Why Iranians Are Cutting Their Hair for "Woman, Life, Freedom" | Sahar Zand | TED

60,235 views ・ 2023-06-30

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Rana Alavna Gözden geçirme: Ömer Faruk Zeren
00:04
When you were a child,
0
4180
2200
Siz çocukken,
00:06
what did you want to be when you grew up?
1
6420
2720
büyüdüğünüzde ne olmak isterdiniz?
00:09
A footballer?
2
9180
1320
Bir futbol oyuncusu mu?
00:10
An actress?
3
10540
1200
Bir aktör mü?
00:11
A doctor?
4
11780
1160
Yoksa bir doktor mu?
00:13
Well, when I was a little girl,
5
13380
2800
Ben küçük bir kızken,
00:16
whenever I was asked the question,
6
16220
2360
bu soru bana sorulduğunda,
00:18
my answer was pretty much always the same:
7
18620
2880
cevabım neredeyse her zaman aynıydı:
00:22
"When I grow up, I want to become a man."
8
22300
3600
“Ben büyüdüğümde bir erkek olmak istiyorum.”
00:27
To my logic, that was the only way I could live a life
9
27620
3880
Aklımca, anavatanım İran’ın kadınlarının
00:31
free from the suffocating restrictions
10
31500
2680
baş etmek zorunda olduğu boğucu kısıtlamalar olmadan
00:34
that women in my birth country of Iran were forced to endure.
11
34180
4200
hayatımı geçirmenin tek yolu buydu.
00:39
I'm not quite sure where this line of thinking started from,
12
39060
3520
Bu düşüncenin ilk ne zaman aklıma geldiğini bilmiyorum,
00:42
but a particularly hot summer's afternoon comes to mind.
13
42620
3080
ancak sıcak bir yaz gününün öğle sonrasını anımsıyorum.
Dokuz yaşındaydım,
00:46
I was nine years old and along with my family,
14
46100
2640
ve ailemle birlikte her yaz tatilinde yaptığımız gibi
00:48
as we did on every summer holiday,
15
48780
2440
00:51
we had traveled to the north of Iran
16
51260
1960
İran’ın kuzeyinde,
00:53
to a little seaside village called Chamkhaleh.
17
53260
3160
sahil kenarında küçük bir köy olan Çamkale’ye gitmiştik.
00:56
For as long as I remember,
18
56420
1680
Hatırladığım sürece,
00:58
some of my best childhood memories are of me swimming in the Caspian Sea,
19
58140
5040
en güzel çocukluk hatıralarım Hazar Denizi’nde yüzmekle,
01:03
paddling in its waves
20
63220
1720
dalgalarında kürek çekmekle,
01:04
and making sandcastles on its gorgeous beaches.
21
64940
3280
göz kamaştırıcı sahillerinde kumdan kaleler yapmakla geçti.
01:09
All of those lovely memories, though, were about to be rewritten.
22
69100
3800
Ancak, tüm bu güzel anılar değişmek üzereydi.
01:14
In the Islamic Republic of Iran,
23
74140
2120
İran İslam Cumuriyeti’nde,
01:16
when a girl turns nine years old, she has legally entered womanhood.
24
76260
5600
bir kız dokuz yaşına bastığında, yasal olarak bir kadın olmuştur.
01:22
And that means having to follow a series of restrictive rules written by men.
25
82260
5400
Bu, erkekler tarafından yazılmış
birçok kısıtlamayı takip etme zorunluluğu anlamına gelir.
01:27
The most symbolic of which is probably the mandatory wearing of the hijab.
26
87700
5360
Bunların arasından en sembolik olanı da başörtüsü zorunluluğudur.
01:34
That year, my mom had to sit me down
27
94300
2360
O yıl, annem bana üzüntüyle
01:36
and sorrowfully explain that I was now too old
28
96660
4760
suya mayoyla girmek için
artık çok büyük olduğumu açıkladı.
01:41
to get into the water wearing a swimsuit.
29
101460
2560
01:44
Now that I was nine years old, it was illegal.
30
104060
3240
Artık dokuz yaşında olduğum için, bu yasa dışıydı.
01:47
And if I wanted to get into the water like all the other women,
31
107300
3800
Ve eğer diğer kadınlar gibi suya girmek istersem,
01:51
I had to go in fully covered from head to toe.
32
111140
3760
baştan aşağı kapanmış şekilde girmek zorundaydım.
01:54
I had to go in wearing a pair of trousers,
33
114940
2960
Suya girerken bir pantolon,
01:57
a long-sleeved top and a loose covering called the manto to cover it all.
34
117940
4760
uzun kollu bir üst,
ve her şeyi örtmek için manto adlı bol bir örtü giymek zorundaydım.
02:02
And of course, the headscarf.
35
122740
2120
Tabii ki de bir başörtü.
02:05
I still remember the lump in my throat as I set foot in the water.
36
125860
4240
Hala suya adımımı attığımda boğazıma inen yumruyu hatırlıyorum.
02:10
I could no longer feel the fresh coolness of the Caspian Sea against my skin.
37
130740
5520
Cildimde Hazar Denizi’nin ferahlığını artık hissedemiyordum.
02:16
Instead, my now-wet layers felt itchy and weird.
38
136820
4760
Yerine, ıslak kumaşlarım garip ve kaşıntılı hissettirdi.
02:22
I can still remember feeling the watchful eyes of the morality police,
39
142500
4280
Benim ve diğer kızların saçlarını veya bedenlerini gösterip,
02:26
the so-called morality police,
40
146820
2480
erkekleri tahrik etmemesi için
02:29
making sure that me and the other girls were not showing too much hair
41
149300
4520
bizi izleyen o sözde ahlak polislerinin üstümüzdeki gözlerini
02:33
or too much skin to, God forbid, arouse the men.
42
153860
3360
hâlâ aklıma kazılı.
02:38
It was as if my former freedoms were washing away
43
158540
4400
Sanki eski özgürlüklerim suyun her bir dalgasıyla ve akıntısıyla
02:42
with every tide and flow of the water.
44
162980
3000
elimden akıp gidiyordu.
02:47
Next, I'm deep in the water.
45
167620
2080
Sonra, suyun derinliklerindeydim.
02:50
I was a good swimmer, but my layers were so heavy and restrictive.
46
170260
4440
İyi bir yüzücüydüm,
ama üstümdeki kumaşlar çok ağırdı ve hareketlerimi sınırlıyordu.
02:55
I tried to gasp for air,
47
175020
1280
Soluklanmaya çalıştım,
02:56
but my headscarf kept blocking my face.
48
176340
2920
ama başörtüm yüzümü kapatıp duruyordu.
02:59
The tides were pulling me further and further out.
49
179300
3080
Gelgitle kıyıdan gitgide uzaklaşıyordum.
03:02
I could see my mom and dad on the beach,
50
182380
1920
Annemle babamı kıyıda görebiliyordum.
03:04
I tried to call for help, but they couldn't hear me.
51
184340
3320
Yardım için seslenmeyi denedim, ama beni duymadılar.
03:08
Perhaps my voice was drowned out
52
188020
3000
Belki de, sesim
03:11
by the roaring engines of the bikes
53
191060
2760
sahilde devriye gezen ahlak polislerinin
03:13
that the morality police were patrolling the beaches.
54
193860
3240
araçlarının motorlarından gelen, gürleyen seslere kaybolmuştu.
03:18
The tides continued, pulling me further and further out
55
198860
3680
Gelgitler beni uzağa sürüklemeye devam ediyordu,
03:22
and hopelessness started creeping in.
56
202580
2760
ve umudumu kaybetmeye başladım.
(nefes alma)
03:28
Next, I wake up on the beach, cold, wet, shivering.
57
208860
4920
Sonra, soğuk, ıslak ve titreyerek kıyıda uyandım.
03:33
It turns out my father had just spotted my struggles in time
58
213820
4160
Babam benim boğuşmalarımı ancak zamanında görmüş
03:38
and had rushed in to get me.
59
218020
1680
ve beni kurtarmak için aceleyle suya girmişti.
03:41
That was the last time
60
221020
1600
Bu, sevgili Hazar Denizi’mdeki
03:42
I ever set foot in my beloved Caspian Sea.
61
222620
2800
son anımdı.
03:46
Growing up in the Islamic Republic of Iran,
62
226900
2960
İran İslam Cumhuriyeti’nde büyümenin her günü,
03:49
every day it felt as though I was going through the same experience
63
229900
3760
farklı yönlerde aynı deneyimleri yaşayıp durmak
03:53
but in different ways.
64
233700
1400
gibi hissettirdi.
03:55
And looking at the women in my life,
65
235460
2560
Hayatımdaki diğer kadınlar da
03:58
they seemed to be going through the same thing too, in different ways.
66
238060
3840
farklı yönlerde aynı şeyleri yaşıyor gibiydiler.
04:01
And the older I grew,
67
241940
1600
Büyüdükçe
04:03
the further out the tides of oppression, injustice, inequality
68
243540
5040
baskı, adaletsizlik ve eşitsizliğin gelgitlerinin
04:08
felt like they were pulling me in.
69
248580
1840
beni daha da uzağa sürüklediğini hissettim.
04:11
Wherever I turned,
70
251940
1400
Nereye dönersem döneyim,
04:13
shame, fear and especially hopelessness were ever-present.
71
253380
5640
utanç, korku ve özellikle umutsuzluk oradaydı.
04:20
Women in Iran are second-class citizens.
72
260780
3080
İran’da kadınlar,ikinci sınıf vatandaşlar.
04:24
They have almost no access
73
264420
1760
Boşanma, velayet,
04:26
when it comes to some of the most basic rights like divorce,
74
266220
3920
veya sadece seyahat gibi en basit haklara bile
04:30
custody of children and even travel.
75
270140
2680
erişimleri neredeyse yok.
04:33
They have no legal protection
76
273660
2120
Aile içi şiddet ve cinsel tacize karşı
04:35
against sexual harassment and domestic violence.
77
275780
4120
hiçbir yasal korumaları yok.
04:40
They are not allowed to sing in public or have sex outside of marriage,
78
280380
4480
Toplum içinde şarkı söylemeleri veya evlilik dışı ilişkiye girmeleri yasak,
04:44
and they're only allowed to show their face and hand in public.
79
284860
3560
ve toplum içinde sadece ellerini ve yüzlerini gösterebilirler.
04:49
In the 20 years or so since I almost drowned,
80
289900
2960
Neredeyse boğulduğum o andan 20 yıl sonrasındaki süreçte,
04:52
nothing has changed.
81
292900
1520
hiçbir şey değişmedi.
04:54
Iranian women have been adrift in a vast sea of oppression.
82
294740
4480
İranlı kadınlar, zulümün engin denizinde sürüklenmiş durumda.
04:59
Their only way out, for those who could,
83
299740
2720
İmkanı olanların tek kaçış yolu ise
05:02
is to leave themselves at the mercy of people smugglers,
84
302460
3840
ırak yerlerde güvenlik bulma umuduyla
05:06
set out on dangerous journeys
85
306340
2360
kendilerini insan kaçakçılarına teslim ederek
05:08
in hope of finding safety in a land far away.
86
308740
3600
tehlikeli yolculuklara çıkmak.
05:13
That's what happened to me.
87
313220
1480
Bana olan da buydu.
05:14
Age 12, along with my mom and my baby sister,
88
314700
3400
12 yaşımdayken, annem ve henüz bebek olan kız kardeşimle
05:18
we escaped Iran.
89
318100
1240
İran’dan kaçtık.
05:19
And after years of living in refugee camps across Europe,
90
319380
3440
Ve Avrupa’nın mülteci kamplarında geçen,
05:22
sleeping rough
91
322820
1160
sokaklarda uyuyarak geçen,
05:24
and being at the mercy of some very, very dodgy people smugglers,
92
324020
4720
tehlikeli insan kaçakçılarının merhametinde geçen yıllardan sonra,
05:28
we finally found safe haven here, in the UK.
93
328780
3320
en sonunda Birleşik Krallık’ta güvenliğe kavuştuk.
05:32
For my friends and family who stayed behind,
94
332780
3080
Geride kalan arkadaşlarım ve ailem için
05:35
there was little hope for change.
95
335860
2200
neredeyse hiç umut yoktu.
05:38
And so when in September last year,
96
338860
3000
Geçen yılın Eylül ayında,
05:41
22-year-old Mahsa Jina Amini stepped out of the metro
97
341900
4880
22 yaşındaki Mahsa Jina Amini,
metro istasyonundan Tahran’ın canlı sokaklarına çıktığında,
05:46
onto the bustling streets of Tehran,
98
346820
2360
05:49
there was little reason to expect a change to the status quo.
99
349220
3840
durumun değişmesini ummak için bir sebep yoktu.
05:54
The same way that it's happened to my own mother and many other women I know,
100
354260
4160
Benim anneme ve tanıdığım diğer birçok kadına olduğu gibi,
05:58
Mahsa was arrested by the so-called morality police
101
358420
4320
Mahsa da sözde ahlak polisleri tarafından tutuklandı,
06:02
because, in their opinion,
102
362780
1760
çünkü, onlara göre,
06:04
she was showing more hair than they deemed acceptable.
103
364540
3480
Mahsa kabul edebileceklerinden daha fazla saç göstermişti.
06:09
Three days later,
104
369220
1320
Üç gün sonra,
06:10
Mahsa died in police custody.
105
370580
2400
Mahsa polisin gözetiminde can verdi.
06:14
This time, though, something changed.
106
374540
2000
Ancak, bu olayda, bir şey değişmişti.
06:16
Thanks to the power of social media
107
376540
2360
Sosyal medyanın gücü
06:18
and the brave journalists working hard on the ground,
108
378940
3520
ve gecelerini gündüzlerine katarak çalışan cesur gazeteciler sayesinde,
06:22
the news of Mahsa's killing wasn't drowned out
109
382500
3960
Mahsa’nın cinayeti
rejimin acımasız propagandası tarafından ezilemedi.
06:26
in the regime's relentless propaganda.
110
386460
2640
06:31
In the same way
111
391020
1320
George Floyd’un haksızca öldürülmesinin
06:32
that the unjust killing of George Floyd ignited the Black Lives Matter movement,
112
392380
5840
″ Black Lives Matter ″ akımının fitilini ateşlemesi gibi,
06:38
the unjust killing of Mahsa Amini
113
398260
2200
Mahsa Amini’nin haksızca öldürülmesi
06:40
ignited the biggest anti-regime protests across Iran
114
400500
4120
İran’da 1979’da İslam Cumhuriyeti’nin kurulmasından sonraki
06:44
since the formation of the Islamic Republic in 1979.
115
404660
3960
en büyük devlet karşıtı protestoların fitilini ateşledi.
06:50
For the first time in decades,
116
410180
2560
Onyıllardan sonra ilk kez,
06:52
women in Iran are finally daring to defy the strict morality laws.
117
412740
6040
İranlı kadınlar sonunda katı ahlak yasalarına karşı çıkabiliyor.
06:59
In a fight for equality and dignity,
118
419220
3560
Eşitlik ve onur için yaşanan bu savaşta
07:02
they are taking off their headscarves, burning them in bonfires,
119
422780
3880
başörtülerini çıkarıyor, şenlik ateşlerinde yakıyorlar,
07:06
and some are cutting off their hair.
120
426660
2120
bazıları saçlarını kesiyor.
07:09
They're chanting "Zan. Zendegi. Azadi."
121
429220
4240
“Zan. Zendegi. Azadi.” diye tezahürat yapıyorlar.
07:13
"Woman, Life, Freedom."
122
433500
2560
“Kadın, Hayat, Özgürlük.”
07:16
Furious crowds are calling for democracy,
123
436820
3280
Öfkeli kalabalıklar demokrasi
07:20
for freedom of speech, for freedom of expression,
124
440100
3400
ve ifade özgürlüğü talep ediyor, bu sırada
07:23
whilst many others are calling for the fall of the supreme leader,
125
443540
4480
birçoğu İran’ın azami lideri Ali Hamaney’in güçten düşmesi için
07:28
Ali Khamenei.
126
448060
1600
çağrıda bulunuyor.
07:29
Khamenei is Iran's spiritual leader
127
449660
2800
Hamaney, İran’ın dini lideri
07:32
and has the final say over all government matters.
128
452460
3760
ve tüm devlet meselelerinde son söze sahip.
07:36
For the first time in a very, very long time,
129
456900
3960
Çok, çok uzun zamandan sonra ilk kez
07:40
there seems to be hope in the air.
130
460900
2600
havada umut var gibi görünüyor.
07:43
Hope that perhaps change in Iran is possible.
131
463860
3480
İran’da değişimin muhtemelliği için bir umut.
07:48
And that's exactly why the crackdown has been so brutal and deadly.
132
468020
5120
Baskının bu kadar zalim ve ölümcül olmasının sebebi de tam olarak bu yüzden.
07:56
These are the faces of the protesters who fought for freedom
133
476620
5400
Bu yüzler, özgürlük için savaşmış,
08:02
but will not live to see it.
134
482060
2720
ancak onu tadamayacak protestoculara ait.
08:07
Since the protest began nearly five months ago,
135
487780
4600
Protestolar beş ay önce başladığından beri
08:12
around 500 people have been killed.
136
492380
3400
yaklaşık 500 kişi öldürüldü.
08:16
Nearly 80 of those children.
137
496340
2560
Neredeyse 80′i çocuktu.
08:20
Around 18,000 protesters have been arrested.
138
500180
3400
Yaklaşık 18,000 protestocu tutuklandı.
08:23
And there are reports of psychological, physical and sexual torture in prisons.
139
503620
4880
Ve hapisanelerde psikolojik, fiziksel ve cinsel işkence raporları bulunmakta.
Aceleci davalar yürütüldü,
08:29
There has been a series of hasty trials,
140
509100
2720
08:31
forced confessions
141
511860
1240
zorla itiraflar alındı,
08:33
and public executions of the protesters.
142
513100
3000
ve protestocular halka açık şekilde infaz edildi.
08:37
The authoritarian regime of Iran is clearly desperate
143
517500
4800
İran’ın otoriter rejimi her türlü umudu öldürmek için
08:42
to kill any and all hope
144
522300
2360
açık bir şekilde çok uğraşıyor,
08:44
because they know that for as long as we remain hopeless,
145
524700
4000
çünkü biliyorlar ki umutsuz kaldığımız sürece,
08:48
we'll resign to their oppression and injustice.
146
528740
3600
onların baskı ve adaletsizliğine boyun eğeceğiz.
08:53
But as history has shown over and over again,
147
533020
3240
Ancak tarihin de defalarca göstermiş olduğu gibi,
08:56
the light of hope emerges from the depth of darkness.
148
536260
4640
umudun ışığı karanlığın derinliklerinden doğar.
09:01
Hope is angry.
149
541500
1440
Umut, kızgındır.
09:02
It's defiant.
150
542940
1280
Meydan okur.
09:04
Hope is dangerous.
151
544260
1800
Umut, tehlikelidir.
09:06
Hope is standing its ground on the streets of Iran,
152
546060
3600
Umut, İran’ın sokaklarında dayanıyor,
09:09
chanting "Woman, Life, Freedom."
153
549700
2240
“Kadın, Hayat, Özgürlük” diye tezahürat ediyor.
09:12
Hope is in political prisons,
154
552300
2600
Umut, siyasal hapislerde,
09:14
biding its time, sustaining those in shackles.
155
554940
3480
zamanı sayıyor, sıkıntıdakilere güç veriyor.
09:18
Hope has now spread to the four corners of my birth country.
156
558860
4800
Umut, artık ülkemin dört bir yanına yayılmış durumda.
09:24
As a journalist, I can't travel to Iran.
157
564700
3200
Bir gazeteci olarak, ben İran’a seyahat edemiyorum.
09:28
But as my sisters in Tehran, Mashhad,
158
568220
2840
Ancak, İran’ın her yerindeki, Tahran, Meşhed,
09:31
Shiraz, Baluchistan, Kurdistan, shomal, jonoob, shargh, gharb,
159
571100
3960
Şiraz, Belucistan, Kürdistan, kuzey, güney, doğu ve batıdaki,
09:35
all over Iran have done,
160
575100
1840
kız kardeşlerim gibi,
09:36
I, too,
161
576980
1560
ben de,
09:38
I'm going to cut my hair to show my solidarity with the movement.
162
578540
4400
bu akıma desteğimi göstermek için saçımı keseceğim.
09:43
(Cheers and applause)
163
583740
6760
(Alkışlar ve tezahürat)
09:55
(Cheers and applause continues)
164
595220
6920
(Alkışlar ve tezahürat devam eder)
Teşekkür ederim.
10:06
Thank you.
165
606020
1160
10:07
(Applause continues)
166
607220
4880
(Alkışlar devam eder)
10:41
(Applause ends)
167
641020
1440
(Alkışlar biter)
10:42
Thank you.
168
642460
1360
Teşekkür ederim.
10:43
Audience: Freedom for women!
169
643860
1800
Seyirci: Kadınlara özgürlük!
10:45
(Cheers)
170
645660
1320
(Tezahürat)
10:47
SZ: This hair, for too long, has been intertwined with religion and politics.
171
647020
6120
SZ: Bu saç, çok uzun zamandır din ve siyasetle içe içeydi.
10:53
But I say with my sisters in Iran:
172
653740
2440
Ancak, İran’daki kız kardeşlerimle diyorum ki:
10:56
no more.
173
656220
1120
artık değil.
10:58
And I say with them:
174
658180
2240
Ve onlarla birlikte diyorum ki:
11:00
Women, to reclaim our rights.
175
660420
3040
Kadınlar, haklarımızı geri almak için.
11:03
(Applause and cheers)
176
663500
2720
(Alkışlar ve tezahürat)
11:06
Life, for the lives unjustly taken.
177
666260
3200
Hayat, haksızca canları alınmış olanlar için.
11:09
(Applause)
178
669500
4960
(Alkışlar)
11:14
Freedom, for the liberation of my people.
179
674500
3600
Halkımın kurtuluşu için özgürlük.
11:18
(Applause)
180
678820
6080
(Alkışlar)
11:33
I stand here with my hair in my hand,
181
693260
2880
Hiçbir küçük kızın
her an boğulma korkusuyla erkek olmayı dilemek zorunda olmadığı
11:36
in hope of a future
182
696180
2080
11:38
where no little girl has to wish she were a man
183
698260
3840
bir geleceğin umuduyla,
elimde saçımla burada duruyorum.
11:42
because she's terrified that she might drown every day.
184
702140
3480
11:48
(Applause)
185
708540
5880
(Alkışlar)
11:57
Yes, the crackdown is brutal.
186
717740
2640
Evet, baskı çok zalim.
12:00
And yes, there might not be a solution inside yet.
187
720740
3320
Evet, henüz içeride bir çözüm olmayabilir.
12:04
But the only thing that can help create and sustain one is hope.
188
724780
5280
Ama bu çözümü yaratıp ayakta tutacak tek şey umut.
12:12
Sorry.
189
732740
1160
Özür dilerim.
12:14
(Cheers and applause)
190
734900
6880
(Alkış ve tezahürat)
12:25
The only thing that can help create and sustain one is hope.
191
745060
4200
Ama bu çözümü yaratıp ayakta tutacak tek şey umut.
12:29
And every single one of us can take a step and play our part.
192
749820
4760
Her birimiz adımımızı atabilir ve katkı sağlayabiliriz.
12:35
I'm standing here speaking to you now.
193
755020
2920
Ben şu anda burada sizinle konuşuyorum.
12:37
Many non-Iranians and Iranians outside of Iran have been signing petitions,
194
757940
5040
İranlı olmayan kişiler ve İran’ın dışındaki birçok İranlı
dilekçe imzalıyor, protesto ediyor, devletlerini baskılıyor,
12:43
going to protest, putting pressure on their governments
195
763020
2640
12:45
so that in turn, they put pressure on the Iranian regime and government.
196
765700
3920
böylece, İran devleti ve rejimini baskılıyorlar.
12:50
For the past few months,
197
770540
1160
Geçen aylarda,
12:51
I've been speaking to protesters inside of Iran,
198
771740
2920
İran’daki protestocularla konuştum,
12:54
and they tell me how much it matters to them
199
774660
3360
ve bana dışarıdaki bizlerin bilgili ve ilgili kalmasının
12:58
that we on the outside stay informed and engaged.
200
778060
4840
ne kadar önemli olduğunu söylediler.
13:03
So let's try our best to make certain
201
783700
3400
Bu yüzden,
kıyıdaki bizlerin, denizdekilerin onları gördüğümüzü,
13:07
that those of us on the shore let those at sea know
202
787140
3720
çığlıklarını duyduğumuzu bildiklerinden emin olmalarını sağlayalım.
13:10
that we see them, that we hear their cries.
203
790900
3200
13:15
Thank you for taking a step towards a future
204
795140
4040
Özgürlüğün sadece bir rüya değil, bir gerçek olduğu
13:19
where freedom is not just a dream, but a reality.
205
799220
4240
bir gelecek için adım attığınız için teşekkür ederim.
13:24
Not just for women,
206
804260
1840
Sadece kadınlar için değil,
13:26
but for everyone.
207
806140
1280
herkes için.
13:27
And not just in Iran,
208
807900
2000
Sadece İran için değil,
13:29
but everywhere.
209
809900
1200
her yer için.
13:31
Thank you.
210
811100
1200
Teşekkür ederim.
13:32
(Cheers and applause)
211
812340
3200
(Alkışlar ve tezahürat)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7