How To Say Common English Expressions! | 💬 Small Talk PART 1

Yaygın İngilizce İfadeler Nasıl Söylenir! Küçük Konuşma

2,806,195 views

2018-11-30 ・ mmmEnglish


New videos

How To Say Common English Expressions! | 💬 Small Talk PART 1

Yaygın İngilizce İfadeler Nasıl Söylenir! Küçük Konuşma

2,806,195 views ・ 2018-11-30

mmmEnglish


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

00:00
Well hey there! I'm Emma from mmmEnglish!
0
20
3740
Hey! Ben mmmEnglish'den Emma.
00:04
In this lesson, we'll go over the pronunciation of some
1
4020
3320
Bu derste, bazı telaffuzların üzerinden geçeceğiz
00:07
really common English expressions that native speakers
2
7340
3560
Anadili Ingilizce biriyle ilk tanışırken kullanılan
00:10
use when they first meet someone.
3
10900
2820
gerçekten yaygın İngilizce ifadeler.
00:23
Hello, how are you?
4
23380
2320
Merhaba nasılsın?
00:25
I am well, thank you.
5
25700
2000
Ben teşekkür ederim iyiyim.
00:27
Do you have plans today?
6
27740
1640
Bugün planların var mı?
00:29
Would you like to get a coffee with me?
7
29380
2260
Benimle bir kahve almak ister misin?
00:32
I'm afraid I can't today.
8
32120
1780
Korkarım bugün yapamam.
00:33
Perhaps we could meet another time.
9
33900
1800
Belki başka bir zaman buluşabiliriz.
00:36
That's not a problem.
10
36260
1300
Problem değil.
00:37
I suggest you call me when you are available.
11
37560
2660
Uygun olduğunda beni aramanı öneririm.
00:40
Did you understand that whole conversation?
12
40940
2860
Bütün konuşmayı anladın mı?
00:44
I think that you probably did
13
44280
3020
Bence muhtemelen anladın.
00:47
and I also think that most native English speakers
14
47500
3720
ve ayrıca çoğu anadili İngilizce olanları da düşünüyorum
00:51
that you come across, they don't actually speak like that,
15
51220
2980
rastladığın zaman, aslında böyle konuşmuyorlar,
00:54
right?
16
54440
820
dimi?
00:56
If only everyone spoke as clearly and with such
17
56040
3380
Keşke herkes böyle açıkça ve iyi telaffuz ile
00:59
good pronunciation.
18
59420
1380
konuşabilseydi
01:01
But let's take a look at a more realistic conversation,
19
61440
3600
Ama daha gerçekçi bir sohbete bir göz atalım,
01:05
something a little similar to what you'd
20
65040
2480
gerçek hayatta duyduğuna
01:07
hear in the real world.
21
67520
1620
benzer bir şey.
01:09
Hey how you going?
22
69140
1760
Hey nasıl gidiyor?
01:10
Hey, not too bad.
23
70900
1560
Hey, fena değil.
01:12
What are you up to today, do you want to grab a coffee?
24
72460
2440
Bugün neler yapıyorsun, kahve içmek ister misin?
01:16
I'd love to but I'm a bit busy today.
25
76440
2880
Çok isterdim ama bugün biraz meşgulüm.
01:19
I've got a few things on later.
26
79400
1660
Daha sonra birkaç şeyim var.
01:21
That's cool.
27
81060
620
01:21
How about you give me a call when you're free?
28
81680
2000
Çok havalı.
müsait olunca beni aramaya ne dersin?
01:24
So native English speakers have a habit of
29
84360
3520
Yani anadili İngilizce olanların alışkanlığı var:
01:28
reducing and contracting words when spoken
30
88080
3760
konuşulduğunda kelimeleri azaltmak ve daraltmak,
01:32
and we linked sounds together when we speak
31
92220
2780
ve konuşurken sesleri birbirine bağlamak.
01:35
so it's really difficult to know where one word ends
32
95000
4260
bu yüzden bir kelimenin nerede bittiğini ve nerede başladığını
01:39
and another word starts. It's especially common
33
99260
3340
bilmek gerçekten zor. bu özellikle
01:42
when we use everyday expressions,
34
102600
2680
günlük ifadeleri kullandığımızda,
01:45
really common ones. We use them so much
35
105280
2860
gerçekten yaygın olanlar. Onları çok kullanıyoruz
01:48
that we get lazy with our pronunciation.
36
108140
3640
telaffuzumuzla tembelleşiriz.
01:52
But that can make it really hard for English learners like
37
112180
2720
Ama bu İngilizce öğrenenler için gerçekten zor olabilir
01:54
you who are practising with conversation that's like this
38
114900
4320
böyle bir konuşmayla pratik yaparken
01:59
but most of the time this is the actual situation.
39
119560
4320
ama çoğu zaman bu gerçek bir durumdur
02:04
So in this lesson I'm going to go over some common
40
124320
3260
Yani bu derste bazı ortak üzerinden geçeceğim
02:07
and natural English expressions that you'll hear
41
127580
3340
ve duyacağınız doğal İngilizce ifadeler
02:10
and maybe even use yourself every single day.
42
130920
3720
ve belki de her gün kendin kulladığın.
02:14
By the time that we're done, you'll have a better idea
43
134940
2580
İşimiz bittiğinde, daha iyi bir fikrin olacak.
02:17
what these expressions mean and how to respond
44
137520
3260
bu ifadelerin anlamı ve nasıl cevap verileceği.
02:21
but you'll also know how they're pronounced naturally
45
141020
3960
ama aynı zamanda doğal olarak nasıl telaffuz edildiklerini bileceksiniz
02:24
by native English speakers.
46
144980
2000
anadili İngilizce olan kişiler tarafından.
02:26
And it could be quite different to what you think
47
146980
3180
Ve düşündüğünüzden oldukça farklı olabilir
02:30
and make sure that you hang around until the
48
150160
2540
ve dersin sonunu beklediğinizden emin olun
02:32
end of the lesson because I've got a surprise for you
49
152700
3400
çünkü size bir sürprizim var
02:36
and a few bonus expressions to practise with me.
50
156100
3500
ve benimle pratik yapmak için birkaç bonus ifadeler.
02:39
Let's start at the beginning. There are lots of different
51
159600
4560
Baştan başlayalım. Çok fazla farklı
02:44
English greetings. Things that we say when we first
52
164160
2720
İngilizce selamlar var. biriyle ilk tanıştığımızda
02:46
meet someone.
53
166880
1020
söylediğimiz şeyler.
02:48
Good morning. How are you? All of those things.
54
168140
3340
Günaydın. Nasılsın? Bunların hepsi.
02:51
But let's focus on 'How's it going?'
55
171760
3940
Ama 'how's it going?' Konusuna odaklanalım.
02:55
So this is kind of a strange one.
56
175700
2440
Yani bu biraz garip.
02:58
How's what going? I'm not going anywhere.
57
178460
4380
Ne gidiyor??? Hiçbir yere gitmiyorum.
03:03
'How's it going' is a really common greeting.
58
183820
3220
'How's it going' gerçekten yaygın bir selamlamadır.
03:07
It's an informal way of asking someone how they are.
59
187280
4700
Birisine nasıl olduklarını sormanın resmi olmayan bir yolu.
03:12
So you might even say this to your boss,
60
192560
2540
Yani bunu patronuna bile söyleyebilirsin.
03:15
if you get on well together.
61
195100
2100
birlikte iyi anlaşırsanız.
03:17
But you probably wouldn't use it in formal situations
62
197200
3120
Ama muhtemelen resmi durumlarda kullanmazsın
03:21
You would use it when you call your friend.
63
201240
3400
Arkadaşını aradığında kullanırsın.
03:25
Say "Hey, how's it going?"
64
205020
1200
"Hey, nasıl gidiyor?" De.
03:26
If you ran into your neighbour at the supermarket,
65
206220
2900
Süpermarkette komşunuza rastladıysanız,
03:29
they might say to you "How's it going?"
66
209120
2360
size "Nasıl gidiyor?" diyebilirler.
03:31
It's informal it's friendly and it's used all the time.
67
211480
3980
Bu resmi degildir. Bu dostçadır ve her zaman kullanılıyor.
03:35
So let's take a closer look at the pronunciation.
68
215460
3400
Öyleyse telaffuza daha yakından bakalım.
03:43
So firstly, we don't pronounce the full verb 'is',
69
223580
4220
Öncelikle, 'is' fiilini tam telaffuz etmiyoruz,
03:47
we combine 'how' and 'is' together
70
227800
2540
'how' ve 'is' birleştiriyoruz
03:50
to make a contraction 'how's'.
71
230340
3140
bir daralma yapmak için 'how's'
03:53
It's really unnatural to say 'How is it going?'
72
233940
3280
How is it going?' Demek gerçekten doğal değil.
03:57
in this context so make sure you use the contracted
73
237500
3380
bu bağlamda, emin olun
04:00
form like native English speakers would.
74
240880
2360
anadili İngilizce konuşanlar gibi olduğunuzdan.
04:06
So notice how the letter S is pronounced
75
246520
2300
S harfinin nasıl telaffuz edildiğine dikkat edin.
04:08
as the voiced /z/ sound, right?
76
248820
4260
dile getirilen / z / sesi gibi, değil mi?
04:13
Next trick. When a word starting with a vowel
77
253400
3980
Sıradaki numara. Bir sesli harfle başlayan bir kelime
04:17
follows a consonant sound, any consonant sound
78
257380
3340
Bir ünsüz sesi, herhangi bir ünsüz sesi izler
04:20
but in this case /z/
79
260720
2000
ama bu durumda / z /
04:22
then we can link those sounds together.
80
262900
2860
o zaman bu sesleri birbirine bağlayabiliriz.
04:26
Not
81
266060
860
Not
04:29
Bit
82
269120
580
Bit
04:32
They should push together those sounds 'how's it'
83
272840
3700
Bu sesleri 'How's i?' Diye bir araya getirmeliler
04:36
and finally you may not hear a native speaker
84
276540
2760
ve son olarak anadili bir konuşmacıdan sondaki G nin
04:39
pronounce the final G here in 'going'.
85
279300
4120
telaffuzunu duymayabilirsiniz
04:43
So this expression is really casual you'll often just hear it
86
283660
3320
Yani bu ifade gerçekten rahat, bunu sık sık duyacaksınız.
04:46
pronounced with /n/ at the end instead of
87
286980
3240
sonunda / n / ile telaffuz edilir
04:51
So that's 'goin' instead of 'going'
88
291240
3860
Yani 'going' yerine 'goin'
04:55
So let's put it all together.
89
295960
1680
Öyleyse hepsini bir araya koyalım.
04:57
'How's it going?'
90
297960
1200
'Nasıl gidiyor?'
05:00
The intonation goes down at the end.
91
300080
2500
Tonlama sonunda azalır.
05:05
You try it!
92
305940
1300
Denesene!
05:12
Awesome! That sounds really good!
93
312160
2320
harika! Bu gerçekten iyi geliyor!
05:15
Alright let's try another now.
94
315080
2340
Tamam, şimdi başka bir deneyelim.
05:17
When this happens all the time, a time when you're
95
317420
3240
Bu her zaman, yeni biriyle tanıştığında
05:20
getting introduced to someone new.
96
320660
2180
olur.
05:22
Someone that you've never actually met before
97
322960
2640
Daha önce hiç tanışmadığınız biri
05:25
but you know a lot of information about them.
98
325920
3180
ama onlar hakkında birçok bilgi biliyorsun.
05:29
So maybe it's the husband of your colleague
99
329460
3540
Belki de meslektaşının kocasıdır.
05:33
and your colleague talks about her husband all the time.
100
333000
4100
ve meslektaşınız her zaman kocasından bahseder.
05:37
You don't know them, you've never met them before
101
337100
3480
Onları tanımıyorsun, onlarla daha önce hiç tanışmadın.
05:40
but you know of them. You know some information
102
340580
3740
ama onları biliyorsun. Bazı bilgiler biliyorsun
05:44
about them.
103
344320
880
onlar hakkında.
05:45
Well then when you meet them it's really common to say
104
345400
3340
Öyleyse onlarla tanıştığında söylemesi çok yaygın.
05:49
"I've heard a lot about you"
105
349680
1340
"Senin hakkında çok şey duydum"
05:52
It's a really nice way of saying my friend tells me
106
352060
3140
Arkadaşımın bana söylediğini söylemenin gerçekten güzel bir yolu
05:55
about you all the time.
107
355200
1280
her zaman senin hakkında.
05:56
I feel like we know each other already.
108
356480
2380
Şimdiden birbirimizi tanıyor gibiyim.
05:58
Really friendly and it's so common
109
358860
3360
Gerçekten kolay ve çok yaygın
06:02
and it's a very polite response.
110
362220
2000
ve çok kibar bir tepki.
06:04
I've heard a lot about you.
111
364560
1540
Senin hakkında çok şey duydum.
06:06
So for example
112
366300
1580
Yani mesela
06:08
"Hey this is my friend from uni that I always talk about."
113
368400
3020
“Hey, bu hep konuşacağım üniversitedeki arkadaşım.”
Evet, senin hakkında çok şey duydum!
06:12
Ah, yeah I've heard a lot about you!
114
372380
2800
06:15
So nice to meet you.
115
375180
1500
Tanıştığımıza memnun oldum.
06:17
Let's take a closer look at the pronunciation.
116
377000
3160
Telaffuza daha yakından bakalım.
06:20
'have' at the start of the sentence.
117
380520
2020
cümlenin başındaki 'have'.
06:22
It usually joins together with the subject
118
382540
2920
Genellikle konu ile birlikte katılır
06:25
in spoken English so it becomes a contraction.
119
385460
2920
konuşulan İngilizce'de bir daralma olur.
06:31
for example.
120
391500
1120
Örneğin.
06:32
Not 'I have' but 'I've'.
121
392860
2120
'I have' değil 'I've'( Ayv diye telaffuz edilir.)
06:35
Make sure you have that consonant sound
122
395200
2240
Ünsüz bir sese sahip olduğunuzdan emin olun.
06:37
coming out right it's one that you sometimes forget
123
397440
3440
Doğru çıkma, bazen unuttuğun şey.
06:40
isn't it? On the end.
124
400880
1380
değil mi Sonunda.
06:46
Now the H of 'heard',
125
406280
2920
Şimdi 'Heard' H,
06:49
it often gets a little lost here.
126
409620
2060
burada sık sık biraz kayboluyor.
06:51
It's like the sound from the end of 'I've'
127
411680
4200
'I've' sonundaki ses gibi.
06:55
links directly to the vowel in 'heard'
128
415880
3960
'duyulan' harfiyle doğrudan sesli bağlantılar
07:09
Now these words all pull together, don't they?
129
429660
2700
Şimdi bu kelimelerin hepsi bir araya geliyor, değil mi?
07:13
You can hear those sounds coming together
130
433020
1860
Bu seslerin bir araya geldiğini duyabilirsiniz
07:14
and in fact we hear the flap T there as well.
131
434880
3800
ve aslında T da duyuyoruz.
07:19
Well in my Australian accent you do and it's also
132
439000
3640
Avustralya aksanıma göre sen de öyle yapabilirsin
07:22
really common to hear that in American accents as well.
133
442640
3860
Bunu Amerikan aksanlarında da duymak çok yaygın.
07:26
But the T almost sounds like a /d/ sound
134
446780
5520
Ancak T neredeyse a / d / ses gibi geliyor
07:32
and that happens often in English when the letter T
135
452820
4040
ve bu, T harfi olduğunda genellikle İngilizce olur.
07:36
is between two vowel sounds like here.
136
456860
3900
Buradaki gibi iki ünlü ses arasında.
07:41
Now even though the letter T is at the end of the word
137
461120
4240
Şimdi T harfi kelimenin sonunda olmasına rağmen
07:45
'lot' it's followed by a vowel sound and in spoken English
138
465360
4980
'çok' bir sesli sesli ve İngilizce konuşulan
07:50
these words would pull together
139
470340
2240
bu kelimeler bir araya gelirdi
07:53
so you get a T between two vowel sounds.
140
473160
4600
Böylece iki ünlü ses arasında bir T elde edersiniz.
07:58
It makes /d/ sound.
141
478220
3400
/ D / sound yapar.
08:07
With that T at the end, you'll hear a stop T.
142
487340
3800
Sonunda bu T ile bir T durağı duyarsınız.
08:13
So I don't fully release the air after that T
143
493640
3360
Yani bundan sonra havayı tamamen salıyorum.
08:17
to make a complete T sound. Not
144
497000
2680
tam bir T sesi çıkarmak için. Değil
08:21
but
145
501480
500
fakat
08:24
Don't release the air.
146
504040
1520
Havayı bırakma.
08:25
Let's try it all together now.
147
505560
2040
Şimdi hepsini birlikte deneyelim.
08:33
Your turn.
148
513480
1200
Senin sıran.
08:37
I've heard a lot about you.
149
517220
1760
Senin hakkında çok şey duydum.
08:39
Now if you said that to someone, it's really common
150
519780
3060
Şimdi bunu birisine söylersen, çok yaygındır.
08:42
for them to say back to you
151
522840
2000
sana geri söylemeleri için
08:45
all good things I hope,
152
525080
1620
umarım tüm güzel şeyler
08:47
like "I hope that everything you heard about me was
153
527320
3060
"Umarım benim hakkımda duyduğun her şey
08:50
positive".
154
530380
1240
pozitif".
08:51
So be ready for that. You might even decide to say "Yeah
155
531620
4560
Öyleyse buna hazır ol. "Evet demeye bile karar verebilirsin
08:56
Of course all good things!
156
536180
1880
Tabii ki tüm iyi şeyler!
08:58
I've heard all good things about you!"
157
538260
2300
"Seninle ilgili tüm güzel şeyleri duydum!"
09:01
All right so we've broken the ice a little there but now
158
541560
4580
Pekala, orada biraz buz kırdık ama şimdi
09:06
where do we go? What next?
159
546140
2200
nereye gideriz? Sıradaki ne?
09:13
What are you up to? Up?
160
553680
2160
Ne ile meşgulsün? Yukarıda mı?
09:16
What are you up to?
161
556620
1480
Ne ile meşgulsün?
09:19
If you've ever been confused by this expression,
162
559140
3440
Eğer bu ifadeyle kafanız karışmışsa,
09:22
you're not alone,
163
562580
1020
yalnız değilsin,
09:23
it's even confusing for me when I think about it.
164
563600
2320
Düşündüğümde bile benim için kafa karıştırıcı.
09:26
'What are you up to' is another way of saying
165
566760
2640
'Neyin peşindesin' demenin bir başka yolu
09:29
what are you doing now?
166
569400
2000
Şu an ne yapıyorsun?
09:31
If you're curious about what your friend is doing,
167
571660
2940
Arkadaşının ne yaptığını merak ediyorsan,
09:34
you could say "Hey, what are you up to?"
168
574600
2000
"Hey, neyin peşindesin?" diyebilirsin.
09:37
Or you can use it with another time expression
169
577200
3020
Veya başka bir zaman ifadesiyle kullanabilirsiniz
09:40
to ask about future plans.
170
580220
2580
gelecek planları hakkında sormak için.
09:45
Do you have any plans tonight?
171
585420
1980
Bu gece için bir planın var mı?
09:48
What are you up to on the weekend?
172
588300
1760
Haftasonu ne yapacaksın?
09:50
Do you have any plans on the weekend?
173
590360
2080
Haftasonu için bir planın var mı?
09:52
So this expression has a couple meanings.
174
592440
3100
Yani bu ifadenin birkaç anlamı var.
09:55
So when we start looking a little closer at the
175
595540
3080
Yani biraz daha yakından bakmaya başladığımızda
09:58
pronunciation, it gets really interesting.
176
598620
2760
telaffuz, gerçekten ilginçleşiyor.
10:06
Now remember that flap T from before .
177
606380
3480
Şimdi o kanadı T hatırla.
10:10
Here it is again.
178
610400
1300
İşte yine.
10:12
In spoken English, 'what' and 'are' come together.
179
612100
4340
Konuşulan İngilizce'de, 'ne' ve 'bir araya gelirler.
10:16
The two vowel sounds make the the T sound
180
616440
4280
İki ünlü sesi T sesi çıkarır
10:20
turn into a D.
181
620720
2580
D.'ye dönüşmek
10:23
The word R is unstressed here so it reduces right down
182
623560
4680
Burada R kelimesi vurgulu değildir, bu nedenle aşağı doğru azalır
10:28
to become the schwa sound.
183
628240
2380
schwa sesi olmak için.
10:35
And 'you' also reduces down as well.
184
635640
2500
Ve 'siz' de azalır.
10:38
We hear the schwa.
185
638140
1480
Schwa'yı duyuyoruz.
10:46
So 'what are you' becomes
186
646320
2880
Yani 'sen nesin' olur
10:51
And you'll hear that question all the time
187
651320
3140
Ve bu soruyu her zaman duyacaksınız
10:54
in spoken English.
188
654460
1880
konuşulan İngilizce.
10:58
It's kind of confusing, isn't it? But understanding
189
658600
2920
Kafa karıştırıcı, değil mi? Ama anlama
11:01
how these words are spoken will help you to understand
190
661520
3660
bu kelimelerin konuşulması nasıl anlamanıza yardımcı olacaktır
11:05
more native English speakers.
191
665180
1880
daha fazla ana dil İngilizce konuşanlar.
11:07
But let's get back to this question.
192
667100
2020
Ama bu soruya geri dönelim.
11:12
So the unstressed schwa and the
193
672840
3120
Yani gerilmemiş schwa ve
11:16
vowel sound that you hear in 'up' are very, very similar.
194
676780
4500
'Yukarı' duyduğunuz sesli ses çok çok benzerdir.
11:21
So they actually pull together.
195
681280
2140
Bu yüzden aslında birlikte çekerler.
11:30
So you really just hear 'you' as the
196
690180
4720
Yani gerçekten sadece 'seni' duydun
11:35
sound.
197
695460
800
ses.
11:40
Crazy huh?
198
700760
960
Çılgın ha?
11:41
And you wonder how sometimes it's really difficult
199
701720
3360
Ve bazen ne kadar zor olduğunu merak ediyorsun
11:45
to understand native English speakers, right?
200
705080
2980
anadili İngilizce olanları anlamak için değil mi?
11:48
You have a go.
201
708520
1260
Gitmen gerek.
11:55
Now it's important to note that there are a lot of
202
715600
2620
Şimdi bir sürü olduğunu not etmek önemlidir
11:58
different variations between accents
203
718220
3080
aksan arasındaki farklı varyasyonlar
12:01
so you may hear
204
721300
1920
yani duyabilirsin
12:04
where the ch consonant sound is used.
205
724860
3960
ch ünsüz sesinin kullanıldığı yerde.
12:11
Try it.
206
731540
820
Dene.
12:16
So this is such a common expression in English.
207
736820
3340
Yani bu İngilizce'de böyle yaygın bir ifadedir.
12:20
If you hear a whole lot of mumbling at the
208
740160
2140
Eğer bir sürü mırıltı duyarsanız
12:22
start of a conversation with a native English speaker,
209
742300
3360
Anadili İngilizce olan bir kişiyle görüşme başlatmak,
12:25
don't freeze because they are probably just using
210
745660
3640
donma çünkü muhtemelen sadece kullanıyorlar
12:29
these really common expressions
211
749300
1880
bu gerçekten yaygın ifadeler
12:31
and being lazy about it.
212
751180
2000
ve bu konuda tembel olmak.
12:33
So for you, understanding how the natural expression is
213
753520
4120
Yani, sizin için, doğal ifadenin nasıl olduğunu anlamak
12:37
different from the written words
214
757640
1680
yazılı kelimelerden farklı
12:39
is really, really important.
215
759320
2000
gerçekten, gerçekten önemli.
12:42
Now to answer this question,
216
762220
2800
Şimdi bu soruyu cevaplamak için
12:45
you would simply explain what you are doing
217
765340
2680
ne yaptığını basitçe açıklardın
12:48
at that moment or your future plans
218
768020
2860
o anda veya gelecek planlarınız
12:50
if there was a time reference.
219
770880
1940
Bir zaman referansı olsaydı.
12:53
But if you're not doing anything particularly interesting
220
773240
4220
Fakat özellikle ilginç bir şey yapmıyorsanız
12:57
or you don't really have anything planned
221
777460
3040
ya da planlanan hiçbir şeyiniz yok
13:00
then how do you answer this question?
222
780760
2380
Peki bu soruyu nasıl cevaplıyorsun?
13:03
You say..
223
783280
820
Diyorsun..
13:08
Now it's hard to believe that even these quick responses
224
788680
4540
Şimdi bu hızlı tepkilerin bile olduğuna inanmak zor
13:13
actually reduce down.
225
793220
2040
aslında azaltın.
13:15
So we don't hear the T in 'not'
226
795440
3860
Yani biz 'değil' de T duymuyor
13:25
Again that -ng when spoken quickly at the end of a word
227
805320
5060
Yine bir kelimenin sonunda hızla konuşulduğunda -ng
13:30
it sounds more like just
228
810380
2100
daha çok benziyor
13:34
instead of
229
814500
840
yerine
13:39
You might also say
230
819460
1880
Ayrıca söyleyebilirsin
13:44
or
231
824220
500
veya
13:46
So this is the unstressed form of 'just' and it sounds like
232
826900
5700
Yani bu 'sadece' vurgusuz şekli ve ses gibi geliyor
13:55
So this also helps to explain that the activity that you're
233
835020
3020
Bu da sizin yaptığınız faaliyetin açıklanmasına yardımcı olur.
13:58
doing at that moment, it's not really important
234
838040
3000
o anda yapmak, gerçekten önemli değil
14:01
and notice as well that I've completely dropped
235
841880
2940
ve tamamen düştüğümü fark ettim.
14:04
the pronoun and the auxiliary verb.
236
844820
2420
zamir ve yardımcı fiil.
14:07
I didn't say "I am just finishing this email"
237
847340
4120
"Sadece bu e-postayı bitiyorum" demedim.
14:11
I could but often native speakers will drop this
238
851680
3320
Olabilirdi ama çoğu zaman anadili konuşmacı bunu bırakacak
14:15
information if it's unnecessary.
239
855000
2720
Gereksiz ise bilgi.
14:18
So the question that was directed at me
240
858240
3820
Yani bana yöneltilen soru
14:22
"What am i up to?"
241
862060
1960
"Neyin peşindeyim?"
14:24
I don't really need to clarify that in my answer.
242
864020
3160
Cevabımda bunu açıklığa kavuşturmam gerekmiyor.
14:27
I'm talking about myself right?
243
867180
2540
Kendimden bahsediyorum değil mi?
14:29
So I dropped it, it's not that important.
244
869720
2880
Bu yüzden düşürdüm, o kadar önemli değil.
14:34
So tell me what did you think of this lesson?
245
874700
2880
Öyleyse söyle bana bu ders hakkında ne düşünüyorsun?
14:37
I hope that it was useful for you.
246
877580
2000
Umarım sizin için faydalı olmuştur.
14:40
In a minute,
247
880100
940
Bir dakika içinde,
14:41
I'm going to take you on a bit of an adventure
248
881040
2940
Seni bir maceraya çıkaracağım
14:44
outside of my studio to practise some more
249
884020
3900
Stüdyomun dışında biraz daha pratik yapmak için
14:47
common expressions - ones that I use all the time.
250
887920
3640
ortak ifadeler - her zaman kullandığım ifadeler.
14:51
But before I do, I want you to add some common
251
891960
3740
Ama yapmadan önce, bazı ortak eklemenizi istiyorum
14:55
everyday English expressions that you want me
252
895700
2780
Beni istediğin her gün ingilizce ifadeler
14:58
to include in a lesson just like this in the future.
253
898480
3120
Gelecekte böyle bir derse katılmak.
15:01
If there is any that you want to understand more then
254
901840
2940
Daha fazla anlamak istediğin bir şey varsa, o zaman
15:04
add them into the comments below
255
904780
1900
onları aşağıdaki yorumlara ekleyin
15:06
so that I can make a lesson.
256
906700
1480
böylece bir ders yapabilirim.
15:24
Hi!
257
924660
1480
Merhaba!
15:26
I'm ready to practise!
258
926220
1760
Antrenmana hazırım!
15:28
Okay! Hey I've got an idea. Why don't we practise
259
928260
3320
Tamam! Hey bir fikrim var. Neden pratik yapmıyoruz
15:31
outside? I've never really filmed outside before but
260
931580
3580
dışında? Daha önce hiç dışarıda çekim yapmamıştım ama
15:35
it's probably going to be really windy, bit of traffic,
261
935160
3460
Muhtemelen gerçekten rüzgarlı, biraz trafik olacak.
15:38
but I've been meaning to do it for a while.
262
938620
1880
ama bir süredir bunu yapmak anlamındaydım.
15:40
Do you want to try it?
263
940600
1180
Denemek ister misin
15:41
Let's just give it a go, yeah?
264
941880
1920
Hadi bir deneyelim, tamam mı?
15:43
Sure!
265
943920
620
Emin!
15:45
Alright so, 'give it a go' is something that I use
266
945000
2220
Tamam, 'git onu' kullandığım bir şey
15:47
all the time.
267
947220
1220
her zaman.
15:49
It means to try something new, right?
268
949520
2440
Yeni bir şeyler denemek demektir, değil mi?
15:51
Like right now, I've never filmed outside before
269
951960
3200
Şu anki gibi, daha önce dışarıda çekim yapmamıştım.
15:55
and I'm not really sure how it's going to turn out but
270
955280
3160
ve nasıl sonuçlanacağından emin değilim ama
15:58
I want to just see how it goes anyway.
271
958440
2800
Sadece nasıl geçtiğini görmek istiyorum.
16:01
I would say all the time give it a go.
272
961260
3200
Her zaman bir şans ver derdim.
16:04
So depending on who you talk to,
273
964460
2120
Kiminle konuştuğuna bağlı olarak
16:06
you might hear people say "I'll give it a shot"
274
966580
3400
İnsanların "Bir şans vereceğim" dediğini duyabilirsiniz.
16:10
or "I'll give it a try" or "I'll give it a crack"
275
970140
3560
veya "Bir deneyeceğim" veya "Bir çatlak vereceğim"
16:13
All of these expressions that have really
276
973700
2280
Tüm bu ifadeleri gerçekten var
16:15
similar meanings. For me I always say "give it a go"
277
975980
4620
Benzer anlamlar. Benim için her zaman "bir git" derim
16:20
It's really easy to just roll off the tongue. I'm going to
278
980600
2760
Dilden kurtulmak gerçekten çok kolay. Ben gidiyorum
16:23
talk about how all of these words kind of push together
279
983360
4380
Tüm bu kelimelerin nasıl bir araya geldiğini konuşun
16:27
when they're spoken naturally because
280
987740
2360
doğal olarak konuşuldukları zaman
16:30
you will never hear someone say "let's give it a go"
281
990100
4040
Asla birisinin "hadi gidelim" dediğini duymayacaksın
16:34
but instead "give it a go"
282
994520
2440
ama bunun yerine "bir git"
16:37
and so what's happening is all of the words that end
283
997720
3520
ve böylece olan biten tüm kelimeler
16:41
in the consonant sounds, are actually linking to the ones
284
1001240
3760
Ünsüz seslerde, aslında olanlarla bağlantı
16:45
that follow that are vowel sounds.
285
1005000
2660
takip eden ünlü sesleri.
16:47
So instead of
286
1007660
1420
Yani yerine
16:53
and notice how it's unstressed so it reduces down
287
1013300
4180
ve gerilmesinin nasıl azaldığını anlayın, böylece azalır
16:57
to the schwa sound.
288
1017480
1860
schwa sese
16:59
And also that T is a stop T which means that I'm not
289
1019980
4380
Ve ayrıca T, T'nin durduğu T anlamına gelir.
17:04
fully pronouncing it, I'm not letting the air go afterwards.
290
1024360
3540
Tamamen telaffuz ederek, havanın daha sonra gitmesine izin vermeyeceğim.
17:07
I'm not saying
291
1027900
740
söylemiyorum
17:10
but
292
1030240
500
fakat
17:13
So it's stopping, I'm not releasing the air.
293
1033220
2360
Duruyor, havayı bırakmıyorum.
17:18
So that article,
294
1038220
1320
Yani bu makale,
17:20
its a schwa and it reduces right down.
295
1040060
2940
onun bir schwa ve aşağı doğru azaltır.
17:25
You might even hear that T, that flap T
296
1045600
2900
Bunu duyabilirsin, o kanatçığı T
17:28
sounding more like a D there because naturally in my
297
1048500
3040
Daha çok D gibi sesler geliyor çünkü doğal olarak
17:31
pronunciation, with my accent,
298
1051580
2260
aksanımla telaffuz
17:33
it'll reduce to that flap T sound.
299
1053840
2720
bu flep T sesini azaltacaktır.
17:38
instead of
300
1058820
660
yerine
17:43
So why don't you give it a go? Try it.
301
1063080
2380
Öyleyse neden gitmiyorsun? Dene.
17:47
Let's give it a go.
302
1067100
1200
Hadi gidelim.
17:49
Right now, let's go.
303
1069000
1360
Hemen şimdi gidelim.
17:50
Hang on a second I've got to get my phone.
304
1070700
2820
Bekle bir saniye telefonumu almalıyım.
17:54
Okay now let's go give it a go.
305
1074420
1920
Tamam şimdi gidelim gidelim.
18:11
I'm going to take this. Hi mum.
306
1091000
3120
Bunu alacağım. Selam anne.
18:15
Hey. Can I give you a call back?
307
1095100
2660
Hey. Seni geri arayabilir miyim?
18:18
I'm a bit busy. Yep.
308
1098720
1860
Biraz meşgulüm. Evet.
18:22
Alright I'll talk to you soon.
309
1102480
1540
Tamam, yakında görüşürüz.
18:24
Hang on a sec, I'm not coming to dinner tonight.
310
1104500
3540
Bir saniye bekle, bu akşam yemeğe gelmiyorum.
18:28
I'll come over tomorrow. Okay. See you.
311
1108040
3940
Yarın geleceğim Tamam. Görüşürüz.
18:32
Alright so that, I said "hang on a sec"
312
1112440
2840
Tamam öyle ki, "bir saniye bekle" dedim
18:35
and I say that all the time.
313
1115280
2000
ve bunu her zaman söylüyorum.
18:39
It's a really casual informal way of saying
314
1119740
3620
Gerçekten rahat bir resmi söylemenin yolu
18:43
just wait a moment. It's a little bit more, you know,
315
1123360
2380
bir dakika bekle. Biraz daha, bilirsin,
18:45
because we're friends and we're just hanging out,
316
1125740
2040
çünkü biz arkadaşız ve sadece takılıyoruz,
18:47
it's much easier, you know and much more relaxed
317
1127780
3540
çok daha kolay, biliyorsun ve çok daha rahat
18:51
to use that expression so 'hang on a sec'
318
1131320
4040
bu ifadeyi kullanmak için 'bir saniye bekleyin'
18:55
What's a sec?
319
1135380
1280
Bir saniye nedir?
18:56
Well a 'sec', is it's a short version of the word 'second'
320
1136660
4100
Bir saniye, 'ikinci' kelimesinin kısa bir versiyonudur.
19:00
so we're going to focus on the first three words
321
1140760
2480
bu yüzden ilk üç kelimeye odaklanacağız
19:07
So they kind of all come together, don't they?
322
1147700
2440
Yani hepsi bir araya geldi, değil mi?
19:10
When I say them quickly.
323
1150140
1080
Onları çabuk söylediğimde.
19:14
And that's because the consonant sounds at the end
324
1154100
2960
Ve bunun nedeni ünsüz sesinin sonunda
19:17
of these words links straight to the vowel sounds
325
1157060
2720
Bu kelimelerin doğrudan ünlü seslerine bağları
19:19
that follow.
326
1159780
900
takip et.
19:27
So the 'a', the article links straight on behind.
327
1167740
4440
Yani 'a', makale doğrudan arkasından bağlar.
19:32
It's just a schwa, it's unstressed.
328
1172180
2120
Bu sadece bir schwa, vurgusuz.
19:37
It's really soft and flat.
329
1177960
1720
Gerçekten yumuşak ve düz.
19:41
Try it with me.
330
1181100
1140
Benimle dene.
19:51
Nice one!
331
1191160
1140
Güzel!
19:53
Let's try another!
332
1193400
1080
Başka deneyelim!
20:01
With those clouds, we might be running out of time.
333
1201900
2640
Bu bulutlar ile zamanımız tükeniyor olabilir.
20:04
We've got time for one more but let's do
334
1204880
2760
Bir tane daha vaktimiz var ama yapalım
20:07
'running out of time
335
1207640
2200
'Zaman tükeniyor
20:11
because we are, look at these clouds.
336
1211880
1920
çünkü biz, bu bulutlara bakın.
20:16
It's a really common expression, it's an idiom
337
1216740
2680
Bu gerçekten yaygın bir tabir, bir deyim
20:19
that you might already know but we're going to focus on
338
1219420
2640
Zaten biliyor olabilirsiniz ama odaklanacağız
20:22
the pronunciation so first up we've got a contraction.
339
1222060
3580
bu yüzden ilk önce telaffuz bir kasılma var.
20:25
'We are', the auxiliary verb 'are'
340
1225640
2980
'Biz', yardımcı fiil '
20:28
comes together with the subject 'we're'
341
1228620
3240
'biz' konusu ile birlikte geliyor
20:35
So instead of saying 'we are' - it sounds quite sort of
342
1235660
3360
Yani 'biziz' demek yerine - kulağa oldukça hoş geliyor
20:39
stiff and formal
343
1239020
2120
katı ve resmi
20:41
but you know if you're speaking more naturally
344
1241140
2600
ama sen daha doğal konuşuyorsan biliyorsun
20:43
just like a native English speaker would, you would
345
1243740
2240
Tıpkı anadili İngilizce olan bir konuşmacı gibi
20:45
probably just contract those two things together.
346
1245980
2360
Muhtemelen sadece bu iki şeyi birlikte sözleşme.
20:52
And then at the end of 'running' usually what happens
347
1252040
3400
Ve sonra 'koşma' sonunda genellikle ne olur
20:55
with native English speakers is instead of pronouncing that
348
1255440
3120
Anadili İngilizce olanlarla bunu söylemek yerine
20:59
sound at the end, they get really lazy
349
1259240
2440
sonunda ses, onlar gerçekten tembel
21:01
and they'll just pronounce the
350
1261680
1420
ve onlar sadece telaffuz edecekler
21:08
Then we've got 'out of time'.
351
1268980
2760
O zaman 'zamanın dışında' olduk.
21:11
Now if they're pronounced really clearly you can hear
352
1271740
2640
Şimdi gerçekten açıkça telaffuz edilirlerse duyabiliyorsunuz
21:14
all of those words but instead
353
1274380
2500
tüm bu kelimeler ama bunun yerine
21:16
when spoken naturally you'll hear
354
1276880
2040
doğal olarak konuşulduğunda duyacaksınız
21:21
'out of' becomes
355
1281160
2180
'dışında' olur
21:24
And thats, you'll see the flap T there. You'll see
356
1284780
3240
Ve şu, orada T kapağını göreceksin. Göreceksin
21:28
that will reduce, that will become the /d/ sound.
357
1288020
4100
azaltacak, bu / d / ses olacak.
21:34
That's my accent anyway. The Australian accent,
358
1294300
2960
Zaten bu benim aksanım. Avustralya aksanı,
21:37
will use the flap T, same with the American one,
359
1297380
3040
Amerikan kapağında olduğu gibi T kapağını kullanacak,
21:40
you might hear people say
360
1300420
1720
insanların söylediğini duyabilirsin
21:43
but most commonly
361
1303440
1400
ama en yaygın
21:47
And 'time' is a stressed word there,
362
1307100
1820
Ve 'zaman' orada stresli bir kelimedir,
21:48
so we hear it really clearly.
363
1308920
1880
bu yüzden gerçekten net bir şekilde duyuyoruz.
21:52
or
364
1312460
500
veya
21:55
Why don't you try it?
365
1315860
1340
Neden denemiyorsun?
22:02
Well I hope you enjoyed that lesson. It's been fun
366
1322340
2400
Umarım bu dersten hoşlanmışsındır. Eğlenceliydi
22:04
taking you outside and I think we're going to keep going
367
1324740
3360
seni dışarı çıkartacağım ve sanırım devam edeceğiz
22:08
with this we're going to keep giving it a go.
368
1328100
2300
Bununla beraber devam etmeye devam edeceğiz.
22:10
If you enjoyed this lesson, then make sure you
369
1330400
2400
Bu dersten zevk aldıysanız, emin olun
22:12
subscribe to the channel by clicking that
370
1332800
2520
kanala tıklayarak abone olun
22:15
subscribe button over there and if you're ready to
371
1335320
2840
oraya abone ol ve hazır mısın?
22:18
check out some new lessons with me,
372
1338160
1860
benimle yeni dersler al
22:20
some pronunciation lessons or lessons about
373
1340020
2680
bazı telaffuz dersleri veya dersler hakkında
22:22
natural English expression,
374
1342700
1840
doğal ingilizce anlatımı
22:24
then check out these ones right here
375
1344540
2300
o zaman şuradakilere bir göz atın
22:26
and I'll see you in the next lesson!
376
1346860
3260
ve bir sonraki derste görüşürüz!
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7