Conversation Skills: DON'T BE SHY!

Hi, there. My name is Ronnie. Today, I'm going to teach you something very fun and exciting

Merhaba. Benim ismim Ronnie. Bugün size çok eğlenceli, heyecan verici ve

and important. It's how to improve your speaking. Whether you're speaking English or whether

önemli bir şey öğreteceğim: Konuşma becerilerinizi nasıl geliştireceğinizi. İngilizce konuşurken,

you're doing public speaking in front of people or whether you're just speaking to a neighbor,

topluluk önünde konuşma yaparken, ya da yalnızca bir komşuyla,

someone on the bus, someone in a store, or a taxi driver, you might be shy. What does

otobüsteki birisiyle, mağazadaki birisiyle veya taksi şoförüyle konuşurken, utanıyor olmalısınız. Utanç ne

"shy" mean? "Shy" means you don't like -- or you're nervous -- to speak to strangers or

demek? Utanç, tanımadığınız insanlarla konuşmayı sevmediğiniz - ya da gerildiğiniz -

to speak to other people. So if you are naturally a shy person, I'm sure you've heard people

anlamına gelir. Eğer doğuştan utangaç birisiyseniz, eminim ki daha önce insanların size sürekli

over and over again say, "Don't be shy! Come on. Don't be shy!" Easier said than done,

''Utangaç olma! Hadi. Utanma!'' dediğini duymuşsunuzdur. Söylemesi, yapmaktan daha kolay,

isn't it, shy people? So I want to give you some tips or some pointers maybe to help you

değil mi, utangaç insanlar? Ben size, daha az utangaç olmanıza yardım edebilecek bazı ipuçları

to be less shy. It's impossible to be 100 percent outgoing if you are naturally a shy

vermek istiyorum. Eğer doğuştan utangaç bir insansanız, %100 sosyal bir insan olmanız

person.

imkansız.

So today's lesson is how you improve your speaking. Don't be shy!

Evet, bugünkü dersimiz, nasıl konuşma becerilerinizi geliştirebileceğinizle alakalı. Utangaç olmayın!

The first thing that you have to do is think about why. "Why am I shy?" There may be many

İlk yapmanız gereken şey, neden utangaç olduğunuzu düşünmek. ''Neden utangacım?'' Bir sürü farklı

different reasons. I'm just going to go through a couple of them. The number one reason, probably,

sebep olabilir. Ben yalnızca bir kaç tanesinden bahsedeceğim. Birincisi, büyük ihtimalle,

if you're watching these videos, is because you are trying to speak a new language. Maybe

bu videoları izlediğinize göre, yeni bir dili konuşmaya çalışıyorsunuz. Belki

it is English. And you are shy to make a mistake. You don't want to say something bad, funny,

bu İngilizce. Ve siz, bir hata yapmaktan utanıyorsunuz. Kötü, komik, kaba ve utanç verici

rude, embarrassing. You don't want your face to go red and they'll go, "Ha ha! You said

bir şey söylemek istemiyorsunuz. Yüzünüzün kızarmasını, ve insanların ''Ha ha! Komik bir kelime söyledin!''

a funny word!" Okay. That will happen. And you know what? Who cares? It happens all the

demesini istemiyorsunuz. Peki. Bu olabilir. Fakat biliyor musunuz? Kimin umrunda? Bu her zaman

time. I say funny things a lot, too.

yaşanır. Ben de bir sürü komik şey söylüyorum.

Another reason why you may be shy is because you "talk funny". Lots of people have different

Utangaç olmanızın bir diğer sebebi ise komik konuşmanız olabilir. Bir sürü insanın ağızlarıyla ilgili

problems with their mouths. Some people have a speech impediment. Some people have a lisp,

farklı sorunları vardır. Bazı insanların konuşma bozukluğu vardır. Bazı insanlarda pelteklik olduğu için,

so they don't pronounce words probably like me. Maybe you have a very strange or different

kelimeleri telaffuz edemezler, benim gibi. Belki çevrenizdeki insanlardan daha garip ya da farklı

accent than the other people around you. People often ask me, "Ronnie, where are you from?"

bir aksanınız vardır. Bazen insanlar bana ''Ronnie, nerelisin?'' diye sorarlar.

And I say, "Canada." And they say, "No, you're not." "Yes, I am." "But you have an accent."

Ve ben ''Kanada'' diye cevap veririm. Onlar is ''Hayır, Kanadalı değilsin.'' ''Evet, öyleyim.'' ''Ama aksanın var.''

"Yes. I have an accent. I talk funny. Who cares? I'm from Canada. Nice to meet you."

''Evet, aksanım var. Komik konuşuyorum. Kim takar? Kanadalıyım. Tanıştığımıza memnun oldum.''

So even if you do talk funny or you do have an accent, rock with it. Yeah. You speak differently.

Yani eğer komik konuşuyorsanız veya aksanınız varsa, umursamayın. Evet, farklı konuşuyorsunuz.

Good. Don't be like other people. Other people are boring.

İyi. Diğer insanlar gibi olmayın. Diğer insanlar sıkıcıdır.

This is a problem. Maybe you just don't like to talk. Okay? Maybe you are quiet. Maybe

Bu bir problem. Belki, yalnızca konuşmayı sevmiyorsunuz. Tamam? Belki sessiz bi insansınız. Belki

you don't want to talk to anyone ever, at all. That's cool. If you don't like people

kimseyle konuşmak istemiyorsunuz. Peki. Eğer insanları

and you don't like to talk, don't force yourself to talk. Maybe you could write something.

ve konuşmayı sevmiyorsanız, kendinizi konuşmaya zorlamayın. Belki bir şey yazabilirsiniz.

Maybe you could text message or email someone. But that's not going to improve your speaking.

Belki mesaj ya da elektronik posta yollayabilirsiniz. Fakat bu, sizin konuşma becerilerinizi geliştirmeyecek.

If you do not like to talk to people, that's your choice. But I'm trying to help you overcome

Eğer insanlarla konuşmayı sevmiyorsanız, bu sizin tercihiniz. Fakat ben size, utangaçlığınızın üstesinden gelmenize yardımcı olmaya

your shyness. So let's go through a couple ways to actually do this. Don't be shy!

çalışıyorum. Hadi bunu yapmanın bir kaç yolundan bahsedelim. Utangaç olmayın!

Just say, "Hi!" So if you're standing at a bus stop or the subway station or anywhere,

Yalnızca ''Selam'' diyin. Eğer bir otobüs durağı veya metro istasyonunda bekliyorsanız,

and there's another human being beside you -- let's say that you're at a bar, and there's

ve yanınızda başka bir insan duruyorsa - ya da, bardaysanız,

a beautiful girl or a very handsome boy. The quickest, the easiest, and the best way to

ve güzel bir kız ya da yakışıklı bir çocuk varsa, konuşmanın en hızlı, kolay ve iyi yolu,

speak to someone is just to say, "Hi! My name is Ronnie." Don't use "Ronnie", though. That's

yalnızca ''Merhaba! Benim adım Ronnie'' demek. Gerçi, Ronnie ismini kullanmayın. Bu

my name. You have to use your name. So just say "hi" to people. If they want to speak

benim ismim. Siz, kendi adınızı kullanmalısınız. Yani insanlara yalnızca ''selam'' diyin. Eğer sizinle konuşmak

to you, they will start the conversation. They will say, "Oh, hi. My name is --. Nice

isterlerse, konuşmayı başlatacaklardır. ''Selam. Benim adım --. Tanıştığımıza memnun

to meet you." "Oh, nice to meet you, too." Uh-oh! And then, your shyness sets in because

oldum.'' diyeceklerdir. ''Ben de memnun oldum'' Uh-oh! Ve sonra utangaçlığınız oluşacaktır ve

-- "What do I say? Shoes. I have shoes. Do you have shoes? Oh, God. I'm such an idiot.

''Ne diyeceğim? Ayakkabılar... Ayakkabılarım var. Senin ayakkabıların var mı? Tanrım! Tam bir salağım.

I can't even speak." Maybe the other person will have asked you a person. You can always

Konuşamıyorum bile.'' Belki diğer kişi, size bir soru sorar. Her zaman,

ask people basic questions, like, "Where are you from? Why do you talk funny? Why are you

insanlara basit/temel sorular sorular sorabilirsiniz. Mesela, ''Nerelisin?'' ''Neden komik konuşuyorsun?'' ''Neden

shy?" All those fun questions.

utangaçsın?'' Bütün bu eğlenceli sorular.

When you're actually speaking to someone, it's really important that you choose a topic

Birisiyle konuşurken, sevdiğiniz bir konuyu seçmeniz

that you like. So if I were to meet someone -- "Hi. My name is Ronnie." "Hi." "Cool. So

çok önemli. Yani eğer birisiyle tanışıyorsam, ''Selam. Benim adım Ronnie.'' ''Selam''

-- oh, I like music. Do you like the Sex Pistols?" "Yeah." "Me, too. Oh, my God. No way! What

''Müziği severim. Sex Pistols grubunu seviyor musun?'' ''Evet'' ''Ben de. Tanrım, inanamıyorum! Başka

other kind of music to you like?" So I like to talk to people about music. The only problem

ne tür müziklerden hoşlanırsın?'' Ben insanlarla müzik hakkında konuşmayı seviyorum. Tek sorun,

is not a lot of people like the same music I do. So you have to choose a topic that you

çoğu insanın benim sevdiğim müzikten hoşlanmaması. Yani siz, hakkında konuşmaktan hoşlandığınız bir

like to talk about. If you're lucky, the other person will also like the topic.

konu seçmelisiniz. Eğer şanslıysanız, diğer kişi de aynı konudan hoşlanıyordur.

The next one: Get a job. Now, this might be very strange for you to even comprehend, but

İkincisi: Bir işe başlayın. İnanmanız zor olacaktır ama,

I -- right here -- am shy. When I was a child, I wasn't shy. I would do anything and go anywhere.

ben utangacım. Çocukken, utangaç değildim. Her şeyi yapar, her yere giderdim.

But as I got older -- high school, university -- I just didn't want to talk to people. I

Fakat büyüdükçe - lise ve üniversite -, insanlarla konuşmak istememeye başladım.

think people are boring, and I'd rather think by myself and think about things. So I became

İnsanların sıkıcı olduğunu düşünmeye başladım. Kendi başıma oturup düşünmeyi tercih ederdim. Yani,

shy. I didn't want to talk to people. People would talk to me, and I'd rather be, like,

utangaç biri haline geldim. İnsanlarla konuşmayı istemiyordum. İnsanlar benimle konuşurdu ve ben,

"I don't know what to say. Hi." One thing that I did do when I was in high school, I

''Ne diyeceğimi bilmiyorum. Selam'' moduna girerdim. Lisedeyken yaptığım bir şey,

got a job as a waitress. Gulp. So guess what. Every time somebody came into my restaurant,

garson olarak işe başlamaktı. Ve tahmin edin ne oldu. Birisi çalıştığım lokantaya geldiğinde,

I had to talk to them. I had to be nice to them. I had to smile. I don't want to smile,

onlarla konuşmam gerekti. Onlara karşı iyi olmam ve gülümsemem gerekti. Gülümsemek istemiyordum,

but I had to. Getting a job where you have to talk to people, like being a waiter or

ama zorundaydım. İnsanlarla konuşmak zorunda kalacağınız bir işte çalışmak, mesela garsonluk

a waitress, even something in the back like working in a kitchen, working in a store -- if

gibi, ya da arkada mutfakta çalışmak, bir mağazada çalışmak, yani

you can get a job where you are forced to talk to people, I guarantee you, you will

insanlarla konuşmak zorunda kalacağınız bir işte çalışmak, size garanti veriyorum ki,

overcome your shyness because you are forced to talk to people. Please also be careful

insanlarla konuşmak zorunda kalacağınız için, utangaçlığınızın üstesinden gelmenizi sağlayacaktır. Lütfen dikkatli olun

-- people are boring, as I mentioned before.

- daha önce bahsettiğim gibi, insanlar sıkıcıdır.

The next one is: Get a dog. "Get a dog? What? Are you going to talk to the dog?" No. But

Bir sonraki ise: Bir köpek alın. ''Köpek almak? Ne? Köpekle mi konuşacaksın?'' Hayır, fakat

guess what? I don't know why, but people who have dogs always like to talk to other people

tahmin edin ne oluyor? Neden bilmiyorum, fakat köpeği olan insanlar her zaman diğer köpeği olan insanlarla

who have dogs. For example, in the morning, when I walk my dog, people talk to me about

konuşmayı seviyor. Örneğin, sabahları, köpeğimi gezdirirken, insanlar benimle köpeğim

stupid things about my dog. "How old is your dog?" "Who cares?" "What's your dog's name?"

hakkında aptalca şeyler konuşuyor. ''Köpeğin kaç yaşında?'' ''Kimin umrunda?'' ''Köpeğinin adı ne?''

"Why? Are you going to send it a birthday card?" Okay. People that have dogs are usually

''Neden? Ona bir doğum günü kartı mı göndereceksin?'' Tamam. Köpeği olan insanlar genellikle

friendly, and it forces you to interact with other people. Sometimes, people ask me questions,

arkadaş canlısı oluyor, ve bu sizi diğer insanlarla iletişime girmeye zorluyor. Bazen, insanlar bana sorular soruyor,

and I say, "Yes. Seven. Good. Okay." And I just stare at my dog. "Come on, dog. Come

ve ben, ''Evet. Yedi. İyi. Tamam'' gibi cevaplar verip gözlerimi köpeğime dikiyorum. ''Hadi, köpeğim. Hadi,

on, dog. Let's go, dog. Come on. I don't want to talk to these people." But getting a dog

köpeğim. Hadi gidelim, köpeğim. Bu insanlarla konuşmak istemiyorum.'' Köpek almak,

will help you walk around the neighborhood. It will help you talk to people. It's an interesting

sizin bölge çevresinde dolaşmanıza yardım edecektir. İnsanlarla konuşmanıza yardım edecektir. Eğer kediniz varsa

idea that if you have a cat, or if you're a cat person, you're shy. But people that

ya da kedi insanıysanız utangaç olmanız ilginç bir fikir. Fakat köpeği olan

have dogs are usually -- but not always -- more friendly. Are you a cat person or a dog person?

insanlar genellikle - her zaman değil - daha arkadaş canlısı olur. Siz kedi insanı mısınız yoksa köpek insanı mı?

This is one of my favorite things in the world, ever. Travel. Okay? Leave your house; get

Bu, benim dünyada en çok sevdiğim şeylerden biri. Seyahat etmek. Tamam? Evinizi bırakın, uçağa

on an airplane -- get some money, first; get a job; get some money; jump on an airplane;

binin - önce para kazanın, çalışın, para kazanın, uçağa atlayın ve seyahat

and go traveling. Do it alone. How scary! If you travel by yourself without anyone -- that

edin. Yalnız başınıza yapın. Ne korkutucu! Eğer yanınızda kimse olmadan yalnız seyahate çıkarsanız,

means alone -- you are forced to talk to people. You're going to be lonely. You're going to

insanlarla konuşmak zorunda kalırsınız. Yalnız olacaksınız. İnsanlarla konuşmak

want to talk to people. You're going to go to restaurants by yourself and sit there and

isteyeceksiniz. Lokantalara kendi başınıza gideceksiniz ve orada oturup

look at the menu all alone. You're going to see other people talking, and you'll go, "I

menüye tamamen yalnız bakacaksınız. Diğer insanları konuşurken görüp,

wish I had a friend." All you have to do is talk to people. Say the magic word, "Hi!"

''Keşke bir arkadaşım olsaydı'' diyeceksiniz. Tek yapmanız gereken insanlarla konuşmak. Sihirli kelimeyi söyleyin, ''Selam!''

And start a conversation. When you travel, you're forced to talk to people. When you

Ve bir sohbet başlatın. Seyahat ettiğiniz zaman, insanlarla konuşmak zorunda kalırsınız.

check in at a hotel, when you take a bus, when you're asking for directions. And I guarantee

Otele giriş yaparken, otobüse binerken, yol tarifi sorarken... Ve size garanti veriyorum ki

you will make some really good friends. You'll probably meet a lot of crazy people, too.

çok iyi arkadaşlar edineceksiniz. Aynı zamanda çok fazla deli insanla da tanışabilirsiniz.

They're the best.

Onlar en iyisi.

And last, but not least, when you're traveling alone, when you have a dog, when you're at

Ve sonuncusu, yalnız başınıza seyahat ederken, köpeğiniz varken, bir işte

your job, get drunk. Oh, yeah. There's a reason why alcohol has a name, Like "Six-Pack Attack"

çalışırken, sarhoş olun. Evet. Alkolün ''Six-Pack Attack'' veya ''Liquid Lunch'' diye isminin

or "Liquid Lunch", because when you drink actual -- "Social Lubricant" is a good one.

olmasının bir sebebi var. Çünkü alkol aldığınız zaman, sosyal ortamlarda daha rahat olursunuz.

When you drink alcohol, you are not as shy as you were. Now, I am being a little bit

Alkol aldığınız zaman, öncesi kadar utangaç olmazsınız. ''Sarhoş olun.'' diyerek

sarcastic when I say, "Get drunk." If you have one or two drinks, you're going to feel

biraz alaylı davranıyorum. Eğer bir kaç içki alırsanız, daha az

less shy. When I write here, "Get drunk", I don't mean, like -- and throw up. That's

utanırsınız. Buraya ''Sarhoş olun.'' yazarak -- olmanızdan ve kusmanızdan bahsetmiyorum.

not cool. Nobody wants to talk to you. So have one or two alcoholic drinks -- or just

Bu iyi değil. Kimse sizinle konuşmak istemez. Bir kaç tane alkollü içki için, ya da

some coke -- and you will become less shy naturally. It will happen. It's fun.

yalnızca kola. Daha az utanmaya başlayacaksınız. Kendiliğinden olacaktır. Eğlenceli.

Are you shy? Don't be shy. Follow these tips. Figure out why you are shy. And please, write

Utangaç mısın? Utangaç olma. Bu ipuçlarını izle. Neden utangaç olduğunu bul. Ve lütfen, yorumlara

in the comments and tell me why you are shy. Maybe I can help you. Maybe I can't. Maybe

neden utangaç olduğunu yaz. Belki sana yardım edebilirim. Belki edemem. Belki

you're just shy. If you are, good luck. Bye.

yalnızca utangaçsındır. Eğer öyleysen, iyi şanslar. Görüşürüz.