The game-changing amniotic egg - April Tucker

Oyunun kurallarını değiştiren amniyotik yumurta - April Tucker

275,535 views

2013-06-18 ・ TED-Ed


New videos

The game-changing amniotic egg - April Tucker

Oyunun kurallarını değiştiren amniyotik yumurta - April Tucker

275,535 views ・ 2013-06-18

TED-Ed


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Sevkan Uzel Gözden geçirme: Suleyman Cengiz
00:13
Would you believe that walruses,
0
13853
1524
Deniz aslanı,
00:15
rattlesnakes,
1
15401
848
çıngıraklı yılan
00:16
and parakeets
2
16273
1151
ve papağanın
00:17
all once lived in the same house?
3
17448
2636
bir zamanlar aynı evde yaşadığına inanır mıydınız?
00:20
Let's go back about 350 million years.
4
20108
3310
Gelin 350 milyon yıl önceye dönelim.
00:23
Look around.
5
23442
948
Çevreye bir bakın.
00:24
Steamy swamps and rain forests of horsetails and ferns
6
24414
3263
Bölgeyi, tilki kuyrukları ve eğrelti otları dolu olan
00:27
cover the region.
7
27701
1320
bataklıklar ile yağmur ormanları kaplıyordu.
00:29
Amphibians are the dominant land vertebrates.
8
29045
2644
İki yaşayışlılar, baskın kara omurgalılarıydı.
00:31
They range in size from newts
9
31713
1976
Büyüklükleri semenderden timsaha kadar değişiyor.
00:33
to crocodiles.
10
33713
1146
00:34
And all require water to do their egg laying.
11
34883
3269
Hepsi de yumurtalarını bırakmak için suya gereksinim duyuyordu.
00:38
If they don't go to the water,
12
38176
1429
Eğer yumurta bırakmak için suya gidemezlerse,
00:39
their shell-less, jelly-like eggs will dry out.
13
39629
3012
kabuksuz ve jölemsi yumurtaları kuruyup ölüyordu.
00:42
Because of this hazard,
14
42665
1046
Bu tehlikeden ötürü,
00:43
they spend most of their time
15
43735
1381
zamanlarının çoğunu tatlı suda
00:45
living in or near fresh water.
16
45140
2074
veya su kenarında geçiriyorlardı.
00:47
That is, until a breakthrough
17
47238
2532
Yani, evrim sürecinde çığır açan
00:49
in evolution changes everything:
18
49794
2202
bir değişiklik olana dek böyleydi:
00:52
the amniotic egg.
19
52020
2002
Amniyotik yumurta.
00:54
The amniotic egg is shelled,
20
54046
1941
Amniyotik yumurta kabukludur,
00:56
waterproof,
21
56011
994
su geçirmez
00:57
and can be laid on dry land.
22
57029
2047
ve karaya bırakılabilir.
00:59
It is produced by the amniotes,
23
59100
1835
Bu devrimsel yumurtaya istinaden adlandırılan
01:00
a new group of animals named after their revolutionary egg.
24
60959
3743
yeni bir hayvan grubu tarafından üretilir: Amniyotlar.
01:04
The first amniote is a tetrapod,
25
64726
1800
İlk amniyot, bir tetrapoddu;
01:06
a four-legged animal,
26
66550
1056
yani dört ayaklı bir hayvandı
01:07
resembling a small lizard.
27
67630
1984
ve küçük bir kertenkeleye benziyordu.
01:09
While some amphibians can walk around on land
28
69638
2222
Bazı iki yaşayışlılar karada dolaşıp,
01:11
and bury their eggs in wet soil or highly humid areas,
29
71884
3483
yumurtalarını ıslak toprağa veya aşırı nemli alanlara gömebilseler de,
01:15
nothing before the amniotes has the ability
30
75391
2447
amniyotlardan önce hiçbir canlı
01:17
to lay its eggs on completely dry land.
31
77862
2727
yumurtasını bütünüyle kuru ortama bırakamıyordu.
01:20
Because of this evolved egg,
32
80613
1721
Bu evrimleşmiş yumurta sayesinde,
01:22
the amniotes are the first animals
33
82358
1861
bütünüyle karasal bir hayat yaşayabilen
01:24
with the ability to live a fully terrestrial life.
34
84243
3636
ilk hayvanlar amniyotlar oldu.
01:27
But, despite their move inland,
35
87903
1811
Fakat karaya taşınmalarına rağmen,
01:29
the amniotes have not abandoned
36
89738
1477
amniyotlar gölde yavru büyütme tarzını
01:31
their pond-dwelling upbringing.
37
91239
1940
terk etmedi.
01:33
In fact, the amniotic egg brings the pond with them
38
93203
3101
Aslına bakarsanız, kabuğunun içinde sulu bir ortam barındıran
01:36
by enclosing the aquatic environment within its shell.
39
96328
3277
amniyotik yumurta, gölü karaya getiriyordu.
01:39
This is achieved by four main upgrades
40
99629
2252
Bu, amniyotik yumurtalara özgü
01:41
that are unique to amniotic eggs.
41
101905
2241
dört temel yenilikle başarılıyordu.
01:44
Let's take a closer look.
42
104170
1348
Biraz daha yakından bakalım.
01:45
The first development is the most obvious:
43
105542
2113
İlk yenilik çok kolay fark ediliyor:
01:47
the egg's protective shell.
44
107679
1798
Yumurtanın koruyucu bir kabuğu var.
01:49
It's tough but flexible,
45
109501
1408
Sert ama esnek
01:50
and has a leathery surface,
46
110933
1479
ve derimsi bir yüzeyi var;
01:52
still seen in reptile eggs today.
47
112436
2609
tıpkı bugünkü sürüngen yumurtaları gibi.
01:55
The shell protects the eggs from predators,
48
115069
2048
Kabuk, yumurtayı yırtıcılardan,
01:57
bacteria,
49
117141
530
01:57
damage,
50
117695
737
bakterilerden, hasardan
01:58
and drying out.
51
118456
1273
ve kurumaktan koruyor.
01:59
But, unlike the walls of a fish tank,
52
119753
1995
Ama amniyotik yumurtanın kabuğu,
02:01
the shell of the amniotic egg is porous,
53
121772
2443
bir akvaryum tankından farklı olarak
02:04
allowing oxygen to pass through
54
124239
1809
gözenekli olduğundan, oksijen geçişine olanak sağlıyor.
02:06
so that the growing amniote inside doesn't suffocate.
55
126072
3666
Böylece, içeride büyüyen amniyot boğulmuyor.
02:09
The next two developments are two separate membranes
56
129762
2753
Diğer iki yenilik ise birlikte akciğer gibi çalışan
02:12
that work together like a pair of lungs.
57
132539
2060
iki ayrı zar.
02:14
They bring oxygen into the embryo
58
134623
2114
Bunlar embriyoya oksijen taşıyor
02:16
while removing carbon dioxide.
59
136761
2050
ve karbondioksiti dışarı atıyor.
02:18
The first is the chorion,
60
138835
1985
İlki koryon zarıdır
02:20
which is the protective layer that oxygen passes through
61
140844
2667
ve kabuğun minik gözeneklerinden girdikten sonra
02:23
after entering the shell's tiny pores.
62
143535
2159
oksijenin geçtiği koruyucu katmandır.
02:25
You may recognize the chorion
63
145718
1663
Koryonu, haşlanmış yumurtanın üzerinden soyduğunuz ince zar
02:27
as the thin skin you peel away on a hard boiled egg.
64
147405
3465
olarak tanıyor olabilirsiniz.
02:30
Think of this waterproof membrane
65
150894
1724
Bu su geçirmez zarı,
02:32
as the in and out doors of the egg.
66
152642
2470
yumurtanın giriş-çıkış kapısı olarak düşünebilirsiniz.
02:35
It's the entrance for oxygen
67
155136
1446
Buradan oksijen girişi
02:36
and exit for carbon dioxide.
68
156606
2542
ve karbondioksit çıkışı gerçekleşir.
02:39
The membrane working with the chorion
69
159172
1954
Koryon ile birlikte işleyen zar
02:41
is the allantois.
70
161150
1636
allantoyis zarıdır.
02:42
If the chorion is the doors,
71
162810
1360
Koryon kapı ise allontoyis de binanın lobisidir, denebilir.
02:44
then the allantois is essentially the lobby of the building.
72
164194
3023
02:47
It directs the oxygen and carbon dioxide
73
167241
2389
Embriyoya gerekmeyen atıkları depolarken,
02:49
while simultaneously storing
74
169654
1619
oksijen ile karbondioksiti yönlendirir.
02:51
unneeded waste from the embryo.
75
171297
1982
02:53
The chorion and the allantois make sure the embryo
76
173303
2381
Koryon ile allantoyis,
embriyonun gereksindiği her şeyi almasını
02:55
has everything it needs
77
175708
1309
02:57
and gets rid of anything it doesn't.
78
177041
2176
ve gereksizlerden kurtulmasını sağlar.
02:59
The last and perhaps the most important development
79
179241
2435
Son olarak, belki de en önemli gelişim amniyondur;
03:01
is the amnion, the membrane for which the egg is named.
80
181700
3409
yani yumurtaya adını veren zar.
03:05
The amnion is also contained within the chroion
81
185133
2889
Koryonda da amniyon bulunur
03:08
and holds the fluid in which the embryo floats.
82
188046
2608
ve embriyonun içinde yüzdüğü sıvıyı tutar.
03:10
Because it has left the watery world of the amphibians,
83
190678
2731
İki yaşayışlıların sulu dünyasını terkettiğinden,
03:13
the amnion is necessary for preventing
84
193433
2231
embriyonun kuruyup ölmesini engellemek için
03:15
the embryo from drying out.
85
195688
1558
amniyon gereklidir.
03:17
It is the transportable pond
86
197270
1748
Amniyotların karaya yumurta bırakmasına olanak tanıyan,
03:19
that allows the amniote to lay the egg on dry land.
87
199042
3086
taşınabilir bir havuz gibidir.
03:22
Its fluid also protects the embryo
88
202152
1685
İçindeki sıvı, embriyoyu herhangi bir çarpmadan
03:23
from any collisions or rough landings,
89
203861
2313
ya da sert inişlerden de korur.
03:26
like a shock absorber on your bike or car.
90
206198
2769
Bisiklet veya arabadaki şok emici gibidir.
03:28
Together, the shell and these four membranes
91
208991
2348
Kabuk ile bu zarlar,
embriyonun büyüyüp gelişmesi için
03:31
create a safe, watery environment
92
211363
2029
03:33
for the embryo to grow and develop.
93
213416
2070
güvenli bir su ortamı yaratır.
03:35
The new amniote offspring will continue
94
215510
2380
Yeni amniyot nesli,
03:37
the process of vertebrate evolution
95
217914
1820
sudan uzaktaki yeni karaları keşfederken,
03:39
as it explores new land away from the water.
96
219758
2930
omurgalı evrimi sürer.
03:42
They will spend the next million years
97
222712
1844
Sonraki milyonlarca yılda
03:44
splitting into two distinct groups:
98
224580
1863
iki ayrık gruba bölünürler:
03:46
the synapsids and sauropsids.
99
226467
2226
Sinapsidler ve sauropsidler.
03:48
Synapsida is the group of animals
100
228717
1812
Sinapsidler, memelilerin içinde olduğu gruptur.
03:50
that contain mammals,
101
230553
1089
03:51
while sauropsida is the group that contains
102
231666
2096
Sauropsidler ise sürüngenlerin,
03:53
reptiles,
103
233786
623
kuşların
03:54
birds,
104
234433
618
ve dinozorların oluşturduğu gruptur.
03:55
and dinosaurs.
105
235075
1241
03:56
These two amniotic groups collectively contain
106
236340
2840
Bu iki amniyotik grubun içinde
günümüzde tanıdığımız deniz aslanları,
03:59
the walruses,
107
239204
584
03:59
rattlesnakes,
108
239812
727
04:00
and parakeets we know today.
109
240563
2102
çıngıraklı yılanlar
ve papağanlar bulunur.
04:02
Like a family reunion,
110
242689
1018
Tıpkı bir aile toplantısında olduğu gibi,
04:03
with relatives of every shape and size,
111
243731
2309
dünyanın farklı köşelerindeki,
04:06
coming together from different corners of the Earth,
112
246064
2477
farklı biçim ve büyüklüklerdeki akrabaların hepsi
04:08
these animals can all call one place home:
113
248565
2586
aynı yere yuva derler:
04:11
the amniotic egg.
114
251175
2421
Amniyotik yumurta.
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7