Plastic-eating worms: BBC News Review

Could plastic eating worms help the world's pollution crisis?

Plastik yiyen solucanlar dünyanın kirlilik krizine yardımcı olabilir mi?

This is News Review from BBC Learning English.

Bu, BBC Learning English'ten Haber İncelemesidir.

I'm Neil. And I'm Beth.

Ben Neil. Ben de Beth'im. Bu hikaye hakkında konuşmak için kelime

Make sure you watch to the end to learn vocabulary to talk about this story.

öğrenmek için sonuna kadar izlediğinizden emin olun . Kanalımıza

Don't forget to subscribe to our channel, like this video,

abone olmayı , bu videoyu beğenmeyi

and try the quiz on our website.

ve web sitemizdeki testi denemeyi unutmayın.

Now it's time for the story

Şimdi sıra

Getting rid of plastic with worm spit.

plastikten solucan tükürüğü ile kurtulma hikayesine geldi.

Spanish scientists have discovered something in wax worms saliva

İspanyol bilim adamları, balmumu solucanlarının tükürüğünde

which helps them eat plastic.

plastik yemelerine yardımcı olan bir şey keşfettiler.

It's hoped the breakthrough will be an effective and natural way

Buluşun, plastik kirliliğini azaltmanın etkili ve doğal bir yolu olacağı umulmaktadır

of reducing plastic pollution.

.

One researcher suggests, in the future,

Bir araştırmacı, gelecekte

plastic-eating worm kits could be used in the home.

plastik yiyen solucan kitlerinin evlerde kullanılabileceğini öne sürüyor.

You've been looking at the headlines,

Manşetlere bakıyorsun

Beth, what's the vocabulary?

Beth, kelime dağarcığı nedir?

We have 'gobbling', 'lowly' and 'humble'.

"Yitip giden", "alçakgönüllü" ve "alçakgönüllü" kavramlarımız var.

This is News Review from BBC Learning English.

Bu, BBC Learning English'ten Haber İncelemesidir . İlk başlığımıza

Let's have a look at our first headline.

bir göz atalım .

This one is from France Twenty Four.

Bu, France Twenty Four'dan.

And so the headline is saying

Ve böylece başlık, belirli bir tür solucanın

something useful has been found in the spit of a certain kind of worm,

tükürüğünde faydalı bir şey bulunduğunu

and it's the enzyme in the spit.

ve tükürüğün enzimi olduğunu söylüyor.

Enzymes are things that help chemical processes happen more quickly -

Enzimler, kimyasal süreçlerin daha hızlı gerçekleşmesine yardımcı olan şeylerdir -

in this case, destroying plastic.

bu durumda plastiği yok eder.

But the word that we're interested in is 'gobbling'.

Ama ilgilendiğimiz kelime 'yutkunmak'.

And 'gobbling' is the word connected to the noise

Ve 'yutmak', hindinin çıkardığı sese bağlı bir kelimedir

a turkey makes.

.

Yes, you're right.

Evet haklısın.

So, when a turkey gets its food,

Yani hindi yemeğini aldığında

it eats very quickly and loudly and we say this is 'gobble'.

çok hızlı ve yüksek sesle yer ve biz buna 'yutmak' deriz.

And the headline writer has turned this into an adjective,

Ve manşet yazarı bunu bir sıfata dönüştürdü,

just like the noise 'gobble, gobble'.

tıpkı 'yutmak, yutmak' gürültüsü gibi.

And we've got a new word - 'plastic gobbling'.

Ve yeni bir kelimemiz var - 'plastik yutma'.

'Gobble' is a funny word in English

'Gobble', tarif ettiği şeye benzediği için İngilizce'de komik bir kelimedir

because it sounds like the thing

it is describing.

.

And, we have a lot of words like that. For example,

Ve bunun gibi birçok kelimemiz var. Örneğin,

what noise does a cat make?

bir kedi ne tür sesler çıkarır?

Miaow. So, the noise is like that.

Miyav. Yani, gürültü böyledir.

And the word to describe that is 'miaow'.

Ve bunu tarif edecek kelime 'miyav'.

What about chickens? Cluck, cluck.

Peki ya tavuklar? şak, şak.

The chickens make a cluck cluck noise and the word

Tavuklar şak diye şak diye ses çıkarır ve

we write down and say is 'cluck'.

bizim yazıp söylediğimiz kelime " şak" olur.

So, the headline makes you imagine a worm noisely eating plastic.

Bu yüzden başlık, bir solucanın gürültülü bir şekilde plastik yediğini hayal etmenize neden oluyor.

Just like a turkey gobbling it.

Tıpkı onu yutan bir hindi gibi.

Now, of course, this is an exaggeration,

Şimdi, elbette, bu bir abartı,

but it's quite entertaining and it gives you a strong mental image.

ama oldukça eğlenceli ve size güçlü bir zihinsel imaj veriyor.

Yeah. Can you give us some examples of other words connected to eating

Evet. Bize yemek yeme ve ilgili gürültü ile bağlantılı diğer kelimelerden bazı örnekler verebilir misiniz

and the noise involved?

?

Yes, so we have 'gulp'. OK, so that is 'gulp'.

Evet, bu yüzden 'yudum' var. Tamam, yani bu 'yutkunmak'.

And that is about eating food and drinking quickly and loudly.

Ve bu, hızlı ve yüksek sesle yemek yemek ve içmekle ilgili.

And we also have 'guzzle'.

Bir de 'kahkaha'mız var.

But that's only really used for drink.

Ama bu gerçekten sadece içki için kullanılıyor.

Yeah. And we have a word not connected to sound

Evet. Ve sesle bağlantılı olmayan bir kelimemiz var

but it's got an animal in it, 'to wolf something down',

ama içinde bir hayvan var, 'bir şeyi yutmak',

means to eat it really quickly.

onu çok çabuk yemek demektir.

Let's take a look at that one more time.

Buna bir kez daha bakalım. Bir sonraki başlığımıza

Let's take a look at our next headline.

bir göz atalım .

This one is from Reuters:

Bu Reuters'ten:

The headline is saying that the saliva -

Başlık, tükürüğün - bu tükürüğün

that's the spit -

another word for 'spit' - of this certain kind of worm

- 'tükürmek' için başka bir kelime - bu tür bir solucanın plastiği azaltma

might boost - that means help - the attempt to reduce plastic. But the word

girişimini artırabileceğini - yani yardım anlamına gelebileceğini söylüyor . Ama

we're looking at is 'lowly'.

baktığımız kelime 'aşağılık'.

What can you tell us about lowly?

Bize aşağılık hakkında ne söyleyebilirsin?

Well, there's a clue in this word 'lowly' - low.

Pekala, bu 'düşük' kelimesinde bir ipucu var - düşük.

It means 'low in position or importance'.

' Konumda düşük veya önemli' anlamına gelir.

So, for example, Neil,

Örneğin, Neil,

when I started in my career,

kariyerime başladığımda BBC için

I wasn't presenting News Review for the BBC,

News Review sunmuyordum ,

I was in a lowly position.

düşük bir pozisyondaydım.

OK, so you mean that you feel that the job

Tamam, yani yaptığın işin

you were doing wasn't as important as the one

you're doing now. It was lower. Exactly.

şu an yaptığın kadar önemli olmadığını düşünüyorsun. Daha düşüktü. Kesinlikle.

OK. Now we have heard that this worm is actually really important -

TAMAM. Şimdi bu solucanın gerçekten önemli olduğunu duyduk -

it's eating plastic.

plastik yiyor.

So, why are we calling it 'lowly'?

Peki, neden ona 'aşağılık' diyoruz?

Well, wax worms aren't really high up in the animal kingdom. They're a little bit dirty.

Balmumu solucanları hayvanlar aleminde pek üst sıralarda yer almıyor . Biraz kirliler.

Most people think of them as pests and they don't really like them.

Çoğu insan onları zararlı olarak düşünür ve onlardan gerçekten hoşlanmazlar.

And so the headline writer uses the word 'lowly'

Ve böylece manşet yazarı 'aşağılık' kelimesini kullanıyor

because even though this worm doesn't seem that important,

çünkü bu solucan o kadar önemli görünmese de

it's actually doing a really important job.

aslında gerçekten önemli bir iş yapıyor.

Now, do we use this word much in our everyday English?

Şimdi, bu kelimeyi günlük İngilizcemizde çok kullanıyor muyuz ?

Well, yeah.

İyi evet.

When we use it, it's always in a humorous way. We're kind of saying

Kullandığımızda, her zaman esprili bir şekilde.

the thing we're doing, isn't very important.

Yaptığımız şeyin çok önemli olmadığını söylüyoruz.

Like, I used to be a lowly tea maker in the office.

Mesela, ofiste düşük seviyeli bir çaycıydım .

Well, you call yourself lowly,

Kendine aşağılık diyorsun

but just like the worm,

ama tıpkı solucan gibi,

you're performing a really important task.

gerçekten önemli bir görevi yerine getiriyorsun .

Everybody loves tea.

Çayı herkes sever. Dünyanın

It may not be the most glamorous job in the world,

en göz alıcı işi olmayabilir

but it is very important. OK, let's look at that again.

ama çok önemli. Tamam, buna tekrar bakalım. Bir

Let's take a look at our next headline.

sonraki başlığımıza bir göz atalım .

This one is from the BBC.

Bu BBC'den.

And so the headline is saying the saliva of this type of worm,

Ve böylece başlık, bu tür bir solucanın,

this wax worm, can break down, which means 'destroy' certain types

bu balmumu solucanının tükürüğünün parçalanabileceğini, bunun da belirli plastik türlerini 'yok etmek' anlamına geldiğini söylüyor

certain types of plastic.

.

Tough plastics - ones that are difficult to break down -

Sert plastikler - parçalanması zor olanlar -

difficult to destroy.

yok edilmesi zor olanlar. Baktığımız

We have another adjective that we're looking at the which is 'humble'.

başka bir sıfatımız var ki hangisi 'alçakgönüllü'. Alçakgönüllülük

What can you tell us about humble?

hakkında bize ne söyleyebilirsin ?

So, 'humble' can have the same meaning as 'lowly', meaning 'ordinary' or 'not important',

Dolayısıyla, 'alçakgönüllü', 'sıradan' veya 'önemsiz' anlamına gelen 'aşağı' ile aynı anlama gelebilir,

but it has another meaning too.

ancak başka bir anlamı da vardır.

So, it can describe a person who isn't proud,

Yani gurur duymayan,

doesn't believe that they're important,

önemli

even if they are. So, imagine someone wins an award,

olduğu halde önemli olduğuna inanmayan bir insanı anlatabilir. Yani, birinin ödül kazandığını hayal edin,

they get on stage to give their speech and they say this isn't for me,

konuşmasını yapmak için sahneye çıkıyor ve bu benim için değil,

it's for everyone else.

herkes için diyor.

Thank you everyone who helped me.

Bana yardım eden herkese teşekkür ederim.

They are humble. What a humble person

Alçakgönüllüler. Ne mütevazi bir insan

and it's a positive thing to say about someone, isn't it?

ve biri hakkında söylenecek olumlu bir şey değil mi?

So, in this headline, using 'humble' about this worm is a positive thing.

Dolayısıyla, bu başlıkta bu solucan hakkında 'alçakgönüllülük' kullanmak olumlu bir şey.

Exactly, because even though this worm maybe looks just like a worm,

Kesinlikle, çünkü bu solucan tıpkı bir solucan gibi görünse de

it's really special and important -

gerçekten özel ve önemli -

it has plastic-eating abilities.

plastik yeme yetenekleri var.

OK, let's look at that again.

Tamam, buna tekrar bakalım.

We've had 'gobbling' - eating quickly

and loudly like a turkey.

Hindi gibi hızlı ve yüksek sesle yemek yedik.

'Lowly' - low in position and importance.

'Düşük' - düşük konum ve önem.

And 'humble' - not proud,

Ve 'alçakgönüllü' - gururlu değil

but often important.

ama genellikle önemli. Web

Don't forget there's a quiz on our website at bbcearningenglish.com

sitemizde bbcearningenglish.com adresinde bir sınav olduğunu unutmayın

Thank you for joining us and goodbye. Bye.

Bize katıldığınız için teşekkür ederiz ve hoşçakalın. Hoşçakal.