Father and Son: Crime drama - Episode 6

Jamie Phelps?

Jamie Phelps mi?

Between you and me, he's a bit of a rascal, that one,

Aramızda kalsın, o biraz ahmak

but I'm sure I mustn't judge.

ama eminim yargılamamalıyım.

In what way, Mr Montgomery?

Ne şekilde, Bay Montgomery?

  Oh, call me Arthur, please.

Ah, bana Arthur de, lütfen.

Arthur, in what way did you mean that Jamie Phelps is a rascal?

Arthur, Jamie Phelps'in bir ahmak olduğunu ne şekilde kastettin?

Oh, you know... the usual sort of thing.

Oh, bilirsin... her zamanki gibi. Groucho

We've had some good nights at the Groucho Club, that's all.

Club'da güzel geceler geçirdik , hepsi bu.

Although, I'm sure he's settled down now. He's a good man.

Yine de, eminim artık sakinleşmiştir. O iyi bir adam.

How long have you been Mr Phelps' client, Mr... Arthur?

Ne zamandan beri Bay Phelps'in müşterisisiniz, Bay... Arthur?

A long time. Ten years?

Uzun zaman. On yıl?

You see, I had a restaurant in town.

Kasabada bir restoranım vardı.

That was when he was part of KPL and he looked after our accounts.

O zamanlar KPL'nin bir parçasıydı ve hesaplarımıza baktı.

Then he lured me away when he struck out on his own. Rascal...!

Sonra kendi kendine saldırdığında beni kandırdı. Alçak...!

Mr Montgomery, when did you last speak to Jamie?

Bay Montgomery, Jamie ile en son ne zaman konuştunuz?

We spoke this morning, which I believe is why I'm here.

Bu sabah konuştuk, sanırım bu yüzden buradayım.

And what did you talk about, if you don't mind me asking?

Sormamın sakıncası yoksa ne hakkında konuştunuz?

Oh, he was after my paperwork. And quite right too.

Oh, evrak işlerimin peşindeydi. Ve çok da doğru. Kayıt tutma falan söz

I can be a bit slapdash when it comes to record keeping and whatnot.

konusu olduğunda biraz aceleci olabilirim .

It's all a bit tedious, isn't it?

Hepsi biraz sıkıcı, değil mi? Bu mu

Is it?

? Bu

It is. Especially when you're as busy as I am.

. Özellikle de benim kadar meşgulsen.

I've got a new book out – Winter Warmers. I'll leave you a copy.

Yeni bir kitabım çıktı - Kış Isıtıcıları. Sana bir kopyasını bırakacağım.

Cheers! My wife will...

Şerefe! Karım...

Nikesh, we can't accept that. Thanks, anyway.

Nikesh, bunu kabul edemeyiz. Yine de teşekkürler.

I'll just leave it in my drawer for later.

Sonrası için çekmeceme bırakacağım.

Cheers, Arthur...

Şerefe, Arthur...

Mr Montgomery.

Bay Montgomery.

No problem. I can tell who's in charge here.

Sorun değil. Burada kimin yetkili olduğunu söyleyebilirim.

I did actually email Phelps' secretary this afternoon.

Aslında bu öğleden sonra Phelps'in sekreterine e-posta gönderdim .

Just so we're dotting all the 'i's.

Tüm 'i'leri noktalıyoruz.

Really? What about?

Gerçekten mi? Ne dersin?

Make an appointment. Can't put the blasted accounts off forever.

Randevu al. Patlatılan hesapları sonsuza kadar erteleyemezsin.

Is it usual for your accountant to call you from his mobile?

Muhasebecinizin sizi cep telefonundan araması normal mi?

Out-with office hours?

Mesai saatleri dışında mı?

Well, like I said, we've always got on well

Şey, dediğim gibi, her zaman iyi anlaştık

and I can be difficult to get hold of.

ve beni ele geçirmek zor olabilir .

But not today.

Ama bugün değil.

No.

Hayır.

If there's nothing else, I'd better get off.

Başka bir şey yoksa insem iyi olur.

Thanks for your time.

Zaman ayırdığınız için teşekkürler.

Pleasure meeting you, Mr Montgomery. Let me show you out.

Tanıştığımıza memnun oldum, Bay Montgomery. İzin ver sana göstereyim.

What?

Ne?

I don't get it. He's a total tool.

anlamadım O tam bir alet.

No. It's part of his thing, you know.

Hayır. Bu onun işinin bir parçası, biliyorsun.

You should watch his show. It's part of his vibe.

Onun şovunu izlemelisiniz. Bu onun havasının bir parçası.

All I'll say is that if a woman behaved how he does,

Söyleyeceğim tek şey, eğer bir kadın onun gibi davransaydı,

there's no way she'd have a TV show and a book deal.

televizyon programı ve kitap anlaşması yapmasına imkan yoktu.

I think we should take a look at the timeline.

Bence zaman çizelgesine bir göz atmalıyız.

Take me through what we've got.

Bana elimizdekileri göster.

Right. So, he was hacked last night,

Sağ. Dün gece saldırıya uğradı,

but he only saw the ransomware email this morning.

ancak fidye yazılımı e-postasını yalnızca bu sabah gördü.

Probably before he left the family home at 24 Carnwell Avenue.

Muhtemelen 24 Carnwell Bulvarı'ndaki aile evinden ayrılmadan önce.

He leaves the house at 08:00, drives towards work at 56 Harbour Road.

Evden saat 08:00'de çıkıyor, 56 Harbour Road'daki işine doğru sürüyor.

He's supposed to drop Pip off at nursery but doesn't.

Pip'i çocuk odasına bırakması gerekiyor ama bırakmıyor.

On his way to work, at 08:25, he speaks to Juliet Arnott, his PA –

İşe giderken saat 08:25'te PA'sı Juliet Arnott ile konuşur ve

asks her what's going on.

ona neler olduğunu sorar.

Then calls his brother Paul Stevenson, at 08:35 –

Sonra saat 08:35'te kardeşi Paul Stevenson'ı arar –

asks for a loan. Paul says no.

borç ister. Paul hayır diyor.

He then gets to the office on Harbour Road at around 8:45,

Daha sonra saat 8:45 civarında Harbour Road'daki ofise varır,

goes inside, gets something – some files – from his desk.

içeri girer ve masasından bir şeyler - bazı dosyalar - alır.

We're not sure which client they pertain to.

Hangi müşteriye ait olduklarından emin değiliz.

He then gets back in his car, calls one of his clients,

Daha sonra arabasına geri döner, müşterilerinden biri olan

Arthur Montgomery – asks him to send in his paperwork.

Arthur Montgomery'yi arar ve evraklarını göndermesini ister. Daha

He then heads out of town, past Beltonfield Park –

sonra şehir dışına çıkar, Beltonfield Parkı'nı geçer -

Pip's still in the car –

Pip hâlâ arabadadır -

and a couple of hours later, leaves Pip in a car park

ve birkaç saat sonra Pip'i bir otoparkta bırakır

and sends a text to his wife asking for forgiveness.

ve karısına af dileyen bir mesaj gönderir .

It doesn't make any sense.

Hiç mantıklı değil.

Why was he chasing paperwork when he was being blackmailed?

Kendisine şantaj yapılırken neden evrak peşinde koşuyordu?

Well, Arthur Montgomery's a pretty big account, right?

Arthur Montgomery oldukça büyük bir hesap, değil mi?

He was trying to raise funds. Perhaps he was going to bill him?

Para toplamaya çalışıyordu. Belki de fatura kesecekti?

Could be. It seems weird.

Olabilir. Garip görünüyor. Parayı toplamak için

How long did he have to raise the money?

ne kadar zamanı vardı ? Bayan

72 hours, according to Mrs Arnott.

Arnott'a göre 72 saat.

I suppose they recognise that people need time

Sanırım insanların

to get hold of that kind of cash.

bu tür bir parayı ele geçirmek için zamana ihtiyacı olduğunun farkındalar.

Why send that text?

Neden o metni gönderiyorsun?

There's nothing previous to suggest he was suicidal.

Daha önce intihara meyilli olduğunu gösteren hiçbir şey yok.

And if he's not suicidal, why ask for forgiveness from his wife?

Ve eğer intihara meyilli değilse neden karısından af dilesin?

Because he chucked away all of their savings.

Çünkü bütün birikimlerini çöpe attı.

But why text that?

Ama neden mesaj atıyorsun?

Is he running away? What's he doing?

Kaçıyor mu? O ne yapıyor?

And why didn't he just drop Pip off at nursery?

Ve neden Pip'i kreşe bırakmadı?

We're missing something. I need you to...

Bir şeyi kaçırıyoruz. Sana ihtiyacım var...

DS Pritchard.

DS Pritchard.

Yes... sounds like him.

Evet... ona benziyor.

What's the location?

Konum nedir?

Secure the scene. We'll be half an hour.

Olay yerini emniyete alın. Yarım saat kalacağız.

Best get your wellies. We've got a body on the beach.

En iyisi botlarınızı alın. Sahilde bir ceset bulduk.