How digital innovation can fight pandemics and strengthen democracy | Audrey Tang

52,436 views ・ 2020-07-07

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Burcu Uluçay Gözden geçirme: Cihan Ekmekçi
00:12
Audrey Tang: Very happy to be joining you,
0
12556
2016
Audrey Tang: Merhaba, umarım herkes iyidir.
00:14
and good local time, everyone.
1
14596
1766
Sizinle olmak büyük mutluluk.
00:18
David Biello: So, tell us about --
2
18135
2267
David Biello: Bize--
00:20
Sorry to --
3
20960
1150
Böldüğüm için--
00:22
Tell us about digital tools and COVID.
4
22420
2470
Bizlere COVID ve dijital araçlardan bahsetsene.
00:26
AT: Sure.
5
26196
1151
AT: Tabii.
00:27
Yeah, I'm really happy to share with you
6
27371
2367
Tayvan'ın, COVID'le mücadele etmek için dijital demokrasi araçlarını kullanması
00:29
how Taiwan successfully countered the COVID
7
29762
2780
ve bu sayede başarı sağlaması sevindirici bir haber.
00:32
using the power of digital democracy tools.
8
32566
2836
00:36
As we know, democracy improves as more people participate.
9
36101
3627
Demokrasinin daha fazla insanın katılımıyla geliştiğini biliyoruz.
00:39
And digital technology remains one of the best ways to improve participation,
10
39752
4493
Dijital teknoloji de katılımı güçlendirmenin en etkili yollarından biri
ancak bunun için odağımız ortak bir zeminde buluşmak olmalı.
00:44
as long as the focus is on finding common ground,
11
44269
2389
00:46
that is to say, prosocial media instead of antisocial media.
12
46682
4103
Bundan kastım sosyal medya karşıtı değil, sosyal medya yanlısı olmak.
00:50
And there's three key ideas that I would like to share today
13
50809
3681
Sizlere dijital demokrasinin temellendiği üç fikirden bahsedeceğim:
00:54
about digital democracy that is fast, fair and fun.
14
54514
4349
Hızlı, adil ve eğlenceli olması.
01:00
First about the fast part.
15
60277
2006
Hızlılık konusuyla başlayalım.
01:02
Whereas many jurisdictions began countering coronavirus only this year,
16
62307
3714
Pek çok yetki mercii korona virüsle mücadeleye daha bu yıl başladı,
01:06
Taiwan started last year.
17
66045
1826
Tayvan ise geçen yıl başlamıştı.
01:07
Last December, when Dr. Li Wenliang, the PRC whistleblower,
18
67895
3674
ÇHC muhbiri Dr. Li Wenliang,
01:11
posted that there are new SARS cases,
19
71593
2714
geçen Aralık yeni SARS vakaları olduğunu duyurur duyurmaz
01:14
he got inquiries and eventually punishments
20
74331
2278
ÇHC polis teşkilatı tarafından önce sorgulandı,
01:16
from PRC police institutions.
21
76633
2015
en nihayetinde ceza aldı.
01:18
But at the same time,
22
78958
1150
Bunlar yaşandığı sırada,
01:20
the Taiwan equivalent of Reddit, the Ptt board,
23
80132
2937
nomorepipe adlı bir forum kullanıcısı,
Reddit'in Tayvan'daki muadili olan Ptt platformunda
01:23
has someone called nomorepipe
24
83093
1833
01:24
reposting Dr. Li Wenliang's whistleblowing.
25
84950
2794
Dr. Li Wenliang'ın sızdırdığı bilgileri paylaştı.
01:27
And our medical officers immediately noticed this post
26
87768
2965
Sağlık yetkililerimiz bu gönderiyi hemen fark edip talimat yayımladılar.
01:30
and issued an order that says
27
90757
1555
01:32
all passengers flying in from Wuhan to Taiwan
28
92336
2682
Wuhan'dan Tayvan'a gelen yolcular sağlık denetimlerinden geçirilecek,
01:35
need to start health inspections the very next day,
29
95042
2445
buna da hemen ertesi gün yani 1 Ocak'ta başlanacaktı.
01:37
which is the first day of January.
30
97511
2063
01:39
And this says to me two things.
31
99598
1852
Ben bundan iki şey anlıyorum.
01:41
First, the civil society trusts the government enough
32
101474
2509
İlki, sivil toplum hükûmete öyle güveniyor ki
olası yeni SARS vakaları hakkında sosyal forumlarda konuşabiliyor.
01:44
to talk about possible new SARS outbreaks in the public forum.
33
104007
2967
01:46
And the government trusts citizens enough
34
106998
1967
Hükûmet de vatandaşa güveniyor bu yüzden onu ciddiye alıyor
01:48
to take it seriously and treat it as if SARS has happened again,
35
108989
3231
ve SARS yeniden görülmüş gibi tedbire başvuruyor.
01:52
something we've always been preparing for, since 2003.
36
112244
3270
Ki biz bu olasılığa karşı 2003'ten beri hazırlanıyoruz.
01:55
And because of this open civil society,
37
115538
2357
Tayvan, CIVICUS'a göre şeffaf sivil toplumu sayesinde
01:57
according to the CIVICUS Monitor after the Sunflower Occupy,
38
117919
3864
Ayçiçeği Direnişi'nden beri Asya'daki en açık toplum haline geldi.
02:01
Taiwan is now the most open society in the whole of Asia.
39
121807
3163
02:04
We enjoy the same freedom of speech, of assembly,
40
124994
2806
Diğer özgür demokrasiler gibi,
02:07
[unclear] as other liberal democracies,
41
127824
2467
biz de konuşma ve toplanma serbestliği hakkını kullanıyoruz
02:10
but with the emphasis on keeping an open mind
42
130315
2207
ama halktan gelen yeni fikirlere açık olmayı ihmal etmiyoruz.
02:12
to novel ideas from the society.
43
132546
2849
02:15
And that is why our schools and businesses still remain open today,
44
135419
3500
Okul ve iş yerlerimizi kapatmadıysak işte bu yüzden.
02:18
there was no lockdown,
45
138943
1229
Karantina da uygulamadık,
02:20
it's been a month with no local confirmed cases.
46
140196
2555
bir aydan bu yana yerel herhangi bir vaka saptamadık.
02:23
So the fast part.
47
143513
1150
İşte hızlılık.
02:24
Every day, our Central Epidemic Command Center, or CECC,
48
144997
3271
Merkezi Epidemi Talimat Merkezimiz, kısaca CECC,
02:28
holds a press conference, which is always livestreamed,
49
148292
2643
her gün canlı yayımlanan bir basın konferansı yapıyor.
02:30
and we work with the journalists,
50
150959
1643
Gazetecilerle birlikte çalışıyoruz
02:32
they answer all the questions from the journalists,
51
152626
2411
ve merkez yetkilileri onların her sorusunu cevaplıyor.
02:35
and whenever there's a new idea coming in from the social sector,
52
155061
3088
Sosyal sektörden gelen yeni bir fikir mi var,
02:38
anyone can pick up their phone and call 1922
53
158173
2126
o zaman telefonu alıp 1922 hattını aramanız
02:40
and tell that idea to the CECC.
54
160323
2135
ve bu fikri CECC'ye iletmeniz yeter.
02:42
For example, there was one day in April
55
162482
2270
Nisan ayındaki bir olayı anlatayım.
02:44
where a young boy has said he doesn't want to go to school
56
164776
2968
Bir genç okula gitmek istemediğini söyledi
02:47
because his school mates may laugh at him
57
167768
1960
çünkü sadece pembe bir maskesi vardı;
02:49
because all he had is a pink medical mask.
58
169752
2706
arkadaşları onunla dalga geçebilirdi.
02:52
The very next day,
59
172482
1175
Hemen ertesi günü,
02:53
everybody in the CECC press conference started wearing pink medical masks,
60
173681
3991
CECC basın konferansında herkes pembe tıbbi maske takmaya başladı;
02:57
making sure that everybody learns about gender mainstreaming.
61
177696
2934
toplumsal cinsiyet eşitliğini yaygınlaştırmak gerekiyordu.
03:00
And so this kind of rapid response system
62
180654
2016
Bu kadar hızlı yanıt verdiğinizde
03:02
builds trust between the government and the civil society.
63
182694
3010
hükûmet ile sivil toplum arasında güven inşa edebiliyorsunuz.
03:05
And the second focus is fairness.
64
185728
1841
Dijital demokrasi ve adalete gelelim.
03:07
Making sure everybody can use their national health insurance card
65
187593
3136
Ulusal sağlık sigorta kartlarıyla,
herkesin yakınındaki eczanelerden maske alabilmesini sağlamalıydık;
03:10
to collect masks from nearby pharmacies,
66
190753
1943
03:12
not only do we publish the stock level of masks of all pharmacies,
67
192720
3571
bu yüzden eczanelerin maske stok durumlarını
03:16
6,000 of them,
68
196315
1166
her otuz saniyede bir yayımladık.
03:17
we publish it every 30 seconds.
69
197505
2572
Tam altı bin eczaneden bahsediyoruz.
03:20
That's why our civic hackers, our civil engineers in the digital space,
70
200101
3991
Sivil hacker'larımız yani dijitalin sivil mühendisleri,
03:24
built more than 100 tools that enable people to view a map,
71
204116
4134
100'den fazla araç geliştirerek insanların durumu bir haritadan izlemesini sağladı.
03:28
or people with blindness who talk to chat bots, voice assistants,
72
208274
3882
Görme engelli insanlar için ses asistanları tasarlandı;
böylece diğerleriyle aynı derecede kapsamlı bilgiye erişebiliyor
03:32
all of them can get the same inclusive access to information
73
212180
3117
03:35
about which pharmacies near them still have masks.
74
215321
2730
ve maske bulabilecekleri yakın eczaneleri öğrenebiliyorlar.
03:38
And because the national health insurance single payer
75
218075
2714
Sağlık güvencesinin yüzde 99,9'undan fazlasını
03:40
is more than 99.9 percent of health coverage,
76
220813
3167
tek başına ulusal sağlık sigorta sistemi ödediği için,
03:44
people who show any symptoms
77
224004
1454
hastalık belirtisi olan insanlar,
03:45
will then be able to take the medical mask,
78
225482
2159
herhangi bir mali yük altına girmeden
03:47
go to a local clinic,
79
227665
1285
maske alabiliyor, yerel kliniklere gidebiliyor
03:48
knowing fully that they will get treated fairly
80
228974
2231
ve herkesle aynı şartlarda tedavi edileceklerinden kuşku duymuyorlar.
03:51
without incurring any financial burden.
81
231229
2038
03:53
And so people designed a dashboard
82
233291
1643
İnsanların tasarladığı bir kullanıcı panosu sayesinde
03:54
that lets everybody see our supply is indeed growing,
83
234958
2540
herkes kaynaklarımızın gerçekten arttığını görüyor.
03:57
and whether there's over- or undersupply,
84
237522
2230
Kaynak fazlası ya da yetersizliğine göre,
03:59
so that we codesign this distribution system
85
239776
2539
dağıtım sistemini eczaneler ve tüm toplumla birlikte düzenliyoruz.
04:02
with the pharmacies, with the whole of society.
86
242339
2421
04:04
So based on this analysis,
87
244784
1999
Bu analize göre, yüzde yetmişte bir tepe noktası gördük.
04:06
we show that there was a peak at 70 percent,
88
246807
3870
04:10
and that remaining 20 percent of people were often young, work very long hours,
89
250701
4254
Kalan yüzde yirmiyi uzun saatler çalışan gençler oluşturuyordu.
04:14
when they go off work, the pharmacies also went off work,
90
254979
2938
Onlar işten çıktığında eczaneler de kapanmış oluyordu,
04:17
and so we work with convenience stores
91
257941
2243
biz de yerel marketlerle çalışmaya başladık.
04:20
so that everybody can collect their mask anytime,
92
260208
2312
Böylece herkes günün her saati maske alabiliyor.
04:22
24 hours a day.
93
262544
1411
04:23
So we ensure fairness of all kinds,
94
263979
1758
Dijital demokrasinin sağladığı geri bildirimlere güvenerek
04:25
based on the digital democracy's feedback.
95
265761
2800
her açıdan adaleti temin ediyoruz.
04:29
And finally, I would like to acknowledge that this is a very stressful time.
96
269074
3606
Son derece stresli zamanlar yaşadığımızı söylemeden geçemeyeceğim.
04:32
People feel anxious, outraged,
97
272704
2294
İnsanlar endişeli ve öfkeliler,
haliyle panik kaynaklı gereksiz alışverişler oluyor,
04:35
there's a lot of panic buying,
98
275022
1445
04:36
a lot of conspiracy theories in all economies.
99
276491
2824
ekonomiler komplo teorileriyle dolup taşıyor.
04:39
And in Taiwan,
100
279339
1173
Tayvan'ın yanlış bilgiyle mücadele stratejisi son derece basit.
04:40
our counter-disinformation strategy is very simple.
101
280536
2794
04:43
It's called "humor over rumor."
102
283354
2512
Buna "mizah söylentiyi yener" dedik.
04:46
So when there was a panic buying of tissue paper, for example,
103
286196
3024
Diyelim, insanlar bir panikle tuvalet kağıtları almaya koştular.
04:49
there was a rumor that says,
104
289244
1436
Söylentiye göre durum şu:
04:50
"Oh, we're ramping up mass production,
105
290704
1833
"Tuvalet kağıdıyla aynı malzemenin seri üretimini artıyoruz,
04:52
it's the same material as tissue papers,
106
292561
1913
04:54
and so we'll run out of tissue paper soon."
107
294498
2381
demek ki yakında tuvalet kağıdı bulamayacağız."
04:56
And our premier showed a very memetic picture
108
296903
3965
Devlet başkanımız bunun üzerine son derece gülünç bir resim gösterdi.
05:00
that I simply have to share with you.
109
300892
1835
Bakın işte burada.
05:02
In very large print,
110
302751
1365
Kocaman bir görselde,
05:04
he shows his bottom,
111
304140
2483
bize arkasını döner
05:06
wiggling it a little bit,
112
306647
2192
ve kalçasını hafif oynatır.
05:08
and then the large print says
113
308863
2024
Görselde iri harflerle şu yazar:
05:10
"Each of us only have one pair of buttocks."
114
310911
2796
"Hepimizin sadece bir poposu var."
05:13
And of course, the serious table shows
115
313731
3013
Bu aslında ciddi bir tabloydu
05:16
that tissue paper came from South American materials,
116
316768
2936
çünkü tuvalet kağıdı için malzemenin Güney Amerika'dan,
05:19
and medical masks come from domestic materials,
117
319728
2222
tıbbi maskeler içinse ülkemizden geldiğini gösteriyordu.
05:21
and there's no way that ramping up production of one
118
321974
2444
Birinin üretimini artırmanın,
05:24
will hurt the production of the other.
119
324442
2349
diğerinin üretimini kötü etkilemesine imkân yok.
05:26
And so that went absolutely viral.
120
326815
2032
Gerçek, tam anlamıyla yayıldı.
05:28
And because of that, the panic buying died down
121
328871
2357
Haliyle, panik kaynaklı tüketim de bir iki günde sona erdi.
05:31
in a day or two.
122
331252
1436
05:32
And finally, we found out the person who spread the rumor in the first place
123
332712
3620
Sahte haberi ilk yayan kişiyi bulduğumuzda
tuvalet kağıdı aracısı olduğunu gördük.
05:36
was the tissue paper reseller.
124
336356
1435
05:37
And this is not just a single shock point in social media.
125
337815
2738
Sosyal medyadaki tek panik noktası bununla kalmıyor tabii.
05:40
Every single day,
126
340577
1157
Günlük basın konferansları yanında her gün bir sürü şey çevriliyor.
05:41
the daily press conference gets translated
127
341758
2018
05:43
by the spokesdog of the Ministry of Health and Welfare,
128
343800
2655
Çeviriler Sağlık Bakanlığı'nın "sözcü köpeği" tarafından yapılıyor.
05:46
that translated a lot of things.
129
346479
2179
05:48
For example, our physical distancing is phrased as saying
130
348682
3927
Fiziksel mesafeyi nasıl açıkladığımıza bir bakın:
05:52
"If you are outdoors, you need to keep two dog-lengths away,
131
352633
3097
"Dışarıdayken mesafenizi iki köpek boyu koruyun,
05:55
if you are indoor, three dog-lengths away," and so on.
132
355754
3040
içerideyseniz, üç köpek boyu uzakta durun."
05:58
And hand sanitation rules, and so on.
133
358818
2045
El dezenfeksiyonu kuralları da öyle.
06:00
So because all this goes viral,
134
360887
1825
Bunları yaymak daha kolay olunca
06:02
we make sure that the factual humor spreads faster than rumor.
135
362736
3293
gerçekçi mizah da söylentiden daha hızlı davranmış oluyor.
06:06
And they serve as a vaccine, as inoculation,
136
366053
2598
Bir çeşit aşı gibi düşünün; insanları koruyor.
06:08
so that when people see the conspiracy theories,
137
368675
2283
R0 değeri birin altına düşecek tarzı komplo teorileri üretilince
06:10
the R0 value of that will be below one,
138
370982
2111
06:13
meaning that those ideas will not spread.
139
373117
2802
bu fikirlerin yayılmasını önlüyoruz.
06:15
And so I only have this five-minute briefing,
140
375943
2667
Benim vereceğim bilgiler bunlardı,
06:18
the rest of it will be driven by your Q and A,
141
378634
2444
artık sizlerin soru ve cevaplarıyla devam edeceğiz.
06:21
but please feel free to read more
142
381102
1611
Ama korona virüse karşı yürüttüğümüz strateji hakkında daha fazla bilgiyi
06:22
about Taiwan's counter-coronavirus strategy,
143
382737
2684
06:25
at taiwancanhelp.us.
144
385445
1719
taiwancanhelp.us adresinde bulabilirsiniz.
06:27
Thank you.
145
387188
1150
Teşekkür ederim.
06:31
DB: That's incredible.
146
391109
1674
DB: İnanılmaz.
06:32
And I love this "humor versus rumor."
147
392807
4426
"Mizah söylentiyi yener" olayına bayıldım.
06:38
The problem here in the US, perhaps,
148
398219
2023
ABD'de ise,
06:40
is that the rumors seem to travel faster than any response,
149
400266
5149
söylenti mizahi olsa bile diğer karşılıklardan hızlı yayılıyor gibi.
Sorunumuz bu belki de.
06:45
whether humorous or not.
150
405439
1206
06:46
How do you defeat that aspect in Taiwan?
151
406669
3665
Tayvan bu açıdan nasıl başarı sağladı?
06:51
AT: Yeah, we found that, of course,
152
411527
2143
AT: Açıkçası,
06:53
humor implicitly means there is a sublimation
153
413694
3646
mizahın dolaylı olarak öfkeyi ya da kederi
06:57
of upsetness, of outrage.
154
417364
3570
yüceltme eğilimini biz de fark ettik.
07:00
And so as you see, for example, in our premier's example,
155
420958
3976
Devlet başkanımızın örneğini yeniden düşünecek olursanız
07:04
he makes fun of himself.
156
424958
2071
kendisiyle dalga geçtiğini göreceksiniz.
07:07
He doesn't make a joke at the expense of other people.
157
427053
3796
Başkalarını hedef alarak espri ya da şaka yapmıyor.
07:10
And this was the key.
158
430873
1484
Esas önemli olan buydu.
07:12
Because people think it hilarious,
159
432381
1905
İnsanlar eğlenceli bulduğu şeyi paylaşıyorlar
07:14
they share it,
160
434310
1150
07:15
but with no malicious or toxic intentions.
161
435484
2944
ama arkasında art niyet ya da olumsuzluk yok.
07:18
People remember the actual payload,
162
438452
1926
Mesela, maskeleri üretmek için kullanılan malzemelerle ilgili tablo,
07:20
that table about materials used to produce masks,
163
440402
2953
çok daha kolay hatırlanıyor.
07:23
much more easily.
164
443379
1171
07:24
If they make a joke that excludes parts of the society,
165
444574
4356
Toplumun belli bir kısmını dışlayan bir şaka yapacak olursanız
07:28
of course, that part of society will feel outraged
166
448954
2596
o kesim tabii öfkelenir.
07:31
and we will end up creating more divisiveness,
167
451574
2333
Haliyle, toplum yanlısı bir tavrı bırakın bir kutuplaştırmayla karşılaşırsınız.
07:33
rather than prosocial behavior.
168
453931
2143
07:36
So the humor at no expense,
169
456098
3312
Mizah ama kimseyi harcamadan, kimseyi dışlamadan.
07:39
not excluding any part of society,
170
459434
2710
07:42
I think that was the key.
171
462168
1667
Sanırım işin temeli buydu.
07:45
DB: It's also incredible
172
465847
1197
DB: Gerçekten inanılmaz.
07:47
because Taiwan has such close ties to the origin point of this.
173
467068
5786
Çünkü Tayvan'ın bunun başlangıç noktasına çok yakın bağları var.
07:52
AT: PRC, yes.
174
472878
1167
AT: ÇHC, doğru.
07:54
DB: The mainland.
175
474069
1166
DB: Çin toprakları.
07:55
So given those close economic ties,
176
475259
3945
Aradaki ekonomik bağları düşündüğümüzde
07:59
how do you survive that kind of disruption?
177
479228
3793
mevcut mesafe ya da ilişkisizlik sizi zorlamıyor mu?
08:04
AT: Yeah, I mean, at this moment,
178
484919
3506
AT: Söylemiştim,
08:08
it's been almost a month now with no local confirmed cases,
179
488449
3438
yaklaşık bir aydan beri hiçbir yerel vaka saptamadık
08:11
so we're doing fine.
180
491911
1230
yani güzel gidiyoruz.
08:13
And what we are doing, essentially,
181
493165
1667
Temelde yaptığımız şey,
08:14
is just to respond faster than pretty much anyone.
182
494856
3785
diğer herkesten daha hızlı davranmaktan başka bir şey değil.
08:18
We started responding last year,
183
498665
2595
Biz geçen sene önlem almaya başlarken
08:21
whereas pretty much everybody else started responding this year.
184
501284
3340
hemen herkes bu sene eyleme geçti.
08:24
We tried to warn the world last year, but, anyway.
185
504648
3261
Aslında dünyayı geçen sene uyarmayı denemiştik... Neyse.
08:27
So in any case,
186
507933
1153
Her durumda, asıl mesele erken davranmak.
08:29
the point here is that if you start early enough,
187
509110
2738
08:31
you get to make sure that the border control
188
511872
3483
Bu sayede sınır kontrolü,
08:35
is the main point where you quarantine all the returning residents and so on,
189
515379
5444
ülkeye dönen kişilerin karantinaya alındığı ana nokta haline geliyor.
08:40
instead of waiting until the community spread stage,
190
520847
2939
Yani, muhtemelen insan haklarını ciddi olarak çiğneyen yöntemlerin
08:43
where even more human-right invading techniques
191
523810
3862
öyle ya da böyle uygulanmak zorunda kalındığı
08:47
would probably have to be deployed one way or the other.
192
527696
2706
virüsün tüm topluma yayıldığı aşamaya kadar beklemiyorsunuz.
08:50
And so in Taiwan, we've not declared an emergency situation.
193
530426
3256
Tayvan'da şimdiye kadar olağanüstü hâl ilan etmedik.
08:53
We're firmly under the constitutional law.
194
533706
2579
Anayasa hukukuna tam olarak bağlıyız.
08:56
Because of that, every measure the administration is taking
195
536309
2786
Dolayısıyla, yönetimin aldığı her tedbir,
08:59
is also applicable in non-coronavirus times.
196
539119
2490
korona virüsün olmadığı zamanda da geçerli oluyor.
09:01
And this forces us to innovate.
197
541633
2071
Bu da bizi yenilik getirmek durumunda bırakıyor.
09:03
Much as the idea of "we are an open liberal democracy"
198
543728
4264
"Biz açık özgür bir demokrasiyiz," dediğimizde
09:08
prevented us from doing takedowns.
199
548016
2302
bu fikir bizi yasaklamalardan alıkoydu.
09:10
And therefore, we have to innovate of humor versus rumor,
200
550342
3190
Bu nedenle, "mizah sahteyi yener" fikrini geliştirmek zorundaydık.
09:13
because the easy path, the takedown of online speech,
201
553556
2712
Kolay yol, online konuşmanın saf dışı bırakılması olurdu
09:16
is not accessible to us.
202
556292
1991
ama bu bizim için geçerli değil.
09:18
Our design criteria, which is no lockdowns,
203
558307
3174
Kısıtlamaların yer almadığı tasarım kriterlerimiz sayesinde
09:21
also prevented us from doing any, you know,
204
561505
3627
özel hayata fazla müdahaleci olan bir sistem de uygulamamış olduk.
09:25
very invasive privacy encroaching response system.
205
565156
3351
09:28
So we have to innovate at the border,
206
568531
1858
Yani, sınırda değişiklik yapmalıyız.
09:30
and make sure that we have a sufficient number of, for example,
207
570413
2983
Karantina otelleri de yeterli sayıda olmalı.
09:33
quarantine hotels or the so-called "digital fences,"
208
573420
2452
"Dijital çitler" deniyor bunlara;
09:35
where your phone is basically connected to the nearby telecoms,
209
575896
4633
telefonunuz yakındaki telekom hatlarına bağlanıyor
09:40
and they make sure that if they go out of the 15-meter or so radius,
210
580553
4794
ve 15 metre ya da bu alan içinde dışarı çıkacak olursanız
09:45
an SMS is sent to the local household managers or police and so on.
211
585371
4743
konakladığınız yerin yöneticilerine ya da polise SMS gönderiliyor.
09:50
But because we focus all these measures at the border,
212
590138
2914
Ama biz bu tedbirleri sınıra kaydırınca birçok insan hayatına devam ediyor.
09:53
the vast majority of people live a normal life.
213
593076
2610
09:57
DB: Let's talk about that a little bit.
214
597267
1863
DB: Bundan biraz konuşalım.
09:59
So walk me through the digital tools
215
599154
2343
Dijital araçları anlatsana.
10:01
and how they were applied to COVID.
216
601521
2698
COVID'e karşı nasıl kullanılıyorlar?
10:05
AT: Yes.
217
605196
1166
AT: Tamam.
10:06
So there's three parts that I just outlined.
218
606386
3405
Dijitalin üç temeli var, bunları anlattım.
10:09
The first one is the collective intelligence system.
219
609815
3072
Birincisi kolektif zekâ sistemi.
10:12
Through online spaces
220
612911
1491
10:14
that we design to be devoid of Reply buttons,
221
614426
3961
Online alanları Yanıtla butonları olmadan tasarlıyoruz.
10:18
because we see that, when there's Reply buttons,
222
618411
2817
Yanıtla seçeneği olduğunda
10:21
people focus on each other's face part, not the book part,
223
621252
4196
insanların içerikten ziyade görünüşe odaklandığını gördük.
10:25
and without "Reply" buttons,
224
625472
1534
"Yanıtla" butonları olmayınca
10:27
you can get collective intelligence
225
627030
2055
kolektif zekânın nerede fikir birliği yaptığını,
10:29
working out their rough consensus of where the direction is going
226
629109
5047
tedbir stratejileri hakkında hangi tarafa eğilim olduğunu
10:34
with the response strategies.
227
634180
1603
tahminen hesaplıyorsunuz.
10:35
So we use a lot of new technologies,
228
635807
1849
Birçok yeni teknoloji kullanıyoruz;
10:37
such as Polis,
229
637680
1151
Polis var mesela.
10:38
which is essentially a forum that lets you upvote and downvote
230
638855
3618
Bu forumda birbirinizin duygularını oyluyorsunuz,
10:42
each other's feelings,
231
642497
2437
artı ya da eksi yönde olabilir.
10:44
but with real-time clustering,
232
644958
1968
Ama gerçek zamanlı kümeleme uyguluyoruz.
10:46
so that if you go to cohack.tw,
233
646950
2691
cohack.tw'ye girdiğinizi varsayalım.
10:49
you see six such conversations,
234
649665
2067
Altı konuşma birden görüyorsunuz:
10:51
talking about how to protect the most vulnerable people,
235
651756
2965
En savunmasız insanların korunması,
10:54
how to make a smooth transition,
236
654745
1603
yumuşak bir geçişin nasıl olacağı,
10:56
how to make a fair distribution of supplies and so on.
237
656372
3443
kaynak dağıtımının adil bir şekilde nasıl yapılacağı hakkında olabilir.
10:59
And people are free to voice their ideas,
238
659839
2460
İnsanlar fikirlerini söylemekte serbest,
11:02
and upvote and downvote each other's ideas.
239
662323
2302
ayrıca birbirlerinin fikirlerini oyluyorlar.
11:04
But the trick is that we show people the main divisive points,
240
664649
3785
Ama püf nokta insanlara asıl çatışmalı noktaları göstermekte;
11:08
and the main consensual points,
241
668458
1500
tabii uzlaşılan ana noktaları da.
11:09
and we respond only to the ideas
242
669982
2294
Yalnızca farklı fikir gruplarını ikna edebilecek fikirleri yanıtlıyoruz.
11:12
that can convince all the different opinion groups.
243
672300
2753
11:15
So people are encouraged to post more eclectic, more nuanced ideas
244
675077
3940
İnsanları daha kapsayıcı, daha ince fikirler için teşvik ediyoruz;
11:19
and they discover, at the end of this consultation,
245
679041
3285
sonunda görüyorlar ki aslında herkes birçok konuda hemfikir.
11:22
that everybody, actually, agrees with most things,
246
682350
2334
11:24
with most of their neighbors on most of the issues.
247
684708
2698
Herkes çoğu komşusuyla aynı düşünüyor.
11:27
And that is what we call the social mandate,
248
687430
2465
Sosyal vekalet ya da demokratik vekalet
11:29
or the democratic mandate,
249
689919
1420
dediğimiz işte bu.
11:31
that then informs our development of the counter-coronavirus strategy
250
691363
3936
Korona virüsüne karşı stratejimizin nasıl bir aşama kaydettiğini anlıyor,
11:35
and helping the world with such tools.
251
695323
2588
dünyaya dijital araçlarla yardım ediyoruz.
11:37
And so this is the first part,
252
697935
1462
Böylece birinci kısma,
11:39
it's called listening at scale for rough consensus.
253
699421
3055
tahmini fikir birliği için belli ölçekte dinleme diyoruz.
11:42
The second part I already covered is the distribute ledger,
254
702500
3540
İkinci kısım bahsettiğim gibi kaynakların dağıtımı hakkında.
11:46
where everybody can go to a nearby pharmacy,
255
706064
2242
Amaç, herkesin yakınındaki eczaneye gidip
11:48
present their NHI card, buy nine masks, or 10 if you're a child,
256
708330
3699
sağlık kartını göstererek dokuz -çocukların on- maske alması.
11:52
and see the stock level of that pharmacy on their phone
257
712053
3270
Ayrıca, insanlar eczanenin stok düzeyini telefonunda görebilmeli
11:55
actually decreasing by nine or 10 in a couple of minutes.
258
715347
3682
çünkü dakikalar içinde dokuz - on kadar azalıyor.
11:59
And if they grow by nine or 10,
259
719053
2088
Bu düzeyi aşacak olursa,
12:01
of course, you call the 1922,
260
721165
1488
hemen 1922'yi arayıp şüpheli durum olduğunu bildiriyorsunuz.
12:02
and report something fishy is going on.
261
722677
2210
12:04
But this is participatory accountability.
262
724911
2330
Katılımcı sorumluluk meselesi bu tabii.
12:07
This is published every 30 seconds.
263
727265
1733
Veriler her 30 saniyede bir yayımlanıyor.
12:09
So everybody holds each other accountable,
264
729022
2047
Herkes de bir diğerinden sorumlu ve bu da güveni inanılmaz artırıyor.
12:11
and that massively increases trust.
265
731093
2103
12:13
And finally, the third one, the humor versus rumor,
266
733220
3337
"Mizah söylentiyi yener" fikrine geldik.
12:16
I think the important thing to see here
267
736581
2822
Burada bence asıl mesele,
12:19
is that wherever there's a trending disinformation or conspiracy theory,
268
739427
3540
yanlış bir bilgi ya da komplo teorisi yayılmaya başlayınca
12:22
you respond to it with a humorous package
269
742991
2419
bir mizah donanımıyla karşılık vermek.
12:25
within two hours.
270
745434
1262
Ama iki saat içinde.
12:26
We have discovered, if we respond within two hours,
271
746720
2767
İki saat içinde eyleme geçtiysek,
12:29
then more people see the vaccination than the conspiracy theory.
272
749511
4032
insanlar da komplo teorisinden daha çok aşıyı yani mizahı görmüş oluyor.
12:33
But if you respond four hours or a day afterwards,
273
753567
3688
Ama yanıtınız dört saat sonra ya da ertesi gün olduysa,
12:37
then that's a lost cause.
274
757279
1193
kaybedilmiş dava sayın.
12:38
You can't really counter that using humor anymore,
275
758496
3271
Mizahı kullanma şansınız gerçekten kaçmış oluyor.
12:41
you have to invite the person who spread those messages
276
761791
3365
Yalanı yayan kişiyi,
ortak yaratım atölyelerine davet etme zamanı geliyor.
12:45
into cocreation workshops.
277
765180
1603
12:46
But we're OK with that, too.
278
766807
1800
Ama bu da olur, sorun değil.
12:49
DB: Your speed is incredible.
279
769807
1469
DB: İnanılmaz bir hız.
12:51
I see Whitney has joined us with some questions.
280
771300
3036
Whitney de bize katılmış ve soruları var sanırım.
12:54
Whitney Pennington Rodgers: That's right,
281
774790
2066
Whitney Pennington Rodgers: Doğru.
12:56
we have a few coming in already from the audience.
282
776880
2354
İzleyicilerimizden çoktan sorular gelmeye başladı.
12:59
Hi there, Audrey.
283
779258
1182
Merhaba, Audrey.
13:00
And we'll start with one from our community member Michael Backes.
284
780464
3676
Topluluk üyemiz Michael Backes'ın sorusuyla başlayalım.
13:04
He asks how long has humor versus rumor been a strategy
285
784164
3953
"Mizah söylentiyi yener" stratejisini
ne kadar zamandır kullandığınızı öğrenmek istiyor.
13:08
that you've implemented.
286
788141
1192
13:09
Excuse me.
287
789357
1151
İzninizle.
13:10
"How long has humor versus rumor strategy been implemented?
288
790532
2786
"Mizah söylentiyi yener stratejisi ne zamandır kullanılıyor?
13:13
Were comedians consulted to make the humor?"
289
793342
3714
Espri üretirken komedyenlere danışıldı mı?"
13:17
AT: Yes, definitely.
290
797713
1191
AT: Tabii, tabii.
13:18
Comedians are our most cherished colleagues.
291
798928
3463
Komedyenler en değerli ortaklarımız.
13:22
And each and every ministry has a team of what we call participation officers
292
802415
5107
Her bakanlıkta trend konuları takip etmekle görevli bir ekip de var.
13:27
in charge of engaging with trending topics.
293
807546
3737
Katılım sağlayan yetkililer.
13:31
And it's a more than 100 people-strong team now.
294
811307
2724
Yüz kişiyi aşkın kişiyle etkili bir ekip oluşmuş durumda.
13:34
We meet every month and also every couple of weeks
295
814055
2568
Aylık ve haftalık periyotlarda bir araya geliyoruz
13:36
on specific topics.
296
816647
1825
ve özel konuları görüşüyoruz.
13:38
It's been like that since late 2016,
297
818496
4491
2016'dan beri var olan bir uygulama.
13:43
but it's not until our previous spokesperson, Kolas Yotaka,
298
823011
4161
Eski sözcümüz Kolas Yotaka,
bir buçuk yıl kadar önce aramıza katıldığında ise
13:47
joined about a year and a half ago,
299
827196
2666
13:49
do the professional comedians get to the team.
300
829886
2532
komedyenleri de ekipte görmeye başladık.
13:52
Previously, this was more about inviting the people who post, you know,
301
832442
6217
Önceden paylaşımlarına göre davet ettiklerimiz olurdu.
13:58
quotes like "Our tax filing system is explosively hostile,"
302
838683
4667
Biri, "Vergi dosyalama sistemimiz bir düşman bombası," yazmış diyelim;
14:03
and gets trending,
303
843374
1152
paylaşım da trend olmuş.
14:04
and previously, the POs just invited those people.
304
844550
2942
İşte eskiden bu insanları sadece davet ederdik.
14:07
Everybody who complains
305
847516
1533
Vergi dosyalama sisteminden şikayetçi olan herkes
14:09
about the finance minister's tax-filing experience
306
849073
2339
bu sistemi yeniden ve birlikte düzenlemek için davet alırdı.
14:11
gets invited to the cocreation of that tax filing experience.
307
851436
2975
14:14
So previously, it was that.
308
854435
1311
Eskiden durum böyleydi.
14:15
But Kolas Yotaka and the premier Su Tseng-chang said,
309
855770
3084
Sözcü Kolas Yotaka ve devlet başkanı Su Tseng-chang,
14:18
wouldn't it be much better and reach more people
310
858878
2254
daha fazla insana ulaşmak için
14:21
if we add some dogs to it or cat's pictures to it?
311
861156
3215
kedi ve köpek resimleri kullanmayı önerdiler.
14:24
And that's been around for a year and a half.
312
864395
2485
Bir buçuk yıldan beri başvurduğumuz yöntem bu.
14:28
WPR: Definitely, I think it makes a lot of difference, just even seeing them
313
868720
3600
WPR: Ardındaki fikir sürecine katılmasanız bile,
14:32
without being part of the thought process behind that.
314
872344
3027
bence büyük fark yaratıyordur.
14:35
And we have another question here from G. Ryan Ansin.
315
875395
4530
G. Ryan Ansin'den bir soru gelmiş.
14:40
He asks, "What would you rank the level of trust
316
880990
2761
Diyor ki: "Salgından önce
14:43
your community had before the pandemic,
317
883775
1920
halkınız arasındaki güvenin seviyesini,
14:45
in order for the government to have a chance
318
885719
2127
14:47
at properly controlling this crisis?"
319
887870
2467
hükûmetin krizi başarıyla yönetmesi açısından nasıl değerlendirirsiniz?
14:51
AT: I would say that a community trusts each other.
320
891310
2713
AT: Halk arasında güven olmalı.
14:54
And that is the main point of digital democracy.
321
894047
2740
Güven, dijital demokrasinin en önemli unsurudur.
14:56
This is not about people trusting the government more.
322
896811
2758
Bu, insanların hükûmete daha fazla güvenmesi değil,
14:59
This is about the government trusting the citizens more,
323
899593
3008
hükûmetin vatandaşa daha fazla güvenmesiyle ilgili.
15:02
making the state transparent to the citizen,
324
902625
2468
Devleti vatandaş için şeffaf kılmak;
15:05
not the citizen transparent to the state,
325
905117
1984
başka rejimlerdeki gibi
15:07
which would be some other regime.
326
907125
1682
vatandaşı devlete şeffaf kılmak değildir.
15:08
So making the state transparent to the citizens
327
908831
2215
Devleti vatandaş için şeffaf hale getirmek,
15:11
doesn't always elicit more trust,
328
911070
2229
her zaman güven inşa etmez.
15:13
because you may see something wrong, something missing,
329
913323
2659
Çünkü devletin bir yanlışını ya da bir eksiğini görebilir,
15:16
something exclusively hostile to its user experience,
330
916006
2912
onun kötü niyetli davrandığına tanıklık edebilirsiniz.
15:18
an so on, of the state.
331
918942
1524
Böyle düşünün.
15:20
So it doesn't necessarily lead to more trust from the government.
332
920490
3261
Yani, devlet mutlaka daha fazla güven duyacak değil.
15:23
Sorry, from the citizen to the government.
333
923775
2024
Ah, pardon vatandaş demek istedim.
15:25
But it always leads to more trust between the social sector stakeholders.
334
925823
3777
Ama sosyal sektör katılımcıları arasında güveni mutlaka yükseltir.
15:29
So I would say the level of trust between the people
335
929624
3097
İnsanlar arasındaki güven düzeyi açısından baktığımızda,
15:32
who are working on, for example,
336
932745
2532
farklı meslek gruplarından gidecek olursak
15:35
medical officers,
337
935301
2326
örneğin sağlık çalışanları
15:37
and people who are working with the pandemic responses,
338
937651
3332
ve salgın stratejileri geliştiren insanlar
15:41
people who manufacture medical masks,
339
941007
1872
ya da tıbbi maske üretenler
15:42
and so on,
340
942903
1166
-örnekleri çoğaltabiliriz-
15:44
all these people,
341
944093
1166
tüm bu kişiler arasındaki güven düzeyi son derece yüksek.
15:45
the trust level between them is very high.
342
945283
2160
15:47
And not necessarily they trust the government.
343
947467
2730
Ama hükûmete olan güvenleri hakkında kesin konuşamayız.
15:50
But we don't need that for a successful response.
344
950221
3443
Başarılı bir mücadele için buna ihtiyacımız yok.
15:53
If you ask a random person on the street,
345
953688
2016
Sokakta birini çevirip sorun,
15:55
they will say Taiwan is performing so well because of the people.
346
955728
3967
Tayvan'ın başarısının insanlar sayesinde olduğunu söyler.
15:59
When the CECC tells us to wear the mask,
347
959719
2175
CECC bize maske takın dediğinde
16:01
we wear the mask.
348
961918
1168
maskelerimizi takarız.
16:03
When the CECC tells us not to wear a mask,
349
963110
2053
CECC fiziksel mesafenizi koruduğunuzda
16:05
like, if you are keeping physical distance,
350
965187
2016
maske takmayın derse,
16:07
we wear a mask anyway.
351
967227
1594
biz yine de takarız.
16:08
And so because of that,
352
968845
1382
Bence bu yüzden,
16:10
I think it's the social sector's trust between those different stakeholders
353
970251
4049
sosyal sektördeki katılımcılar arasında güven inşası,
16:14
that's the key to the response.
354
974324
1921
mücadele stratejisinin temelidir.
16:18
WPR: I will come back shortly with more questions,
355
978094
2485
WPR: Daha sonra sorularımla aranıza döneceğim
16:20
but I'll leave you guys to continue your conversation.
356
980603
2729
ama şimdi sohbetinize devam etmeniz için gidiyorum.
16:23
AT: Awesome.
357
983356
1467
AT: Teşekkürler.
16:24
DB: Well, clearly, part of that trust in government
358
984847
3933
DB: 2014'teki Ayçiçeği Hareketi'nde
16:28
was maybe not there in 2014 during the Sunflower Movement.
359
988804
5630
hükûmete güven bu kadar yüksek değildi belki de.
16:34
So talk to me about that
360
994458
2460
Bundan bahseder misin?
16:36
and how that led to this, kind of, digital transformation.
361
996942
5086
Bu durum dijital dönüşüme nasıl yol açtı mesela?
16:43
AT: Indeed.
362
1003535
1168
AT: Haklısın.
16:44
Before March 2014, if you asked a random person on the street in Taiwan,
363
1004727
6249
Mart 2014'ten önce Tayvan'da birini çevirip şöyle söylediniz diyelim:
16:51
like, whether it's possible for a minister -- that's me --
364
1011000
4355
Bir devlet bakanı ofisini parka taşıdı,
16:55
to have their office in a park, literally a park,
365
1015379
3530
oradan çalışıyor.
16:58
anyone can walk in and talk to me for 40 minutes at a time,
366
1018933
3312
İsteyen herkes yanına gidip kırk dakika konuşabilir;
17:02
I'm currently in that park, the Social Innovation Lab,
367
1022269
2849
kendisi şimdi parkta, Sosyal Yenilik Laboratuvarı'nda.
17:05
they would say that this is crazy, right?
368
1025142
2016
O kişi de size, ne saçma der geçerdi.
17:07
No public officials work like that.
369
1027182
2236
Hiçbir devlet görevlisi böyle çalışmaz.
17:09
But that was because on March 18, 2014,
370
1029442
3699
Ama 18 Mart 2014 önemli bir dönüm noktası.
17:13
hundreds of young activists, most of them college students,
371
1033165
2785
Çünkü çoğu üniversiteli yüzlerce genç aktivist öğrenci,
17:15
occupied the legislature
372
1035974
1492
meclisi işgal edip
17:17
to express their profound opposition to a trade pact with Beijing
373
1037490
3718
Pekin'le bir ticaret paktı imzalanmasına karşı çıktılar.
17:21
under consideration,
374
1041232
1599
O sırada görüşmeler devam ediyordu,
17:22
and the secretive manner in which it was pushed through the parliament
375
1042855
3806
Dönemin iktidar partisi Kuomintang'ın
sözleşmeyi meclisten gizlice geçirme çabası protesto edildi.
17:26
by Kuomintang, the ruling party at the time.
376
1046685
2191
17:28
And so the protesters demanded, very simply,
377
1048900
2103
Protestocuların talebi basitti:
17:31
that the pact be scraped,
378
1051027
1542
Sözleşme geri çekilecek;
17:32
and the government to institute a more transparent ratification process.
379
1052593
3874
hükûmet daha şeffaf bir onaylama süreci uygulayacaktı.
17:36
And that drew widespread public support.
380
1056783
2112
Kamu desteği müthişti.
17:38
It ended a little more than three weeks later,
381
1058919
2698
Üç haftadan kısa sürede protesto sona erdi
17:41
after the government promised and agreed
382
1061641
2968
ve yasama sürecinin değişimiyle ilgili olan
17:44
on the four demands [unclear] of legislative oversight.
383
1064633
4754
dört talep [belirsiz] hükûmetçe kabul edildi.
17:49
A poll released after the occupation
384
1069411
2150
Ayaklanmanın ardından yapılan ankete göre,
17:51
showed that more than 75 percent remained dissatisfied
385
1071585
3805
halkın yüzde 75'inden fazlası iktidardan memnun değildi.
17:55
with the ruling government,
386
1075414
1346
17:56
illustrating the crisis of trust that was caused by a trade deal dispute.
387
1076784
4092
Ticaret sözleşmesine karşı duruş güven krizi de ortaya çıkarmış oldu.
18:00
And to heal this rift and communicate better
388
1080900
2409
Yönetim, vatandaşla anlaşmazlığı giderip
18:03
with everyday citizens,
389
1083333
1211
iletişimi kuvvetlendirmek için
18:04
the administration reached out to the people who supported the occupiers,
390
1084568
3930
işgalcileri destekleyen insanlara ulaştı.
18:08
for example, the g0v community,
391
1088522
2785
Bunlardan biri de g0v topluluğuydu.
18:11
which has been seeking to improve government transparency
392
1091331
2675
Topluluğun amacı, açık kaynak araçları yaratarak
18:14
through the creation of open-source tools.
393
1094030
2070
hükûmetin şeffaflığını arttırmaktı.
18:16
And so, Jaclyn Tsai, a government minister at the time,
394
1096124
3112
Dönemin hükûmet bakanlarından biri olan Jaclyn Tsai,
18:19
attended our hackathon
395
1099260
1452
yazılım yarışmamıza katılıp
18:20
and proposed the establishment of novel platforms
396
1100736
3349
online toplulukla politik fikir paylaşımı yapmamız için
18:24
with the online community to exchange policy ideas.
397
1104109
3190
yeni platformlar kurulmasını önerdi.
18:27
And an experiment was born called vTaiwan,
398
1107323
3013
Sonuçta vTaiwan deneyi ortaya çıktı.
18:30
that pioneerly used tools such as Polis,
399
1110360
2714
Polis gibi araçları kullanması açısından öncü oldu.
18:33
that allows for "agree" or "disagree" with no Reply button,
400
1113098
3416
''Katılıyorum/Katılmıyorum'' için Yanıtla tuşunu kullanılmıyor,
18:36
that gets people's rough consensus on issues such as crowdfunding,
401
1116538
4388
insanların bazı konulardaki fikir birlikleri tahmin ediliyor,
18:40
equity-based crowdfunding, to be precise,
402
1120950
2437
mesela öz kaynağa göre kitlesel fonlama
18:43
teleworking and many other cyber-related legislation,
403
1123411
3420
ya da uzaktan çalışma ve siberle ilgili kanun.
18:46
of which there is no existing unions or associations.
404
1126855
2976
Ki bununla ilgili şu anda sendika ya da birlik bulunmuyor.
18:49
And it proved to be very successful.
405
1129855
1972
Deney son derece başarılı oldu.
18:51
They solved the Uber problem, for example,
406
1131851
3104
Uber sorununu çözmeleri aklıma gelen bir örnek.
18:54
and by now, you can call an Uber --
407
1134979
1857
Artık Uber'i arayarak hizmet alabilirsiniz;
18:56
I just called an Uber this week --
408
1136860
2796
daha bu hafta Uber kullandığımı söyleyebilirim.
18:59
but in any case, they are operating as taxis.
409
1139680
2898
Her şekilde taksi gibi çalışıyorlar.
19:02
They set up a local taxi company called Q Taxi,
410
1142602
3206
Q Taxi adında yerel bir taksi şirketi kurdular.
19:05
and that was because on the platform, people cared about insurance,
411
1145832
3837
Çünkü platformdaki insanlar, sigortayı önemsiyorlardı;
19:09
they care about registration,
412
1149693
1450
kayıt sistemini de öyle.
19:11
they care about all the sort of, protection of the passengers, and so on.
413
1151167
4114
Ayrıca, yolcuların korunması gibi daha pek çok konu var.
19:15
So we changed the taxi regulations,
414
1155305
2629
Biz de taksi yönetmeliklerini değiştirdik,
19:17
and now Uber is just another taxi company
415
1157958
2873
böylece Uber artık normal bir taksi şirketi
19:20
along with the other co-ops.
416
1160855
2000
ve diğer kooperatiflerden farksız.
19:23
DB: So you're actually, in a way,
417
1163871
2138
DB: Yani, yasalarla ilgili kitle kaynak çalışması,
19:26
crowdsourcing laws that, well, then become laws.
418
1166033
4780
bir yerde sonradan yasalaşıyor diyebiliriz.
19:31
AT: Yeah, learn more at crowd.law.
419
1171464
2571
AT: Aynen öyle. crowd.law'da daha fazla bilgi var.
19:34
It's a real website.
420
1174059
1408
Burası gerçek bir web site.
19:36
DB: So, some might say that this seems easier,
421
1176568
4115
DB: Tayvan bir ada ülkesi.
19:40
because Taiwan is an island,
422
1180707
2826
Bu yüzden işinin daha kolay olduğunu söyleyenler çıkabilir.
19:43
that maybe helps you control COVID,
423
1183557
3187
Böylece, COVID'i kontrol etmenin ve sosyal istikrarı sağlamanın,
19:46
helps promote social cohesion,
424
1186768
2139
daha kolay olabileceğini düşünenler.
19:48
maybe it's a smaller country than some.
425
1188931
4111
Tayvan'ın görece daha küçük olması.
19:53
Do you think that this could be scaled beyond Taiwan?
426
1193066
3734
Stratejiniz Tayvan'dan daha büyük yerlerde uygulanabilir mi?
19:58
AT: Well, first of all,
427
1198182
1246
AT: Öncelikle,
19:59
23 million people is still quite some people.
428
1199452
2746
yirmi üç milyon insan az değil.
20:02
It's not a city,
429
1202222
1538
Şehir değiliz.
20:03
as some usually say, you know, "Taiwan is a city-state."
430
1203784
4499
"Tayvan bir şehir devleti," diyenler var biliyorsunuz.
20:08
Well, 23 million people, not quite a city-state.
431
1208307
3696
Yirmi üç milyon insan şehir devletinde yaşamaz.
20:12
And what I'm trying to get at,
432
1212027
1595
Şöyle anlatayım:
20:13
is that the high population density and a variety of cultures --
433
1213646
5039
Yirmiden fazla ulusal dilimiz var,
bu kültürel çeşitlilik ve yüksek nüfus yoğunluğu,
20:18
we have more than 20 national languages --
434
1218709
2608
20:21
doesn't necessarily lead to social cohesion, as you said.
435
1221341
4865
söylediğinizin aksine sosyal istikrarı zorlayabilir.
20:26
Rather, I think, this is the humbleness of all the ministers
436
1226230
5065
Devlet bakanlarının genelindeki alçak gönüllü tavrın,
20:31
in the counter-coronavirus response.
437
1231319
2734
korona virüs ile mücadelede daha önemli olduğunu düşünüyorum.
20:34
They all took on an attitude of "So we learned about SARS" --
438
1234077
5195
Hepsi, "SARS'tan gördük, öğrendik," diye düşündüler.
20:39
many of them were in charge of the SARS back then,
439
1239296
3189
Bakanların çoğu SARS zamanı görevdeydi.
20:42
but that was classical epidemiology.
440
1242509
2248
Tabii salgın bilimi sınıfsaldır.
20:44
This is SARS 2.0, it has different characteristics.
441
1244781
3129
Bu SARS 2.0 ve farklı özellikleri var.
20:47
And the tools that we use are very different,
442
1247934
2143
Dijital dönüşümden dolayı kullandığımız araçlar da farklı.
20:50
because of the digital transformation.
443
1250101
1833
20:51
And so we are in it to learn together with the citizens.
444
1251958
3362
Kısacası, bu sefer vatandaşlarla birlikte öğreniyoruz.
20:55
Our vice president at the time,
445
1255344
2984
Zamanın başkan vekili olan Dr. Chen Chien-jen akademisyendi
20:58
Dr. Chen Chien-jen, an academician,
446
1258352
2103
ve salgın bilimi üzerine ders kitabını o yazmıştı.
21:00
literally wrote the textbook on epidemiology.
447
1260479
3201
21:03
However, he still says,
448
1263704
2343
Ama hâlâ şöyle söylüyor:
21:06
"You know, what I'm going to do is record an online MOOC,
449
1266071
3181
"Salgın bilimi hakkında online kitlesel bir kurs açacağım."
21:09
a crash course on epidemiology,
450
1269276
1968
21:11
that shares with,
451
1271268
1223
21:12
I think, more than 20,00 people enrolled the first day,
452
1272515
2618
Sanırım ilk gün, aralarında ben de olmak üzere,
yirmi binden fazla kişi kaydoldu.
21:15
I was among them,
453
1275157
1172
21:16
to learn about important ideas,
454
1276353
1478
Kursun amacı,
21:17
like the R0 and the basic transmission
455
1277855
4246
R0 ve bulaşma hakkında önemli temel fikirleri edinmek
21:22
and how the various different measures work,
456
1282125
2476
ve farklı tedbirlerin nasıl çalıştığını anlamak.
21:24
and then they asked people to innovate.
457
1284625
2176
Ardından insanlara yeni önerilerini sordular.
21:26
If you think of a new way that the vice president did not think of,
458
1286825
4584
Başkan yardımcısının aklına gelmeyen yeni bir yöntem düşünürseniz,
21:31
just call 1922,
459
1291433
1286
1922'yi arıyorsunuz
21:32
and your idea will become the next day's press conference.
460
1292743
3158
ve öneriniz ertesi gün basın konferansında konuşuluyor.
21:35
And this is this colearning strategy,
461
1295925
2644
Kolektif öğrenme stratejisi.
21:38
I think, that more than anything enabled the social cohesion,
462
1298593
4143
Bence bu yöntem sosyal istikrarı her şeyden daha fazla sağlıyor.
21:42
as you speak.
463
1302760
1207
21:43
But this is more of a robust civil society than the uniformity.
464
1303991
3841
Burada benzerlikten ziyade kuvvetli bir sivil toplum söz konusu.
21:47
There's no uniformity at all in Taiwan,
465
1307856
2474
Tayvan'da birbirine benzer olma durumu yok aslında.
21:50
everybody is entitled to their ideas,
466
1310354
2085
Herkes fikirlerinden sorumlu.
21:52
and all the social innovations,
467
1312463
1505
Sosyal yenilikler çok çeşitli;
21:53
ranging from using a traditional rice cooker
468
1313992
2476
geleneksel bir pilav pişirici kullanma tercihi,
21:56
to revitalize, to disinfect the mask,
469
1316492
2891
maskenizi nasıl temizlediğiniz
21:59
to pink medical mask, and so on,
470
1319407
1821
ya da maskenizin rengi gibi farklı konularda
22:01
there's all variety of very interesting ideas
471
1321252
2285
çok ilginç fikirler geliyor
22:03
that get amplified by the daily press conference.
472
1323561
2675
ve her gün basın konferansında bunlar masaya yatırılıyor.
22:07
DB: That's beautiful.
473
1327685
2482
DB: Etkileyici.
22:10
Now -- oh, Whitney is back,
474
1330748
1850
Whitney yeniden aramızda.
22:12
so I will let her ask the next question.
475
1332622
2278
Sorusunu sorması için ona söz veriyorum.
22:16
WPR: Sure, we're having some more questions come in.
476
1336293
2460
WPR: Teşekkürler. Sorular gelmeye devam ediyor.
22:18
One from our community member Aria Bendix.
477
1338777
2865
Topluluk üyemiz Aria Bendix'ten bir sorumuz var.
22:21
Aria asked, "How do you ensure that digital campaigns act quickly
478
1341666
4362
"Dijital kampanyaları hızla uygulamaya alırken
aynı zamanda kesinliği nasıl koruyorsunuz?
22:26
without sacrificing accuracy?
479
1346052
1777
22:27
In the US, there was a fear of inciting panic about COVID-19
480
1347853
3756
Ocak ayında ABD'de COVID-19'un paniğe neden olacağından korkuluyordu.
22:31
in early January."
481
1351633
1600
22:34
AT: This is a great question.
482
1354684
2095
AT: Çok güzel bir soru.
22:36
So most of the scientific ideas about the COVID are evolving, right?
483
1356803
6930
COVID ile ilgili bilimsel fikirler sürekli değişiyor, değil mi?
22:44
The efficacy of masks, for example, is a very good example,
484
1364046
4528
Maskelerin ne kadar yararlı olduğu konusu var mesela.
22:48
because the different characteristics of previous respiratory diseases
485
1368598
5345
Geçmiş solunum hastalıkları, farklı özellikleri nedeniyle
22:53
respond differently to the facial mask.
486
1373967
2312
maskeye de farklı yanıt veriyor.
22:56
And so, our digital campaigns
487
1376303
1952
Dijital kampanyalarımız, bunu dikkate alarak
22:58
focus on the idea of getting the rough consensus through.
488
1378279
4182
tahmini fikir birliklerini öğrenmeye odaklanıyor.
23:02
So basically, it's a reflection of the society,
489
1382485
2249
Buna daha çok toplumdan yansıyanlar diyelim.
23:04
through Polis, through Slido, through the joint platform,
490
1384758
3827
Polis ve Slido gibi ortak platformlardan,
23:08
the various tools that vTaiwan has prototyped,
491
1388609
2459
yani vTaiwan'ın geliştirdiği çeşitli araçlardan yararlanıp
23:11
we know that people are feeling a rough consensus about things
492
1391092
3499
insanların belli noktalarda uzlaştığını görüyoruz;
23:14
and we're responding to the society, saying,
493
1394615
2886
sonrasında topluma dönüp diyoruz ki:
23:17
"This is what you all feel
494
1397525
1933
"Bakın, siz bunu hissediyorsunuz
23:19
and this is what we're doing to respond to your feelings.
495
1399482
2794
ve duygularınıza seslenmek için bizim yaptıklarımız da bunlar."
23:22
And the scientific consensus is still developing,
496
1402300
2745
Bilimsel uzlaşılar değişmeye devam ediyor
23:25
but we know, for example,
497
1405069
1405
ama bildiğimiz şeyler var.
23:26
people feel that wearing a mask mostly protects you,
498
1406498
3770
Bir koruma yolu olarak maske etkili görülüyor
23:30
because it reminds you to not touch your face
499
1410292
2571
çünkü bu sayede yüzünüze dokunmamak gerektiğini
23:32
and wash your hands properly."
500
1412887
1562
ve ellerinizi düzgünce yıkamayı hatırlıyorsunuz.
23:34
And these, regardless of everything else,
501
1414473
2295
Özellikle bu iki husus herkesin uzlaştığı şeyler.
23:36
are the two things that everybody agrees with.
502
1416792
2158
23:38
So we just capitalize on that and say,
503
1418974
2182
Bundan faydalanmak için diyoruz ki:
23:41
"OK, wash your hands properly,
504
1421180
1905
"Ellerinizi iyice yıkayın,
23:43
and don't touch your face,
505
1423109
1286
yüzünüze de dokunmayın.
23:44
and wearing a mask reminds you of that."
506
1424419
1964
Bunları hatırlamak için de maskenizi takın."
23:46
And that lets us cut through
507
1426407
1500
Bu sayede ideolojik güdümlü tartışmalara girmeden
23:47
the kind of, very ideologically charged debates
508
1427931
3214
23:51
and focus on what people generally resonate with one another.
509
1431169
4003
insanların genelde hemfikir olduğu konulara odaklanabiliyoruz.
23:55
And that's how we act quickly without sacrificing scientific accuracy.
510
1435196
3595
Böylece bilimsel doğruluğu riske atmadan hızla yanıt veriyoruz.
24:01
WPR: And this next question sort of feels connected to this as well.
511
1441012
3524
WPR: Sıradaki soru da bununla ilişkili gibi duruyor.
24:04
It's a question from an anonymous community member.
512
1444560
2985
İsmini vermek istemeyen bir üyemizden gelmiş.
24:07
"Pragmatically, do you think any of your policies
513
1447569
2322
"Pragmatik açıdan politikalarınız,
24:09
could be applied in the United States under the current Trump administration?"
514
1449915
3849
mevcut Trump yönetimindeyken Birleşik Devletler'de uygulanabilir mi?"
24:13
AT: Quite a few, actually.
515
1453788
1254
AT: Pek çoğu uygulanabilir.
24:15
We work with many states in the US and abroad
516
1455066
4678
ABD'deki ve yurt dışındaki birçok eyaletle birlikte
24:19
on what we call "epicenter to epicenter diplomacy." (Laughs)
517
1459768
5579
"merkez üsleri diplomasisi" dediğimiz bir çalışma yapıyoruz. (Gülüşmeler)
24:25
So what we're doing essentially is,
518
1465371
2905
Bir örnek vereyim:
24:28
for example, there was a chat bot in Taiwan
519
1468300
2179
Tayvan'daki bir sohbet aracı,
24:30
that lets you, but especially people under home quarantine,
520
1470503
3357
özellikle karantina altındaki insanların sorularına açık olsun.
24:33
to ask the chat bot anything.
521
1473884
2066
Her türlü soru.
24:35
And if there is a scientific adviser
522
1475974
2769
Sık gelen sorulardan birine daha önce bilimsel tavsiye verilmişse,
24:38
who already wrote a frequently asked question,
523
1478767
2378
24:41
the chat bot just responds with that,
524
1481169
1769
sohbet aracı bu cevabı gösterir.
24:42
but otherwise, they will call the science advisory board
525
1482962
3390
Diğer durumda ise, bilim danışma kurulunu ararız,
24:46
and write an accessible response to that,
526
1486376
3019
onlar da erişebilir bir yanıt verir
24:49
and the spokesdog would translate that into a cute dog meme.
527
1489419
4007
ve çeviri aracı da bu yanıtı köpek figürleriyle çevirir.
24:53
And so this feedback cycle
528
1493450
1794
Geri bildirim döngüsü şöyle:
24:55
of people very easily accessing, finding, and asking a scientist,
529
1495268
4190
Bilim insanlarına kolaylıkla erişiminiz sağlanıyor,
24:59
and an open API that allows for voice assistance
530
1499482
2878
ardından açık bir API sayesinde döngüye dahil olanlar
25:02
and other third-party developers to get through it,
531
1502384
3944
ses asistanı ve üçüncü taraf geliştiriciler.
25:06
resonates with many US states,
532
1506352
2170
Birçok ABD eyaletiyle uyum bir süreç.
25:08
and I think many of them are implementing it.
533
1508546
2911
Sanırım pek çoğu da uyguluyor.
25:11
And before the World Health Assembly, I think three days before,
534
1511481
3871
Dünya Sağlık Asamblesi'nden üç gün önceydi sanırım,
25:15
we held a 14 countries [unclear] lateral meeting,
535
1515376
4539
on dört ülkeyle karşılıklı bir toplantı yaptık.
25:19
kind of, pre-WHA,
536
1519939
1366
DSA'ya hazırlık gibiydi
25:21
where we shared many small, like, quick wins like this.
537
1521329
3329
ve bu türden ufak ama etkili kazanımları konuştuk.
25:24
And I think many jurisdictions took some of that,
538
1524682
3182
Birçok hükûmetin bundan faydalandığını sanıyorum;
25:27
including the humor versus rumor.
539
1527888
1707
sahte mizahı yener fikri de bunların içinde.
25:29
Many of them said
540
1529619
1166
25:30
that they're going to recruit comedians now.
541
1530809
2224
Pek çok ülkenin temsilcisi komedyenlerle çalışacağını söyledi.
25:33
WPR: (Laughs) I love that.
542
1533473
1695
WPR: (Gülerek) Ne güzel.
25:35
DB: I hope so.
543
1535192
1376
DB: Öyle olsun umarım.
25:36
WPR: I hope so too.
544
1536592
1793
WPR: Ben de öyle umuyorum.
25:38
And we have one more question, which is actually a follow-up,
545
1538409
2875
Bir öncekini takiben bir sorumuz daha var,
25:41
from Michael Backes, who asked a question earlier.
546
1541308
2634
yine Michael Backens'tan gelmiş.
25:43
"Does the Ministry plan to publish their plans in a white paper?"
547
1543966
3056
"Bakanlık, planlarını beyaz bülten şeklinde yayımlamayı düşünüyor mu?"
25:47
Sounds like you're already sharing your plans with folks,
548
1547046
2758
Planlarınızı zaten halkla paylaşıyorsunuz gibi duruyor,
25:49
but do you have a plan to put it out on paper?
549
1549828
2355
bunları basılı olarak da görebilecek miyiz?
25:52
AT: Of course.
550
1552207
1206
AT: Tabii, tabii.
25:53
Yeah, and multiple white papers.
551
1553437
1602
Tek bir beyaz bülten de değil.
25:55
So if you go to taiwancanhelp.us,
552
1555063
4406
Stratejimizin büyük kısmını yine kitle kaynaklı olan,
25:59
that is where most of our strategy is,
553
1559493
2600
taiwancanhelp.us web sitesinde paylaşıyoruz.
26:02
and that website is actually crowdsourced as well,
554
1562117
3536
26:05
and it shows that more than five million now, I think,
555
1565677
2899
Yanılmıyorsam web sitedeki veriler,
26:08
medical masks donated to the humanitarian aid.
556
1568600
3648
insani yardım için yine kitle kaynaklı olan
beş milyondan fazla tıbbi maske bağışlandığını gösteriyor.
26:12
It's also crowdsourced.
557
1572272
1496
26:13
People who have some masks in their homes,
558
1573792
3211
Evlerinde maske olan
26:17
who did not collect the rationed masks,
559
1577027
2999
ya da dağıtılan maskeleri almayanlar,
26:20
they can use an app, say,
560
1580050
1278
bir uygulama üzerinden
26:21
"I want to dedicate this to international humanitarian aid,"
561
1581352
3466
uluslararası insani yardım için bağışta bulunabiliyorlar.
26:24
and half of them choose to publish their names,
562
1584842
3142
Bağışçıların yarısı da isimlerini yayımlıyor,
26:28
so you can also see the names of people who participated in this.
563
1588008
3299
siz de buna katılan insanların kim olduklarını görüyorsunuz.
26:31
And there's also an "Ask Taiwan Anything" website,
564
1591331
2709
Başka bir sayfamız da "Tayvan'a Her Şeyi Sorun."
26:34
(Laughs)
565
1594064
1497
(Güler)
26:35
at fightcovid.edu.tw,
566
1595585
3211
fightcovid.edu.tw sitesindeki sayfada,
26:38
that outlines, in white paper form, all the response strategies,
567
1598820
3689
tüm müdahale stratejileri beyaz bülten şeklinde yer alıyor.
26:42
so check those out.
568
1602533
1500
Bunları da inceleyebilirsiniz.
26:45
WPR: Great.
569
1605145
1162
WPR: Harika.
26:46
Well, I will disappear and be back later with some other questions.
570
1606331
3351
Şimdi aranızdan ayrılıyorum ama yine sorularım olacak.
26:50
DB: A blizzard of white papers, if you will.
571
1610927
3229
DB: Beyaz bülten yağmuru gibi.
26:54
I'd like to turn the focus on you a little bit.
572
1614180
4545
Biraz da senden bahsedelim istiyorum.
26:58
How does a conservative anarchist become a digital minister?
573
1618749
5584
Muhafazakar bir anarşist nasıl dijital bakanı olur?
27:05
AT: Yeah, by occupying the parliament, and through that.
574
1625466
3484
AT: Meclisi işgal ederek tabii.
27:08
(Laughs)
575
1628974
1001
(Gülüşmeler)
27:09
More interestingly,
576
1629999
1173
Daha ilginci, hükûmetle birlikte çalışarak derim.
27:11
I would say that I go working with the government,
577
1631196
4024
27:15
but never for the government.
578
1635244
1846
Asla hükûmet için değil.
27:17
And I work with the people, not for the people.
579
1637114
2666
Yine, insanlarla çalışırım; onlar için değil.
27:19
I'm like this Lagrange point
580
1639804
2664
Şu Lagrange noktası gibi yani;
27:22
between the people's movements on one side
581
1642492
2728
bir tarafımda insanların hareketleri
27:25
and the government on the other side.
582
1645244
2321
diğer yanımda hükûmet.
27:28
Sometimes right in the middle,
583
1648395
1770
Bazen tam merkezde olurum
27:30
trying to do some coach or translation work.
584
1650189
2174
ve bir çeşit kılavuzluk ya da çeviri için çalışırım.
27:32
Sometimes in a kind of triangle point,
585
1652387
2571
Bazen de üçlü bir nokta olur,
27:34
trying to supply both sides with tools for prosocial communication.
586
1654982
5317
toplum yanlısı iletişim için iki tarafı da beslemeye çalışırım.
27:40
But always with this idea
587
1660323
2578
Ortak değerleri,
27:42
of getting the shared values out of different positions,
588
1662925
4097
farklı konumlardan ve çeşitlilikten almak;
işte değişmeyen tek fikir budur.
27:47
out of varied positions.
589
1667046
1531
27:48
Because all too often,
590
1668601
1252
Demokrasi çoğu zaman
27:49
democracy is built as a showdown between opposing values.
591
1669877
3446
zıt değerler arasındaki bir hesaplaşma üzerine kurulur.
27:53
But in the pandemic, in the infodemic,
592
1673347
3032
Ama pandemi ya da bilgi salgını
27:56
in climate change,
593
1676403
1412
veya iklim değişikliği gibi daha pek çok yapısal meselede,
27:57
in many of those structural issues,
594
1677839
2079
27:59
the virus or carbon dioxide doesn't sit down and negotiate with you.
595
1679942
4259
virüs ya da karbon dioksitle karşılıklı oturup müzakere edemezsiniz.
28:04
It's a structural issue that requires common values
596
1684225
3682
Burada farklı konumlardan inşa edilebilecek ortak değerlere
28:07
built out of different positions.
597
1687931
1638
ihtiyaç duyan yapısal bir durum var.
28:09
And so that is why my working principle is radical transparency.
598
1689593
5432
Dolayısıyla, çalışma prensibimi radikal şeffaflık açıklıyor.
28:15
Every conversation, including this one,
599
1695049
2179
Şu anda olduğu gibi her konuşmam kayıt altına alınır
28:17
is on the record,
600
1697252
1173
28:18
including the internal meetings that I hold.
601
1698449
2157
ve yaptığım kurum içi görüşmeler de buna dâhil.
28:20
So you can see all the different meeting transcripts
602
1700630
3365
Toplantılarımın deşifre metinlerini,
28:24
in my YouTube channel, in the SayIt platform,
603
1704019
2936
YouTube kanalımda, Saylt platformunda yayımlıyorum.
28:26
where people can see, after I became digital minister,
604
1706979
2569
Buralara bakarsanız, dijital bakanı olduktan sonra
28:29
I held 1,300 meetings with more than 5,000 speakers,
605
1709572
3483
5,000'den fazla konuşmacıyla 1,300 toplantı yaptığımı
28:33
with more than 260,000 utterances.
606
1713079
3712
ve 260,000'den fazla kelime kullandığımı göreceksiniz.
28:36
And every one of them has a URL
607
1716815
2811
Her birinin de bir URL'si var,
28:39
that becomes a social object that people can have a conversation on.
608
1719650
3368
dolayısıyla insanlar bunun hakkında sosyal bir nesne olarak tartışabiliyor.
28:43
And because of that,
609
1723042
1222
Neden etkili?
28:44
for example, when Uber's David Plouffe visited me to lobby for Uber,
610
1724288
5543
Mesela, Uber'den David Ploufee'nin lobicilik için benimle görüşmesi;
28:49
because of radical transparency,
611
1729855
1546
Ploufee radikal şeffaflığın gayet iyi farkındaydı,
28:51
he is very much aware of that,
612
1731425
2200
28:53
and so he made all the arguments based on public good,
613
1733649
2552
haliyle tüm argümanlarını kamu yararı gibi,
28:56
based on sustainability, and things like that,
614
1736225
2209
sürdürülebilirlik gibi konular üzerinden yürüttü.
28:58
because he knows that the other sides would see his positions
615
1738458
3937
Çünkü diğer tarafların onun savunduğu konumları
çok net, çok şeffaf olarak göreceğini biliyordu.
29:02
very clearly and transparently.
616
1742419
1825
29:04
So that encourages people to add on each other's argument,
617
1744268
3127
İnsanlar karşı argümanları zenginleştirme şevkini buluyor
29:07
instead of attacking each other's person,
618
1747419
2893
ve bu birbirimizin saygınlığına saldırmaktan çok daha iyi.
29:10
you know, credits and things like that.
619
1750336
1968
29:12
And so I think that, more than anything,
620
1752328
1921
Ki bana kalırsa bu nokta,
29:14
is the main principle of conserving the anarchism of the internet,
621
1754273
4295
internet anarşizmini korumanın en temel ilkesini açıklıyor.
29:18
which is about, you know,
622
1758592
1217
İnternet anarşizmi derken kastım;
29:19
nobody can force anyone to hook to the internet,
623
1759833
3327
kimse kimseyi internete bağlansın
ya da yeni bir internet protokolünü kullansın diye zorlayamaz.
29:23
or to adhere to a new internet protocol.
624
1763184
2357
29:25
Everything has to be done using rough consensus and running code.
625
1765565
3551
Her şey tahmini uzlaşılar, kodlar üzerinden yapılmak zorunda.
29:30
DB: I wish you had more counterparts all around the world.
626
1770649
3341
DB: Keşke başka yerlerde de benzerleriniz olsaydı.
29:34
Maybe you wish you had more counterparts all around the world.
627
1774014
2953
Hem belki siz de dünya genelinde emsallerinizi görmek isterdiniz.
29:37
AT: That's why these ideas are worth spreading.
628
1777338
2362
AT: Bu fikirleri yaymaya tam da bu yüzden değer.
29:40
DB: There you go.
629
1780076
1174
DB: Kesinlikle öyle.
29:41
So one of the challenges that might arise with some of these digital tools
630
1781274
6085
Bu dijital araçların bazılarında erişim sorunu yaşanabilir.
29:47
is access.
631
1787383
1340
29:48
How do you approach that part of it
632
1788747
2396
Bu konuya karşı yaklaşımınız nedir?
29:51
for folks maybe who don't have the best broadband connection
633
1791167
4242
Mesela, geniş bant bağlantısı yeterince iyi olmayanlar
29:55
or the latest mobile phone or whatever it might be that's required?
634
1795433
5157
ya da son teknoloji telefon gibi gerekli araçları kullanamayanlar?
30:01
AT: Well, anywhere in Taiwan,
635
1801569
1695
AT: Tayvan'ın her yerinde,
30:03
even on the top of Taiwan, almost 4,000 meters high,
636
1803288
3490
dört bin metreye kadar çıkan en yüksek yeri olan
30:06
the Saviah, or the Jade Mountain,
637
1806802
2050
Saviah ya da Jade Dağı'nda bile
30:08
you're guaranteed to have 10 megabits per second
638
1808876
3167
4G, fiber ya da kablo üzerinden saniyede 10 megabit hız garantidir.
30:12
over 4G or fiber or cable,
639
1812067
2224
30:14
with just 16 US dollars a month, an unlimited plan.
640
1814315
4584
Limitsiz planla ayda sadece 16 ABD doları ödersiniz.
30:18
And actually, on the top of the mountain, it's faster,
641
1818923
3278
Aslında dağın tepesindeyken bağlantı da daha hızlıdır
çünkü geniş bandı kullanan insan sayısı fazla değil.
30:22
fewer people use that bandwidth.
642
1822225
1984
30:24
And if you don't, it's my fault.
643
1824233
1796
Bağlanamıyorsanız, bu benim hatamdır.
30:26
It's personally my fault.
644
1826053
1230
Bu benim kişisel hatam.
30:27
In Taiwan, we have broadband as a human right.
645
1827307
2651
Geniş bant Tayvan'da bizim için insan haklarından biri.
30:29
And so when we're deploying 5G,
646
1829982
1952
5G'yi yerleştirirken önce 4G sinyali en zayıf olan yerlere bakarız
30:31
we're looking at places where the 4G has the weakest signal,
647
1831958
3167
30:35
and we begin with those places in our 5G deployment.
648
1835149
3865
ve 5G konumlamasında bu yerlere öncelik veririz.
30:39
And only by deploying broadband as a human right
649
1839038
3063
Geniş bandı bir insan hakkı olarak uygularsak,
30:42
can we say that this is for everybody.
650
1842125
2943
işte ancak o zaman bu herkes içindir diyebiliriz.
30:45
That digital democracy actually strengthens democracy.
651
1845092
3341
Dijital demokrasi gerçekten de demokrasiyi güçlendiriyor diyebiliriz.
30:48
Otherwise, we would be excluding parts of the society.
652
1848457
3126
Yoksa, toplumun bazı kesimlerini dışarıda bırakmış oluruz.
30:51
And this also applies to, for example,
653
1851607
1852
Aynı anlayışın uygulandığı başka durumlar da var.
30:53
you can go to a local digital opportunity center
654
1853483
2356
Yerel bir dijital fırsat merkezine gidip
30:55
to rent a tablet that's guaranteed
655
1855863
1780
son üç yılda üretildiği garantisiyle bir tablet kiralayabilirsiniz.
30:57
to be manufactured in the past three years,
656
1857667
2301
30:59
and things like that,
657
1859992
1197
31:01
to enable, also, the different digital access
658
1861213
2609
Farklı dijital erişimler için dijital fırsat merkezleri,
31:03
by the digital opportunity centers, universities and schools,
659
1863846
4255
üniversite ve okullar var.
31:08
and public libraries, very important.
660
1868125
2253
Halk kütüphaneleri de çok önemli.
31:10
And if people who prefer to talk in their town hall,
661
1870402
3223
İnsanlar belediyelerinin binasında konuşmayı tercih ederse,
31:13
I personally go to that town hall with a 360 recorder,
662
1873649
4536
elimde bir ses kaydediciyle bizzat oraya gider
31:18
and livestream that to Taipei and to other municipalities,
663
1878209
3262
ve konuşmaları Taipei'ye, diğer belediyelere canlı yayımlarım.
31:21
where the central government's public servants can join
664
1881495
2606
Merkezi hükûmet çalışanları da bağlantısı olan bir odadan katılabilir
31:24
in a connected room style,
665
1884125
1700
31:25
but listening to the local people who set the agenda.
666
1885849
2660
ama burada gündemi belirleyen halkın konuşmaları dinlenir.
31:28
So people still do face-to-face meetings,
667
1888533
2612
Yüz yüze görüşmeler hâlâ yapılıyor
yani bu dönüşümü yaparken yüz yüze görüşmeleri kaldırmıyoruz.
31:31
we're not doing this to replace face-to-face meetings.
668
1891169
2564
31:33
We're bringing more stakeholders
669
1893757
1765
Belediyelerin merkezi hükûmetlerinden daha fazla kişiye ulaşarak
31:35
from central government in the local town halls,
670
1895546
2587
31:38
and we're amplifying their voices
671
1898157
1921
onların seslerini duyuruyoruz.
31:40
by making sure the transcripts, the mind maps, and things like that
672
1900102
3183
Bunu da transkript, zihin haritaları gibi şeylerin
31:43
are spread through the internet in real time,
673
1903309
2657
gerçek zamanlı olarak internette yayılmasıyla sağlıyoruz.
31:45
but we don't ever ask the elderly to, say,
674
1905990
2786
Ama yaşça büyüklere gidip
31:48
"Oh, you have to learn typing, otherwise you don't do democracy."
675
1908800
3118
"Klavyede yazmayı öğrenmelisiniz, yoksa demokrasi yapamazsınız," demiyoruz.
31:51
It's not our style.
676
1911942
1167
Tarzımız bu değil.
31:53
But that requires broadband.
677
1913133
1340
Geniş banda ihtiyacımız var
31:54
Because if you don't have broadband, but only a very limited bandwidth,
678
1914497
3463
çünkü bant aralığı çok kısıtlıysa metin mesajları kullanmak zorundasınız.
31:57
you are forced to use text-based communication.
679
1917984
2212
32:00
DB: That's right.
680
1920521
1231
DB: Ne kadar doğru.
32:01
Well, with access, of course,
681
1921776
1441
Tabii, bu erişim herkese açık.
32:03
comes access for folks who maybe will misuse the platform.
682
1923241
4327
Platformu kötüye kullanacaklar olabilir.
32:07
You talked a little bit about disinformation
683
1927592
2514
Sahte bilginin yayılmasından biraz bahsetmiştin.
Mizah söylentiyi yener yöntemini kullanıyorsunuz.
32:10
and using humor to beat rumor.
684
1930130
1738
32:11
But sometimes, disinformation is more weaponized.
685
1931892
4624
Ama yanlış bilgi bazen ciddi olarak tehlikeli olabiliyor.
32:16
How do you combat those kinds of attacks, really?
686
1936919
4542
Böyle saldırılara karşı ne yapıyorsunuz merak ediyorum.
32:22
AT: Right, so you mean malinformation, then.
687
1942101
2682
AT: Anladım. Yanlış bilgiyi kastediyorsun.
32:24
So essentially, information designed to cause intentional public harm.
688
1944807
6061
Kamuya bile bile zarar vermek için hazırlanan bilgiler.
32:30
And that's no laughing matter.
689
1950892
3285
Bunların hafife alınacak bir yanı yok.
32:34
So for that, we have an idea called "notice and public notice."
690
1954201
4511
Buna karşı "duyuru ve resmî duyuru" dediğimiz bir fikir geliştirdik.
32:38
So this is a Reuters photo,
691
1958736
2381
Reuters'tan bir fotoğraf.
32:41
and I will read the original caption.
692
1961141
2214
Orijinal başlığı okuyorum.
32:43
The original caption says
693
1963379
1254
Diyor ki:
32:44
"A teenage extradition bill protester in Hong Kong
694
1964657
3315
"Bir genç, Hong Kong'daki iade tasarısı protestoları sırasında
32:47
is seen during a march to demand democracy and political reform in Hong Kong."
695
1967996
4167
demokrasi ve siyasi reform talebiyle yapılan yürüyüşte görülüyor."
32:52
OK, a very neutral title by the Reuters.
696
1972187
2657
Reuters'ın gayet tarafsız bir başlığı.
32:54
But there was a spreading of malinformation
697
1974868
4103
Ama geçen Kasım'da tam başkanlık seçimlerimizden önce,
32:58
back last November,
698
1978995
1854
bir yanlış haber yayıldı ki
33:00
just leading to our presidential election,
699
1980873
2031
33:02
that shows something else entirely.
700
1982928
2086
tamamen farklı bir şey söylüyordu.
33:05
This is the same photo -- that says
701
1985038
2538
Bakın aynı fotoğraf için ne diyor:
33:07
"This 13-year-old thug bought new iPhones,
702
1987600
2983
"13 yaşındaki bu serseri,
yeni iPhone'lar, oyun konsülleri ve pahalı spor ayakkabıları aldı.
33:10
game consoles and brand-name sports shoes,
703
1990607
2047
33:12
and recruiting his brothers to murder police
704
1992678
2715
Polisi öldürmeleri için erkek kardeşlerini kiraladı
33:15
and collect 200,000 dollars."
705
1995417
3203
ve iki yüz bin dolar teklif etti."
33:18
And this, of course, is a weapon designed to sow discord,
706
1998644
3817
Bu gördüğümüz elbette ki anlaşmazlık yaratmak için,
33:22
and to elicit in Taiwan's voters a kind of distaste for Hong Kong.
707
2002485
5410
Tayvan seçmeninin Hong Kong'dan nefret etmesini sağlamak için yapılmış.
33:27
And because they know that this is the main issue.
708
2007919
3123
Temel meselenin bu olduğunu biliyorlar.
33:31
And had we resorted to takedowns,
709
2011066
2619
Haberi kaldırma yoluna gitseydik,
33:33
that will not work,
710
2013709
1206
elimize daha fazla öfkeden başka bir şey geçmeyecekti.
33:34
because that would only evoke more outrage.
711
2014939
2151
33:37
So we didn't do a takedown.
712
2017114
1431
Biz bunu yapmadık.
33:38
Instead, we worked with the fact checkers
713
2018569
2041
Gerçek denetleyicilerle ve profesyonel gazetecilerle çalıştık;
33:40
and professional journalists
714
2020634
1388
33:42
to attribute this original message back to the first day that it was posted.
715
2022046
5179
amacımız orijinal içeriği yayımlandığı ilk güne dayandırmaktı.
33:47
And it came from Zhongyang Zhengfawei.
716
2027249
2431
Zhongyang Zhengfawei'den geliyordu.
33:49
That is the main political and legal unit of the central party,
717
2029704
6746
Merkezi partinin ana siyasi ve yasal birimi.
33:56
in the Central Communist Party, in CCP.
718
2036474
2182
Çin Komünist Partisi yani.
33:58
And we know that it's their Weibo account that first did this new caption.
719
2038680
5373
Yeni başlığın atıldığı ilk yer partinin Weibo hesabıydı.
34:04
So we sent out a public notice
720
2044077
2175
Sosyal medya şirketlerindeki hemen her ortağımızla birlikte
34:06
and with the partners in social media companies,
721
2046276
2357
kamuya bir resmi duyuru yaptık.
34:08
pretty much all of them,
722
2048657
1524
34:10
they just put this very small reminder
723
2050205
2734
O andan sonra içeriği her yayımladıklarında
34:12
next to each time that this is shared with the wrong caption,
724
2052963
3538
başlığın yanlış olduğu hakkında not düştüler.
34:16
that says "This actually came from the central propaganda unit
725
2056525
3936
"Bu içerik Çin Komünist Partisi'nin merkezi propaganda biriminden geldi."
34:20
of the CCP.
726
2060485
1189
İşte böyle yazdılar.
34:21
Click here to learn more. To learn about the whole story."
727
2061698
2896
Etkili olduğunu gördük
çünkü insanlar okuduklarının haber malzemesi olmadığını anlıyordu.
34:24
And that, we found, that has worked,
728
2064618
2350
34:26
because people understand this is then not a news material.
729
2066992
3544
34:30
This is rather an appropriation of Reuters' news material
730
2070560
3555
Artık şöyle düşünüyorlar:
Reuters'ın haberinden üretilen bu sahte mesaj telif hakkı ihlali.
34:34
and a copyright infringement
731
2074139
1652
34:35
and I think that's part of the [unclear].
732
2075815
2246
Bana kalırsa bu [belirsiz] bir parçası.
34:38
In any case, the point is that when people understand
733
2078085
2658
İnsanlar okuduklarının kötü niyetli bir içerik olduğunu anladığında
34:40
that this is an intentional narrative,
734
2080767
1831
34:42
they won't just randomly share it.
735
2082622
1928
mesajı düşünmeksizin paylaşmıyorlar.
34:44
They may share it, but with a comment that says
736
2084574
2563
Paylaştıklarında ise yorumlarını ekliyorlar:
34:47
"This is what the Zhongyang Zhengfawei is trying to do to our democracy."
737
2087161
5378
"Zhongyang Zhengfawei'nın demokrasimize yapmak istediği işte bu."
34:54
DB: Seems like some of the global social media companies
738
2094182
4292
DB: Görünüşe göre küresel sosyal medya şirketleri,
34:58
could learn something from notice and public notice.
739
2098498
4036
duyuru ve resmî duyurudan bir şeyler öğrenebilir.
35:02
AT: Public notice, that's right.
740
2102558
1598
AT: Resmî duyuru. Doğru.
35:04
DB: What advice would you have
741
2104180
2859
DB: İnsanların yaygın kullandığı hesaplara gelirsek;
35:07
for the Twitters and Facebooks and LINEs and WhatsApps,
742
2107063
5313
Twitter ve Facebook, LINE ya da WhatsApp gibi,
35:12
and you name it, of the world?
743
2112400
2334
bunlar için neler önerirsin?
35:16
AT: Yeah.
744
2116203
1183
AT: Evet.
35:17
So, just before our election,
745
2117410
3246
Seçimden hemen önce,
35:20
we said to all of them
746
2120680
1795
herkesin bir şeyden emin olmasını sağladık:
35:22
that we're not making a law to kind of punish them.
747
2122499
5186
Onları cezalandırmak için bir yasa yapmıyorduk.
35:27
However, we're sharing this very simple fact
748
2127709
3055
Ama herkesin de ortadaki basit gerçeği anlamasını istedik.
35:30
that there is this norm in Taiwan
749
2130788
2175
Devletin "kontrol bölümü" denen bağımsız bir kolu,
35:32
that we even have a separate branch of the government,
750
2132987
2558
35:35
the control branch,
751
2135569
1199
Tayvan'daki kural gereği,
35:36
that published the campaign donation and expense.
752
2136792
3568
kampanya bağışlarını ve masraflarını yayımlar.
35:40
And it just so occurred to us
753
2140384
2150
Belediyeler için olan önceki seçimde,
35:42
that in the previous election, the mayoral one,
754
2142558
3373
adayların çoğunun sosyal medya reklamlarını
35:45
there was a lot of candidates
755
2145955
1397
Control Yuan'a gider olarak göstermediğini fark ettik.
35:47
that did not include any social media advertisements
756
2147376
2677
35:50
in their expense to the Control Yuan.
757
2150077
2022
35:52
And so essentially, that means that there is a separate amount
758
2152123
4080
Bu da bize gösteriyor ki kamunun denetiminden bağımsız,
35:56
of political donation and expense that evades public scrutiny.
759
2156227
4620
ayrı bir miktarda siyasi bağış ve gider söz konusu.
36:00
And our Control Yuan published their numbers
760
2160871
2195
Control Yuan, bu rakamları ham veriler olarak yayımladı.
36:03
in raw data form,
761
2163090
1231
36:04
that is to say, they're not statistics,
762
2164345
2008
Yani, istatistikler yerine kişisel bağış kayıtlarını gördük.
36:06
but individual records of who donated for what cause,
763
2166367
3215
Bağışı kim, neden yapmış; ne zaman, nereye yapmış.
36:09
when, where,
764
2169606
1151
36:10
and investigative journalists are very happy,
765
2170781
2462
Araştırmacı gazeteciler çok memnun oldular
36:13
because they can then make investigative reports
766
2173267
2572
çünkü adaylar ile fon sağlayıcıları arasındaki bağlantıları gösteren
36:15
about the connections between the candidates
767
2175863
2268
araştırma raporları hazırlayabileceklerdi.
36:18
and the people who fund them.
768
2178155
1438
36:19
But they cannot work with the same material
769
2179617
2317
Ama küresel sosyal medya şirketleri,
36:21
from the global social media companies.
770
2181958
2001
onlara aynı çalışma malzemesini sunmuyor.
36:23
So I said, "Look, this is very simple.
771
2183983
2376
Onlara buradaki gerçekliğin farklı olduğunu söyledik.
36:26
This is the social norm here,
772
2186383
1390
Toplumsal normumuz bu, dedik.
36:27
I don't really care about other jurisdictions.
773
2187797
2181
Farklı yasalar bizi ilgilendirmiyordu.
36:30
You either adhere to the social norm that is set by the Control Yuan
774
2190002
3814
Control Yuan ve araştırmacı gazetecilerin belirlediği bu norma uymalarını
36:33
and the investigative journalists,
775
2193840
1666
ya da olası sosyal yaptırımlara hazır olmalarını söyledik.
36:35
or maybe you will face social sanctions.
776
2195530
2365
36:37
And this is not the government mandate,
777
2197919
2237
Bu hükûmetin dayatması da değil;
36:40
but it's the people fed up with, you know, black box,
778
2200180
3881
kara kutulardan usanan insanlar böyle olsun istiyor.
36:44
and that's part of the Sunflower Occupy's demands, also.
779
2204085
3825
Ayrıca, Ayçiçeği Hareketi'nin taleplerinden biri de bu.
36:47
And so Facebook actually published in the Ad Library,
780
2207934
3937
Sanırım en hızlı tepki Facebook'tan gelmişti.
36:51
I think at that time, one of the fastest response strategies,
781
2211895
5119
Facebook Reklam Kütüphanesi'nde,
36:57
where everybody who has basically any dark pattern advertisement
782
2217038
6020
kim muğlak içerikli reklam yayımlarsa reklamı hemen kaldırılıyor.
37:03
will get revealed very quickly,
783
2223082
1849
37:04
and investigative journalists work with the local civic technologists
784
2224955
3444
Araştırmacı gazeteciler de sivil teknoloji uzmanlarıyla çalışarak
37:08
to make sure that if anybody dare to use social media in such a divisive way,
785
2228423
4804
sosyal medyayı bölücü bir niyetle kullanmaya kalkan kişilerle ilgili
37:13
within an hour, there will be a report out condemning that.
786
2233251
4056
bir saat içinde bir kınama raporu yayımlıyor.
37:17
So nobody tried that during the previous presidential election season.
787
2237331
4143
Dolayısıyla, önceki başkanlık seçimlerinde kimse böyle hareketlere kalkışmadı.
37:21
DB: So change is possible.
788
2241498
1960
DB: Değişim mümkün o zaman.
37:24
AT: Mhm.
789
2244196
1150
AT: Hı hı.
37:27
WPR: Hey there, we have some more questions from the community.
790
2247942
2969
WPR: Yeniden selam. Başka sorularımız da var.
37:30
There is an anonymous one
791
2250935
2253
Anonim bir soru geliyor:
37:33
that says, "I believe Taiwan is outside WHO entirely
792
2253212
4492
"Yanılmıyorsam, Tayvan tamamen DSÖ kapsamının dışında
37:37
and has a 130-part preparation program --
793
2257728
3058
ve yüz otuz bölümden oluşan bir hazırlık programı var.
37:40
developed entirely on its own --
794
2260810
1762
Bağımsız olarak gelişen bu programa,
37:42
to what extent does it credit its preparation
795
2262596
2409
kendi sistemini oluşturma hazırlığında ne ölçüde itimat ediyor?
37:45
to building its own system?"
796
2265029
1867
37:48
AT: Well, a little bit, I guess.
797
2268168
3703
AT: Çok az diyebilirim.
37:51
We tried to warn the WHO,
798
2271895
3010
DSÖ'yi uyarmayı denedik.
37:54
but at that point --
799
2274929
1198
Aslında DSÖ'nün tamamen dışında kalmış değiliz,
37:56
we are not totally outside, we have limited scientific access.
800
2276151
3799
ama bilimsel erişimimiz kısıtlı.
37:59
But we do not have any ministerial access.
801
2279974
2555
Bakanlık düzeyinde erişimimiz yok.
38:02
And this is very different, right?
802
2282553
1627
Oldukça farklı, değil mi?
38:04
If you only have limited scientific access,
803
2284204
2564
Bilimsel erişiminiz kısıtlıysa
38:06
unless the other side's top epidemiologist happens to be the vice president,
804
2286792
5888
ve karşı tarafın en iyi epidemi uzmanı başkan yardımcısı olmuyorsa
38:12
like in Taiwan's case,
805
2292704
2016
-ki Tayvan'da öyle-
38:14
they don't always do the storytelling well enough
806
2294744
3770
hikâye anlatıcılığını başkan yardımcımız gibi
38:18
to translate that into political action as our vice president did, right?
807
2298538
4032
siyasi eyleme çevirecek kadar iyi yapmayabilirler, değil mi?
38:22
So the lack of ministerial access, I think,
808
2302594
2530
Bakanlık düzeyinde erişim olmaması, tüm dünyanın zararına bir durum.
38:25
is to the detriment of the global community,
809
2305148
2872
38:28
because otherwise, people could have responded as we did
810
2308044
3287
Yoksa diğer insanlar da
Ocak ayının daha ilk günü bizim gibi önlem alabilirlerdi.
38:31
in the first day of January,
811
2311355
1436
38:32
instead of having to wait for weeks
812
2312815
3197
Ama DSÖ haftalar geçtikten sonra,
38:36
before the WHO declared that this is something,
813
2316036
3666
bunun mühim bir şey olduğunu, şüphesiz insandan insana bulaştığını
38:39
that there's definitely human to human transmission,
814
2319726
2430
ve Wuhan'dan gelenlerin kontrol edilmesi gerektiğini açıkladı.
38:42
that you should inspect people coming in from Wuhan,
815
2322180
2665
38:44
which they eventually did,
816
2324869
1514
Kontroller bundan sonra başladı
38:46
but that's already two weeks or three weeks after what we did.
817
2326407
3217
ama bu sırada biz kontrollerimizi iki üç haftadan beri yapıyorduk.
38:52
WPR: Makes a lot of sense.
818
2332247
1330
WPR: Ne kadar mantıklı.
38:53
DB: More scientists and technologists in politics.
819
2333601
3413
DB: Siyasette daha fazla bilim insanı ve teknoloji uzmanı olması;
38:57
That sounds like that's the answer.
820
2337038
1850
cevap burada saklı sanırım.
38:59
AT: Yeah.
821
2339228
1150
AT: Aynen öyle.
39:02
WPR: And then we have another question here from Kamal Srinivasan
822
2342633
3579
WPR: Kamal Srinivasan bir soru sormuş.
39:06
about your reopening strategy.
823
2346236
1532
Yeniden açılma stratejinizle ilgili.
39:07
"How are you enabling restaurants and retailers to open safely in Taiwan?"
824
2347792
4576
"Tayvan'da restoran ve perakendeciler açılırken güvenliği nasıl sağlıyorsunuz?"
39:12
AT: Oh, they never closed, so ... (Laughs)
825
2352974
2389
AT: Yalnız onlar hiç kapanmadı ki... (Güler)
39:15
WPR: Oh!
826
2355387
1475
WPR: Yapma!
39:16
AT: Yeah, they never closed,
827
2356886
1350
AT: Kapanmadılar.
39:18
there was no lockdown, there was no closure.
828
2358260
3129
Karantina olmadı, kapıları kilitlenmedi.
39:21
We just said a very simple thing in the CECC press conference,
829
2361413
3476
CECC'nin basın konferansında çok basitçe şunu söyledik:
39:24
that there's going to be physical distancing.
830
2364913
2222
Fiziksel mesafeye uyun.
39:27
You maintain one and a half meters indoors
831
2367159
2056
İçeride bir buçuk metre mesafeyi koruyun
39:29
or wear a mask.
832
2369239
1150
ya da maske takın.
39:30
And that's it.
833
2370413
1181
Bu kadardı.
39:31
And so there are some restaurants that put up, I guess, red curtains,
834
2371618
4657
Yanılmıyorsam, bazı restoranlar kırmızı perdeler taktı
39:36
some put very cute teddy bears and so on, on the chairs,
835
2376299
4328
ve bazıları da sandalye üzerlerine minik oyuncaklar koydu;
39:40
to make sure that people spread evenly,
836
2380651
2331
böylece insanların mesafeli oturmasını sağladılar.
39:43
some installed see-through glass or plastic walls
837
2383006
6234
Bazıları da sandalyeler arasına şeffaf camlar, plastik duvarlar koydu.
39:49
between the seats.
838
2389264
1398
39:50
There's various social innovations happening around.
839
2390686
3213
Sosyal açıdan gerçekten yaratıcı çözümler ürettiler.
39:53
And I think the only shops that got closed for a while,
840
2393923
4592
Sanırım, yalnızca eskort barlar bir süreliğine kapalı kaldı
39:58
because they could not innovate quick enough to respond to these rules,
841
2398539
4945
çünkü yeterince hızlı davranıp
kurallara uygun şekilde düzenlerini değiştiremediler.
40:03
was the intimate escort bars.
842
2403508
2769
40:06
But eventually, even they invented new ways,
843
2406301
3456
Ama sonunda onlar da yeni yollar keşfetti
40:09
by handing out these caps that are plastic shielding,
844
2409781
4603
ve plastik koruması olan başlıklardan dağıttılar.
40:14
but still leaves room for drinking behind it.
845
2414408
3341
Tabii korumanın arkasında içebileceğiniz kadar boşluk var.
40:17
And so they opened with that social innovation.
846
2417773
2688
Böyle bir sosyal yaratıcılık sayesinde yeniden açıldılar.
40:22
DB: That's amazing.
847
2422479
1683
DB: Harika.
40:24
WPR: It is, yeah, it's a lot to learn from your strategies there.
848
2424186
4506
WPR: Stratejilerinizden öğrenilecek ne çok şey var gerçekten de.
40:28
Thank you, I'll be back towards the end with some final questions.
849
2428716
4075
Şimdilik teşekkürler, bitirmeye yakın son sorularımla burada olacağım.
40:34
DB: I'm very happy to hear that the restaurants were not closed down,
850
2434002
3865
DB: Restoranların kapanmadığını duyduğuma mutlu oldum
40:37
because I think Taipei has some of the best food in the world
851
2437891
4384
çünkü Taipei'de tattığım yemekler öyle lezizdi ki
40:42
of any city that I've visited,
852
2442299
3030
gittiğim diğer dünya şehirleri içinde bu açıdan en iyilerindendi.
40:45
so, you know, kudos to you for that.
853
2445353
3164
Tebrik ederim, şanslısınız.
40:50
So the big concern when it comes to using digital tools for COVID
854
2450252
6539
Dijital araçları COVID'e karşı kullanma açısından olsun,
40:56
or using digital tools for democracy
855
2456815
2338
demokrasi için kullanma açısından olsun,
40:59
is always privacy.
856
2459177
2474
en önemli mesele daima gizlilik.
41:01
You've talked about that a little bit,
857
2461675
3310
Bundan biraz söz ettin.
41:05
but I'm sure the citizens of Taiwan
858
2465009
3534
Ama eminim Tayvanlılar da,
41:08
are perhaps equally concerned about their privacy,
859
2468567
2728
gizliliklerinin tehlikeye girmesinden aynı şekilde kaygı duyuyorlardır.
41:11
especially given the geopolitical context.
860
2471319
3164
Özellikle jeopolitik bağlamı düşünürsek.
41:14
AT: Definitely.
861
2474507
1156
AT: Haklısın.
41:15
DB: So how do you cope with those demands?
862
2475687
2062
DB: Taleplere nasıl cevap veriyorsunuz?
41:19
AT: Yeah, we design with not only defensive strategy,
863
2479010
6050
AT: Veri toplamanın azaltılması gibi
41:25
like minimization of data collection,
864
2485084
2414
yalnızca savunmacı stratejiler geliştirmiyoruz;
41:27
but also proactive measures,
865
2487522
2455
aksine ileri dönük tedbirlere de başvuruyoruz.
41:30
such as privacy-enhancing technologies.
866
2490001
2521
Gizliliği artırma teknolojileri de bunlara bir örnek.
41:32
One of the top teams that emerged out of our cohack,
867
2492546
3194
Yazılım yarışmamızdan çıkan en iyi ekiplerden Polis,
41:35
the TW response from the Polis,
868
2495764
3588
TW stratejisiyle temas takibini kolaylaştırma üzerine çalışıyor.
41:39
how to make contact tracing easier,
869
2499376
2888
Ama odağını temas izleyiciler ya da sağlık çalılanları değil,
41:42
focused not on the contact tracers,
870
2502288
2040
41:44
not on the medical officers, but on the person.
871
2504352
2861
bizzat bireyin kendisi oluşturuyor.
41:47
So they basically said, "OK, you have a phone,
872
2507237
2293
Fikir şöyleydi:
41:49
you can record your temperatures,
873
2509554
2066
Telefonunuza ateşinizi kaydedebilirsiniz,
41:51
you can record your whereabouts and things like that,
874
2511644
3203
nerede olduğunuzu ya da buna benzer bilgileri de.
41:54
but that is strictly in your phone.
875
2514871
2103
Ama her şey kesinlikle telefonunuzda kalacak.
41:56
It doesn't even use Bluetooth.
876
2516998
1531
Sistem Bluetooth bile kullanmıyor.
41:58
So there's no transmission.
877
2518553
1334
Aktarım yok.
42:00
Technology uses open-source,
878
2520229
1547
Açık kaynak kullanıldığından,
42:01
you can check it, you can use it in airplane mode.
879
2521800
2531
sistemi yönetip uçak modunda kullanabilirsiniz.
42:04
And when the contact tracer eventually tells you
880
2524355
2548
Temas izleyici yüksek risk grubunda olduğunuzu söylerse
42:06
that you are part of a high-risk group,
881
2526927
2047
42:08
and they really want your contact history,
882
2528998
2325
ve temas geçmişiniz istenirse,
42:11
this tool can then generate a single-use URL
883
2531347
3206
araç tek kullanımlık olan bir URL oluşturur.
42:14
that only contains the precise information,
884
2534577
3781
Temas izleyici hangi bilgileri görmek istiyorsa,
42:18
anonymized,
885
2538382
1182
bağlantıda yalnızca bunlar -anonim olarak- yer alır.
42:19
that the contact tracers want.
886
2539588
1640
42:21
But it will not, like in a traditional interview,
887
2541252
3270
Ama sistem normal görüşmelerde olduğundan daha farklı işler.
42:24
let you ask --
888
2544546
1767
Yalnızca nerede olduğunuzu öğrenmek amacıyla size bir soru sorar,
42:26
they ask a question, they only want to know your whereabouts,
889
2546337
3462
42:29
but you answer with such accuracy
890
2549823
1842
siz de öyle bir şekilde yanıt verirsiniz ki
42:31
that you end up compromising other people's privacy.
891
2551689
2920
başkalarının gizliliğine müdahale etmemiş olursunuz.
42:34
So basically, this is about designing
892
2554633
2592
Buradaki temel amaç,
42:37
with an aim to enhance other people's privacy,
893
2557249
3351
başkalarının gizliliğini daha iyi korumak
42:40
because personal data is never truly personal.
894
2560624
2993
çünkü kişisel veriler hiçbir zaman tamamen kişisel değildir.
42:43
It's always social, it's always intersectional.
895
2563641
2762
Hep toplumsaldır, hep kesişme halindedir.
42:46
If I take a selfie at a party,
896
2566427
2480
Bir partide selfie çektim diyelim,
42:48
I inadvertently also take pretty much everybody else's
897
2568931
3685
farkında olmadan diğer herkesi fotoğrafa katmış oluyorum;
42:52
who are in the picture, the surroundings, the ambiance, and so on,
898
2572640
3643
yüzlerini, çevreyi, ortamı...
42:56
and if I upload it to a cloud service,
899
2576307
3327
Fotoğrafı bir bulut hizmetine yüklersem,
42:59
then I actually decimate the bargaining power,
900
2579658
3033
o zaman çevremdeki herkesin pazarlık gücünü tehlikeye atıyorum,
43:02
the negotiation power of everybody around me,
901
2582715
2589
onların müzakere gücünü azaltıyorum.
43:05
because then their data is part of the cloud,
902
2585328
2846
Neden? Çünkü verileri artık bulutta
43:08
and the cloud doesn't have to compensate them
903
2588198
2117
ve bulut onların zararını karşılamak ya da rızalarını almak zorunda değil.
43:10
or get their agreement for it.
904
2590339
1589
43:11
And so only by designing the tools
905
2591952
2252
Yani, araçları tasarlarken
43:14
with privacy enhancing as a positive value,
906
2594228
3389
gizliliği pozitif bir değer olarak artırmayı düşünüyoruz;
43:17
and not enhancing only the person's own privacy,
907
2597641
2682
amaç yalnızca kişinin kendi gizliliğini korumak değil.
43:20
just like a medical mask, it protects you,
908
2600347
2045
Tıbbi maskeleri örnek alın.
Sizi koruyorlar ama daha çok başkalarının güvenliği için.
43:22
but mostly it also protects others, right?
909
2602416
2082
43:24
So if we design tools using that idea,
910
2604522
3301
Bu fikre bağlı kalıp daima açık kaynaklı
43:27
and always open-source and with an open API,
911
2607847
3444
ve açık API kullanarak araçlar geliştirirsek
43:31
then we're in a much better shape
912
2611315
1714
merkezi ya da bulut tabanlı denen sistemlerden daha iyi konumda oluruz.
43:33
than in centralized or so-called cloud-based services.
913
2613053
4286
43:39
DB: Well, you're clearly living in the future,
914
2619656
2714
DB: Gelecekte yaşadığınız çok açık.
43:42
and I guess that's quite literal,
915
2622394
2977
Yanılmıyorsam gerçek anlamda da öyle,
43:45
in the sense of, it's tomorrow morning there.
916
2625395
2126
orada yarın sabah oldu herhalde.
43:47
AT: Twelve hours.
917
2627545
1159
AT: On iki saat ileride.
43:48
DB: Yes.
918
2628728
1150
DB: Evet.
43:50
Tell me, what do you see in the future?
919
2630657
2928
Gelecekte neler görüyorsun?
43:53
What comes next?
920
2633609
1744
Sırada ne var?
43:56
AT: Yes, so I see the coronavirus as a great amplifier.
921
2636926
4075
AT: Korona virüsün büyük çaplı etkileri olacak bana kalırsa.
44:01
If you start with an authoritarian society,
922
2641025
4365
Otoriter toplumları ele alırsak,
44:05
the coronavirus, with all its lockdowns and so on,
923
2645414
2560
tüm bu karantinalar, yasaklar
44:07
has the potential of making it even a more totalitarian society.
924
2647998
4809
bu toplumları daha da totaliter yapma potansiyeli taşıyor.
44:12
If people place their trust, however,
925
2652831
2191
Aksine insanlar sosyal sektöre inanır,
44:15
on the social sector,
926
2655046
1190
sosyal yenilikçilerin dehasına güvenirse
44:16
on the ingenuity of social innovators,
927
2656260
2952
44:19
then the pandemic, as in Taiwan,
928
2659236
1928
böyle bir salgın Tayvan'daki gibi demokrasimizi kuvvetlendirir.
44:21
actually strengthens our democracy,
929
2661188
2212
44:23
so that people feel, truly, that everybody can think of something
930
2663424
3304
İnsanlar samimiyetle herkesin bir şeyler yaratabileceğini hisseder;
44:26
that improves the welfare of not just Taiwan,
931
2666752
3542
yaratılanlar da yalnızca Tayvan'ın refahı için değil,
44:30
but pretty much everybody else in the world.
932
2670318
3004
dünyadaki herkesin iyiliği için olur.
44:33
And so, my point here
933
2673346
1445
Özetle diyebilirim ki
44:34
is that the great amplifier comes if no matter you want it or not,
934
2674815
4762
siz hazır olun olmayın salgının sonuçlarını engelleyemezsiniz
44:39
but the society, what they can do, is do what Taiwan did after SARS.
935
2679601
4609
ama toplum olarak Tayvan'ın SARS'tan sonra yaptığı gibi davranabilirsiniz.
44:44
In 2003, when SARS came,
936
2684234
2468
2003'te SARS kapıya dayandığında
44:46
we had to shut down an entire hospital,
937
2686726
2191
bir hastaneyi olduğu gibi kapatmak zorunda kaldık,
44:48
barricading it with no definite termination date.
938
2688941
3904
barikatları çektik ve ne zaman açılacağı belli değildi.
44:52
It was very traumatic,
939
2692869
1454
O kadar sarsıcıydı ki...
44:54
everybody above the age of 30 remembers how traumatic it was.
940
2694347
3532
30 yaşın üzerindeki herkes bunun travmasını hatırlar.
44:57
The municipalities
941
2697903
1199
Belediyeler ve merkezi hükûmet farklı şeyler söylüyordu;
44:59
and the central government were saying very different things,
942
2699126
2894
45:02
and that is why after SARS,
943
2702044
1827
bu yüzden anayasa mahkemeleri SARS'tan sonra meclisi görevlendirdi
45:03
the constitutional courts charged the legislature
944
2703895
3103
45:07
to set up the system as you see today,
945
2707022
2428
ve bugün gördüğümüz sistemi kurmalarını istedi.
45:09
and also that is why,
946
2709474
1357
İnsanlar, SARS zamanı yaşadıkları krize yanıt olarak
45:10
when people responding to that crisis back in 2003
947
2710855
3262
45:14
built this very robust response system that there's early drills.
948
2714141
4206
bu etkili müdahale sistemini kurdular ve ilk örnekleri oluşturdular.
45:18
So just as the Sunflower Occupy,
949
2718371
2198
Ayçiçeği Hareketi'yle benzer bir durum.
45:20
because of the crisis in trust let us build new tools
950
2720593
4825
Güven krizi yeni araçlar geliştirme fırsatı verdi,
45:25
that put trust first,
951
2725442
1834
güvene öncelik vermemizi sağladı.
45:27
I think the coronavirus is the chance for everybody who have survived
952
2727300
4698
Korona virüsün ilk dalgasından kurtulmayı başaran herkes,
45:32
through the first wave
953
2732022
1161
bunu bir şans olarak görse
45:33
to settle on a new set of norms that will reinforce your founding values,
954
2733207
5322
hayatta kalmak adına yabancı değerlere tutunmaktansa
45:38
instead of taking on alien values in the name of survival.
955
2738553
4043
kurucu değerlerini kuvvetlendirecek yeni normlar benimseyebilir.
45:44
DB: Yeah, let's hope so,
956
2744704
2108
DB: Öyle olmasını umalım.
45:46
and let's hope the rest of the world is as prepared as Taiwan
957
2746836
5512
İkinci bir krize karşı bütün dünyanın Tayvan gibi hazır olması lazım.
45:52
the next time around.
958
2752372
2237
45:54
When it comes to digital democracy, though,
959
2754633
3476
Dijital demokrasi ve dijital vatandaşlık konularında,
45:58
and digital citizenship,
960
2758133
1484
45:59
where do you see that going,
961
2759641
2008
sence Tayvan olarak belki de dünya genelinde
46:01
both in Taiwan and maybe in the rest of the world?
962
2761673
2616
nereye doğru gidiyoruz?
46:05
AT: Well, I have my job description here,
963
2765108
3031
AT: Durun, size iş tanımımı okuyayım.
46:08
which I will read to you.
964
2768163
1311
46:09
It's literally my job description and the answer to that question.
965
2769498
3377
Bu benim mevcut iş tanımım ve sorunuzun cevabı.
46:12
And so, here goes.
966
2772899
1150
Okuyorum:
46:14
When we see the internet of things,
967
2774474
2508
İnternet nesnelerini gördüğümüzde
46:17
let's make it the internet of beings.
968
2777006
2200
onları internet canlıları yapalım.
46:19
When we see virtual reality,
969
2779657
2190
Sanal gerçekliği gördüğümüzde
46:21
let's make it a shared reality.
970
2781871
2222
onu kolektif bir gerçeklik yapalım.
46:24
When we see machine learning,
971
2784728
2103
Makine öğrenimini,
46:26
let's make it collaborative learning.
972
2786855
2467
ortaklaşa öğrenmeye dönüştürelim.
46:29
When we see user experience,
973
2789758
2674
Kullanıcı deneyimi ifadesini,
46:32
let's make it about human experience.
974
2792456
2563
insan deneyimi ifadesinde yaşatalım.
46:35
And whenever we hear the singularity is near,
975
2795361
3008
Tekilliğin yaklaştığını her duyduğumuzda
46:38
let us always remember
976
2798393
1740
daima şunu hatırlayalım:
46:40
the plurality is here.
977
2800157
2071
Çokluk da burada.
46:42
Thank you for listening.
978
2802942
1600
Dinlediğiniz için teşekkürler.
46:45
DB: Wow.
979
2805379
1301
DB: Vay canına.
46:46
I have to give that a little clap,
980
2806704
2025
Bunu alkışlamalıyım,
46:48
that was beautiful.
981
2808753
1267
çok güzeldi.
46:50
(Laughs)
982
2810625
1150
(Gülüşmeler)
46:52
Quite a job description too.
983
2812243
1382
Tam bir iş tanımı.
46:53
So, conservative anarchist,
984
2813649
2043
Muhafazakar bir anarşist, dijital bakanı ve bu iş tanımı.
46:55
digital minister, and with that job description --
985
2815716
3316
46:59
that's pretty impressive.
986
2819056
1233
Gerçekten etkileyici.
47:00
AT: A poetician, yes.
987
2820313
1600
AT: Şiir gibi.
47:02
DB: (Laughs)
988
2822279
1944
DB: (Güler)
47:04
So I struggle to imagine
989
2824858
4669
Bu yöntemleri ABD'de uyguladığımızı hayal etmeye çalışıyorum
47:09
an adoption of these techniques in the US,
990
2829551
3460
47:13
and that may be my pessimism weighing in.
991
2833035
3839
ama sanırım durum gözüme pek iç açıcı gelmiyor.
47:16
But what words of hope do you have for the US, as we cope with COVID?
992
2836898
4917
Senden COVID'le mücadelesinde ABD için umut vadeden sözler duysak?
47:23
AT: Well, as I mentioned, during SARS in Taiwan,
993
2843701
3761
AT: Tayvan'da SARS yaşanırken kimse CECC kurabileceğimizi
47:27
nobody imagined we could have CECC and a cute spokesdog.
994
2847486
4613
ve tatlı bir "köpek" sözcümüz olacağını hayal bile edemezdi.
47:32
Before the Sunflower movement, during a large protest,
995
2852123
2773
Ayçiçeği Hareketi'nden önceki büyük bir protestoda,
47:34
there was, I think, half a million people on the street, and many more.
996
2854920
4340
yanılmıyorsam yarım milyon belki daha fazla insan sokaktaydı.
47:39
Nobody thought that we could have a collective intelligence system
997
2859284
4122
Kimse kolektif bir iletişim sistemi kurup
47:43
that puts open government data
998
2863430
2770
açık hükûmet verilerini yayımlayacağımızı,
47:46
as a way to rebuild citizen participation.
999
2866224
2770
böylece yurttaş katılımcılığını yeniden yaratacağımızı düşünemezdi.
47:49
And so, never lose hope.
1000
2869018
1975
Yani, umudu hiç kaybetmeyin.
47:51
As my favorite singer, Leonard Cohen -- a poet, also -- is fond of saying,
1001
2871017
5614
Sevdiğim şarkıcılardan Leonard Cohen -ki bir de şairdir- şöyle der:
47:56
"Ring the bells that still can ring
1002
2876655
1690
"Hâlâ çalabilen çanları çalın,
47:58
and forget any perfect offering.
1003
2878369
2635
başka mükemmel hediyeleri unutun.
48:01
There is a crack in everything and that is how the light gets in."
1004
2881028
4325
Her şeyde bir çatlak vardır; oradan sızar ışık içeri.
48:07
WPR: Wow.
1005
2887149
1150
WPR: Vay canına.
48:09
That's so beautiful,
1006
2889320
1207
Ne kadar güzel.
48:10
and it feels like such a great message to, sort of, leave the audience with,
1007
2890551
3896
Dinleyicilerimize de mükemmel bir veda mesajı gibi oldu,
48:14
and sharing the sentiment
1008
2894471
1296
herkesin ortak duygusunu yansıttı.
48:15
that everyone seems to be so grateful for what you've shared, Audrey,
1009
2895791
3684
Sanırım herkes, Audrey, paylaştıklarına minnettar kaldı,
48:19
and all the great information and insight into Taiwan's strategies.
1010
2899499
5856
Tayvan'ın stratejileri hakkındaki tüm o bilgiler ve görüşler eşsizdi.
48:26
AT: Thank you.
1011
2906502
1151
AT: Teşekkür ederim.
48:27
WPR: And David --
1012
2907677
1150
WPR: David --
48:29
DB: I was just going to say, thank you so much for that,
1013
2909661
2651
DB: Bir şey daha ekleyecektim,
48:32
thank you for that beautiful job description,
1014
2912336
2126
iş tanımın için, o güzel tanım için teşekkürler.
48:34
and for all the wisdom you shared in rapid-fire fashion.
1015
2914486
4260
Ayrıca, süratle paylaştığın tüm o sağduyulu fikirler için de.
48:38
I think it wasn't just one idea that you shared,
1016
2918770
3152
Sanırım birçok fikir verdin.
48:41
but maybe, I don't know, 20, 30, 40?
1017
2921946
2980
Sayısını bilmiyorum; 20, 30, 40?
48:44
I lost count at some point.
1018
2924950
1800
Bir yerde saymayı bıraktım.
48:47
AT: Well, it's called Ideas Worth Spreading,
1019
2927855
2103
AT: Paylaşmaya Değer Fikirler yeri değil mi burası?
48:49
it's a plural form.
1020
2929982
1277
Fikirler. Çoğul.
48:51
(Laughter)
1021
2931283
1717
(Gülüşmeler)
48:53
DB: Very true.
1022
2933363
1151
DB: Doğru.
48:54
Well, thank you so much for joining us.
1023
2934538
2692
Bizlerle olduğun için çok teşekkürler.
48:57
WPR: Thank you, Audrey.
1024
2937254
1151
WPR: Teşekkürler, Audrey.
48:58
DB: And I wish you luck with everything.
1025
2938429
1926
DB: Şans hep sizinle olsun umarım.
49:00
AT: Thank you, and have a good local time.
1026
2940857
2368
AT: Teşekkürler. Size orada iyi bir gün diliyorum.
49:03
Stay safe.
1027
2943249
1150
Güvende kalın.
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7