nasıl yaşayacaksınız?
İlk olarak, hayvanlarla sanal yolla
09:10
if we remove these breeding populations of fun animals from zoos,
188
550956
4800
etkileşim kurmamızı sağlayan doğa belgeselleri var,
09:15
how do you have that experience?
189
555756
1680
ki şu an her zamankinden iyiler.
Yakın zamanda bu konuda bir yazı yazdım aslında,
09:17
Well, first of all, there is an amazing ability
190
557436
2920
çekimleri sizi vahşi bir hayvana, gerçek hayatta asla
09:20
for us to virtually interact with animals through nature documentaries,
191
560396
3360
yaklaşamayacağınız kadar yaklaştırıyor.
09:23
which are better than ever.
192
563796
1600
09:25
I actually wrote about them recently, too,
193
565436
2320
Aynı zamanda kendi ekosistemimizde kendi şehir ekosistemimizde bile
09:27
but their filming can get you closer to a wild animal
194
567756
3320
yaşayan hayvanlara dair düşünce biçimimizi
09:31
than you would ever be wise to do in the real world.
195
571116
3560
biraz değiştirmemiz gerektiğini düşünüyorum,
09:34
But I also think that we need to sort of reshift our thinking a little bit
196
574676
3560
Yoğun şehirlerde bile kuş, bazen böcek ve memeli yaşamlarında
09:38
around the animals that exist in our own ecosystems,
197
578276
2760
şaşırtıcı bir çeşitlilik görebilirsiniz.
09:41
even in our city ecosystems, right?
198
581076
2440
Bu hayvanların da gerçekten müthiş olduğunu,
09:43
You can see a surprising diversity of bird life, insect life in some case,
199
583556
3760
ve sadece fil olmadıkları için,
09:47
and mammal life inside even very busy cities.
200
587356
3680
onları görmekten zevk almayı unuttuğumuzu fark edebilirsiniz.
09:51
And realizing that those animals are really awesome, too,
201
591036
3240
Bence bakış açısını değiştirmek bu anlamda çok faydalı olabilir.
09:54
and just because they aren't elephants,
202
594276
2320
DB: Şimdi, Catherine ve Gordon konuyu denizlere taşımak istiyor.
09:56
we've forgotten to take pleasure in encountering them.
203
596636
3880
Bu durum, kara canlılarından kuşkusuz
10:00
I think a perspective shift there can be really helpful.
204
600556
3360
çok farklı bir konumda olan deniz canlılarına nasıl uygulanabilir?
10:03
DB: Now, Catherine and Gordon want us to take this to the sea.
205
603956
3160
Kara canlılarına göre daha çoklar, değil mi?
10:07
How does this all apply to sea creatures,
206
607116
2720
EM: Evet, güzel soru.
10:09
which are obviously in a far different position than the land animals?
207
609836
4240
İlk olarak, hayvanat bahçelerine dair eleştirilerim
bence akvaryumlar için de geçerli.
Biliyorsunuz, balina ve diğer deniz memelilerinin tutsaklığı ile ilgili
10:14
But there are more of them, right?
208
614116
2280
10:16
EM: Yes, great question.
209
616396
1200
10:17
First of all, I think that many of my critiques of zoos
210
617596
2600
çok fazla halka açık tartışma oldu.
10:20
apply to aquaria as well.
211
620196
1680
10:22
And, you know, certainly there has been a real public discussion
212
622396
4960
Bence burada gidişat tersine dönüyor.
Bu kitabı araştırırken,
10:27
about the captivity of whales and other marine mammals.
213
627396
3960
balıkların gizli hayatı hakkında, Jonathan Balcombe tarafından yazılmış
10:31
So I think the tide is turning on that.
214
631396
1880
önerebileceğim bir kitap okudum.
balıkların bilişsel yetenekleri
10:34
I did read, while I was researching this book,
215
634036
2840
gerçekten aklımı başımdan aldı.
10:36
I read a book that I recommend by Jonathan Balcombe
216
636916
3480
Bence bir çoğumuz, balıkların bir şekilde kara canlılarından
10:40
about the secret lives of fish,
217
640396
2000
10:42
which really did blow my mind
218
642436
1480
daha aptal olduğunu düşünerek büyüdük,
10:43
in terms of the cognitive abilities of fish.
219
643956
3760
ya da biliyorsunuz, balıklar hakkında insanların sıklıkla
10:48
And I think that many of us have grown up with this idea
220
648436
3000
söylediği bir şey de acı hissetmedikleri.
10:51
that fish are somehow dumber than land animals
221
651476
3360
Bu doğru değil.
Bence bunların birçoğu deniz yaşamı için de geçerli.
10:54
or that they don't, you know, that they don't feel pain,
222
654876
3120
10:58
is a common thing that people have said about fish.
223
658036
2400
Kitapta şundan bahsediyorum, vahşi hayvanlar için ne yapabiliriz?
11:00
This is not true.
224
660436
1200
11:01
So I think that much of this applies to, you know,
225
661676
3600
Doğrusu, yapılabilecek
en önemli şeylerden biri iklim değişikli ve yaşam alanlarının
11:05
to the marine world as well.
226
665316
1760
kaybına çözüm aramak.
11:07
And in the book, I talk about, you know, what can we do for wild animals?
227
667076
3640
Bu gerçekten önemli,
Çünkü böylece, böyle karmaşık yollarla müdahale edip etmeme
11:10
And honestly,
228
670756
1160
11:11
one of the biggest things we can do is try to address climate change
229
671956
3200
kararları almamızı gerektiren
11:15
and habitat destruction.
230
675196
1160
daha az ikilem kalır.
11:16
That's really the biggie,
231
676356
1200
Yeterli alanları ve tutarlı bir iklimleri olursa
11:17
because then we'd have fewer of these confusing conundrums
232
677596
3280
kendi kendilerine de serpilebilirler
11:20
where we have to decide whether or not to intervene
233
680916
2680
ve biz de bu kadar çok ahlaki ikilemde kalmayız.
11:23
in these complicated ways.
234
683636
1360
11:24
If they have more space and they have a more stable climate,
235
684996
3360
Yani doğrusu, eğer bu etik zorluklardan rahatsız oluyorsanız,
11:28
they can do a lot of flourishing on their own
236
688396
2120
onlardan kaçınmanın en iyi yolu
11:30
and we don't have to get into as many moral dilemmas.
237
690556
2840
insan dışında canlılar için birçok tutarlı yaşam alanı yaratmak.
11:33
So honestly, if you find these ethical pickles uncomfortable,
238
693436
3160
DB: Daha önce İnuitlerden ve
11:36
the best way to avoid the ethical pickle
239
696636
2440
kutup ayılarıyla olan özel ilişkilerinden bahsettiniz.
11:39
is to create a lot of stable habitat for non-humans.
240
699116
3920
Yabanıl bölgeleri daha iyi yönetmemizi sağlayacak bir yol var mı?
11:43
DB: So you mentioned the Inuit earlier
241
703076
4120
11:47
and their special relationship with the polar bear.
242
707236
2600
Lynn bilmek istiyor.
Ya da belki bu vahşi hayvanların yanında en uzun süredir yaşayan insanlara,
11:51
Is there a way that we could better, kind of, steward wild areas,
243
711076
5440
bu vahşi ortamın koruyucuları olmaları için
11:56
Lynn wants to know,
244
716556
1160
11:57
and perhaps the folks who have been living alongside those wild animals the longest
245
717756
5560
ödeme yapılması ya da iş verilmesi mümkün mü?
EM: Evet, bence koruma hareketinin gidişatı bu yönde,
12:03
could be paid or hired in some way
246
723316
3120
doğrusu, yerliler tarafından korunan alanlar
12:06
to be caretakers of that wild environment?
247
726436
2960
koruma alanında sıcak bir gündem maddesi.
12:09
EM: Yeah, I think that is kind of how the conservation movement is trending,
248
729436
4640
Dünyanın farklı bölgelerinde yerleşim kuruyorlar.
Kanada, geçtiğimiz 5 yıl içerisinde bunlardan birçoğunu bildirdi.
12:14
honestly, I think indigenous protected areas
249
734076
2120
12:16
are the sort of hot new topic in conservation.
250
736236
2840
Yakın zamanda çıkan, oldukça da dikkat çeken bir makale vardı,
12:19
They're getting set up in different parts around the world.
251
739396
2920
Avustralya, Brezilya ve Kanada’daki yerliler tarafından korunan
12:22
Canada has just announced quite a few of them over the last five years.
252
742356
4280
alanlardaki biyoçeşitliliğin parklardan daha yüksek olduğunu gösteriyor.
12:26
There was a paper that came out recently that got a lot of attention,
253
746636
3280
Bu da, evet,
12:29
showing that in Australia, Brazil and Canada,
254
749956
3120
bu bin yıllık yönetim yaklaşımlarının
12:33
indigenous protected areas have higher levels of biodiversity than parks,
255
753076
4200
çok-türlü toplulukları sürdürmede gerçekten etkili olduğunu gösteriyor.
12:37
suggesting that, yes,
256
757276
2960
Bu alana çok fazla ilgi ve
12:40
those management approaches that are millennia-old
257
760236
2800
gidilecek yolun bu olduğuna dair çok fazla umut var.
12:43
are really effective in keeping a kind of a multi-species-community going.
258
763076
4760
Kitapta Peru Amazonlarına gitmekten bahsediyorum,
12:47
So I think there's a lot of interest in that,
259
767876
2120
ki orada Manu adı verilen büyük bir park var
12:49
a lot of hope that could be a way forward.
260
769996
3360
ve bu muhtemelen Dünya’da biyoçeşitliliğin en fazla olduğu parklardan
12:53
In the book, I talk about going to the Peruvian Amazon,
261
773396
3040
ve içinde yaşayan insanlar da var-
12:56
where there's a big park called Manu,
262
776436
2280
Machiguenga,
12:58
which is one of the highest biodiversity parks probably on Earth,
263
778756
4440
Onların parktaki varlığının bir sorun olduğunu yönünde
eski moda doğacı bir tutum da var,
13:03
and they have people living inside of it,
264
783196
2000
çünkü orada avlanıyorlar.
13:05
the Machiguenga,
265
785236
1320
13:06
and some more sort of old-fashioned conservationists feel
266
786556
3520
Ama okuduğum araştırmalar ve
parkta geçirdiğim sürenin açıkça gösterdiği,
13:10
that the presence of the Machiguenga in the park is a problem
267
790116
2880
bu insanlar gerçekte oranın biyoçeşitlilik yöneticileri ve koruyucuları konumundalar.
13:13
because they hunt there.
268
793036
1600
13:14
But it seems pretty clear from the research I read
269
794996
2560
13:17
and from my time that I spent in the park
270
797596
2240
Evet, onlar avlanıyorlar, ama sürdürülebilir yollarla.
13:19
that they're actually acting as de facto biodiversity managers and guards.
271
799876
5800
Bence bu gerçekten de ilerlemek için en doğru yol,
çünkü bu yol, yerli egemenliğine dair adaletin sağlanması amacı ve
13:26
And yes, they're hunting, but they're hunting in a sustainable way.
272
806076
3160
13:29
So, yeah, I think that this is honestly the best way forward, right,
273
809236
3840
tabiatı yönetme işine en uygun kişileri bulma
pragmatik amacını bir araya geliyor.
13:33
because it marries the sort of justice cause of indigenous sovereignty
274
813116
4400
Yani, evet, Lynn’e tamamen katılıyorum.
13:37
with the pragmatic cause of getting the people
275
817556
2520
DB: İnanılmaz.
Bu muhteşem konuşma ve sohbet için tekrar teşekkürler.
13:40
who are best qualified to manage landscapes on the job.
276
820116
3160
Gerçekten güzel bir kitap.
13:43
So, yes, I agree with Lynn completely.
277
823316
2120
Her şey için bol şans.
13:45
DB: Amazing.
278
825956
1160
EM: Çok teşekkürler.
13:47
Well, thank you again for this wonderful talk and conversation.
279
827116
3560
DB: Görüşürüz ve teşekkürler.
[Kaçırmak istemeyeceğin, düşündürücü konuşmalara erişim sağla.]
13:50
And it truly is a great book.
280
830676
1640
13:52
Best of luck with with everything.
281
832356
2280
ted.com/membership sitesinden TED üyesi ol.]
13:54
EM: Great. Thanks so much.
282
834636
1280
13:55
DB: Goodbye and thank you.
283
835916
1520
13:57
[Get access to thought-provoking events you won't want to miss.]
284
837476
3040
14:00
[Become a TED member at ted.com/membership]
285
840556
2120
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7