Anu Puusa: The case for co-ops, the invisible giant of the economy | TED

46,090 views ・ 2021-05-27

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

00:00
Transcriber:
0
0
7000
Çeviri: Gökçe Nur Pulat Gözden geçirme: Gözde Alpçetin
00:13
I'm so happy and proud to be here.
1
13430
2967
Burada olmaktan çok mutlu ve gururluyum.
00:16
When I told my husband about this wonderful opportunity,
2
16430
3667
Bu harika fırsatı kocama söylediğimde
00:20
he said, "TED Talk? Wow, I get to do that a lot around here.
3
20097
4266
bana “TED Talk mı? Vay be, bunu buralarda çok yaparım.
00:24
It's finally someone else's turn."
4
24397
1933
Sonunda başkasının sırası” dedi.
00:26
So, yes, I happen to be married to a wonderful man named Ted,
5
26797
3933
Evet, Ted evlendiğim harika adamın ismi
00:30
which is pretty rare in Finland, where I'm from.
6
30763
2734
ki memleketim Finlandiya’da bu oldukça nadirdir.
00:33
It's not a typical Finnish name at all, trust me.
7
33530
3533
Bana güvenin, bu hiç de tipik bir Fin ismi değil.
00:37
Myself, I'm a business professor, and I love teaching.
8
37597
4300
Ben bir işletme profesörüyüm ve öğretmeyi seviyorum.
00:41
But you know what?
9
41897
1200
Ama biliyor musunuz?
00:43
My students are fed up,
10
43130
2033
Öğrencilerim bıktı,
00:45
they're really fed up with the way business is screwing up the environment
11
45197
3866
onlar işletmenin çevreyi mahvetmesinden,
00:49
and making wealth inequality worse,
12
49097
2700
varlık eşitsizliğinin kötüleşmesinden
00:51
and putting money and profits above all else.
13
51830
3067
ve para ile kârın diğer her şeyden daha üstte olmasından bıktı.
00:55
And what really makes them mad
14
55497
2000
Onları gerçekten kızdıran şey,
00:57
is when I tell them about the cooperative movement.
15
57530
2800
onlara kooperatif hareketinden bahsetmem.
01:00
They're angry,
16
60663
1200
Kızgınlar
01:01
because once they understand how cooperatives work,
17
61897
3033
çünkü bir kere kooperatifin nasıl çalıştığını anladıklarında,
01:04
they feel like a secret solution has been kept hidden.
18
64963
3367
gizli çözümün saklandığını hissediyorlar.
01:08
Before I tell you more about why cooperatives are so great,
19
68797
3933
Kooperatifin neden iyi olduğunu biraz daha anlatmadan önce,
01:12
I want to explain what they are.
20
72730
2133
ne olduklarını açıklamak istiyorum.
01:15
A cooperative is an organization that is owned by its members,
21
75563
4234
Hem müşteri hem karar verici olan
01:19
who are also its customer and decision maker.
22
79830
3067
üyelere sahip olan organizasyonlar kooperatiftir.
01:23
And unlike most businesses,
23
83230
1833
Çoğu işletmecinin aksine,
01:25
where certain owners can buy more power and influence,
24
85097
3733
yani belli sahiplerin nüfuz ve güç satın alabilecekleri yerlerin aksine,
01:28
in a cooperative, every member has one vote,
25
88863
3367
kooperatifte her üyenin bir oy hakkı vardır;
01:32
which was a revolutionary idea back when the model was first introduced.
26
92230
5500
bu model ilk tanıtıldığında zamanında devrimci bir fikirdi.
01:37
A regular man, not to mention a woman,
27
97730
2933
Sıradan bir erkek, bir kadından bahsetmiyorum bile,
01:40
with no significant means or a prestigious position in a society,
28
100697
4900
toplumda önemli bir aracı veya prestijli bir konumu olmayan
01:45
as an owner, an equal partner in business?
29
105597
3300
bir mal sahibi olarak iş hayatında denk bir ortak olabilir mi?
01:48
Unheard of.
30
108930
1133
Hiç duyulmamış.
01:50
Perhaps it's still a bit revolutionary.
31
110430
3067
Belki hala biraz devrimci bir fikir.
01:54
Cooperatives exist in a sweet spot
32
114530
2733
Kooperatifler, kar amaçlı ve kar amacı gütmeyen
01:57
between the for-profit and nonprofit worlds.
33
117297
3000
dünyalar arasında şirin bir noktada bulunur.
02:00
Their uniqueness is based on the idea of duality.
34
120963
3534
Bunun eşsizliği ikililik fikrine dayanır.
02:04
They have two distinct but complementary roles.
35
124530
3300
Bunlar iki farklılığa sahiptir ama tamamlayıcı rolleri vardır.
02:08
On one hand, they act like any other business
36
128197
2766
Bir yandan diğer işler gibi rol oynar
02:10
and try to make money.
37
130997
1633
ve para kazanmaya çalışır.
02:12
But on the other hand, cooperatives are and do so much more.
38
132663
3834
Ama diğer bir yandan, kooperatifler daha fazlasını yapar.
02:17
They are people-centered enterprises run by and for their members,
39
137097
5033
Onlar kendi üyeleri için çalışan insan merkezci kurumlardır
02:22
and they try to achieve economical, but also social and cultural goals
40
142163
4734
ve sen ben gibi sıradan insanlardan oluşan üyelerin faydası için
02:26
to benefit those members who are just regular people,
41
146930
3600
sadece ekonomik değil,
aynı zamanda sosyal ve kültürel hedefler için de çabalarlar.
02:30
like you and me.
42
150530
1167
02:32
And what has happened for almost 200 years
43
152063
3500
Neredeyse 200 yıldır olan şey,
02:35
is that cooperatives have proven to make decisions
44
155597
2600
kooperatiflerin çeyrekten çeyreğe değil de
02:38
with a view across generations, instead of quarter-to-quarter,
45
158230
4100
daha fazla insana fayda sağlamak
02:42
to benefit more people
46
162363
1700
ve yatırım çekmeyecek topluluklara varlık sağlamak için
02:44
and to anchor wealth in communities
47
164063
2467
02:46
that might not otherwise attract investment,
48
166563
2500
yenilikçi ve gelişime açık bir şekilde
02:49
while still being competitive and innovative.
49
169097
2800
nesiller boyu kararlar aldığını kanıtladı.
02:52
Sounds pretty good, right?
50
172397
1733
Kulağa güzel geliyor, değil mi?
02:54
I guess that's why, at the end of a class the other day,
51
174863
3367
Bu sebeple tahminimce geçen gün ders sonunda,
02:58
a student, all red and jazzed up, basically shouted at me.
52
178263
4700
tamamen kırmızı ve hararetli bir öğrenci doğruca bana bağırdı.
03:02
"I've always been a straight A student,
53
182963
2300
“Her zaman düzgün bir öğrenci oldum,
03:05
done all the work, read all the books,
54
185263
2034
bütün görevleri yaptım, bütün kitapları okudum
03:07
and now you're telling me that all my life,
55
187330
2833
ve siz şimdi bana bütün hayatım boyunca
03:10
I've missed hearing about a movement with this magnitude?"
56
190197
3933
bu büyüklükte bir hareketi duymayı atladığımı mı söylüyorsunuz?”
03:14
I get this a lot.
57
194497
1500
Bunu çok gördüm.
03:17
The organized cooperative movement started in 1844,
58
197363
4734
Organize kooperatif hareketi, 1844 yılında
03:22
with the [Rochdale Equitable Pioneers’ Society].
59
202130
3733
Rochdale Adil Öncüler Derneği ile başladı.
03:26
This was a group of weavers and artisans
60
206463
2734
Bu, bir grup dokumacı ve zanaatkarın
03:29
who, out of desperation, opened a store together,
61
209230
3300
çaresizlikten tek başlarına ne alabilecekleri
03:32
to sell things that they could neither get nor afford alone.
62
212530
3867
ne de karşılayabilecekleri şeyleri satmak için birlikte bir dükkan açmasıydı.
03:36
The cooperative movement spread from there
63
216730
2367
Bu kooperatif hareketi buradan yayıldı
03:39
and became a global phenomenon.
64
219097
2333
ve küresel bir olgu oldu.
03:42
Many of the modern-day credit unions and farm credit systems
65
222130
3633
Kuzey Amerika’da gördüğünüz çoğu modern kredi birliği
03:45
you see in North America
66
225797
1900
ve çiftlik kredi sistemleri
03:47
are descendants of the famous cooperative Raiffeisen system in Germany.
67
227730
4333
Almanya’daki ünlü Raiffesien sistemindeki kooperatiflerin torunları.
03:52
And here in Finland, a man named Hannes Gebhard
68
232697
3700
Burada, Finlandiya’da Hannes Gebhard isminde bir adam
03:56
is considered to be the father of the Finnish cooperative movement.
69
236397
3633
Fin kooperatif hareketinin babası olarak kabul edilir.
04:00
In the 19th century, he introduced cooperatives
70
240497
3266
19. yüzyılda insanların borçla, yoksullukla ve işsizlikle
04:03
to help people tackle debt, poverty and unemployment.
71
243797
4200
başa çıkmasına yardımcı olması için kooperatifleri tanıttı.
04:08
It turns out this is the foundation
72
248530
2467
Bu; demokratik değerleri, kaliteli eğitimi
04:11
of a country known for its democratic values,
73
251030
3567
04:14
high-quality education
74
254597
1700
ve vatandaşlarının mutluluğu ile tanınan bir ülkenin temelidir.
04:16
and the happiness of its citizens.
75
256330
2667
04:18
And this line of impact of the cooperative movement
76
258997
2600
Kooperatif hareketinin etki çizgisi dünyanın diğer yerlerinde de görülebilir.
04:21
can be found in other places in the world too.
77
261597
2900
04:25
I'm proud to say that in relative terms,
78
265230
3167
Göreceli zamanda bunu söylemekten gurur duyuyorum,
04:28
Finland is one of the most cooperative countries in the world.
79
268430
4033
Finlandiya dünyada en kooperatife dayalı ülkelerden birisidir.
04:32
We have about 5.5 million people
80
272463
2300
Bakkaldan bankalara kadar
04:34
who have over seven million memberships
81
274797
2300
her şeyi yöneten kooperatiflerde
04:37
in cooperatives that run everything from groceries to banks.
82
277130
3867
yedi milyondan fazla üyeliği olan yaklaşık 5.5 milyon insanımız var.
04:41
Each time I shop at our grocery cooperative,
83
281530
3400
Bakkal kooperatifimizde her alışveriş yaptığımda,
04:44
when I fill in my gas tank,
84
284930
1767
benzin depomu doldurduğumda,
04:46
eat at our jointly owned restaurants, stay at a hotel
85
286697
2766
müşterek restoranlarımızda yemek yediğimde, bir otelde kaldığımda
04:49
or buy clothes or hardware stuff,
86
289497
2433
ya da kıyafet ya da hırdavat eşyası aldığımda
04:51
I get bonuses that can be up to five percent.
87
291930
3067
yüzde beşe varan ikramiyeler alıyorum.
04:55
And when I pay with our cooperative's bank card,
88
295830
2633
Ödememi kooperatifin banka kartıyla yaptığımda,
04:58
I get an additional half percent off.
89
298497
2466
ayrıca yarısı kadar da bonus alıyorum.
05:01
And I know that when the cooperative is doing well,
90
301463
3367
Biliyorum ki bir kooperatif işini iyi yaptığında,
05:04
it's not funding a single person's luxury vacation in the Bahamas.
91
304863
4800
bir kişinin bile lüks Bahama tatilini karşılamıyor.
05:10
Every year, a governance body comprised of elected representatives
92
310463
5400
Her sene, seçilmiş temsilcilerden oluşan bir yönetim organı
05:15
decides how any operating surplus will be used.
93
315897
3200
herhangi bir işletme fazlasının nasıl kullanılacağına karar verir.
05:19
Some of the money will go back to the members.
94
319630
2967
Paranın belli bir kısmı üyelere geri verilir.
05:23
For example, this year, our consumer cooperative,
95
323597
3766
Örneğin, bu yıl tüketici kooperatifimiz
05:27
Pohjois-Karjalan Osuuskauppa,
96
327397
1766
Pojois-Karjalan Osuuskauppa,
05:29
or PKO, as we call it --
97
329163
2434
veya PKO, biz böyle diyoruz,
05:31
is part of the S Group,
98
331630
1500
satın alımlarda %2
05:33
which is the biggest cooperative group in Finland --
99
333163
2767
ve yatırımın %12′lik kısmını üyelere
05:35
they had a surplus of two percent on members' purchases,
100
335963
3900
geri vermek zorunda olan Finlandiya’nın en büyük kooperatifi olan
05:39
and 12 percent return on money invested.
101
339897
3466
S Group’un bir parçası.
05:43
When you add up the savings and the return,
102
343830
3067
Tasarruf ve getiriyi topladığınızda,
05:46
my family received more than 2,000 euros back,
103
346930
3867
ailem 2000 eurodan fazla geri aldı,
05:50
which is more than we spend on groceries in one month.
104
350830
3667
bir ayda bakkalda harcadığımızdan fazla bir miktar.
05:54
Not to mention that our groceries are about seven percent cheaper
105
354530
4233
Bakkalımızın diğer rakiplerinden
yüzde yedi daha ucuz olduğuna değinmiyorum bile.
05:58
than its main competitor.
106
358763
1667
06:01
I'm a member-owner in three cooperatives,
107
361463
2734
Üç kooperatifte yönetici üyeyim
06:04
and my husband has four memberships:
108
364197
2366
ve kocamın dört üyeliği bulunuyor:
06:06
a consumer, a bank, an insurance and a water cooperative.
109
366597
4200
tüketici, banka, sigorta ve su kooperatifi.
06:11
We have two beautiful girls who are 10 and 12 years old,
110
371463
3800
10 ve 12 yaşlarında iki güzel kıza sahibiz
06:15
and they are also member-owners of the S Group.
111
375297
2633
ve onlar da S Group’ta üyeler.
06:18
Their memberships cost us one hundred euros each.
112
378397
3333
Onların üyelikleri her biri için yüz euro maliyette.
06:22
We want to pass on the legacy
113
382330
2267
Onlara bir miras bırakmak
06:24
and teach them about the benefits of cooperatives early on.
114
384630
3633
ve kooperatifin faydalarını erkenden öğretmek istiyoruz.
06:28
And of course,
115
388263
1200
Tabii ki,
06:29
they are very happy about the yearly interest
116
389463
2134
kooperatif sermayesinin yıllık faizinden çok memnunlar.
06:31
on cooperative capital.
117
391597
1366
06:33
But it's not just about us getting money back.
118
393463
3500
Fakat bu sadece paranın geri dönmesinden ibaret değil.
06:36
It's about the greater good for our community.
119
396997
2866
Bu toplumumuzun daha iyi olması için.
06:39
I'm not only talking about taxes and employment,
120
399897
2933
İş ve vergiler hakkında konuşan yalnız ben değilim,
06:42
even though our consumer cooperative is the biggest employer in the area.
121
402830
3900
işçi dünyasının en büyük tüketici kooperatifi olsa bile.
06:47
I'm talking about support for young people, sports, arts,
122
407163
3900
Gençleri spor, sanat, üniversite ve kültürel etkinliklerde
06:51
university and cultural events.
123
411097
2333
desteklemek hakkında da konuşuyorum.
06:53
For example,
124
413897
1400
Örneğin,
06:55
as a member of the board of PKO,
125
415330
3000
PKO yönetim kurulu üyesi olarak
06:58
a few years ago, we agreed to build a sports hall for Lieksa,
126
418363
4100
birkaç yıl önce, Lieksa için spor salonu inşa etmeye karar verdik,
07:02
which is a nearby city here, in the eastern part of Finland,
127
422497
2833
ki buraya yakın bir şehir, Finlandiya’nın doğusunda
07:05
belonging to our cooperative's operational area.
128
425363
2700
ve kooperatifimizin faaliyet alanına ait.
07:08
After we built it,
129
428697
1366
İnşadan sonra,
07:10
the city signed a very long-term rental agreement with us,
130
430063
3567
şehir bizle uzun dönemli bir kira sözleşmesi imzaladı,
07:13
so financially, the investment made sense.
131
433663
3034
yani finansal anlamda mantıklı bir yatırım.
07:16
And of course, it was a major gesture to the local people,
132
436730
3467
Tabii ki artık her türlü sporu yapabilecek
07:20
who now have proper facilities to do all kinds of sports.
133
440230
3333
uygun imkanlara sahip olan yerli halk adına büyük bir jestti.
07:24
In another case,
134
444230
1433
Diğer yandan,
07:25
we ended up rejecting the investment proposal
135
445697
2733
şehir merkezinde üst düzey bir ev inşa etme konusundaki
07:28
regarding building a senior house downtown.
136
448430
2933
yatırım teklifini reddettik.
07:31
The idea was a very good one, but we declined,
137
451697
3466
İyi bir fikirdi ama buna karar kıldık
07:35
because it was a big housing complex
138
455197
2366
çünkü büyük bir konaklama kompleksiydi,
07:37
requiring a lot of capital with a low expected investment return
139
457597
4666
düşük beklenen yatırım getirisi ile çok fazla sermaye gerektiriyordu
07:42
that would only serve a small part of the membership,
140
462263
3234
ki üyelerimizin yalnızca küçük bir kısmına hizmet edebilirdi,
07:45
less than one percent of our over 100,000 members,
141
465497
4200
bu da 100.000 üyemizin yüzde birinden daha azı demek,
07:49
and therefore, we decided against it.
142
469730
2600
yani bu yüzden buna karşı çıktık.
07:53
In a cooperative, if we only emphasize profitability,
143
473230
4167
Bir kooperatifte sadece kar için çalışırsak
07:57
the interests of the membership may quickly become secondary.
144
477430
3733
üyelerin çıkarları hızla ikincil hale gelebilir.
08:01
On the other hand,
145
481797
1166
Diğer yandan,
08:02
a situation where too much consideration
146
482997
2666
üyelerin farklılaşan ve değişen çıkarlarının
08:05
is given to the members' differing and changing interests
147
485663
3700
gereğinden fazla dikkate alındığı bir durum
08:09
may jeopardize business performance.
148
489397
2266
iş performansını tehlikeye atabilir.
08:12
So therefore, finding a balance is important.
149
492597
3700
Bu sebeple dengeyi sağlamak önemli.
08:16
One role should not have priority over the other.
150
496330
3333
Bir rol diğerinden daha önde olmamalı.
08:20
Metaphorically speaking,
151
500397
1700
Metafor yaparsak
08:22
cooperatives, by nature, have been given two solid feet,
152
502130
3600
kooperatifler, doğası gereği iki sağlam ayağa sahiptir
08:25
and as you know, it's much easier to stand on two feet than on one foot.
153
505763
5467
ve bildiğiniz gibi iki ayağın üzerinde durmak tekiyle durmaktan daha kolaydır.
08:31
Ensuring that is the board's most important task.
154
511263
3867
Bundan emin olmak yönetim kurulunun en önemli vazifesidir.
08:35
It is a very cool system.
155
515130
1767
Çok havalı bir sistem.
08:37
That balance means that cooperatives can help us
156
517930
3667
Bu denge, kooperatiflerin iddialı çevresel hedefler koymamızda
08:41
meet ambitious environmental goals.
157
521597
2733
yardım edebilmesi anlamına gelir.
08:44
In Finland, for example,
158
524963
1400
Finlandiya’da, örneğin,
08:46
S Group aims at carbon negativity by the year 2025.
159
526363
5500
S Group, 2025 yılına kadar karbon negatifliğini hedefliyor.
08:52
REScoop.eu, a network of 1,900 energy cooperatives
160
532763
5334
Bir milyonu aşkın üyesiyle 1.900 enerji kooperatifinin
08:58
with way over one million members,
161
538130
2800
iletişim ağı olan REScoop.eu,
09:00
is promoting community energy,
162
540930
2300
karbondan arındırılmış bir ekonominin anahtarı olan
09:03
which is key to a decarbonized economy
163
543263
2867
ve iklim değişikliğiyle mücadelede çok önemli bir adım olan
09:06
and a crucial step in tackling climate change.
164
546163
3400
topluluk enerjisini teşvik ediyor.
09:10
This is about more than windmills and solar panels.
165
550097
3566
Bu daha çok yel değirmenleri ve güneş panelleri ile alakalı.
09:13
Community energy can help overcome the urban and rural divide
166
553697
5800
Topluluk enerjisi; kent ve kırsal ayrımının aşılmasına yardımcı olabilir
09:19
and close the gap between north and south,
167
559530
2900
ve kuzey ile güney, zengin ile fakir arasındaki farkı kapatabilir
09:22
between rich and poor,
168
562463
1867
09:24
because it empowers local people.
169
564363
2467
çünkü yerel insanın idaresindedir.
09:27
Community energy leads to energy democracy,
170
567330
4133
Topluluk enerjisi, Dünya gezegeninin sınırları içinde
09:31
holding the promise of an economy and a society
171
571497
4166
rekabet yerine işbirliğe dayalı bir ekonomi
09:35
based on cooperation rather than competition
172
575663
3300
ve toplum vaadinde bulunarak
09:38
within the boundaries of planet Earth.
173
578997
2766
enerji demokrasisine yol açar.
09:42
What is so wonderful about the cooperative system worldwide
174
582530
4733
Dünya çapında kooperatif sistemi hakkında harika olan şey,
09:47
is that while cooperatives may sell different products or services,
175
587263
3634
kooperatifler farklı ürün veya hizmetler satabilirken
09:50
the goal is still the same for all of them,
176
590897
3266
amaç hala hepsi için aynıdır,
09:54
to create sustainable businesses that benefit the people
177
594197
4200
insanlara ve hizmet ettikleri topluluklara fayda sağlayan
09:58
and the communities they serve, lasting for generations.
178
598397
3833
nesiller boyu süren sürdürülebilir işletmeler yaratmak.
10:02
This is also a significant global phenomenon,
179
602997
3400
Bu aynı zamanda önemli bir küresel fenomen,
10:06
an invisible giant of the economy,
180
606430
2667
ekonominin görünmez bir devi,
10:09
resonating so well with the values of regular people,
181
609097
4400
sıradan insanların değerleriyle çok iyi yankılanıyor,
10:13
a form of business that recognizes
182
613497
2300
biz insanların yalnızca ekonomik olanlardan başka motivasyonları
10:15
that we people have other motivations and interests
183
615830
3567
10:19
than purely and only economical ones.
184
619430
2967
ve çıkarları olduğunu kabul eden bir iş biçimi.
10:23
Today, there are more than three million cooperatives around the world,
185
623130
5367
Bugün, dünyada üç milyondan fazla kooperatif var,
10:28
with over a billion members,
186
628530
1833
bir milyar üyeye sahipler,
10:30
employing 280 million people,
187
630397
2633
280 milyon insan çalışıyor
10:33
which is 20 percent more than multinational companies.
188
633063
3667
ki bu uluslararası şirketlerin yüzde 20′sinden fazlası oluyor.
10:37
Cooperatives sell more than two trillion dollars' worth
189
637763
3734
Kooperatifler iki trilyon dolardan fazla mal ve hizmet satıyor.
10:41
of goods and services.
190
641497
1866
10:43
That number is larger than the GDP of Canada.
191
643397
4500
Bu sayı Kanada’nın GSYİH’den daha fazla.
10:48
Doing good business and doing good at the same time
192
648863
3734
Aynı anda hem iyi iş yapmak hem de iyi şeyler yapmak
10:52
really makes an excellent match,
193
652630
2133
gerçekten mükemmel eşleşmelerdir
10:54
and this really works, because it's all about participation.
194
654763
4234
ve bu gerçekten işe yarar çünkü her şey katılımla alakalıdır.
10:59
And while having lots of people involved in any project
195
659563
3434
Herhangi bir projeye çok sayıda insanın dahil olması
11:02
can often make things a little bit more complicated,
196
662997
2733
işleri biraz daha karmaşık hale getirse de
11:05
we can also often get better and fairer outcomes.
197
665763
3734
genellikle daha iyi ve daha adil sonuçlar da elde edebiliriz.
11:10
We can create better businesses, if we truly include the people they serve.
198
670297
5366
Eğer hizmet ettikleri insanları gerçekten dahil edersek daha iyi işler kurabiliriz.
11:16
When we Finns travel abroad,
199
676363
2300
Biz Finler yurtdışına seyahat ederken
11:18
we tend to brag about our sauna, sisu, fresh air,
200
678697
4033
saunamız, sisumuz, temiz havamız, temiz sularımız
11:22
clean waters and endless forests.
201
682763
2467
ve uçsuz bucaksız ormanlarımızla övünme eğilimindeyiz.
11:25
And of course, that the real Santa Claus comes from Finland.
202
685230
3133
Tabii ki de gerçek Noel Baba Finlandiya’dan geliyor.
11:29
But what we really should be bragging about is our cooperatives.
203
689030
3900
Fakat kooperatiflerimiz hakkında gerçekten övünmeliyiz.
11:33
Because unlike capitalism, the cooperative movement is not broken.
204
693363
5134
Çünkü kapitalizmin aksine, kooperatif hareketi asla kırılmaz.
11:38
It just needs better marketing.
205
698530
2133
Sadece daha iyi pazarlamaya ihtiyacı var.
11:41
Thank you.
206
701730
1167
Teşekkür ederim.
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7