Where Does Your Sense of Self Come From? A Scientific Look | Anil Ananthaswamy | TED

95,119 views ・ 2023-01-23

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Hilal Cosan Gözden geçirme: Ilayda Gokgoz
00:04
About a decade ago,
0
4334
2294
Yaklaşık on yıl önce,
00:06
I met someone who had experienced a few episodes of schizophrenia.
1
6670
3837
birkaç şizofreni nöbeti geçirmiş biriyle tanıştım.
00:12
They had felt that their sense of self,
2
12300
2461
Benlik duygusunun, kendileri olmanın nasıl olduğuna
00:14
of what it feels like to be them,
3
14761
2586
dair hislerinin bir şekilde değiştiğini
00:17
changing somewhat.
4
17389
1334
hissetmişti.
00:19
The boundaries of their body began to feel a bit nebulous.
5
19849
3838
Vücudunun sınırlarını bulanık hissetmeye başlamıştı.
00:23
Even their psychological self felt a bit porous at times.
6
23687
4880
Psikolojik benliği bile bazen biraz boşluklu hissettirdi.
00:29
They were experiencing what could be called an altered sense of self.
7
29359
4379
Değiştirilmiş öz benlik denebilecek şeyi tecrübe ediyordu.
00:34
Over the years, I met many such brave and insightful people
8
34906
4254
Yıllar içinde, değişmiş benlikleriyle yaşamanın nasıl olduğunu
00:39
who shared what it's like to live with their altered selves.
9
39202
4129
paylaşan birçok cesur ve anlayışlı insanla tanıştım.
00:44
And by "altered," I mean "different,"
10
44332
2920
Ve “değişmiş” derken, “farklı” demek istiyorum,
00:47
not "deficient,"
11
47252
1752
“eksik” değil
00:49
while acknowledging that coping with altered selves
12
49004
3587
değişmiş benliklerle başa çıkmanın
00:52
can be a struggle at times.
13
52632
2086
zorlu olabildiğini bilerek.
00:55
So speaking with them,
14
55802
1543
Onlarla ve
00:57
and with theologians, philosophers, neuroscientists,
15
57387
4671
ilahiyatçılarla, filozoflarla, nörologlarla konuşmakla
01:02
I came to understand that this self that each one of us takes oneself to be
16
62058
6173
anladım ki bu herkesin kendini sandığı benlik
01:08
is not as real as it seems.
17
68231
1835
göründüğü kadar gerçek değil.
01:11
The self is a slippery subject.
18
71276
2044
Benlik tutarsız bir konudur.
01:14
We all intuitively know what it means.
19
74112
2836
Hepimiz içgüdüsel olarak anlamını biliriz.
01:17
It’s there when we wake up.
20
77449
1334
Uyandığımızda oradadır.
01:18
It disappears when we fall asleep.
21
78825
2419
Uykuya daldığımızda ortadan kaybolur.
01:21
It reappears in our dreams.
22
81286
1793
Rüyalarımızda tekrar ortaya çıkar.
01:23
It's what makes us who we are.
23
83830
2002
Bizi biz yapan şeydir.
01:27
It seems solid, unchanging, permanent.
24
87459
2878
Somut, değişmez, kalıcı görünür.
01:31
And yet, we can examine aspects of the self
25
91838
3170
Buna rağmen, benliğin bize gerçek görünen yönlerini inceleyip
01:35
that seem real to us,
26
95050
1585
“Ne kadar gerçek?”
01:37
and ask, “Just how real are they?”
27
97385
2169
diye sorabiliriz.
01:42
Take, for instance, the question "Who am I?"
28
102057
2544
Örneğin, “Ben kimim?” sorusunu düşünün.
01:45
The most likely answer you will get or give to such a question
29
105769
5297
Böyle bir sorudan alacağınız en olası cevap
01:51
will be in the form of a story.
30
111107
2086
hikaye şeklinde olacaktır.
01:54
We tell others -- and indeed, ourselves -- stories about who we are.
31
114402
3921
Başkalarına -ve kuşkusuz kendimize- kim olduğumuz hakkında hikayeler anlatırız.
01:58
We take our stories to be sacrosanct.
32
118323
1918
Hikayelerimizi kutsal olarak ele alırız.
02:00
We are our stories.
33
120283
1502
Hikayelerimiz biziz.
02:03
But a condition that most of us, sadly, will be familiar with --
34
123953
4130
Ama ne yazık ki çoğumuzun aşina olduğu bir rahatsızlık-
02:08
Alzheimer's disease --
35
128083
2460
Alzheimer hastalığı-
02:10
tells us something quite different.
36
130585
1960
bize farklı bir şey söylüyor.
02:13
Alzheimer's begins by affecting short-term memory.
37
133922
3462
Alzheimer kısa süreli hafızayı etkileyerek başlıyor.
02:18
Think about what that does to someone's story.
38
138677
2919
Bunun birinin hikayesine ne yaptığını düşünün.
02:22
In order for our stories to form, to grow,
39
142472
2544
Hikayelerimizin şekillenmesi, gelişmesi için
02:25
something that just happens to us has to first enter short-term memory,
40
145058
4254
bize olan bir şeyin önce kısa süreli hafızaya girmesi,
02:29
and then, get incorporated
41
149354
1418
ve sonra,
02:30
into what's called long-term episodic memory.
42
150772
3170
uzun süreli anı belleğine dahil olmalıdır.
02:33
It has to become an episode in our narrative.
43
153983
2545
Hikayemizde bir bölüm olmalıdır.
02:38
But what if the experience doesn't even enter short-term memory?
44
158113
3169
Ama ya bu tecrübe kısa süreli hafızaya bile girmezse?
02:41
That's exactly what Alzheimer's does.
45
161866
2419
Alzheimer tam olarak bunu yapıyor.
02:44
In the beginning,
46
164327
1168
Başlangıçta,
02:45
Alzheimer's impairs the formation of short-term memory.
47
165537
3420
Alzheimer kısa süreli hafızanın oluşumunu bozar.
02:49
It impairs the growth of the narrative.
48
169541
2169
Hikayenin gelişimini engeller.
02:51
It's as if our stories begin stalling upon the onset of the disease.
49
171751
4296
Sanki hikayelerimiz hastalığın başlamasıyla oyalanmaya başlıyor.
02:56
Eventually, Alzheimer's eats away at all the long-term memories.
50
176965
3837
Nihayetinde, Alzheimer bütün uzun vadeli anıları yer bitirir.
03:00
So if you were to meet someone with mid-stage Alzheimer's,
51
180844
3545
Eğer Alzheimer’ın orta evrelerinde biriyle tanışırsanız,
03:04
they will likely be able to tell you stories about who they are.
52
184431
3795
büyük ihtimalle size kim oldukları hakkında hikayeler anlatabileceklerdir.
03:08
But if you know their real stories,
53
188226
3420
Ama eğer gerçek hikayelerini biliyorsanız,
03:11
you'll be able to tell that they sometimes scramble up their narrative,
54
191688
3503
bazen hikayelerini karıştırdıklarını fark edebilirsiniz
03:15
that they sometimes mix up the sequence of episodes from their lives.
55
195191
3796
ya da hayatlarındaki bölümlerin dizilimini karıştırdıklarını
03:19
It's as if they are recalling their own stories
56
199028
2211
Sanki kendi hikayelerini doğru olmayan
03:21
in ways that are not quite accurate.
57
201239
2085
şekillerde hatırlıyor gibilerdir.
03:24
It's important, at this stage,
58
204784
2086
Bu evrede,
03:26
to realize that there is still a person experiencing that scrambled narrative.
59
206870
3670
hala bu karışmış hikayeyi deneyimleyen birinin olduğunu fark etmek önemlidir.
03:31
Sadly, Alzheimer's goes on to destroy one's narrative,
60
211541
2544
Ne yazık ki, Alzheimer kişinin hikayesini ve çok daha fazlasını
03:34
and so much more.
61
214085
1377
yok etmeye devam eder.
03:35
And towards the end,
62
215962
1418
Ve sona doğru,
03:37
it's unclear whether there is still someone experiencing something,
63
217380
4088
birinin hala bir şey yaşayıp yaşamadığı belli değildir,
03:41
because the person cannot communicate verbally anymore.
64
221468
2627
çünkü o kişi artık sözel olarak iletişim kuramaz.
03:45
And yet,
65
225764
1710
Buna rağmen,
03:47
Alzheimer's tells us that these stories that we take ourselves to be,
66
227515
4338
Alzheimer bize kendimizi s andığımız hikayeleri anlatıyor
03:51
what philosophers call the “narrative self,”
67
231895
3044
filozofların “öz anlatı” diye adlandırdığı bu olay
03:54
these are spun by the brain and body.
68
234939
2419
beden ve beyin tarafından döndürülüyor.
03:57
They are constructions.
69
237692
1293
Bunlar birer yapı.
03:59
Sometimes, the constructions are disrupted, even destroyed.
70
239027
3253
Bazen, bu yapılar bozulur, hatta yok olur.
04:03
And while that is horrific for the person experiencing it,
71
243114
4213
Ve bunu yaşayan kişi için korkunç olmakla birlikte,
04:07
and for their caregivers,
72
247327
2252
onların bakıcıları için,
04:09
it is nonetheless a window
73
249621
1668
bu yine de inşa edilmiş
04:11
onto the constructed nature of our narrative self.
74
251289
3045
anlatı kimliğimizin doğasına açılan bir penceredir.
04:14
And when the construction goes wrong,
75
254375
1836
Ve inşa etme ters gittiğinde,
04:16
we perceive our own stories in ways that are not quite real.
76
256252
3295
kendi hikayelerimizi pek de gerçek olmayan şekillerde algılıyoruz.
04:21
From the narrative self, let's talk about our body.
77
261549
3545
Anlatı kimliğimizden yola çıkarak, beden hakkında konuşalım.
04:26
Let's take a very basic aspect of our bodily self.
78
266679
3212
Bedensel benliğimizin çok basit bir yönünü ele alalım.
04:30
This feeling we all have,
79
270433
2711
Hepimizin sahip olduğu bu his,
04:33
that we are owners of our body and body parts,
80
273144
4046
bedenimize ve vücut parçalarımıza sahibi olduğumuz
04:37
that our bodies and body parts belong to us.
81
277232
3336
bedenimizin ve parçalarının bize ait olduğu hissi.
04:40
It seems such a strange thing to think that it could even be otherwise.
82
280610
3754
Tam tersinin olabileceğini bile düşünmek çok garip görünüyor.
04:45
If I were to ask you, "Does your hand belong to you?"
83
285448
3504
Eğer size “Eliniz size mi ait?” diye soracak olsaydım,
04:48
you're going to say, "Of course it does. What a foolish question."
84
288993
3170
“Tabii ki öyle. Ne kadar saçma bir soru.” derdiniz.
04:53
But not everyone would agree.
85
293164
1919
Ama herkes buna katılmayabilir.
04:56
Early on in my research,
86
296000
2545
Araştırmamın başlarında
04:58
a neuropsychologist alerted me to a condition called xenomelia,
87
298586
3712
bir nöropsikolog beni xenomelia ya da yabancı uzuv sendromu
05:02
or foreign limb syndrome.
88
302340
1793
denen bir duruma karşı uyardı.
05:05
You may have heard of something called phantom limb syndrome,
89
305009
3712
Hayalet uzuv sendromu denen bir şey duymuş olabilirsiniz,
05:08
in which people who have had an amputation
90
308763
3420
ampütasyon geçiren insanların
05:12
feel the presence of that limb, sometimes.
91
312225
2794
bazen o uzvun varlığını hissetmesine denir.
05:16
Xenomelia is somewhat of an opposite condition,
92
316062
3045
Xenomelia ise bir nebze tam tersi bir durum,
05:19
where people feel like some part of their body --
93
319148
2378
insanların vücüdunun bir bölümünün
05:21
usually the extremities, their hands or legs --
94
321526
2252
-genellikle ekstremiteler, elleri ya da bacakları-
05:23
don't belong to them.
95
323778
1668
onlara ait olmadığını hissetmesidir.
05:26
So this neuropsychologist talked of phantom limb syndrome
96
326489
3295
Bu nöropsikolog, hayalet uzuv sendromundan vücüt bulmayan
05:29
as animation without incarnation.
97
329826
2169
bir canlandırma olarak bahsetti.
05:32
So the limb is gone, it's not incarnate anymore,
98
332579
2711
Yani uzuv orada yok, enkarne halde değil
05:35
but it's animated in your mind.
99
335290
2085
ama zihninizde canlı.
05:37
And he talked of xenomelia as incarnation without animation.
100
337709
3170
Ve Xenomelia’dan enkarne olmayan bir canlandırma olarak bahsetti.
05:41
So the limb is present, healthy even, incarnate,
101
341629
3545
Yani uzuv mevcut, hatta sağlıklı, enkarne,
05:45
and yet, in your own mind, it feels like it doesn't belong to you.
102
345174
3379
fakat zihninde sana ait değilmiş gibi hissettiriyor.
05:48
So in xenomelia,
103
348928
2419
Xenomelia’da
05:51
the brain and bodily processes
104
351389
2336
vücut parçalarımıza aitlik duygusunu
05:53
that give rise to our sense of ownership of our body parts,
105
353725
4212
meydana getiren beyinsel ve bedensel süreçler
05:57
they're misfiring, so to speak,
106
357937
2670
tabiri caizse tutukluk yapıyor,
06:00
and the consequences can be serious.
107
360648
2002
ve sonuçları ciddi olabilir.
06:03
People with xenomelia will sometimes take extreme measures
108
363234
4129
Xenomelia sahibi insanlar, bazen yabancı görünen uzuvlarından kurtulmak,
06:07
to get rid of, to amputate their foreign-seeming body parts.
109
367405
4338
ampüte etmek için aşırı şeyler yapabilirler.
06:12
From the perspective of the self, though,
110
372243
2252
Yine de benlik prespektifinden
06:14
xenomelia is telling us something very profound.
111
374537
2544
xenomelia bize çok ciddi bir şey söylüyor.
06:17
It's telling us that something as basic
112
377123
2419
Bize uzuvlarımıza karşı
06:19
as the sense of ownership of our own body parts
113
379584
3211
aitlik duygusu kadar basit bir şeyin bir yapı
06:22
is a construction.
114
382837
1418
olduğunu söylüyor.
06:24
And sometimes, the construction goes wrong,
115
384589
2085
Ve bazen, yapı süreci ters gider
06:26
and we perceive our own bodies in ways that are not quite real.
116
386674
3963
ve vücutlarımızı gerçek olmayan şekillerde algılarız.
06:31
Let's take another aspect of our bodily self.
117
391554
3045
Bedensel benliğimizin başka bir yönünü ele alalım.
06:34
It's called the sense of agency.
118
394641
2752
Buna eylemlilik duygusu deniyor.
06:37
So when I do something like pick up a cup,
119
397894
2961
Mesela bir bardak aldığımda,
06:40
I have this implicit feeling that I am the agent of that action,
120
400897
3754
o eylemin faili olduğuma, o eylemi irademle var ettiğime dair
06:44
that I have willed that action into existence.
121
404692
2711
örtülü bir hisse sahip oluyorum.
06:47
That feeling is the sense of agency.
122
407403
2253
Bu his eylemlilik duygusudur.
06:50
But someone with schizophrenia may not have that feeling, always.
123
410114
3754
Ama şizofreniye sahip biri her zaman bu hisse sahip olmayabilir.
06:53
Someone with schizophrenia
124
413910
1251
Şizofreniye sahip biri
06:55
might do something and not feel like they are the agent of that action.
125
415203
4004
bir şeyi yapıp kendilerini o eylemin faili gibi hissetmeyebilirler.
06:59
So schizophrenia tells us
126
419874
1794
Yani şizofreni bize
07:01
that it is possible to be someone who does something
127
421668
3336
birinin ona eşlik eden eylemlilik duygusu olmadan
07:05
but doesn't have an accompanying sense of agency.
128
425046
3045
bir eylemi yapabileceğini gösteriyor.
07:08
So just like the narrative self and the sense of ownership of body parts,
129
428883
4129
Anlatı benliğimizin ve uzuvlarımıza karşı aitlik duygusunun olduğu gibi,
07:13
the sense of agency is also a construction,
130
433054
2544
eylemlilik duygusu da bir yapıdır,
07:15
and it, too, can fail.
131
435640
1668
ve o da başarısız olabilir.
07:17
So you can see where this is going.
132
437642
2085
Bunun nereye gittiğini görebilirsiniz.
07:20
Let me take one more example to drive home this point.
133
440603
2586
Bu noktayı vurgulamak için bir örnek daha vermeme izin verin.
07:23
Let's talk of what it feels to be a body here and now.
134
443189
4588
Şu an burada vücut olmanın nasıl hissettirdiği hakkına konuşalım.
07:28
Not the feeling of being a story,
135
448987
1668
Bir hikaye olmanın hissi değil,
07:30
but the feeling of being a body in the present moment.
136
450697
2836
şimdiki anda vücut olmanın hissi.
07:34
Psychologists estimate
137
454242
1918
Psikologların tahminine göre
07:36
that about five percent of the general population
138
456202
2961
genel nüfusun yüzde beşi kadarı
07:39
will, at some point in their lives, have an out-of-body experience.
139
459205
4213
hayatlarının bir döneminde beden dışı deneyim yaşıyor.
07:44
Let's assume that all of us right now are having an in-body experience.
140
464544
3378
Varsayalım ki hepimiz şuan vücut içi bir deneyim yaşıyoruz.
07:47
(Laughter)
141
467964
1251
(Kahkaha)
07:49
But what that means is having this feeling of being in a body,
142
469257
4171
Ama bunun anlamı, bir vücudun içinde olma hissi,
07:53
being anchored to a body,
143
473428
1376
bir vücuda demirli olmak,
07:54
occupying a certain volume of space
144
474846
2544
belli bir alan hacmi kaplamak,
07:57
and looking at the world from behind our eyes.
145
477390
2336
ve dünyaya gözlerimizin arkasından bakmaktır.
08:00
But if you are having an out-of-body experience,
146
480518
2628
Ama eğer vücut dışı bir deneyim yaşıyorsanız,
08:03
you could possibly be feeling that you're up near the ceiling,
147
483146
2961
muhtemelen tavana yakın olduğunuzu,
08:06
looking down at your own body sitting in the chair below.
148
486149
3169
ve aşağıda sandalyede oturan vücudunuza baktığınızı hissedebilirsiniz.
08:09
People do report such experiences,
149
489360
2169
İnsanlar böyle tecrübeleri bildiriyor,
08:11
and mild versions of this have been replicated in labs.
150
491571
3462
ve bunun hafif versiyonları ise laboratuvarlarda kopyalandı.
08:16
But if you think, like I do,
151
496659
1710
Ama eğer benim gibi
08:18
that out-of-body experiences are the outcome of brain processes
152
498411
3420
vücut dışı deneyimlerin hatalı olan beyin süreçlerinin
08:21
that are misfiring,
153
501873
1418
sonucu olduğunu düşünüyorsanız,
08:23
then it stands to reason that the experience of being in-body,
154
503332
3921
o zaman vücudun içinde olma, somutlaşma deneyiminin
08:27
of being embodied,
155
507295
1752
kendisininin bir
08:29
is itself a construction,
156
509047
1543
inşa olduğu mantıklıdır
08:30
and that, too, can come apart.
157
510590
1793
ve bu da parçalanabilir.
08:33
So what are these experiences of altered selves telling us?
158
513593
3628
Peki bu değişmiş benlikle ilgili deneyimler bize ne anlatıyor?
08:38
They're telling us
159
518389
1460
Bize kendimizle alakalı
08:39
that just about everything we take to be real
160
519891
2210
gerçek olarak kabul ettiğimiz
08:42
about ourselves --
161
522143
1418
yaklaşık her şeyin-
08:43
"real" in the sense that we think we are always experiencing
162
523561
3420
vücutlarımız, hikayelerimiz hakkında her zaman
08:47
undeniable truths about our bodies, our stories --
163
527023
3420
yadsınamaz doğruları tecrübe ettiğimizi düşündüğümüz “gerçek”-
08:50
well, that's just not the case.
164
530485
1585
ama durum bu değil.
08:53
So when theologians and philosophers tell us that the self is an illusion,
165
533404
5047
Yani ilahiyatçılar ve filozoflar bize benliğin yanılgı olduğunu söylediklerinde,
08:58
this is partly what they mean.
166
538451
2002
kastettikleri kısmen bu.
09:01
You may have realized by now that there still remains the question
167
541954
4255
Şimdiye kadar fark etmiş olabilirsiniz, değişmiş benlikler
09:06
of who or what is doing the experiencing,
168
546250
4129
söz konusu olduğunda bile deneyimlemeyi kimin
09:10
even in the case of altered selves.
169
550421
2294
ya da neyin yaptığı sorusu kalıyor.
09:13
This experiencing “I” in the question “Who am I?”
170
553382
3504
“Ben kimim?” sorusundaki deneyimleyen “ben”
09:16
is at the heart of the debate about the self.
171
556886
2961
benlik hakkındaki tartışmanın merkezinde.
09:19
This experiencing “I” doesn’t go away
172
559847
2253
Bu deneyimleyen “ben”,
09:22
if one or a few aspects of the self are disrupted.
173
562141
2920
benliğin birkaç yönü bozulmadığı sürece kaybolmuyor.
09:26
But what if all of the aspects of the self that comprise us
174
566562
2795
Ama ya benliğimizi oluşturan
09:29
were to be disrupted?
175
569357
1251
bütün yönler bozulsaydı?
09:30
Would the experiencing “I” disappear?
176
570650
2544
Deneyimleyen “ben” yok olur muydu?
09:34
We don't have a satisfactory answer to that question, yet.
177
574487
3587
Bu soruya henüz tatmin edici bir cevabımız yok.
09:38
It’s possible that the experiencing “I” is also an illusion,
178
578908
3712
Deneyimleyen “ben” ’in de yanılgı olması da mümkündür.
09:42
in the sense of being a construction,
179
582620
2377
yapı olma anlamında,
09:45
a construction without a constructor.
180
585039
2461
kurucusu olmayan bir yapıdır.
09:48
That debate, however, is somewhat unresolved.
181
588334
2252
Halbuki bu tartışma, bir bakıma çözülmemiştir.
09:51
Despite such doubts, I, personally -- whatever I am --
182
591921
4338
Böyle şüphelere rağmen, şahsen ben -her neysem-
09:56
think that the self has no reality outside of the brain and body.
183
596259
4212
benliğin beyin ve vücut dışında bir gerçekliğinin olmadığını düşünüyorum.
10:01
I think that the experiencing “I” will not persist after the body is gone.
184
601180
4463
Deneyimleyen “ben” ’in vücut gittikten sonra devam etmeyeceğini düşünüyorum.
10:06
So what does one make of such knowledge?
185
606853
4087
Peki böyle bir bilgiden ne çıkar?
10:11
Well, firstly, these ideas will feel liberating to some
186
611691
5338
İlk olarak, bu fikirler bazılarına özgürleştirici gelebilir,
10:17
and might sit heavily upon others.
187
617029
2294
ama bazılarına da ağır basabilir.
10:20
Regardless, I think we can all attend to the stories that we think we are.
188
620449
3629
Her şeye rağmen, bence hepimiz olduğumuzu düşündüğümüz hikayelere katılabiliriz.
10:24
Our feelings and emotions are modulated by our stories,
189
624579
3461
Hislerimiz ve duygularımız hikayelerimiz tarafından ayarlanır,
10:28
and in turn, our feelings and emotions become part of our stories.
190
628040
4171
ve karşılığında, hislerimiz ve duygularımız hikayemizin bir parçası olur.
10:33
And our stories, our narratives, are not just cognitive --
191
633045
2753
Ve hikayelerimiz, anlatılarımız sadece kavramsal değildir
10:35
they live in our bodies,
192
635798
1710
vücudumuzun içinde yaşarlar,
10:37
and our bodies structure and shape our stories.
193
637550
2502
ve vücutlarımız hikayelerimizi şekillendirir ve yapılandırır.
10:40
So knowing all this,
194
640678
1627
Bütün bunları bilerek,
10:42
recognizing the constructive nature of it all,
195
642305
2836
tüm bunların yapıcı doğasını tanıyarak,
10:45
maybe we can hold on less tightly to our stories.
196
645183
3336
belki hikayelerimize daha az sıkı tutunabiliriz.
10:49
Maybe we can learn to let go.
197
649103
1919
Belki bırakmayı öğrenebiliriz.
10:52
But that's easier said than done,
198
652607
1626
Ama söylemesi dile kolaydır,
10:54
because the thing that is doing the letting go
199
654275
2336
çünkü bırakmayı gerçekleştiren şey,
10:56
is also the thing that has to be let go of.
200
656611
2502
aynı zamanda bırakmamız gereken şey.
10:59
(Laughter)
201
659155
1877
(Kahkaha)
11:02
Maybe we can just marvel at the efforts of people over millennia,
202
662450
4379
Belki insanların binlerce yıllık çabalarına hayret edebiliriz,
11:06
from the Buddha sitting under the Bodhi tree
203
666829
2294
Bodhi ağacının altında oturdan Buda’dan
11:09
to the modern philosopher and neuroscientist
204
669165
2502
kendilerine “Ben kimim?” sorusunu sormuş
11:11
who has asked themselves the question "Who am I?"
205
671667
3128
modern filozof ve nörologlara.
11:14
But most of all,
206
674795
2044
Ama hepsinden öte,
11:16
I think we owe a debt to those amongst us
207
676839
3379
Ama sanıyorum ki aramızda değişmiş benliklerine
11:20
who bravely bear witness to our altered selves --
208
680218
3837
cesurca tanıklık edenlere borcumuz var,
11:24
whether we do so voluntarily,
209
684055
1918
ister keşişler veya rahibelerin
11:25
like monks and nuns do when they meditate,
210
685973
2920
meditasyon yaptığındaki gibi gönüllü olarak olsun
11:28
or whether it's brought upon us by biology and circumstance.
211
688893
3795
ya da biyoloji ve durumlar tarafından başımıza gelmiş olsun
11:33
There is something remarkably robust
212
693481
2461
Benlik duygumuzun bütünlüğüne yol açan
11:35
about the processes that give rise to the totality of our sense of self.
213
695983
4922
süreçler hakkında dikkate değer ölçüde güçlü bir şeyler vardır.
11:41
But there's something frighteningly fragile about them too.
214
701822
3337
Ama onlar hakkında korkutucu derecede kırılgan bir şey de var.
11:45
They can crack.
215
705201
1168
Kırılabilirler.
Ve her birimiz, hayatımızın herhangi bir vaktinde,
11:47
And any one of us, at any time in our lives,
216
707286
2503
11:49
may have to confront such cracks.
217
709830
1669
böyle çatlaklarla uğraşmak zorunda kalabiliriz.
11:52
And that knowledge, I believe, should make us empathetic
218
712541
3254
Ve inanıyorum ki bu bilgi, değişmiş benlikleriyle
11:55
towards those of us dealing with altered selves.
219
715836
3003
uğraşanlara karşı bizi empatik yapmalı.
12:00
But I also believe that altered selves
220
720341
3712
Ama ayrıca inanıyorum ki değişmiş benlikler bir eksikliğin sonucu
12:04
should not be seen as the outcome of deficits,
221
724095
3253
bir eksikliğin sonucu ya da
12:07
or as the outcome of a lack of attributes considered normal.
222
727390
3753
normal sayılan özelliklerin eksikliği olarak görülmemelidir.
12:11
They are different ways of being,
223
731727
2628
Var olmanın birçok farklı yolu vardır,
12:14
and it's the willingness of some of us to confront the self's constructed nature
224
734397
4588
ve benliğin inşa edilmiş doğasıyla yüzleşmek isteyen bazılarımız
12:19
that is helping make sense of the self for all of us.
225
739026
3879
benliği hepimiz için anlamlandırmaya yardımcı oluyor.
12:23
Thank you.
226
743823
1168
Teşekkürler.
12:25
(Applause)
227
745032
5047
(Alkış)
12:30
Thank you.
228
750121
1126
Teşekkürler.
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7