How AI Can Bridge the Deaf and Hearing Worlds | Adam Munder | TED

Çeviri: Zeynep Nazlı Kolkıran Gözden geçirme: Emel Çırakoğlu

Christan Hansen: Adam, wait.

Christan Hansen: Adam, bekle.

They need an interpreter.

Bir tercümana ihtiyaçları var.

Now I'm ready.

Şimdi hazırım.

Go ahead.

Devam et.

Hello, you guys need an interpreter.

Evet, bir tercümana ihtiyacınız var.

Thank you for briefly experiencing what it's like for me

Bu deneyimi yaşadığınız için teşekkür ederim.

and millions of other Deaf people worldwide

Benim ve dünyadaki milyonlarca işitme engellinin

when we don't have an interpreter and we need to order a coffee,

tercüman olmadan kahve siparişi vermesi,

check into a hotel, or complete other daily tasks.

otele giriş yaptırması ya da günlük işleri tamamlaması gibi.

What I was trying to share with you

Size anlatmaya çalıştığım şey,

was a frustrating experience that my wife and I recently had.

eşimle benim son zamanlarda yaşadığımız can sıkıcı bir deneyimdi.

My wife is also Deaf

Eşim de işitme engelli

and we took our daughter to a doctor's appointment.

ve kızımızı doktor randevusuna götürmüştük.

When we arrived,

Oraya vardığımızda

I'd asked for either an on-site or a virtual interpreter.

sahada ya da sanal bir tercüman talep etmiştim.

Unfortunately, they told me neither were available,

Maalesef ikisinin de mevcut olmadığını söylediler.

so I had to write back and forth with the receptionist at the front desk.

Bu yüzden resepsiyondaki görevliyle karşılıklı yazışmak zorunda kaldım.

To make matters worse, when the doctor came into the room,

İşin daha kötüsü, doktor odaya girdiğinde

he said, "Oh, it's alright.

“Aa, sorun yok.”

We'll just have your daughter interpret for you."

“Kızın dediklerimi sana tercüme etsin,” dedi.

So could you imagine going to the doctor's appointment

Düşünün yani, doktora muayene olmaya gidiyorsunuz

and being told by the doctor that your seven-year-old is going to relay

ve doktor, yedi yaşındaki çocuğunuzun

the information to you?

sizi bilgilendireceğini söylüyor.

This was just one example of the two different worlds

Bu, içinde yaşadığım iki farklı dünyanın

that I navigate.

yalnızca bir örneğiydi.

In my personal life,

Kişisel hayatımda

I raise my kids, I manage rental properties,

çocuklarımı büytüyorum, kiralık gayrimenkul işletiyorum,

I flip buildings,

mülk yenileyip satıyorum

and I'm working on a coffee roastery.

ve kahve kavurma işletmesinde çalışıyorum.

In this world,

Bu dünyadaysa

I interact with hearing individuals every day:

her gün işiten bireylerle muhatap oluyorum.

teachers, lawyers,

Öğretmenlerle, avukatlarla,

real estate agents, contractors.

emlakçılarla, müteahhitlerle.

Yet still to this day,

Ama günümüzde hâlâ

I have to rely on a smartphone to text back and forth

akıllı telefonuma bel bağlayıp karşılıklı mesajlaşmak

or write with paper and pen to the people I interact with.

ya da konuştuğum kişilere kâğıt kalemle yazı yazmak zorundayım.

Then I have the professional world

Bir de profesyonel dünyam var,

where I have succeeded,

orada başarılı olmamın sebebi

in part due to having two highly qualified interpreters.

iki işin ehli tercümana sahip olmamdı.

I have the same degrees,

İşiten meslektaşlarımla aynı dereceye,

the same educational background,

aynı eğitim geçmişine

the same job responsibilities as my hearing peers.

ve aynı iş sorumluluklarına sahibim.

I solve the same engineering problems in a very competitive,

Aynı mühendislik sorunlarını oldukça rekabetçi,

fast-paced environment.

hızlı tempolu bir ortamda çözüyorum.

But the playing field isn't level.

Fakat fırsatlar eşit değil.

And all of my daily collaborations,

Tüm günlük işbirliklerim,

all of my meetings and presentations,

tüm toplantılarım ve sunumlarım,

everything hinges on my interpreters.

her şey tercümanlarıma bağlı.

I am very fortunate, though.

Yine de çok şanslıyım.

My employer

İşverenim,

ensures that I have access

işiten meslektaşlarımla

to the same information that my hearing colleagues do.

aynı bilgilere erişimimin olduğundan emin oluyor.

Unfortunately, this is not true for many Deaf throughout the world.

Maalesef bu, dünyadaki her işitme engelli için geçerli değil.

Interpreters are very expensive and scarce.

Tercümanlar çok pahalı ve az sayıda.

Where I live in Arizona,

Arizona’da yaşıyorum,

there are more than 1.1 million individuals with a hearing loss.

burada 1,1 milyondan fazla işitme kaybına sahip birey var.

And only about 400 licensed interpreters.

Sadece 400 civarı lisanslı tercüman mevcut.

So there's scarcity of tools available for us,

Dolayısıyla elimizdeki araç sayısı az

and our communication options are very limited.

ve iletişim seçeneklerimiz çok sınırlı.

This puts us in a survival mode,

Bu durum bizi hayatta kalma moduna sokarak

forcing us to use the resources that are at our disposal.

elimizdeki mevcut kaynakları kullanmaya zorluyor.

Writing back and forth on paper and pen,

Kâğıt kalemle karşılıklı yazışmak

or using a smartphone to text

ya da akıllı telefonla mesajlaşmak

is not equivalent to American Sign Language.

Amerikan İşaret Dili ile eş değer değil.

The details and nuance that make us human are lost in both our personal

Bizi insan yapan ayrıntılar ve nüanslar hem kişisel

and business conversations.

hem de iş konuşmalarımızda kayboluyor.

So we're bringing the humanity back to these conversations.

Bu yüzden insanlığı bu konuşmalara geri getiriyoruz.

I've done that by building a platform called OmniBridge.

Bunun için OmniBridge adında bir platform oluşturdum.

So my team has established this bridge

Ekibim işitme engelli dünyasıyla

between the Deaf world and the hearing world.

işiten dünya arasında köprü kurdu.

Bringing these worlds together without forcing one to adapt to the other.

Bu dünyaları, birbirlerine uyum sağlamaya zorlamaksızın bir araya getirdi.

So we're using the power of AI to analyze thousands of signs in ASL

İşaret dilindeki binlerce işareti yapay zekânın gücüyle analiz ediyor

and translate them into English.

ve İngilizceye çeviriyoruz.

Now, thousands may seem small,

Şimdi binler belki size az gelebilir

but ASL is very complex.

ama işaret dili çok karmaşıktır.

With slight nuance and changes in body language

Küçük nüanslar ve vücut dilindeki değişiklikler,

it can change the meaning of a sign.

işaretin anlamını değiştirebilir.

For instance, the sign "big."

Örneğin “büyük” işareti.

Or "enormous."

Ya da “devasa”.

Today, with the advancement in compute on AI PCs,

Günümüzde yapay zekâ bilgisayarlarındaki bilgi işlemin gelişmesiyle

we're able to run our models locally without relying on the internet,

modellerimizi internete bağlı kalmadan yerel olarak çalıştırabiliyoruz,

which dramatically increases accessibility.

bu da erişilebilirliği önemli ölçüde artırıyor.

So I'd like to show you an alpha version of this in action.

Size sistemin alfa versiyonunu uygulamalı tanıtacağım.

And I want to show you how this could have changed my interaction

Bu mevcut olsaydı doktor randevusundaki etkileşimim

at the doctor appointment had this been available.

nasıl değişirdi size göstereceğim.

I'd like to invite Hasiba on stage.

Hasiba’yı sahneye davet etmek istiyorum.

She's going to pretend to be our receptionist at the doctor's office.

Doktorun ofisindeki resepsiyonistin rolünü üstlenecek.

What you're going to see on screen is a bidirectional conversation,

Ekranda iki taraflı bir konuşma göreceksiniz;

where the software will translate my sign into the blue text,

yazılım işaretlerimi mavi renkte çevirecek,

and Hasiba's spoken English will be in gray.

Hasiba’nın konuştuğu İngilizce de gri renkte görünecek.

Hasiba: Hi, how's it going?

Hasiba: Merhaba, nasıl gidiyor?

[Hi, how's it going?]

[Merhaba, nasıl gidiyor?]

(Applause)

(Alkış)

[I am good.]

[İyiyim.]

[I will like to use your technology to communicate with you.]

[Sizinle konuşmak için teknolojinizi kullanmak istiyorum.]

Hasiba: Sure, we can use OmniBridge.

Hasiba: Tabii, OmniBridge kullanabiliriz.

Could you tell me the name of the patient?

Hastanın adını söyler misiniz?

Sophie's my sister's name.

Sophie, kız kardeşimin adı.

That's so fun.

Bu çok eğlenceli.

What's Sophie's date of birth?

Sophie'nin doğum tarihi nedir?

Perfect.

Mükemmel.

The doctor's going to be here with you shortly.

Doktor birazdan burada olur.

[Thank you so much.]

[Çok teşekkürler.]

Hasiba: Thank you.

Hasiba: Teşekkürler.

(Applause and cheers)

(Alkış ve tezahürat)

AM: So thank you.

AM: Teşekkür ederim.

You can see that with this

Bu şekilde gördüğünüz üzere

there's much less confusion and frustration.

daha az kafa karışıklığı ve hüsran yaşandı.

And the receptionist and I were able to establish a connection.

Resepsiyonistle de iletişim kurabildik.

The best thing of all

Hepsinden iyisi de

is that my daughter just had to be the patient.

kızım sadece hasta durumundaydı.

So we're changing the world through the power of AI.

Dünyayı yapay zekânın gücüyle değiştiriyoruz.

Not just revolutionizing technology,

Sadece teknolojide devrim yaratmakla kalmıyor,

but enhancing that human connection.

aynı zamanda insan bağlantısını geliştiriyoruz.

My team is focused on using the AI PC,

Ekibim AI PC ve yapay zekânın

and the power of AI

insanlaştırma ve kapsama gücünü kullanarak

to humanize and include

to really, truly level the playing field.

fırsatları tamamen eşitlemeye odaklandı.

It's two languages,

İki dil var:

signed and spoken,

İşaret ve konuşma dili.

in one seamless conversation.

Aralarındaki engelleri kaldıracağız.

Thank you.

Teşekkürler.

(Applause)

(Alkış)